Dha Yurt Bülteni-7

1)ÇADIR KENTTEN KONTEYNER KENTE GEÇTİLER

ÇANAKKALE'nin Ayvacık ilçesinde, 6 Şubat sabahı meydana gelen 5.3 büyüklüğündeki depremin hemen ardından en büyük yıkımın yaşandığı Yukarıköy'de hazırlanan çadırkentin yerine kurulan konteyner kent çalışması tamamlandı. Konteyner evlerin bir bölümüne dün (Çarşamba) alınan köylüler, daha iyi şartlarda bir gece geçirdi.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından depremin vurduğu Ayvacık İlçesi'ne bağlı Yukarıköy Köyü'ndeki futbol sahası içine geçen 6 Şubat'ta kurulan çadır kente yerleştirilen depremzedeler, ertesi gün öğlen saatlerinde başlayan sağnak yağmurda nedeniyle yaşadıkları çadırları su basması ve zeminin çamur deryasına dönmesiyle zor anlar yaşadı. Yaşadıkları deprem kabusuna bir yerde zor yaşam koşuları eklenen depremzedelerin imdadına konteyner kent yetişti. Kurulum çalışmaları iki gündür devam eden konteyner kent bu sabah hazır hale getirildi. Sökülen çadırların yerine de konteyner evler kuruldu. Futbol sahası içine toplam 100 konteyner ev kurulurken, dün de devam eden çalışmalar nedeniyle sadece bir bölümüne depremzedeler yerleştirildi. Depremde evleri hasar gören diğer köylerdekilerde toplam 100 konteyner evin daha kurulacağı bildirildi. Geceyi daha iyi şartlara sahip olan konteyner evlerde geçiren köylüler, devletin kendilerine sağladığı imkanlardan memnun olduklarını sık sık dile getirdi. Yemeklerinin önlerine getirildiğini, sıcak bir yuvaya kavuştuklarını anlatan depremzedeler, devletin yardımıyla yıkılan ya da hasar görün evlerinin de biran önce yapılmasını istedi.

Depremde evi yıkılan 64 yaşındaki Mevlide Kurt, yakınlarıyla birlikte 8 kişi, iki odalı konteyner evde kaldıklarını söyledi. Kurt, mutfağında bulunduğu bölümde 3, diğer odada ise 5 kişinin yan yana yatarak uyuduklarını belirtip, zor koşullarda kendilerine sunulan bu konteyner evlere de şükrettiklerini söyledi. Kurt, "Allah devletimize, milletimize güç kuvvet versin. Bize baktılar. Bunlar kolay şeyler değil. Yemeğimizi kadar herşeyimizi verdiler" dedi. Bir başka konteyner evde yaşayan Canan Çarıksız da sırtında taşıdığı 1 yaşındaki bebeği 'Cemre Nur bebeği ile birlikte geceyi nasıl geçirdiklerini anlattı. 'Hiç yatacak yerimiz olmamasından daha iyidir" dediği konteyner evde iyi bir gece geçirdiklerini vurgulayan Çarıksız, "Burada, ailem ve akralarımızla toplam 15 kişi yan yana yattık. Ancak, bundan şikayetçi değiliz" diye konuştu. Türk Kızılay'ı mobil mutfak aracı de konteyner kentte, depremzedelere yemek servisi veriyor.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Konteyner kentten görüntü

-Konteyner evlerin içinden görüntü

-Depremzede Mevlide Kurt ile röp.

-Depremzede Canan Çarıksız ile röp.

Haber: Burak GEZEN - Kamera: Mustafa SUİÇMEZ/ ÇANAKKALE,

===================================================

2)İZMİT KÖRFEZİ'NDE KİRLİLİKTEN ETKİLENEN KUŞLAR DOĞAYA BIRAKILDI

KOCAELİ'nin Dilovası İlçesi'nde limandan sızan yakıttan etkilenen su kuşları tedavilerinin ardından doğaya salındı.

