GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık'ın konuşması - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki'nin konuşması - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık: - "Bugün artık Türkiye kendi uydusuyla Kandil'in üzerinden iki buçuk günde bir geçiyor. Oradaki her inşa faaliyetini, her hareketi uyduyla izliyoruz"- AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Özhaseki: - "Bizler yerel yönetimlerdeki gayretlerin, başarıların neticesinde iktidara gelmiş bir partinin mensuplarıyız" Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Bugün artık Türkiye kendi uydusuyla Kandil'in üzerinden iki buçuk günde bir geçiyor. Oradaki her inşa faaliyetini, her hareketi uyduyla izliyoruz" dedi. Kocaeli'nin Başiskele ilçesinde bir otelde düzenlenen "AK Parti 1. Bölge Yerel Yönetimler İstişare Toplantısı"nda konuşan Işık, AK Parti'nin bir kurumsal yapı olarak siyaset sahnesine çıkmasındaki en önemli faktörün Recep Tayyip Erdoğan'ın, 1994-1998 dönemindeki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı olduğunu belirtti. Bakan Işık, 1998 yılına gelindiğinde Recep Tayyip Erdoğan'ın haksız yere belediye başkanlığından ayrıldığı dönemde halkta, "İstanbul'u yöneten, Türkiye'yi yönetir" kanaatinin oluştuğunu anlattı. İstanbul'un devasa sorunlarının çok kısa sürede çözüldüğünü ifade eden Işık, bunlar yapılırken de kamu kaynaklarının en titiz şekilde harcanmasının, hem hizmet yapıp hem de halkın gönlüne girme başarısının aynı anda gösterilmesinin, Recep Tayyip Erdoğan'ı önce Türkiye'de lider konumuna getirdiğini, arkasından da bir dünya lideri konumuna yükselttiğini kaydetti.Bakan Işık, belediye başkanlarının seçildikten sonra hizmetlerinin önem taşıdığına değinerek şöyle devam etti: "Belediye başkanı, seçildikten sonra hizmet noktasında tamamen tarafsız ve adil olmak, kendisine oy veren vermeyen tüm seçmene halka hizmet götürmek durumunda. Burada hiçbir ayrımcılık bizim kitabımızda yazmaz. AK Parti'nin belediyecilik anlayışında hizmette ayrımcılık yoktur. AK Parti'li bir belediyenin hizmet verdiği bir şehirde Cumhuriyet, Osmanlı ve Selçuklu dönemimizin yansımasını görmek durumundayız. 'Bu şehir, acaba hangi medeniyete ait' diye insanların aklına soru takılırsa, o zaman biz belki hizmetimizde iyi olabiliriz ama 'medeniyet anlayışımızı şehirlerimize yansıtma noktasında başarısızız' demektir. Maalesef Türkiye, 1970'lerde yoğunlaşan köyden kente göçle birlikte, bu süreci yönetmeyi başaramamış bir ülke. Dolayısıyla bizim medeniyet değerlerimizin yansıyacağı şehircilik anlayışı ve şehirlerin imarı noktasında çok ciddi sıkıntılarımız bugün hala var."Belediye başkanlarının, "Biz seçildik artık, biz siyaset yapmayız" gibi bir anlayışla hareket edemeyeceğine dikkati çeken Işık, hizmet şapkasıyla adil, tarafsız, herkese eşit mesafede olmak belediye başkanının görevi olduğunu ancak parti kimliğiyle de partisinin başarısı için gece gündüz çalışması gerektiğini vurguladı.- "Bizim anlayışımızda vatandaş her zaman haklıdır" Ekonomik istikrarın ön koşulunu siyasi istikrarın oluşturduğunu, 7 Haziran seçimlerinden sonra ortaya çıkan tabloda endişeler ortaya çıktığını aktaran Bakan Işık, şöyle konuştu: "Haziran ayının sanayi üretim rakamı ile temmuz ayının sanayi üretim rakamında ciddi fark oluştu. Niye? Beklentiler bozuldu. Herkes 7 Haziran seçimlerinden AK Parti'nin tek başına iktidar olarak çıkacağını düşünüyordu ama olmadı. ve beklentilerde hemen bir bozulma oldu. Elbette bizim bu oy düşüşünün sebepleri var. Biz demokraside millet iradesine her zaman inandık, millet iradesini her şeyin üzerinde tuttuk. Bugün de bu anlayışımız aynı kararlılıkla sürüyor. Elbette bazı hatalar yaptık ki yüzde 20'ye yakın daha önce AK Parti'ye oy veren seçmen AK Parti'ye oy vermedi. Bizim anlayışımız, vatandaş her zaman haklıdır. 'Biz 7 Haziran'dan itibaren neden bu oy düşüşünü yaşadık? AK Parti olarak biz nerede yaptık, hangi noktaları eksik bıraktık da vatandaşımız böyle bir tercih değişikliğinde bulundu' diye 7 Haziran'dan bugüne kadar çalışmalarımızı sürdürdük."- Terörle mücadele Terörle mücadelede, Türkiye'nin son 13 yılda savunma sanayinde yaptığı yatırımın ne kadar hayati, ne kadar değerli, ne kadar önemli olduğunun görüldüğüne vurgu yapan Işık, "Eğer Türkiye, AK Parti'nin iktidara geldiği ilk günlerdeki gibi bir teknoloji seviyesiyle bugün terörle mücadele vermeye kalksaydı, inanın biz çok fazla şehit verirdik ve terör örgütünün belini kırma imkanımız olmazdı. Bugün artık Türkiye kendi uydusuyla Kandil'in üzerinden iki buçuk günde bir geçiyor. Oradaki her inşa faaliyetini, her hareketi uyduyla izliyoruz" değerlendirmesinde bulundu.Işık, Göktürk-2 uydusunun milli imkanlarla yapıldığını belirterek şunları kaydetti: "Başka ülkeden satın aldığınızda onun istemediği yeri göremiyordunuz. Oraya geldimi ekran kararır ama bu uyduyu siz yaptıysanız istediğiniz her yerden görüntü alabiliyorsunuz. Bugün Allah'a şükürler olsun, kendi tüfeğini, tankını, topunu, gemisini ve helikopterini üreten bir Türkiye var. Onun için son 75 gündür verilen terörle mücadele sonuç alıcı bir mücadeledir. Özellikle PKK'nın çözüm sürecini sabote edip, Ceylanpınar'da iki polisimize uykuda haince şehit etmesinden sonra başlayan operasyonlarda bir ifade kullanmıştım. Demiştim ki, 'Bundan sonra artık terör örgütü düşünsün, Bundan sonra artık başlarına geleceklerden kendileri mesuldür'. Niye? Çünkü Türkiye, eski Türkiye değil. Türkiye artık kendi insansız hava aracı ile o bölgeyi sürekli tarayan bir ülke. Terörist hareketini anında tespit eden ve gerektiğinde imha eden bir ülke. Eğer Türkiye'nin son 13 yılda istikrarlı bir şekilde yoluna devam etmeseydi, biz bugün çok daha farklı sıkıntılarla karşı karşıyaydık. Bölgemizin ve dünyanın içinden geçtiği bu süreçte Türkiye'nin bugün çok daha fazla istikrara ihtiyacı var."- AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ÖzhasekiAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki de Washington'un şehir planlamasının 300 yıl önce yapıldığını, birçok anadolu şehrinde ise planlamaların 1940-1950'li yıllarda gerçekleştiğini anlattı.Türkiye'nin belediyecilikte son yıllarda müthiş bir aşama kaydettiğini vurgulayan Özhaseki, "Bu geri kalışı kapatacak önemli hamleler yapıldı. Belki de bunun milatlarından birisi 1994'tür. Sayın Cumhurbaşkanımızın İstanbul'da belediye başkanı olduğu, Anadolu'da birçok arkadaşımızın büyük şehirlerde belediyelere başladığı dönemdir. Bir milattır, bir dönüm noktasıdır. O yıla kadar bütün Türkiye'de her tarafı ideolojik belediyecilik sarmışken ve sıkıntılar içerisinde insanlar çabalarken, o dönemde hizmet belediyeciliğine doğru bir evrim oldu" diye konuştu.Şehirlerin geleceğini o şehirde yaşayan yerel yöneticilerin ufuklarının belirlediğini ifade eden Özhaseki, şunları söyledi: "Belediyecilik çok zor bir iş, kolay değil. Sol belediyeler geldiler, adları SHP, CHP, DSP hiç önemli değil. İnsanların beklentilerini karşılayamadılar, hatta Türkiye'nin en büyük yolsuzluklarına imza attılar, en büyük kötülüklerinin ayağı oldular ve neticesinde onlar da 1994'e geldiklerinde partilerini de batırarak kendileri de bir kenara çekilip gittiler. Bizde öyle olmadı. 1994'te işbaşına gelen arkadaşlarımızın hepsi o yokluklara ve ön kesmelere rağmen başarılı oldular, çok iyi işler yaptılar, insanların gönüllerini kazandılar ve partilerini iktidara taşıdılar. Bizler yerel yönetimlerdeki gayretlerin, başarıların neticesinde iktidara gelmiş bir partinin mensuplarıyız. Yine işimiz çok. Şimdi seferberlik, 1 Kasım'da seçim var. Bu seçime endeksli olarak hepimizin üzerine düşen görevler var. Bunları yaptığımız zaman inşallah daha sonraki 4 sene de rahat edeceğiz." Toplantıya, İstanbul, Balıkesir, Bilecik, Kırklareli, Bolu, Bursa, Çanakkale, Kocaeli, Sakarya, Edirne, Tekirdağ, Eskişehir, Yalova ve Düzce belediye başkanları ve başkanvekilleri ile belediye meclis üyeleri katıldı. Basına kapalı ikinci oturumda ise belediyelerin 14 ildeki çalışmalarına ilişkin istişare ve müzakere gerçekleştirildi.
Son Dakika › Politika › Yerel Yönetimler İstişare Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?