Kahramanmaraş'ın gizemli cenneti: Yeşilgöz
KAHRAMANMARAŞ şehir merkezine 60 kilometre uzaklıktaki Tekir Mahallesi'nde bulunan Yeşilgöz, suyunun rengi ve eşsiz doğası ile görenleri hayran bırakıyor. Suyunun rengi ve kaynağı hakkında gizemini koruyan Yeşilgöz'ün efsaneleri de çok. Şehir merkezine 60 kilometre uzaklıkta bulunan Kahramanmaraş- Göksun Karayolu üzerindeki Tekir Mahallesi'nde yer alan Yeşilgöz, 4 mevsim ziyaretçisine eşsiz güzellikler sunuyor. 20 metre derinliğindeki obruktan çıkan su Tekir Deresi'yle birleşirken, çevresindeki mesire alanı ise yoğun ilgi görüyor. Özellikle yaz aylarında piknikçilerin uğrak yeri olan Yeşilgöz'e sadece fotoğraf çektirmek ya da suyunun o eşsiz rengini görmek için gidenler de var. Gezgincilerin rotasında da yer alan Yeşilgöz, güzelliğinin yanında gizemiyle de dikkati çekiyor.
SUYUN RENGİ VE KAYNAĞI BELİRLENEMİYOR
Adeta cennetten bir köşe olan Yeşilgöz'ün iki büyük gizemi bulunuyor. Bunlardan biri rengi. Kimileri rengini çevresindeki ağaçlardan aldığını, kimileri derinliğinden, kimileri ise güneş ışınlarının suya düşüş açısından kaynaklandığını söylese de bugüne kadar kimse ortaya bilimsel bir kanıt koyamamış. Bir diğer gizemi ise suyunun kaynağı. Bunun için 2008'de Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Sualtı Topluluğu ile Anadolu Speleoloji Grubu Derneği'nden (ASPEG) 16 kişilik bir ekip dalış gerçekleştirdi ama bir sonuç alamadı."TEKNİK EKİPMANLAR 135 METREYE KADAR İZİN VERDİ"Yeşilgöz'e son olarak Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Sualtı Arama Kurtarma Ekibi dalış yaptı. Yeşilgöz'de olası boğulma olayı olduğunda nasıl bir yerde arama yapacakları hakkında fikir sahibi olmak için keşif amaçlı dalış yapan ekipten Sinan Kiraz, daldıklarında bambaşka bir manzarayla karşılaştıklarını söyledi. Kiraz, Yeşilgöz'de gördüklerini şöyle anlattı: "Yeşilgöz için çok gizemli bir dalış yeri diyebilirim aslında. İlk 20 metreye kadar dikey olarak huni olarak inmekte. Huni olarak indikten sonra bir mağara başlıyor su altında. Mağara, dikey olarak aşağıya devam etmiyor, eğimli olarak ve bazı kıvrılmalar var. Güzel olan yönü, görüşün çok net olması. 3 metreye 3 metre geniş bir koridor var aşağı ve eğimli olarak. Yaklaşık 135 metre eğimli olarak gidebiliyoruz ama maksimum derinliğe geldiğimizde 47,5 metre. Yani 47,5 metre derinliğe kadar 135 metre uzaklığa kadar gittikten sonra küçük bir boğaz oluşuyor bir dalgıçın girebileceği kadar bir boğaz var. O boğazdan sonra ne var, neler yapılabiliyor, ondan sonra su nereden geliyor, tekrardan yukarı çıkıp bir obruk ya da benzeri şeyler var mı, suyun olmadığı bir yer var mı? Bunların her biri bir soru işareti. Teknik ekipmanlarımız buraya kadar izin verdi bize. İleride ekipmanlarımızı değiştirdiğimizde daha derinlere, daha ilerilere dalma imkanımız var.""DALIŞ TURİZMİNE AÇILABİLCEK BİR YER"Yeşilgöz'e hayran kaldıklarını belirten Sinan Kiraz, şöyle devam etti: "Şu an için 135 metre kadar eğimli olarak gidiliyor, maksimum 47,5 metre derinlik var ama ondan sonrası belirsiz. Yani gizemini hala koruyor Yeşilgöz. ve çok güzel olan yönü de geniş bir mağara olması, ki her yerde bu imkan yoktur birçok mağarada. ve görüntünün çok net olması. Fark ettik çok hafif bir akıntı var, mevsimsel değişebilir bu akıntının hızı ama yüzeye doğru çıkan hafif bir akıntı var. Şunu söyleyebilirim daha önce genelde mağara dalışları 5 metre, 10 metre derinliklerde yatay olarak devam eder ama Yeşilgöz, aşağıya doğru inmekte. Bu nedenle Yeşilgöz'ün dalış yapılacak çok enteresan bir yer olduğunu söyleyebilirim. İlk daldığımızda hayran kaldık, kesinlikle çok güzeldi. Dalış turizmine açılabilecek bir yer, suyun sıcaklığı 8 derece ve akıntının da çok hafif bir şekilde olması dalgıçların genellikle çok şikayet ettiği bir unsur bulanıklaştırmaktır ya da mağara içinde bulanık oluşmasıdır dalgıç hareketlerinden dolayı ama burada ciddi şekilde bulanıklaşma ve başka şeyler olmuyor.""20 YIL ÖNCE KAN ŞEKLİNDE AKTI"Gizemi çözülemeyen Yeşilgöz'ün efsaneleri de çok. Bunlardan en çok konuşulanı Keş Dağı'ndaki bir mağaradan atılan saman balyalarının Yeşilgöz'den çıkması. Tekir Mahallesi sakinlerinden olan Necati Elma, Yeşilgöz'ün harika bir yer olduğunu ve gizemini çözebilmek adına yıllar önce dalgıçların dalış yaptığını hatırlattı. Elma, "20 sene önce şiddetli bir yağmurdan dolayı su göl halinde kaldı, öndeki akıntısı kurudu. Kan şeklinde aktı. Bu mahallenin insanları duaya çıktılar ve duadan yarım saat sonra tekrar aynı eski halini geri aldı. Yeşilgöz çok güzel bir yer, suyu buz gibi. Kışın istediğin şekilde yüzebilirsin gayet ılık ama yazın çok soğuk. Karpuz 10-15 dakika içinde ortadan patlayabiliyor şiddetli soğuğundan dolayı. 30-35 yıl önce de köylünün bir tanesi buğdayı hayvanın sırtına yüklüyor ve buradan geçerken hayvanın ayağı tökezliyor, suyun içine gidiyor buğday yüküyle ve batıyor. 10-15 dakika sonra hayvan yüzerek canlı bir şekilde çıkıyor" diye konuştu.'HUZUR VERİCİ'Çocukların düşüp boğulma ihtimaline karşı etrafı tel örgüyle çevrilen Yeşilgöz, her mevsim de ziyaretçi ağırlıyor. Bunlardan biri olan Özge Dinçer, Kayseri'den nişanlısı Mücahit Yurdagül'ün yanına geldiğini ve onun da kendisini Yeşilgöz'e getirdiğini söyledi. Yeşilgöz'ün doğa harikası bir yer olduğunu belirten Dinçer, " Kayseri Pınarbaşı'ndan nişanlımın yanına geldik. Geçerken de bir gezelim dedik buraları. Güzel yer. Çok güzel ama çok derin, aşırı derin. Ama çok sakin bir yer, çok dinlendiriyor. Huzur verici" dedi. Mücahit Yurdagül ise nişanlısına Kahramanmaraş'ın güzel yerlerini gezdirdiğini ifade ederek, "Yeşilgöz'e de getirdim kendisini. Yeşilgöz çok güzel, mükemmel bir yer. Çok güzel bir mekan ve herkesin gelip görmesini isteriz" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ---------------Yeşilgöz'ün genel görünümüYeşilgöz'den detayYeşilgöz'ü gezenlerNecati Elma ile röp.Drone ile Yeşilgöz'e girişHavadan detayÖzge Dinçer ile röp.Mücahit Yurdagül ile röp.Sualtı kamerasından YeşilgözYeşilgöz'deki dalgıçlarDalgıçların Yeşilgöz'deki mağaraya girişiMağaradan detayDalgıç ekibi yazısıSinan Kiraz ile röp.GoPro ile Yeşilgöz'den detay
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 1.8 GB
Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ-DHA)
====================
Mobilya atölyesinde çıkan yangın, korkuttu
Bursa'nın İnegöl ilçesinde bir mobilya atölyesinde çıkan yangın, 1 saatlik müdahalenin ardından kontrol altına alındı.Yangın, İnegöl ilçesi Ahmet Türkel Çevre Caddesi'nde bulunan bir mobilya dekorasyon atölyesinde meydana geldi. Otomobili ile yoldan geçen vatandaşlar, atölyeden alevlerin yükseldiğin görüp, durumu itfaiye ekiplerine bildirdi. Kısa sörede bölgeye gelen itfaiye ekipleri, alevlere müdahale ederek, yangını 1 saatlik çalışmayla söndürdü. Yangın sebebiyle, atöylede büyük hasar meydana geldi. Yangınla ilgili soruşturma sürüyor.
Görüntü dökümü-------------Yangından detaylar-Yangını söndürme çalışmaları
Süre: 1.05 dakika, Boyut: 122 MB
Haber-Kamera: Yavuz YILMAZ/İNEGÖL (Bursa),-
===================
Hamsi şenliğinde 2 ton hamsi tüketildi
Ordu'nun Gülyalı ilçesinde, 5'incisi düzenlenen 'Hamsi Şenliği'nde katılımcılara, ızgara ve tavada pişirilen yaklaşık 2 ton hamsi ikram edildi.Gülyalı'nın Kestane Mahallesi Derneği ile muhtarlık tarafından 5'inci kez 'Hamsi Şenliği' düzenlendi. Kestane Mahallesi İlkokulu'nun bahçesindeki etkinlik için yaklaşık 50 kişi görev alıp, ızgara ve tavaların başına geçti. Şenlikte, ızgara ve tavada pişirilen yaklaşık 2 ton hamsi, katılımcılara ikram edildi. Yöresel kıyafetleriyle sahneye çıkan şarkıcı Aynur Çelebi de seslendirdiği şarkılarla eğlendirdi. Kestane Mahallesi'nin muhtarı Yusuf Yurtseven, şenliğin 5'incisini düzenlediklerini belirterek, "Geleneğimiz, gelecek nesillere de güzel hediye olacak. Şenlik sayesinde gurbetçilerimiz de mahalleye geliyor, birlik ve beraberlik pekişiyor. Şenliğe katılan ve destek veren herkese teşekkür ediyorum" dedi.
Görüntü Dökümü: ---------Şenlik alanından detaylar-Sanatçı Aynur Çelebi'den detaylar-Kestane Mahallesi Muhtarı Yusuf Yurtseven'in konuşması-Balık pişirme detayları-Vatandaşlardan detaylar
(SURE: 01.46 DK) (BOYUT: 198 MB)
Haber-Kamera: Ahmet BAYRAK/ ORDU,
====================
Kamyonet otomobillere çarptı: 1 yaralı
Düzce'de, kamyonetin park halindeki 2 otomobile çarpması sonucu 1 kişi yaralandı. Kaza anı güvenlik kameralarına yansıdıKaza sabah saatlerinde Karacahacımusa Mahallesi Hürriyet Bulvarı'nda meydana geldi. Rahim Köroğlu idaresindeki 54 HC 963 plakalı kamyonet yol kenarında park halindeki 81 KJ 972 ve 81 AAY 080 plakalı otomobillere çarptı. Kamyonet devrilirken, kazada 81 AAY 080 plakalı otomobil içerisinde bulunan Emine Akgül yaralandı. Emine Akgül, 112 Acil Sağlık ekiplerinin yaptığı ilk müdahalenin ardından Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. Kaza anı ise güvenlik kameralarına yansıdı.
Görüntü Dökümü-----------Kaza anına ait güvenlik kameraları görüntüleriKaza alanından görüntüKaza yapan araçların görüntüsü ve detaylar
Haber-Kamera: Tezcan SOLMAZ/DÜZCE, (DHA
====================
Ameliyatla uyku apnesinden kurtuldu
Samsun'da yaşayan Aşkın Köz (48), uyku apnesi hastalığından ameliyatla kurtulup, sağlığına kavuştu. Gece uyurken süreki sıkıntı çektiğini belirten Köz, "Ameliyattan önce gece olmasını hiç istemiyordum. Şimdi ise bu hastalıktan kurtuldum" dedi.Samsun'da 25 yıldır TIR şoförlüğü yapan Aşkın Köz, uyku sorunu nedeniyle işinde sıkıntılar yaşamaya başladı. Direksiyon başında kısa aralıklarla uyuya kalması üzerine hastaneye giden Köz'e 'koah' teşhisi konulup, tedavi uygulandı. Ancak bu tedaviden bir sonuç alınamadı.Bunun üzerine Samsun'da Büyük Anadolu Hastanesi'ne giden Köz'e, burada uyku labaratuvarında test yapıldı. Test sonucunda Köz'ün bir gecede 60 defa solunumunun durduğu tespit edildi. Muayene edilen Köz'ün uyku apnesi (horlama ve uykuda solunum durması) olduğu anlaşıldı. Hastanede tedavisine başlanan Köz, Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Baş-Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Erdal Seren tarafından ameliyata alındı. Başarılı geçen ameliyatın ardından Köz, hastalığından kurtulup sağlığına kavuştu.'SIKINTILARIMDAN KURTULDUM'Ameliyat olmadan önce uyurken çok sıkıntılar çektiğini dile getiren Köz, "Ben uzun yol şoförüyüm. Normalde 4 saat araç kullanıp 1 saat dinlenmemiz gerekiyor. Ben o 4 saatlik mesafeyi 5-6 sefer uyuyarak gidebiliyordum. Gece uyuyamadığım için gün içerisinde sürekli yorgun oluyordum. Ameliyat olduktan sonra bütün sıkıntılarım geçti. Artık daha rahat araç kullanabiliyorum. Gün içerisindeki yorgunluğum kayboldu. Ameliyat olmadan önce gece olmasını hiç istemezdim. Her gece 2-3 sefer ölüm korkusu yaşıyordum. Ama artık bu sıkıntılarımdan kurtuldum" dedi.'HEP KORKUYLA UYUYORDUM'Eşinin rahatsızlığından tedirgin olan Asiye Köz de "Hep korkuyla uyuyordum. Acaba bir şey olacak mı diye korkuyordum. Eşim hep oturarak uyuyordu ben de uyumadan onu bekliyordum. Sürekli tıkanarak uyanıyordu. Ameliyattan sonra ise eşimin bütün sıkıntıları kayboldu. Çok mutluyuz" diye konuştu.'UYKU APNESİ SIKLIĞI ARTMAKTADIR'Uyku apnesinin çok sık görünen bir hastalık olduğunu söyleyen Doç. Dr. Erdal Seren ise şunları söyledi: "Bu hastalık hastanın hem sağlık durumunu hem de sosyal çevresini etkileyen bir hastalık. Hastamız bize şiddetli horlama ve ağır derece uyku apnesi sorunlarıyla geldi. Biz de yapmış olduğumuz ameliyat sonrasında hastamızın şikayetlerinin düzeldiğini artık günlük yaşamında daha rahat olduğunu gözlemledik. Uyku apnesi ameliyatında uygun hastalardan çok olumlu sonuçlar alınmakta. Bunun için de değerlendirmelerin yapılıp hastanın ameliyattan fayda göreceğine karar vermemiz gerekiyor. Uyku apnesi uykuda nefesin durmasıdır. Uyku esnasında şiddetli horlama ile nefesin 10 saniye ve üzerinde durmasına uyku apnesi denmektedir. Burundan başlayarak gırtlağa kadar birçok yerdeki tıkanıklığı ifade eder. Biz buradaki bütün sıkıntıları bulup bir cerrahi müdahale uyguluyoruz. Tolumda uyku apnesinin sıklığı gittikçe artmaktadır."
Görüntü Dökümü--------Röportajlar-Hastadan detaylar-Ameliyathaneden detaylar-Detaylar
Haber-Kamera: Hüseyin KALAY/SAMSUN,
====================
Cinayeti, rüyasında tecavüz edildiğini görünce işlemiş
Antalya'da 'Naz' takma adlı trans birey Gökçe Saygı'yı (39) 22 bıçak darbesiyle öldüren Şahin Yalçın (20), ikinci kez hakim karşısına çıktı. İkinci duruşmada cinayeti neden işlediğini anlatan Yalçın, "Rüyamda Naz bana tecavüz ediyordu. Uyandığımda irkildim. Sonrasında Naz ilişki teklif edince kendimi kaybettim" dedi.Olay, 13 Mayıs günü sabah saatlerinde Muratpaşa ilçesi Deniz Mahallesi 129 Sokak'taki 4 katlı apartmanın birinci katında meydana geldi. Binada, "Dur yapma, senin Allah'ın yok mu" diye bağıran kişiyi duyan apartman sakinleri, bir süre sonra seslerin kesilmesi üzerine 112 Acil Çağrı Merkezi'ni aradı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Komşular, seslerin birinci katta oturan 'Naz' takma adlı trans birey Gökçe Saygı'nın evinden geldiğini söyledi. Bunun üzerine içeri giren ekipler, Saygı'nın cesedini buldu. Gökçe Saygı'nın sırtında çok sayıda bıçak darbesi tespit edildi. Daha sonra yakalanan şüpheli Şahin Yalçın, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ikinci duruşmaya, ömür boyu hapis istemiyle yargılanan Şahin Yalçın, tanıklar ve taraf avukatları katıldı. İlk duruşmada susma hakkını kullanan Şahin Yalçın, ikinci duruşmada mahkeme heyetine 2 sayfadan oluşan savunmasını sundu. Yalçın'ın, salonun boşaltılması halinde sözlü savunma yapabileceğini söylemesi üzerine duruşma salonu boşaltıldı.Gökçe Saygı'yı 7-8 aydır tanıdığını söyleyen Şahin Yalçın, "Daha önce de evine gitmiştim ama hiç cinsel birlikteliğimiz olmadı. Olay günü ailemle tartışmıştım. Gidecek yerim yoktu. Arkadaşım Ş.K. ile birlikte Naz'ın evinde kalmayı düşündüm. Naz'ı aradım. Bizi davet edince gittik. Yanımızda yiyecek ve içecek de götürdük. Naz'ın salonu Amerikan mutfaklıydı. Naz ile Ş.K. koltukta otururken ben buzdolabından kola almaya gittim. Ben dolaptan içecek çıkartırken, Naz arkamdan bana sarıldı. Bana Ş.K. ile birlikte üçlü ilişki teklif etti. Ben de 'Ne yapıyorsun? İşine bak' diyerek kendisini ittim. Benden özür dileyerek 'Bir daha olmaz' dedi. O an oradan ayrılmayı düşündüm ama kalacak yerim olmadığı için gidemedim" diye konuştu.Salonda birlikte oturup film izlemeye devam ettiklerini sözlerine ekleyen Şahin Yalçın, savunmasını şöyle sürdürdü: "Ben bir ara mutfaktaki tezgahtan su aldım. Naz'ın yaptığı hareketten korktuğum için de yanıma bıçak aldım. Sonrasında koltukta uyuyakalmışım. Uyandığımda Naz ile Ş.K.'nın salonda olmadığını hissettim. Ben hala uyku halindeydim. Rüyamda Naz'ın bana tecavüz ettiğini gördüm. Uyandığımda korktum ve irkildim. Ardından lavaboya gittim. Bu sırada, Naz'ın mutfakta bana yaptığı hareket aklıma geldi. Ş.K. ile Naz yatak odasındaydılar. Yan yana uzanmış telefondan film izliyorlardı. Ben de Naz'ın yanına uzandım. Film izlemeye başladım. Naz yine ilişki teklif etti. Ben de yanımdaki bıçağı çıkardım ve önce sırtından sallamaya başladım. Kontrolümü kaybettim. Ş.K. ben bıçağı vurur vurmaz kalkıp telefonunu aldı ve kaçtı. Ş.K. her ne kadar Naz'ın teklifini duymadığını söylüyorsa da yalan söylüyor."Mahkeme başkanının "Neden bu kadar büyük tepki gösterdin?" sorusu üzerine Şahin Yalçın, "Mutfakta yaptığı hareketten sonra, rüyamda da tecavüze uğrayınca psikolojim bozuldu" karşılığını verdi. Başkanın "Çok bıçak darbesi var. Neden bu kadar bıçak vurdun?" sorusuna ise sanık, "Kontrolümü kaybetmişim" demekle yetindi. Sanık Yalçın, olaydan sonra teslim olmayı düşünmediğini, ağabeyinin telkini ile teslim olduğunu söyledi.
Sanık avukatı da müvekkilinin ruh sağlığının yerinde olup olmadığı yönünde araştırma yapılmasını talep etti. Şikayetçi avukatı ise suçu sanık ve arkadaşı Ş.K'nın birlikte işlemiş olabileceğini iddia etti. Duruşma ertelendi.
Haber: Süleyman EKİN/ANTALYA, -
Son Dakika › Güncel › DHA YURT BÜLTENİ - 8 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?