
Diyarbakır'da HDP önündeki eylemde 28'inci gün
Diyarbakır'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttikleri çocuklarının bulunmasını isteyen 49 ailenin, HDP binası önündeki oturma eylemi 28'inci günde de sürüyor. Vatani görevi için usta birliğine giderken 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğlu Müslüm için evlat nöbetinde olan Şevket Altıntaş, "28 gün değil 28 sene de geçse biz sonuç almadan gitmeyeceğiz" dedi.
Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in (21) HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, 1 gün sonra, partinin Diyarbakır binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı.
Vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğlu Müslüm için eşi Songül Altıntaş ile birlikte evlat nöbetinde olan Şevket Altıntaş, sonuç alınana kadar buradan ayrılmayacaklarını söyledi. Altıntaş, HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli'nin kendilerine yönelik iftirada bulunduğu öne sürerek, şunları dedi:
"Burada 28 gün değil 28 sene de geçse biz sonuç almadan gitmeyeceğiz. Sezai Temelli bize demiş ki 'bu aileler nereden geldi, kaça satıldı, kaça alındı, geçmişi araştırılsın' diye. Ben bunu çok komik buluyorum, çok saçma buluyorum, bizim medyada o kadar görüntülerimiz var, kendi videoları var, çocuklarımızı esir etmişler görüntüler var, çocuklar feryat figan ediyor kurtarın diye. Hangi hakka hizmet ediyor bu siyasetçi bize bu lafı söylüyor, bu iftirayı atıyor. Kendi kendilerini yalanlıyorlar. Çocuklarımızın PKK bayrağı altında videosunu yayınlamış 4 yıl önceden, 4 defa videosu çıkmış medya, mecliste orada burada çalışmalarımız, araştırmalarımız var, gitmediğimiz kurum kalmamış, şimdi de bize diyor ki bu aileler yalan söylüyor."
Eylemin 28'inci gününde 49 aile evlatları için oturma eylemine devam ediyor.
OTURMA EYLEMİNDEKİ AİLELER
1- Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde oturan Fevziye- Şahap Çetinkaya çifti, 30 Ağustos'tan beri haber alamadıkları, PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettikleri oğulları Süleyman (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemine başladı.
2- Diyarbakırlı Remziye Akkoyun, 4 yıldır kayıp olan oğlu Azad'ın (14) PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını ileri sürerek, 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı.
3- Diyarbakır'da oturan Rauf- Ayşegül Biçer çifti, 10 aydır kayıp olan tek oğulları Mustafa (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı. Kanser hastası Ayşegül Biçer, oğlunun HDP aracılığıyla PKK'lı teröristlere götürüldüğünü iddia ediyor.
4- Mardinli olan ve Diyarbakır'da oturan inşaat işçisi Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, ramazan ayının ilk günü olan 5 Mayıs'ta ortadan kaybolan oğulları Yusuf'un (16) HDP'liler aracılığıyla düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını iddia ederek, 4 Eylül akşamı oturma eylemine katıldı.
5- Gaziantep'te oturan Şevket- Songül Altındaş çifti, vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğulları Müslüm (24) için 5 Eylül günü oturma eylemi başlattı.
6- Mersin'in Anamur ilçesinde yaşayan Rahime Uymaz, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 28 Temmuz 2015'te eşi ve kızının yanında aracından indirilerek, kaçırılan yeğeni polis memuru Sedat Yabalak (34) için oturma eylemine katıldı. Polis Sedat Yabalak'ın hasta annesi Ünzile Yabalak ise 8 Eylül akşamı Diyarbakır'a gelip nöbete başladı. Solunum hastası Ünzile Yabalak'a, PKK'lı teröristler tarafından 23 Eylül 1995'te şehit edilen Astsubay Murat Namdar'ın eşi Yıldız Namdar refakat ediyor.
7- Mardin'in Derik ilçesinden gelen Emine-Şeyhmus Kaya çifti, İstanbul'da polis memuruyken, Muş'ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine dönerken, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen teröristler tarafından kaçırılan oğulları Vedat Kaya (28) için 5 Eylül'de oturma eylemine başladı.
8- Malatyalı Sadiye Özbey, 17 Eylül 2015'te Rize'den kendisini ziyarete gelirken Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından aracı yakılıp kaçırılan oğlu Astsubay Semih için 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
9- Bursa'da yaşarken eşini 17 Ağustos depreminde kaybedince Diyarbakır'a taşınan Meryem Savur, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Fırat (22) için 5 Eylül günü oturma eylemine başladı.
10- Diyarbakırlı Sabiha Balta, 5 yıl önce kaybolan oğlu Arafat'ın (25) PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını iddia ederek 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
11- Diyarbakır'ın Dokuzçeltik köyünde oturan Aysel Koyun, 5 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını ileri sürdüğü oğlu Neşat (22) için 6 Eylül günü oturma eylemine başladı.
12- Diyarbakırlı Güzide Demir, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Aziz (20) için 7 Eylül günü oturma eylemi başlattı.
13- Ağrı'nın Eleşkirt ilçesinde 4 yıl önce çobanlık yaparken PKK'lı teröristlerce kaçırıldığı belirtilen Vahit Çur'un (19) anne ve babası Bedirhan- Necla Çur çifti de 7 Eylül günü eyleme katıldı.
14- Diyarbakırlı Hüsniye Kaya, 5 yıldır haber alamadığı ve sonrasında arkadaşlarından Suriye'de olduğunu öğrendiği kızı Mekiye'yi (19) bulmak için 8 Eylül günü oturma eylemine başladı.
15- Ayten- Şadin Elhaman çifti, 2 yıl önce kaybolan oğulları Bayram (21) için 8 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
16- İstanbul'da 5 yıl önce HDP Kağıthane ilçe binasına gittikten sonra dağa kaçırıldığını ileri sürülen Yakup Edizer'in (19) anne ve babası Salim ve Saliha Edizer çifti de 9 Eylül günü eylemdeki yerini aldı.
17- Diyarbakırlı Süleyman Aydın, 4 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Özkan (19) için 9 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
18- Diyarbakırlı Mevlüde Üçdağ, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Ramazan (22) için 9 Eylül günü HDP önüne gelip eyleme katıldı.
19- Mardinli olan ancak Diyarbakır'da oturan Salih- Mülkiye Aylu çifti, 22 Mart 2019'da kaybolan ve HDP kongresine katılan M.I. tarafından Irak'ın Metine bölgesindeki PKK'lı teröristlerin yanına kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Mehmet (20) için 10 Eylül sabahı oturma eylemine başladı.
20- Aslen Siirtli olan, ancak Ordu'da yaşayan Latife Ödümlü, Dicle Üniversitesi Kimya Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi oğlu Özgür'ün (22), 10 ay önce PKK'lı teröristler tarafından Kuzey Irak'a kaçırıldığını söyleyerek, 10 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
21- Diyarbakırlı Mehmet Karaman, 1999'da kandırılarak dağa götürüldüğünü ileri sürdüğü oğlu Ercan (40) için 11 Eylül'de oturma eylemine başladı.
22- Diyarbakırlı Fatma Akkuş, 28 Ağustos 2015'te kaybolan ve internette terörist kıyafeti giydiği videosunu gördüğü kızı Songül için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
23- Erzurum'dan gelen Macide Uslu ile Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinden gelen Halime Şehitoğlu, 2015'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğenleri Sedat Sorgun (28) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı. Annesi vefat eden Sorgun'un, Van'da vatani görevini yaparken, izinli olarak Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesindeki teyzesi Şehitoğlu'nu ziyaret edip, memleketi Erzurum'daki akrabalarının yanına giderken Lice'de yol kesen PKK'lılarca kaçırıldığı belirtildi.
24- Diyarbakırlı Nihan Çiçek, 2015'te eşinin akrabaları tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği nişanlı kızı Hatun (23) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
25- Diyarbakırlı Ömer Tokay, 2011'de Şırnak'a pikniğe gidip dönmeyen, 3 yıl sonra da terör örgütüne yakın bir televizyonda gördüğü oğlu Mehmet (22) için 12 Eylül'de oturma eylemine başladı.
26- İstanbul'da yaşayan Şevket-Fatma Bingöl çifti, 2014'te Arnavutköy'de 'Bana iş buldular, işe gidiyorum' diyerek evden çıkıp dönmeyen oğulları Tuncay (19) için 13 Eylül'de oturma eylemi başlattı.
27- Diyarbakır'ın Hani ilçesinde fırında çalışan oğlu Fatih Demir'in (24), 2015 yılında terör örgütünce dağa kaçırıldığını iddia eden anne Sevdet Demir (55), 13 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
28- Bitlis'te eşinden boşanan Saliha Mert (42), 2015 yılında dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Yetiş Top (23) için 13 Eylül günü Diyarbakır'a gelip oturma eylemine katıldı.
29- Bitlis'te yaşayan Ubeydullah Yolaçan, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Çetin (31) için 14 Eylül'de Diyarbakır'a geldi. Baba Yolaçan, gelini Gülcemal, torunları Ecrin ve Abdulsamet ile birlikte oturma eylemine katıldı.
30- Bitlis'in Mutki ilçesinden Diyarbakır'a gelen Hurinaz Omay (83), 24 yıl önce dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Rıfat (43) için 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
31- Bitlis'ten Diyarbakır'a gelen Fadıl Kılıç, Ahlat Üniversitesi öğrencisiyken 3 yıl önce dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Faruk için (25) 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
32- Elazığ'dan Diyarbakır'a gelen Muhittin Avunan, usta birliğine giderken yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğeni Bingöllü Emrah Avunan (24) için 13 Eylül'de oturma eylemine başladı. Emrah'ın annesi Leyla Avunan, babası Bilal Avunan ve akrabaları da 22 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
33- Erzurum'un Horasan ilçesinden gelen Mehmet Emin Coşkun (49), Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde 2'nci sınıf öğrencisiyken 29 Aralık 2014'te terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği 3 çocuğunun büyüğü olan İbrahim (24) için 15 Eylül'de oturma eylemine başladı.
34- Bursa'dan gelen Türkan Mutlu, 7 yıl önce Balıkesir'de üniversiteyi kazanıp kayıt yaptırmayan ve kandırılarak dağa götürüldüğünü iddia ettiği kızı Ceylan Şeyma Tekin (24) için 16 Eylül akşamı oturma eylemine başladı.
35- Diyarbakırlı Vahide Sunar, 5 yıl önce Dicle ilçesine gidip PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını düşündüğü oğlu Ahmet (22) için 16 Eylül'de oturma eylemi başlattı.
36- Ağrılı Salih Gökçe, 5 yıl önce İstanbul'da çalışırken ve askere gitmek üzereyken terör örgütü PKK tarafından kaçırılıp Suriye'ye götürüldüğünü iddia ettiği oğlu Ömer (24) için 17 Eylül'de oturma eylemine başladı.
37- Batmanlı Cabir Taş, 4 yıl önce tekstilde çalışırken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği, o dönem 14 yaşında olan kızı Ece için 17 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
38- Diyarbakırlı Üzeyir Nergiz, 5 yıl önce Kars Kafkas Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okurken, 2014'te terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği kayınbiraderi Osman Etik (29) için 17 Eylül'de oturma eylemindeki yerini aldı.
39- Muşlu Selma Kan, 4 yıl önce Muş'ta terör örgütü PKK'ya katıldığını iddia ettiği oğlu Onur (28) için 18 Eylül'de oturma eylemine başladı.
40- Siirtli Şirin Sungur, 2015'te Bingöl'de vatani görevini yaparken memleketi Siirt'e bayram iznine döndüğü sırada Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Süleyman (24) için 18 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
41- Muşlu Halit Altun, 2015'te Malatya'da üniversite öğrencisiyken kaybolan ve terör örgütü PKK'nın elinde olduğunu iddia ettiği oğlu Muhsin (27) için 19 Eylül'de oturma eylemine başladı.
42- Konya'dan gelen Yıldız Ballı, 2014'te İstanbul Esenyurt'ta tekstil fabrikasında çalışırken kaybolan ve terör örgütü PKK'nın kaçırdığını iddia ettiği kızı Yasemin (21) için 19 Eylül'de oturma eylemine başladı.
43- İstanbul'dan Diyarbakır'a gelen Fahrettin Akkuş, 2015'te Sultangazi ilçesinde 19 yaşındayken, kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Erkan için 20 Eylül'de oturma eylemine başladı.
44- Kütahya'dan gelen Hatice Levent, 18 yaşındayken 2015 yılında Bitlis'te üniversite öğrencisiyken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği kızı Fadime için 22 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
45- Muş'tan Diyarbakır'a gelen Güzel Aslan, 5 yıl önce mobilyacıda çalışırken kaybolan oğlu Turan Aslan (26) için 23 Eylül'de oturma eylemine başladı.
46- Batman'dan gelen Zehra Çak, 5 yıl önce Batman'da kaybolan oğlu Azat Çak (23) için 26 Eylül'de oturma eylemine başladı.
47- İstanbul Sultangazi'den gelen İmmihan Nilifırka, Ege Üniversitesi Gazetecilik Bölümü son sınıf öğrencisiyken, 21 Mart 2015'te kaybolan oğlu Mehmet (22) için 27 Eylül'de oturma eylemine başladı.
48- Gaziantep'ten gelen Cennet Kabaklı, 2015'te usta birliğine giderken Tunceli Pülümür yolunda terör örgütü PKK tarafından asker oğlu Adil Kabaklı (24) için 28 Eylül'de oturma eylemine başladı.
49- Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinden gelen Sıddıka Tatlı, Mardin Artuklu Üniversitesi Mimarlık Bölümü son sınıf öğrencisiyken 2014'te kaybolan ve terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Aziz Tatlı (27) için 29 Eylül'de oturma eylemine başladı.
Görüntü Dökümü
---------
HDP il binası
Ailelerin bekleyişi
Şevket Altıntaş'ın röportajı
Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 148 MB
Haber-Kamera: Mehmet Mucahit CEYLAN, Nurettin FİDANCAN/DİYARBAKIR,
=======================
Baldızını öldüren saldırgan, sahilde güneşlenirken yakalandı
Antalya'da, balkonundan girdiği evinde tartıştığı baldızı Rajae Ait Lhaj'ı (24), sokakta kovalayarak boğazını kesip, 12 yerinden bıçaklayarak öldüren Ercan Karakaş (41), Konyaaltı sahilinde güneşlenirken yakalandı. Ercan Karakaş, ifadesinde baldızının, Fas uyruklu eşi Siham Karakaş'ı Fas'a götürmeye çalıştığını, çocuğunu bir daha görememe korkusuyla öldürdüğünü söyledi.
Kepez ilçesi Teomanpaşa Mahallesi'nde oturan bir kız çocuğu annesi Siham Karakaş, bir süre önce, güvenlik görevlisi eşi Ercan Karakaş'ın kendisine şiddet uyguladığını, ölümle tehdit ve sürekli hakaret ettiğini öne sürerek geçen temmuz ayında şikayetçi oldu. Şikayet üzerine Ercan Karakaş'a geçen ağustos ayında 2 ay uzaklaştırma cezası verildi. Çocuğuyla kalmaya başlayan Siham Karakaş, hamile olduğu için Fas'ta yaşayan kız kardeşi Rajae Ait Lhaj'ı yanına çağırdı.
Cumartesi günü öğle saatlerinde Ercan Karakaş'ın annesi, Siham Karakaş'ın evine giderek torununu alıp, evden ayrıldı.
Uzaklaştırma kararı bulunan Ercan Karakaş da aynı gün saat 21.30 sıralarında konuşmak için eşinin kaldığı 3 katlı apartmanın zemin katındaki daireye geldi. Eşi kapıyı açmayınca Karakaş, elinde bıçakla balkondan içeri girdi. Eşini elinde bıçakla karşısında gören Siham Karakaş, korkuya kapılarak fenalık geçirdi. Evde bulunan Rajae Ait Lhaj, bir yandan ablasına yardım etmeye çalışırken, bir yandan da eniştesini evden uzaklaştırmaya çalıştı. Ancak Ercan Karakaş, baldızına saldırdı. Korkan kadın, evden çıkarak kaçmaya başladı. Ercan Karakaş, Kepez Belediyesi Sağlık Merkezi'nin bahçesinde yakaladığı baldızının boğazını kesti, 12 yerinden bıçakladı. Saldırgan kaçarken, Rajae Ait Lhaj, gelen sağlık ekiplerinin müdahalesinden sonra götürüldüğü özel hastanede yaşamını yitirdi. Lhaj'ın cenazesi işlemlerin ardından Antalya Adli Tıp Kurumu morguna gönderildi.
KONYAALTI SAHİLİNDE GÜNEŞLENİRKEN YAKALANDI
İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri şüpheliyi yakalamak için çevredeki güvenlik kamerası kayıtlarından kaçtığı yeri belirledi. Ercan Karakaş'ın Konyaaltı sahilinde olduğunu tespit eden ekipler, dün öğleden sonra bölgede önlem alarak baskın yaptı. Polis, Karakaş'ı sahilde güneşlenirken yakaladı. Emniyet Müdürlüğü'ne getirilen Ercan Karakaş ifadesinde, baldızı Rajae Ait Lhaj'ın sürekli karısını kendisine karşı kışkırttığını iddia etti. Hakkındaki taciz iddialarını kabul etmeyen Ercan Karakaş, "Olay günü konuşmak için gittim. Baldızım, karımın beden ayrılmasını, doğumdan sonra da Fas'a gelmesini istiyordu. Bu nedenle tartışmıştık. Hatta bu nedenle uzaklaştırma aldım. Çocuğumu Fas'a götüreceklerdi. Bir daha onları göremeyeceğimden korktum" dedi.
Baldızıyla tartıştıklarını anlatan Karakaş, "Kaçmaya başladı. Sokakta yakaladım. Araya eşim girince uzaklaştırdım. Ardından da bıçakladım. Eşimle bir sorunum yok" diye konuştu.
Olaydan sonra kaçıp Konyaaltı sahilinde saklandığını belirten Ercan Karakaş, "Gece orada kaldım. Gündüz denize girip güneşlendim" dedi. Ercan Karakaş, polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilecek.
Diğer yandan Rajae Ait Lhaj'ın cenazesi ise yakınları gelmediği için henüz morgdan alınmadı.
Görüntü Dökümü
------------
-Ercan Karakaş'tan görüntü
-Emniyet dış plan
Haber: Bülent TATOĞULLARI- Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA-DHA)
========================
Motosiklet sürücüsünün bariyerlere çarpma anı güvenlik kamerasında
Adana'nın Kozan ilçesinde motosiklet sürücüsünün virajı alamayıp bariyerlere çarpma anı güvenlik kamerasına yansıdı.
Kozan Barajı Köprüsü üzerinden Feke ilçesi yönüne motosikletiyle ilerleyen Ergün Bozkurt, direksiyon hakimiyetini kaybederek köprü üzerindeki bariyerlere çarptı. Çarpmanın etkisiyle Bozkurt, bariyerlerin arkasına düştü. Bozkurt, çevredekilerin ihbarıyla gelen sağlık ekiplerince Kozan Devlet Hastanesi'ne kaldıldı. Kaza anı, çevredeki bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından görüntülendi. Hayati tehlikesi olmayan Bozkurt'un müşahede altında tutulduğu öğrenildi. Jandarma, olayla ilgili soruşturma başlattı.
Görüntü Dökümü
------------
Motorsiklet sürücüsünün bariyere çarpma anı
Olay yerindeki motorsiklet
Bariyerin arkasındaki yaralı sürücü
Sağlık ekbinin yaralıyı sedyeye alması
Ambulansa taşınması
Genel görüntü
Haber-Kamera: Ali GÖKDAL/KOZAN,(Adana),
=============================
Kandıra'da araziler değerlenince her yer emlakçıyla doldu
Kocaeli'nin Karadeniz'e kıyısı olan Kandıra ilçesi, denizi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra ilçeye giden yol üzerinde kurulacak Gıda Organize Sanayi Bölgesi nedeniyle yatırımcıların ve yazlık ev almak isteyenlerin ilgisini çekiyor. Kandıra'da araziler ve yeni yapılan yazlık lüks evler kıymetlenince 80'in üzerinde emlakçı oldu.
Doğası, bereketli topraklarıyla ve Karadeniz'e kıyısı olan plajlarıyla Kocaeli'nin gözbebeği olan Kandıra ilçesinde yapımı devam eden Kandıra Gıda Organize Sanayi Bölgesi çalışmaları nedeniyle de Kandıra'daki araziler hem yatırımcıların hem de yazlık ev almak isteyenlerin ilgisini çekiyor. Ayrıca İstanbul'un yoğunluğundan bunalan ve emeklilik hayatı yaşamak isteyenler de Kandıra'da aldıkları arazi üzerine ev yaparak doğa içerisinde sakin yaşam sürdürüyor. Kandıra yolu kenarında neredeyse hiç boş arazi kalmazken, bölgede bulunan emlakçılar artık yola yakın noktalardaki arazileri satışa sunuyor.
GIDA OSB BÖLGEYİ CANLANDIRDI
Kandıra Gıda OSB'nin yapılacak olmasının bölgede emlak piyasasını daha da canlandırdığını söyleyen emlakçı Melik Temel, "Yaklaşık 13 yıldır bu bölgede emlak işleri yapıyorum. Kandıra'da 2006 yılından sonra genel olarak emlak sektörü hep hareketliydi, şu anda da burada Gıda Organize Sanayi Bölgesi yapılma planı var. Projenin altyapı çalışmaları başladığı günden beri hareketlilik yeniden canlandı. Bizler burada yapılacak olan Gıda Organize Sanayi Bölgesi'nde yaklaşık 60 bin kişinin çalışacağını duyduk, yaklaşık 80 fabrika olacakmış. O yüzden burada emlak piyasası canlandı. Herkes buraya yatırım yapmak istiyor. Yatırım yapmak isteyenler ağırlıklı olarak İstanbul'danö dedi.
'İSTANBUL'DAN BUNALANLAR BURADA EMEKLİLİK HAYATI YAŞIYOR'
İstanbul'da bunalan vatandaşların sakin bir hayat sürdürmek için Kandıra'dan arazi aldıklarını ifade eden emlakçı Ümit Aktaş ise şöyle konuştu:
"Yaklaşık 12 yıldır burada emlak işiyle uğraşıyoruz. Son dönemlerde burada Gıda Organize Sanayi Bölgesi yapılması, buradaki emlak işlerini hızlandırdı. Sanayinin karşısına da konut alanı yapılacağı söylentileri var, bunun da bölgeye çok artısı var. İzmit tarafından yeni otoyol geçiyor. Kandıra tarafından Karadeniz Sahil Yolu var ve Kandıra sahil şeridi komple turizm bölgesi oldu. Yazın bu yolda tatilcilerden dolayı trafik yoğunluğu bile oluşuyor. Bu nedenlerden dolayı Kandıra, yatırım olarak her geçen gün değerleniyor. Faizden bile bu kadar para kazanamıyorsun. 1'e 3, 1'e 5 oranında kazanç sağlıyor burası. İstanbul'dan bunalıp buraya gelenler yatırım yapıyor ya da emeklilik hayatı yaşıyor. İstanbul'dan çok ilgi var. Hatta o kadar çok talep var ki şu anda köylüde yer kalmadı hemen hemen her yer satılmış durumda. Kandıra yolu kenarında neredeyse satılık arazi kalmadı yok denecek kadar az var. Gelen talebi karşılayamıyoruz. Yer sıkıntısı var, rağbet çok, sanayiden dolayı da her geçen gün rağbet artıyor."
Görüntü Dökümü
------------
-Kandıra'da emlakçı görüntüleri
-Drone ile kandıra arazileri ve Kandıra ilçesi
-Emlakçılarla röp
-Anons
Haber-Kamera: Alişan KOYUNCU-Ergün AYAZ-KANDIRA(Kocaeli),
=========================
Antalya'nın 'Maldivleri'nde sezon uzadı
Antalya'nın Kumluca ilçesinde beyaz kumsalı ve turkuaz suyuyla Maldivler'e benzetilen ve sadece tekneyle ulaşımın olduğu Suluada, yerli ve yabancı tatilcilerden yoğun ilgi görüyor. Denizin durgun, havanın sıcak olması nedeniyle adaya yapılan tekne turları 10 Ekim'e kadar devam edecek. Eşsiz manzara eşliğinde adaya gidenlere zaman zaman yunus sürüleri de eşlik ediyor.
'Deniz- kum- güneş' üçlemesinin merkezi, 640 kilometrelik sahil bandında 210'u mavi bayraklı plajın yanı sıra eşsiz koylarıyla her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist ağırlayan Antalya'da, tatilcilerin yeni rotası Kumluca ilçesi açıklarındaki Suluada oldu. Adayı, başta Adrasan olmak üzere Çıralı, Olimpos, Mavikent gibi yöredeki diğer tatil beldelerinden yaz boyunca her gün 60'a yakın tekneyle 2 binin üzerinde tatilci ziyaret ediyor.
MALDİVLER'E BENZETİLİYOR
Biri 50, diğeri 120 metre bembeyaz kumulu ve turkuaz suyuyla iki plajıyla Maldivlere benzetilen ada, manzarasıyla da görenleri hayran bırakıyor. Adaya çıkanlar bu eşsiz plajlarda yüzüyor, ada manzarasında fotoğraf çektiriyor. Saatlerce adada vakit geçiren tatilciler, adanın ortasında bulunan, kayalıkların altından yüzerek diğer tarafına da geçilebilen ve 'Aşk Mağarası' olarak adlandırılan mağaraya da yoğun ilgi gösteriyor. Tur tekneleri mağara önünde 15'er dakikalık molalar vererek tatilcilere fotoğraf çektirme imkanı sunuyor.
ADA DRONE İLE GÖRÜNTÜLENDİ
Kuş bakışı bakıldığında bir köpekbalığını andıran ada, DHA ekibi tarafından drone ile görüntülendi. Onlarca teknenin demir attığı ada beyaz kumsallarının yanı sıra görüntüsüyle hayran bırakıyor.
YUNUSLAR EŞLİK EDİYOR
Her gün saat 10.30'da başlayan ve 17.00'de sona eren Suluada turlarında teknelere zaman zaman yunus sürüleri de eşlik ediyor. Adrasan'da kooperatife bağlı 53 teknenin yanı sıra 15 serbest teknenin de Suluada turu düzenlediğini belirten 'Ahmet Efe' adlı teknenin kaptanı Erhan Atıcı, Maldivler olarak anılan adaya sezon boyunca günlük 2 binin üzerinde tatilci götürdüklerini söyledi. Okulların açılmasıyla işlerin yavaşladığını, fakat yabancı turistler yönünden ada turlarının devam ettiğini anlatan Atıcı, "Denizin durgun olması, havanın sıcak olması nedeniyle turlarımız 10 Ekim'e kadar devam edecek. Normal şartlarda 10 Eylül'de sezonu kapatıyorduk. Bu yıl sezon bir ay uzadı" dedi.
Hava şartları uygun olduğu sürece turların devam edeceğini anlatan Atıcı, "Yaz sezonu 15 Mayıs'ta başlıyor. Ekim sonu teknelerimizi bakım için karaya çıkaracağız ve yeni sezona hazırlanacağız" diye konuştu.
ADAYA İSMİNİ VEREN SU KAYNAĞINA BÜYÜK İLGİ
Suluada'nın Gelidonya Feneri Burnu'na yaklaşık 7 kilometre uzaklıkta olduğunu belirten Erhan Atıcı, adanın uzunluğunun yaklaşık 1200 metre olduğunu söyledi. Adayı şeklinden dolayı kimilerinin köpek balığına, kimilerinin de yunusa benzettiğini söyleyen Erhan Atıcı, adını ise çıkan tatlı su kaynağından aldığını kaydetti. Adanın doğu tarafında bir noktadan tatlı su çıktığını vurgulayan Atıcı, "İçme suyu çok lezzetli. Gelenler suyun tadına bakmak için sıraya giriyor. Hatta yanlarındaki su şişelerini de doldurarak dönüş yolunda içiyor. Adanın dağdan koptuğu ve deniz altından bir damar aracılığıyla dağlarda biriken kar sularının adaya ulaştığı belirlenmiş. Sağlık açısından bir zarar yok" şeklinde konuştu.
Ailesiyle Ankara'dan tatile gelen Cansu Özdağ, Suluada'ya hayran olduğunu söyledi. Defalarca Suluada'ya geldiğini belirten Özdağ, "Muhteşem bir yer. Maldivlere benzetiyorum. Her yıl geliyorum. Bir yıl sonra tekrar geleceğim" dedi.
Eşi Ahmet Erkan ile ilk kez Suluada'ya geldiğini söyleyen Ezgi Erkan da bol bol fotoğraf çektiklerini anlattı. "Keşke daha önce gelseymişim" diyen Erkan, "Su çok berrak. Balıklarla pırıl pırıl bir suda yüzüyorsunuz. Deniz tabanı, beyaz taşlarla kaplı. Kumsalı muhteşem. İlk kez gelmiş olmaktan dolayı üzgünüm. Ama artık Suluada'ya her yaz geleceğim" diye konuştu.
Aydın Nazilli'den gelen Efsun Balkiş ise Suluada'nın atmosferine hayran kaldığını söyledi. Balkiş, "Ben buraya iş arasında yaz sezonunu kapatmak için geldim. Suluada'nın methini çok duydum. Gelip görmek istedim. Çok güzel, mükemmel bir yer. Suyu turkuaz mavisi, çok güzel. Dağ, deniz hepsi bir arada. Çok huzurlu" dedi.
Arkadaşı ile tatil yapan Emine Özdemir de Suluada'yı hem karadan hem de sualtından keşfettiğini söyledi. Dalgıç olduğunu belirten Özdemir, ada sahilini keşfettiğini, beyaz kumun güzelliğine hayran kaldığını anlattı.
GÜNLÜK TUR PROGRAMI
Adanın kuzey ucundaki küçük plajla başlayan tekne turu, yaklaşık bir saatlik yüzme molasının ardından batı tarafındaki büyük plajla devam ediyor. Burada da yaklaşık bir saatlik yüzme molasının ardından ziyaretçiler tekneyle adanın güneye doğru olan kısmına ilerliyor. Burada adanın diğer tarafındaki 'Aşk Mağarası' olarak adlandırılan mağaraların olduğu bölgede isteyenler denize atlayıp yüzerek, kayalıklar altından adanın diğer tarafına geçebiliyor. Görsel güzelliğiyle de hayran bırakan bölgede, tekne adanın güneyinden dolaşıp, yüzerek gelenleri karşılıyor. Aşk Mağarası'nda vakit geçirdikten sonra, adanın doğu tarafında orta kısımlarında yüzülebilecek bir koya yanaşılıyor ve yemek molası veriliyor. Yemeğin ardından adanın adını aldığı kuzeydoğu kısmındaki tatlı su kaynağının çıktığı ve havuzu andıran kısımda bir mola daha veriliyor. Ziyaretçiler kayalıklardan birkaç metreye kadar yaklaştırılan tatlı sudan içebiliyor. Ada etrafında gün boyu süren tur sonrasında Adrasan'a yakın Liman Koyu'ndaki yüzme molası veriliyor, ardından Adrasan sahiline dönülüyor. Tekne turları kişi başı 90 TL ve öğle yemeğinin yanı sıra çay, meyve gibi ikramlarda bulunuluyor.
Görüntü Dökümü
------------
Teknelerden görüntü
Tekneye binen turistler
Yunuslardan görüntü
Ada genel detay
Ada Drone
Yüzenler
Teknelerden
DHA Muhabiri İbrahim Laleli anonsu
Çeşmeden görüntü
Su içenler
DHA Muhabiri İbrahim Laleli anonsu
Ada Drone
Röp: Erhan Atıcı
Tatilciler röp
Ada genel detaylar
Haber: İbrahim LALELİ- Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA-DHA
=============================
Annesinden yapmayı öğrendiği mantıyla 'kadın girişimci' oldu
Bursa'da yaşayan kadın girişimci Sibel Kaya (45), annesinden öğrendiği mantı yapımını mesleğe dönüştürdü. KOSGEB desteğiyle mantıcı dükkanı açan Kaya, 3 ev kadınına da iş imkanı sundu. Sibel Kaya, "Hem kendimiz için gelir kaynağı hem de geleneksel yemeklerimizin kuşaklar boyunca devam edebilmesi için böyle bir yola girdik. Kendi işini yapmak isteyen, hayatta kendisini özgür hissetmek isteyen, kendi özgürlüğünün tadına varmak isteyen, ayaklarının üzerinde durmak isteyen bütün hanımların iş hayatına dahil olmasını isterim" diye konuştu.
Bursa'da yaşayan 1 çocuk annesi Sibel Kaya, evde oturmaktan sıkıldığı için kendi işini kurmaya karar verdi. Kadın girişimcilere kredi desteği sağlayan KOSGEB'in kurslarına katılan Kaya, daha sonra mantıcı dükkanı açarak iş sahibi oldu. Yaptığı lezzetli mantılarla, kısa sürede müşterilerin beğenisini kazanan Sibel Kaya, "Küçüklüğümüzden itibaren annelerimizin özenle yaptığı mantıları, evimizde ağırladığımız misafirlere sunardık. Daha sonra bu lezzetin daha geniş kitleye hitap etmesi gerektiğini düşündük. Hem kendimiz için bir gelir kaynağı hem de geleneksel yemeğimizin kuşaklara devam ettirilmesi için böyle bir yola girdik. Benim kursa katıldığım dönemde, kadınlara pozitif ayrımcılıkla ekstra yardımlar ve destekler vardı. Bunu öğrenince ben de başvurarak proje karşılığı işimi anlattım. Neler yapabileceğimi projelendirdim. Kabul edildi. Kurs neticesinde onaylanan projemle hibemi alarak işletmemi açmış oldumö diye konuştu.
GÜNDE 10 BİN ADET MANTI
Mantı yapmayı, annesinden öğrendiğini belirten Sibel Kaya, "Şu an işletmemde 3 kadın personelim var, işletmemizde sadece ev hanımları çalışıyor. İşletmemizin, KOSGEB'de karşılığının bulunabilmesinin en önemli sebebi, kadınlara iş olanağının sağlanması ve çalışanların her zaman kadın olmasıö dedi. Kadın girişimci Sibel Kaya, kıymalı, peynirli, patatesli, çıtır, Özbek mantısı, buharda pişen, hinkal, hanım mantı; ayrıca diyet yapanlar için de tam buğday unlu mantı yaptıklarını anlatarak, bunun yanında müşterilerine çi börek hazırladıklarını, Bursa'daki çeşitli otel ve restoranlara da toptan ürün sattıklarının altını çizdi.
Günlük mantı yaptıklarını ve müşterilerine taze ürün sunduklarını vurgulayan Sibel Kaya, şöyle devam etti:
"Mantıları yaptığımız gibi anında şokluyoruz. Bu şekilde paketliyoruz. Perakende mantı satın almak isteyen müşterilerimize de bu şoklu ürünü ambalajlayıp kiloyla satıyoruz. Günde yaklaşık 10 bin adet mantı yapıyoruz. Dünyanın en güzel ikinci mantısıyız. Çünkü dünyanın en güzel mantısını annelerimiz yapıyor. KOSGEB kursundan sonra işletmemi açtım. İşletmem 2 yıllıkken Türkiye'de Özyeğin Üniversitesi ile beraber ortaklaşa yapılan, '10 Bin Girişimci Kadın' girişimcilik eğitim programına başvuruda bulundum. Elemeler sonunda bu programa seçildim. Bazı özel sebeplerden dolayı programımı tamamlayamadım, fakat bu projede olmak, bunun eğitimini almış olmaktan dolayı çok mutluyum. Arzu eden kendi işini yapmak isteyen hayatta kendini özgür hissetmek isteyen, kendi özgürlüğünün tadına varmak isteyen, ayaklarının üzerinde durmak isteyen bütün hanımların iş hayatına dahil olmasını isterim.ö
Görüntü Dökümü
------------
-Mantı yapımından görüntüler
-Mantının pişirilmesi
-Servis edilmesi
-Sibel Kaya röportaj
Haber: Vedat YÜCEBAŞ-Kamera: Mehmet İNAN/BURSA,
=====================
Hülya Avşar'a tenis turnuvasında yoğun ilgi
TENİS sporuna ilgisiyle bilinen oyuncu ve şarkıcı Hülya Avşar, Bursa'da adına düzenlenen turnuvada gösteri maçı yaptı. Sevenlerinin yoğun ilgisi sonrasında maçı uzatarak oynamaya devam eden Avşar, sempatik tavırlarıyla dikkat çekti.
Hülya Avşar, Bursa'da 20-29 Eylül tarihlerinde adına düzenlenen Hülya Avşar Cup Senior Tenis Turnuvası'na katıldı. Podyum Tenis Kulübü ev sahipliğinde Podyum Park'ta gerçekleşen ve 9 gün süren turnuvanın final maçlarının ardından korta çıkan Avşar, partneri Korhan Akın ile çiftler kategorisinde Tamer Haytoğlu- Muazzez Demirci ikilisine karşı mücadele etti. Tek set üzerinden planlanan gösteri maçı, Bursalıların Hülya Avşar'a yoğun ilgisi nedeniyle bir set daha uzatıldı. Tenisteki hünerlerini sergileyen Avşar, eğlenceli ve sempatik tavırlarıyla da izleyenlerin keyifli bir gün geçirmesini sağladı. Seyircilerle de diyalog kuran Hülya Avşar, daha sonra turnuvada şampiyon olan isimlere ödüllerini takdim ederken, aynı zamanda hayranların fotoğraf isteğini de geri çevirmedi.
Yurt çapında 19 yıldır devam eden tenis turnuvasından elde edilen gelir, başarılı ve maddi durumu yetersiz 30 lise ve üniversite öğrencisine burs olarak veriliyor.
Görüntü dökümü;
----------
-Hülya Avşar'ın maçından detaylar
-Hülya Avşar'a yoğun ilgi
-Hülya Avşar'ın plaket takdimleri
Süre: 1.39 dakika, Boyut: 218 MB
Haber-Kamera: Gürkan DURAL/BURSA,
===================
Son Dakika › Güncel › Dha yurt bülteni - 6 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?