Geçen ay Dilovası'nda limandan sızan akaryakıttan 229 sakarmeke, 181 karabatak, 14 ördek, 8 balıkçıl, 6 martı ve 1 flamingo olmak üzere 439 kuş etkilendi. 306 kuş ölürken, 133 kuş kurtarıldı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Hayvan Barınağı ve Darıca Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi'nde kuşlar tedavi altına alındı. Bugün İzmit Körfezi Sulak Alanı bölgesinde tedavileri tamamlanan 30'a yakın karabatak ve sakarmeke doğaya bırakıldı. Sızıntıya sebep olan limana ise 439 adet su kuşu için Kara Avcılığı Kanunu gereğince 227 bin 800 lira para cezası uygulandı.

İl Orman Su İşleri 1. Bölge Müdürü Osman Demirel sızıntının Kocaeli ve Yalova çevresindeki büyük bir alanı etkilediğini belirterek, "Yaklaşık bir aya yakın süren bir tedavi süreci yaşadık. Toplam olayda tespit edilen rakamlara göre 439 su kuşunun etkilendiğini tespit ettik. Bunlardan 306'sı maalesef yaşamlarını yitirdi. İzmit'te en fazla su kuşunun görülebildiği alan burası. Zaten tescilli bir sulak alan. Bu alanda 165 kuş türü tespit edildi. Biz kuşların en uygun burada salınacaklarına karar verdik. Bugün itibari ile 30'a yakın kuşu salacağız" dedi.

Görüntü Dökümü

------------------

Kuşların getirilmesi

Doğaya bırakılması

Açıklamalar

İZMİT(Kocaeli), -

==========================================================

3)BABASINI ÖLDÜREN ÇOCUĞUN ANNESİ: EŞİM BANA DOLDUR BOŞALT YAPMAYI ÖĞRETTİ, FİŞEK O SIRADA KALMIŞ OLABİLİR

ADANA'da 'hırsız-polis' oynarken oğlu 5 yaşındaki M.E.'nin ateşlediği pompalı tüfekle ölen 36 yaşındaki Ahmet Esen'in eşi Fikriye Figen Esen, internet üzerinden satın aldıkları tüfekle kendisine doldur boşat öğrettiğini bu sırada fişeğin namluda kalmış olabileceğini söyledi.Merkez Çukurova İlçesi'nin Yurt Mahallesi'nde 8 Şubat'ta oyun oynadığı oğlu M.E.'nin elindeki pompalı tüfekten çıkan saçmalarla hayatını kaybeden Ahmet Esen'in eşi Fikriye Figen Esen'in olayla ilgili Cinayet Büro Amirliği'nde ifadesi alındı. Eşinin tüfeği internet üzerinden satış yapan bir siteden 1 ay önce satın aldığını anlatan Fikriye Figen Esen, "Balkonda yeni aldığı pompalı tüfeği bana gösterdi. Doldur-boşalt yapmayı öğretti. Bu sırada fişek sıkıştı. Elimden aldı, onu düzelttikten sonra götürüp yatak odasına koydu. Kızım E. de babasının bıraktığı yeri görmüş. Baba-oğul balkonda şakalaşıp, oyuncak tüfekle 'hırsız-polis' oynamaya başladı. Tüfeği kızım alıp oğlumun eline vermiş. Baktım tüfek ellerinde, ben de düşürmesin diye dipçiğinden tuttum, balkona çıktık. Ahmet telefonla konuşuyordu, M. babasına 'hırsız eller yukarı' diye seslendi. Ahmet elini kaldırırken, silah ateş aldı" diye ifade verdi.

Pompalı tüfeğin tetiğini oğlunun çektiğini söyleyen Fikriye Figen Esen, sorgusunun ardından soruşturmayı yürüten savcının talimatı ile serbest bırakıldı. Ailevi problemleri bulunan çiftin, kısa süre önce ayrılma aşamasına geldikleri, 3 ay önce de barışıp, yeniden birlikte yaşamaya başladıkları ortaya çıktı.

