DHA YURT BÜLTENİ -4
FIRAT'IN DOĞUSUNDAKİ TERÖRİSTLERİN OPERASYON PANİĞİ SÜRÜYOR
Fırat'ın doğusundaki terör tehdidinin sonlandırılmasına yönelik askeri harekatın gündeme gelmesinin ardından terör örgütünde başlayan tedirginlik devam ediyor. Türkiye sınırına yakın noktada bulunan terör örgütüne ait mevzilerdeki teröristler, sürekli Türkiye tarafını gözetleyerek, tünellerde korunmaya çalışıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Fırat'ın doğusunun teröristlerden temizlenmesine yönelik harekat düzenleneceği yönündeki açıklamaları ve ABD'nin Suriye'deki askerlerinin çekileceğini bildirmesi üzerine panik havasının hakim olduğu terör örgütü PKK/PYD militanları, sınır boyundaki devriyelerini arttırdı. Daha önce kimsenin gözükmediği mevzi ve hendeklerde görülmeye başlanan teröristler, sürekli Türkiye'yi gözetliyor. Türkiya tarafındaki en küçük hareketlilik durumunda ise paniğe kapılmaları dikkat çekiyor.
ABD'nin de askerlerini çekeceğini duyurmasının ardından Fırat'ın doğusundaki ilk nokta olan Zor Mağar bölgesine takviye teröristlerin gönderildiği ve bölgede daha fazla önlem alındığı görüldü.
TSK birlikleri ise sınır hattında zıhlı araçlarla devriye görevi yaparken, Özgür Suriye Ordusu güçleri de hareket için Fırat'ın batısında teyakkuz halinde Türkiye'den gelecek operasyon talimatını bekliyor.
Görüntü Dökümü
---------
Teröristlere ait gözetleme kulesindeki hareketlilikten görüntü.
Teröristlerin hendekteki dolaşmalarından görüntü.
Gözetleme sonrasında panikleme anlarının görüntüsü.
Hendeklerde çalışmalarından görüntü.
Silahlı hallerinin görüntüsü
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 387 MB
Haber: Taylan YILDIRIM- Kamera: Eser PAZARBAŞI, Erdal KATIRANCI- KARKAMIŞ-GAZİANTEP-DHA)
================
TÜRKİYE'DE 13 YILDA 1.25 MİLYON DÜZENSİZ GÖÇMEN YAKALANDI
Türkiye'de 13 yılda yakalanan düzensiz göçmen sayısı 1 milyon 250 bin kişiyi buldu. Bu yıl Ocak-Aralık döneminde yakalanan düzensiz göçmen sayısı da 255 bin kişiye yükseldi. Yakalanan göçmen kaçakçısı da sekiz yılda 25 bin kişiyi aştı.
Özellikle Afganistan vatandaşı düzensiz göçmenlerde 2018 yılında büyük artış yaşandı. Afganistan uyruklu düzensiz göçmenler, geçen yılki 45 bin kişinin iki katını da aşarak 96 bin kişiye çıktı.
Sekiz yılda 25 bin 823 göçmen kaçakçısı yakalandı
Ege Denizi ve Akdeniz üzerinden Avrupa ülkelerine gitmek amacıyla son dönemlerde sandal, kiralık tekne ve şişme botlar kullanan göçmenler, göç rotası üzerinde Sahil Güvenlik Komutanlığı ekiplerince yakalanıyorlar. İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre, yakalanan düzensiz göçmenler Ekim ayında 31 bin 737 kişi ile yılın en yüksek düzeyine ulaştı. Düzensiz göçmenlerde en az yakalama ise 14 bin 895 kişi ile Haziran ayında yaşandı. Bu yıl yakalanan göçmen kaçakçısı sayısı da 5 bin 935 kişiyi buldu ve geçen sekiz yılda yakalanan göçmen kaçakçısı 25 bin 823 kişiye yükseldi.
