Dha Yurt Bülteni-10 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-10

Dha Yurt Bülteni-10

1)BEKİR BOZDAĞ: FAŞİST BİR UYGULAMADIRAdalet Bakanı Bekir Bozdağ, Almanya'nın Gaggenau kentinde vatandaşlara hitap edeceği toplantısının iptal edilmesine ilişkin, "Almanya'daki bu skandal uygulama tam anlamıyla faşist bir uygulamadır.

03.03.2017 13:57
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)BEKİR BOZDAĞ: FAŞİST BİR UYGULAMADIR

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Almanya'nın Gaggenau kentinde vatandaşlara hitap edeceği toplantısının iptal edilmesine ilişkin, "Almanya'daki bu skandal uygulama tam anlamıyla faşist bir uygulamadır. Biz Berlin duvarı yıkılalı çok oldu diyorduk. Ama görüyoruz ki Almanya'da hala bazı zihinlerde ideolojik Berlin duvarları var, yenileri de inşa ediliyorö dedi.

Bozdağ, Malatya Büyükşehir Belediyesince kentteki bir otelde düzenlenen ve 81 ilden 500 gencin katıldığı "Gençlerin Gözüyle Yeni Cumhurbaşkanlığı Sistemi Sempozyumu"nda yaptığı konuşmada, yurtdışında gerçekleştirdiği temasları aktardı.Bozdağ, Almanya'nın Gaggenau şehrinde bölgede yaşayan Türk toplumu temsilcilerinin oluşturduğu organizasyon heyetinin Gaggenau Belediyesi'ne toplantı için 27 Şubat Pazartesi günü talepte bulunduğunu anımsatarak, "Yer tutulmuş, gerekli hazırlıklar yapılmış, hatta Çarşamba günü denetim yetkilisi polis ve organizasyon adına temsilciler toplantıyla ilgili ortak bir tutanağa imza atmışlar. Ama maalesef toplantıya saatler kala bütün bunları yapan belediye 'otopark yetersizliği' gibi sudan bir bahaneyle Türk toplumuyla buluşmamızı engelleyen bir karar aldı. Ben soruyorum, o salon yetmiyordu da pazartesinden beri neden gereken uyarıları yapmadınız? Otopark sorunu vardı da neden bir gün önce polisle beraber ortak bir tutanak imza ettiniz? Toplantının olacağı ilandan da belli, kimin katılacağı, kaç kişinin katılacağı belli, bunun tamamı bilinmektedir. Ama buna rağmen toplantıya saatler kala belediye aldığı bir kararla toplantıyı iptal ettiö dedi.

SKANDAL BİR KARAR

Bakan Bozdağ, kararın, skandal bir karar olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: "Çok net bir şekilde görülüyor ki bu belediyeyi de aşan bir karar. Skandal bir karardır, diplomatik nezakete aykırı bir karardır. Her daim 'Demokrasi, hukuk devleti, insan hakları, hukukun üstünlüğü' diyen ve kendisi dışındaki herkesi demokrasi özürlü, insan haklarına hakkıyla riayet etmeyen olarak suçlayan Almanya ve Almanya yetkilileri, Türk toplumunun İnsan Hakları Sözleşmesinin evrensel hukukun temel ilkesi olan toplanma hakkını ihlal etmiştir, toplanma hakkına engel olmuştur. İnsan haklarının hukuk devletinin en önemli unsurlarından birisi ifade hürriyetidir. Türk toplumunun ve onların çağırdığı bir hatibin kendisini demokratik bir ülkede özgürce ifade edebilme hakkı vardır, bu hak hem Alman Anayasasıyla hem de Türkiye ve Almanya'nın taraf olduğu İnsan Haklarına ilişkin Uluslararası Sözleşmelerle teminat altına alınmıştır.ö

İfade hürriyetinin engellendiğini dile getiren Bozdağ, "Hani siz demokrattınız. Hani siz 'insan hakları' dediğiniz zaman onu başınızın üstünde taşıyordunuz. Hani siz 'ifade hürriyeti' diye diye her gün Türkiye'yi suçluyorsunuz. 'İfade hürriyetine saygı duyun' diyorsunuz. Peki, bu yaptığınız demokrasinin hangi kuralına uyar? İnsan haklarının hangi ilkesine uygundur? İfade hürriyetiyle uzaktan yakından bir alakası var mıdır, yokturö dedi.

