SAVUNMALAR BAŞLADI. İLK SÖZ HAKKINI KADRİ GÜRSEL KULLANIYOR :
"İddiaların tamamı gerçek dışıdır...Hiç unutulmamalı ki gazeteciler meraklı kişilerdir ve herkesle görüşebilmelidirler. Bunun adı gazeteciliktir ve gazetecilik suç değildir. İki kişiyi ben aradım. Biri Mehmet Altan'dır, babasının ölümünden dolayı başsağlığı için aramıştım. Diğeri de Mümtazer Türköne'dir, onu da geçmiş olsun dilemek için aramıştım"
Özden ATİK/ İstanbulDHA
Gazeteciler Can Dündar, Ahmet Şık, Kadri Gürsel, Musa Kart'ın sanıkları arasında bulunduğu Cumhuriyet Gazetesi yönetici ve yazarlarına yönelik 19 sanıklı davada, ilk savunmayı Cumhuriyet Gazetesi Yayın Danışmanı sanık Kadri Gürsel yaptı. Gürsel, aleyhindeki suçlamaların mesnetsiz olduğunu söyleyerek beraatini talep etti.
İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, savunmalara geçilmeden önce Cumhuriyet Gazetesi avukatlarından avukat Abbas Yalçın dava gününe kadar olan 9 aylık süreci özetledi. Avukat Yalçın, "Bir sabah azılı bir suçlu olarak uyandırılıyorsunuz, evinize geliniyor. Gözaltına alınıyorsunuz ne suç işlediğinizi bilemeden avukatınızı ailenizi göremeden 5 gün bekliyorsunuz. O an masumiyetinizi anlatmak ve kanıtlamak zorunda kalıyorsunuz. Evinizden de alınsanız kaçacağınız şüphesiyle tutuklanıyorsunuz. ya bir başınıza, şanslıysanız tanıdığınız biriyle hücreye atılıyorsunuz. Gökyüzü telle kapatılmış durumda. Avukatınızla 1 saat görüşebiliyorsunuz. Bu hikayede ne vicdan, ne hak, ne hukuk var" dedi.
İLK SAVUNMA KADRİ GÜRSEL'İN..
Daha sonra sanıkların savunmasına geçildi. İlk savunmayı yapan Cumhuriyet Gazetesi Yayın Danışmanı sanık Kadri Gürsel, "İddiaların tamamı gerçek dışıdır. Bylock kullanıcısı 92 kişi ve haklarında FETÖ soruşturması 21 kişi ile iletişim kaydı bulunduğu iddiası gerçek dışıdır. 85 kişi bana bir defaya mahsus SMS (telefon mesajı) atmıştır, 17 kişi de beni aramıştır. Bana SMS atanlara cevap vermediğim için benim onlarla iletişim kurduğum iddiası kabul edilemez. Bu SMS'lerin tamamı 27 Temmuz ve 1 Ağustos tarihlerinde gönderilmiştir. Bu kişilerin benimle irtibat kurma çabaları vardır. Benimle iletişim kurma çabalarının bağımsız ve eleştirel bir gazeteci olmamdan kaynaklandığını düşünüyorum. Ama bu çabaları sonuçsuz kalmıştır. İletişim kaydı bulunduğum iddia edilen 112 kişiden sadece 8 ile iletişim kaydım vardır. 5'i ile meslek nedeniyle görüştüğüm oldu. Bu kişilerin Bylock kullanıcısı olduklarını bilmem mümkün değildir. Hiç unutulmamalı ki gazeteciler meraklı kişilerdir ve herkesle görüşebilmelidirler. Bunun adı gazeteciliktir ve gazetecilik suç değildir. İki kişiyi ben aradım. Biri Mehmet Altan'dır, babasının ölümünden dolayı başsağlığı için aramıştım. Diğeri de Mümtazer Türköne'dir, onu da geçmiş olsun dilemek için aramıştım. Bu asılsız iddianame, iktidara yakın gazetelere servis edilmiştir. Yalan haberle itibarsızlaştırılmak istendiğim aşikardır. İddia makamı hakkımdaki HTS kayıtlarını inceleme gereği duymamıştır. Asılsızlığını bilerek iddianameye koyduysa görevini kötüye kullanmıştır iddia makamı. Bu suçlamalar her türlü mesnetten yoksundur" dedi.