13 yılda 1 milyon 250 bin düzensiz göçmen yakalandı
Geçen 13 yılda toplam 1 milyon 250 bin düzensiz göçmen yakalandı. Yasa dışı yollarla Türkiye'ye giren, Türkiye'de kalan ve Türkiye'den çıkan ya da yasal yollarla girip yasal süresi içinde çıkmayan kişi düzensiz göçmen olarak tanımlanıyor. (Fotoğraflı)
2018 yılında yakalanan Düzensiz Göçmenlerin uyruklarına göre dağılımı
Irak: 17.156
Afganistan: 96.791
Pakistan: 48.695
Suriye: 33.081
Moldova: 252
Filistin: 9762
Myanmar: 370
Gürcistan: 2.968
İran: 3.778
Diğerleri: 42.765
Yıllara göre yakalanan Düzensiz Göçmenlerin sayıları
2018: 225.618
2017: 175.772
2016: 174.466
2015: 146.485
2014: 58.647
2013: 39.890
2012: 47.510
2011: 44.415
2010: 32.667
2009: 34.345
2008: 65.737
2007: 64.290
2006: 51.983
2005: 57.428
Yakalanan düzensiz göçmen kaçakçı sayısı
2018: 5.935
2017: 4.641
2016: 3.314
2015: 4.471
2014: 1.506
2013: 1.469
2012: 1.484
2011: 1.292
2010: 1.711
Görüntü Dökümü
--------------------------ARŞİV
-Sahil Güvenlik ekiplerinin göçmen operasyonlarından görüntüler
Gökhan ARTAN - İSTANBUL
==================================================
GÖRME ENGELLİDEN 'AKILLI TELEFON KAZASI'NA 'ZİL' ÖNLEMİ
ANTALYA'da yüzde 85 görme engelli Mert Yakıştır (16), yolda yürürken akıllı telefonla yazışan ya da sosyal medyayı takip edenlerin kendisini görmeyerek çarpmasını engellemek için beyaz bastonuna taktığı bisiklet ziliyle önlem aldı.
Antalya'da doğuştan yüzde 85 görme engelli Mert Yakıştır, ailesinin yönlendirmesiyle küçük yaşta spor ve teknolojiye ilgi duydu. Antalya Görme Engelliler Spor Kulübü'nde 3 yıldır futbol oynayan Mert, hem eğitim hem de sosyal yaşamdaki başarılarıyla kendisi gibi görme engelli bireylere örnek oldu. Meslek lisesinde bilişim teknolojisi bölümü okuyan Mert, özel bir merkezde de gönüllü bilgisayar eğitimi veriyor. Boş vakitlerinde gezmeyi çok seven Mert, beyaz bastonuyla yürürken düşme korkusundan çok insanlarla çarpışma endişesini ortadan kaldırmak için araştırma yaptı.
BASTONUNA BİSİKLET ZİLİ TAKTI
Kaldırımda engellilere ayrılan özel alanda yürürken akıllı telefonuyla ilgilenen kişinin kendisine çarptıktan sonra telefonunu düşürüp hakaret etmesine morali bozulan Mert Yakıştır, insanlarla çarpışmayı ortadan kaldıracak yöntem geliştirdi. Bastonuna bisiklet zili takan Mert, kendisine yaklaşan birini ya da kalabalık bir ortamda yer aldığını fark edince bisiklet ziliyle ses çıkararak önlem aldı. Yolda yürürken bastonuyla hem yönünü belirleyen hem de zil sesiyle insanların dikkatini çeken Mert, geliştirdiği yöntemle 2 yıldır cadde ve sokaklarda kimseyle çarpışmadan gezmenin tadını çıkarıyor.
ZİL SESİ HAYATINI KOLAYLAŞTIRDI
Görme engelli birey olarak yaşadığı sıkıntıyı geliştirdiği yöntemle aşmayı başardığına değinen Mert Yakıştır, şöyle konuştu:
"Gezmek, insanları tanımak hoşuma gidiyor. Sürekli dışarıda olmayı, hayatın içerisinde yer almayı istiyorum. Yürürken insanların bana çarpmamaları, beni fark etmeleri, yönümü bulmak için beyaz bastonu kullanıyorum. Bir keresinde yolda yürürken adam karşımdan elindeki telefonuyla bir şeyler yaparak geliyormuş. Eminim mesajlaşıyordu ve bana çarptı. Telefonu düşünce, bana kızıp hakaret etti. 'Ne yapıyorsun, görmüyor musun?' dedi. Ben de 'görmüyorum' dedim. Beni fark edince telefonunu aldı gitti. Buna moralim çok bozulmuştu. Hem insanların bana zarar vermesini hem de çarpmamak için ne yapabileceğimi düşündüm. Bastonuma bisiklet zili takmaya karar verdim. İnsanları fark ettiğimde, yoğun ses duyduğum zaman zili çalıyorum ve onlar çekiliyor. Önce bisiklet sanıyorlar, sonra baktıklarında beni görüyorlar. Böylelikle kazaları önlemiş oldum."
