Dha Yurt Bülteni-5

(ÖZEL HABER)

1)KOMANDOLAR IRAK SINIRINDAKİ DAĞLARI TERÖRİSTLERDEN TEMİZLEDİ

HAKKARİ'de Dağ ve Komando Tugayı'nın özel eğitimli komandoları, İzmir Foça'dan gelen özel eğitimli Amfibi Deniz Piyadeleri'nin de katıldığı operasyonlarla, teröristleri etkisiz hale getiriyor. Komandolar, son olarak Çukurca, Yüksekova ve Kuzey Irak'ın kesişim noktası olan Hisar Dağı'nı teröristlerden temizledi. Hisar Dağı'nda, Türkiye- Irak sınırının sıfır noktasındaki 68'inci sınır taşı yanına, Şehit Piyade Yüzbaşı Özgür Çevik'in adının verildiği üs bölgesi kuruldu. Bu bölgede, ilk kez İzmir Foça'dan gelen özel eğitimli Amfibi Deniz Piyadeleri de operasyonlara katıldı ve çok sayıda terörist etkisiz hale getirildi. Üs bölgesinden PKK'lı teröristlerin Avaşin, Basyan ve Zap kampları gece gündüz izlenip, en küçük bir hareketlilikte anında müdahale ediliyor. Hakkari'de yapılan operasyonlarla kış üslenmesine izin verilmeyen teröristlerin en büyük korkuları ise yaz kış demeden bölgede operasyonlarını sürdüren Hakkari Dağ ve Komando Tugayı'nın özel eğitimli birlikleri.

İLK KEZ AMFİBİ DENİZ PİYADELERİYLE BİRLİKTE OPERASYON YAPIYORLAR

Hakkari Dağ ve Komando Tugayı'ndaki komandolar, terörle mücadele için özel olarak eğitiliyor. Her türlü hava koşulunda örgüte yönelik şok operasyonlar yapan komandolar, yine Türkiye'nin en gözde birliklerinden olan ve İzmir Foça'dan gelen Amfibi Deniz Piyadeleriyle birlikte operasyonlar yürütüyor. Temizlenen bölgelerde terör örgütü PKK alan hakimiyetini kaybederken, hakim bölgelere Mehmetçik üs bölgesi kuruyor. En küçük bir hareketlilikte komandolar, havadan ve karadan 30 dakikada olay yerine müdahale edebiliyor.

GECE HAREKATIYLA PKK'LILARIN TEPESİNE İNDİLER

Hakkari bölgesinde terörün belini kırarak dağların hakimi olan Dağ ve Komando Tugayı birlikleri Yüksekova, Çukurca ve Irak sınırını belirleyen Hisar Dağı'nda da operasyon yaptı. 21 Ekim 2016'da Hisar Dağı'nın teröristlerden temizlenmesi için Piyade Yüzbaşı Özgür Çevik komutasında bir bölük gece yarısı baskınıyla PKK'lı teröristlerle sıcak temasa girdi. Yoğun çatışmaların sabaha kadar sürdüğü Hisar Dağı'nda, 52 PKK'lı terörist etkisiz hale getirilirken, Piyade Yüzbaşı Özgür Çevik, bir keskin nişancı terörist tarafından şehit edildi. Hisar Dağı'nın temizlenmesinin ardından Şehit Piyade Yüzbaşı Özgür Çevik üs bölgesi kuruldu. Kurulduktan sonra havan, doçka ve uzun namlulu silahlarla saldırıya uğrayan üs bölgesinde 1'i Amfibi Deniz Piyadesi olmak üzere 8 şehit verildi.

BASYAN, AVAŞİN VE ZAP KAMPLARINA HAKİM NOKTA

Komandolar tarafından temizlenen Hisar Dağı'nda 2400 rakımlı noktaya kurulan üs bölgesi PKK'lı teröristlerin hareket alanı kapatıldı. Üs bölgesi Türkiye ile Irak'ın sınırını belirleyen 68 numaralı sınır taşının yanına kuruldu. PKK'nın Basyan, Avaşin ve Zap kampaları bu üs bölgesinden Aselsan üretimi ASIR termal kamerası, ACAR kara gözetleme radarı, mikro/mini İHA'lar ve diğer teknolojik cihazlarla gece gündüz izleniyor. Teröristlerin bölgede bulunan mağaralarını da brandalarla kamufle ettikleri bu cihazlarla yapılan izlemelerde tespit edildi.