TERÖRİSTLERİN HER TÜRLÜ İFADE HÜRRİYETİ ALMANYA'DA VAR

Bakan Bozdağ, toplantının iptal edilmesinin faşist bir uygulama olarak değerlendirerek, "Teröristlerin her türlü ifade hürriyeti Almanya'da vardır. PKK terör örgütü üyeleri, Fetullahçı terör örgütü üyeleri, DHKP-C terör örgütü üyeleri, Türkiye'nin aleyhine suç işleyen kim varsa Almanya bugün onların sığınağı olmuştur. Darbeyi yapanlar oraya kaçıyor, Türkiye'nin aleyhine suç işleyen herkes oraya kaçıyor. Demokrat nasıl olur, 15 Temmuz'da Türk milleti bütün dünyada gösterdi. Demokrasi nasıl müdafaa edilir gösterdi. Türk milleti hukukun üstünlüğüne, insan haklarına, cumhuriyete ölümüne sahip çıkmıştır. Türk milletini, Türkiye devletini takdir ettiler mi, etmediler. Etseniz ne yazar, etmeseniz ne yazar. Bu millet demokrasisine her şeye rağmen bundan sonra da sahip çıkmaya devam edecektir. Almanya'daki bu skandal uygulama tam anlamıyla faşist bir uygulamadır. Biz Berlin duvarı yıkılalı çok oldu diyorduk. Ama görüyoruz ki Almanya'da hala bazı zihinlerde ideolojik Berlin duvarları var, yenileri de inşa ediliyorö ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin Almanya'dan alacağı demokrasi dersinin olmadığını dile getiren Bozdağ, şunları söyledi: "Türkiye'nin Adalet Bakanı'nın ifade hakkı yok mu? Teröristlerin ifade hakkı var, onun hürriyeti var, onlara ifade hakkı verilmediği zaman bütün insan haklarına ilişkin örgütler, uluslararası raportörler herkese açıklama yapıyor. Peki, şimdi var mı konuşan, yok. O zaman mesele ne, demek ki ifade hürriyeti değil. İşin arkasında başka şeyler var. Ama her ne olursa olsun Türkiye yoluna devam edecektir. Türk yargısı, Alman yargısından daha bağımsız, daha tarafsız bir yargıdır. Verilen kararlar hukuki kararlardır. Terör örgütü üyeliği, terör propagandası, Türkiye aleyhine işlenen ve kanunların suç saydığı suçlar varsa, buna dair deliller varsa yargının yapacağı bir şey yok. Kanuna uymaktan ve kanunu uygulamaktan başka yapacağı hiçbir şey yok. Kimse Türkiye'nin yargısına emir ve talimat veremez, vermesi de mümkün değildir. Türkiye'ye demokrasi ve hukuk dersi vermeye kalkanlar, dönüp kendilerine bakması lazım. Dönüp tarihlerine baksınlar. Eski hastalıkların hortladığını görüyoruz, onların tedavisiyle uğraşsınlar. Eğer o hastalıkları tedavi etmezlerse korkarım ki bugün Türkiye'nin Adalet Bakanı'nı Almanya'da konuşturmayanlar, kendi topraklarında kendileri de konuşamayacak hale geleceklerdir. Nerede bir seçim var Türkiye malzeme, Almanya'da bir seçim var, Türkiye'yi malzeme yapıyorlar. Başka ülkelerde de seçim var, bakıyorsunuz sanki Türkiye'de birisi orada milletvekili seçilecek, bir Türk başbakan seçilecek veya cumhurbaşkanı seçilecek. Yok, öyle bir şey. Bu Türkiye'nin gücünü gösteriyor. Türkiye'nin başka ülkelerin iç politikalarının malzemesi haline getirilmesini doğru görmüyoruz, görmemizde mümkün değildir. Bizim istediğimiz şey Türkiye'ye karşı adil, objektif olunmasıdır.ö