Görüntü Dökümü
--------------------------
Mert Yakıştır zil taktığı bastonu ile yolda yürürken görüntüsü
Zili çalarken görüntü
RÖP: Mert Yakıştır
Detaylar
332 MB -- 3
Haber: Tolga YILDIRIM-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,
=========================
KANSERİ YENDİ, 'SEVGİLİM LENFOMA' ADLI KİTAP YAZDI
ANTALYA'da 2 yıl önce lenfoma kanseri olduğunu öğrendikten sonra 8 ay kemoterapi alan, ilik nakli olan Hande Erbaş (23), yaşadığı zorlu günleri anlattığı 'Sevgilim Lenfoma' adlı kitap yazdı. Sağlığına kavuşup tedavi gördüğü hastanede işe başlayan Hande, kemoterapi ünitesindeki hastalara moral verip kitabını hediye etti.
4'üncü evre kanser hastası olarak çok zor günler yaşadığını belirten Hande Erbaş, hiç geçmeyen grip, ateş, zayıflama ve boynundaki şişlik nedeniyle başvurduğu hastanede kanser olduğunu öğrendiğini söyledi. "Boynumda şişlik oluşunca vücudum anormal bir şey olduğunun sinyalini vermişti" diyen Hande Erbaş, teşhis konulduktan sonra ise hayatının şokunu yaşadığını belirtti. Hande Erbaş, "Bu çok kötü bir histi. Bir yüzleşmeydi. Tabii önce isyan ettim. Hastalığı kemoterapinin birinci küründen sonra kabullendim" dedi. 8 ay boyunca kemoterapi aldığını aktaran Erbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gençlerin bu hastalığa daha iyi yanıt verdiği söylenmişti. Genç olmam benim şansımdı. Kemoterapiden sonra hastalığın nüksetmemesi için ilik nakli yapılacağı söylendi. İlik nakli çok zor bir süreçti. Başkasından nakle gerek olmadan, kendi temiz hücrelerim toplanıp tekrar bana nakledildi. Tabii o süreçte hep hastanedeydim. Ben hiç günübirlikte tedavi olmadım. Hep hastanede 2 hafta yatıp, birkaç gün ev tatili yaptım. Tedavi süresince mikrop kapmamam için ziyaret kabul edemiyorduk. Bağışıklık sistemim bir bebeğin bağışıklık sistemi gibiydi."
'YAZARAK İÇİMİ DÖKÜYORDUM'
Tedavi sürecinde odasına dizüstü bilgisayar getirilmesine izin verildiğini anlatan Hande Erbaş, hastalıkla ilgili duygu ve düşüncelerini yazmaya başladığını belirtti. Kitap yazma düşüncesinde hiç olmadığını söyleyen Erbaş, ailesini üzmemek için söyleyemediklerini de yazmaya başladığını anlattı. "Hiç kimse okumadığı için her şeyi çok daha açık ve net yazdım" diyen Hande Erbaş, yazarak içini döktüğünü söyledi. Bir gün annesinin bu yazıları bilgisayarında gördüğünü ve kendi sosyal medya hesabında paylaştığını belirten Erbaş, "Annem çok güzel tepkiler alınca bana söyledi. Bu beni mutlu etti. Beni daha fazla yazmaya itti" dedik. Bir gazeteci aile dostlarının 'Niye daha fazla insanın kalbine dokunmuyorsun' sözleri üzerine yazdıklarını kitapta toplamaya karar verdiğini anlatan Hande, bu sayede kanser hastalarına destek olmak istediğini söyledi.
'ADINI 'SEVGİLİM' KOYDUM ÇÜNKÜ KANSER İÇİMDE FARKETMEDEN BÜYÜMÜŞ MEĞER'
Yaşadığı her şeyi yazarak daha kolay atlattığını belirten Hande Erbaş, kitabının adını 'Sevgilim Lenfoma' koymasının nedenini ise "İçimde büyüyen bir şey varmış ve ben bunu hiç farketmemişim. Lenfoma 'Beni artık fark et' diye bağırıyormuş meğer. Sanki içimde büyüyen aşk gibi, sevgili gibi" sözleriyle açıkladı.