MİLLİ PİYADE TÜFEĞİ İLK OLARAK BU BİRLİĞE VERİLDİ

Terörle mücadelede önemli bir görev alan Dağ ve Komando Tugayı'nın silahları da özel. Yerli üretim ve önemli özellikleri bulunan Milli Piyade Tüfeği MPT-76, Hakkari'de ilk olarak bu birliğe verildi. Öte yandan PKK'lı teröristlerin sık sık havanla saldırdığı Şehit Piyade Yüzbaşı Özgür Çevik üs bölgesine Aselsan tarafından üretilen Serhat havan tespit radarı kuruldu. Bu radar, PKK'lılar tarafından atılan havanın noktasını anında belirleyerek atış birliklerine koordinat veriyor. Sarp ancak stratejik bir noktaya kurulan Şehit Piyade Yüzbaşı Özgür Çevik üs bölgesine mühimmat ve lojistik destek, kesintisiz ve hızlı şekilde helikopterlerle yapılıyor.Öte yandan bölgeye yapılan sevkiyat kolilerinin içinde içinde Mehmetçiğe moral veren mektuplar çıkıyor. Son olarak Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği Konya Şubesi, kendilerine vatandaşlardan, öğrencilerden ulaşan mektupları üs bölgesine gönderdi. Kolilerden çıkan duygu yüklü mektuplar da yine aynı duyguyla askerler tarafından mevzide okundu.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Helikopterin üs bölgesine sevkiyat yapmasından detaylar

-Üs bölgesi ve PKK kamplarının bulunduğu dağlardan detay

-Komandoların intikali

-Atışlardan detaylar

-Komando andı

-Nöbet tutup izleme yapan askerler

-Yemek hazırlayan asker ve röportaj

-Askerlerin erzaklarını koydukları kardan yapılmış depo

-Tabur Komutanı Binbaşı Ünal Kuzucu ile röportaj

-Bölgeden detaylar

Osman BEKLEYEN- Behçet DALMAZ- Murat ÇAĞLAR/ HAKKARİ,

========================================

2)(ÖZEL) - FABRİKA GİBİ ÇALIŞAN CEZAEVİ

HÜKÜMLÜLER GÜNDE 1 TON MARAŞ BİBERİ ÇEKİYOR

KAHRAMANMARAŞ'ın Türkoğlu İlçesi'ndeki Açık Ceza İnfaz Kurumu, bünyesindeki atölyelerdeki üretimle fabrikayı andırıyor. 323 mahkumun kaldığı cezaevindeki atölyelerde üretilen ürünlerin satışından geçen yıl 1.5 milyon lira gelir elde edildi.Türkoğlu Açık Ceza İnfaz Kurumu'na 2014 yılı sonunda gelen yönetim, hükümlüleri meslek sahibi ve üreterek ülke ekonomisine katkıda bulunmak adına atölyeler açmaya karar verdi. İlk olarak ahşap oyma atölyesinin kurulduğu 323 mahkumun kaldığı cezaevinde zamanla perde, baharat üretim ve paketleme, tekstil ve mobilya üretiminin yapıldığı 20 ayrı atölye daha kurularak üretime geçildi. Cezaevinden çok fabrika ortamını andıran atölyelerde çalışan hükümlülerin sağlık sigortaları yapılırken, 400 lira da aylık veriliyor.

GÜNDE 1 TON BİBER

Kapılarını ilk kez DHA'ya açan cezaevinin baharat atölyesindeki üretimin başını, Kahramanmaraş'ın meşhur 'Maraş biberi' çekiyor. Biberler cezaevine ait 22 dönüm arazide yetiştiriliyor. Biberin hasadı da yine hükümlüler tarafından yapılıyor. Kurutulan biber, daha sonra seçilip atölyeye gönderiliyor. Birçok makinede işlendikten sonra son olarak taş değirmende pul biber haline getirildikten sonra paketlenip satışa hazır hale getiriliyor. Cezaevinin Gıda Mühendisi Mehmet Akbulut, günlük 1 ton üretim yapabildiklerini belirterek, şöyle dedi:

"Bahçemizde yetiştirdiğimiz Maraş yöresine ait kırmızı biberleri pul biber haline getiriyoruz. Bunun için de aldığımız makinelerle ürünlere fabrikasyon işlemi yapıyoruz. Makinelerimizin günlük üretim kapasitesi 2,5 ton fakat burada böyle bir kota yok. Ancak biz şu anda günlük 1 ton üretim yapabiliyoruz."

