Fatih Terim'in, babası yaşamını yitirdi (Geniş haber)
Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim'in Adana'da hastanede tedavi gören babası 93 yaşındaki Talat Terim, bu sabah yaşamını yitirdi.
Yaşlılığa bağlı olarak hastalıkları bulunan 3 çocuk babası Talat Terim, rahatsızlığı artınca 10 gün önce Adana Acıbadem Hastanesi'nde yoğun bakıma alındı. Galatasaray'ın Alanyaspor ile 1-1 berabere kaldığı maçtan sonra Adana'ya gelen Fatih Terim, babası ziyaret edip son durumu hakkında doktorlardan bilgi aldı. Yoğun bakımda tedavisi süren Talat Terim, bugün saat 08.50'de yapılan müdahaleye rağmen yaşama veda etti. Galatasaray'ın bugün Ziraat Türkiye Kupası'nda Hatayspor ile oynayacağı karşılaşmaya hazırlanan Fatih Terim de acı haberi alınca Adana'ya hareket etti.
Talat Terim'in bir süredir tedavi gördüğü Acıbadem Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Bülent Soyupak, Terim'in saat 08.50'de yaşamını yitirdiğini söyledi. Soyupak, "Kendisi bir süredir genel durum bozukluğu nedeniyle hastanemizde izleniyordu. Kendisini bu sabah saat 08.50'de kaybettik" dedi.
GALATASARAY'DAN AÇIKLAMA
Galatasaray Kulübü ise Talat Terim'in ölümünün ardından internet sitesinden açıklama yaptı. Açıklama şöyle; "Teknik direktörümüz Sayın Fatih Terim'in babası Talat Terim'in vefatını derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhum Talat Terim'e Allah'tan rahmet, Sayın Hocamız Fatih Terim'e ve Terim Ailesi'nin tüm mensuplarına başsağlığı ve sabırlar dileriz."
Talat Terim'in yaşamını kaybettiğini duyulması üzerine çok sayıda çok sayıda yakını ve hastaneye akın etti. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü de hastaneye gelerek Terim'in yakınlarına başsağlığı diledi.
Talat Terim'in Adana Asri Mezarlık'ta toprağa verilmesi bekleniyor.
Görüntü Dökümü
-----------
DHA Muhabiri Nuri Pir'in anonsu
Hastaneden genel detaylar
Hastanede bekleyen Fatih Terim'in yakınları
SÜRE: 00'48" - BOYUT: 90.1 MB
Haber-Kamera: Akif ÖZDEMİR- Nuri PİR- Eser PAZARBAŞI/ADANA,
==================
Fırtına Bodrum'a zarar verdi
Muğla'nın Bodrum ilçesinde gece etkili olan fırtına, ev balkonlarındaki tahta güneşlikleri uçurdu. Ağaçlar da devrilirken, otomobillerde maddi hasar oluştu.
Bodrum'da dün (salı) saat 23.00 sıralarında başlayan kuvvetli rüzgar, gece yarısından sonra fırtınaya döndü. Saatteki hızı 100 kilometreye ulaşan fırtına nedeniyle Kumbahçe Mahallesi Kiremit Sokak üzerinde bulunan 4 evin balkonundaki tahta güneşlikler ve güneş enerji sistemleri metrelerce uçarak sokağa savruldu. Uçan malzemelerin isabet ettiği park halindeki 2 otomobilde hasar meydana geldi. Fırtına nedeniyle çok sayıda ağacın devrildiği belirtildi. İlçe merkezinde de bir otomobilin üzerine ağaç devrildi. Otomobilde maddi hasar oluşurken, aracın hacizli olduğu ve arandığı ortaya çıktı. Otomobil, çekici yardımıyla trafik otoparkına çekildi. Bugün saat 05.00 sıralarında rüzgar etkisini yitirdi, kentte yağmur sürüyor.
'KORKU FİLMİ GİBİYDİ'
Mahalle sakinlerinden Dicle Şimşek, yaşadıklarının korku filmi gibi olduğunu belirterek, "Büyük bir gürültü duyduk. Arkasından balkonun güneşliği uçtu, çıkamadık evden. Alt katta mahsur kaldık, elektrikler gitti. Neyse ki çok büyük bir hasar yokmuş ama kötüydü yani gece, korku filmi gibiydi" dedi.
Meteoroloji yetkililerinden alınan bilgiye göre son 24 saatte ilçede metrekareye 13 kilogram yağmur düştü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------
Uçan güneşliklerden görüntü
Zarar gören otomobillerden görüntü
Dicle Şimşek röp.
Üzerine ağaç devrilen araçtan görüntü
Haber-Kamera: Mehmet Can MERAL/ BODRUM (Muğla),
==================
Diyarbakır'da PKK sığınaklarında silah ve mühimmat ele geçirildi (Geniş haberi)
Diyarbakır'ın Hazro, Lice ve Kulp ilçelerinde güvenlik güçlerince düzenlenen operasyonda terör örgütü PKK'lıların kullandığı belirlenen 7 sığınak ve mevzide silah, mühimmat ve yaşam malzemeleri ele geçirildi.
İl Jandarma Komutanlığı'nca, Hazro, Lice ve Kulp ilçeleri dağlık ve kırsal alanında, jandarma komando ve polis özel harekat timleri ile güvenlik korucularının katılımıyla 'Bayrak-112 Şehit Jandarma Teğmen Abdülselam Özatak-02' adı verilen müşterek operasyon düzenlendi. Operasyonda PKK'lı teröristlerin kullandığı belirlenen 7 sığınak ve mevzide Kalaşnikof piyade tüfeği, şarjör, 20 mermi, 5 kilo amonyum nitrat, 7 pil, 2 pil bloğu, 2 motosiklet aküsü, 25 metre elektrik kablosu, büyük tüp, 3 küçük tüp ve çok sayıda giyim, yaşam ve örgütsel doküman ele geçirildi. Ele geçirilen silah, mühimmat ve malzemeler imha edildi, sığınaklar kullanılamaz hale getirildi. Güvenlik güçlerince bölgedeki 5 evde yapılan aramada da 2 kişi hakkında yasal işlem başlatıldı.
Görüntü Dökümü:
---------
Tespit edilen sığınaklar
Ele geçirilen malzemeler
Genel ve detay görüntüler
Haber: Mücahit YOLCU-Kamera: DİYARBAKIR,
====================
Kamyonet karşı şeride geçti: 1 ölü, 2 yaralı
Osmaniye'de kontrolden çıkarak karşı şeride geçen kamyonetin otomobille çarpışması sonucu meydana gelen kazada 1 kişi öldü 2 kişi yaralandı. Kaza, D-400 karayolu Osmaniye-Gaziantep yolu 3'üncü kilometresinde meydana geldi. Bahçe ilçesi yönüne seyir halinde olan Mustafa Huba (55) yönetimindeki 80 DU 301 plakalı kamyonet,
kontrolden çıkarak orta refüje çarptı. Kamyonet daha sonra karşı şeride geçerek Hatice Kavrak (31) yönetimindeki 07 BZA 04 plakalı otomobille çarpıştı. Meydana gelen kazada Mustafa Huba yanındaki eşi Nadiriye Huba (61) ve diğer araç sürücüsü Hatice Kavrak yaralandı. Kazayı görenlerin haber vermesi üzerine olay yerine çok sayıda kurtarma ve sağlık ekibi sevk edildi. Ambulanslarla Osmaniye Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralılardan durumu ağır olan Nadiriye Huba, doktorların tüm çabasına rağmen kurtarılamayarak yaşamını kaybetti. Polis, kazayla ilgili soruşturma başlatırken, kazanın oluş anı ise çevredeki bir işyerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Polis, kazayla ilgili soruşturma başlatırken, yaralı 2 kişinin ise tedavisi sürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------
Kaza anının güvenlik kamerası görüntüsü
Kaza yerinden görüntü
Kaza yapan araçlardan, polis ve ambulanstan detaylar
BOYUT: 47.6 MB SÜRE: 01'31"
Haber: İbrahim EMÜL - Kamera: OSMANİYE,
====================
Yeniden almaya başladığı maaşıyla kahvedekilere çay ısmarladı
Antalya'da 5 aylık eksik prim yatırdığı gerekçesiyle kesilen emekli maaşını 3,5 yıl aradan sonra yeniden almaya başlayan Mehmet Çiçek (85), köy kahvesindeki herkese çay ısmarladı.
Antalya'nın Aksu ilçesinde çiftçilik yapan Mehmet Çiçek, 2000 yılına kadar 11 yıl SSK'ya, 7 yıl da Bağ-Kur'a prim ödedi. Çiçek, 2000 yılının son ayında SSK tarafından emekli edildi. 2015 yılının temmuz ayına kadar düzenli emekli maaşı alan Çiçek, maaşının kesilmesinden sonra SGK'ya başvurdu. SGK yetkilileri, Çiçek'e yanlış hesap yapıldığını, 5 ay daha prim ödemesi gerektiğini söyledi. Kurum, bugüne kadar ödediği 62 bin 306 TL'yi de Çiçek'ten geri istedi.
MAHKEMEDEN 'İYİ NİYETLE BAĞDAŞMIYOR' KARARI
Mehmet Çiçek, hatanın SGK'dan kaynaklandığı gerekçesiyle Antalya İş Mahkemesi'ne dava açtı. Daha sonra Antalya Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşınan davada mahkeme, Çiçek'i haklı buldu. Mahkeme kararında, SGK'nın yaklaşık 16 yıl maaş ödemesi yaptıktan sonra okuma yazma dahi bilmeyen, o dönemde 82 yaşında olan Mehmet Çiçek'in çalışarak, emekli olma imkanını elinden aldığını belirtti. SGK'nın istediği 62 bin 306 TL'nin Mehmet Çiçek'in 'ekonomik mahvına' neden olabilecek bir rakam olduğunu kaydeden mahkeme, 5 aylık eksik prim ödemesinin de iyi niyet ilkesiyle bağdaşmayacağına hükmetti.
YENİDEN MAAŞINI ALMAYA BAŞLADI
Dava Yargıtay'da devam ederken Mehmet Çiçek'in durumu medyaya yansıdı. Sağlıktan yararlanamadığını, SGK karşılamadığı için ilaca kendi cebinden yüksek miktarda para harcadığını dile getiren Çiçek, "Mahkeme süreci 3,5 yıldır devam ediyor. Ben öldükten sonra maaşı herhalde mezara gönderecekler. Personel hatası diyorlar, benim suçum ne? Artık mezara getirip parayı bırakırlar" diye konuştu.
Aksu Kaymakamlığı ve SGK yetkilileri, sesini duydukları Çiçek'i evinde ziyaret ederek bilgi aldı. Yetkililer, hatanın düzeltildiğini ve Çiçek'in maaşını alabileceğini kaydetti.
'HERKESE BENDEN ÇAY'
3,5 yıl aradan sonra yeniden almaya başladığı ilk maaşını bankadan çeken Mehmet Çiçek, ilk olarak yaşadığı köyün kahvesine uğradı. Kahvedeki herkese çay ısmarlayan Çiçek'in mutluluğu yüzüne yansıdı. 3,5 senedir bugünü beklediğini belirten Çiçek, "Kabahatin kendilerinde olduğunu kabul ederek maaşımı yeniden yatırdılar. Arkadaşlara çay ısmarladım, bir miktar da borcum var, onu ödeyeceğim" dedi.
Görüntü Dökümü
----------------
Mehmet Çiçek'in bankaya gidişi
Bankada beklemesi
Bankamatik kuyruğuna girmesi
Çektiği parayı sayması
Kahveye gitmesi
Çay ısmarlama anı
Arkadaşlarıyla konuşması
Röp: Mehmet Çiçek
Haber: Hasan DEMİRBAŞ- KAMERA: Alparslan ÇINAR/ANTALYA-DHA)
======================
Kaymakam Yetgin'den yolu açılan köye ziyaret
Bingöl'ün Karlıova Kaymakamı Levent Yetgin, kar nedeniyle kapalı yolu ekiplerin çalışmasıyla açılan Karlıca köyünü ziyaret etti. Kaymakamın evlerinde ziyaret ettiği yaşlı ve hastalar duygulu anlar yaşadı.
Karlıova ilçe merkezine 30 kilometre mesafede bulunan Karlıca köyü yolu kar ve tipiden dolayı 15 gün boyunca kapalı kaldı. Özel İdare ekiplerinin çalışmasının ardından yol yeniden ulaşıma açıldı. Yolun ulaşıma açılmasıyla köye ilk ziyareti Kaymakam Levent Yetgin yaptı. Köyde bulunan 78 yaşındaki Derviş Yüksel, evine gelen Kaymakam Yetgin'i karşısında görünce duygulandı. Hasta yatağında Kaymakama sarılan Derviş Yüksel, ilk defa evlerine bir kaymakamın geldiğini ve sıkıntılarını dinlediğini ifade etti.
74 yaşındaki eşi Zühriye Yüksel ile birlikte aynı evde kalan Derviş Yüksel Kaymakama teşekkür ederek, "Allah böyle Kaymakamları başımızdan eksik etmesin. Allah devletimize zeval vermesin. Bu yıl kış şartları oldukça sıkıntılı geçti. Hemen hemen her gün kar ve tipi vardı. Yolumuz açılır açılmaz Kaymakamımız buraya gelerek sıkıntılarımızı dinledi. Allah ondan razı olsunö dedi.
Köyde bulunan diğer hasta ve yaşlıları ziyaret eden Kaymakam Yetgin, vatandaşlarla köy konağında bir araya gelerek onların sorunlarını dinledi. Köylülerin sıkıntılarını ve sorunlarını not eden Kaymakam Yetgin, "Devletimiz şartlar ne olursa olsun sizlere hizmet etmemiz için bizleri görevlendirdi. Bu yıl bildiğiniz üzere kış ayları büyük sıkıntılar yaşattı. Bu sıkıntıları gidermek için elimizdeki imkanlarla karla mücadeleyi yüksek tutmaya çalıştık. Vatandaşlarımızın sorunlarını dinlemek yerine buraya gelerek yerinde gördük" dedi
Görüntü Dökümü:
----------
- Kaymakamın köye gelişi
Kaymakamın köylülerle buluşması
Kaymakamın yaşlı hastayı evinde ziyaret etmesi
Kaymakamı karşısında gören yaşlı hasta duygulanması
Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 160 MB
Haber-Kamera: Serkan BİNGÖL/KARLIOVA(Bingöl),
====================
Diyarbakırlı öğrenciler Çanakkale'ye uğurlandı
Diyarbakır'da, İçişleri Bakanlığı'nca hayata geçirilen 'Biz Anadolu'yuz' projesi kapsamında 40 öğrenci Çanakkale'ye uğurlandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde, İçişleri Bakanlığı tarafından 180 günlük eylem planı çerçevesinde yürütülen 'Biz Anadolu'yuz' projesi devam ediyor. Proje kapsamında Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki 21 ilden 15 yaş ve altı 50 bin öğrencinin, ülkenin farklı şehirlerini ziyaret etmelerini sağlayarak, kardeşlik köprüsünün kurulması, ortak kültürel değerlerin paylaşılması hedefleniyor. Bugüne kadar 6 bin 271 öğrenci ve görevlinin yararlandığı projede dün akşam saatlerinde 40 öğrenci, beraberlerindeki görevlilerle Çanakkale'ye uğurlandı.
'HEDEF 6 BİN ÖĞRENCİ'
Uğurlama öncesi Diyarbakır Havalimanında bir tören düzenlendi. Törene Hasan Basri Güzeloğlu ile eşi Ayşe Güzeloğlu ve öğrenciler katıldı. Burada bir konuşma yapan Vali Güzeloğlu, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayesinde ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun bu anlamdaki yönetiminde Diyarbakır'ın da dahil olduğu illerimizden Türkiye'nin her bir tarafı güzel olan illerine öğrencilerimizi gönderiyoruz. Oradan da bize öğrenciler geliyor. Yaklaşık 5 bin evladımızı hem İstanbul'da hem Çanakkale'de göndermiş olduk. Yıl sonuna kadar hedefimiz en az 6 bin öğrencimizi göndermek. Çanakkale, tarihimizin çok önemli bir dönüm noktası. Çanakkale savaşlarında bu ülkenin her bir köşesinden gelen vatan evlatlarının vatanını devletini bayrağını korumak için savaştığı ve şehit düştüğü bir yer. Nasıl büyük bir millet ve devlet olduğumuzu, düşmana ve ihanet karşı nasıl bir onurlu ve şerefli bir duruşla savaşıp şehadete erdiğini göreceksiniz" dedi.
İlk defa uçağa bineceğini belirten 8'nci sınıf öğrencisi Evin Kaymaz ise "İlk defa şehir dışına çıkacağım. İlk defa arkadaşlarımla güzel anlar geçireceğim. Bunun için çok mutluyum. Çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
--------
Öğrencilerden detay görüntü
Vali Güzeloğlu ve eşinin gelişi
Vali Güzeloğlu'nun konuşması
Evin Kaymaz'ın konuşması
Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 565 MB
Haber-Kamera: Emrah KIZIL/DİYARBAKIR,
===================
Bayındırlı çiçekçiler, Hollanda için 'yenilebilen menekşe' üretecek
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin destek verdiği Bayındır Çiçek Kooperatifi, dünya çiçek devi Hollanda'dan bir firma için siklamen tohumu üretiminden sonra, şimdi de aynı ülkeden başka bir şirkete 'yenilebilir menekşe çiçeği' tohumu üretecek.
Yerli üreticinin desteklenmesi amacıyla kooperatiflerle anlaşma yapan ve sözleşmeli üretim modelini uygulayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, verdiği desteklerin olumlu sonuçlarını almaya başladı. 2007 yılından beri çiçek üreticilerine alım garantili sözleşmeli üretim yaptırarak ekonomik olarak güçlenmelerini sağlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, Bayındırlı üreticileri dünyanın en büyük çiçek üreticileriyle ortak proje yapacak birikime ulaştırdı. Çiçeğin başkenti haline gelen Bayındır, artık sadece Türkiye'de değil dünyada da konuşulur oldu. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin desteğiyle büyük değişim yaşayan Bayındır Çiçek Üreticileri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi (BAYÇİKOOP), yaklaşık 2 yıl önce dünya çiçek devi Hollanda için siklamen ıslah çalışması yapmaya başlamasının ardından, bu ülkeden başka firmalar da ortak iş yapmak için sıraya girdi. Süs bitkileri ihracatında dünya lideri olan, çiçek soğanı ve tohumu üretiminde ise dünyanın ilk 3 ülkesi arasında yer alan Hollandalıların gösterdiği bu büyük ilgi, Bayındır'ı çekim merkezi haline getirdi. Pek çok Avrupalı firma, yurt dışı fuarlarında BAYÇİKOOP'la temas kurabilmek için şimdiden harekete geçti.
'DÜNYADA TANINIR HALE GELDİK'
Hollandalı çiçek tohumu üreticisi Varinova B.V. firması adına gerçekleştirdikleri siklamen tohum ıslahı çalışmasıyla tüm dünyaya isimlerini duyurduklarını, bunun hemen ardından bir başka Hollandalı çiçek tohumu üreticisi Prudac ile ön sözleşme imzaladıklarını açıklayan BAYÇİKOOP Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Yekta Yamaner, yakın zamanda Almanya'nın Essen şehrinde düzenlenen IPM Çiçekçilik fuarına katıldıklarını ve buradan inanılmaz mutlu ayrıldıklarını söyledi. Yamaner, katıldıkları fuarda Hollandalı çiçek tohumu üreticisi Varinova B.V. firmasıyla yeni bir anlaşmaya daha imza attıkları belirterek şöyle devam etti:
"Bu firmayla artık aynı anda hem iri hem de mini siklamen çeşidi için ıslah çalışması yapacağız. Daha önce planlamadığımız bir çalışmaydı bu. Çünkü Varinova şirketiyle 2 senedir iri ve gür yapraklı siklamen çiçeği ıslahı üzerine çalışıyoruz. Şirket şimdi de mini siklamen üretmemizi istedi. BAYÇİKOOP'un başarılı çalışmaları sonucunda firmaların güvenleri arttı. Artık marka olduk ve Hollanda'da tanınır hale geldik. Bunun bize geri dönüşü de çok çabuk oldu. Hollandalı bir diğer firma Prudac Çiçekçilikle görüşmelerimiz oldu ve ön sözleşme imzaladık. En az 5 yıllık iş birliğiyle yenilebilir hercai menekşe (viola) çiçeği tohumu üreteceğiz. Planlanan ilk rakam yıllık 10-12 milyon adet tohum üretimi. Yaklaşık bir hafta içerisinde çalışmalara başlayacağız. Buradaki teknik bilgiler kesinlikle üçüncü şahıslara aktarılmıyor ve bu güveni gören firmalar bizimle çalışmak istiyor. Türkiye'nin iklim şartlarının Hollanda'ya göre daha elverişli olmasından dolayı da artık yabancı firmalar yüzünü bize çevirdi. Ayrıca Schonoveld firmasıyla da görüşmeler halindeyiz. Eğer görüşmeler olumlu sonuçlanırsa, onlar için de Çuha tohumu üreteceğiz. İlk çalışmak istedikleri firma biziz."
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin sağladığı ciddi katkılar sayesinde Bayındır Çiçekçilik Koooperatifi'nin adının artık dünyada da tanınır hale geldiğini söyleyen Yamaner, "Bayındır ve çiçekçileri giderek büyüyor. Yeni yatırımlar yapma şansımız oluyor ve böylece üreticilere çok ciddi destekler geliyor. Bugünleri görmemizin sebebi ise İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun biz üreticilerin elinden tutmasıdır. İnşallah herkes Aziz Başkanı örnek alır, herkes üreticilerin lokmasını büyütür" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------
Serada çiçeklerle ilgilenen çalışanlar
Bayındır Çiçek Üreticileri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Yekta Yamaner ile röp
Genel ve detay görüntü
Yiyeceklere konulmuş çiçeklerden detay
Haber-Kamera: İZMİR,
==================
İZBAN grevini erteleyen kararnamenin iptali için dava açıldı
Türkiye Demiryolu İşçileri Sendikası (Demiryol-İş), İzmir'deki İZBAN grevini 60 gün süreyle erteleyen Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin iptali istemiyle, Danıştay'da dava açtı.
Raylı sistem ile yolcu taşımacılığı yapan İzmir Banliyö Sistemi(İZBAN) çalışanları, işverenle toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde uzlaşamadıkları için 10 Aralık 2018'de greve başladı. Ancak 30'uncu günde Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile grev 60 gün süreyle ertelendi. Grevin ertelenmesinin ardından Demiryol-İş Sendikası İzmir Şubesi'nde örgütlü olan işçiler, tren seferlerini yeniden başlattı, ardından da toplu iş sözleşmesi imzalandı. Türkiye Demiryolu İşçileri Sendikası ise Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin iptali için Danıştay'da dava açtı. Dava dilekçesinde, işveren konumunda bulunan İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları'nın (TCDD), işçiler ile bugüne kadar, İZBAN'da 3 defa karşılıklı toplu iş sözleşmesi imzaladıkları anlatıldı.Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile grevin ertelenmesinin hukuka uygun olmadığı savunularak, bunun uluslararası sözleşmelerde, anayasada, yasalarda yerinin bulunmadığı, ertelemenin işçi haklarını zedeleyen, grev hakkını ortadan kaldıran bir karar olduğu kaydedildi.
'CİDDİ MÜZAKEREDEN KAÇINILDI'
Dava dilekçesinde Anayasa'nın, 'Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır' maddesine de atıfta bulundu. Dava konusu grev kararında, sendikanın ve üyesi işçilerin gerçek amacının, sorumlu sendikacılık ve sorumlu yurttaşlık bilinci çerçevesinde, ekonomik ve sosyal durumları ile çalışma şartlarını düzeltmek, ileriye götürmekten çok korumak amaçlı olduğu belirtilen dilekçede, buna rağmen işverenle anlaşmanın mümkün olmadığı ileri sürüldü. Dilekçede, "İşveren son günlerde, ertelemeden çok emin oldukları için olsa gerek, sendikamız yetkilileri ile ciddi müzakerelerden kaçınmıştır. Grev uygulamaları ve ertelemelerle ilgili olarak, devlet yöneticilerinin beyanlarını tüm kamuoyu sıklıkla duymaktadır. Bu beyanlardan ve uygulamalardan cesaret alan işveren, bunu kullanarak, işçilerin haklarını tanımamış ve TİS'i imzalamamıştır" denildi.
SENDİKA ENDİŞELERİNİ PAYLAŞTI
Yasaya uygun bir şekilde alınan grev kararının, yasaya uygun olmayan bir biçimde, anayasanın kuvvetler ayrılığı ilkesi gözardı edilerek, yürütmenin görev ve yetkisi aşılarak, 'Şehir içi toplu taşıma hizmetlerini bozucu nitelikte' olduğu gerekçesiyle ertelendiği öne sürülen dilekçede, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğu ve hukuk devletinde, her yurttaşın, her kurumun, hukuk kaidelerine, iyi niyet kuralları dışına çıkmaksızın, amacına uygun bir şekilde uymak zorunluluğunun bulunduğu kaydedildi. Dava dilekçesinde şu görüşler yer aldı:
"Cumhurbaşkanlığı 6356 Sayılı Yasa'nın 63. maddesinde belirtilen yetkisini kullanırken, 'Ben bu yetkiyi, istediğim gibi, istediğim şekilde, istediğim zaman, istediğim sendika ve işçilere karşı kullanırım' şeklinde yorumlama hakkına sahip olamaz kanaatindeyiz. Her ne kadar yapılan grevin şehir içi yolcu taşımacılığı üzerinde olumsuz bir etkisi olsa da taşımacılığı bozucu bir etkisi olmamıştır. Yasalar çerçevesinde uygulanmak istenen grev, bırakalım gerçek anlamda şehir içi toplu taşıma hizmetlerini bozmasını, İzmir genelinde dahi, düşünüldüğü kadar etkin olmadığından, kamuoyunun ve basının gündemine dahi gelmemiştir."
Dilekçenin son kısmında ise kararname ile işçilerin anayasal hakları olan grevlerin ertelendiği sürece, işverenin hakkaniyet çerçevesinde sözleşme imzalamaktan kaçınacağı ileri sürülerek, "Türkiye'de ekonomik gücü elinde bulunduranlar, ekonomik yönden güçsüz olanlara karşı, hakkaniyet olgusunu hatırlamak istememektedirler" denildi.
Haber: Umut KARAKOYUN/İZMİR, -
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni -5 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?