Hasta olduktan sonra hayatına dair pek çok şeyin farkına vardığını söyleyen Erbaş, "Belki de hasta olmasaydım, şükretmeyi bilmeden ölebilirdim. Herkesin yaşaması gereken birtakım acılar var hayatta. Hepimiz bunları yaşamadan, farkında olmadan ölmeyeceğiz galiba" dedi.
SIK SIK KEMOTERAPİ ÜNİTESİNİ ZİYARET EDİYOR
Kanseri yendikten sonra 1 yıl önce tedavi gördüğü Medstar Antalya Hastanesi'nin Kadın Doğum Kliniği'nde çalışmaya başlayan Hande Erbaş, sık sık hastanenin kemoterapi ünitesini ziyaret ederek, kanserle mücadele eden hastalarla sohbet edip moral veriyor. Son ziyaretinde lenfoma hastası Zeynep Kalay'a (37) kendisini tanıtarak kanserle mücadelesinden söz eden Hande Erbaş, yazdığı kitabı hediye etti. "Kitabı okuyunca içinde ortak bir şeyler bulacağını düşünüyorum" diyen Hande Erbaş, "Birbirimize güç vereceğiz. Ben de bir kanser savaşçıyım. Bizler kansere karşı bir bütünüz" dedi. Zeynep Kalay ise ziyaretten duyduğu mutluluğu dile getirdi.
'HANDE ARTIK ÇOK SAĞLIKLI'
Hande Erbaş'ın ilik naklini gerçekleştiren Medstar Hastaneler Grubu Hematoloji ve Hücresel Tedaviler Koordinatörü Prof.Dr. İhsan Karadoğan, kendilerine başvurduğunda ileri evre lenfoma olduğunu belirtti. Hande'ye, kemoterapinin ardından hastalığı tümüyle yok edebilmek için kendisinden toplanan kök hücrelerle kemik iliği nakli yapıldığını anlatan Prof.Dr. Karadoğan, "Böylelikle hastalık tamamen kayboldu. Şimdiki kontrollerinde artık hiçbir problem yok. Normal olarak hayatına devam ediyor ve bizimle birlikte çalışıyor" dedi.
Görüntü Dökümü
--------------------------
Kemotarapi merkezi görüntüsü
Hastaların yaptığı el işlerinin görüntüsü
Hande Erbaş bilgi verirken görüntüsü
RÖP 1: Hande Erbaş
Hande Erbaş kitabını tedavi gören bir hastaya verirken
RÖP 2: Prof. Dr. İhsan Karadoğan
Detaylar
547 MB -- 04.56
Haber: Selma KUNAR-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,
==================
17 KİŞİDEN 500 BİN LİRA DOLANDIRAN ÇETE ÇÖKERTİLDİ
KONYA'da son 3 ayda 15 kişiden otomobil, 1 kişiden ofis malzemesi ve 1 kişiden de 12 adet küçükbaş hayvan satın alıp, parası ödemeyerek yaklaşık 500 bin lira dolandıran 5 kişi, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Konya İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine bağlı Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri, kent merkezinde son 3 ayda 17 kişinin dolandırılmasıyla ilgili çalışma başlattı. 17 kişinin ifadesine başvuran polis, şüphelilerin otomobil satın aldıkları mağdurları önce kendi ofislerine çağırıp güven sağladıkları, ardından noterin kapanma saatine yakın satış işlemlerini yaptırıp, parayı daha sonra ödemediğini belirledi. Araştırmasını derinleştiren polis, şüphelilerin kimliğini belirledi.
OPERASYONYA YAKALANDILAR
Polis, teknik ve fiziki takibin ardından daha öncede poliste farklı suçlardan kayıtları bulunan şüphelileri yakalamak için operasyon gerçekleştirdi. Eş zamanlı yapılan baskınlarda Mustafa İlseven (42), Özgür Çalı (31), Fatih Gürbüz (28), Mustafa Tekeli (23) ve Turgay Balkarkaya (38) gözaltına alındı.