KENDİLERİ YORMASALAR, CHP'NİN PARTİ SİTESİNE GİRSELER YETERDİ

Venedik Komisyonu'nun yayınlayacağı raporun tasladığını okuduğunu ifade eden Bozdağ, "Önümüzdeki günler, Türkiye için tarihi günler. 16 Nisan, ülkemizde büyük bir dönüşümün kararının verileceği gündür. Herkes burada odaklandı. Zannetmeyin ki sadece Türkiye'deki insanlar buraya odaklandı, emin olun başka ülkelerde buraya odaklandı. Başka güçlerde buraya odaklandı. İşte Almanya'daki bizim konuşmamızın engellenmesinin arkasında yatan nedenlerinden bir tanesi de burada yatıyor. Venedik Komisyonu'nun hazırladığı raporun taslağını okudum. Keşke Türkiye'ye bu kadar ziyaret yapıp, kendilerini bu kadar yormasalardı. CHP'nin parti sitesine girip, oradaki anayasaya dair eleştirileri alsalardı, hem masrafsız hem de zahmetsiz bir iş yapmış olurlardı. Zira rapor, CHP'nin eleştirilerinin ve 'hayır' diyen diğer HDP'nin eleştirilerinin, diğer çevrelerin eleştirilerinin derli toplu, bir arada yazılı hale getirilmesinden başka hiçbir şey değil. Objektif, adil değil. Türkiye'nin objektif, adil olmayan değerlendirmelere itibar etmeyeceğini herkesin bilmesi lazımö değerlendirmesinde bulundu.

Bozdağ, Cumhuriyet Halk Partisi'nin anayasa değişikliğiyle ilgili Anayasa Mahkemesine gitmemesine ilişkin olarak ise "Değişim dedik ya sistem, adı bile yetti CHP'yi değiştirmeye. CHP, her şeyi Anayasa Mahkemesine götürüyordu. Götürdü mü bunu? Komisyonda, genel kurulda, her yerde 'götüreceğiz' dediler, götürdüler mi, götürmediler. Niye götürmediler, çünkü halka ihtiyacı olduğu için yapmadılar. AK Partililerin, MHP'lilerin, diğer partilerin oyuna ihtiyacı olduğu için yaptılar. Eğer yüzde 26'yla netice alacaklarını bilselerdi, Anayasa Mahkemesine gitmekten hiçbir güç onları vazgeçiremezdi. Millete muhtaç onun için vazgeçtiö değerlendirmesinde bulundu.

Görüntü Dökümü

-------------------

-Bakan Bozdağ ın açıklaması

Mikail PELİT/MALATYA, -

==============================================================

2)BAKAN ZEYBEKCİ'DEN ALMANYA'DAKİ TOPLANTISINA İZİN VERİLMEMESİNİ DEĞERLENDİRDİ

"SINIR FİZİKEN ÇİZİLEBİLİR AMA GÖNÜLLERDE ÇİZİLEMEZ."

EKONOMİ Bakanı Nihat Zeybekci, Almanya'nın Köln şehrinde yapacağı toplantıya izin verilmemesi nedeniyle yaptığı değerlendirmede, 5 Mart Pazar günü Almanya'ya gideceğini belirtip, "Sınır fiziken çizilebilir ama gönüllerde çizilemez. Ben sorunun çözümü ile ilgili olumlu bakışımı sürdürmeye devam edeceğim" dedi.

Denizli'de Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile birlikte Tavas İlçesi'nde temel atma törenine katılan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Almanya'da 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini' anlatacağı toplantıya izin verilmemesi edilmesiyle ilgili değerlendirmede bulundu. Almanya'da çeşitli etkinliklere katılacağını belirten Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Onlar neden rahatsız oluyor biliyor musunuz? Şimdi Almanya'ya gideceğiz pazar günü. Bizim oradaki etkinliklerimizi toplantılarımızı iptal ediyorlarmış. Sebep başka. Sen dünyanın en büyük havaalanını İstanbul'a yaparsan, sen Asya, Avrupa ve Afrika'daki bütün hava trafiğinin merkezini İstanbul haline getirirsen, oradaki bazı merkezler artık merkez olamaz hale gelirse, sen de bunlara razı olacaksın. 'Yari güzel olanın başı beladan kurtulmaz' derler. Bizim yerimiz güzel, Türkiyemiz güzel. Biz de işimize bakacağız" dedi.Pazar günü Almanya'da gideceğini söyleyen Zeybekci, "Pazar günü ben gideceğim. Bana emrolunan sefere çıkmak, zafer Allah'ındır diyoruz. Almanya'ya gidip Denizlim Derneği'yle Özay Gönlüm'ü anma etkinliği yapacağız. İkincisi de Avrupalı Türk Demokratlar Birliği'yle (UETD) geniş bir katılımla bir araya geleceğiz. Onlarında iptal ettiği UETD toplantısı. Ama biz baktık, gördük izin vermiyorlar; kahvehane kahvehane dolaşırım orada. Ev ev dolaşırım Almanya'da bunu bilsinler. Vatandaşlarımızla buluşuruz biz, hiç merak etmesinler. Leverkusen'e gidiyoruz. Hannover'e de gidiyoruz. Rabbim bu milletin başını eğdirmesin" diye konuştu.

