Dha İstanbul Bülteni - 3 - Son Dakika
Güncel

Dha İstanbul Bülteni - 3

(Geniş haber) ERDOĞAN: DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI BU KONUDA ÇOK AMA ÇOK GEÇ KALMIŞTIR *Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,Diyanet İşleri Başkanlığımızın bu konuda ciddi eksikleri olduğunu da söylemek isterim. Diyanet İşleri Başkanlığı bu konuda çok ama çok geç kalmıştır.

05.08.2017 16:03

(Geniş haber) ERDOĞAN: DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI BU KONUDA ÇOK AMA ÇOK GEÇ KALMIŞTIR

*Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,

Diyanet İşleri Başkanlığımızın bu konuda ciddi eksikleri olduğunu da söylemek isterim. Diyanet İşleri Başkanlığı bu konuda çok ama çok geç kalmıştır. Defalarca bu konudaki ikazları meydanlarda, özel görüşmelerimizde yaptık. Özellikle Doğu ve Güneydoğu'daki çalışmalarda geç kaldık."

"Hanım kardeşlerimin Diyanet içindeki sayılarının ve görevlerinin artırılmasının isabetli olacağına inanıyorum. Toplumun yüzde 52'si hanım"

Özgür ALTUNCU - Hakime TORUN - Yaşar KAÇMAZ/ İstanbul DHA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Zeytinburnu Kültür Sanat Merkezi'nde düzenlenen "Diyanet İşleri Başkanlığı Doğu ve Güneydoğu Öğrencileri Yaz Etkinliği Kapanış" programında konuştu. Gençlere seslenen Erdoğan, "Siz sevgili evlatlarımızın geleceğe  yönelik Türkiye'mizin bir köşe taşı olduğuna olacağına inanıyorum. İnşallah sizler, özellikle Güneydoğu'da, Doğu'da döndürülmek istenen o kirli çarkları şu anda  tersine çeviriyorsunuz, çevireceksiniz. Buna inanıyorum. Yaz kamplarının bundan sonra çok daha farklı bir şekilde düzenlememesini de arzu ediyorum Başbakan yardımcım ile az önce bunu değerlendirdik. Hem farklı illerde yaymak illerinden çıkamayan Güneydoğulu yavrularımızın medeniyetimizin köşe taşlarımız ile onların tanışmasını sağlamamızın çok büyük önemi olduğuna inanıyorum. Bunlar da bizim için problem değil. Süratle halledip bütün yavrularımızı gerek orta, lise  kısmındaki öğrencilerimizi buralara inşallah sevk etmek suretiyle birere aylık kurslarda yaz boyu çalışmaları devam ettirmenin faydalı olacağına inanıyorum. Sizler inşallah Asım'ın nesli olacaksınız. Sizler, bu kurslara katılarak zulmü alkışlamayacağınızı, ecdadınızı sahip çıkacağınız, haksızlığa rıza göstermeyeceğinizi hele esarete asla katlanamayacağınızı bunun için gerekirse tüm dünyaya meydan okuyacağınızı ifade etmiş oluyorsunuz. Zor iş zannetmeyin bütün mesele o inanç ve imanla yetişmektir. 15 Temmuz'da ezanına, bayrağına el uzatanların başını ezeceğine tüm dünyaya ilan eden bir ecdadın mirasını devir alacak nesle yakışan duruş sizin duruşunuzdur. 15 Temmuz'da benim milletim, kaçmadı üzerine üzerine gitti" diye konuştu.

"2053 VE 2071 VİZYONLARINI BİZ SİZLERE EMANET ETTİK"

Erdoğan, "Çeşitli platformlarda kimilerinin yeni nesil konusunda ümitsizliğini dile getirdiğini görüyorum. Ben ise tam tersine yeni nesilden, yani sizlerden ümitliyim. Onlar gibi ümitsizliğim yok. Allah'ın rahmetinden ümidimizi kesmeyeceğiz. Tarihini, kültürünü, medeniyetini bilen, kendini her alanda en iyi şekilde yetiştiren bir neslin geldiğine inanıyorum, bu nesli karşımda görüyorum. İnşallah sizler ülkemizi, milletimizi bugün bulunduğu yerden çok daha ilerilere taşıyacaksınız. Bunun için Türkiye'nin 2053 ve 2071 vizyonlarını biz sizlere emanet ettik. Biz göremeyeceğiz ama siz inşallah o günleri görecek ve yaşayacaksınız. Nasıl gece gündüz çalışıyorsak sizlerin de çok daha fazla gayret göstereceğinizden en ufak bir şüphe duymuyorum" açıklamasında bulundu.