OTOMOBİLLERİ UCUZ FİYATA SATMIŞLAR
Şüphelilerin yapılan sorgulamalarında dolandırıcılık yöntemleri de ortaya çıktı. Şüphelilerin dolandıracakları kişileri internet üzerinden seçtikleri belirlendi. Otomobilini satan kişileri, önce kendi ofislerine çağırıp güven kazandıkları ardından da noterin kapanma saatine yakın mağdurları notere götürüp acele bir şekilde satış yaptıkları saptandı. Şüphelilerin mağdurlara senet verdikleri, her olaydan sonrada ofislerinin yerlerini değiştirdikleri belirlendi. Şüphelilerin aldıkları otomobilleri ise piyasanın çok altında bir fiyata kısa sürede sattıkları tespit edildi. Şüphelilerden Mustafa İlseven'in bir hayvan sahibine giderek, annesi için adak adayacağını ve kendisine küçükbaş hayvan lazım olduğunu, hayvanları kesip dağıtacağını söylediği, karşılıksız senet vererek hayvan sahibinden hayvanlarını aldığı öğrenildi.
ZARARI KARŞILAMAK İSTİYORUZ
Yaklaşık 500 bin lira değerinde dolandırıcılık yaptıkları tespit edilen şüphelilerin ifadelerinde, 'Mağdurların zararını karşılamak istiyoruz." dedikleri öğrenildi.
Emniyetteki sorgularının ardından adliyeye sevk edilen 5 kişi çıkarıldıkları mahkemece, 'dolandırıcılık' suçundan tutuklandı.
Görüntü Dökümü
---------------
-Şüphelilerin adliyeye getirilmesi
Adliye binasına alınması
Haber- Kamera: Tolga YANIK KONYA DHA))
===================
KAHRAMANMARAŞ'TA ULAŞIMA 'SİS' ENGELİ
Kahramanmaraş'ta etkili olan sis hayatı olumsuz etkiledi, bazı uçak seferleri iptal edilirken, sürücüler görüş mesafesinin 10 metreye kadar düştüğü kentte güçlükle ilerledi.
Kentte erken saatlerde etkili olan sis nedeniyle işine gitmek için evden çıkan sürücüler yolda güçlükle ilerledi. Görüş mesafesinin 10 metreye kadar düştüğü şehirde trafik polisleri sürücüleri dikkatli gitmeleri ve sis farlarını yakmaları konusunda uyardı.
İSTANBUL UÇUŞLARI İPTAL
Sis nedeniyle uçuşlar da iptal edildi. Kahramanmaraş'a gelmek üzere saat 08.05'te İstanbul Sabiha Gökçen Havaalanı'ndan kalkacak Pegasus Havayollarına ait PC2120 numaralı uçuş ile Kahramanmaraş Havaalanı'ndan İstanbul'a gidecek Pegasus Havayollarına ait PC2121 numaralı uçuş sis nedeniyle iptal edildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------
Sis arasında ilerleyen araçlar
Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 229 MB
Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ,
=================
MOTOSİKLETLİYE ÇARPAN SÜRÜCÜ KAÇTI
Karaman'da kavşakta motosiklet sürücüsü Mustafa Yıldız'a (21) çarpıp yaralayan plakası ve ismi belirlenemeyen sürücü, kazının ardından hiç durmadan olay yerinden kaçtı. Bir iş yerinin güvenlik kameralarına yansıyan kaza anı görüntülerinde ise Mustafa Yıldız'ın, çarpanın şiddetiyle metrelerce havaya fırladığı görüldü.
Kaza, dün saat 22.30 sıralarında Kirişçi Mahallesi Kemal Kaynaş Caddesi üzerinde meydana geldi. Sürücüsü ve plakası belirlenemeyen bir otomobil, kavşakta Mustafa Yıldız'ın kullandığı plakasız motosiklete çarptı. Yıldız, çarpmanın şiddetiyle metrelerce havaya fırlayıp yere düştü. Kask takmadığı belirtilen ve ağır yaralanan Yıldız, ambulansla Karaman Devlet Hastanesine kaldırıldı. Tedavi altına alına Yıldız'ın, bacakları ve vücudunun çeşitli yerlerinde kırıklar olduğu belirlendi. Otomobil sürücüsü ise kazanın ardından hiç durmadan olay yerinden uzaklaştı. Kaza anı bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansırken, otomobilin aşırı hızlı olduğu görüldü.
Polis, kaçan sürücüyü yakalamak için çalışma başlattı.