Bakan Zeybekci, Valilik ziyareti sırasında da aynı sorunun yöneltilmesi üzerine, "Almanya'dan kendisine yakışanı yapmasını bekliyoruz. Bu konuda Almanya'dan sorunun çözümü için talepte bulanacağımızı beklemesinler. İyi niyetle, akılla sorunun çözülebileceğine inanıyorum. Alman makamlarından bununla ilgili destek almak yakışık olmaz. Biz bu pozisyonda hiç olmadık. Bunun yapılamayacak olmasının da Almanya'ya yakışmayacağını düşünüyorum. Bu sefere gideceğiz. Salon olmasa da yolda buluşacağız, parkta buluşacağız. Lokallerde, evlerinde buluşacağız. Sınır fiziken çizilebilir ama gönüllerde çizilemez. Ben sorunun çözümü ile ilgili olumlu bakışımı sürdürmeye devam edeceğim" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------

-Bakan Nihat Zeybekci'nin açıklamalarından görüntü

(Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN/ DENİZLİ,

==================================================

3)CANİKLİ: ALMANYA, TÜRKLERİN SESİNİ KISARKEN, TERÖR ÖRGÜTLERİNE KUCAK AÇMAKTA

BAŞBAKAN Yardımcısı Nurettin Canikli, Almanya'da Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin katılacakları programın iptal edilmesini eleştirirken, "Almanya, Türkiye'nin, Türklerin sesini kısarken terör örgütlerine, terör örgütü temsilcilerine kucak açmaktan onlara her türlü kolaylığı sağlamakta, her türlü imkanı sağlamaktadır" dedi.

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, bir dizi programlara katılmak için Gaziantep'e geldi. Kentteki ziyaretinin ilkini Gaziantep Valiliği'ne gerçekleştiren Nurettin Canikli'yi Vali Ali Yerlikaya ve protokol üyeleri karşıladı. Valilik Şeref Defteri'ni imzalayan Nurettin Canikli, Vali Yerlikaya'dan kente ilişkin bilgi aldı. Ziyaret sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Canikli, Almanya'da Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin katılacakları programın iptal edilmesini eleştirdi. Almanya'nın terör örgütü temsilcilerine kucak açtığını ve onlara kolaylık sağladığını savunarak, şunları dedi:

"Demokrasinin en temel ilke ve kavramlarının, hukukun üstünlüğüne, evrensel değerlerine aykırılık teşkil ettiğini onlarla örtüşmediğini ve uyuşmadığını belirtmemiz gerekiyor. Böyle bir olayın, böyle bir engellemenin, böyle bir yasağın demokrasinin, hukukun evrenselliğinin beşiği olduğu iddia edilen topraklarda, bir ülkede, Almanya'da gerçekleşmesi de gerçekten üzüntü verici bir hadise. Böyle bir yasağın hiçbir hukuk, evrensel değerler ve demokratik anlayışla bağdaştırılması mümkün değildir. Bununla esas itibariyle Almanya, Türkiye'nin, Türklerin sesini kısarken terör örgütlerine, terör örgütü temsilcilerine kucak açmaktan onlara her türlü kolaylığı sağlamakta, her türlü imkanı sağlamaktadır. Almanya dahil bu şekilde politika uygulayan ülkeler, bu politikalarından vazgeçmelidir. Teröre destek vermek, teröre ev sahipliği yapmak, terörün finans kaynaklarına katkıda bulunmak, dolaylı da olsa Almanya ve Avrupa'ya onların savunduğu değere yakışmamaktadır. Bu değerlerle örtüşmemektedir. Bu politikalarından bir an önce vazgeçmeliler, Türkiye'ye yönelik düşmanca tavırlarını terk etmelidirler. Tek taraflı dostluk olmaz. Almanya benzer yaklaşımları daha önceki dönemlerde de maalesef ortaya koydu. Terör örgütü ele başları bulundukları yerlerden kendi toplumlarına, kendi taraftarlarına Almanya'dan hitap etmelerinin önü açıldı, onlara bu imkanlar sağlandı, ama geçmişte yine Sayın Cumhurbaşkanımıza da Türkiye'den giden yetkililere de oradaki vatandaşlara özgürce kendi ifadelerini aktarma imkanı engellendi veya ellerinden alındı. Bu samimiyetsiz bir yaklaşımdır, tavırdır. Hiçbir evrensel değerle, özgürlük anlayışıyla örtüşmemektedir. Bir kez daha buradan Almanya ve diğerlerine savunduğu değerlere ve kriterlere uygun hareket etmeye davet ediyorum."

Canikli ve beraberindeki heyet, valiliğin ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'i ziyaret etti. Ziyarette Fatma Şahin, Nurettin Canikli'ye kentle ilgili brifing verdi.

Görüntü Dökümü

---------------------------

Nurettin Canikli'nin konuşması

Canikli'nin Valilikten ayrılması

Canikli'nin Belediye ziyareti

Fatma Şahin'in konuşması

Canikli'nin belediyedeki konuşması

Fatma Şahin'in hediye takdimi

Genel ve detay görüntüler

( Haber: Metin Faruk TAMER-Kamera: Ahmet ÖZER-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 394 MB

========================================================

4)BAKAN IŞIK: "TÜRKİYE'NİN ÖNCELİĞİ MÜNBİÇ'TİR"

"MÜNBİÇ'TE VERİLEN SÖZLERİN TUTULMASINI İSTİYORUZ"

MİLLİ Savunma Bakanı Fikri Işık, bir dizi ziyaret kapsamında geldiği Balıkesir'de sınır ötesi operasyonlar hakkında konuştu. "El- Bab'ın DEAŞ'tan temizlenmesinin ardından Türkiye'nin önceliği Münbiç'tir" diyen Bakan Işık, başta ABD olmak üzere koalisyon güçlerinden bu konuda Türkiye'ye verilen sözlerin tutulmasını beklediklerini vurguladı.

Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, bugün çeşitli ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Balıkesir'e geldi. Bakan Işık, saat 10.00'da, 9. Ana Jet Üs Komutanlığı'na uçakla indi, ardından Valiliği ziyaret etti. Vali Ersin Yazıcı'dan kısa bir brifing alan Bakan Işık, Balıkesir'in tarımı, sanayisi, turizmi ile gelişen bir il olduğunu belirtip, "Tabii Balıkesir askeri açıdan da önemli. İki askeri üssün bulunduğu nadir şehirlerimizden birisi. Bizde bugün Balıkesir'de olmaktan mutluyuz. Hem askeri tesislerimizi yerinde göreceğiz, hem de sivil toplum örgütlerimizle bir araya geleceğiz" dedi.

Valilik'teki ziyaretinde basın mensuplarının Münbiç'teki hareketlilikle ilgili sorularını yanıtlayan Bakan Işık, şunları söyledi:

"El-Bab'ın bitmesinden sonra, El-Bab'ın DEAŞ'tan temizlenmesinden sonra önceliğimizin Münbiç olduğunu ifade etmiştik. Bu aşamada bölgede ciddi hareketlilik başladı. Önce DEAŞ bazı yerleri rejime bıraktı. Şimdi de gördüğümüz kadarıyla PYD ve YPG, bazı yerleri rejime bırakıyor. Bu aslında PYD'nin, DEAŞ'ın ve rejimin zaman zaman birlikte hareket ettiği iddiamızı doğrulayan ve ispatlayan bir gelişmedir. Birbirlerine düşman gibi görünen pek çok yapının kolaylıkla bir araya geldiğini, şu birkaç gün içinde de gördük. Bu noktada Türkiye'nin önceliği Münbiç'tir. Başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere koalisyon güçlerinden bu konuda Türkiye'ye verilen sözlerin tutulmasını bekliyoruz. Fırat'ın batısındaki PYD ve PKK unsurlarının kesinlikle Fırat'ın batısından yani Mümbiç'ten çekilmesini bekliyoruz, bunu da istiyoruz. Bu Amerika Birleşik Devletleri'nin Türkiye'ye taahhüdüdür. Bu taahhüdün en kısa sürede yerine getirilmesini bekliyoruz."