Cezaevi arazisinde biber dışında 1600 zeytin ağacı da bulunuyor. Hasat zamanı geldiğinde dalından toplanan zeytinler, sıkılarak saf zeytinyağı haline getiriliyor. Diğer atölyelerde olduğu gibi tekstil atölyesi de hükümlülere emanet. Ağırlıklı olarak nevresimlerin üretildiği atölyede dikiş makineleri hiç susmuyor. Perde atölyesinde ise perdeler peş peşe üretiliyor. Seri ve hızlı bir çalışma sonrası üretilen her bir perde, tıpkı fabrikalarda olduğu gibi kalite kontrolünden geçirildikten sonra paketleniyor.

EL EMEĞİ GÖZ NURU

Cezaevi için her biri altın değeri olan, hükümlülere yeni meslekler öğreten atölyelerinden biri ise ahşap oyma atölyesi. Ceviz oyma sandığından oyuncak arabaya, tavla masasından hediyelik kutuya, saatten gemiye farklı eserler için hükümlüler kimi zaman onlarca saatini harcayıp, makine olmadan emek harcanarak üretiliyor. Mobilya atölyesinde üretilen ürünler ise yoğun olarak resmi kurumlara satılıyor. Mahkumlar aynı zamanda eğitmen Fatih Aksu öncülüğünde çeşitli sektörlerde kullanılan bilgisayarlı CNC tezgahı da ürettiler. Tasarımı, imalatı ve çalıştırılması cezaevi personeli ile hükümlülerin işbirliğinde yapılan piyasa değeri 50 bin lira olan CNC tezgahı, cezaevinde ise 9 bin 500 liraya mal edildi.

HÜKÜMLÜLER ÇALIŞMAKTAN MEMNUN

5'i üretime dayalı 20 atölyede yapılan üretimin yanı sıra çeşitli resmi kurumların temizlik ve çay servisi de yine cezaevi hükümlülerince yapılıyor. Hükümlüler ise cezalarını çekerken, hem meslek öğreniyor hem de para kazanıyor. Fabrikayı andıran cezaevinde kalan hükümlüler, çalışarak sosyal yaşama adaptasyonlarını sağladıklarını ve böylece zamanın daha hızlı geçtiğini ifade ediyor. Türkoğlu Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda üretilen ürünler ise Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün fuarları ve birçok adliyedeki mağazalarda satılıyor. Kahramanmaraş Adalet Sarayı'ndaki adliye satış mağazasında ayakkabıdan çantaya, fincan takımından bibere, zeytin yağından tuz lambasına, deri monttan satranç takımına kadar çeşit çeşit ürün bulunuyor. Üstelik ürünlerin satış fiyatı alışveriş merkezlerindeki mağazaların fiyatlarının çok altında alıcı buluyor.

TAMBAY: PERDE ATÖLYESİ AÇACAĞIM

Perde atölyesinde çalışan hükümlülerden 47 yaşındaki Gökhan Tambay, cezaevindeki çalışma şartlarından memnun olduklarını söyledi. 2 yıl sonra tahliye olacağını kaydeden Tambay, "8 aydır buradayım. Cezaevine girmeden önce oto tamirciydim ama burada kurslardan faydalanarak yeni bir meslek sahibi oldum ve arkadaşlarla birlikte çalışıyoruz. Tahliye olduktan sonra perde atölyesi açmayı düşünüyorum" dedi.

NACAR: CNC TEZGAHI YAPABİLİRİM

Çalışmakta memnun olan hükümlülerden biri de 39 yaşındaki Cemal Nacar. Cezaevine girmeden önceden reklam işinde çalışan ancak CNC tezgahının ne olduğunu bilmeyen Nacar, tahliye olacağı zamanı iple çektiğini belirterek, ""Buraya geleli 6 ay oldu ve bu sürede CNC tezgahını yaptık. Dışarıdayken bu makinenin varlığından haberdar olmayan bir insandım. Buraya gelince bu makineyi sıfırdan yapabilecek bir kabiliyete sahip oldum hocalarım ve müdürümüz sayesinde. Tahliye olduktan sonra reklamcılık işime devam edeceğim ama böyle bir makineyi çalıştırmak için teklif alırsam orada çalışacağım" diye konuştu.

KARABULUT: BİBERİN HİJYENİK ORTAMDA HAZIRLANDIĞINI BİLMİYORDUM

Çalışan hükümlülerden biri olan Fahri Karabulut, cezaevine girmeden önce de biber yetiştirdiğini belirterek, "Tarlamızdan gelen biberleri temizleyip fabrikasyon ortamında hijyenik bir şekilde makinelerde pul biber haline getirip tüketicilere sunuyoruz. Cezaevine girmeden önce çiftçiydim ve Maraş biberi yetiştiriyordum. Ancak biberin böyle hijyenik bir şekilde hazırlandığını bilmiyordum. İnşallah dışarı çıktıktan sonra bu mesleği sürdürmek istiyorum" dedi.

AKSU: ALDIKLARI BELGEYLE TAHLİYE OLUNCA ATÖLYE AÇABİLİRLER

Cezaevinin eğitmeni Fatih Aksu, fabrikayı andıran Türkoğlu Açık Cezaevi'nin açılan kurlarda verilen eğitimlerle bir okul gibi olduğunu söyledi. İŞKUR İl Müdürlüğü, KOSGEB, Türkoğlu Halk Eğitimi Merkezi, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi ve Müftülük gibi kurumlarla diyalog halinde olduklarını belirten Aksu, ihtiyaç ve talebe göre cezaevinde birçok kurslar açıldığını dile getirerek, "Türkoğlu Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü ile yapmış olduğumuz oymacılık kursunda yine hükümlülerimiz milli eğitim onaylı belgelerini almaktadır. Dışarı çıktıklarında bu belgeyle ahşap oymacılığı atölyesi açabilmektedirler" diye konuştu.

"TAHLİYE OLUNCA 50 BİN TL HİBE KREDİ"

Cezaevindeki eğitim iyileştirme faaliyetlerini bir bütün olarak değerlendirdiklerini belirten Fatih Aksu, şunları söyledi. "Buraya gelmiş hükümlüleri bir mesleki eğitim kazandırdıktan sonra sıfırdan veya var olan mesleğini geliştirdikten sonra tahliye olduğunda o mesleği yapabilmesi için İŞKUR, KOSGEB, üniversite ve kurumumuz aracılığıyla KOSGEB Girişimcilik Kursu Sertifika Programı düzenlemekteyiz. Üniversite hocamız kurumumuza gelerek her kursta 20 hükümlüyü 4 gün derse tabi tutarak belgelerini vermektedir. Halkımız tarafından rağbet gören bu kursun aynısını kurumumuzda uygulamaktayız. Kurs sonunda girişimcilik sertifikasını alan, 'Ben bu işi yaparım' diyen hükümlülerimize 50 bin TL'ye kadar KOSGEB'ten hibe kredisi verilmektedir. 'Yani eğitim iyileştirme faaliyetlerimize bütün olarak bakacağız' dediğimiz şey de aslında bu. Mesleki eğitimin yanında onlara imkan sağlamaktır."

ÇAKIR: NET KAR 1.5 MİLYON LİRA

Türkoğlu Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Mürsel Çakır ise, açıkları atölyelerle temel amaçlarının hükümlülerin var olan mesleklerini geliştirmek, vasıfsız hükümlülere de yeni meslekler edinmelerini sağlamak olduğunu söyledi. Bu kapsamda üretime yönelik 5 tane atölye olduğunu ifade eden Çakır, "2016 yılı içerisinde bu atölyelerden elde ettiğimiz gelir miktarı 5 milyon liraya yakın, gider miktarı de 3,5 milyon lira. Ortalama 1,5 milyon liraya yakın Ceza infaz kurumumuzun bir karı söz konusu. Bu ülkemizin ve Kahramanmaraş'ın ekonomisine büyük bir katkı. Hem buradaki hükümlülerin barınmalarını sağlayacak, onların iaşelerini temin edecek, devletimize yük olmayacak şekilde bu işlemlerimizi yürütmeye çalışıyoruz" diye konuştu. Cezaevindeki üretimi artırmak, hükümlülere farklı meslekler kazandırmak adına yeni projeleri hayata geçirmeye çalıştıklarını kaydeden Çakır, "İleriye dönük projeler kapsamında DOĞAKA aracılığıyla iş makineleri simülatörü almayı planlıyoruz. Bunun yanında Maraş'a özgü biber salçası atölyesi kurmayı planlıyoruz. İnşallah bu faaliyetlerimizi de gerçekleştirirsek hem ülkemizin ekonomisine hem de Maraş'ımızın ekonomisine büyük bir katkı sağlayacağına inanıyorum" dedi.

"HÜKÜMLÜLER TOPLUM DIŞINDA İTİLEN DEĞİL, ÜRETEN İNSANLAR OLUYOR"

Kurs ve atölyeleri eğitim ve iyileştirme faaliyetleri kapsamında değerlendirdiklerini ifade eden Mürsel Çakır, tüm bunların dışında sosyal aktivitelere de önem verdiklerini söyledi. Önemli gün ve haftalarda anma törenleri, futbol turnuvaları, konferanslar gibi etkinlikler de düzenlediklerini kaydeden Çakır, şöyle devam etti:  "Kurumumuz iş yurtlarının yapmış olduğu kazanca baktığımızda sadece kendi yağında kavrulmuyor. Bu kurumun bulunduğu il ve ilçe ekonomik hareketliliğine katkı sağlayan bir konuma geldiğini görmekteyiz. Ceza infaz kurumları, genel bilinenin aksine artık kabuk değiştirmiş, toplumun dışına itilen insanlar üretmekten, hükümlüleri toplum ve kendileri için üreten insanlar haline getirmektedir."

Görüntü Dökümü

-------------------

Cezaevi tabelası

Perde kumaşının kesilmesi

Perde demirinin kesilmesi

Perdenin montajı

Perdenin kalite kontrolü

Perdelerin masaya bırakılması

Perdelerin ambalajlanması

Gökhan Tambay'ın konuşması

Hükümlülerin nevresim dikmesi

Hükümlünün kumaş dikmesi

Nevresim takımı yazısı

Nevresim takımları

Hükümlünün tahtayı zımparalaması

Hükümlülerin çalışması

Ahşaptan yapılmış ürünler

Hükümlülerin atölyede ağaç kesmesi

Yapılan büro mobilyaları

Fatih Aksu'nun konuşması

Hükümlü Cemal Nacar'ın CNC tezgahında çalışması

CNC tezgahından detay

Cemal Nacar'ın konuşması

Fatih Aksu'nun konuşması

Hükümlülerin biber temizlemesi

Biberlerin makineye konulması

Baharatların paketleme işlemi

Mehmet Akbulut'un konuşması

Fahri Karabulut'un konuşması

Türkoğlu Açık Cezaevi personeli

Satışa çıkarılan ürünler

Adliye satış mağazası ve ürünler

Hükümlülerin yemek dağıtması

Cezaevine Müdürü Mürsel Çakır'ın konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 780 MB

===========================================================

3)İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ EVİNDE BIÇAKLANARAK ÖLDÜRÜLDÜ

BALIKESİR'in Edremit İlçesi'nde yaşayan İngilizce öğretmeni 50 yaşındaki Elif Isparta, evinde bıçaklanarak öldürüldü.

Camivasat Mahallesi Baraj Caddesi'ndeki bir apartmanın birinci katında yaşayan evli ve 2 çocuk annesi Elif Isparta'dan haber alamayan yakınları, Çanakkale'nin Çan İlçesi'ndeki güreşlere devesiyle katılan Burhaniye Belediyesi Temizlik İşleri Müdürü Ali Enis Isparta'yı arayıp, eşine ulaşılamadığı bildirildi. Yakınlarının haber vermesiyle telaşlanarak kente dönen Ali Enis Isparta, dün (pazar) saat 21.00 sıralarında evine geldiğinde, eşi Elif Isparta'nın kanlar içindeki cesedini buldu. Ali Enis Isparta'nın haber vermesiyle eve gelen polis ekipleri inceleme yaptı. Bıçaklanarak öldürüldüğü belirlenen Elif Isparta'nın cesedi, yapılan olay yeri incelemesinin ardından otopsi için Bursa Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

FETÖ'DEN AÇIĞA ALINMIŞ

Anadolu lisesinde İngilizce öğretmeni olan Elif Isparta'nın kısa bir süre önce FETÖ soruşturması kapsamında açığa alındığı öğrenildi. Cinayetle ilgili araştırma yapan polisin, olayla ilgili bir kişiyi gözaltına aldığı, soruşturmanın sürdüğü belirtildi.

DİKKAT ÇEKEN PAYLAŞIM

Elif Isparta'nın ölümünden kısa bir süre önce Facebook hesabından yaptığı "İnsan bir ecelini bir de kaderini bilmezmiş. Bilinen tek şey varmış 'Sevgi' onun da kıymeti bilinmezmiş" paylaşımı dikkati çekti. Arkadaşları, paylaşımın altına taziye mesajları yazdı.

Görüntü Dökümü

------------------

Elif Isparta'nın fotoğrafı

Olay yerinden görüntü

Polis ekiplerinin incelemesi

Cenazenin evden çıkarışından görüntü

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Fatih Emrah ERDOĞAN/ EDREMİT (Balıkesir),

====================================================

4)KAYMAKAM'DAN, EL BAB GAZİSİNE ZİYARET

ŞANLIURFA'nın Akçakale Kaymakamı Selçuk Yosunkaya, Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında Suriye'nin El Bab kentinde terör örgütü DEAŞ unsurlarının saldırısında yaralanarak gazi olan Abdullah Tonga'yı evinde ziyaret ederek geçmiş olsun dileğinde bulundu. El Bab bölgesinde DEAŞ terör örgütüne karşı yürütülen harekatta görev alan uzman çavuş Abdullah Tonga, geçen 7 Aralık'ta 2 askerin şehit olduğu teröristlerin saldırısında yaralandı. Gaziantep'te yapılan tedavisinin ardından taburcu edilen Tonga, Akçakale Ceylanlı Mahallesi'ndeki evine geldi. El Bab gazisini bugün Akçakale Kaymakamı Selçuk Yosunkaya beraberinde ilçe protokolü ile birlikte ziyaret etti.

Uzman çavuş Abdullah Tonga ve ailesine geçmiş olsun dileğinde bulunan Kaymakam Selçuk Yosunkaya, "Devlet ve millet olarak her zaman şehit ve gazilerimizin yanında olduğumuzu ifade etmek istiyorum, Birlik ve beraberliğimizi muhafaza ettikçe, istikbalimiz bugünlerimizden çok daha aydınlık ve çok daha parlak olacaktır" dedi.

Gazi uzman çavuş Abdullah Tonga ise ziyaretten dolayı Kaymakam Yosunkaya ve beraberindekilere teşekkür etti.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

Kaymakamın gelişi

Kaymakamın gazi ile sohbeti

Kaymakam ve gazinin konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Hadi KURT - ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 38 MB

====================================================

5)ÖZDERELİLER'E AKDENİZ FOKU SÜRPRİZİ

İZMİR'in Menderes ilçesinde, uyumak için sahildeki kayalıklara çıkan Akdeniz foku ilgi odağı oldu. Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) üyeleri foka dokunmak isteyenleri uyardı.

Kuşadası Sahil Güvenlik Komutanlığı, Menderes'in Özdere mevkisinde kayalıklara bir Akdeniz foku gelmesi üzerine, Kuşadası'nda faaliyet gösteren EKODOSD üyelerine bilgi verdi. EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, beraberindeki bir ekiple bölgeye gidip, foku korumak için güevinlik şeridiyle çevirip, dokunmak isteyen vatandaşları uyardı. Buna rağmen sahile akın eden Özdereliler, cep telefonlarıyla, kayalıkların üzerinde dinlenip, uyuyan Akdeniz fokunu görüntüleyebilmek için adeta birberleriyle yarıştı.

EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, "Kayıklarda hareketsiz duran fokun herhangi bir sıkıntısı olmadığını belirtip, "Sadece uyumak için burayı tercih ettiğini belirledik. 'Gidip başını okşamak istiyorum' diyenleri, böyle bir müdahalede bulunmamaları, ona köpek gibi davranılmaması, bunun çok tehlikeli olabileceği konusunda uyardık. Onlara Akdeniz foklarıyla ilgili bilgi verdik. Akdeniz foklarının yaşam alanı olan Ege kıyılarının korunmasının önemini anlattık" dedi.

Akdeniz foklarının nesli tehlike altında bulunan memeliler arasında olduğuna dikkati çeken Bahattin Sürücü, "Dünyada 600-700 civarında bireyi kalan ve Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) kriterlerine göre nesli kritik derecede tehdit altında olan Akdeniz foklarının, araştırmalara göre kıyılarımızda 100 kadarının kaldığı tahmin edilmektedir. Son yıllarda yapılan araştırmalarda Kuşadası'nın kent içindeki kayalıklarında bulunan mağaralarda 3 Akdeniz fokunun varlığı tespit edilmiştir" diye konuştu.

Akdeniz foku geçen 4 Şubat'ta da bölgedeki bir tekneye çıkıp, uyumuştu.

Görüntü Dökümü

----------------------------

-Kayıklar üzekrinde dinlenen Akdeniz fokunun görüntüsü

-Etrafı şeritle çevrilen Akdeniz fokunun görüntüsü

-Meraklı kalabalığın cep telefonlarıyla Akdeniz fokunu görüntüleri

-Genel ve detay görüntüler

(Haber-Kamera: : Latif SANSÜR/ KUŞADASI (Aydın),

=========================================

(ÖZEL HABER)

6)12 YIL ÖNCE ATILAN ADIM, DEV BİR GÖNÜLLÜLÜK HAREKETİNE DÖNÜŞTÜ

ANTALYA'nın Kaş İlçesi'nde 2 yerleşik yabancının 12 yıl önce ihtiyaç sahibi çocuklara yardım amacıyla attığı adım bugün Kaş Çocukları İçin Çalışkan Arılar Derneği adıyla büyük bir harekete dönüştü. Çoğunluğu yabancılardan oluşan dernek üyeleri, başta eğitim ve sağlık olmak üzere yardıma muhtaçların sorunlarının çözümüne katkı sağlıyor. Bir süre önce Kaş'a yerleşen İngiliz Gwen Gill ve Hollandalı Angelina Strafford, önceleri sağlık ocaklarında gördükleri ihtiyacı olan ailelerin bebekleri ve çocuklarına patik ve kazak örerek hediye etmeye başladı. Bu durumu Kaş'taki diğer yerleşik yabancılara anlatan Gill ve Strafford, bir arkadaş grubu oluşturarak kermesler ve toplantılar düzenleyip yardıma muhtaç öğrenciler ve vatandaşa yardım etmeye başladı. Grubun sayısı artınca bir dernek kurmaya karar verildi ve adına da 'Kaş Çocukları İçin Çalışkan Arılar Derneği' denildi.

İKİ MAĞAZA VAR

Derneğin bugün 97'si Kaş ve Kalkan'da yaşayan yerleşik yabancılardan oluşan 127 üyesi bulunuyor. Çoğunluğunu İngilizlerin oluşturduğu üyeler arasında ABD'li, Hollandalı, Alman ve değişik uluslardan üyeler yer alıyor. Derneğin Kaş'ta yaklaşık 50 metrekare, Kalkan'da ise 45 metrekarelik mağazası var.

Dernek üyeleri kullanılmış giysi, ayakkabı, mobilya, takı, mutfak eşyaları, süs eşyaları, hobi malzemeleri, mobilya, ev eşyası, okunmuş kitaplar, aksesuar gibi eşyaları toplayıp, bunları dernek binalarında ayrıştırıp yıkıyor ve ütülüyor. Kadın- erkek, yazlık- kışlık olarak ayrılan eşyalar depolanıyor ve daha sonra dernek mağazalarında satışa sunuluyor. 2 liradan 50 liraya kadar satış rakamı konuyor. Dernek binalarında nöbetleşe satış ve çalışma yapılıyor. Değişik zamanlarda yardım için toplantılar yapılıyor.

BİRÇOK YARDIMDA BULUNULDU

Dernek faaliyetleriyle sağlanan gelirle sağlık ocaklarına bebek bezi ve mama bırakılıyor. Bu gelirle Kaş Devlet Hastanesi'ne bebek emzirme odası yapıldı. Bu öğretim yılında 18 üniversite ve lise öğrencisine aylık 250 lira burs verildi. İhtiyaç sahibi 600 öğrenciye bot alınarak hediye edildi. 12 ana sınıfının oyuncak ve kırtasiye gideri karşılandı. Giysiler, sera işçilerine ve yardıma muhtaç insanlara ücretsiz ulaştırılıyor. Ayrıca ihtiyaç sahibi ailelere değişik yardımlar da yapılıyor.

'LÜTFEN BİZİ DESTEKLEYİN'

Dernek başkanı Neriman Ünal, "Bu dernek Kaş'ta ve Kalkan'da yerleşik yaşayan gönüllülerimiz tarafından kurulan bir dernek. Dernek Kaş'taki çocuklarımıza yardım amacıyla kurulmuştur. Derneğimize Kaş'a yerleşen yabancılarımız destek vermektedir. Bir gönüllüler havuzu oluşturduk. Bu havuza Kaş'ı sevip tatile gelen bütün misafirlerimizin destek vermesini istiyoruz. Maddi, manevi veya kullanmadıkları eşyalarını bize hediye ederek, tatil dönüşü giymedikleri kıyafetlerini, kitaplarını bize hediye ederek, bir damla da onların damlatmasını istiyoruz. Sonra bu çocuklarımıza kışlık bot olarak, çocuklarımızın ihtiyaçlarını gidermede, sağlık sorunlarının çözümünde kullanıyoruz. Lütfen bizi destekleyin" dedi.

'KÜÇÜK ŞEYLERLE MUTLULUK DAĞITIYORUZ'

Dernek üyelerinden İngiliz Veleria Griffen, "Bizler başta çocuklar olmak üzere, insanların mutluluğu için çalışıyoruz. Çocukların mutlu ve sağlıklı büyümesi, bir ulusun, bir ülkenin geleceğinin güvende olması demektir. Biz küçük şeylerle mutluluk dağıtıyoruz" dedi.

İngiliz Gwen Gill, "12 yıl önce bir arkadaşımla kaşkol, bere, kazak örerek başladığımız yolculuğumuzda, kocaman bir aile olduk. Bir yardım ordusuna dönüştük. İlk sağlık ocağına gittiğimde, bebeklerin ve çocukların değişik ihtiyaçları olduğunu gördüm. Her geçen gün büyüyerek bugünlere geldik" diye konuştu.

Hollandalı Angelina Stafford, "Küçük bir düşünceden yola çıkarak, büyük bir oluşum meydana getirdik. Yaptığımız dayanışma ile sağladığımız gelirle çocuklarımızın sorunlarını çözüyoruz. İnsanları mutlu etmeye çalışıyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------

Derneğin mağazası

Alışveriş yapan bir kişi

Mağazadaki ürünlerden

Dernek üyelerinden

Alışverişlerden ve üyelerden detaylar

Yerleşik yabancılarla röportaj (çeviri yok)

RÖP: Neriman Ünal (Dernek başkanı)

252 MB/// 07.55"

HABER- KAMERA: Ahmet ACAR/KAŞ (Antalya),

==========================================================

7)MİNİKLER OYUNCAKLARINI PAYLAŞTI

MANİSA'nın Salihli Bilim ve Sanat merkezi Liderlik Atölyesi öğrencileri, Kula Rafet Üçelli İlkokulu'nu ziyaret ederek, 'Bir Oyuncağım Olsun' projesi kapsamında yaşıtlarına evlerinden getirdikleri oyuncakları hediye etti.

Salihli Bilim ve Sanat Merkezi Liderlik Atölyesi öğrencilerinin 'Bir Oyuncağım Olsun' adıyla gerçekleştirdiği proje dikkat çekti. Minikler, Kula Rafet Üçelli İlkokulu'nu ziyaret ederek yaşıtlarına evlerinden getirdikleri oyuncakları hediye etti. Hediyeleri alan küçüklerin ise mutlulukları yüzlerine yansıdı.

Projenin mimarı olan Liderlik Atölyesi öğrencileri Yağmur Suna ve Ela Janset Erikçi ise projeyi başlatmaktan mutlu olduklarını belirtti. Ela Janset Erikçi, "Önce öğretmenimize, 'Öğretmenim çocukları biraz mutlu etmek için oyuncaksız çocuklara oyuncak dağıtalım mı' diye soru sorduk. Bu sayede kampanyamız başlamış oldu. Daha sonra okulumuzdaki öğrencilere, ailelerimize projemizi anlattık. Herkes oyuncak getirdi. Bizler bu oyuncakları maddi durumu yetersiz çocuklara dağıttık" dedi.

Yağmur Suna ise "Bu kampanyada oyuncaksız çocuklara oyuncak vererek onları motive etmeye çalışıyoruz. Onlar mutlu olduğu zaman biz de mutlu oluyoruz. Biz bu kampanyaya Rafet Üçelli İlkokulu'ndan başladık. Buradaki çocuklara oyuncakları dağıttık. Projemiz sürecek" diye konuştu.

Liderlik Atölyesi Sosyal Bilimler Öğretmeni Murat Ülkü ise "En büyük amacımız çocukların yüzünde gülümseme oluşturmak" dedi.

Rafet Üçelli İlkokulu Müdürü Celal Harmandalı, "Bu çocukların büyük hayaller peşinde koşmasına motivasyon sağlayacaktır" diye konuştu. Rafet Üçelli İlkokulu öğrencisi İbrahim Yılmaz da oyuncakları getiren arkadaşlarına teşekkür etti.

Liderlik Atölyesi öğrencilerinin getirdikleri oyuncakların dağıtımı yapıldıktan sonra bütün öğrenciler hatıra fotoğrafı çektirdi.

Görüntü Dökümü

----------------------

Öğrencilerin oyuncak dağıtımından görüntü

Yağmur suna röp.

Ela Janset Erikçi röp.

Murat Ülkü röp.

Rafet Üçelli Müdürü Celal Harmandalı röp.

(Haber- Kamera: Hasan YİĞEN/ KULA (Manisa),