Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Denizli Çınar Meydanı'nda düzenlenen Toplu Açılış Töreni'nde konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
Bugün 24. Kez Denizli'deyiz. Bugün burada 975 trilyon liralık 41 kalem yatırım ve hizmetin toplu açılışını gerçekleştiriyoruz. Bütün bu eserlerin Denizli'ye ülkemize hayırlı olsun. 21 mart ormancılık günü vesilesiyle şehrimizde oluşturulan 10 bin ağaçlık cumhurbaşkanlığı hatıra ormanının da hayırlı olmasını temenni ediyorum.
"BU ORMANIN ŞEHRİMİZE KAZANDIRILMASI ÇOK ANLAMLI"
Bu ormanın şehrimize kazandırılmasını çok anlamlı buluyorum. Çevreden yeşilden ağaçtan bahsedenler gelsinler 10 bin ağaçlık bu ormanı görsünler. Türkiye'nin dört bir köşesinde toprakla buluşturduğumuz, 12 yılda 3 milyar 250 milyon ağaç ve fidana baksınlar. Bunları bu iktidarımız döneminde toprakla buluşturduk. Vatandaşlarımızı nefes almak için kurduğumuz şehir ormanlarını ziyaret etsinler. Gelsinler bu yıl 250 milyon yeni fidandan birini de onlar sahiplensinler. Ağacı sevmek böyle olur, ormanı korumak böyle olur. Kuru gürültü ile çevrecilik yapılmaz. Taksim'de Gezi Parkı'nda 12 ağacın yeri değiştiriliyor diye dünyayı ayağa kaldırıp, ortalığı yakıp yıkanlar diktiğimiz 3 milyar 250 milyon fidan ve ağacı dikmezler çünkü onların derdi ağaç değil.
"HENÜZ BAŞBAKAN OLMAMIŞTIM..."
Bilir misiniz… Henüz başbakan olmamıştım, Sayın Gül'ün başbakanlığı döneminde biz ilk adımı nerede attık biliyor musunuz? Aydın-Denizli arasındaki 125 kilometrelik bölünmüş yolun temelini atarak işe başladık. O zaman partinin genel başkanıydım. Bu bir aşktır, bir sevdadır. Varsa sevdanız netice alırsınız. Biz bunu yaptık. Çok daha iyi şeyler olacak.
"TERLEYEN BİR CUMHURBAŞKANI OLACAĞIMI SÖYLEMİŞTİM"
Terleyen bir cumhurbaşkanı olacağımı söylemiştim. Milletimden destek istemiştim. Denizli 7 ayda ziyaret ettiğim 14. şehir oldu. Resmi ziyaretler için pek çok ülkeye gittim. Dün de Ukrayna'daydım. Pek çok yabancı heyetleri kabul ettik. Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda muhtarlarımızla her hafta bir araya geliyorum. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bir sonraki seçimde 50 bin muhtarla buluşacak. Parti ayrımı yapmaksızın tüm muhtarlarımızı buraya davet ediyoruz, taleplerini kayra geçiyoruz.
"NEŞET USTA BÖYLE DİYOR..."
Ülkemizin ve milletimizin ne kadar meselesi varsa takip ediyoruz. Aşk ile çalışan yorulmaz. Neşet Usta böyle diyor. Uzun ince bir yoldayız gidiyoruz gündüz gece. Bu gayretlerin neticelerini de aldık. Ama kat etmemiz gereken çok mesele var. Bugünkü şartların dünden daha zor olduğunu biliyoruz. Çevremizde yaşananların ümitsizliğe sevk ettiğini biliyoruz. Biz şartlar ne olursa olsun bölgemizde ve dünyada hedeflediğimiz barış ve refah için çalışmaya devam edeceğiz.
EĞER 'BİZ BU SAVAŞI KAZANAMAYIZ' DESEYDİK...
Eğer Çanakkale önlerine gelen düşman ordularının büyüklüğüne bakıp da 'biz bu savaşı kazanamayız' deseydik bugün halimiz ne olurdu. Silahındaki son kurşuna kadar mücadele ettiler. Yetmediği yerde süngüsünü taktı, yetmediği yerde eliyle koluyla savaşmayı sürdürdü. Önümüze yep yeni bir dönem açıldı.
"KORKAKLAR ZAFER ANITI DİKEMEZ"
Biz bugün bu ülkede özgürce yaşıyorsak, bunun önce Allah'ın yardımına sonra da onların fedakarlığına borçluyuz. Kendi ülkesine ve milletine güveni olmayanlar felaket tellallığı yaparlar. Unutmayın korkaklar zafer anıtı dikemez. Türkiye'nin çözülemeyecek meselesi yok. Yeter ki bize Çanakkale'yi, Kurtuluş Savaşı'nı kazanan o ruha sahip çıkalım. Biz 12 yıl önce Türkiye 3 kat büyüyecek desek kim inanırdı. Adım adım tüm engelleri aştık, projeleri hayata geçirdik neticelendirdik ve bu noktaya geldik. 2023'te ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapacağız diyoruz buna da inanmıyorlar.
DENİZLİ TÜRKÜSÜYLE GÖNDERME
İşleri güçleri benimle uğraşmak. Cumhurbaşkanı şunu dedi, hükümet şöyle dedi. Siz ne yapacaksınız onu söyleyin. İş oraya gelince işi hemen Denizli türküsüne çeviriyorlar: Asmam yıkıldı, suyu sıkıldı. Bugün goca gızı görmedim, canım sıkıldı, amanın canım sıkıldı.
Rahmetli Özay Gönlüm bunları görse bu türkiyü onlara şöyle söylerdi: Gündem yıkıldı, muhalefet sıkıldı, Bugün Cumhurbaşkanını görmediler canları sıkıldı. Amanın canları sıkıldı.
Yahu siz benimle uğraşacağınıza millete ne söyleyeceksiniz onunla uğraşın.
"BİR ŞEHRE GELDİ, SONRA BAKTIK HİÇBİRİNDE YOKLAR"
Bir muhalefet partisi başkanı ne dedi biliyor musunuz? Cumhurbaşkanı nereye giderse ben de oraya gideceğim. Hatta bir şehre de geldi. Sonra baktık hiçbirinde yoklar. Bize Çankaya yokuşunu çıkamaz diyenlerin kendi nefesleri kesildi anlaşılan. Motorları su kaynattı su. Biz ülkemizi boydan boya gidebilsinler diye yollarla donattık yine gidemiyorlar.
"BİZ BUNU MİLLETİMİZ İÇİN YAPTIK
Bir başka muhalefet partisinin milletvekilleri ne dediler, " Marmaray'ı kullanmayacağız" dediler. Biz bunu milletimiz için yaptık. İstanbul Boğazı'nın altına üçüncü tünel yapılıyor. Temeli yakında atılacak.
"7 HAZİRAN'DA SEÇİME GİRMİYORUM AMA, HEDEFLERİMİ İZAH EDİYORUM"
Biz 2023 dedik. Her alanda hedeflerimizi ortaya koyduk, projelerimizi geliştirdik. Yetinmedik, çocuklarımız için 2053 dedik, 2071 vizyonlarını gündeme getirdik. 7 Haziran'da seçime girmiyorum ama Türkiye için hedeflerimi izah ediyor projelerimi paylaşılıyorum. Benim anlayışıma göre ülkeye hizmet böyle yapılır. 7 Haziran seçimlerinin gündeki yeni Türkiye olmalıdır. Yeni Türkiye'nin inşası içinde başkanlık sistemine ihtiyacımız var. Anayasa konusu üzerinde durduğumuz hayata geçirmek için teşebbüslerde bulunduğum bir meseledir.
Yeni bir seçimin arifesinde Türkiye bu ihtiyacı konuşuyor. Ben şu parti bu parti için demiyorum. Gelin 400 milletvekili verin bu dönem parlamento bu işi bitirsin diyorum. Bu meseleyi çok süratli şekilde çözümü kavuşturacak alt yapıya sahibiz. Bu kararı hayata geçirecek çoğunluğa ihtiyaç var. 7 Haziran'da bu mesele de çözüldü mü Türkiye yeni anayasasına kavuşacak demektir. Yeni anayasa ile birlikte başkanlık sisteminin de gündeme gelmesi gerekiyor. Bugünkü Türkiye demokrasiden ekonomiye kadar çok farklı bir yere geldi. Artık bu gömlek bu bedene dar geliyor. Bu sistemi bırakıp, başkanlık sistemine geçmeliyiz. Ben büyükşehir belediye başkanıyken bile birilerini tüyleri diken diken oluyor.
"Tek adam, padişahlık" diyorlar. Siz hangi dönemde yaşıyorsunuz. Bu millet diktatörlük heveslilerine eyvallah der mi. Biz de tek adamlık olmaz. Onların kültüründe var milli şef. Onların derdi başka. Başkanlık sisteminden diktatörlük çıkmayacağını onlar da gayet iyi biliyor. Onların derdi endişesi başkanlık sisteminin doğrudan milletini iradesine dayalı yapısı
Güçlü bir Meclis'in olduğu yerde bugün yaptıkları gibi sistem kitlenmeyecek. Bunu çok iyi biliyorlar. Birileri de çıkıyor Türkiye'ye has başkanlık sistemi olmaz diyorlar. Kendi kültürümüzü güçlendirilmiş bir başkanlık sistemi oluşturamaz mıyız? Başkanlık sistemi bizim kültürümüze yabancı değil. Amerika Birleşik Devletleri'ndeki veya başka bir ülkedeki sistemi neden aynen kopyalayalım. İşte medeni kanunu İsviçre'den tercüme yoluyla alıp uygulamaya kalkmışız, ceza kanunu Roma'dan alıp uygulamaya kalkmışız. Bu kanunu değiştire değiştire kendimize uydurabildik. Pek çok konuda aynı sorunu yaşadık. Müslümana aynı delikten iki defa ısırılmak yakışmaz. Aynı sistemi aynı şekilde anlamaya gerek yok. Başkanlık sistemi hakkında aynı hatayı bir kez daha yapma mecburiyetimiz mi var.
Son Dakika › Güncel › Muhalefetle Dalgasını Geçti - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?