Valiliğin ardından esnaf ziyaretlerinde bulunan Bakan Işık, daha sonra Büyükşehir Belediye Başkanı AK Partili Ahmet Edip Uğur'la bir araya geldi.

Bakan Işık, 14.30'da, Salih Tozan Kültür Merkezi'nde sivil toplum kuruluşlarının yöneticileriyle toplantı yapacak. 16.30'da Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı'na ait İşbir Jeneratör'ü, 17.30'da ise Astsubay Meslek Yüksek Okulu'nu ziyaret edecek. 19.00'da AK Parti'nin Öğretmenevindeki yemeğine katılacak.

Görüntü Dökümü

---------------------------

Bakan Fikri Işık'ın Valilik ziyareti ve açıklamaları

Haber- Kamera: Coşkun YAMAN/ BALIKESİR,

=====================================================

5)KAZADA AORT DAMARI YIRTILAN SÜRÜCÜYÜ ZAMANLA YARIŞ KURTARDI

RİZE'de geçirdiği trafik kazası sonrası aort damarı yırtılan 32 yaşındaki Oktay Kalender, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde zamanla yarışan doktorların çabası ile kurtarıldı.

Oktay Kalender, 19 Ocak günü Gülbahar Mahallesi'nde kullandığı otomobille geçirdiği trafik kazası sonucu ağır yaralandı. RTEÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Kalender, aort damarı yırtığı teşhisi ile acil ameliyata alındı. Zamanla yarışan kalp damar cerrahisi ekibi tarafından kapalı yöntemle ameliyat edilen yaralının yırtılan aort damarı onarıldı. Ameliyat sonrası Yoğun Bakım Ünitesi'nde kalp ve damar cerrahisi ile anestezi uzmanlarının yanı sıra göğüs cerrahisi, radyoloji, nöroloji uzmanlarının takibine alınan hasta uygulanan tedavi ile sağlığına kavuştu. Rize'de aort damarı yırtığı ile kapalı yöntemle ameliyat edilen ilk hasta olan Kalender, 44 gün sonra Yoğun Bakım Ünitesi'nden çıktı ve kendisini kurtaran doktorlara teşekkür etti.

Operasyonu gerçekleştiren doktorlardan Yrd. Doç. Dr. Gökhan İlhan, trafik kazalarında en sık ölüm nedenlerinden birinin göğüs travması sonrası görülen aort damarı yırtılması olduğunu belirterek, "Bu hastaların yüzde 85'i olay yerinde kaybedilirken, ancak yüzde 15'i hastaneye canlı olarak ulaşabiliyor, bunun da çoğu ilk 24 saatte kaybediliyor. Travmaya bağlı aort yaralanmalarında erken tanı ve erken cerrahi müdahale sonuçları iyileştirmektedirö dedi. Aort damarı yırtığı ameliyatlarının açık tekniklerle uygulanmasının ölüm, felç ve böbrek yetmezliği gibi istenmeyen klinik durumlara neden olduğunu ifade eden İlhan, "Bu nedenle hibrit ameliyathane koşullarında hızlı müdahale ile yapılabilen kapalı ameliyat yöntemi uyguladık. Bu yöntem hastalar için hayat kurtarıcı olabiliyor" ifadelerini kullandı.

RTEÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Hasan Türüt'de, "Biz hekimlerin en büyük mutluluğu hastalarımızın ağrısının dinmiş olduğunu görmek ve sağ salim taburcu ederken onlardan, 'Allah razı olsun hocam' lafını duymaktırö dedi.

"BEN BİR MUCİZEYİM"

Sağlığına kavuşan Oktay Kalender ise, "Yaşayacak günüm varmış. Hocalarımın da yardımıyla hayata tutundum. Doktorların söylediğine göre olay yerinde ölmem lazımdı. O yüzden ben bir mucizeyimö dedi ve kendisini tedavi eden doktorlara teşekkür etti.

Görüntü Dökümü

---------------------------

-Hastane detayları

-Hasta detayları

-Yrd. Doç. Dr. Gökhan İlhan'ın açıklaması

-Hasta ile röp.