Görüntü Dökümü
-----------------
-Kaza anı güvenlik kamerası
Haber: Muammer ŞEN KARAMAN DHA))
====================================
17 KİŞİDEN 500 BİN LİRA DOLANDIRAN ÇETE ÇÖKERTİLDİ
Konya'da son 3 ayda 15 kişiden otomobil, 1 kişiden ofis malzemesi ve 1 kişiden de 12 adet küçükbaş hayvan satın alıp, parası ödemeyerek yaklaşık 500 bin lira dolandıran 5 kişi, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Konya İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine bağlı Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri, kent merkezinde son 3 ayda 17 kişinin dolandırılmasıyla ilgili çalışma başlattı. 17 kişinin ifadesine başvuran polis, şüphelilerin otomobil satın aldıkları mağdurları önce kendi ofislerine çağırıp güven sağladıkları, ardından noterin kapanma saatine yakın satış işlemlerini yaptırıp, parayı daha sonra ödemediğini belirledi. Araştırmasını derinleştiren polis, şüphelilerin kimliğini belirledi.
OPERASYONYA YAKALANDILAR
Polis, teknik ve fiziki takibin ardından daha öncede poliste farklı suçlardan kayıtları bulunan şüphelileri yakalamak için operasyon gerçekleştirdi. Eş zamanlı yapılan baskınlarda Mustafa İlseven (42), Özgür Çalı (31), Fatih Gürbüz (28), Mustafa Tekeli (23) ve Turgay Balkarkaya (38) gözaltına alındı.
OTOMOBİLLERİ UCUZ FİYATA SATMIŞLAR
Şüphelilerin yapılan sorgulamalarında dolandırıcılık yöntemleri de ortaya çıktı. Şüphelilerin dolandıracakları kişileri internet üzerinden seçtikleri belirlendi. Otomobilini satan kişileri, önce kendi ofislerine çağırıp güven kazandıkları ardından da noterin kapanma saatine yakın mağdurları notere götürüp acele bir şekilde satış yaptıkları saptandı. Şüphelilerin mağdurlara senet verdikleri, her olaydan sonrada ofislerinin yerlerini değiştirdikleri belirlendi. Şüphelilerin aldıkları otomobilleri ise piyasanın çok altında bir fiyata kısa sürede sattıkları tespit edildi. Şüphelilerden Mustafa İlseven'in bir hayvan sahibine giderek, annesi için adak adayacağını ve kendisine küçükbaş hayvan lazım olduğunu, hayvanları kesip dağıtacağını söylediği, karşılıksız senet vererek hayvan sahibinden hayvanlarını aldığı öğrenildi.
ZARARI KARŞILAMAK İSTİYORUZ
Yaklaşık 500 bin lira değerinde dolandırıcılık yaptıkları tespit edilen şüphelilerin ifadelerinde, 'Mağdurların zararını karşılamak istiyoruz." dedikleri öğrenildi.
Emniyetteki sorgularının ardından adliyeye sevk edilen 5 kişi çıkarıldıkları mahkemece, 'dolandırıcılık' suçundan tutuklandı.
Görüntü Dökümü
-----------------
-Şüphelilerin adliyeye getirilmesi
Adliye binasına alınması
Haber- Kamera: Tolga YANIK KONYA DHA))
====================
KÜÇÜK SİRAÇ, VÜCUDUNDAKİ YANIKLAR YÜZÜNDEN OKULA GİTMİYOR
Sivas'ta 10 ay önce üzerine sıçrayan benzinin alev alması sonucu yüzü, boynu ve vücudunun çeşitli yerleri yanan Siraç Uluhan (6), oluşan lekeler yüzünden zor günler geçiriyor. Vücudundaki izlerin kaybolması için estetik tedavi görmesi gereken Siraç'ın ailesi maddi imkansızlık nedeniyle bunu gerçekleştiremedi. İçine kapanan küçük Siraç, bu yıl kayıt olduğu okula da gitmiyor.
Sivas'ta kent merkezinde müstakil bir evde yaşayan işsiz Tuncay-Kader Uluhan çiftinin 4 çocuğundan biri olan Siraç Uluhan, Ocak ayında annesi ile birlikte anneannesi Gürcü Demirtaş'ın yanına Nevşehir'in Ürgüp ilçesine gitti. Küçük Siraç bahçedeki odunlukta bulunan içi benzin dolu bidon ile oynamaya başladı. Daha sonra eve giderek mutfaktan çakmak alan Siraç yeniden bidonla oynarken çakmağı ateşledi. Üzerine sıçrayan benzinin alev alması sonucu küçük Siraç'ın vücudunda ciddi yanıklar oluştu. Nevşehir Devlet Hastanesinde yapılan tedavinin ardından aile Sivas'a döndü. Burada Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Servisi'nde tedavi gördü. Ancak küçük çocuğun boyun, yüz ve vücudunun çeşitli bölgelerinde derin yanız izleri kaldı. Daha önce anaokulunda eğitim gören ve bu yıl Vali Lütfi Fikret Tuncel İlkokuluna kaydı yapılan Siraç, vücudundaki yanıklar nedeni ile okula gitmiyor. Psikolojik tedavi de gören Siraç'ın boynu ve yüzündeki izlerin kaybolması için destek tedavisi görmesi gerekiyor. Aile, Sivas Valiliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'ndan nakdi ve Hayat Ağacı Derneği'nden ise gıda yardımı alıyor. Ayağında platin bulunan baba Tuncay Uluhan ise engelli maaşı alıyor. Maddi imkanı yetersiz olan aile, Siraç'ın tedavisi için destek arıyor.
'SABAHLARA KADAR KAŞINIYOR'
Anne Kader Uluhan, Siraç'ın yandığı sırada yanında olduğunu belirterek, "Annem rahatsızlanmıştı. Sivas'tan çıkıp Ürgüp'e gittik. Orada çocuğum odunlukta benzin bidonuyla oynamış. Bir baktım çocuğum yanarak üzerime doğru geliyordu. Ben de o an telaşlanarak çocuğum yanmasın diye üzerindeki kazağı çıkardım. Ondan sonra çocuğumu orada Nevşehir'e bir hastaneye götürdük. Doktorlar orada ilgilendiler. Bakımını yaptılar. Orada yanık ünitesi olmadığı için bizi başka bir yere sevk ettiler. Biz de yabancı olduğumu için kalacak yerimiz olmadığı için çocuğumuzu alıp Sivas'a getirdik. 2 ay yatarak tedavi gördü. En son bu kadar düzeldi. Şu anda çocuğumuza psikiyatri bakıyor. Bir de plastik cerrahide çocuğum tedavi görüyor. Çocuğum sabahlara kadar kaşınıyor. Bu çocuk yanıklar yüzünden okula da gitmek istemiyor. 'Arkadaşlarım bana bakarlar, hor görürler' diyor. Bizim elimizden bir şey gelmiyor. Gücümüz bu kadar yetiyor. Çaba gösteriyoruz ama olmuyor" dedi.
Çocuğunu böyle görünce çok üzüldüklerini dile getiren anne Uluhan, "İçerim adeta yanıyormuş gibi geliyor. Çocuğum sabahlara kadar uyku uyumuyor. Yolda karşıdan karşıya geçerken sağa sola bakamıyor. Çocuğum da, biz de bu durumdan rahatsız oluyoruz. Allah razı olsun Valilik, Hayat Ağacı Derneği yardım ediyor. Desteğimiz var ama durumumuz iyi değil. Büyük şehirlerde daha iyi bir tedavi imkanı varmış. Bizim de gücümüz yetmiyor. Çocuğum okula gitmek istiyor ama bu durum yüzünden gidemiyor. Eğitiminden geri kalıyor" diye konuştu.
'ARKADAŞLARINDAN UTANIYOR'
Ayağında platin olduğu için iş bulamadığını söyleyen Baba Tuncay Uluhan ise "Doktorlar 'başka illerde tedavisi var' dediler. İmkanlarım el vermediği için gidemedim. Siraç, yaralarından dolayı okula gidemiyor. Arkadaşlarından utanıyor. Ben devamlı götürüyorum. İçeriye girmiyor. Arkadaşları ona bakacak diye gitmiyor" dedi.
Küçük Siraç ise sağlığına kavuşup okuluna devam etmek istediğini ifade etti.
Görüntü Dökümü:
------------
-Ailenin evinden görüntüler
-Küçük Siraç'ın görüntüsü ve vücudundaki yanıklar
-Anne ve babasının konuşmaları
-Küçük çocuğun konuşması
(591 mb)
Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS,
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni -4 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?