TÜFEK YAKIN MESAFEDEN ATEŞLENMİŞ

Adli Tıp Kurumu'nda yapılan ölü muayenesinde Ahmet Esen'in boynuna isabet eden saçmaların, dağılmayıp birbirine çok yakın noktalarda olması dikkat çekti. Bu da tüfeğin yakın mesafeden ya çocuk tarafından ya da yere çömelmiş bir insanın ateşlediği izlenimi uyandırdı.

ÇOCUKLARI PEDAGOG DİNLEYECEK

Olay sırasında silahın tepmesi sonucu yüzünden yaralanan 5 yaşındaki M.E.'nin tedavisi tamamlandı. Olay sırasında şoka giren ve polisin yaptığı ilk görüşmede, tüfeği annesinin ateşlediğini söyleyen M.E. koruma altına alındı. M.E. ile olay sırasında evde olan ablaları da pedagog tarafından dinlenecek.

Fatih KARAÇALI/ ADANA, -

=========================================================

4)3 İLDEN 40 HIRSIZLIK ŞÜPHELİSİ 16 KİŞİLİK ÇETE ÇÖKERTİLDİ

SAMSUN'da polisin 4 ay süren teknik ve fiziki takibi sonucu Samsun merkezli İstanbul ve Kocaeli'de iddiaya göre ev, işyeri, çelik kasa ve otomobil olmak üzere 40 ayrı hırsızlık olayını gerçekleştirip, yaklaşık 450 bin lira değerinde malzeme çalan çetenin 16 üyesi yakalandı.Samsun'un Atakum İlçesi'nde 2016 yılının Ekim ve Kasım aylarında kimliği belirsiz kişi veya kişiler 11 ayrı eve balkondan girerek hırsızlık yaptı. Şikayetlerin ardından İl Emniyet Müdürlüğü, Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı hırsızlık masası ekipleri Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde olayla ilgili yaklaşık 4 ay önce teknik ve fiziki takibe başladı. Yapılan takip sonucu şüphelilerin İstanbul'dan gelerek Samsun'da hırsızlık olaylarını gerçekleştirdikleri belirlenip İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleriyle birlikte soruşturma devam etti. İstanbul'da yapılan teknik ve fiziki takibin yanısıra 185 güvenlik ve Mobese kameraları incelenmeye alındı. Yapılan takip sırasında şüphelilerin Samsun'un yanısıra İstanbul'un Sultanbeyli, Pendik, Kartal, Kağıthane, Tuzla, Sancaktepe, Çekmeköy ilçelerinde ve Kocaeli İli Çayırova ilçelerinde de 29 ayrı ev, işyeri, otomobil ve çelik kasa hırsızlığı olmak üzere yaklaşık 450 bin lira değerinde hırsızlık olaylarını gerçekleştirdikleri belirlendi. 8 gün önce operasyonun düğmesine basan polis iddiaya göre belirlenen 16 ayrı adrese eş zamanlı operasyon düzenledi. Yapılan operasyonda 'nitelikli evden ve işyerinden hırsızlık', 'konut ve işyeri dokunulmazlığı ihlali', 'oto hırsızlığı', 'mala zarar verme', 'suç eşyasının satın alınması suçlarını' gerçekleştirdikleri belirlenen S.K.(24), B.M.(26), K.M.(31), M.E.(22), A.K.(37) T.T.(20), O.B.(20), K.M.K.(23), Ö.K.(32), R.K.(30), E.Ş.(25), M.K.(31), Ü.K.Ç.(40), İ.G.(32), F.M.(45) ve M.S.İ.S.(17) isimli şüphelileri 'suç ör görgütü kurmak', 'yönetmek' ve 'üye olmak' suçlarından gözaltına alınıp Samsun Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi.

