Başbakan Erdoğan: Milliyetçilik; Kafatasçılık, Irkçılık Değil

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, milliyetçiliğin kafatasçılık, ırkçılık olmadığını vatana hizmet etmek olduğunu söyledi. Ratko Mladiç'in yakalanmasının sevindirici olduğunu belirten Erdoğan, en kısa zamanda Uluslararası Savaş Suçluları Mahkemesi'nde yargılanan cezalandırılması istedi.

Özel uçak 'ANA' ile Hatay Havaalanı'na gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, seçim otobüsüyle itfaiye bölgesinde düzenlenen mitinge geçti. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Adalet Bakanı Ahmet Kahraman ile eski Adalet Bakanı ve Hatay Milletvekili adayı Sadullah Ergin'in de eşlik ettiği Erdoğan, alanda coşkuyla karşılandı.

Alanın yanındaki 7 katlı bir apartmanın duvarına Erdoğan'ın fotoğrafı olan bir nüfus cüzdanı afişi asıldı. Afişte, TC No: 2011, İşi: Hizmet, Gücü: Millet, Geleceği: İstikrar, en alt bölümünde de Türkiye ve hedef: 2023 yazması dikkat çekti. Miting sırasında evlerinin pencerelerini açıp afişinin de pencereye denk gelen bölümünü yırtıp Başbakan'ı dinleyen vatandaşlar ise ilginç bir görüntü oluşturdu.

Vatandaşlar, sıkı güvenlik önlemi geçirildikten sonra alana alındı. Gazeteciler de aramadan geçirildi telefonları da kontrol edildi. Ayrıca kurulan sağlık çadırının yanında bir ambulans helikopter ile ambulans da hazır bekletildi. Alanda kurulan platformda yaklaşık 20 bin kişiye hitap eden Erdoğan, 1 yılda Hatay'a 4 kez geldiğini, Hatay sevdalısı olduğunu söyledi.

Suriye'de yaşananları yakından takip ettiklerini belirten Erdoğan, "Oradaki kardeşlerimize ne olduğunu biliyoruz orada yere düşen her can sizin de canınızdan can kopartıyor biliyoruz. Suriye'den göç etmek zorunda kalan kardeşlerimize Hatay'da kucak açtık. Suriye'de ölümlerin durması sokakların durulması hak ve özgürlüklerin en geniş manada teslim edilmesi için Türkiye olarak samimi olarak çalışma yapıyoruz.

Başşer Esad ile sık sık görüşüyoruz, tavsiyelerimizi önerilerimizi kendisine iletiyoruz, kendisiyle dün yine görüştüm yaşananlardan duyduğumuz kaygıyı sıkıntıyı acıyı bizzat ilettim. Suriye'de Hama ve Humus katliamlarının bir kez daha yaşanmaması için büyük bir hassasiyetle girişimlerimize devam ediyoruz.

Suriyeli kardeşimizin acısı bizim acımızdır. Bu acı dayanılmaz hala gelmeden barışın huzurun istikrarın Suriye'ye egemen olmasını arzu ediyoruz"dedi.

RATKO MLADİÇ'İN YAKALANMASI SEVİNDİRİCİ

Ortadoğu ile Balkanları yakından takip ettiklerini de belirten Erdoğan, "Balkanlarda da sevindirici umut verici bir gelişme yaşandı. Bosna Hersek'te 19 yıl önce 10 binden fazla Müslüman'ın acımasızca katleden, toplu katliam yapan soykırım girişiminde bulunan azılı katil olan Ratko Mladiç yakalandı. Elbette giden masum canlar geri gelmiyor ama bu azılı katilin yakalanmış olması inanıyorum yürüklerdeki acıyı bir nebze hafifletiyor. Bütün bunlarla beraber bizler, Bosna Hersek'te, Balkanlar'da bu tür katillerinin bir daha cesaret bulamaması için Mladiç'in Uluslararası Savaş Suçluları Mahkemesi'nde yargılanıp derhal cezalandırılmasını istiyoruz"diye konuştu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin kendi dış politikalarını, Ortadoğu politikalarını eleştirdiğini de hatırlatan Erdoğan sözlerine şöyle devam etti;

"Bu eleştirilerini zerre kadar ciddiye almıyorum. MHP Genel Başkanının bir dış politika vizyonunu olmadığı ortada. Kendisine Şam'a, Beyrut'a, Bağdat'a kaç gitti diye sormuyorum. Sayın Bahçeli'ye Üsküp'e Saraybosna'ya, Bişkek'e, Taşket'e, gurbetçilerimizin yaşadıkları yerlere kaç kez gitti diye sormuyorum. Bunlardan vazgeçtim, Sayın Bahçeli sen şu Hatay'a kaç kez geldin onu söyle.

Ben Başbakan olarak dünya başkentlerinde Türkiye'nin hakkını hukukunu savunurken aynı zamanda 13 kez Hatay'a geldim peki siz muhalefet olarak kaç kez Hatay'a geldiniz 3. 5 yıl Başbakan Yardımcılığı yaptın Hatay'a kaç kez uğradın. Şu Hatay'a ne yaptın hangi eseri kazandırdın. Aynı soruyu CHP'nin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na da soruyorum.

Bir yıldır Genel Başkan değil mi? Şuana kadar İsrail'e selam çakmak dışında dış politika adına hiç biri girişimi hiç bir adımı yok. İsrail medyasında Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı eleştiriyor. Gidiyor İngiltere'ye 'Ben olsam Mavi Marmara'nın yola çıkmasına izin vermezdim' diyor. 'Bizim iktidarımızda İsrail ile ilişkiler düzelecek' diyor. CHP'nin dış politika vizyonu bu kadar. Telaviv'den öteye geçemezler. Gazze'yi Kudüs'ü bilmezler. Şu vizeler kalktı da Hatay nasıl coştu, Suriye ile nasıl kucaklaştığını göremezler. "

KAFATASÇILIK DEĞİL

Milliyetçiliğin kafatasçılık olmadığını, milliyetçiliğin ırkçılık olmadığını savunan Erdoğan şöyle dedi:

"Milliyetçilik bu vatanı sevmektir. Bu milleti sevmektir ayırt etmeksizin sevmektir. Bakınız bizler, milliyetçiliği bu güne bu vatana hizmet olarak anladık. Bu MHP, CHP, Hatay'da her ışığı yangın sanıp söndürmeye giderler. Bunlar yine Hataylı Cemil Meriç üstadın dediği gibi 'karanlığa alışmışlar, yıldızlardan bile korkuyorlar' Milliyetçilik Türk Bayrağı'na Türk pasaportuna Türk lirasına itibar kazandırmaktır. Hey Kılıçdaroğlu, Bahçeli şu birin yanına sıfırları kimler koydu. 6 sıfır Kılıçdaroğlu'nun çok sevdiği milletvekili, milletvekili adayları var, bunlar sıfırların akıl hocaları, akşam kalk sabah sıfır koy.

Sayın Bahçeli, başbakan yardımcısı idi beraber yaptılar. Paramızı delik deşik ettiler. Paramıza değer kazandırdık şuanda herkes dolar, avro taşımıyor, Türk Lirası taşıyor, maaşını alınca döviz bürosuna koşmuyor, zaten döviz bürosu da kalmadı. Baktılar iş yok kapattılar. Paramızın satın alma gücü var artık daha güzel olacak. Milliyetçilik Ülkücü camiayı alıp CHP'nin yedeğine sokmak vagon yapmak değildir. Milliyetçilik 81 vilayette eser koymak onunla yetinmeyip, dünyanın her köşesinde soydaşa, kardeşe, vatandaşa sahip çıkmaktır. Bunların gözünü hırs bürümüş.

Bunlar tıpkı 12 Eylül'de olduğu gibi Ak Parti'nin karşısında ittifak yaptılar, MHP'ye vagon yaptılar, bir bilinmeze doğru gidiyorlar. Arada makas değiştiriyorlar, raydan çıkıyor. Üç kafadar bir bilinmeze doğru gidiyorlar, bunlara tek yumurta ikizleri demiştim, meğer tek yumurta üçüzleriymiş. "

DAHA SİYASET OKUMAN LAZIM

CHP'nin iktidara değil, muhalefete talip olduğunu anlatan Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:

"Muhalefet partilerine bir çağrı yaptım. Eğer Ak Parti birinci parti olamazsa partinin genel başkanlığından çekilirim dedim. Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Bahçeli siz de çekilmeye varmısınız dedim? ve Kılıçdaroğlu, dün Eyüp Sultan Camii'nden bana yanıt veriyor. 'Oyların azalırsa çekilmeye varmısın. Dünyada da bu böyle' diyor.

Sayın Kılıçdaroğlu, daha siyaset okuman lazım, bak iktidara değil muhalefete talip muhalefete. Hedefe birinci parti olmak değil hedef yüzde 40, 50 değil. Hedef, CHP'nin 22 Temmuz'daki yüzde 20. 9'luk oy oranını yakalayabilirse onu başarı sayıyor. Sayın Baykal'ın oy oranını üzerine bir oy koyabilirse onu kendisine başarı sayacak çıta bu hesap uzmanı ya sınavı birincilik yapmış ya sadece 20. 9'a kadar saymasını biliyor, yüzde 40, 50'ye kadar sayamıyor.

Siyaset iktidar için yapılır siyasete bunun için girilir. Siyasette lokomotif olmanın mücadelesi verilir, vagon olmak için verilmez. Bunlar vagon. "

ÖĞRENCİLERİ YAKAN MOLOTOFLAR BDP'DEN

Cizre'deki molotoflu saldırıda 3 masum öğrencinin yaralandığına da değinen Erdoğan, o molotofların BDP'nin çadırlarında, il ve ilçe başkanlık binalarında saklandığını söyledi. Motolofların BDP araçlarıyla taşındığını vurgulayan Erdoğan şunları söyledi:

"İstanbul'da Serap kızımızı yakanlar, Cizre'de de 13-14 yaşlarındaki çocuklarımızı yakacaklardı. BDP, sırtını CHP'ye terör örgütüne dayamış şımarıklık yapıyor. CHP'nin Hakkari mitinginde bir tane Türk Bayrağı yoktu. Çünkü orda toplanan 2 bin, 2 bin 500 kişi BDP'liydi, onların eline Türk Bayrağı tutuşturamazsın onların Türk Bayrağı ile sorunları var.

Onlar daha belediyelerin kapısına bile Türk Bayrağı asalım mı asmayalım mı buna bile karar veremediler. Biz yola çıkarken tek millet dedik, tek bayrak dedik, tek vatan dedik, tek devlet dedik. Bundan hareketle 780 bin metrekare tek vatan. Bu vatan üzerinde ameliyat yaptırmayız. İstedikleri hesabı yapsınlar bu vatan toprakları üstünde asla ameliyat yaptırmayız. "

Dün Aydın'da Adnan Menderes ve yol arkadaşlarını andıklarını da hatırlatan Erdoğan bu konuda şunları ifade etti:

İKNE ODASI UYGULAMASINI BAŞLATTI

"Çok enteresan bir şey oldu. CHP'nin bir milletvekili var, aynı zamanda İstanbul milletvekili adayı tüm Türkiye bu bayanı tanır özellikle başörtülü kızlarımız. Bu hanım üniversitede rektör yardımcısı iken ikna odası gibi insanlık dışı uygulama başlattı. Başörtülü kızlarımızı ikna odasında faşist baskı uyguladı.

Televizyonda çıktı diyor ki, '27 Mayıs darbesinde toplumun birçok kesiminde ferahlık ve mutluluk duygusu oluştu, bunu kabul etmeyen varsa Demokrat Parti ile bir ilişkisi vardır. 27 Mayıs'ta insanlar neredeyse göbek atacaktı'. Ey Bay Kemal bu mu yeni CHP. Doğru siz idamların yapıldığı zamanları bayram ilan ettiniz bunun neresi yeni, bu yeni değil 1940, 1960 model CHP. Dün ezanı Türkçe okutan CHP vardı, bugün Allah'ın ayetine sinir bozuyor diyen CHP var. Dün 1960 darbeye alkış tutan, Adnan Menderes'in idamına çanak tutan CHP vardı, dün camilerde ilmihal kitaplarına tahammül edemeyen CHP vardı bugün Allah'ın ismini saygısızca kullanan CHP var. Kim kullandı Bay Kemal. 'Statükonun Allah'ı Ankara'da' diyor Kemal Kılıçdaroğlu, işte.

Siyaset mühendisliği ile yeni CHP tasarladılar başına da Bay Kemal'i getirdiler. Bay Kemal, gittiği her yerde elma şekeri dağıtıyor. Ama Ankara'da kadro aynı kafa aynı. Türkiye'de nasıl bir oyun oynanıyor bunu bu sefer görmezini istiyorum. Futbol takımı tutar gibi parti tutmayın, bakın çok önemli, bugüne kadar CHP'ye oy vermiş olabilirler MHP'ye oy vermiş olabilirler.

Başınızı iki elinizin arasına alın düşünün, 8 yılda bu ülkeye neler yapıldı. Çeteler eliyle siyasete rol biçmek isteyenler var. Şimdi uyanalım. Türkiye'de nasıl tuzağın kurulmak istendiği görelim. Ben bunu görmenizi istiyorum, 12 Haziran'a hazırmısınız. "

Erdoğan, konuşmasının devamında Hatay'ın büyükşehir yapılacağını da kaydetti. Erdoğan konuşmasının ardından Simav'a gitti.