Dışişleri Bakanlığı: İslam Ülkeleri Koalisyonu Askeri Bir Güç Değil

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Suudi Arabistan'ın öncülüğünde İslam ülkelerinin teröre karşı oluşturacağı koalisyonun terörle mücadelede askeri, istihbari ve ideolojik boyutun koordine edilmesi açısından önemli olduğunu belirterek, "Bunun bir askeri güç olmadığını buradan söylemem gerekiyor. Askeri güç oluşturulması gündemde değil" dedi.

"TERÖRLE MÜCADELENİN İDEOLOJİK BİR BOYUTU VAR"

Bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında soruları yanıtlayan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç, teröre karşı Suudi Arabistan'ın öncülüğünde İslam ülkelerinin kuracağı koalisyona Türkiye'nin askeri destek verip vermeyeceğinin sorulması üzerine, Türkiye'nin PKK ve IŞİD başta olmak üzere terör örgütleriyle mücadelesinin devam ettiğini hatırlatarak şunları söyledi:

"IŞİD ile mücadelede askeri ve istihbarat işbirliği önemli bir parçayı teşkil ediyor ama bunun dışında terörle mücadelenin ideolojik bir boyutu da var. Özellikle İslam'ın terörle özdeşleştirilmemesi ve anılmaması için bu çabaların koordine edilmesi gerekiyor. Bu çerçevede Suudi Arabistan'da yapılan toplantı bu üç ayağın koordine edilmesi açısından önemli."

"ASKERİ GÜÇ OLMADIĞINI SÖYLEMEM GEREKİYOR"

Terörle mücadelede İslam ülkelerinin tek ses olmalarının terörü İslamiyetle özdeşleştirme çabasında olanlara yanıt olacağını belirten Bilgiç, "Terörle mücadele bağlamında nerede bir toplantı tertip edilirse Türkiye orada bulunur ve elinden gelen katkıyı yapar. Biz bu çerçevede bu toplantının doğru yönde atılmış bir adım olduğunu düşünüyoruz" dedi.

İslam ülkelerinden oluşan koalisyona ilişkin detayların Suudi Arabistan yetkilileri tarafından daha net bir şekilde açıklanacağını belirten Bilgiç, "Bunun bir askeri güç olmadığını buradan söylemem gerekiyor. Askeri güç oluşturulması gündemde değil" diye konuştu.

"RUSYA'NIN TALEPLERİNİN KARŞILANMASI MÜMKÜN DEĞİL"

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç, Türk hava sahasını ihlal eden Rus uçağının düşürülmesinin ardından Rus makamlarının dile getirdiği "özür, sorumluların cezalandırılması ve tazminat talepleri" hakkında da değerlendirmelerde bulundu.

Angajman kurallarının daha önce Rus makamlarına bildirilmesine rağmen Rus uçağının Türk hava sahasını ihlali üzerine düşürüldüğünü hatırlatan Bilgiç, "Rus tarafının istediği unsurların (özür, sorumluların cezalandırılması ve tazminat) tarafımızca karşılanması mümkün değil" dedi.

"HASMANE BİR TUTUM İÇERİSİNDE DEĞİLİZ"

Bilgiç, " Rusya Federasyonu, Türk hava sahasını bir daha ihlal etmemeyi garanti ederse böyle bir hadiseyle bir daha karşılaşılmaz" ifadelerini kullandı.

Gerginliğin tırmanmamasının ve iki ülke ilişkilerinin olumsuz yönde daha fazla etkilenmemesinin arzulandığını belirten Bilgiç, " Türkiye Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu'nun askeri hedeflerine herhangi bir hasmane tutum içinde değildir" dedi.

"MEVCUDİYETİMİZ IRAK'IN BÜTÜNLÜĞÜNE TEHDİT DEĞİL"

Türkiye'nin Başika'daki askeri mevcudiyetine yönelik Irak Merkezi Yönetimi'nden Türkiye'ye yönelik tepkileri değerlendiren Bilgiç, "Asker konuşlandırılması konusunda Türkiye'nin iyi niyetinden kimsenin şüphe etmemesi gerekiyor. Başika'daki askeri mevcudiyetimiz Irak'ın toprak bütünlüğüne herhangi bir tehdit değildir" diye konuştu.

Bölgedeki dinamik durum ve dinamik tehditler değiştiğinde askeri güçlerin tanzim edileceğini belirten Bilgiç, "Gönül isterdi ki Irak tam olarak kendi topraklarından PKK ve IŞİD unsurlarını temizlesin ve Türkiye'nin de böylece bir askeri risk almaya, bir askeri güç yerleştirmeye ihtiyacı olmasın. IŞİD'e karşı mücadele adımlarını Türkiye'nin gizli bir gündemi olarak takdir etmek doğru değildir" dedi.

İRAN BAYRAĞI TARTIŞMALARINA CEVAP VERDİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkmenistan'da İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri ile yaptığı görüşmede, İran bayrağının olmamasının İran basınında bir protokol krizi olarak yansıtıldığı haberleri değerlendiren Bilgiç, "Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı görüşmelerde protokol kuralları gayet nettir. Başka bir cumhurbaşkanı ile görüşmüyorsa arkasına Cumhurbaşkanlığı forsu ve bayrak konulur. Uygulama bu şekilde tecelli etmiştir. Burada İran tarafına yönelik herhangi bir kasıt aramamak gerekir" dedi.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu çerçevesinde New York'ta İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun yaptığı ikili görüşmeyi hatırlatan Bilgiç, o görüşmede de protokol kuralları gereği İran bayrağının yer aldığını söyledi.

"TALEPLER KARŞILANIRSA İSRAİL İLE İLİŞKİLER DÜZELİR"

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç, Türkiye- İsrail ilişkilerinde normalleşmenin sağlanması için üst düzey yetkililer arasında herhangi bir görüşme planının olup olmadığının sorulması üzerine, böyle bir planlamaya ilişkin bilgisinin olmadığını söyledi. Bilgiç, Türkiye'nin İsrail'den ilişkilerin normalleşmesi için talep ettiği unsurlar olan özür, tazminat ve Gazze'ye yönelik ablukanın kaldırılması konularının karşılanması halinde ilişkilerin düzelebileceğini belirtti.

"ÖCALAN'A VATANDAŞLIK VERİLMESİ ANLAMSIZ"

Bilgiç, İtalya'nın Palermo Kenti'nde 14 Aralık'ta Belediye sarayında düzenlenen törende terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'a fahri vatandaşlık verilmesini de "anlamsız ve kabul edilemez" olarak niteledi.

Palermo Belediyesi'nin bir terör örgütü liderine yönelik bu adımının terörle mücadeleye sekte vuracağını vurgulayan Bilgiç, "AB'nin ve uluslararası kuruluşların terör listelerinde yer alan bir terör örgütü liderine fahri vatandaşlık verilmesi kabul edilemez bir saygısızlık" dedi.