CEZEAVİNDEN SUÇLU KAÇIRILMASIYLA BAĞLANTILILAR

Şüphelilerin evlerinde yapılan aramada ise olayın mağdurlarına ait olduğu değerlendirilen 9 adet diz üstü bilgisayar, 1 adet tablet, 4 adet LCD televizyon, 1 adet cep telefonu, 1 adet flash bellek, 5 adet erkek kol saati, 1 adet fotoğraf makinası, 1 adet pompalı tüfek, 1 adet ruhsatsız tabanca,69 adet 9mm çaplı fişek, 56 adet çeşitli markalarda alkollü içecek, 118 paket çeşitli markalarda sigara ele geçirildi. Ayrıca şüphelilerin çaldığı iki araç bulunup sahiplerine teslim edildi. Çete elemanlarının cezaevinden suçlu kaçırılmasıyla bağlantısı oldukları tespit edildi. Öte yandan S.K. ve Ö.K.'nın cezaevi firarisi olduğu ortaya çıktı. S.K. ve M.S.İ.S.'nin üzerlerinden başkalarının adına düzenlenmiş sahte kimlik ele geçti. 8 gün boyunca Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulanan 16 şüpheli bugün adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü :

------------------------

Emniyetin dışından detay

Şüphelilerden detay

Polis kamerası ve güvenlik kamerası operasyon görüntüleri

Haber-Kamera : Hakan ÇELİKBAŞ/SAMSUN, -

=========================================================

5)HAPİS CEZASINI DUYUNCA DURUŞMADAN KAÇAN SANIK YAKALANDI

ZONGULDAK'ta, eşi ve kızına karşı 'yaralama', 'silahla tehdit' suçlarından tutuksuz yargılanan 56 yaşındaki Yalçın Ç., uzaklaştırma tedbirine uymadığı için 3 gün hapis cezası aldığını öğrenince, duruşma salonundan kaçtı. Yalçın Ç., peşinden koşan polisler tarafından yakalandı.Yalçın Ç., eşi M.Ç. ve kızı B.Ç.'nin şikayeti üzerine, 'basit yaralama', 'hakaret', 'silahla tehdit', 'tehdit' suçlarından 1'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan davada ilk kez hakim karşısına çıktı. Yalçın Ç.'nun tutuksuz yargılandığı davada, eşi ve kızı da hazır bulundu. Duruşmada kendisini savunan Yalçın Ç., suçsuz olduğunu söyledi. Hakim, 'Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair' kanun gereği evden uzaklaştırma yükümlülüğüne uymadığı gerekçesiyle 3 gün hapis cezası bulunan sanığın tutuklanmasına karar verdi.

Bunu duyan sanık Yalçın Ç., duruşma salonundan kaçtı. Adliye önündeki sivil polis ekipleri, hızla binadan çıkarak kaçan Yalçın Ç.'yi peşinden koşarak 50 metre ileride yakaladı. Polise direnen Yalçın Ç., adliye önünde gördüğü eşi ve kızına, "Yaktınız beni. Haram olsun size verdiğim ekmekler" diye bağırdı. Eşi M.Ç. de "Çekin bunun rezilliğini. Bize az çektirmedi" dedi. Yalçın Ç., adliyedeki işlemlerinin ardından cezaevine götürüldü.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

-Şüphelinin polisler tarafından yakalanması

-Adliyeye götürülmesi

-Eşi ve çocuklarına bağırarak tepki göstermesi

-Eşi ve çocuklarının uzaklaşmaları

-Adliye binası

Süre: (01.02) Boyut: (70 MB)

Haber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN-Durmuş SEVİNDİK/ZONGULDAK,

========================================================

6)KARABÜK'TE 10 POLİS FETÖ'DEN ADLİYEDE

KARABÜK'te, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında gözaltına alınan 11 emniyet mensubundan 10'u adliyeye sevk edildi.

Karabük Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturmada, Karabük ile birlikte Ankara, Kastamonu ve Bartın'da belirlenen adreslere eş zamanlı operasyon düzenlendi. Daha önce meslekten uzaklaştırılanların da aralarında bulunduğu 3'üncü sınıf emniyet müdürleri B.T. ve İ.G., 4'üncü sınıf emniyet müdürleri Ü.E., M.A., M.S. ve İ.Ö., komiserler Z.B. ve E.Ç., polis memurları S.U. C.S. ve M.H., gözaltına alındı. Örgütün haberleşme sistemi 'ByLock' kullandığı ileri sürülen şüphelilerden E.Ç'nin emniyetteki işlemleri sürerken diğer şüpheliler Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra adliyeye sevk edildi. İkişerli şekide birbirlerine kelepçelenerek adliyeye götürülen şüpheliler, adliye önünde bekleyen yakınlarına el salladı. Bir kadın, emniyet müdürü eşi B.T.'nin yanına giderek yanağından öperken, "Zalimler için yaşasın cehennem. Allah'tan başka kimseden korkumuz yok. Allah bunların hesabını soracak" diye bağırdı. Şüphelilerin adliyede işlemleri sürüyor.

Görüntü Dökümü

----------------------------

-Şüpheliler adliyeye çıkartılırken

-Adliye önünde bekleyen aileler

-Şüphelilerden B.T.'yi eşinin öpmesi

Süre: (01.44) Boyutu: (81 MB.)

Haber - Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

==============================================================

7)SAFRA KESESİNDEN ÇIKAN PİRAMİT ŞEKLİNDEKİ TAŞLAR ŞAŞIRTTI

ŞANLIURFA'da, karın ağrısı şikayetiyle özel bir hastaneye giden 52 yaşındaki Azize Toprak'ın safra kesesinden piramit şeklindeki 9 taş çıkarıldı. Doktorlar safra kesesinden aynı renkte, aynı boyda 9 taşın çıkmasının şaşkınlığını yaşadıklarını söyledi.

Şanlıurfa'da uzun süredir karın ağrısı şikayeti olan Azize Toprak, özel bir hastaneye başvurarak muayene oldu. Toprak'ın yapılan tektekilerinde safra kesesinde taş olduğu belirlendi ve ameliyatla alınması kararlaştırdı. Operatör doktor Turgay Yüksel başkalığında 2 saat süren operasyonun ardından Azize Toprak'ın safra kesesinden piramidi andıran aynı renk ve boyda 9 taş bulundu. İlk kez bir hastanın safra kesesinden aynı renkte, aynı boyda 9 taşın çıktığına şahit olan ve bunun şaşkınlığını yaşayan Yüksel, "Hastamız bize şiddetli mide ağrısı, bulantı ve kusma yakınmasıyla başvurdu. Yaptığımız tetkik ve incelemeler sonucunda hastamızın safra kesesinde taşlar bulunduğunu belirledik. Ameliyatı son derece başarılı geçti. Ameliyattan sonra bizi şaşırtan şey safra kesesinin çıkan taşlar oldu. Türkiye'de, hatta dünyada safra kesesinden ilk kez aynı boyda aynı renkte Mısır piramitlerini andıran 9 adet taş çıkardık. Sanki bu taşlar elle özel olarak yapılmış gibi duruyor. Meslek hayatımda ilk defa böyle taşlarla karşılaştımö diye konuştu.

Gerçekleştirilen ameliyatın ardından ağrılarından kurtulan Azize Toprak, taşları görünce çok şaşırdığını ifade ederek, sağlığına kavuşmasına yardımcı olan doktorlara teşekkür etti.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

Safra kesesinden ameliyat olan Azize Toprak

Ameliyatı yapan doktor ile röp.

Kadının safra kesesinde çıkan taşlar

- Genel ve detay görüntüler

(Haber-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BİLGİSİ: ÖZEL

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 458 MB

=============================================================

8)PROF.DR. ÖZBUDAK: LİGHT SİGARA TUZAK

AKDENİZ Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özbudak, 'light' sigaranın çocuk ve kadınların sigaraya başlamasında önemli rol oynadığını belirterek, "Light sigarayla kandırılıyoruz" dedi.

Prof. Dr. Ömer Özbudak, 9 Şubat Dünya Sigara Bırakma Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, sigaranın insan sağlığı açısından tehlikelerine dikkati çekti. Türkiye'de 15 yaş üzeri nüfusun yüzde 25'inin sigara kullandığını belirten Prof. Dr. Özbudak, 'light' sigara ve 'elektronik' sigaranın özendirici olduğunu söyledi. 'Light' sigara tanımıyla toplumun, insanların kandırıldığını kaydeden Prof. Dr. Özbudak, "Light ifadesi, Dünya Sağlık Örgütü'nün sağlıklı ürünler için kullandığı bir terim. Fakat bu isim alınmış, çalınmış ve 'light sigara' adıyla tiryakilerin önüne koyulmuş bir tuzak. 'Light' sigara da birebir normal sigaranın içerdiği tüm zararlıları barındırıyor" dedi.

LIGHT SİGARA, KADIN VE ÇOCUKLAR İÇİN TUZAK

Light sigaraların filtre ucuna yerleştirilen ventilasyon kanalları vasıtasıyla vücuda daha az zararlı madde taşıdığının iddia edildiğini anlan Prof. Dr. Özbudak, bu iddianın doğru olmadığını savundu. Kullanıcının daha derin nefes alarak daha fazla sigara tükettiğini, daha çok zararlı maddeyi akciğerlerine çektiğini vurgulayan Prof. Dr. Ömer Özbudak, "Bugün light sigaralar özellikle çocukların ve kadınların sigaraya başlamasında en önemli etken. Light sigarayla başlayan sigara serüveni zamanla normal sigarayla devam ediyor. Bu nedenle light ya da zararsız sigara diye bir şeye yok. Dolayısıyla insanlar mentollü, kakaolu, ince, slim, düşük nikotinli olarak sunulan sigaraya aldanmamalı. Bunlar, sigara şirketlerinin insanların sigaraya başlamaları ve devam etmeleri için önüne koyduğu tuzaktır. Light sigarayla kandırılıyoruz" dedi.

ELEKTRONİK SİGARA, NORMAL SİGARADA OLMAYAN AĞIR METALLER İÇERİYOR

Elektronik sigaranın da zararlarına dikkati çeken Prof. Dr. Özbudak, Göğüs Hastalıkları Dernekleri ve Dünya Sağlık Örgütü'nün yaptığı araştırmalarla elektronik sigaranın zararlı olduğunun ortaya konduğunu söyledi. Hatta sigara içmeyen bireylerin dahi 'zararsız' diye elektronik sigara kullandığına vurgu yapan Prof. Dr. Özbudak, "Yanlış algı nedeniyle insanlar sigaraya başlıyor. Elektronik sigara ucunda nikotin içeren bir kartuşun olduğu, yanma özelliği olan aynı sigara gibi ışık veriyor. Bunlar sigara bırakmada kullanılan madde olarak lanse edildi. İçiciler, 'Sigarayı bıraktırıyor, zararlı madde içermiyor' bilinciyle bunlara yöneldi. Oysaki elektronik sigara, aynı normal sigarada bulunan, kansere neden olan zararlı bir çok maddeyi içeriyor. Hatta sigaranın içinde bulunmayan ağır metaller bile var. Bu da bilimsel olarak net biçimde kanıtlanmıştır" diye konuştu.

"ELEKTRONİK SİGARA ALDATMACADIR"

Prof. Dr. Özbudak, elektronik sigaralar üzerine yapılmış 4- 5 bilimsel çalışma olduğunu, hepsinin ortak sonucunun, elektronik sigaraların içeriğinin, üzerinde yazan içeriklerle uyumlu olmaması olduğunu söyledi. Özellikle internet üzerinden satışı yapılan elektronik sigaralara karşı uyarıda bulunan Prof. Dr. Özbudak, "Bilimsel veriler ışığında söylüyorum, elektronik sigara, sigarayı bırakmakta kullanabilecek doğru ürünler değil. Light sigarada olduğu gibi içerisine çeşitli koku verici maddeler konulan, cezbedici, kişiye keyif veren ürünler olarak piyasaya sürülmekte. Elektronik sigara aldatmacadır" dedi.

30 MİLYAR DOLAR SİGARA ŞİRKETLERİNİN KASASINA GİDİYOR

Türkiye'de 15 yaş üzerindeki nüfusun yüzde 25'inin sigara kullandığını vurgulayan Prof. Dr. Özbudak, şunları kaydetti:

"Olayın üç boyutu var, ekonomik, sosyal ve sağlık. Sağlıkla ilgili boyutunu artık biliyoruz. 7 yaşındaki çocuğa sorduğunuzda sigaranın zararlarını anlatacak durumda. Türkiye'de bugün 20-25 milyon sigara içicisi var. Çok büyük bir ekonomik yükü sigara şirketlerinin cebine yönlendiriyor. Yıllık 25-30 milyar dolar gibi büyük bir rakamı sigara üreticilerine gönderiyoruz. Diğer yandan sağlığımızı kaybediyoruz. Sağlığımızı kaybettiğimizde kullanılan tansiyon ve kanser gibi hastalıkların ilaçlarını da yine yurt dışından ithal ediyoruz. Bu da ikinci bir ekonomik kayba yol açıyor. Dolayısıyla hem sağlığımızı kaybediyoruz hem de ekonomik yönden ciddi bir kaynağımızı sağlıksız bir ürün için harcamış oluyoruz."

Görüntü Dökümü

----------------------------

RÖP: Prof. Dr. Ömer Özbudak

Üniversite hastanesi dış plan görüntü

161// 5.4

HABER-KAMERA: Erol AKKIR/ANTALYA-DHA)

=======================================================

9)ŞANLIURFA'DA MESLEKİ EĞİTİM TOPLANTISI

ŞANLIURFA'da, mesleki eğitim seviyesinin yükseltilmesi ve kalifiye elaman yetiştirilmesi için 4 kurum tarafından düzenlenen toplantıda konuşan Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ercan Demirci, Türkiye'nin tek çıkış noktasının mesleki eğitimden geçtiğini söyledi.

Şanlıurfa Milli Eğitim Müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi, Ticaret ve Sanayi Odası ile Esnaf ve Sanatkarlar Odası tarafından Şanlıurfa Eğitim ve Sektör İş Birliği toplantısı düzenlendi. Bir otelde düzenlenen toplantıya kent protokolünün yanı sıra iş adamları ile mesleki eğitim merkezi yöneticileri katıldı. Ekonomide Türkiye'nin tek çıkış noktasının mesleki eğitim olduğunu ifade eden Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ercan Demirci, "İnsanı insan yapan vasıflardan en önemlisi insanın üretme kapasitesidir. İnsanın üretme vasfı ve insanın üretim alanındaki tecrübesidir. Şanlıurfa'nın varlık sebebi tarım değildir, Şanlıurfa'nın varlık sebebi ticarettir. Ticaretin ayakta kalmasının yegane şartı nitelikli insandır. Nitelikli insanı ve nitelikli ticareti geliştirmenin en önemli faktörü eğitimdir. Mesleki eğitime önem verilmelidir. Eğitim sadece okullarda değil, mesleki eğitimlerin verildiği iş kollarında da önemlidir. Okul sadece eğitimin bir departmanıdır. Mesleki eğitim erbabından öğrenilir. Mesleki eğitimde çırak usta ilişkisi olmazsa olmazlardandır. Özellikle şehri ve ülkeyi amade edebilmek mesleki eğitimin Türkiye'nin tek çıkış noktası olduğu kanaatindeyiz. Mesleki eğitim ve eğitimin departmanlarından Milli Eğitim Bakanlığı olarak seferberlik içerisindeyizö diye konuştu.

Konuşmaların ardından Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Osman Nuri Gülay, Türkiye genelinde mesleki okullarda verilen eğitim ve yapılan çalışmalar hakkında katılımcılara bilgi verdi.

Görüntü Dökümü

------------------------------------

Mesleki Eğitim toplantısı

Toplantıya katılanlar

Ercan Demirci'nin konuşması

Vali Yardımcısı Ufuk Akıl'ın konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ömer PINAR-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 201 MB

======================================================