"7 HAZİRAN SEÇİMLERİNDE BİRAZ BAŞARI GÖRDÜLER HEMEN ARDINDAN SOKAKLARA ÇAĞIRDILAR"

Erdoğan, "7 Haziran seçimlerinde biraz başarı gördüler hemen ardından sokaklara çağırdılar.  53 kişinin ölümüne neden oldular. Ölen Kürt kardeşlerimdi, öldüren de Kürt'tü. Hani siz Kürtlerin temsilcisiydiniz nasıl bir iş bu? Hükümetimizin içinde Kürt kardeşlerim var. Bekir bey, Mehmet Şimşek bey, Mehdi Eker Kürt'tür. Bizim böyle bir derdimiz yok" dedi.

"BÖLÜCÜ ÖRGÜTÜN ÇOCUKLARIMIZA VE GENÇLERİMİZE VADEDEBİLECEĞİ HİÇBİR GELECEK YOKTUR"

Erdoğan, "Bölücü örgütün çocuklarımıza ve gençlerimize vadedebileceği hiçbir gelecek yoktur. Yasin'imizi nasıl şehit ettiler biliyorsunuz. Yasin'imiz 15 yaşındaydı, Diyarbakır'da kurban eti dağıtıyordu, ne yaptılar? Kaçıncı kattan attılar biliyorsunuz. Şehit ettiler, ondan sonra araçla üzerinden geçtiler. Bunlar alçak, bunlarda insana saygı yok, bunlar haysiyetsiz. Bunların insana saygıyı bir kenara koyun, bunlarda merhamet, bu tür duygu yok. Tam tersine terör örgütü hayallerimizi çalarak, hayatlarımızı karartarak en büyük kötülüğü yavrularımıza yaptı. Örgütün eylemlerinde öncelikle okulları, yurtları, öğretmenleri hedef almasının sebebi budur" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, "Hunharca öldürülen öğretmenlerimiz Şenay Aybüke, Yalçın ve Necmettin Yılmaz'ı rahmetle yad ediyorum. Ruhlarına Fatiha" diyerek içinden Fatiha Suresini okudu.

"O MİNBERLERDEN, O MİHRAPTAN, O VAAZ KÜRSÜSÜNDEN TERÖR VE TERÖRİST ÇIKMAZ"

Erdoğan, "Örgütün din görevlilerine yönelik saldırıları da hiç kesilmemiştir. Hakkari bunları yaşadı. Örgütün amacının, bölgedeki çocuklarımızı hem okuldan hem camiden kopartarak kendi sapkın ideolojilerinin kulu, kölesi, robotu yapmak olduğu açıktır. Niye? Çünkü biliyorlar ki camiden, mescitten, o minberlerden, o mihraptan, o vaaz kürsüsünden terör ve terörist çıkmaz" dedi.

"İMAM HATİP OKULU ALERJİSİNİN GERİSİNDEKİ SEBEP DE BUDUR. TAHAMMÜL EDEMEDİLER"

Erdoğan, "Ülkemizde zihinleri bilgiyle, gönülleri imanla dolu nesiller yetişmesi birilerinin hep korkulu rüyası olmuştur. Bir dönem zirveye çıkan İmam Hatip okulu alerjisinin gerisindeki sebep de budur. Tahammül edemediler. Çünkü İmam Hatip de farklı bir nesil gelir endişesini taşıdılar. Bunu söylerken diğer düz, Anadolu, fen, bunları asla bir kenara koymak, böyle bir düşüncemiz yok, oraların mezunlarına da bizim şiddetle ihtiyacımız var. Özle çalışmalarımız var. Bunun için eğitim sistemimiz defalarca alt üst edilmiştir. FETÖ terör örgütü işte bu zaafı kullanarak ülkemizde kök salmış ve ülkemizin başına bela olmuştur" ifadelerini kullandı.

"DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI BU KONUDA ÇOK AMA ÇOK GEÇ KALMIŞTIR"

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın eksikleri olduğunu belirten Erdoğan, "Diyanet İşleri Başkanlığımızın bu konuda ciddi eksikleri olduğunu da söylemek isterim. Diyanet İşleri Başkanlığı bu konuda çok ama çok geç kalmıştır. Defalarca bu konudaki ikazları meydanlarda, özel görüşmelerimizde yaptık. Özellikle Doğu ve Güneydoğu'daki çalışmalarda geç kaldık. Melle Müesesesi'ni niye kurduk? Bunun için kurduk. Bekir bey de bunu iyi bilir onun döneminde bu adımı attık. Milli Eğitim Bakanlığımızın gençlerimize ve çocuklarımıza en iyi, en doğru pozitif eğitimi vermekse Diyanet İşleri Başkanlığımızın görevi de İslam'ı en doğru, en güzle, sağlıklı şekilde topluma, çocuklarımıza öğretmek, anlatmaktır. Boş bırakılan her alanı görüldüğü gibi birleri gelip dolduruyor. Alanların boş bırakılmasına tahammülümüz yok.  Devlet ve millet olarak ele ele vererek okullarımız ve camilerimiz başta olmak üzere hiçbir yerde, alanda boşluk bırakmamak mecburiyetindeyiz büyük hayallerimiz var. Bunlara uygun nesiller yetiştirmeliyiz" diye konuştu.

