Bursa Valisi Münir Karaloğlu, İstanbul-Bursa-İzmir otoyolu ile Osmaneli-Bursa hızlı tren projesinin tamamlanmasıyla Bursa'da artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söyledi.
Kültürpar Altınceylan Retoran'da gazetecilerle buluşan Bursa Valisi Münir Karaloğlu, Bursa'nın hedefleri konusunda açıklamalarda bulundu. Hızlı tren ve otoyol projesinden, tarım alanlarının kullanımı, sanayideki son durum, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük projelerinden olan İstanbul-Bursa-İzmir otoyolu ile Osmaneli-Bursa hızlı tren projesinin çevre düzen planlarının kentin gidişatının önünü açıp açmayacağını, kente neler kazandıracağını tespit etmek için bir araştırma yaptıklarını söyledi. Bursa'da hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını dile getiren Karaloğlu, "Otoyol ve hızlı tren demiryolu hattı bittikten sonra Bursa'da hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Kent dinamikleri olarak bu iki yatırımın sonuçlarına hazırlıklı olmalıyız. Eğer olmazsak plansız, programsız ve projesiz bu kent gelişmeye devam eder. Biz onun üzerine bir şeyler giydirmeye çalışırız. Projede aksama yok. Planlananın önünde gidiyor. 2015'in Mart aylarında Bursa çevre yolu ile Altınova arası, 2015 sonunda körfez geçişiyle beraber Bursa-İstanbul otoyolunun tamamının kullanılması hedefleniyor. Bursa-İzmir arasındaki yol bir süre daha devam edecek. 2018'e sarkabilir. Bizi daha çok ilgilendiren İstanbul bağlantısıdır" dedi.
TOPRAĞIN İKAMESİ YOKTUR"
Tarım topraklarının Bursa için büyük bir servet olduğunu anlatan Karaloğlu, şöyle devam etti:
"Toprağın ikamesi yoktur. Plansızlık çaresizlik bilinçsizlikten tarım toprakları sanayi alanı olarak kullanılmış. Otoyolun neyi götürüp neyi götüreceği çabası, toprakları koruma çabasıdır. Direk toprak vurgusu yok, ama sanayiniz şu kadar baskı altında olacak denirse sanayiye tarım arazisi olmayan yeni alanlar hazırlamak lazım. Bu şehir sanayiye doydu diyemeyiz. Bunu deme lüksümüz yok. Bu kentin hedefleri var. 500 milyar dolar ihracat ancak yatırım ve üretimle olur. Bursa'da yatırım ve üretimini arttırmak zorunda. Bu iki şeyi barıştırmak zorundayız. Sanayimiz olacak mutlak toprağımızı koruyacağız. Çok kolay değil. Çok zordur, ama başarılamayacak bir iş değildir. Yeni otoyol ve hızlı trenin baskısını görüp önceden tedbir almazsak, korktuğumuz başımıza gelir. Yenişehir, Karacabey ve MKP gider. Hayvancılık Yenişehir'de gelişiyor. Kaybetmemek için bizim sanayicinin önünü açmamız lazım. Sanayiciye 'şurada ancak sanayi yapabilirsin' diyebiliriz."
BÜLENT ARINÇ HIZLI TREN HATTINI İNCELEYECEK
Hızlı tren hattı çalışmalarının bütün hızıyla sürdüğünü kaydeden Karaloğlu, önümüzdeki günlerde Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile hatta incelemelerde bulunacaklarını vurguladı. Hızlı tren işinin maliyetli ve zor olduğunu söyleyen Karaloğlu, "Bu uzun zaman alan bir iş. Aynı zamanda İznik-Yenişehir, İznik- İnegöl bölünmüş yollarının ihalesi yapıldı. Başlayan ve 1x1 olarak başlayan Yenişehir- Bilecik yolu daha sonra 2x2'ye dönüştü. İkmal ihalesi dosyası hazır. O yolun ihale edilip Yenişehir-Bilecik arasının duble yol olarak bitirilmesi önemli. Son 4 ayda Mezit vadisinde son bölüm tamamlandı. Bursa'dan Ankara'ya kesintisiz duble olarak gitme şansı var" şeklinde konuştu.
