CHP'li Tezcan: Bekir Bozdağ Hakkında Fezleke Hazırlandı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında “savcıya müdahale ettiği” gerekçesiyle 14 Ocak’ta fezleke hazırlandığını açıkladı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı görevinden, İzmir Liman İşletmesi'ne yönelik operasyonun ardından Samsun'a atanan Başsavcı Hüseyin Baş'ın, Adalet Bakanı Müsteşarı Kenan İpek hakkında fezleke hazırlayıp HSYK'ya gönderdiği belirtildi. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Ali Çelik'in de Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında soruşturmayı etkilemeye çalışma suçlamasıyla fezleke hazırlayıp gönderdiği öğrenildi.

BOZDAĞ, İDDİALARI DOĞRULADI

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, hakkında fezleke düzenlendiği iddilarına ilişkin "İki savcı da bir tutanak tutmuşlar, gönderdiler" dedi.

Gazetecilerin "CHP'nin hakkınızda bir fezleke hazırlandığına yönelik iddiası var. Ne düşünüyorsunuz?" sorusu üzerine Bozdağ, şunları söyledi: "Eksik söylemişler. Demek ki öbürünü ayrı konuşacaklar. Şu anda CHP'ye servis yapan anlaşılan önemli kaynakları var. Servis yapıyorlar anlaşılan. Fakat ben şunu söyleyeyim. Bir görüşmem var. Benim görüşmem tamamiyle hukukun uygulanması, hukuka uyulması, hukukun dışına çıkılmaması, insanların lekelenmeme hakkına riayet edilmesi, soruşturmanın gizliliğine ilişkin yasal hükümlerin ve anayasal teminatların dikkate alınması. Şu anda bir soruşturma yürüyor. Soruşturma gizli ama medyada soruşturmanın kapsamına dair her şey yer alıyor. Bu tabii yasaların çizdiği sınırlar dışında bir durum. Soruşturmanın gizliliğine herkesin uyması lazım. Buna en fazla uyması gerekenler de soruşturmayı yürütenlerdir. Soruşturmanın gizliliği sadece delilleri bulmak veya faile ulaşmak için değildir. Aynı  zamanda insanların  lekelenmeme hakkına riayet etmek, insanların onurunu korumak içindir. Medya eşliğinde soruşturma yürüyor olması ve bu soruşturma kapsamında ne varsa soruşturmanın gizliliğine rağmen buralarda yer alması doğru bir şey değildir. Bu nedenle hukuka uygun soruşturmaların yürümesi... Tabii nereye kadar  gidecekse elbette oraya kadar gitsin. Ama soruşturmalar yürürken de  hukuka uygun kanunların çizdiği  çerçeve içinde yürümesini, biz buna riayet edilmesini konuştuk."

KILIÇDAROĞLU "DEHŞET VERİCİ BELGE" DİYEREK OKUMUŞTU

Samsun Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcılığı'na atanmasına rağmen halen İzmir'deki makamında bulunan ve önümüzdeki hafta ayrılması beklenen Başsavcı Hüseyin Baş, geçen 7 Ocak'da hazırladığı tutanakla Türkiye'nin gündemine gelmişti. Baş'ın HSYK'ya gönderdiği tutanağı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun TBMM Parti Grup Toplantısı'nda 'Dehşet verici belge' diye okumuştu. Tutunakta, Başsavcı Baş, 7 Aralık'ta İzmir'de Liman İşletmeleri'ne yönelik yolsuzluk operasyonundan bir gün önce Adalet Bakanı Müsteşarı İpek'in kendisini iki kez telefonla aradığını, soruşturmayı durdurmasını, ilgili savcıyı görevden almasını istediğini belirtmişti. Baş'ın bu konuda sadece tutanakla yetinmediği ve Müsteşar İpek hakkında 'Tehdit ve hakaret' suçlamasıyla fezleke hazırlayıp HSYK'ya gönderdiği öğrenildi. Baş, gazetecilerin bu konudaki görüşme taleplerini geri çevirdi.

İşte CHP'li Tezcan'ın Bozdağ'la ilgili iddiaları

"AYAĞININ TOZUYLA GELİR GELMEZ HAKKINDA FEZLEKE HAZIRLANDI"

TBMM'de basın toplantısı düzenleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, "Ayağının tozuyla Adalet Bakanlığına gelir gelmez hakkında fezleke düzenlenmesini sağlayacak bir fiil işleme maharetini göstermiş Bekir Bozdağ.

"BOZDAĞ HAKKINDAKİ FEZLEKE ADALET BAKANLIĞI'NDA"

Şu anda Bekir Bozdağ hakkında düzenlenmiş bir fezleke var. Ve Adalet Bakanlığına geldi. Bu fezleke yargı görevini etkilemeye teşebbüs suçunu içeriyor. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı özel soruşturma bürosunun evrakı" dedi.

"BAKANLIĞIN RESMİ KAYITLARINA GİRDİ"

Evrakı gösteren Tezcan, şöyle devam etti:

"İmza kısmını özellikle kapattım. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosunun fezleke üst yazısı. Bakanlık Muhabere Bürosuna gönderiliyor. Bakanlığın resmi kayıtlarına girdi. 14 Ocak 2014 tarihli 2014/883 numaralı evrak. Bu evrakta tamamını okumuyorum. İzmir Cumhuriyet Başsavcısı tarafından görevden alınan Hüseyin Baş'ı kastediyor. İzmir Cumhuriyet Başsavcısı tarafından 10 Ocak 2014 tarihinde 2014/883 Bakanlık Muhabere numarasıyla İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosuna gönderilen 7 Ocak 2014 tarihli tutanak içeriklerinden anlaşılacağı üzere Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs ettiğine ilişkin iddialar yer almaktadır. Bakanlar Kurulu üyeleri hakkında bu görevleri nedeniyle Anayasanın 100, 107 ve 112. maddeleri uyarınca işlem yapılması gerekir diyor. Arkasından 14 sayfalık bir fezleke, bunun ekinde. 32 klasör evrak, İzmir soruşturması evrakı. 32 klasör evrak 14 sayfalık fezlekeyle Adalet Bakanlığına gönderildi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın bakanlık görevine geldiğinde ilk işinin İzmir soruşturmasını nedeniyle İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş'ı dönemin İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş'ı arayarak soruşturmaya müdahale ettiği, soruşturmayı savcıdan al, sen takip et dediği ve bu sebeple yargı görevini etkilemeye teşebbüs suçu sayılabilecek fiili işlediği hakkında düzenlenmiş fezleke.

İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş'ın Müsteşar Kenan İpek'in kendisini arayıp tehdit etmesiyle biten bir iş değil. Onunla başlayan Emniyet şube müdürlerinin tehdidiyle devam eden ve en son Bakan'ın bizzat Cumhuriyet Başsavcısını aradığı ve bunun tutanağın düzenlendiği bir süreç ile karşı karşıyayız."

31 Ocak 2011 tarihinde İzmir'de yolsuzluk soruşturmasının başladığını ifade eden Tezcan, "6 Ocak 2014 tarihi operasyon düğmesine 7 Ocak tarihinde basılmasına karar verilen gün" dedi.

"DÜĞMEYE BASILDIĞI AN OPERASYONA MÜDAHALE BAŞLIYOR"

"Fezlekeden anlatıyorum, özetliyorum, bu ifadeler fezlekenin ifadeleri" diyen Tezcan, şöyle devam etti:

"Soruşturmanın deşifre olacağı düşüncesiyle savcılık derhal operasyon yapma kararı veriyor.

Arama izinleri alınıyor. Yakalama kararları alınıyor, 6 Ocak 2014 tarihinde. Yine İstanbul, Ankara, Denizli, Hatay ve Van illerine talimatlar yazılıyor 6 Ocak'ta. Ertesi gün soruşturmayla ilgili operasyonun başlayacağına ilişkin.

Düğmeye basıldığı an operasyona müdahale başlıyor. O gece 6 Ocak'ı 7 Ocak'a bağlayan gece savcıya ve Emniyete baskılar başlıyor. Müdahaleyi yapanlar kim, sırasıyla, Müsteşar Kenan İpek, İzmir Valisi, İzmir İl Emniyet Müdürü, Kaçakçılık Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı ve en son Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, bunların tamamı tutanağa bağlanmış. Konuşmaların bir kısmı kayda alınmış."

"İLK MÜDAHALE KENAN'TEN GELİYOR"

İlk müdahalenin Kenan İpek'ten geldiğini iddia eden Tezcan, "6 Ocak akşamı saat 19.38'de Müsteşar Kenan İpek, Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş'ı arıyor. Bu soruşturmayı durdurmazsan, savcıları değiştirmezsen sonu kötü olur diye Hüseyin Baş'ı tehdit ettiği görüşmenin yapıldığı saat. İlk müdahale Kenan İpek'ten geliyor. Aramaları yapacak personelin başındaki Mali Şube Müdürü Bora Köprü'yü arayıp tehdit etme ihtiyacı hissediyorlar. Arayanlar kim İzmir İl Emniyet Müdürü Ali Bilkay ve İzmir Valisi.

Bora Köprü görüşmeyi kendi cep telefonuyla kayda alıyor. Sonra da kendisi doğrudan Cumhuriyet savcılığına giderek bu konuşma kayıtlarının dökümünü bir flash bellek halinde Cumhuriyet savcılığına veriyor. Valinin ve Emniyet müdürünün soruşturmayı durdurmak için kendisine hangi telkin ve baskılarda bulunduğunun ibret verici örneği" dedi.

"OPERASYONA ADAM ÇIKARTMIYORUZ, ADAM GÖNDERMİYORUZ TAMAM MI?"

Konuşma kayıtlarını okuyan Tezcan, şunları söyledi:

"Dökümünü yapmışlar fezlekede, tek tek, vali ve bakanla nelerin görüşüldüğü. İzmir İl Emniyet Müdürü arıyor. Müdür diyor ki, "bir şey sorarsa savcı, çalışıyoruz diyeceksiniz ama herhangi bir operasyon yapmıyorsunuz'. İl Emniyet Müdürü, Mali Şube Müdürüne diyor ki, savcı size operasyon dediğinde çalışacağız diye oyalayın ama herhangi bir operasyon yapmıyorsunuz' diyor. Bora itiraz ediyor. Ama müdür ısrarcı diyor ki, "tamam çalışıyoruz, gereğini yapmıyoruz tamam mı? Operasyona adam çıkartmıyoruz, adam göndermiyoruz tamam mı?'

Valinin konuşması şimdi Bora Müdüre, "şimdi bu iş artık ülke meselesi haline geldi, İstanbul'da da aynı şeyler oldu. Diyeceksiniz ki "talimatınız ulaştı, üzerine çalışıyoruz' Yani savcıyı aldatacaksınız söylediği bu İzmir Valisinin.

Savcı için söylüyor Vali, "kendisi takip yaparsa yapsın, kapınız açık, gelir çayını içer ve gider kardeşim, seni zoraki şuraya gidelim ya da şey diyemez ki talimatı vereceksin tüm personeline, talimat ulaştı, üzerinde çalışıyoruz' sadece bunu diyeceksiniz diyor.

"ÇAYI İÇİRİN, ALDATIN GÖNDERİN DİYOR"

"Savcı buradan kalkıp her bir ile mi gidecek' yani yapmayın diyor bu emri. Çayı içirin, aldatın gönderin diyor.

"Ankara'nın çok net tavrı bu, anlatabildim mi?' Vali, Ankara'nın talimatının bu olduğunu Mali Şube Müdürüne söylüyor."

"Soruyorum bu Ankara kim?" sorusunu yönelten Tezcan, "Bu Ankara'nın sadece Bekir Bozdağ ile bitmediğini de biliyoruz. Bu Ankara'nın Başbakan'a kadar uzandığından hiç tereddüdümüz yok. Bora diyor ki "Evet Ankara'dan da aradılar'.

İl Emniyet Müdürü tekrar telefonu alıyor Vali'den, "Vali Bey'in talimatını aldın değil mi?' diyor."

"AL SORUŞTURMAYI ONUN ELİNDEN, SEN YÜRÜT DİYOR"

Önce Kenan İpek'in Başsavcıyı aradığını sonra Vali ve Emniyet Müdürünün İzmir Mali Şube Müdürünü aradığını ifade eden Tezcan, "7 Ocak günü Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş'ı arıyor ve aynı şekilde soruşturmaya müdahale etmesini istiyor. Diyor ki, soruşturma evrakı hakkında bilgi istiyor. Bilgiyi alıyor, ondan sonra soruşturmayı ilgili Cumhuriyet savcısından al diyor. Al soruşturmayı onun elinden, sen yürüt diyor. Gerek fezlekeyi düzenleyen büronun, İzmir savcılığının gerekse HSYK bölge hakim ve savcılara gönderdiği yazıda ki açıklamaların çok net bir ifadesi var, bu şekilde müdahalelerin tamamı yasaktır. Doğrudan doğruya yargıyı etkileme suçu olarak kabul ediyor, bu da bu fezlekenin içinde yazıyor. Şu yorum yapılıyor, 3 yıldan bu yana devam eden 32 klasör eki olan bir soruşturmayı tam operasyon arefesinde o güne kadar o soruşturmayı yürüten savcının elinden almak diyor fezleke, onun elinden almak doğrudan doğruya soruşturmayı etkilemek içindir."

"MUHATAP ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ, SUÇ, YARGI GÖREVİ YAPANI ETKİLEMEYE TEŞEBBÜS"

Fezlekenin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosu tarafından düzenlendiğini belirten Tezcan, "Muhatap Adalet Bakanı Bekir Bozdağ. Suç, yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs. TCK 277, suç böyle ifade ediliyor. Dosya şu anda Adalet Bakanlığında.

Fezlekede özetle söylenenler şunlar; 14 sayfalık fezlekedeFezlekede şunlar söyleniyor, savcıya müdahale edilmiştir, soruşturma savcısına soruşturmayı engellemek için müdahale edilmiş. Emniyet'e müdahale edilmiştir. Bakan ve Müsteşar tarafından yapılmıştır bu müdahale. Müsteşarın müdahalesinin Bakan'ın bilgi ve talimatı doğrultusunda olduğu kanaatine ulaşılmıştır, diyor" diye konuştu.

Adalet Bakanına seslenen Tezcan, "4 tane bakanın dosyasını tutuyorsun. Ama bu senin kendinle ilgili fezleke. Ama bunu tutmaya hiç hakkın yok, derhal bu fezlekeyi TBMM'ye göndermek zorundadır" dedi.

"Bu fezleke kimin döneminde yazıldı?" sorusuna da Tezcan, "14 Ocak tarihli" dedi. "Hüseyin Baş mı yazdı?" sorusuna da Tezcan, "Hayır, o dönemde başlanan işlemler Başsavcı değil, oradaki özel soruşturmayı yürüten savcı hazırlıyor fezlekeyi. Başsavcı hazırlamıyor" yanıtını verdi.