ABD Büyükelçiliği, İncirlik Üssü'nden ayrılma iddialarını yalanladı
ABD Büyükelçiliği, resmi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İncirlik Üssü'nden ayrılacakları iddialarını yalanladı.
ABD Merkez Kuvvetleri Komutanlığı'nın (CENTCOM) daha önce yaptığı açıklamayı, Türkçe ve İngilizce olarak Twitter'daki resmi hesabından duyuran ABD Büyükelçiliği, "CENTCOM - ABD, ne Türkiye'deki İncirlik Hava Üssü'nden ne de Katar'daki El Udeyd Hava Üssü'nden ayrılmıyor. Buna ilişkin haberler yanlış ve asılsızdır" mesajını paylaştı. Öte yandan, ABD 39'uncu Kanat Komutanlığı'nın da bulunduğu İncirlik Üssü'nde ABD Hava Kuvvetleri'ne ait kargo uçaklarının yoğun biçimde iniş ve kalkış yaptığı görüldü. Terör örgütü DEAŞ'a karşı oluşturulan uluslararası koalisyonda yer alan ve daha önce İncirlik Üssü'ne konuşlanan bazı Suudi Arabistan savaş uçaklarının da üsse iniş yaptığı gözlendi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Jetlerin ve yük uçağının incirlik üssüne inişi
Yük uçağının kalkışı
Hareket halıindeki tankerin görüntüsü
Zırhlı aracın görüntüsü
Genel ve detay görüntüler
SÜRE: 03'24" BOYUT: 207 MB
Haber: Yusuf BAŞTUĞ-Akif ÖZDEMİR-Kamera: Eser PAZARBAŞI/ADANA,
===============================================
Gökova'da sit alanlarının daraltılmasına tepki/EK
OSMAN GÜRÜN: MUĞLA'YI BETON YIĞINI HALİNE GETİRMEMEMİZ LAZIM
Bakanlar Kurulu kararı ile Muğla'nın Akyaka, Turunç, Akbük gibi koyların da yer aldığı Gökova Körfezi'ndeki sit alanları daraltılarak imara açıldı. 16 Mart'ta Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Akbük'ten Bördübet Koyu'nun olduğu alana kadar orman ve deniz kıyılarının yer aldığı şeritte sit alanında daraltmaya gidildi. Karara göre 1'inci sit alanında 34.162 hektarlık alan, 12.544 hektar olarak belirlendi. Bu alanın 2 bin 447 hektarı ise denizde yer aldı. Kararın yayınlanmasının ardından duruma tepki gösteren Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, bu alanların yasaya göre kesin olarak korunması gereken bölgeler olduğunu belirtti. Buralarda kesin koruma alanları ile ilgili kaydırma yapılacağını ve sit alanlarının küçültülerek yapılaşmaya müsait alanlar haline getirileceğini söyleyen Osman Gürün, "Bununla ilgili Bakanlık hazırlattığı bir öneriyi belediyeye gönderdi. Belediye imar daire başkanlığı benim imzamla bir görüş bildirebilirdi. Ama biz bunu demokrasi kuralları içerisinde meclise getirdik. Komisyonlarda tartışılan karar daha sonra meclise getirildi ve burada da tartışıldıktan sonra oy birliği ile reddedildi" dedi.
"KORUNMASI GEREKEN ALANLAR RİSK ALTINDA"
Bu alanların bu kadar daraltılmasının, Muğla'nın ve kıyıların geleceği açısından çok büyük bir risk taşıdığını söyleyen Başkan Gürün, bu nedenle değişikliği onaylamadıklarını ifade etti. Gürün, "Orada yerleşim birimleri var, şuanda hiç inşaat yapamaz hale geldiler. Onunla ilgili hayatın akışına uygun olarak bazı değişikliklerin yapılabileceğini belirttik. Ama bu kadar büyük bir alanın inşaata açılmasını kabul etmedikö dedi. Muğla'da yat turizmi mavi tur açısından en önemli olduğuna dikkat çeken Osman Gürün, yapılan değişikliğin sektörel çatışmaları da doğurabileceğini savundu. Gürün, "Küçük olan ve mecburiyetten kaynaklanan değişiklik önerimizi ilettik. Ama Bakanlık, Bakanlar Kurulu kararı ile bizim itirazlarımızı dikkate almadan bize gönderdiği şekliyle kabul etti. Şuanda korunması gereken alanlar risk altında. Bununla ilgili de biz meclisin aldığı karara uyarak hukuki süreci başlattık" açıklamasında bulundu.