ULUDAĞ YOLU YENİLENİYOR
Türkiye'nin önde gelen kış turizm merkezlerinden Uludağ'a ulaşımı sağlayan 35 kilometrelik yolun yenileneceğini ifade eden Karaloğlu, "30 Aralıkta o yolun ihalesi var. 2 yıl içinde Uludağ yolunu da 35 kilometre kısmını sıcak asfalt olarak yeniden yapılacak. Martta başlayacak 2015 sonunda bitireceğiz. Yukarıdan aşağıya yapacağız. Uludağ'ın ulaşım sorununu çözeceğiz. Virajlarda kısmı iyileştirmeler yaparak sıcak asfalt yapacağız. Uludağ yolunda genişleme olmayacak. Yol mevcut haliyle kaldırılacak. Alt tabaka ve üste sıcak asfalta geçilecek. Bazı tehlikeli virajlar düzeltilecek" diye konuştu.
YILLARDIR BEKLEYEN RUH VE SİNİR HASTALIKLARI HASTANESİ 2014'TE BİTİYOR
Sağlık sektöründe 9 hastane yatırımının sürdüğünü kaydeden Karaloğlu, "MKP Devlet Hastanesi yüzde 65, Karacabey Devlet Hastanesi 75 seviyesinde ve haziranda açılacak. Mudanya Devlet Hastanesi tamamlandı. Tefrişi devam ediyor. Bir iki ay içinde açacağız. Nilüferde Ruh Sağlığı Hastanesi uzun süre inşaatı sürdü. Bitme aşamasına geldi. 2014 içinde açacağız. Nilüfer'de temeli atılan ve ikinci katı yapılan ağız ve diş sağlığı hastanesinin inşaatı devam ediyor. İznik Devlet Hastanesinin inşaatı sürüyor. İnegöl Devlet Hastanesi yüzde 70 seviyesinde ve 2014 yılında açılacak. Keles Devlet Hastanesi inşaatı tamamlandı. Yakın zamanda açacağız. Gemlik ve Orhangazi Devlet Hastanesi yenilenme ihalesi ocak ayında yapılacak" ifadelerini kullandı.
"ESKİ HASTANELER ÖMRÜNÜ TAMAMLADI"
Bin 350 yataklı Şehir Hastanesinin maliyetinin 750 milyon lira olduğunu belirten Karaloğlu, "Bu hastaneyi Rönesans grubu yapacak. Arazi ormandan sağlık bakanlığına devir işlemi tamamlandı. İmar çalışmaları yürütülüyor. En kısa zamanda temeli atılacak. Bursa'daki bazı hastaneler ekonomik ömrünü tamamlamış durumda. İhtisas hastanesi yerine, Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesi yanında kalp damar hastanesi inşaatı başlayacak. Çekirge Zübeydehanım ve Çekirge Çocuk Hastanesini birleştirecek. Çekirge Hastanesi arsa temin çalışmaları sürüyor. TSK'dan yer temini söz konusu. Sağlık Bakanlığı ile Savunma Bakanlığı arasında çalışmalar sürüyor. 700 yataklı Çekirge Devlet Hastanesi birleştirilecek. Sağlıkta yatırımlar tamamlandığında Bursa'nın sağlık sorunları çözülmüş olacak. Kestel'de iki ilçenin problemini çözecek hastane projesi var. Kestel Belediyesi 25 dönümlük arsanın tahsisini yaptı. Yakın zamanda 150 yataklı hastane inşa edilecek" açıklamalarında bulundu.
"SINIF ORTALAMASINI AZALTACAĞIZ"
Bursa genelinde 545 derslik inşaatının sürdüğüne işaret eden Karaloğlu, eğitim yatırımları hakkında şu bilgileri verdi:
"Bu derslikler önümüzdeki yıla yetişmiş olacak. İhale çalışmasını sürdürdüğümüz 18 okulun çalışması yapılıyor. 345 derslikte yeni ihale yapacağız. Arsalarında imar problemlerinden dolayı ihalesi gecikti. Parası hazır. 325 derslik hayırseverler tarafından yaptırılacak. Devam eden işler, yeni ihaleler ve hayırsever yatırımları tamamlandığında bin 200 yeni derslik kazandıracağız. 34 sınıf ortalamasını daha aşağı çekeceğiz."
Tarım sulama sektöründe DSİ'nin önemli çalışmaları olduğunu belirten Karaloğlu, "Yenişehir MKP ve Karacabey'de. Gençlik Spor Müdürlüğü'nün ciddi yatırımları var. Büyükşehir Belediyesi'nin 40 bin kişilik stadı inşaatı devam ediyor. Nilüfer'de yapımı devam eden 7 bin 500 kişilik spor salonunda yüzde 85 seviyesine geldi. Yüzde 95 seviyesine geldiğimiz Osmangazi'deki spor yatırımlarını yakın zamanda bitireceğiz. Gençlik kampının Büyükşehir Belediyesi ile Gençlik ve Spor Bakanlığı ile ocak ayında ihalesi yapılacak. Osmangazi Belediyesi ile kapalı atletizm salonu protokol aşamasında" dedi.
"30 MART SEÇİMLERİ BİR MİLAT OLACAK"
Bursa'nın sadece sanayi, tarım, turizm, termal turizm, maden şehridir demenin zor olduğunu ifade eden Karaloğlu, 30 Martta yapılacak yerel yönetimler seçimine işaret ederek, "Geçmiş seçimlere baktığımızda toplumsal olayların yaşanmadığı demokratik olgunluğun belli seviyede olduğu il Bursa. Hem Türkiye hem Bursa için milat bir seçim olacak. Seçim sonuçlarına ilişkin söylemiyorum. Seçim yeni büyükşehir yasasının uygulanması dolayısıyla Türkiye için milat olacak. Valiliklerin icrai işleri daha azalacak ve koordinasyon planlama denetleme görevleri öne çıkacak. İcra işlerimiz özel idarelerin büyükşehirlere devri ile daha çok büyükşehire devredilecek. Artık köy kavramı kalmayacak. Bütün köyler hem ilçe hem büyükşehir için birer mahalle" diye konuştu.
Büyükşehir Belediyelerinin yetki ve kaynak sorumluluklarının artacağını belirten Karaloğlu, şöyle devam etti:
"Türkiye için yeni bir dönem. Yeni bir model. Bu döneme hem biz hem belediyeler ve büyükşehir belediyesi hazırlık yapıyor. 30 Marttaki seçimden sonra sorunsuz şekilde bu yetkileri büyükşehir ve ilçe belediyelerine devredeceğiz. Personel araç gereç gayrimenkulleri devredeceğiz. Valilik biraz kentte koordinasyonu sağlayan planlayan denetleyen ve merkezi hükümetin vizyonunu kentlere taşıyan makamlar konumuna gelecek. Yeni rolümüze göre kendimizi şekillendireceğiz. 2014 Martında yapılacak seçimler hem kentimiz hem ülkemiz için yarınlara vesile olur inşallah" dedi.
Karaloğlu, Bursa'da yerel basının güçlü olduğunu ve şehir için önemli kazanım olduğunu dile getirdi.
"BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN ÖNÜNE ENGEL KOYMA HEDEFİMİZ VAR"
Bir gazetecinin "Kamu kurumlarında gazetecilerin bilgi tedariki konusunda sıkıntı yaşanıyor. Bu konuda ne yapılabilir?" ile ilgili sorusuna Karaloğlu, "Basının haber alma özgürlüğü temel ilke. Bunu korumak lazım. Bir şeye de dikkat etmek lazım. Dün yayınlanan bir genelge de var. Basın özgürlüğünü koruyalım. Benim ilk gediğimdeki genelge. Tekrar düzenledik. İkinci genelge ile yumuşattık. Bizim hedefimiz engel olmak değil. Biraz disipline etmek. Bizim teknik konularla ilgili koyduğumuz engel yoktu. Arkadaşlar baştan yanlış anladılar. Çekingen davrandılar. İkincisiyle değiştirdik.
Basın özgürlüğünün önüne engel koyma amacımız yoktu. Emniyet Genel Müdürlüğü genelgesiyle ilgili, son dönemde Türkiye'de önemli soruşturmalar yapılıyor. Soruşturmayı yapan emniyet görevlileri soruşturmadan emniyet müdürü ve valinin haberi olmadı. Ama soruşturma yapıldığı gün zanlıların evine girildiği gün evde çekilenler paylaşıldı. İki gün içerisinde masumiyet karinesi ve kişilik haklarına yapılan dokunuş ve oluşturulan algıyı geri alma şansımız yok. Basın özgürlüğü sonuna kadar tamam. Kişilik haklarını da en az onun kadar korumak gerekir. Korumazsak daha sonra dönülmez zararlar kişilik hakları noktasında oluşur. Bunun geçici olduğunu düşünüyorum. Çok uzun süreceğini sanmıyorum. Bu dönemde alınmış tedbir olarak düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
"YAPILAN HİÇBİR YATIRIM BOŞA GİTMEDİ"
Karaloğlu, Bursa'nın termal kent olmasını istediğini kaydederek, "Dağyenice projesini önemsiyorum. Bu kentin projesi olmaktan çıkmıştır. Merkezi hükümetin projesi olmuştur. Tahsisler artık Turizm Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Bu kentin termal kent özelliğini kazanması gerekir. Yapılan hiçbir yatırım boşa gitmedi. Gitmeyecek. Biz altyapı yapıyoruz. Termal suyu çıkarır, hatlarını döşeriz. Bundan sonraki kısmı sektöre düşer. Biraz orayı hareketlendirmemiz lazım. Otelinin önünden termal su geçmesine rağmen termal su almayan işletmeler var. Onlara şunu deyin siz de sektör olarak Bursa'nın termal kent olması için gayret sarf edin demelisiniz" dedi.