"YAYIN POLİTİKASINI DEĞİŞTİRME İDDİASI ABESLE İŞTİGAL"
Kadri Gürsel, "Benim yayın danışmanlığım ile gazetenin sözde yayın politikası değişikliğiyle ilişki kurmak abesle iştigaldir. Görevine 27 Eylül 2016'da başlayıp sadece 34 gün görevde kalmış bir kişinin yayın politikasını değiştirmesi nasıl mümkün olur? 5 ay köşe yazarlığı yapıyor olmam da yayın politikasını değiştirmeye etki etmez. Yenigün Haber ajansı imza yetkilisi olmadığım halde polis fezlekesinde bu şekilde yazılması görevi kötüye kullanmaktır" diye konuştu.
"BERAATİME KARAR VERİLSİN"
Gürsel, Türkiye'de otoriterleştiğine yönelik algı yaratmakla ilgili iddiayı da kabul etmeyerek "Hukuki değil, siyasi bir suçlamadır. Türkiye'deki rejimin otoriterleştiği iddiasını değişik dönemlerde yazılarımda belirttrim. Maalesef bu öngörüm gerçekleşti. Aksi halde mesnetsiz suçlamalarla 9 ay sonra mahkeme çıkarak savunma yapıyor olmazdım. Uzun tutukluluk yoluyla cezalandırma başlı başına insan hakkına aykırıdır. Beraatime karar verilmesini talep ediyorum" dedi. Gürsel'in savunmasının ardından Akın Atalay'ın savunmasına geçildi.
==============
İBB'NİN İŞGALİNE İLİŞKİN İDDİANAME TAMAMLANDI (2)
Özden ATİK, İstanbul, DHA
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) işgal edilmesine ilişkin soruşturma tamamlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başdanışmanı Mustafa Varank'ın ağabeyi Prof. Dr. İlhan Varank'ın da aralarında bulunduğu 14 kişinin şehit olduğu, 152 kişinin ise yaralandığı olaya ilişkin savcılık, 50 şüpheli hakkında iddianame düzenledi. İddianamede, tüm şüpheliler hakkında 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
İddianamenen sanıklar bölümünde 47. Motorlu Piyade Alay Komutanlığı 2. Tabur 4 .Bölük emrinde görevli biri albay, 3'ü yüzbaşı, biri teğmen, biri asteğmen, 2'si uzman çavuş ve 42'si er olan toplam 50 kişinin adı bulunuyor.
14 KİŞİ ŞEHİT OLDU
İddianamede, darbe girişimini engellemeye çalışan vatandaşların ve emniyet güçlerinin üzerine ateş açılması sonucu aralarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başdanışmanı Mustafa Varank'ın ağabeyi Prof. Dr. İlhan Varank'ın da bulunduğu 14 vatandaşın şehit olduğu, 152 kişinin ise yaralandığı ifade edildi.
3 ASKER ÖLDÜRÜLDÜ
Ayrıca işgal girişiminde bulunan şüphelilerden yüzbaşı Ömer Faruk Nazlıcan, yüzbaşı Cihan Şahin ve er Emrah Akbulut tarafından halka ve emniyet güçlerine karşı silahla ateş açıldığı, güvenlik güçlerince yapılan silahlı müdahelede bu 3 kişinin öldürüldüğü de iddianamede anlatıldı.
AĞIR CEZA MAHKEMESİNE GÖNDERİLDİ
Toplam 50 şüpheli hakkındaki iddianamede, tüm şüphelilerin 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. İddianame, ağır ceza mahkemesine gönderildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ (Arşiv)
------------------------------
-15 temmuz gecesi ibb ve çevresinde dha kameraları tarafından kaydedilen görüntüler
===============
CHP'LİLERDEN "İSPARK AÇIKLAMASI" YLA "İSPARK'TA YOLSUZLUK" SUÇ DUYURUSU
Yolsuzluk iddialarına ilişkin suç duyurusunda delil listesine, iddiaların ortaya atılmasından sonra İSPARK'tan yapılan "Online çalışan cihazların GPRS bağlantılarını kestikleri tespit edilen 21 personelin iş akitleri feshedilmiştir. Teknik incelemeler sonucu personelin suiistimal ettiği rakam 819 bin liradır." şeklindeki açıklaması da konuldu
Ümit TÜRK, İstanbulDHA
İSPARK'taki yolsuzluk iddialarına ilişkin CHP İBB Meclis üyeleri savcılığa suç duyurusunda bulundu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve İSPARK Genel Müdürü Nurettin Korkut ile kurumun yönetici ve çalışanları hakkında savcılığa iki ayrı dilekçe veren CHP'li meclis üyeleri, soruşturma başlatılarak olayın gerçek boyutunun ortaya çıkartılmasını ve sorumlular hakkında "Zimmet", "Emniyeti suistimal" ve "Görevi kötüye kullanma" suçlamalarından kamu davası açılıp cezalandırılmasını talep etti.
HABERLER VE İSPARK'IN AÇIKLAMASI DELİL GÖSTERİLDİ
CHP İBB Meclis Üyeleri Süleyman Tarık Balyalı, İsa Öztürk ile Hakkı Sağlam'ın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği suç duyurusu dilekçesinde yolsuzluk iddialarına ilişkin çıkan haberler ile İSPARK'ın yaptığı açıklama delil olarak gösterildi; "Yasal olarak yeni nesil el terminallerine geçilmesi gerekirken eski tip terminallerin kullanılmaya devam edilerek fiş kesilmesi yolsuzluğa ortam yaratmıştır" denildi. Dilekçede, İSPARK tarafından yapılan açıklamaya da yer verildi. Açıklamada 21 personelin online çalışan cihazlara teknik müdahale ile GPRS bağlantısının kesildiği ve personelin silmeye çalıştığı tüm verilerin merkezi veri tabanında kayıtlı olduğu, zararın 819 bin TL olduğu ve 21 personelin iş akdinin fesih edilerek zararın bu personelden tahsil edileceğinin belirtildiği hatırlatıldı.
"OLAYIN GERÇEK BOYUTU ORTAYA ÇIKARILSIN"
Dilekçede, " İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait bir şirket olan İSPARK çalışanlarının ve yöneticilerinin adının karıştığı bu yolsuzluk olayının sadece 21 işçinin iş akdinin fesih edilerek geçiştirilemeyecek boyutta olduğu anlaşıldığından İSPARK yöneticileri ve çalışanları hakkında soruşturma açılarak olayın gerçek boyutunun ortaya çıkarılması ve yolsuzluğa karışanların cezalandırılması için kamu davası açılmasına karar verilmesini talep ediyoruz" denildi.
TOPBAŞ HAKKINDA AYRI DİLEKÇE
Özel soruşturma alanına girdiği için verilen ayrı dilekçede, "Gerekli denetim görevini yapmayarak-yaptırmayarak yolsuzluğun oluşmasına zemin hazırladığı" iddia edilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile İBB yöneticileri hakkında da dava açılması talep edildi. Dilekçede tüm şüpheliler için, "Zimmet", "Emniyeti suistimal" ve "Görevi kötüye kullanma" suçlarından inceleme başlatılması istendi.
===============
15 BİN DOLARLIK HIRSIZLIK GÜVENLİK KAMERASINDA
Çağatay KENARLI, İstanbul DHA
Fatih Küçük Ayasofya Mahallesi'nde geçen hafta Salı günü Ürdün uyruklu S.M.O.A.Q.'nun evine giren hırsızlar evde bulunan 15 bin dolar parayı çalarak kayıplara karıştı. Polis ekipleri meydana gelen hırsızlık olayıyla ilgili yaptığı çalışmalarda şüphelilerden Ş.Ş.'yi belirledi. Ekipler, Cumartesi günü Kumkapı'da Ş.Ş.'yi yakalayarak gözaltına aldı. Dün emniyetteki işlemleri tamamlanan Ş.Ş. sevk edildiği adliyede tutuklandı. Polis ekipleri, olaya karışan diğer şüpheliyi yakalamak için çalışmalarına devam ediyor.
Görüntü Dökümü
----------
-Şüphelilerin yolda yürümesi
-Şüphelilerin binaya girmesi ve kameranın açısını bozması
-Şüphelilerin kaçması
-Genel ve detaylar
==================
TÜRK HAVA YOLLARI, DR. MEHMET ÖZ İLE GLOBAL ÇAPTA İŞBİRLİĞİNE İMZA ATIYOR
İstanbul DHA
Tüm dünyada milyonlarca kişi tarafından takip edilen dünyaca ünlü kalp cerrahı, "The Dr. Oz Show" Programının Yapımcı ve Sunucusu, Dr. Mehmet Öz, Türk Hava Yolları için Sağlıklı Beslenme ve Yaşam Tarzı Üzerine "Fly Good Feel Good" projesine imza atıyor. Projenin lansmanı, Türk Hava Yolları'nın TK01 Sefer Sayılı İstanbul - New York uçuşu sırasında, yolcularla birlikte sürpriz bir buluşma ile gerçekleşti.
Türk Hava Yolları, dünyaca ünlü "The Dr. Oz Show" programının yapımcı ve sunucusu Dr. Mehmet Öz ile yolcularının seyahatlerini daha rahat ve sağlıklı geçirmelerini hedefleyen "Fly Good Feel Good"projesi kapsamında önemli bir işbirliğine imza attı. Bu işbirliği çerçevesinde Dr. Öz, dünyada en fazla ülkeye uçan havayolu şirketi Türk Hava Yolları'nın yolcularına sağlıklı beslenme ve egzersiz tavsiyelerinde bulunacak.
Türk Hava Yolları'nın Dr. Öz ile gerçekleştireceği bu ortak çalışma, bayrak taşıyıcı havayolunun yolcularına sunduğu marka deneyimini çok daha ileri taşımak için geliştirdiği Fly Good Feel Good projesinin bir parçası olarak yürütülecek. Projede, Türk Hava Yolları resmi sitesi, sosyal medya hesapları ve uçak içi eğlence sistemleri üzerinden gösterimi yapılan uzman tavsiyelerinin bulunduğu kısa videolar ve basılı materyaller yer alıyor.
Bu işbirliği kapsamında Dr. Öz, İstanbul'dan New York'a giden TK01 sefer sayılı uçuşta, pilotların, kabin ekibinin ve Uçan Şefin (Flying Chef) de yardımıyla, şov programı "The Dr. Oz Show" ve "Fly Good Feel Good" projesinin içerik çekimlerinden önce yolculara büyük bir sürpriz yaptı. Dr. Öz, bu özel uçuş deneyiminde, uçak içi eğlence sistemi üzerinden sağlıklı yaşam çağrısı yapan mesajlar ve küçük hediyelerle yaklaşık 300 yolcuya oldukça keyifli dakikalar yaşattı.
Uçuşun öncesinde Dr. Mehmet Öz ile bir araya gelen Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı M. İlker Aycı, "Temel ilkelerimizin başında misafirlerimize sunduğumuz marka deneyimini sürekli geliştirmek ve bu sayede uçuşlarının her anını daha konforlu ve keyifli hale getirmek geliyor. Uçuş deneyimleri boyunca onlara kendilerini iyi hissettiriyor olmak, ödüllü hizmet anlayışımızın önemli bir parçası. Dr. Öz, misafirlerimizin Türk Hava Yolları ile uçmaayrıcalığını uçak içinde daha güçlü yaşayabilmeleri için özel bir atmosfer oluşturacak." dedi.
Dr. Öz ise; "Türk Hava Yolları, uçak içinde farklı hizmet anlayışı ve mükemmel ikramları ile dünyaca ünlü ve ödüllü bir havayolu. Fly Good Feel Good ise, yolcuların uçuş deneyimlerinin sağlık ve zindelik boyutuna eğilen etkileyici bir proje. Projenin, Türk Hava Yolları marka deneyimini daha da yukarılara taşıyarak, yolculara gösterilen özeni ortaya koyması açısından çok güzel bir örnek olduğunu düşünüyorum." dedi.
Dr. Öz ile gerçekleştirilen işbirliği, yolcuların iyi bir seyahat deneyimi yaşamaları için, uçuş öncesinde, esnasında ve sonrasında yapılması gerekenlerin tümünü ele alan projenin bir sonraki aşamasını oluşturuyor.
Türk Hava Yolları, "Fly Good Feel Good" projesi kapsamında ayrıca, programa kaydolarak uçuşlarında ekstra mil kazanabilen doktorların, uçakta doktora ihtiyaç duyulması durumunda görev almalarını sağlayan, gönüllülük esasına dayalı "Uçan Doktor (Flying Doctor)" uygulamasını da başlattı.
Türk Hava Yolları, projenin ileriki aşamalarında yolcu memnuniyetini daha da yukarılara taşımaya ve yolcularını sağlıklı yaşama özendirici tavsiyelerde bulunmaya devam edecek.
Görüntü Dökümü:
----------------------
Projenin tanıtım videosu
==================
FURKAN'I BOĞAZ SULARINDA ARAMA ÇALIŞMALARI 10. GÜNÜNDE
Acılı baba : Çocuğumu bulmadan gitmeyeceğim buradan
Erhan TEKTEN İstanbul DHA
Beşiktaş, Arnavutköy sahilinde 15 Temmuz cumartesi günü denize giren ve akıntıya kapılarak gözden kaybolan 17 yaşındaki Furkan Yıldırım'ı arama çalışmaları devam ediyor. Aile10'uncu gün de aynı yerde bekleyişini sürdürüyor. Deniz polisi botları deniz yüzeyinde arama çalışmalarını sürdürüyor.
Furkan'ın babası Memduh Yıldırım sahildeki bekleyişi sırasında şunları söyledi; "Bugün 10. Gün oldu. Hala bir ipucu yok. Gelişme yok. Yetkililer arama yapıldığını söylüyorlar. Ama hiçbir şey yok. Bulunmadı daha. Bilmiyorum ne yapacağız. Buradan bir yere gitmiyoruz. Çocuğumu bulmadan da gitmeyeceğim buradan. Yetkililerimizden arama - tarama çalışmalarını hızlandırmasını istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız duyuyorsa sesimizi, ilgilenirse çok seviniriz. Başbakanımızdan da bekliyoruz. Deniz polisi 38 metreye kadar dalıyor. Devletimizin 70 metreye kadar dalan bir dalgıcı yok mu? 70-80 metreye dalan dalgıçları bekliyoruz buraya." Furkan'ın annesi Kezban Yıldırım isim ise, "Bir anne olarak Emine Erdoğan'dan yardım bekliyorum ben" dedi.
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinliğine katılmak için arkadaşları ile evinden çıkan Furkan Yıldırım, Arnavutköy akıntı burnunda denize atlamış ve gözden kaybolmuştu.
Görüntü Dökümü:
-------------------------
-Arnavutköy sahilinde bekleyen acılı aile
-Deniz polisinin aramaları
-Baba Memduh Yıldırım ile röp.
-Anne Kezban Yıldırım işle röp.
==================
12 ÜLKEDEN 1000'DEN FAZLA KÖPEK, ÇİFTE SINAVDAN GEÇTİ
İhsan DÖRTKARDEŞ/ İstanbul, DHA
Köpek Irkları ve Köpek Bilimleri (Kinoloji) Federasyonu'nun Silivri'de düzenlediği köpeklerin güvenli biçimde toplum içinde var olabilecekleri ve çevreye agresiflik sergilemediklerini belgeleyen 'Sosyal Köpek Sınavı' ile komutlara itaat ve dış uyarıların yoğun olduğu ortamlardaki kendine güvenini, kalabalık ortamlarda sahibinin verdiği komutlara itaatini ve dış uyarılara karşı gösterdiği tepkileri ölçen 'BH' sınavı yapıldı.
(Silivri Belediyesi ev sahipliğinde Kavaklı Stadı'nda 'Uluslararası Bir Yaz Dönümü Gecesi Rüyası 2017/ A Mid Summer Night's Dream Shows 2017' Yarışmaları iki aşamalı yapıldı. Bu yıl 11'incisi yapılan Uluslararası Köpek Irk Standartları yarışmasına, 12 ülkeden 1000'in üzerinde köpek katıldı. Yabancı cins köpeklerin yanı sıra 'Kangal', 'Tazı', 'Akbaş' ve 'Aksaray Malaklısı' ırkları da yabancı hakemlerin karşısına çıktı. Jüri, iki sınavda köpeğin rehberini sevk kayışı ile takip etmesi, takip komutu ardından rehberinin sol tarafında, öne geçmeden ve geride kalmadan izlemesi, sevk kayışsız yürüme, 'Otur' komutuna uyma, 'Yat' komutu ve çağırmaya itaat, kalabalık arasında agresif davranmama, gibi özelliklerini değerlendirdi. 3 gün süren yarışlarda Türkiye Köpek Irkları ve Bilimleri Federasyonu, geçen yıllardaki konukseverliği ve katkıları nedeniyle 'Fahri başkan' seçilen Belediye Başkanı Özcan Işıklar'a teşekkür etti.
Görüntü Dökümü:
-------------------
Köpek Irk Standartları yarışmasına katılan köpeklerden ve sahiplerinden görüntüler
Köpeklerden görüntüler
Jüriden görüntüler
Son Dakika › Güncel › Dha İstanbul Bülteni - 3 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?