"SONRA OTURUP AĞLIYORUZ"
Muğla'nın gelişmesini kendilerinin de istediğini ama tahrip ederek bir gelişme istemediklerini söyleyen Osman Gürün, açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü: "Doğayı korumak durumundayız, beton yığını haline getirmememiz gerekiyor. Sonra bunu eski haline getirmek mümkün olmuyor. Sonra oturup ağlıyoruz 'Biz neler yapmışız' diye. Hukuki süreç devam ediyor. Hukuki mücadelemiz sonuna kadar sürecek. Biz kavga etme niyetinde değiliz, elbette gelişmesini istiyoruz. Ama Muğla'nın değerinin farkındayız. Muğla'nın geleceğe düzgün bir şekilde taşınmasını ve gelişmenin betonlaşma olmadığını vurgulamaya çalışıyoruz."
Muğla Belediyesi, Muğla İdare Mahkemesi'ne idari işlemin iptaline yönelik dava açtı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------------------------
-Muğla Belediye Başkanı Osman Gürün ile röp.
-Osman Gürün'ünden genel görüntü
Haber: Umut KARAKOYUN- Kamera: Tekin GÜRBULAK/İZMİR,
================================================
AK Partili Ziya Altunyaldız: Yerli üretimde yan sanayi çok önemli
Konya'da Uluslararası Otomotiv Sektörünün Geleceği (OSEG) Konferansı'nın da konuşan Ak Parti Konya Milletvekili Ziya Altunyaldız, yerli otomobil üretiminde yan sanayinin önemli olduğunu belirtti. Altunyaldız, "İnşallah 2019'da prototip 2021'de de milli ve yerli markamızı kendi otoyollarımızda görme konusunda kuşkumuz yok. Bu değişimle birlikte dijital dönüşümün ana unsurlarını da yakalayan yan sanayicilerimizin yerli otomobilimizde kullanılacak her türlü aksamın üretilmesine dönük çalışmalarına hız vermeleri gerektiğini buradan ifade etmek istiyorum" dedi.
Konya Sanayi Odası tarafından Selçuklu Kongre Merkezi'nde Uluslararası Otomotiv Sektörünün Geleceği (OSEG) Konferansı düzenlendi. Konferansa Konya Valisi Yakup Canbolat, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çelik, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyon Başkanı, Ak Parti Konya Milletvekili Ziya Altunyaldız ve Almanya, İspanya, Romanya, Polonya ve Güney Afrika'dan otomotiv sektöründeki önemli isimler katıldı.
YERLİ OTOMOBİLİN YERİ KONYA
Yerli otomobilin üretimi için en uygun yerin Konya olduğunu raporlarla ortaya koyduklarını belirten Konya Sanayi Odası Başkanı Memiş Kütükçü, "Biz Konya'nın yerli otomobil yatırımının yapılacağı en uygun yer olduğunu iddia ediyoruz. Bu iddiamızı da raporlarla ortaya koyduk. Profesyonel bir kuruluşa rapor hazırlatan tek şehiriz. Tüm siyasi çevrelere ve yerli otomobil ortak girişim grubuna gelin bu yatırımı Konya'da yapın. Konya ile iş yapan kazanır çağrımı yinelemek istiyorum" dedi.
YERLİ OTOMOBİLİN YAN SANAYİSİ ÇOK ÖNEMLİ
TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyon Başkanı Ziya Altunyaldız da yerli otomobil üretiminde yan sanayinin önemli olduğu belirtti. Altunyaldız, şunları söyledi:
"Yerli otomobilimizin üretilmesine dönük çalışmaları büyük bir heyecanla bekliyoruz. Özellikle elektronik aksamın artık otomobil endüstrisinin, yüzde 70'lere çıktığı, otonom araçların hızlı bir şekilde gelişmesinin beklendiği, özellikle yapay zeka ile birlikte bu alanın ciddi anlamda değişim yaşayacağı tespitleriyle birlikte şu hususun altını çizmek istiyorum. İnşallah 2019'da prototip 2021'de de milli ve yerli markamızı kendi otoyollarımızda görme konusunda kuşkumuz yok. Bu değişimle birlikte dijital dönüşümün ana unsurlarını da yakalayan yan sanayicilerimizin yerli otomobilimizde kullanılacak her türlü aksamın üretilmesine dönük çalışmalarına hız vermeleri gerektiğini buradan ifade etmek istiyorum. Bunu yaptığımız takdirde yerli elektrikli otomobilimizin tamamına yakın kısmının yerli olmasını sağlamış olacağız. O zaman dünyadaki diğer üreticilerle birlikte piyasaya çıkmış olacağız."
ÜRETİLEN PARÇALAR YERLİ OTOMOBİLDE OLACAK
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çelik de, otomotiv sektöründe sadece üretimin yeterli olmadığını, ürünün dünya pazarında da ekonomik değerinin olması gerektiğini kaydetti. Çelik, ekonomik değeri olmadığı takdirde ülkeye katkısının az olacağını belirtti. Konya'da otomotiv sektöründe çok önemli parçaların üretildiğini ifade eden Çelik, " Şimdi bize düşen bu üretim kalitesini daha rekabetçi olarak ortaya koymak ve bunun üzerine eklemek suretiyle bir çok otomobile verilen parçalar yerli otomobile de verilir. Ülkemizin neresinde bir üretim olursa olsun, ürettiğine inanıyorsanız kalitesine güveniyorsanız bir yenilik içerdiğini düşünüyorsanız, ve bunun gelecekteki bir faaliyette bunun yer almasının mümkün olabileceğini düşünüyorsanız, yerli ve milli dediğiniz aracın içerisine bunların hepsi girecek. Ülkemizin neresinde olursa olsun bu bir değerdir." dedi.
Görüntü Dökümü :
-----------------------
Ziya Altunyaldız'ın konuşması
Bakan Yardımcısı Çelik'in konuşması
Konya Sanayi Odası Başkanı'nın konuşması
Salondan genel ve detay
Haber- Kamera: Hasan DÖNMEZ/KONYA,
===========================================
Gül'ü 6 aylık beğeğini tabutun üzerine koyarak son yolculuğuna uğurladılar
Gaziantep'te eşi Kemal Ayalp ve sevgilisi tarafından öldürüldüğü öne sürülen Gül Gülizar Ayalp'ın (27) cenazesi, Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde toprağa verildi. Genç kadının 6 aylık bebeği, yakınları tarafından tabutun üstüne konulunca törene katılanlar gözyaşlarına boğuldu.
22 gündür kayıp olarak aranırken çalılıklarda cesetleri bulunan Berat (9) ve 6 aylık Kürşat Ayalp'in annesi Gül Gülizar Ayalp için Narlı Mahallesi'ndeki cemevinde tören düzenlendi. Cemevindeki taziye evinde bir masaya genç kadının fotoğrafı ile yanan mumlar bırakılırken, yakınları fotoğraf önünde gözyaşı döktü.
"DAHA 27 YAŞINDAYDIN"
Cemevi morgundan çıkarılan Gül Gülizar Ayalp'in cenazesi, cemevi bahçesine getirildiği sırada ablası Asiye Güven ile annesi Fatma Balta baygınlık geçirdi. Baba Mehmet Efilti, kızının tabutuna dokunarak, "Gülizar beni yaktın gittin" diyerek gözyaşı döktü. Genç kadının ablası Asiye Güven de "Gül ben öleydim. Kalk Gül ne olursun kalk. Kalk gidelim evimize gidelim" diyerek feryat etti. Yakınlarının yardımıyla ayakta durmaya çalışan anne Fatma Palta ise kızının tabutunu öperek, "Güllü Güllü, kurban olayım sana Güllü. 27 yaşındaydın" diyerek ağıt yaktı.
BEBEĞİNİ TABUTUN ÜSTÜNE KOYDULAR
Törende kardeşi Kürşat'ı öptükten sonra annesinin tabutunu dokunan Berat Ayalp da gözyaşlarına hakim olamadı. Helallik alınıp cenaze namazının kılınmasının ardından tabutun üzerine yakınları tarafından battaniye ve eşarp örtüldü. Bu sırada bir yakını 6 aylık Kürşat'ı annesinin tabutunun üzerine bıraktı. Bebeği tabutun üstünde görenler gözyaşlarına hakim olamadı.
Törenin ardından kadınlar tarafından omuzlanan Gül Gülizar Ayalp'in tabutu cenaze aracına konuldu. Cenaze aracı giderken Gül Gülizar Ayalp'ın kayınvalidesi Sibel Ayalp gözyaşı döktü. Ayalp'in cenazesi götürüldüğü mahalle mezarlığında gözyaşları arasında toprağa verildi.
KAYINVALİDE AYALP: KİMİN PARMAĞI VARSA CEZASINI ÇEKSİN
Taziye evinde Gül Gülizar Ayalp'in fotoğrafını bağrına basıp gözyaşı döken Sibel Ayalp, gelinini kızı gibi sevdiğini söyledi. Torunu Berat'a da sarılarak teselli olmaya çalışan Ayalp, "Kimin parmağı varsa hepsi cezasını çeksin. Cezalarını bulsunlar her kimse. Ciğerimizi dağladılar, o yavruları anasız babasız koymaya kimsenin hakkı yok. Kanatsız kuşumdu o benim. Sığındı geldi yanıma, çaresizdim" dedi.
ANNE PALTA: OĞLUN SENDEN HESAP SORACAK
Anne Fatma Palta ise 'Katil Kemal Ayalp' diyerek bağırdı. Damadına ve sevgilisi Güler Özkaraman'a tepki gösteren acılı anne, "Hani 'Yapmadım' diyordun. Allah bin türlü belanızı versin. Savcı ve hakim 'Delil istiyorum' diyordu al sana delil. Al delilini bundan sonra tekrar serbest bırak. Ben adalet istiyorum, adalet yerini bulsun. Eli kolunu sallayarak serbest dolaşırken 'Beni tutuklamadılar' diyordu. Bu oğlun senden hesap soracak. Annesini soracak, sen vereceksin cevabını ben vermeyeceğim. İdam istiyorum" diye konuştu.
BABA EFİLTİ: CAN EVİMDEN VURDULAR
Baba Mehmet Efilti ise kızını en son 4 Mart'ta gördüğünü belirterek, "Kızımı öldürüp çöplüğe atmış. Bu memleket, 81 milyon insan ayaklandı, söylememekle direndi. En sonunda sağ olsun polisimiz, jandarmamız buldu. Beni can evimden vurdular, can evimden. Benim yüreğimi söküp aldı o ahlaksız. Allah belasını versin" diye konuştu.
BİBİRLERİNİ SUÇLADILAR
Öte yandan tutuklanan Kemal Ayalp ile sevgilisi Güler Özkaraman, suçu birbirlerinin üzerlerine attı. Jandarmadaki sorgularında Özkaraman, otomobilin içindeyken Gül Gülizar Ayalp'in dışarı çıkarken Kemal Ayalp'in ateş ederek omzundan yaraladığını, daha sonra başına ateş ederek öldürüp cesedini çalılıklara attığını söyledi.
Kemal Ayalp ise, Güler Özkaraman ile eşi Gül Gülizar Ayalp'in arka koltukta otururken tartıştığını, bu sırada Özkaraman'ın koltuğun altından çıkardığı av tüfeği ile genç kadına ateş ettiğini, eşinin öldüğünü anlayınca da cesedini çalılıklara bırakıp kaçtıklarını söyledi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------------------------
Gül Gülizar Ayalp'in fotoğrafı
Ayalp'in fotoğrafının bulunduğu masa
Sibel Ayalp'in gelinin fotoğrafını bağrına basarak ağlaması
Sibel Ayalp'in konuşması
Ayalp'in torunu Berat'a sarılması
Anne Fatma Palta'nın konuşması
Berat Ayalp'in annesinin fotoğrafını alıp ağlaması
Anne Fatma Ayalp'in ağıt yakması
Baba Mehmet Efilti ile röp.
Cenazenin getirilişi
Baba Efilti ve yakınlarının ağıt yakması
Efilti'nin kızının tabutunun başında ağlaması
Abla Asiye Güven ile Fatma Palta'nın ağıt yakması
Asiye Güven'in tabuta sarılıp ağlaması
Fatma Palta'nın tabutu öpüp ağlaması
Berat Ayalp'in kardeşi Kürşat'ı öpmesi
Bir yakınının kucağındaki Kürşat
Cenaze töreni
Helallik alınması
Berat Ayalp'in ağlaması
Tabutun üzerine battaniye örtülmesi
Kürşat Ayalp'in tabutun üzerine oturtulması
Tabutun cenaze aracına konulması
Cenaze aracının gidişi
Sibel Ayalp'in cenaze aracının ardından ağıt yakması
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 666 MB
Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ,
==============================================
Şırnak'ta sigara ve bağımlılık yapan madde kullanımına karşı farkındalık yürüyüşü
Şırnak'ta, Yeşilay Cemiyeti Şubesi ve Sağlık İl Müdürlüğü'nün ortak organizesiyle, "Maddeye hayır" amaçlı farkındalık yürüyüşü yapıldı. Sağlık İl Müdürü Uzman Dr. Nedim uzun, sigara, alkol ve benzeri bağımlılık yapıcı maddelerin zararlarını anlatarak, "Sigara içmeyerek, alkol kullanmayarak, esrar, eroin kullanmayarak, bağımlılık yapan maddeler kullanmayarak iradenizi ispat edin" dedi.
Yeşilay Cemiyeti Şırnak Şubesi ile Sağlık İl Müdürlüğü organizasyonunda "Maddeye Hayır" farkındalık yürüyüşü Sağlık İl Müdürlüğü önünden başlayarak, Sanat sokağında sona erdi. Yürüyüşe Sağlık İl Müdürü Uzm. Dr. Nedim Uzun, Yeşilay Cemiyeti Şube Başkanı Turgay Birlik, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, sağlık çalışanları ve öğrenciler katıldı. "Mahallene, okuluna sahip çık. Uyuşturucuya hayır", "Bağımlı olma özgür ol", "kendizine zarar vermeyin" ve "sigara bağımlılık yapar" pankart ve dövizleri taşıyan kalabalık, "sigaraya hayır", "uyuşturucuya hayır", "bağımlı olma özgür ol" sloganları attı.
Sanat sokağında sona eren yürüyüşte konuşan Yeşilay Cemiyeti Şırnak Şubesi Başkanı Turgay Birlik, gelmiş geçmiş en büyük virüsün bağımlı maddeler olduğunu belirterek, "Yaşadığımız çağda geldiğimiz noktada beşeriyetin, insanoğlunun, toplumun, ülkemizin, devletimizin kısacası canlı varlık popülasyonunun en büyük düşmanı, en büyük terörizmi, en büyük zehiri, gelmiş geçmiş en büyük virüs bağımlı maddelerdir. Bağımlı maddeler aynı zamanda ülkenin, dünyanın, insanlığın geldiği noktada ne kadar büyük bir facia olduğunu karşılaştığımız ölümlerle göstermiştir" dedi. 2018 yılının bağımlılıkla mücadele yılı ilan edildiğini belirten Sağlık İl Müdürü Uzm. Dr. Nedim Uzun da, "2018 yılı içerisinde bağımlıklıkla mücadele yüksek koordinasyon kurulu, illerde de bağımlılıkla mücadele il koordinasyonu kuruldu. Bu konuda korumamız gereken en önemli yaş grubu bizim gençlerimiz. Özellikle lise ve ortaokul çağındaki gençlerimizin bu hususta bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Hepimiz bu yollardan geçtik. Ortaokul, lise okuduk. Benim genç kardeşlerime bir tavsiyem var; Toplumda yer edinmek istiyorsanız, kendinizi ispat etmek istiyorsanız, kendinizi toplum içinde bir birey olarak kabullendirmek istiyorsanız; sigara, alkol ve benzeri bağımlılık yapıcı maddelerle değil, bu bağımlılık yapan maddeleri kullanmayarak, sigara içmeyerek, alkol kullanmayarak, esrar, eroin kullanmayarak, bağımlılık yapan maddeler kullanmayarak iradenizi ispat edin" diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
------------------------
-Kalabalığın toplanması
-Yürüyüş sırasında taşınan pankart ve dövizled
-Yeşilay Şube Başkanı Birlik ve Sağlık Müdürü Uzun'un konuşmaları
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK,
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-11 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?