"DOĞAL HARİKALARIMIZI BİLMİYORUZ"
Bursa'nın doğa servetini yeterli seviyede koruyamadıklarını anlatan Karaloğlu, "Uludağ doğa turizmi açısından önemli değerdir. Bursa'nın 145 sahil kilometresi var. Ne Bursa'da ne Türkiye'de Bursa sahil şehri mi diye sorsak bilemez. Kullanmıyoruz. Sahilleri sadece liman olarak kullanıyoruz. Ne turizmde ne dinlenme ne eğlencede sahilleri kullanmıyoruz. Yat limanı yok. Hangi parametreyi alırsanız alın ilk dörttedir. Büyükşehir Yasası ile işlerin daha iyi olacağına inanıyorum. Dünya yerelleşiyor, biz bundan kaçamayız. Biz yetkiyi belediyelere devretmek durumundayız. 5 yıl sonra Türkiye'nin tamamında bu model uygulanacaktır. Şu andaki uygulama doğru. Bursa'da sıkıntı yaşamayız. Bu taraflara bize bağlı. 30 marttan sonra insanlar bir süre şaşkınlık yaşayacak. Ben muhtarların 3 ay sarhoş olacağını gördüm Kocaeli'de. Belediyelerin performansı büyükşehir performansı bu endişeleri ortadan kaldıracaktır" açıklamalarında bulundu.
Bursa'ya gelen turist sayısının yetersiz olduğu mesajını veren Karaloğlu, "Bursa'nın önemli turizm potansiyeli var. Bizim bu potansiyeli tam olarak kullanmamız lazım. Türkiye 34 milyon turist çekiyor. Bursa gibi 12 ay turizm yapılabilen bir şehirde rakamlar çok düşük. 1 milyon da olsa az. Bu rakamları arttırmalıyız. Kentteki turizm altyapısına yönelik çalışmalar iyi. Yatak kalitesi iyi. Son 5 yılda bir noktaya geldi. 7 tane 5 yıldız otelimiz oldu. Bunların sayısının arttırılması lazım. Termal sağlık turizmi önemli. Sağlık turizmiyle ilgili çok önemli çalışmamız var. Sağlık serbest bölgede adım atarsak sağlık turizmini gerçekleştirmiş oluruz" diye konuştu.
"YENİŞEHİR ULUSLARARASI HAVAALANI OLAMAZ"
Yenişehir Havaalanının ulaşım sıkıntısından dolayı yeterli kullanılamadığını belirten Karaloğlu, "En önemli sorun ulaşım ağı eksikliği. Erişim problemi var. Yer olarak teknik olarak uygun yapılmıştır. Ama ulaşımda sorunları var. Havaalanına erişimi kolaylaştırmamız lazım. Uçmak isteyenler kolay ulaşacak. Gelenler evlerine kolay gidecek. Yenişehir uluslararası havaalanı olamaz. İstanbul-Bursa otoyolundan bahsederken, Sabiha Gökçen Havaalanı Bursa merkeze 82 km olacak. 22 milyon yolcu taşıyan uluslararası havaalanı ile Bursa 45 dakika mesafede olacak. Otoyol bittikten sonra bizim havaalanımız Sabiha Gökçen olacak. Yenişehir'i unutmayalım. Mutlaka ülke içi çapraz uçuşlarda burayı aktif hale getirmeliyiz. Yeniehir Havaalanı'na merkezlerimizden taşımayı nasıl yapabiliriz? Kaç hatla insanları bu havaalanına taşıyabiliriz. Ciddi çalışma yapıldı. Yapılan bir araştırmada alanında uzman kişiler, bu görev kendilerine verilmesi durumunda 6 hat üzerinden havaalanı ile merkezler arasında taşıma yapılacağını söylediler. Öncelikle bunu çözmek lazım" diye konuştu. - BURSA
Son Dakika › Güncel › Bu İki Proje Bursa'nın Çehresini Değiştirecek - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?