Haber-Kamera: Muhammet KAÇAR RİZE-DHA

=======================================================

(HABERİ YENİDEN)

6)OTOMOBİLLE GİRDİĞİ BANKA ŞUBESİNİ YAKMAK İSTERKEN YAKALANDI

ANTALYA'da işsiz 28 yaşındaki Cem Mustafa Demir, otomobiliyle özel bir banka şubesine girdi. Bankanın sistem odasını yakmak üzereyken yakalanan alkollü Demir, "Parasal sisteme tek başına bir direniştir bu. Yeni bankalarda buluşmak üzere" dedi.

Olay, Muratpaşa İlçesi Şarampol Mahallesi İstiklal Kavşağı üzerinde bulunan özel bir bankanın şubesinde saat 04.00'te meydana geldi. Cem Mustafa Demir'in yönetimindeki 06 HL 592 plakalı otomobilin banka şubesinden içeri girdiğini gören bir kişi, kaza olduğu düşüncesiyle durumu polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen polis ekipleri, otomobilin bankanın giriş kapı ve camlarını kırdığını ancak sürücüsünün ortada olmadığını gördü.

BANKAYI YAKMAK ÜZEREYKEN YAKALANDI

Gürültü sesi üzerine üst kata çıkan polis, bilgisayarlar başta olmak üzere tüm ofis malzemelerini yerlere saçan Cem Mustafa Demir'i elinde bir deste kağıdı tutuşturup sistem odasını yakmaya çalışırken buldu. Gözaltına alınan Demir, kelepçelenip ekip aracına götürüldü. Demir, içtiği bir biranın kutusunu da bankanın içerisinde bıraktı. Alkol muayenesinden geçirilen Demir, 0.44 promil alkollü çıktı.

Neden böyle bir eylemde bulunduğu sorulan Demir, "Parasal sisteme tek başına bir direniştir bu. Herkesin borcu yok mu bankaya? Bankaya girmeye çalıştım, yeni bankalarda buluşmak üzere. Banka olur ya da parayla dönen her şey olur. Parasal sisteme karşıyım. Yürümüyor çünkü. Parasal sistemin insanlar üzerindeki etkisi kötü sonuçlar doğuruyor. Buna dikkati çekmek için devam edeceğim" dedi.

Sağlık kontrolünden geçirilmek üzere hastaneye götürülen Demir hakkında, daha önce de görev başındaki memura mukavemet nedeniyle işlem yapıldığı öğrenildi.

Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmasının ardından banka şubesi, banka güvenlik görevlilerine teslim edildi.

Görüntü Dökümü

------------------

-Banka dış detay

-Kırılan camlar detay

-Polis ekipleri

-Banka içerisindeki bira kutusu

-Bankayı yakmaya çalıştığı uç kısımları yanmış kağıtlar

-Talan edilmiş banka içerisinden detay

-Cem Mustafa Demir röp

-Cem Mustafa Demir detay

-Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması

-Hasarlı otomobilden detay

139 MB////4,21 DK

Haber-Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA,

=====================================================

7)OSMANGAZİ KÖPRÜSÜ'NDEN GEÇEN ARAÇ SAYISI AÇIKLANDI

CHP Kocaeli Milletvekili Haydar Akar, ücret indirimine karşın Osmangazi Köprüsü'nden 40 bin araç geçişi sayısına ulaşılamadığını belirterek, "2017 yılının ilk 50 gününde 225 milyon lira milletin sırtına bindirildi" dedi.

Milletvekili Akar, Başbakanlık İletişim Merkezi'ne (BİMER) yaptığı başvuruya Karayolları Genel Müdürlüğü'nün kendisine verdiği 24 Şubat 2017 tarihli yanıttaki rakamları açıkladı. Buna göre Osmangazi Köprüsü'nden, Aralık 2016'da 271 bin 671 ve Ocak 2017'de 380 bin 814 otomobil eşdeğer araç geçti. Şubat 2017'nin ilk 20 gününde geçen araç sayısı da 288 bin 797 oldu. İşletmeci şirkete günlük 40 bin (Aylık 1 milyon 200 bin) geçiş garantisi verildiği dikkate alındığında, Osmangazi Köprüsü'nden geçen araç sayısı çok düşük kaldı.

