Dha Yurt Bülteni - 4 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni - 4

Dha Yurt Bülteni - 4

Ayvacık'ta depremÇANAKKALE'nin Ayvacık ilçesi yakınlarında 4.0 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

30.01.2017 11:39
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ayvacık'ta deprem

ÇANAKKALE'nin Ayvacık ilçesi yakınlarında 4.0 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nün verilerine göre, saat 09.56'da merkez üssü Ayvacık ilçesi Budaklar Mevkisi olan 4.0 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Yerin 5 kilometre derinliğinde meydana gelen sarsıntı, çevre ilçelerden de hissedildi. İlk belirlemelere göre depremde can ve mal kaybı yaşanmadı.

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Deprem Dairesi Başkanlığı ise depremin büyüklüğünü 3.9 olarak açıkladı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Ayvacık sokaklarından görüntü

-Vatandaşlarla röp.

Haber-Kamera: İpek GÜNEY/ AYVACIK (Çanakkale),

============================================

İzmir'de 270 sanıklı FETÖ davası başladı

İZMİR'de, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin, 145'i tutuklu 270 sanığın yargılanmasına Aliağa Şakran Cezaevi Kampüsü'nde, başlandı. Kampüs içerisindeki 654 kişilik duruşma salonu, dava için yeniden düzenlendi. Jandarma komando birlikleri de kampüs çevresinde sıkı önlemler aldı. Araçlar tek tek bomba eğitimi almış köpeklerle aranıp içeriye alındı.

FETÖ/PDY'nin darbe girişiminden sonra, bin 300 sayfalık iddianamenin İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde kabul edilmesinden ardından 145'i tutuklu 270 sanığın yargılanmasına Aliağa Şakran Cezaevi Kampüsü'ndeki duruşma salonunda başladı. Davanın ilk duruşması öncesinde, kampüs çevresinde jandarma komando birlikleri sıkı önlemler aldı. Kampüs alanından kilometrelerce önce jandarma tarafından kapama noktaları oluşturuldu. Araçlar birkaç aramadan, bomba eğitimi almış köpeklerin kontrollerinden sonra içeri alındı. Duruşmayı takip edecek olan avukat ile tutuklu yakınları da, yine sıkı kontrollerden sonra duruşma salonuna girdi.

Cezaevi içerisinde hazırlanan özel bir alandan salona alınan ve aralarında 15 Temmuz öncesinde Ege Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen, NATO Kara Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Salih Sevil, Bornova 57'nci Topçu Tugay Komutanı Tuğgeneral Mehmed Nuri Başol, Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanı Tuğamiral Halil İbrahim Yıldız, Foça Batı Görev Grup Komutanı Tuğamiral Yaşar Çamur, Hava Teknik Okulları Komutanı olan Tümgeneral Ahmet Cural, Ulaştırma Personel ve Eğitim Komutanı olan Tümgeneral Mustafa İlter, İstihkam Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanı olan Tuğgeneral Osman Nadir Saylan, Ege Deniz Bölge Komutanı olan Tuğamiral Süleyman Manka, Amfibi Okullar Komutanı Tuğamiral Erdal Ergün'ün bulunduğu sanıklar, 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı terör örgütüne üye olma, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs' suçlarından 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle hakim önüne çıktı.

Bu davayla ilgili olarak İzmir 1 ve 2 Nolu F Tipi Cezaevi ile Menemen L Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan 145 sanık, geçtiğimiz haftalarda duruşmanın yapılacağı Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampusu'na nakledildi.

DURUŞMA SALONU HAZIRLANDI

Yaklaşık 2 ay sürmesi beklenen duruşmalar için duruşma salonu binası modernize edildi. 270 kişilik sanık, 202 kişilik avukat oturma alanı, 162 kişilik izleyici, 24 kişilik basın platformu ve mahkeme başkan ve üyeleri ile savcının bulunacağı kürsüler yapıldı. Duruşma salonu içerisinde komple elektronik sistem oluşturuldu. Bu sistemde Türkiye'de ilk defa uygulanan LED ekran uygulaması yapıldı. Her biri yaklaşık 15 metrekare olmak üzere 2 adet LED panel ekran yapıldı. Yurtdışından getirilen teknik altyapı dışındaki tüm malzemeler, mobilya, dekorasyon, döşeme Foça Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda hazırlandı. Duruşma salonu iç alanlarında, çevresinde, ana giriş nizamiye bölgesi ve otopark alan dahil olmak üzere 58 kameradan oluşan gece gündüz özelliği taşıyan güvenlik kamera sistemi kuruldu. Sistemin plaka okumaya kadar pek çok üstün özelliği bulunduğu açıklandı. Tutuklular güvenli biçimde salona getirilmesi için ise nezarethane bölümüne çıkan 38 metre bölüm açıldı.

DAVANIN GEÇMİŞİ

FETÖ/PDY'nin darbe girişiminin en önemli yerlerinden biri olan ve 'lojistik üs' olarak kullanıldığı belirtilen İzmir'de, 15 Temmuz'un ardından 801 şüpheli hakkında soruşturma yapıldı. Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcısı Berkant Karakaya tarafından, tanık ve şüpheli ifadelerinin ardından, 270 kişi hakkında kamu davası açıldı. 53 şüphelinin dosyaları ayrılırken, 481 şüpheli hakkında ise ek kovuşturmaya gerek olmadığına karar verildi. 1300 sayfalık iddianame, İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Yargılamanın, bir numaralı sanığı FETÖ/PDY'nin lideri Fethullah Gülen oldu. Aralarında Ege Ordusu eski Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen'in de bulunduğu 270 sanık, 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı terör örgütüne üye olma, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs' suçlarından 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle hakim önüne çıktı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Aramalardan görüntü.

Bomba uzmanı köpeklerin görüntüsü.

Komandoların önlemlerinden görüntü.

Anonslar

Haber: Taylan YILDIRIM, kamera: Yasin TİNBEK/ İZMİR

====================================================

FETÖ'nün 'avukatlar imamı' hakim karşısında

TOKAT'ta Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik yürütülen soruşturmada, örgütün 'Türkiye avukatları imamı' olduğu suçlamasıyla tutuklanan Şenel Somuncu hakim karşısına çıktı.

Tokat'ta FETÖ/PDY'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında geçen Eylül ayında, örgütün 'Türkiye avukatları imamı' olduğu iddiasıyla gözaltına alınan Şenel Somuncu, tutuklandı. Ankara Hukuk ve Hayat Derneği'nde görevli olan ve mühendis olmasına karşın 'Avukatlar imamı' olan Şenel Somuncu hakkında, 'Silahlı terör örgütü' yöneticiliğinden iddianame hazırlandı. Sanıklar için 15- 22.5 yıl hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame Tokat Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Hakim karşısına çıkan Şenel Somuncu, savunma için ek süre istedi. Mahkeme, eksikliklerin giderilebilmesi için davayı 6 Mart'a erteledi.

Haber: Mustafa TURAPOĞLU/TOKAT, -

================================================

Bitlis'te 205 köy yolu ulaşıma açıldı

BİTLİS'te hafta sonu aralıklarla devam eden kar yağışı nedeniyle kapanan köy yolları İl Özel İdaresi'ne bağlı karla mücadele ekipleri tarafından açılıyor. Kapalı olan 295 köy yolundan 205'nin ulaşıma açıldığı, çalışmaların aralıksız sürdürüldüğü belirtildi.

Bitlis ve çevresinde etkili olan kar yağışını ardından yol açma çalışmalarına başlandı. Belirli noktalara kurulan 10 şantiyede 84 personel ve 55 iş makinesiyli çalışmaların yürütüldüğü belirtildi. Yol açma çalışmalarını yerinde izleyen İl Özel İdaresi Yol ve Ulaşım Hizmetleri Şube Müdürü Ümit Kurtkan, çalışmaların geceli ve gündüzlü olarak sürdürüldüğünü söyledi. Kurtkan, Bitlis İl Özel İdaresi olarak 353 köy, 293 mezra ve 2 bin 341 kilometre yol ağına hizmet verdiklerini belirterek şöyle konuştu: "Karla mücadele çalışmaları kapsamında bugüne kadar yaklaşık 8 bin 500 kilometrelik bir çalışma gerçekleştirdik. Karla mücadele çalışması için belirli noktalara kurmuş olduğumuz 10 şantiyede 10 ekip, 84 personel ve 55 iş makinesi ile hizmet vermekteyiz. Şu anda kapanan köy yollarını minimum 2 gün içerisinde ulaşıma açmayı hedefliyoruz. Bugüne kadar köylülerimizi mağdur etmedik, etmeyeceğiz. Zaman ve mesai gözetmeksizin 112 Acil servisten gelen çağrılara da müdahale ediyoruz. Vatandaşlarımızdan tek isteğimiz sabırlı olmalarıdır. Asılsız ihbarlarda da bulunmamalarıdır."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Köy yollarında çalışan ekipler

-Kar savurma aracının köy yolunda çalışmasından detaylar

-Kepçenin çalışmasından detaylar

-Detay görüntüler

-İl Özel İdaresi Yol ve Ulaşım Hizmetleri Şube Müdürü Ümit Kurtkan ile röportaj

Haber-Kamera: Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS,-

==============================

Çaldıkları etlerle mangal yaptılar (2) (Yeniden)

Etleri kucaklarında taşıyarak götürürken görüntüleri

ADANA'da bir kasaptan 800 kilo sucuk ile 350 kilo et çaldığı öne sürülen 3 zanlı yakalandı. Suçlarını kabul eten zanlıların Pozantı İlçesi'ne giderek kar üstünde mangal keyfi yaptıkları öğrenildi.

Merkez Yüreğir İlçesi'ne bağlı Çiçekli Mahallesi'nde bulunan bir kasaba 27 Ocak'ta giren Tekin T., Sedat A. ve Özcan S. içerdeki 800 kilo sucuk ile 350 kilo koyun etini çalıp, araca yükleyerek götürdü. Sabah dükkanını açan iş yeri sahibi et ve sucukların çalındığını görünce polise haber verdi. Olay yerine gelen polis, çevredeki güvenlik kameralarını inceleyip zanlılar ve kaçtıkları otomobili tespit etti. Kimlikleri belirlenen zanlılar evlerine yapılan operasyonlarla yakalandı.

PİKNİK YAPMIŞLAR

Emniyet müdürlüğünde sorguya alınan zanlılar, suçlarını kabul etti ancak 24 kilo et ile 12 kilo sucuk çaldıklarını öne sürdü. Polis ekipleri ayrıca zanlıların hırsızlıktan sonra Pozantı İlçesi'ne giderek kar üstünde mangal keyfi yaptıklarını belirledi. Emniyet müdürlüğündeki işlemleri biten zanlılar adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

---------------------------

Polis araçlarının gelmesi

Zanlıların arçtan indirilmesi

Adli Tıp Birimi'ne getirilmeleri

Adli Tıp Birimi'nden çıkarılmaları

Polis aracına bindirilmeleri

Adli Tıp Birimi tabelası

/////////////////

Aracın gelişi

Zanlıların araçtan inmesi

Etleri kucaklarında taşıyarak götürürken görüntüleri

Haber: Salih ÜÇTEPE/ Kamera: Halil Can ÖNDEMİR/ADANA,

=====================================================

Birecik'te otomobile çarpan motosikletli öldü

ŞANLIURFA'nın Birecik İlçesi'nde, otomobile çarpan motosikletin sürücüsü 53 yaşındaki Halil Kaya yaşamını yitirdi.

Kaza, sabah saatlerinde Yeşildağ Mahallesi'nde meydana geldi. İlçe merkezine giden 7 çocuk babası Halil Kaya yönetimindeki 63 L 3457 plakalı motosiklet, kontrolden çıkıp Salih Karabası'nın kullandığı 63 LH 544 plakalı otomobile çarptı. Çarpmanın etkisiyle devrilen motosikletten yola savrulan motosiklet sürücüsü Halil Kaya, otomobilin altında kaldı.

Bu sırada kaza yapan motosiklet ile otomobile çarpmamak için manevra yapan Ali Sorgunalp'ın kullandığı 63 NV 937 plakalı minibüs ise kontrolden çıkarak devrildi. Kaza ihbarı üzerine olay yerine sevk edilen sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde motosiklet sürücüsü Halil Kaya'nın öldüğü belirlendi. Kaya'nın cesedi olay yerinde yapılan inceleme sonrası otopsi için Birecik Devlet Hastanesi morguna götürüldü. Devrilen minibüsün sürücüsü kazayı yara almadan atlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------------

Kazanın meydana geldiği yol

Kazaya karışan araçlar

Otomobilin altındaki ceset

Kaza haberi alan Kaya'nın yakınları gözyaşı dökmesi

Genel ve detay görüntüler

Haber -Kamera: Ali LEYLAK-ŞANLIURFA-DHA)

======================================================

Ziyaretine geldiği annesiyle birlikte karbonmonoksitten zehirlendi

BURSA'nın İnegöl İlçesi'nde oturan 83 yaşındaki Muazzez Bahadır, İstanbul'dan kendisini ziyarete gelen 57 yaşındaki Muzaffer Bahadır ile kömür sobasından sızan karbon monoksit gazından zehirlendi. İnegöl Devlet Hastanesi'ne kaldırılan anne ile oğlun sağlık durumu ciddiyetini koruyor.

İstanbul Esenler'de oturan Muzaffer Bahadır, kısa süre önce İnegöl'de akrabaları ile birlikte oturan annesi Muazzez Bahadır'ı ziyarete geldi. Anne ve oğlu, İnegöl'ün Orhaniye Mahallesi Türker Sokak'taki 2 katlı ahşap binanın 1'inci katında dün gece sobayı yakarak uykuya daldı. Sabah anne ile oğlunun uyanmadığını fark eden üst kattaki akrabaları aşağı indiklerinde onları hareketsiz halde buldular.

Sobadan sızan karbon monoksit gazından zehirlenen Muzaffer ve Muazzez Bahadır haber verilmesi üzerine gelen 112 Acil Servis ambulansıyla İnegöl Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Burada yapılan müdahale ardından durumları ciddi olan anne oğul Bursa Osmangazi Aritmi Hastanesi'ne sevk e

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: Yavuz YILMAZ/İNEGÖL (Bursa), -

===============================================

Tekirdağ'da kedilerin ardından iki köpek de başlarına sert cisimli vurularak öldürüldü

TEKİRDAĞ'ın Muratlı İlçesi'nde birinin ön ayakları iple bağlanan iki köpek başlarına sert bir cisimle vurularak telef edildi. Muratlı'da 5 gün önce de iki kedi başlarına sert cisimli vurularak telef edilmişti.

Muratlı İlçesi'nde son günlerde sokakta yaşayan kedi ve köpekler, kimliği henüz belirlenemeyen kişi ya da kişiler tarafından başlarına sert cisimlerle vurularak telef ediliyor. İlçede 5 gün önce İstiklal Mahallesi Sardunya Sokak üzerinde bulunanlar 2 kediyi başlarına sert bir cisimle vurularak öldürülmüş halde buldu. Hayvanseverlerin tepkisine neden olan bu olaydan sonra ilçedeki Muratlı Köprüsü yakınında ön ayakları iple bağlı bir köpeğin yanı sıra jandarma karakolu arkasındaki arazide başına sert bir cisimle vurularak telef edilen köpek bulundu.

Muradiye Mahallesi'nde oturan Serkan Temel, gündüz serbest bıraktığı, akşam eve aldığı köpeği 'Tommy'nin ön ayakları bağlanarak başına sert cisimle vurularak öldürülmüş halde bulduğunu söyledi. Temel, "10 yıldır 'Tommy'e bakıyordum. O benim can dostumdu. Kimseye zararı olmaz. Mahallede herkesin sevdiği bir köpekti. Saldırganlığı yoktu. Kim, neden ve niçin bunu yaptığını anlamış değilim. Eve geldiğimde yoktu. Gelir diye biraz bekledim. Akşam saatlerinde bizim işten geliş saatimizi bilir ve evde olurdu. Tommy'nin gelmediğini görünce bir aradım bulamayınca eve döndüm. Sabah tekrar aramaya çıktığımda Muratlı Köprüsü'nün orada ön ayakları bağlı öldürülmüş olarak buldum. Çok üzüldüm, ben bunu yapanları Allah'a havale ediyorum. Ne istediler benim köpeğimden?" dedi.

Muratlı Belediye Başkanı CHP'li Nebi Tepe, 5 gün içinde önce iki kedi arkasından da iki köpeğin vahşice öldürülmesine tepki gösterdi. Tepe, "Bunlar insan değil, olamazda . Sokak köpeklerinde ne istemişler bilmiyorum. Belediye olarak iki kedi ve bu iki köpeğin de öldürülmesi olayını araştırıyoruz" dedi.

Görüntü dökümü

---------------------

-

Haber: Mehmet YİRUN/MURATLI(Tekirdağ), -

==========================================

'Oklu Kirpi', baraj gölü tünel çalışmasını durdurdu

TÜRKİYE'nin en büyük, dünyada ise 6'ıncı sırada yer alan Atatürk Barajı Gölü tünellerinde nesli tükenmek üzere olan 5 oklu kirpinin bulunması üzerine, tünel çalışmaları bir süre durduruldu.

Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ekipleri, baraj gönü tünellerdeki çalışmaları sırasında, nesli tükenme tehlikesi altında bulunan 5 oklu kirpiye rastladı. Bunun üzerine tünel çalışmalarına ara verildi ve durum Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'ne bildirildi. Çalışma sahasına gelen uzmanlar, üç günlük çalışma sonucu kirpileri bulundukları yerde yakaladı.

DOĞAYA BIRAKILDI

Nesli tükenmekta olan kirpilerin doğal ortama bırakıldığını belirten Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, "Bakanlığımıza bağlı iki genel müdürlüğümüz uyum içerisinde yaban hayatına sahip çıkmıştır. Kirpiler bulundukları yerden alınarak Gölpınar Yaban Hayvanı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi'nde veteriner hekim tarafından kontrolleri yapıldıktan sonra, sakınca görülmemesi üzerine ait oldukları doğaya bırakılarak, koruma altına alındılar" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

Atatürk Barajında bulunan oklu kirpiler

Görevliler tarafından doğaya bırakılan kirpiler

Genel ve detay görüntüler

Haber -Kamera: ŞANLIURFA-DHA)

=================================================

Polis amcalar çocukları geziye götürdü

ADANA Emniyet Müdürlüğü ekipleri, kentin yoksul mahallelerinde eğitim gören ilk ve ortaokul öğrencilerini, Mersin'in Tarsus İlçesi'ndeki Hayvanat Bahçesi'ne götürdü.

Kentin güney bölgesindeki Dağlıoğlu, Denizli, Şakirpaşa, Hürriyet ve Köprübaşı Mahallesi'nde yaşayan dezavantajlı 150 öğrenci, otobüslerle İl Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi. Burada İl Emniyet Müdürü Osman Ak tarafından karşılanan öğrenciler, 'Osman Amca' diye slogan atıp alkışlarla tempo tuttu. Çocuklarla yakından ilgilenen Osman Ak, önemli bir etkinlik gerçekleştirdiklerini, çocukların sevinciyle çok daha mutlu olduklarını söyledi. Tarsus'taki Hayvanat Bahçesi'ni gezmeye götürülen çocuklar da, polislere teşekkür etti.

Görüntü Dökümü

-------------

Öğrenciler ile Röp.

Adana İl Emniyet Müdürü Osman Ak'ın öğrencilerle buluşması

Otobüslerin harekat etmesi

Haber: Yusuf BAŞTUĞ-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,

==============================================

Datça Hükümet Konağı alarm veriyor

MUĞLA'nın Datça ilçesindeki, 2004 yılındaki deprem fırtınasından sonra Pamukkale Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü tarafından yapılan incelemede, 'depremde yıkılma riski bulunduğu' yönünde rapor verilen Hükümet Konağı'nın, beş gün önce 17 saat arayla meydana gelen iki depremle tekrar hasar görmesi endişe yarattı. Muğla Valiliği'nden gelen bir heyet, incelemelerde bulundu. Vali Yardımcısı Özdemir, bodrum katındaki kolonları görünce, binanın acilen boşaltılması gerektiğini belirtirken, boşaltılacak olan resmi kurumlar için yeni yer arayışına başlandı.

Datça'da 2004 yılında meydana gelen deprem fırtınasından sonra, Pamukkale Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümü tarafından yapılan inceleme sonucu, olası bir depremde yıkılma riskinin bulunduğuna ilişkin rapor verilen Hükümet Konağı'nın, geçen 25 Ocak'ta, 17 saat arayla meydana gelen iki ayrı depremin ardından yeniden hasar görmesi, yetkilileri harekete geçirdi. Muğla Vali Yardımcısı Fethi Özdemir başkanlığında, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD), Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Datça Belediyesi ve Valilik Yatırım İzleme Müdürlüğü temsilcileri ile teknik görevlilerden oluşan heyet, Datça Hükümet Konağı'nda dün (pazar) incelemelerde bulundu. 25 Ocak Çarşamba gecesi yaşanan 4.2 şiddetindeki deprem ve aynı gün Akdeniz açıklarında meydana gelen 5 şiddetindeki depremin ardından başta Kaymakamlık olmak üzere, Adliye, Emniyet, Nüfus Müdürlüğü, Tapu Müdürlüğü, Milli Eğitim Müdürlüğü, Halk kütüphanesi, Maliye, Tarım Müdürlüğü gibi kamu kurum ve kuruluşlarının faaliyet gösterdiği, biri altı katlı, diğerleri beş, dört ve iki katlı olmak üzere, dört ayrı bloktan oluşan Datça Hükümet Konağı'nın taşıyıcı kolonlarında meydana gelen hasar, inceleme heyetini şoke etti. Özellikle adliye hizmet binasının da içinde yer aldığı altı katlı bloğun, bodrum katındaki kolonların içler acısı hali, görenleri şaşkına çevirdi. Patlayan kolonlar, açığa çıkan paslı demirler, her gün yüzlerce kişiye hizmet veren Datça Hükümet Konağı'nın olası bir başka depremde yıkılma riskini gözler önüne serdi.

CAN VE MAL GÜVENLİĞİ İÇİN ACİLEN BOŞALTILMALI

Vali Yardımcısı Fethi Özdemir, inceleme sonrası yaptığı açıklamada, Datça Hükümet Konağı'nın, yapı olarak kullanıma elverişli olmadığı ve depremlerde hasar gördüğünün bizzat yetkili teknik görevliler tarafından yerinde incelenerek tespit edildiğini söyledi. Hükümet Konağı ile ilgili daha önce yapılan etütlerde, binanın depreme dayanıklı olmadığı ve acilen boşaltılması gerektiği yönünde raporlar bulunduğunu hatırlatan Vali Yardımcısı Özdemir, "Son meydana gelen depremlerde, binadaki hasarın daha fazla arttığı tespit edildi. AFAD İl Müdürlüğü, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Datça Belediyesi ve Valilik Yatırım İzleme Müdürlüğü temsilcileri ve teknik görevlilerden oluşan heyet, burada incelemelerde bulundu. Binanın fotoğrafları alındı. Heyet olarak bir tutanak tutulacak. Bu, binan çok acil boşaltılması gerektiği yönünde bir tutanak olacak. Can ve mal güvenliği açısından, binanın tümü kullanıma elverişli değil, boşaltılması gerekiyor" dedi.

"GÜÇLENDİRİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL"

Boşaltılacak olan dairelerin nereye taşınacağı konusunda bir araştırma yaptıklarını da ifade eden Özdemir, "Hükümet Konağı, 1985'te yapılmış. Yapım aşamasında kullanılan kum ve benzeri bir takım imalat hataları olmuş. Dolayısıyla dayanıksız hale gelmiş. Binanın güçlendirilmesi de mümkün değil, acilen yıkılması gerekiyor. Burada hizmet veren kurum ve kuruluşları biran önce boşaltmayı düşünüyoruz. Bu konuda hazırlayacağımız raporu, Valimize sunacağız. Vali Bey, gerekli temasları yaptıktan sonra, sanıyorum binanın boşaltılmasını gerçekleştirecek" diye konuştu.

NE OLMUŞTU?

Gökova Körfezi'nde 2004 yılı Temmuz ve Ağustos aylarında birbiri ardına yaşanan, en büyüğü 5.4 büyüklükteki 1308 depremin ardından, Datça'da bazı binalarda hasar meydana gelmişti. Depremlerin ardından, Pamukkale Üniversitesi'nden bölgeye gelen bir heyet tarafından yapılan incelemeler sonucu hazırlanan, 'Depremsellik inceleme ve güçlendirme' raporunda, Datça Hükümet Konağı ve Öğretmenevi'nin deprem bakımından güvensiz ve yeni bir depremde ağır hasar ve yıkılma riski taşıdığı bilgisine yer verilmişti. Öğretmenevi, Muğla Valiliği'nin kararı doğrultusunda 2013 yılı Mayıs ayında yıktırılmıştı. Bugüne kadar herhangi bir güçlendirme yapılmayan ve dört ayrı bloktan oluşan Hükümet Konağı ise halen kullanılıyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Datça Hükümet Konağı'nın yukarıdan görüntüsü

-Muğla Vali Yardımcısı Fethi Özdemir ve beraberindeki heyetin Hükümet Konağı'nda incelemelerde bulunması

-Binanın bodrum katındaki kolonların içler acısı hali

-Muğla Vali Yardımcısı Fethi Özdemir ile röp.

Haber-Kamera: Mehmet ÇİL/ DATÇA (Muğla),

============================================

Arpanatolia'dan Burdur'da konser

BURDUR'da Demokrasi Haftası etkinlikleri kapsamında Arpanatolia Grubu konser verdi.

Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Konferans ve Sergi Salonu'ndaki konseri Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Şube Başkanı Osman Gök ve Burdurlular ilgiyle izledi.

Ferhat Erdem, Çağatay Anadol ve Suat Kuş'tan oluşan Arpanatolia Grubu konserinde arp, üç telli cura, sipsi, kaval gibi enstrümanlarla İç Anadolu, Teke Yöresi, Karadeniz, Güneydoğu Anadolu olmak üzere Türkiye'nin dört bir yanından ezgiler seslendirdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------

Konserden detay,

Katılımcılar

Haber- Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,

===============================================

Ölümle sonuçlanan 'sosyal medya' kavgası şüphelilerine dava açıldı

ADANA'da kızların sosyal medya üzerinde başlayan tartışmaları nedeniyle iki aile arasında çıkan ve Kasım Kavran'ın (16) ölümüyle sonuçlanan silahlı kavganın şüphelilerine dava açıldı.

Merkez Yüreğir İlçesi'ne bağlı Şehit Erkut Akbay Mahallesi'nde iddiaya göre Selahattin Harman'ın (44) kızı M.K.'nın (14) 2 kız arkadaşı ile Fırat Torban'ın kız yeğeni D.T. sosyal medya hesapları üzerinden birbirlerine hakaret etti. Bu yüzden iki aile arasında 13 Eylül'de çıkan kavgada, Selahattin Harman ve oğulları Muhammet (22) ile M.H. (17), kalabalığa doğru av tüfeği ve tabancalarla ateş açtı. Açılan ateş sonucu Kasım Kavran başına isabet eden kurşunla hayatını kaybetti. Başlatılan soruşturma sonucu Selahattin Harman, oğlu Muhammet Harman ile Hasan Kımış (19) tutuklandı.

KİMİN ATEŞ ETTİĞİ BELİRLENEMEDİ

Olayla ilgili soruşturmasını tamamlayan Cumhuriyet Savcısı iddianamesini hazırladı. Kasım Kavran'ın vücudundan herhangi bir mermi çekirdeği çıkmadığı için ölüme hangi silahın neden olduğunun belirlenemediğini kaydeden savcı, Selahattin ve Muhammet Harman ile Hasan Kımış'ın kasten öldürme ve teşebbüs suçlarından müebbet ve 75'er yıla kadar; Erdal, Veysel, Vedat Tekin ve İhsan Koşan hakkında ise yaralama ve silahlı tehdit suçlarından 6'şar yıla kadar hapis cezası istemiyle Adana 7'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne dava açtı. Yaşı küçük olan M.H. hakkındaki soruşturmanın ise devam ettiği bildirildi. Şüphelilerin yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.

Haber: Salih ÜÇTEPE/ ADANA,-

=========================================

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni - 4 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement