İran'da kadın cinayetleri: 17 yaşında öldürülen genç kızın öyküsü ülke hakkında neler anlatıyor? - Son Dakika
Dünya
BBC

İran'da kadın cinayetleri: 17 yaşında öldürülen genç kızın öyküsü ülke hakkında neler anlatıyor?

İran\'da kadın cinayetleri: 17 yaşında öldürülen genç kızın öyküsü ülke hakkında neler anlatıyor?

İran'da 17 yaşında bir genç kadın, kocası olduğu söylenen adam tarafından öldürüldü.

09.02.2022 04:43  Güncelleme: 13:18
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İran'da 17 yaşındaki genç kızın, kocası olduğu söylenen bir adam tarafından öldürülmesi, kadın cinayetleriyle ilgili yasalar ve basının bu haberleri ele alış şekliyle ilgili yoğun tartışmalara yol açtı.

Uyarı: Bu haberdeki bazı ifadeleri rahatsız edici bulabilirsiniz.

Sosyal medyada bir süredir İran'da işlenen bir kadın cinayetine ilişkin dehşet verici görüntüler dolaşıyor. Video, İranlı bir haber sitesi olan Rokna'ya bile yüklendi.

Ancak Rokna daha sonra yetkililer tarafından kapatıldı.

Ne oldu?

Cinayetin 5 Şubat'ta İran'ın Kuzistan eyaletinin güneybatısındaki Ahvaz kentinde işlendiği sanılıyor.

İran haber ajansı Rokna, 17 yaşındaki bir genç kızın, kocası olduğu söylenen bir şahıs tarafından öldürülmüş olabileceğini bildirdi.

BBC Farsça Servisi'ne göre, Mona Gazal Haydari adındaki genç kızın üç yaşında bir oğlu olduğu ve eşinin "şiddet içeren davranışları" nedeniyle Türkiye'ye kaçtığı yolunda haberler var.

Ancak daha sonra ailesi tarafından alınıp tekrar evine getirilmiş.

Katil zanlısını, tutuklanmadan önce elinde genç kızın kestiği kafasıyla sokaklarda dolaşırken gösteren görüntüler ajans tarafından paylaşıldı ve sosyal medyada dolaştı. Ajans, kesilmiş kafa görüntüsünü flu hale getirerek sundu.

Ertesi gün, İran haber ajansı ILNA, cinayetten dört saat sonra iki zanlının tutuklandığını ve Mona Gazal Haydari'nin kafasını kestiklerini itiraf ettiğini bildirdi.

ILNA, polis yetkilisi Sohrab Hosseinnejad'ın, bu kişilerin "adli makamlara takdim edildiğini" kaydetti. Yerel basında daha sonra, Mona Gazal Haydari'nin kocasının ve kocasının erkek kardeşini "cinayet suçundan tutuklandığı" ve cinayetin büyük olasılıkla "aile sorunlarından dolayı" işlendiği öne sürüldü.

Genç kızın ailesi ne diyor?

Mona Gazal Haydari'nin babası İran haber ajansı Entekhab ile konuştu.

Mülakatta baba, Haydari'nin kayınpederi ile birlikte Türkiye'ye giderek, genç kızı Ahvaz'a geri getirdiklerini söyledi.

Haydari'nin babası kızının başlangıçta bir "insan kaçakçılığı çetesi" tarafından Ahvaz'dan alınıp Tahran'a ve daha sonra da Türkiye'ye götürüldüğünü öne sürüyor. Türkiye'de Suriyeli bir insan kaçakçısının daha sonra kızını serbest bırakmak için kendilerinden fidye aldığını söylüyor.

Baba, kızının kocası Saccad'dan boşanmak istediğini ise yalanladı, ancak kızını daha çocuk yaştayken evlendirdiğini ve kızını evlendirmek için mahkemeden "fiziksel gelişiminin evliliğe uygun olduğuna" dair belge aldığını kabul etti.

Babası, "kızının kafasını kestiği için" Saccad hakkında suç duyurusunda bulunduğunu ve affetmeye niyeti olmadığını söyledi.

Nasıl tepki verildi?

Sosyal medyada birçok kişi cinayeti kınadı ve internet platformlarında Farsça "Ahvaz", "namus cinayeti" ve "çocuk evlilikleri" etiketleriyle İran'da kadın haklarını tartıştı.

Bazı kullanıcılar, haberlerde adı geçmeyen genç kızın "ölümünden sonra bile ayrımcılığa maruz kaldığından" şikayet etti.

Birçok İran gazetesi haberi ilk sayfadan duyurdu.

Arman-e Melli gazetesi manşetinde "Namus cinayetleri: Kadınlar hala kurban" ifadesini kullandı.

Reformcu Ebtekar gazetesi, "Kadınlara karşı şiddet sosyal bir sorun… Boşanmalara, evden kaçmaya ve namus cinayetlerine neden oluyor" diye yazdı.

İran'ın sertlik yanlısı Javan gazetesi, şiddet görüntüsü içeren videoların bazı medya organlarında yayımlanmasını eleştirerek "İnsan hakları, bilgi edinme hakkını da içerir. Ancak şiddet görüntülerinin saf biçimde yayımlanması dünyadaki her profesyonel medya kuruluşunun kırmızı çizgisidir" dedi.

İran'da Rokna haber ajansının paylaştığı görüntüleri on binlerce kişi görüntüledi, internette ve sosyal medyada tepki gösterdi.

Bazı medya kurumlarının net bir biçimde şiddet görüntülerine yer vermesi ülkede büyük tepkiye yol açtı.

İran Basın Denetim Kurulu pazar günü Rokna'nın web sitesini "içerik yayınındaki sürekli ihlallerden" dolayı yasakladı.

İran'ın görsel ve işitsel medyayı düzenleyen kurumu Satra da "fotoğraflar ve videolar da dahil olmak üzere, sözü edilen görüntü ve sahnelere" yayın yasağı getirdi.

İran resmi haber ajansı IRNA, Rokna Genel Müdürü Masud İbrahimi'nin "hatalarını kabul ettiklerini ve sorumluluğunu üstleneceklerini" söylediğini duyurdu.

İbrahimi, "Kararı kabul ediyoruz... Videonun kamuoyunu rahatsız etmiş olabileceğini takdir ediyoruz. Gazetecilikte hatalar olur, biz de bunun istisnası değiliz" diye konuştu.

Kendilerine uygulanan yasak kalkınca, yazı işleri ekibinde bazı değişiklikler yapacaklarını belirten İbrahimi, "yeni bir ortam yaratmayı" umduklarını da ekledi.

İran Başsavcısı Mohammed Cafar Montazeri de video klibin yayınlanmasını kınadı, ancak savcılığın şimdilik Rokna ajansına karşı yasal işlem başlatmadığını söyledi.

İran'da 'namus cinayetleri" olarak adlandırılan cinayetlere dair yasalar neler?

İran İslami ceza kanununda, "namus" gerekçesiyle çocuklarını öldüren veya aile içinde şiddet uygulayarak onlara zarar veren baba ve büyükbabalara ceza indirimi uygulanıyor.

BBC İzleme Servisi'ne göre, babalar ve baba tarafından büyükler, çocuklarını veya torunlarını öldürmükten suçlu bulunurlarsa, ölüm cezasından muaf tutuluyor.

Maktülün erkek kardeşi veya diğer yakınları cinayetten suçlu bulunursa, kısas öngören Şeriat hukukuna göre cezalandırılabiliyor. Ancak aile tarafından affedilebiliyor.

Romina Aşrafi'nin öldürülmesi

Kısa süre önce işlenen bu cinayet, İran'da 14 yaşındaki Romina Aşrafi'nin 35 yaşındaki erkek arkadaşıyla evlenmesine karşı çıkan babası tarafından kafası kesilerek öldürülmesini akılllara getirdi.

Aşrafi'nin ölümünden sonra, İran çocukları şiddetten korumayı amaçlayan yasayı kabul etti.

On yıldan fazladır gündemde olan yasa, Romina Aşrafi'nin ölümünden sonra 7 Haziran'da kabul edildi. Ancak bazı aktivistler yasayı eleştiriyor.

Mona Haydari'nin Cumartesi günü öldürülmesinden sonra reform yanlısı İranlı politikacı Azar Mansuri, cinayeti kınayarak "Mona Haydari bir namus cinayeti kurbanı daha. Yıllar süren tartışmalardan sonra kadınları korumaya yönelik mevzuatta hala belirsizlik var. Kadına yönelik şiddet resmi olarak teorize ediliyor ve tekrar çeşitli şekillerde üretiliyor" dedi.

İran'da namus bahanesiyle işlenen cinayetler ne kadar yaygın?

İran'da 'namus için' işlenen cinayetlere dair resmi istatistikler yok, ancak BBC İzleme Servisi'ne göre, bazı araştırmalar bu gerekçeyle yılda 375 - 450 cinayet işlendiğini gösteriyor.

İran polisinin 2019'da yayımladığı bir araştırma, İran'daki cinayetlerin yüzde 30'una kadar olan bir bölümünün bu tür şiddetle bağlantılı olduğunu gösterdi.

Pek çoğu ülkenin batısındaki Kuzistan, Kermanşah ve İllam eyaletlerinde gerçekleşen bu cinayetler özellikle de köylerde ve aşiretler arasında yaygın. Ancak büyük şehirlerde de benzeri suçlar işleniyor.

Romina Aşrafi'nin 2020'de babası tarafından öldürülmesi, ülkedeki en dehşet verici cinayetlerden.

2021'in Mayıs ayında da Kuzistan eyaletinden 20 yaşındaki Ali Fazeli Monfared'in kaçırıldığı ve Ahvaz'da eşcinsel olduğunu öğrenen kuzenleri ve erkek kardeşleri tarafından kafası kesilerek öldürüldüğü yolunda haberler alındı. Monfared'in de kaçmak ve Türkiye'deki erkek arkadaşının yanına gitmek istediği bildiriliyor.

BBC Farsça Servisi'nin katkılarıyla hazırlanmıştır.

Kaynak: BBC

Son Dakika Dünya İran'da kadın cinayetleri: 17 yaşında öldürülen genç kızın öyküsü ülke hakkında neler anlatıyor? - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

BBC

Advertisement