"50 GÜNDE 225 MİLYON LİRA MİLLETİN SIRTINA BİNDİRİLDİ"

CHP Milletvekili Haydar Akar, köprü geçiş ücretinin 1 Ocak 2017'den itibaren 89 liradan 65 liraya düşürülmesine karşın, garanti edilen günlük 40 bin araç geçişine karşın geçen araç sayısının 12 binlerde kaldığı görüşünü savundu.

Geçen yıl 30 Haziran'da hizmete giren Osmangazi Köprüsü'nde işletici firma ile yapılan sözleşmeye göre 35 dolar+ KDV geçiş ücreti belirlendiğini, ancak bunun ilk başta 89 lira olarak uygulandığını, sonra 65 liraya düşürüldüğünü belirten Akar, oysa ocak ayındaki dolar kuruna göre araç geçiş ücretlerinin 133 lira olması gerektiği görüşünü savundu. Milletvekili Haydar Akar, şunları söyledi:

"AKP iktidarı Ocak ayında geçiş ücretlerini 65 liraya düşürdü. Yani her geçen araç için de devlet 68 lira firmaya ödeme yapıyor. Yetmiyor, yine sözleşme gereği Ocak ayında toplam 1 milyon 240 bin araç garantisine rağmen geçen araç sayısı 380 binde kalıyor, yani bu da günlük 40 bin olarak belirlenen araç garantisi sayısının gerisinde kalarak 12 bin araç oluyor. Sonuç olarak devlet Ocak ayında geçen araçlar için firmaya 25 milyon lira fark öderken, geçmeyen araç için de 114 milyon lira ödeme yapıyor. Şubat ayında da değişen pek fazla bir şey yok. 19 milyon lira geçen araçlar için, 67 milyon lira geçmeyen araçlar için yani toplamda 50 günde 225 milyon lira milletin sırtına bindiriliyor."

KARAYOLLARI: HENÜZ FARK ÖDENMEDİ, HESAPLIYORUZ

Haydar Akar'ın başvurusu üzerine Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü İşletmeler Dairesi Başkanlığı şu açıklamayı yaptı:

"Sözleşmeye göre Osmangazi Köprüsü'nün günlük araç garantisi 40 bin otomobil eşdeğer/gün araçtır. Köprü ve otoyoldaki tüm gişelerden elde edilen gelirlerin toplamı, garanti edilen araç sayılarına karşılık hesaplanan gelirden düşük olması halinde, aradaki fark genel bütçeden görevli şirkete ödenecektir. Bugüne kadar görevli şirkete herhangi bir ödeme yapılmamış olup, ödenecek tutar farkının hesaplama çalışmaları devam etmektedir."

ÜCRET DÜŞÜNCE GEÇİŞLER ARTTI

Karayolları Genel Müdürlüğü İşletmeler Dairesi Başkanlığı Osmangazi Köprüsü'nden geçen araç sayılarını şöyle açıkladı:

Aralık 2016 - 271 bin 671 otomobil eşdeğer/gün araç

Ocak 2017 - 380 bin 814 otomobil eşdeğer/gün araç

Şubat 2017- (20 Şubat 2017 dahil) - 288 bin 797 otomobil eşdeğer/gün araç .

İZMİT (Kocaeli), -

======================================================

8)SOSYAL MEDYADAN TERÖR ÖRGÜTÜNÜ ÖVDÜĞÜ İDDİA EDİLEN 2 KİŞİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ

KOCAELİ'nin Körfez İlçesi'nde sosyal medya hesaplarından terör örgütü PKK'yı övdüğü iddia edilen 2 kişi gözaltına alınarak adliyeye sevk edildi.

Körfez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, Yukarı Hereke Mahallesi'nde H.T. ve N.Y'nin sosyal medya hesaplarından terör örgütü PKK'yı öven ve hükümet büyüklerine hakaret içeren mesajlar paylaştıklarını tespit ederek operasyon düzenledi. Jandarmanın evlerine düzenlediği operasyonla H.T. ve N.Y. gözaltına alındı. H.T. ve N.Y'nin evlerinde yapılan aramada bazı dokümanlara el konulurken, yaptıkları paylaşımlar da belgelendi. İki kişi jandarmadaki işlemlerin ardından Körfez Adliyesi'ne sevk edildi.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Adliyeye sevk edilen 2 kişiden görüntü

HABER-KAMERA: Nabi YAZICI- KÖRFEZ(Kocaeli), -

=====================================================

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-10 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement