Karadeniz'de batan geminin kaptanının cansız bedenine ulaşıldı
Karadeniz'de, Samsun açıklarında batan 7 kişinin kurtarıldığı, 6 kişinin yaşamını yitirdiği Panama bayraklı 'Volgo Balt 214' isimli yük gemisinin, bir mürettebatına daha ulaşıldı. Gemi kaptanı Azeri uyruklu Turbat İsmayilov'un cesedi, geminin battığı yerin 85 deniz mili kuzeyinde bulundu.
Samsun'da, 7 Ocak'ta kıyıya yaklaşık 77 mil açıkta Panama Bayraklı 'Volgo Balt 214' isimli 3 bin 300 ton kömür yüklü gemi, tehlike sinyali vererek yardım çağrısında bulundu. Bunun üzerine Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanlığı ekipleri harekete geçti. Samsun ile Sinop limanlarından 2 gemiyle yola çıkan Sahil Güvenlik ekipleri, olumsuz hava şartları nedeniyle geri dönmek zorunda kaldı. Kurtarma çalışmaları Sahil Güvenlik Komutanlığı'na ait 2 helikopter ile Merzifon 5'inci Ana Jet Üs Komutanlığı'ndan kalkan 'Cougar' tipi helikopterin katılımıyla sürdü.
Saat 09.05'te Çarşamba Havalimanı'ndan kalkan helikopter, saat 09.54'te 13 mürettebatı bulunan gemiye ulaştı. Kuru yük gemisinden 7 mürettebat kurtarılırken, 6 kişinin ise cesetlerine ulaşıldı. Batan gemide öldükleri belirtilen 2 mürettebatın, cesetlerine ulaşılması için de arama çalışmaları sürdürüldü.
12 GÜN SONRA CESEDİ BULUNDU
Samsun Valiliği'nden yapılan açıklamada, 1 mürettebatın daha cesedine ulaşıldığı belirtildi. Açıklamada, "Kayıp olan Azeri vatandaşı kaptan Turbat İsmayilov'un geminin battığı yerin 85 deniz mili kuzeyinde Rusya Tuapse Limanı 48 mil açığında Venuatu Bayraklı M/V NURS isimli gemi tarafından tespit edildi. 19 Ocak 2019 tarihinde Novorossiysk Limanında Rusya yetkililerine teslim edilmiştir. Diğer kayıp olan mürettebat için arama kurtarma çalışmaları devam etmektedir" denildi.
Görüntü Dökümü
---------
-Olaya ilişkin ARŞİV görüntüler
Haber: Yaprak KOÇER,SAMSUN,
==========================
FETÖ'nün TSK yapılanmasına operasyon: 32 gözaltı
İzmir merkezli 21 ilde, FETÖ/PDY'nin Türk Silahlı Kuıvvetleri (TSK) içerisindeki yapılanmasına yönelik yapılan operasyonlarda, haklarında gözaltına kararı verilen ve 33'ü muvazzaf asker olan 51 şüphelinin 32'si gözaltına alındı.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, FETÖ'PDY'nin TSK içerisindeki yapılanmasına yönelik yürüttüğü soruşturma kapsamında, bu sabah saatlerinde İzmir merkez olarak Ağrı, Aksaray, Amasya, Ankara, Balıkesir, Batman, Çanakkale, Elazığ, Eskişehir, Gaziantep, Hakkari, Hatay, Isparta, İstanbul, Osmaniye, Kayseri, Kütahya, Şırnak, Şanlıurfa ve Tekirdağ'da eş zamanlı operasyonlar düzenlendi. Adreslerine baskın yapılan 51 şüpheliden 32'si gözaltına alınırken, diğerlerinin yakalanması için çalışmaların sürdüğü bildirildi. Haklarında yakalama kararı verilen şüphelinin çoğunun, teğmen ve asteğmen olarak görev yaptığı belirtildi.
Haber: Davut CAN/ İZMİR,
===================
Dereye uçan otomobilin sürücüsü öldü
Zonguldak'ta kontrolden çıkarak dereye uçan otomobilin sürücüsü öldü.
Kaza, saat 04.00 sıralarında Zonguldak-Ankara Karayolu'nun 6'ncı kilometresinde meydana geldi. Elvanpazarcık beldesinden kent merkezindeki ailesinin yanına giden Şükrü Şeker (43) yönetimindeki otomobil, kontrolden çıkarak yaklaşık 10 metre yükseklikten dereye uçtu. Debisi yüksek olan suda 20 metre sürüklenen otomobil, kayalıklara çarparak durdu. Diğer sürücülerin haber vermesiyle kaza yerine AFAD ve sağlık ekipleri yönlendirildi. Devrilen otomobilde sıkışan Şükrü Şeker, AFAD tarafından araçtan çıkarıldı. Yapılan sağlık kontrolünde hayatını kaybettiği tespit edilen Şükrü Şeker, ambulansla Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü:
-Kaza yerinden detaylar
-AFAD ekiplerinin kurtarma çalışmasından detaylar
-Savcının olay yeri incelemesinden detaylar
-Cesedin araçtan çıkartılışı ve ambulansa bindirilişi
-Hastaneden detaylar
Süre: (3: 53) Boyut: (434 MB)/
ZONGULDAK, -
=================
Hakkari Valisi Akbıyık: Sınırlarımız emin ellerde
Hakkari Valisi İdris Akbıyık, İran ve Irak sınırında bulunan ve kar kalınlığının yer yer 5 metreyi bulan üs bölgelerini ziyaret ederek, görev yapan askerlerle moral verdi. Vali Akbıyık, "Vatan ve bayrak için hepsi bu zor şartları en güzel gül bahçesine çevirmiş ve nöbet tutuyorlar. Sınırlarımız emin ellerde. Ben kahramanlarımıza teşekkür ediyorum" dedi.
Hakkari ile İran ve Irak'a sıfır noktada bulunan bölgeler kış aylarını en şiddetli dönemini yaşarken, kar kalınlığının yer yer 5 metreyi, hava sıcaklığının ise zaman zaman eksi 30 derecelere kadar düştüğü üs bölgelerinde Mehmetçikler gece gündüz nöbet tutuyor. Hakkari Valisi İdris Akbıyık da Yüksekova 3. Piyade Tümen Komutanı Tümgeneral Metin Tokel ve Emniyet Müdürü Süleyman Suvat Dilberoğlu ile birlikte İran ve Irak sınırında bulunan, yükseklikleri ise yaklaşık 3 bin metreyi bulan Alan Karakolu, Aktütün Taburu ile Balkayalar ve Gedik Tepe üs bölgelerinde görev yapan Mehmetçikleri ve güvenlik korucularını ziyaret ederek noral verdi. Hava sıcaklığının sıfırın altında eksi 30 dereceye kadar düştüğü üs bölgelerinde kar altındaki mevzilerde nöbet tutan asker ve korucularla sohbet eden Vali Akbıyak, komutanlardan da bölgeyle ilgili bilgi aldı.
Görevli oldukları üs bölgelerinde 24 saat nöbet tutarak sınırdaki en küçük hareketliliği takip eden askerlere teşekkür eden Vali Akbıyık, sınırların emin ellerde olduğunu söyledi. Askerlere ve güvenlik korucularına teşekkür eden Vali Akbıyık, "Şu anda Irak sınırındaki Balkayalar üs bölgesindeyiz. Burada yaklaşık 3 metre kar var. Yine metrelerce karın olduğu İran sınırındaki Alan Karakolumuzu, Aktütün Taburumuzu ve İran-Irak sınırının kesiştiği noktada bulunan ve yaklaşık 4-5 metre karın bulunduğu Gedik Tepe üs bölgemizi ziyaret ettik. Görev başındaki bütün askerlerimizin ve güvenlik korucularımızın moral ve motivasyonu üst seviyede. Vatan ve bayrak için hepsi bu zor şartları en güzel gül bahçesine çevirmiş ve nöbet tutuyorlar. Sınırlarımız emin ellerde. Ben kahramanlarımıza teşekkür ediyorum. Hepsine görevlerinde başarı ve kolaylıklar diliyorum" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------
Hakkari valisi İdris Akbıyık güvenlik güçleri ile bir araya gelmesi
Komutanlardan bilgi alması
Vali Akbıyık konuşması
Genel Detay
330 MB - 2 DAKİKA 57 SANİYE
Haber-Kamera: Mehmet ÖZKAN/HAKKARİ, -
=================
Bingöl'de kadınlar için 'Sanatla Bilinçlenme' kursu
Bingöl'de, 'Sanatla Bilinçlenme' kurslarında kadınlara yönelik ahşap şekillendirme, su kabağı işleme, ebru sanatı ve resim eğitimi veriliyor. Katılımın yoğun olduğu kurslarda kadınlar, hem sanat öğreniyor hem de kazandıklarıyla aile bütçesine katkı sağlıyor.
El Sanatları Araştırma ve Geliştirme Derneği tarafından gerçekleştirilen, İçişleri Bakanlığı'nca desteklenen 'Sanatla Bilinçlenme' kurslarında kadınlara yönelik ahşap şekillendirme, su kabağı, ebru sanatı ve resim kursları düzenleniyor. Katılımın yoğun olduğu kurslarda kadınlar hem sanat öğreniyor, hem de kazandıklarıyla aile bütçesine katkı sunuyor.
El Sanatları Araştırma ve Geliştirme Derneği Başkanı ve eğitmeni Yılmaz Kaya, derneğin 2017 yılında faaliyetlerine başladığını ifade ederek, "İçişleri Bakanlığı'nın projesi kapsamında ahşap şekillendirme, su kabağı, ebru sanatı ve resim kurslarımızı icra ediyoruz. Burada çıkan ürünler daha çok istihdam ağırlıklıdır. Kurslar 'Sanatla Bilinçlenme' projesi kapsamında veriliyor. Dernek adına bu faaliyetlerimizi halen sürdürüyoruz. Daha çok kadının istihdamını sağlamak, kendi ürettikleri ürünleri ek gelir sağlamak için kurslarımızı veriyoruz. Devam eden ve biten kurslara katılan kursiyerlerimize sertifikalarını verdik. Diğer kurslarımız devam ediyor. Bize destek olan İçişleri Bakanlığı, Bingöl Gençlik Merkezi'ne teşekkür ediyoruz" dedi.
'KADINLARIN SANATLA İLGİLENMELERİNİ SAĞLAMAYA ÇALIŞACAĞIZ'
El Sanatları Araştırma ve Geliştirme Derneği Başkan Yardımcısı Gülistan Çetkin da yapılan projelerle kadınlara istihdam alanının yaratıldığını ifade ederek, "Projelerle Sahada kendilerini sanat anlamında göstermelerini çalışıyoruz. Toplumumuzun sanat anlamında çok fazla gelişmediğini düşünüyorum. Özellikle sanat anlamında bir bilinçlendirme ve kalkınmanın kadınlarla sağlanmasını istiyoruz. Bu açıdan kadınlarımızı daha da ön planda olmasını ve daha çok sanatla ilgilenmelerini sağlamaya çalışacağız. Kurslara kadınların yoğun bir ilgisi var. Bingöl'de kadınların uğraşabilecekleri sanat alanları biraz kısıtlı, bu anlamda kadınlar burayı çok etkin şekilde kullanıyorlar. Yoğun bir katılım da var. Sanat alanlarımız da çok geniş. Kursiyerler de kendilerine ait bir şeyler bulabiliyorlar burada. Kendilerini geliştirmek isteyen kadınları da buraya bekliyoruz" diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
-------------------------
Kadınların su kabaklarını işlemeleri
Üretilen ürünler
Üretim aşamaları
Kurstan detaylar
Röportajlar
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mesut BUDRAÇ/BİNGÖL,
=================
Ev fiyatına tespih görücüye çıktı
Adıyaman'da, fil dişi ve pırlantadan oluşan 300 bin lira değerindeki tespih alıcısını bekliyor.
Adıyaman'da 90 firmanın katılımıyla düzenlenen 3'üncü Gıda, Yöresel Ürünler Fuarı'nda, 'Hediyelik Eşya ve El Sanatları' da satışa çıkarıldı. Vatandaşların ilgi gösterdiği fuarda, fil dişi ve pırlanta işlemeli 60 gram ağırlığındaki tespih, 300 bin liraya satışa sunuldu. Fuar alanının ilgi odağı olan tespih, meraklıların ilgisini çekiyor. Tespihi hazırlayarak satışa çıkaran İsmail Ergün, daha önce de yaptığı çok özel ve pahalı tespihleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile siyasetçiler ve ünlü isimlere gönderdiğini ifade etti.
16 yıldır tespih imalatı yaptığını ve birçok siyasetçi ve ünlüye tespih sattığını aktaran Ergün, "Bu tespihi yeni ürettik. Fil dişi üzerine 360 pırlanta işleyerek ortaya çıkardık. Tamamen el işçiliği ile 40 günde hazırladık ve ortaya çok güzel bir tespih çıktı. Tespihin görüntüsü, işçiliği çok güzel, haliyle fiyatı da yüksek. Fiyatını duyanlar şaşırıp kalıyor. İşçiliği ve üzerindeki malzemeyi düşününce çok pahalı değil ama şaşıyorlar. Bu tespih mutlaka sahibini bulacaktır. Çok değerli koleksiyonları olan müşterilerimiz var, onlar tarafından alınacaktır" diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Fuardan genel detay görüntü
-Tespihten standından görüntü
-Tespihten genel görüntü
-Tespihin vatandaşlar tarafından bakılması
-Tespih satıcısından röportaj
Haber-Kamera: Mahir ALAN-ADIYAMAN,
========================
Emekli hemşirenin kedi sevgisi
Balıkesir'in Burhaniye ilçesinde yaşayan emekli hemşire Gülsevim Erentürk (60), 14 yıldır sokak kedilerini besliyor.
Bahçelievler Mahallesi'nde yaşayan emekli hemşire Gülsevim Erentürk, 45'e yakın sokak kedisine kucak açtı. Hemşire olarak 25 yıl boyunca hastanede yüzlerce hastanın tedavisi için uğraş veren Erentürk, 2005 yılında Burhaniye Devlet Hastanesi'nden emekli oldu. 14 yıldır emekli maaşından aldığı mamalarla her gün Ören Meydanı'nda sokak kedilerini besliyor. Erentürk, herkesi sokak hayvanları konusunda duyarlı olmaya davet ediyor.
Yaz, kış, yağmur, çamur demeden sokak kedilerini beslediğini belirten Erentürk, "Herhangi bir yardım almıyorum. Almayı da düşünmüyorum. Her gün burada 35-45 arasında kediyi besliyorum. Arabamın sesini ve kornasını duyunca toplanıyorlar. Onlara, tavuk, balık ve kuru mama veriyorum. İnsanlardan bu konuda duyarlı olmalarını istiyorum. Şart değil benim kadar hayvan beslemeleri. Ama insanlar hiç olmazsa kapısının önündeki bir iki tane kediye köpeğe duyarlı davransalar, hayat daha bir yaşanılır duruma gelir" dedi.
Gülsevim Erentürk'ün örnek bir davranış sergilediğini ifade eden Kenan Gülerler (54) ise "Gülsevim hanım, 14 senedir her gün hiç aksatmadan bu kedilere bakıyor. Cenazesi olduğu zaman, hastası olduğu zaman birilerini gönderiyor" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------
Gülsevim Ertekin'in kedileri beslemesi
Kedilerden görüntüler
Gülsevim Ertekin ile röportaj
Kenan Gülerle röportaj
Süresi: 5 Dakika 11 Saniye, Boyutu: 165 MB.
Haber-Kamera: Sefer TALAY/BURHANİYE (Balıkesir),
==================
5 Osmanlı padişahının mermer heykelini Çin'de yaptırıp Van'a getirdi
Van'ın Erciş ilçesinde oto yedek parça bayiliği yapan Sami Demir (58), Çin'de 5 Osmanlı padişahının mermerden heykellerini yaptırdı. Toplam 175 bin dolara mal olan, her biri 1 ton 200 kilo ağırlığındaki heykeller, gemiyle Antalya'ya, oradan da TIR'a yüklenerek ilçeye taşınıp, Demir'in evinin bahçesine yerleştirildi. Demir, "Rahmetli babam bu tür eserleri çok severdi. Bana, 'Oğlum kültürel miraslarınız Çin'de de olsa gidin getirin' derdi. Ben de buralarda yaptıramayınca Çin'de yaptırdım" dedi.
Van Gölü kıyısındaki Erciş ilçesinin Salihiye Mahallesi'nde yaşayan, renkli kişiliği ile tanınan, doğaya olan sevgisini de topladığı odun, demir, kuruttuğu yaprak, çiçek, meyve ve balıklardan yaptığı ilginç tablolarla gösteren 3 kız babası Sami Demir, çok sevdiği Osmanlı Padişahları Osman Gazi, Fatih Sultan Mehmed, Kanuni Sultan Süleyman, Sultan IV. Mehmed ve Sultan IV. Murad'ın heykellerini yaptırmak için 1 yıl önce, çalışmalara başladı. Oto Sanayi Sitesi'nde bir firmanın yedek parça bayiliğini yapan Demir, Türkiye'de çeşitli renklere sahip granit ve bu granitleri işleyecek usta bulamayınca Çin'e gitti. Demir, Çin'deki bir fabrika ile padişahların giydikleri kıyafetleri boya kullanılmadan orijinal mermer renklerinde ve gerçek ölçülerinde yapılacak her bir heykel için 35 bin dolara anlaştı.
YAPIMI 6 AY SÜRDÜ
Heykellerin yapımı, 6 ay sürdü. Bunun için 2 kez Çin'e gitmek zorunda kalan Demir, heykelleri Türkiye'ye getirmek için de bağlantılar kurdu. Her biri 1 ton 200 kilo ağırlığında olan heykeller, 6 ay önce gemiyle Antalya'ya, buradan da TIR'a yüklenerek Van'ın Erciş ilçesine getirildi.
BABAMIN VASİYETİ
Heykeller, vinç yardımıyla Demir'in 3 katlı evinin, bir bölümü meyve ağaçlarıyla kaplı bahçesine özenle yerleştirildi. Heykellere bakıp büyük mutluluk yaşadığını anlatan Demir, 14 yıl önce vefat eden babasının vasiyetini yerine getirdiğini söyledi. Babasının kendisine kültürel mirasların Çin'de de olsa getirilmesi gerektiğini belirten Demir, şöyle konuştu:
"Padişahlarımıza ait heykeller doğal ve granit mermerden yapıldı. Tamamıyla el emeği, göz nuruyla tasarlandı. ve o günün şartlarında Osmanlı padişahlarının kıyafetleri nasılsa öyle yapıldı. Bu heykellerde hiçbir şekilde boya kullanılmadı, yani çizmesi siyah ise siyah granit taş kullanıldı, gövdesi kahverengi ise kahverengi taş kullanıldı. Rahmetli babam bu tür eserleri çok severdi. Bana, 'Oğlum kültürel miraslarınız Çin'de de olsa gidin getirin' derdi. Ben de buralarda yaptıramayınca Çin'de yaptırdım. Gemi ile Antalya limanına, oradan TIR'larla Erciş'e getirdim. Bu heykellerin boyları o dönemlerde yaşamış padişahların boyları ile birebir aynı. Bahçemde sergilediğim bu heykeller, toplamda 6 ton ağırlığında. Bizler 1700'lü yıllarda yaşamış Aşık Emrah'ın torunlarıyız. Görevimiz, başta tarihimize isimlerini altın harfler ile yazdırmış bu değerlerimize sahip çıkıp, bizden sonraki nesillere de bunu aktarmaktır."
Bahçesinde süslemeli tarihi mezar taşları da bulunan Demir, heykellerin herkes tarafından merak edildiğini, yaz aylarında bahçe düzenlemesi yaptıktan sonra heykelleri sergilemeyi düşündüğünü söyledi.
Görüntü Dökümü
---------
-Heykel Görüntüleri
-Tarihi Taş Görüntüleri
-Sami Demir ile Röportaj
-Detaylar -467 MB -4 Dakika 10 Saniye
Haber-Kamera: Barbaros KUL/ERCİŞ (Van), -
=================
Tahta beşik geleneğini yaşatmaya çalışıyor
DİYARBAKIR'da bir zamanlar her ailenin çocuklarını büyüttüğü tahta beşik üretimi yapan Şeref Uğrakçı (50), 6 yaşında çırak olarak girdiği, tarihi bazalt taşlarla döşeli 4 metrekarelik dükkanda 44 yıldır mesleğini sürdürüyor. Uğrakçı, unutulmaya yüz tutan tahta beşikleri tek başına üretip, sanatını yaşatmaya çalışıyor.
Sur ilçesinin Savaş Mahallesi'nde bulunan 4 metrekarelik tahta beşik üretilen dükkana annesi tarafından 1975 yılında çıraklık yapması için getirilen Şeref Uğrakçı, şimdi mesleğinin son temsilcileri arasında bulunuyor. Uğrakçı'nın 10 yaşındayken aynı dükkan önünde çıraklık yaptığı dönemde çekilen fotoğrafı yarım asra dayanan emeğinin de belgesi olarak duruyor. Uğrakçı, bir zamanlar her ailenin çocuklarını büyüttüğü tahta beşiklere ilginin her geçen gün azaldığını söyledi. Tahta beşiklerin, yoğun kullanılan diğer beşiklere oranla daha sağlıklı olduğunu belirten Şeref Uğrakçı, mesleğe başlamasını şöyle anlattı:
"Ben bu mesleğe 1975 yılında başladım. O zaman 6 yaşındaydım. Annem beni ustamın yanına getirip, 'Eti senin kemiği benim' dedi. O günden sonra onun yanında çırak olarak çalıştım. Ustam vefat ettikten sonra kendim bu işe devam ettirdim. Annem beni ustamın yanına sanat öğrenmem için bırakmıştı. Benim çocuklarımdan sadece biri yanımda çırak olarak çalışıyor. Diğerleri farklı meslekler seçti, ben burada tabure, tahta beşikler yapıyorum. Eskiden sedir diye tabir edilen, evlerde oturmak için kullanılan divanları el sanatlarıyla süsleyerek yapardık. Diyarbakır'da çok eskiden vatandaşlar gece damlarda uyurdu, gece yılan ve akreplerden korumak için tahtlar yapardık. Onlar da şu anda kafelerde kullanılıyor."
'ŞİMDİ TORUNLARIM İÇİN ÜRETİYORUM'
Uğrakçı, ürettiği tahta beşikleri ceviz, çam, kavak ve gürgen ağaçlarından yaptığını dile getirerek, kendisinin de tahta beşiklerde büyüdüğünü söyledi. Hafta 1-2 beşik sattığını söyleyen Şeref Uğrakçı, "Şu an yaptığım beşikte 4 ayrı ağaç çeşidi kullanıyorum. Ceviz, çam, kavak, gürgen bu ağaçlar beşiğin daha uzun ömürlü olmasını sağlıyor. Sipariş üzeri genellikle yapıyoruz. Haftada en az 1 veya 2 tane satıyoruz. Tabii eskiden bu sayı daha fazlaydı. Artık bu işi yapan kişi sayısı çok az, nesil kalmadı. Ben de bu beşiklerde büyüdüm, şimdi torunlarıma da bu beşiklerden yapıyorum. Bu sanat kaybolmadı, kaybolmaz ama bizden sonra usta yetişmez sanırım. Bu sanat altın bir bileziktir. Gerçekten işi ehliyle yaparsa usta çok iyi gelir elde eder. Normal motifsiz sade bir ahşap beşiğin fiyatı 150 lira ama motifli ve modern bir beşik istenirse o zaman fiyat artıyor. Bizim eski geleneklerimiz kaybolmasın, çok olsun. Oyuncak beşikler de çok satılıyor. Oyuncak beşik de yapıyorum. Son 5 yıldır ben tabure de yapıyorum, burada onlarca ağaç kullanarak yapıyorum. Buraya gelen turistler çok beğeniyorlar ancak bazıları götüremiyor. Yerli turistler de sipariş veriyorlar adreslerine gönderiyorum. Buradan Almanya'ya bile tahta beşik yolladım. Bu bizim geleneğimiz. Ben bu geleneğin sürmesini istiyorum ve çalışıyorum" dedi.
Görüntü dökümü
------------------------------
Tahta beşiklerden görüntü
Marangoz dükkanından görüntü
Sokaktan görüntü
Usta Şerif Uğrakçı'nın tahta beşiği zımparalaması
Oyuncak beşik
Usta Şerif'in konuşması
Tahta taburelerden görüntü
Usta Şerif'in tabure yapması
Genel ve detay görüntü
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 672 MB
Haber-Kamera: Canan ALTINTAŞ-Serdar SUNAR/DİYARBAKIR,
======================
Kocaeli merkezli FETÖ operasyonu: 14 gözaltı
Kocaeli merkezli 9 ilde düzenlenen FETÖ/PDY operasyonunda 14 kişi gözaltına alındı.
Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 18 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerinin bugün Kocaeli, İstanbul, İzmir, Ankara, Sakarya, Adana, Samsun, Eskişehir ve Çanakkale'de gerçekleştirdiği eş zamanlı operasyonla 1 ihraç yüzbaşı, 2'si muvazzaf 3 üsteğmen ve 8'i muvazzaf, 2'si emekli 10 astsubay olmak üzere 14 kişi gözaltına alındı. 4 şüphelinin yakalanması için çalışmalar devam ediyor.
İZMİT (Kocaeli), -
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni -7 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?