"CAMİLERİMİZİN İÇİNDE BİR HAYAT, BİR RUH OLMALI"

Erdoğan, "Okullarımızı da camilerimizi de toplum hayatımızın yaşayan birer parçaları haline dönüştürmeden hedeflerimize ulaşamayız. Camilerimizin içinde bir hayat, bir ruh olmalı. Sadece 5 vakit namaz, ondan sonra kapıyı kapa, çekil git. Böyle cami olamaz. Bizim hayatımızda böyle bir cami yok. Ama ne yazık ki camilerimize bu anlayışı yerleştiremedik. Yeni dönem bana göre 5 vakit ibadette ve ibadetin dışında camilerimiz sürekli hareket halinde olmalı. Diyanete İşleri başkanlığımıza büyük görev düşüyor. İl, ilçe müftülerimize büyük görev düşüyor" dedi.

"HOCALARIMIZ, 7'DEN 70'E HALKIMIZI ALACAK CAMİLERİMİZDE EĞİTECEK, ÖĞRETECEK"

Erdoğan, "Hocalarımız, namaz vakitlerinin dışında müsait olan 7'den 70'e halkımızı alacak camilerimizde eğitecek, öğretecek bunu başlatmamız lazım. Mahalleli mahallesinin imamına güvenir. Kapısını açar. Acaba güven devam ediyor mu etmiyor mu araştırmamız lazım. Devam etmiyorsa bir sıkıntı var. Etmiyorsa bu güveni neden kaybettik? Yeniden tesis etmek için neler yapmamız lazım? Adımlarını atmamız lazım" dedi.

"HANIM KARDEŞLERİMİN DİYANET İÇİNDEKİ SAYILARININ VE GÖREVLERİNİN ARTIRILMASI İSABETLİ OLACAK"

Erdoğan, "Hanım kardeşlerimin Diyanet içindeki sayılarının ve görevlerinin artırılmasının isabetli olacağına inanıyorum. Toplumun yüzde 52'si hanım" dedi.

"MİLLETİMİZİ, KİMİ ZAMAN ETNİK, KİMİ ZAMAN MEZHEBİ, KİMİ ZAMAN İDEOLOJİK FİTNELERLE BÖLMEYE ÇALIŞIYORLAR"

Erdoğan, "Millet olarak, coğrafyamızda bin yıllık varlığımızı, gücünü imanımızdan, inancımızdan alan mücadeleci yapımıza borçluyuz. Bunun için milletimizi, kimi zaman etnik, kimi zaman mezhebi, kimi zaman ideolojik fitnelerle bölmeye, parçalamaya, kendi içinde çatıştırmaya çalışıyorlar. İşte şu anda Suriye'yi görüyorsunuz, Irak'ı görüyorsunuz. Ama unutmayın benzer şeyleri bizde de yapmaya çalışıyorlar. İnşallah biz bunlara fırsat vermeyeceğiz, onun için çalışıyoruz. Kimi zaman kısmi neticeler alınmış olsa da nihai noktada milletimiz bu oyunu deşifre etmeyi hep başarmıştır. İşte PKK hangi amaçla sahaya sürülmüşse, FETÖ de aynı gaye için kullanılmıştır. DEAŞ denilen örgüt üzerinden gerçekleştirilen İslam düşmanlığı ve dökülen Müslüman kanı başka hiçbir şekilde yapılamazdı. Gabar'da, Cudi'de, Tendürek Dağları'nda  güvenlik  güçlerimiz sizlerin huzurunu tesis etmek için mücadele veriyor" açıklamasında bulundu.

"EN BÜYÜK HATA PKK'YI KÜRTLERLE, DEAŞ'I İSLAM, FETÖ'YU ALLAH RIZASI İÇİN AÇILAN YAPILARLA ÖZDEŞLEŞTİRMEK"

Erdoğan, "En büyük hata PKK'yı Kürt kardeşlerimiz, DEAŞ'ı İslam ile FETÖ'yu Allah rızası için açılan yapılarla özdeş haline getirmektir yanlış burada yapıldı. 'Adamlar Allah rızası için çalışıyorlar' diyor. Ne Allah rızası ya. Yargı sürecinde ne yalanlar söylüyorlar içeride. Ben o değilim diyor. Hakim de diyor ki 'pantolon gömlek sen bu sunsun' diyor. Görüntüler ortada 'ben değilim' diyor. Yalan, takiye her şey var. Numara, yalan dolan çok bunlarda. Ümmeti böyle parçaladılar sıkıntının içerisine soktular yalancının mumu yatsıya kadar bunların ki daha erken yanacak inşallah. DEAŞ ile de içeride ve dışarıda mücadele sürdürüyoruz. PKK, PYD ile mücadeleyi sürdürüyoruz. Ellerindeki istismar araçlarını da almamız şart. Alacağız" ifadelerini kullandı.

"PKK KİRALIK KATİLLER GÜRUHU, DEAŞ KARANLIK  BİR OPERASYON ARACI, FETÖ MANKURTLAR SÜRÜSÜ"

Erdoğan, "PKK'nın kiralık katiller güruhu, DEAŞ'ın karanlık  bir operasyon aracı, FETÖ'nun mankurtlar sürüsü olduğu gerçeğini tüm dünyaya inşallah kabul ettireceğiz. Bunu yapacak olan da eğitim kurumlarımız Diyanet teşkilatımızdır. Diyanet Başkanlığı'nın yaptığı son çalışmalar olumlu adımlar, bu adımları uluslararası alanda yayınlamak suretiyle bu vatan hainlerini  tüm dünyaya tanıtacağız" dedi.

ERDOĞAN, ESMA EL-BİLTACİ'NİN BABASININ ESMA'YA YAZDIĞI MEKTUP OKUNURKEN DUYGULANDI

Programda, Mısır'da darbecilerin saldırısında öldürülen Esma el-Biltaci'nin babasının Esma'ya yazdığı mektup okunduğu sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan, duygulandığı görüldü.

Görüntü dökümü

-Erdoğan'nın konuşması

Erdoğan'ın fotoğarfları detaylar

-Detaylar

==================

SICAKLIK HAVADAN BUNALANLAR PARKLARA, SAHİLLERE AKIN ETTİ (1)

İstanbul'da termometreler bazı ilçelerde 37 dereceyi gösterirken nem  yüzde 65 seviyesine çıktı. Hissedilen sıcaklık ise 44 dereceyi buldu. Aşırı sıcaklardan insanlar kadar hayvanlar da etkilendi. Taksim'de aşırı sıcaklardan bunalan bir çok İstanbullu Gezi Parkı'nda yatmayı tercih etti.

Haber-Kamera: Hasan YILDIRIM -Mustafa ÖZDABAK İSTANBUL DHA

Meteorolojinin sıcak hava ve yüksek nem uyarısı yapmasının ardından İstanbul'da termometreler 37  dereceyi gösterdi. Buna bir de %65 seviyesindeki nem eklenince hissedilen sıcaklık 44 dereceyi buldu. Taksim'de aşırı sıcaktan bunalan vatandaşlar Gezi Parkı'nda yatarak serinledi.

Aşırı sıcak insanlar kadar hayvanları da etkiledi. Taksim Meydanı'ndaki güvercinler havuzlardan su içerek serinledi. Kedi ve köpekler de gölgeden dışarı çıkmadı.

Bebek sahili ise plajları aratmadı. Bebek sahiline gelen bir çok İstanbullu, denize girerek serinledi.

Görüntü Dökümü:

------------------------

Termometrelerin 37 dereceyi göstermesi

Gezi Parkında yatanlar

Ağaçların altında oturanlar

Gezi Parkında gölgede uyuyanlar

Taksim Meydanından görüntü

Süs havuzundan su içen güvercinler

Gölgede yatan kedi ve köpek

Bebek sahilinde denize girenler

Sahilde güneşlenenler

Genel ve detaylar

=================

KÜÇÜKSU MESİRESİ'NE DÖKÜLEN ASFALT ÖYLECE KALDI...

Ezgi ÇAPA/ İstanbul, DHA

İstanbul Boğazı'nın yanı başında olan Beykoz'daki tarihi Küçüksu Mesiresi'nin bir kısmına, geçtiğimiz günlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından artan otopark ihtiyacını karşılamak üzere asfalt döküldü. Yaklaşık 50 yıldır atıl vaziyette olan çayıra dökülen asfalt, dozerle sıkıştırılarak düzleştirildi.

İBB kuruluşu İSPARK, özellikle haftasonu yoğunluğu nedeni ile yapılan 'geçici parklanmadan'  vazgeçtiklerini açıkladı ancak mesire alanının ortasına dökülen asfalt öylece kaldı. Anadoluhisarı Turizm Kalkındırma Derneği Başkan Yardımcısı Selçuk Yılmazer  "Burası yeşil bir zemindi, kapkara oldu. Burası nasıl eski haline gelecek bilemiyoruzö dedi.

YANIBAŞINDA BOĞAZ, KOMŞULUĞUNDA TARİH VAR

Osmanlı'dan günümüze ulaşan Küçüksu Mesiresi, bugün her ne kadar atıl ve izbe olsa da, bir zamanlar sosyal hayatın en canlı olduğu eğlence mekanlarından biriydi. Eski günlerine tanıklık edenlerin halen sıra sıra dizilen mısırcılarıyla, uçurtmalarıyla, bisikletleriyle hatırladıkladıkları Küçüksu, Boğaz kenarında nadir kalan boş yerlerden. Mesire alanının hemen yanından Yahya Kemal Beyatlı'nın 'Gidelim Göksu'ya bir alem-i AB eyleyelimö satırlarına ilham olan Göksu deresi, az ötesinde Anadolu Hisarı bulunuyor.

MISIRCILARIN ÇAYIRINDAN ŞANTİYEYE, ŞANTİYEDEN OTOPARKA DÖNDÜ

Yaklaşık 100 bin metrekare büyüklüğündeki alanın tahribatı yıllar öncesine dayanıyor. Önce I. ve II. Köprünün yapımında şantiye alanı olarak kullanılan mesire alanı, 2000'li yıllara gelindiğinde İSKİ şantiyesi ve İETT otobüs terminali oldu, bir süre hayvan pazarı olarak da kullanıldı. Halen ağaçların olduğu bir kısım olsa da, genel olarak yeşil alan dokusu bozuldu. Alanın bir kısmı, özellikle haftasonları Boğaz kenarındaki kafe ve restoranlara gelen nüfusun ihtiyacını karşılamak üzere İSPARK tarafından otopark olarak kullanılmaya başlandı. Ancak İstanbul 4. İdare Mahkemesi, 2014 yılında İSPARK'a tahsis yönündeki kararını iptal etti, Danıştay da bu kararı onadı.

OTOPARKTAN VAZGEÇİLDİ, ASFALT KALDI

Boğaziçi doğal ve tarihi sit alanında kalan alan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi(İBB), Marmara Üniversitesi, Vakıflar, Maliye, Milli Saraylar ve şahsa ait parsellerden oluşuyor. Geçtiğimiz günlerde alanın Marmara Üniversitesi'ne ait kısmına İBB tarafından asfalt döküldü. Dozerle sıkıştırılarak düzenlendi. Başta Anadolu Hisarı Turizm Kalkındırma Derneği olmak üzere Beykozlular basın açıklaması yaparak itirazlarını iletti. İSPARK, 'geçici parklanma' alanından vazgeçtiklerini ve alandan çekildiklerini açıkladı. Ancak mesire alanının ortasına dökülen asfalt öylece kaldı.

ÇOCUKLUĞA ÖZLEM…

Anadoluhisarı Turizm Kalkındırma Derneği Başkan Yardımcısı Selçuk Yılmazer,  "Burası yeşil bir zemindi, kapkara oldu. Sit alanı olan çivi çakılmayacak bir yere kamyonlar, dozerlerle geldiler. Tonlarca asfaltı doldurup sıkıştırıp otopark yapma amacıyla tahminen 10 dönüm alanını daha yok ettiler. Burayı kullanmayacağız deyip tabelaları da söktüler. Burası nasıl eski haline gelecek bilemiyoruzö dedi. Çayırda bisiklete binmek için beklerken çekilen çocukluk fotoğraflarını gösteren Yılmazer, "Buranın mısırı çok meşhurdu, alana mısır kazanları kurulurdu. İnsanlar mısır yer, dolaşır, lunaparka gider, bisiklet kiralardı. Burası insanların ailecek gelip günlerini geçirebildikleri bir yaşam alanıydı, yok edildi" dedi.

İSPARK: PARKLANMAYA KAPATILDI, İBB: ESKİ HALİNE GETİRİLECEK

İSPARK yaptığı açıklamada "Sabancı Öğretmenevi karşısında bulunan alana İSPARK geçici olarak zorunluluktan kısa süreli parklanma yaptırmıştır. Sabancı Öğretmenevi'nde özellikle haftasonları yapılan düğünlerde büyük bir parklanma sorunu yaşandığı için bu alan zorunlu olarak ve geçici olmak kaydıyla kullanılmıştır. Ancak İSPARK bu alanı tamamen parklanmaya kapatmış ve araçlardan arındırmıştır" ifadelerine yer verdi.  İBB ise, 'alanın eskisi gibi mesire alanı haline getirileceğini' açıkladı. İBB yetkilileri Küçüksu Mesiresi'ne yönelik projenin tamamlandığını, ihale aşamasına gelindiğini belirtti.  İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 2013 yılında 'Küçüksu Mesiresi Koruma ve Çevre Düzenleme Projesi' kapsamında çalışma yapıldığını, içinde uçurtma ve çayır alanlarının bulunduğu bir proje hazırlandığını duyurmuştu.

MUHTAR: BÜTÜN PARTİLER EL BİRLİĞİ İLE MESİRE ALANI OLMASI İÇİN HAREKET ETMELİ

Anadoluhisarı Mahalle Muhtarı Güzin Merve alanın İSPARK için kullanılmamasını belirterek, "Bir tek Beykoz Belediyesi'nin çabası ile olmaz. Bütün partilerin birleşip el birliği ile burayı yeniden mesire alanı olarak Beykoz'a kazandırmaları lazım. Biz çocukluğumuzu nasıl yaşadıysak yeni kuşaklar da yaşasın" dedi.

"TÜRKİYE'DE ÇİM SAHA YOKKEN, FENERBAHÇE BURADA İDMAN YAPARDI"

Anadoluhisarı'nın sakinleri Küçüksu Mesiresi'nin, Göksu deresinin, plajdan denize girdikleri günleri anlattılar. Mehmet Basri Balık, Küçüksu'nun yemyeşil olduğu günleri "Burada Anadoluhisarı İdman Yurdu kulübünün futbol sahası vardı. Kışın büyüyen otlar, 'kulübe gelir olsun' diye biçilirdi. İnsanlar üzerinde top oynardı. Hatta Türkiye'de çim saha yokken, Fenerbahçe Avrupa'ya deplasmana gideceği zaman Küçüksu çayırında idman yapardı" diyerek anlattı.

"ARTIK ESKİSİ GİBİ OLMAZ"

Alanın eski günlerine döneceğinden umutsuz olan 82 yaşındaki Vedat Tüplükkan şöyle konuştu: "Mesire yerinde mısır kazanları vardı. Millet mısır alır, yerdi. Ağaçların altında piknik yaparlardı. Küçüksu'ya yarım saatte bir vapurlar gelirdi, güzel bir sayfiye yeriydi. Artık eskisi gibi olmaz, daha kötü olmasın da."

"KÖKLÜ BİR DEĞİŞİKLİK YAPILMAYACAKSA ESKİ HALİNDEN ÇOK DAHA İYİ"

Otopark olarak kullanılan alanın öncesinde mezbelelik ve kötü durumda olduğunu hatırlatan Ahmet Davaş ise, "Otoparktan evvel çamurluk, mezbelelik bir yerdi. Pazar günü araç izdihamı oluyor. Mıcır döktüler, araba park ediyorlar. Köklü bir değişiklik yapılmayacaksa eski halinden çok daha iyiö şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü:

-------------------

Kapatılan ve mıcır dökülen alandan görüntü

Anadolu Hisarı'nın görüntüsü

Anadoluhisarı Turizm Kalkındırma Derneği Başkan Yardımcısı Selçuk Yılmazer ile röp.

Muhtar Güzin Merve ile röp.

Mehmet Basri Balık ile röp.

Göksu deresinden görüntü

Vedat Tüplükkan ile röp.

Ahmet Davaş ile röp.

İSPARK tarafından kullanılan otoparkın görüntüsü

Geçen hafta yapılan döküm çalışmasından görüntü(6.32'den itibaren)

Mesire alandan siyah beyaz eski fotoğrafları

Genel ve detay görüntüler

==================

-SAHTE KİMLİKLERLE KREDİ ÇEKEN 2 KİŞİ TUTUKLANDI

İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, sahte kimlik bilgileriyle banka hesabı açarak 4 kez kredi çeken 2 kişiyi yakalandı.

Haber: Çağatay KENARLI, İstanbul DHA

İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, bir bankanın Eyüp Göktürk'teki şubesinin ihbarı üzerine çalışma başlattı. Polis ekipleri, 2 kişini bankanın farklı şubelerinden toplam 4 defa sahte kimliklerle hesap açarak kredi çekildiğini belirledi. Ekipler, şüphelilerin banka güvenlik kamera görüntülerinden kimliklerini tespit ederek takibe başladı. Polis, Ahmet S. ve Cemil P.'nin çektikleri 4 krediyle bankayı 60 bin lira dolandırdığını belirlemesi üzerine operasyon kararı aldı. 2 Ağustos'ta yapılan operasyonda Ahmet S. ve Cemil P. yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin adreslerinde ve otomobillerinde yapılan aramalarda, sahte kimlik yapımında kullanılan malzemeler ile çok sayıda sahte kimlik kartı ele geçirdi.

3 KREDİ DAHA ÇEKMİŞLER, FAKAT YAKALANDIKLARI İÇİN PARAYI ALAMADILAR

Öte yandan polis ekipleri Ahmet S. ve Cemil P.'nin aynı bankanın başka şubelerinden 3 kredi başvurusu daha yaptığını belirleyerek, yakalandıkları için hesaplarına yatan parayı çekemediklerini tespit etti.

2 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI

Vatan Caddesi'nde bulunan Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde ki işlemleri tamamlanan Ahmet S. ve Cemil P. sevk edildiği adliyede çıkartıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.

==================

(ÖZEL) SULTANBEYLİ'DE ASKER UĞURLAMASINDA TÜNELDE SİLAHLAR ATEŞLENDİ

Cengiz ÇOBAN/ İstanbul DHA

Sultanbeyli'de konvoyla geldikleri bir alt geçitte asker uğurlayanlar ellerindeki silahlarla tünelde etrafa ateş açtı. Yolu kapatarak ortalığı birbirine katan asker uğurlamasındaki o anlar cep telefonu kamerasına yansıdı.

Olay, geçtiğimiz  hafta akşam saatlerinde Sultanbeyli Mehmet Akif Mahallesi Fatih Bulvarı üzerindeki bir tünelde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, askere giden arkadaşını uğurlamak isteyen gençler, akşam saatlerinde konvoy halinde bulvar üzerindeki tünele geldi. Burada ulaşıma kapatan konvoydakiler bir süre bu şekilde eğlendi. Konvoydaki bazı gençler ise araçlarının kornasına bastı. Uğurlama sürdüğü sırada bazı gençler, ellerindeki silahla defalarca ateş açtı. Bir süre daha ateş açan gençler ardından araçlarına binerek alt geçitten ayrıldı. Tüm bu yaşananlar ise cep telefonu kamerasına saniye saniye yansıdı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

(CEP TELEFONU)

-Asker konvoyunun görüntüsü

-Alt geçitte yolu kapatması

-Kornaya basmaları

-Bir minibüsün camından ateş edilmesi

-Araçtan inene bir kişinin ateş etmesi

-Yerdeki boş kovanlar

-Genel ve detay görüntüler

=================

SURİYELİ KARDEŞLERİ KAÇIRARAK 500 BİN DOLAR FİDYE İSTEYEN 5 KİŞİ YAKALANDI

Haber: Çağatay KENARLI, İstanbul DHA

Zeytinburnu'nda, Suriye uyruklu iki kardeşi kaçırarak ailesinden 500 bin dolar fidye istediği iddia edilen 5 kişi polis ekiplerinin dikkati sayesinde yakalandı.

Olay Zeytinburnu'nda geçtiğimiz Perşembe günü Suriyeli çocuklara Türkçe dersi verilen okulda meydana geldi. İddiaya göre, Suriye uyruklu Z. ailesinin A.Z.(12) ve kardeşi A.Z.(10) okul çıkışında plakasız bir otomobille kaçırıldı. Okul servisi sürücüsü, iki erkek kardeşi bir süre bekleyip gelmemeleri üzerine durumu ailelerine bildirdi. Tekstil işinde çalışan çocukların babasının iş amacıyla yurtdışında olması üzerine çocukların amcası M.F.Z. durumu polis ekiplerine bildirerek kayıp başvurusunda bulundu.

500 BİN DOLAR FİDYE

Bu sırada şüpheliler, amca M.F.Z'yi İran'a ait bir telefon numarasından arayarak 'Yeğenlerinin ellerinde olduğunu, 500 bin dolar vermesi karşılığında 2 çocuğun serbest bırakacaklarını' söyleyerek fidye istedi.

İNANMASI İÇİN YEĞENLERİNİN VİDEOSUNU ATMIŞLAR

Şüpheliler daha sonra amcanın duruma inanmasını sağlamak amacıyla çocukların durumlarını gösteren videolarını bir mesajlaşma programı üzerinden amcaya yolladı.

REHİNE KURTARMA VE MÜZAKERE TİMİ VİDEODAN ANALİZ YAPTI

Amca M.Z.F. durumu Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro Amirliği ekiplerini bildirdi. Rehine Kurtarma ve Müzakere Timi aileye gönderilen çocuklara ait videodaki detaylardan yola çıkarak görüntü analizine başladı.

AĞVA'DA 2 GÜN ÇADIR KURUP KAMP YAPMIŞLAR

Polis ekipleri, görüntülerin çalılık ve fundalık alanda çekildiği ve bazı detaylar üzerine çalışmalarını Şile ve Ağva'da bölgesinde yoğunlaştırdı. Polis ekipleri durumu Ağva Jandarma Karakol Komutanlığı ekipleriyle paylaşarak ortak çalışma yürüttü. Polis ve jandarma ekiplerinin yaptığı ortak çalışmada, şüphelilerin kullandığı aracın plakasını belirledi. Ekipler, şüphelilerin Ağva'daki bir kamp alanında 1'i kadın toplam 3 şüphelinin yanında 2 çocukla yaklaşık 2 gün çadır kurarak kamp yaptıklarını tespit etti.

3 ŞÜPHELİ GÖZALTINA ALINDI, 2 ÇOCUK KURTARILDI

Polis ekipleri incelemelerine devam ettikleri sırada şüphelilerin kullandığı otomobil jandarma ekipleri tarafından durduruldu. Otomobilde bulunun Hürriyet D. ile Şuayip D. ve Murat Ç.'yi gözaltına alınırken, kaçırılan iki kardeş kurtarıldı.

EMNİYETTEKİ SORGULARINDA 2 AZEMTTİRİCİYİ İTİRAF ETTİLER

Gözaltına alınan kadın şüpheli Hürriyet D., Şuayip D. ve Murat Ç. Gayrettepe'de bulunan Asayiş Şube Müdürlüğüne getirildi. Şüpheliler emniyetteki sorgusunda azmettirici olarak 2 kişinin adını verdi. Ekipler düzenledikleri operasyonla azmettirici olduğu iddia edilen Ahmet M. ve Necmettin K.'yı da yakalayarak gözaltına aldı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 5 şüpheli, Şile Adliyesi'ne sevk edildi.

KAÇIRILAN ÇOCUKLARIN AMCALARINA KAVUŞMASI POLİS KAMERASINDA

Kaçırılan Suriye uyruklu kardeşler Gayrettepe'de bulunan Asayiş Şube Müdürlüğü'nde kendilerini bekleyen amcalarına kavuşmaları polis kameraları tarafından görüntülendi.

Görüntü Dökümü

----------

(Polis Kamerası)

-Ormanlık alandan yapılan arama çalışması

-Şüphelilerin yakalanması

-Çocukların Asayiş Şube Müdürlüğüne getirilmesi

-Çocukların amcalarıyla kavuşması

-Genel ve detaylar

=================

ESENYURT'TA 2 AYLIK HAMİLE KADIN, EŞİNİ ÖLDÜRDÜĞÜ İDDİASIYLA GÖZALTINA ALINDI

Haber-Kamera: Sinan BİLGİLİ/ İstanbul DHA

Esenyurt'ta önceki akşam meydana gelen olayda 21 yaşındaki kadın 3 ay önce evlendiği eşini bıçaklayarak öldürdüğü iddiasıyla gözaltına alındı. 2 aylık hamile olan kadın adliyeye sevk edildi.

Esenyurt Pınar Mahallesi 1479 Sokak'ta oturan Sinan Aktaş (26) ile eşi İlknur Aktaş arasında tartışma yaşandı. Tartışma sırasında bıçakla yaralanan Sinan Aktaş, kaldırıldığı özel hastanede yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı. İhbar üzerine olay yerine gelen Esenyurt İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri, kadını gözaltına alındı. İşlemleri yapılan İlknur Aktaş, Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerine teslim edildi. Burada sorguya alınan İlknur Aktaş, 3 ay önce evlendiği eşinden 2 aylık hamile olduğunu söylediği öğrenildi. Annesi ile birlikte hastaneye kontrole gittiğini belirten Aktaş, akşam eşiyle bu yüzden tartıştığını söylediği ifade edildi. Tartışma sırasında eşi Sinan Aktaş'ın mutfaktan aldığı bıçağı elinden almaya çalıştığı sırada olayın meydana geldiğini söylediği öğrenildi. Şüpheli, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü:

-----------------

-Binadan görüntü

-Daireden görüntü

-Çiftin fotoğrafları

-Şüphelinin emniyetten çıkışı

-Detaylar

Kaynak: DHA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement