Dha Yurt Bülteni-1 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-1

SARAY' DA ASKERİ ARAÇ DEVRİLDİ1)SEL SULARINDA KAYBOLAN ASKERİN CANSIZ BEDENİNE ULAŞILDITekirdağ' ın Saray ilçesi'nde sel sularına kapılarak kaybolan askerin cansız bedenine ulaşıldı.

26.10.2017 09:03
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

SARAY' DA ASKERİ ARAÇ DEVRİLDİ

1)SEL SULARINDA KAYBOLAN ASKERİN  CANSIZ BEDENİNE ULAŞILDI

Tekirdağ' ın Saray ilçesi'nde  sel sularına kapılarak kaybolan askerin cansız bedenine  ulaşıldı.

Askerin cenazesi Zırhlı Personel Taşıyıcı(ZPT)nın Galata köprüsünden düştüğü noktanın  500 metre ilerisinde bulundu.

SEL SULARINA KAPILAN 3 ASKER BÖYLE KURTARILDI

AĞACA SARILARAK YAŞAMA TUTUNDU

Tekirdağ'ın Saray İlçesi'ndeki Galata Köprüsü'nde, sel sularına kapılıp devrilen askeri personel taşıyıcı araçtaki bir asker, ağaca sarılarak kurtuldu. Cep telefonuyla kaydedilen görüntülerde, AFAD ve polis ekiplerinin suyun içindekileri kurtardıkları görüldü. Sıkıca sarıldığı ağaç sayesinde hayatta kalan asker de botla giden AFAD ekiplerince kurtarılarak hastaneye kaldırıldı. Kayıp askeri arama çalışmalarına ise hava karardığı için ara verildi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

-Askerin cenazesinin bulunduğu bölgenin görüntüleri

-Ağaca sarılan askerin görüntüsü

Sel suları ortasında bekleyen 2 askerin görüntüsü

-3 askerin ekipler tarafından botla kurtarılması

-Detaylar

Haber: TEKİRDAĞ

===============================================

2)KAYNARCA'DA  EV VE İŞ YERLERİNİ SU BASTI

Sakarya'nın Kaynarca İlçesi'nde yağmurla birlikte Seyran Deresi'nin taşması sonucu tarım arazileri sel suları altında kaldı, bazı ev işyerlerini su bastı. Kaynarca'da öğle saatlerinde başlayan yağmur nedeniyle Seyran Deresi taştı. Derenin çevresinde bulunan tarım alanları göle döndü. Park halindeki 4 araç sel sularının içerisinde kaldı, 4 ev ve 15 iş işyerini su bastı. Kaynarca Belediyesi yağmur nedeniyle meteorolojinin hava tahminlerini anonslarla duyurarak, vatandaşları uyardı. Kaynarca Belediyesi, Sakarya Su ve Kanalizasyon İdaresi, itfaiye ve belediye ekipleri vatandaşlara ve esnafa yardımcı oldu, baskınların yaşandığı ev ve işyerlerinde tahliyeler yapıldı. Kaynarca Belediye Başkanı Zeynur Özel sel nedeniyle ekiplerin sahada çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

-Mahsur kalan bir çocuğun kucakta taşınması

-Taşan dereden görüntü

-Sularla kaplı alanlar

Haber: Serhat YAĞIZ/KAYNARCA(Sakarya),

===========================================

CHP'Lİ BAŞKAN, 'CUMHURBAŞKANI'NA HAKARET'TEN İFADE VERDİ/EK

3)İKİNCİ KEZ ADLİYEYE ÇAĞIRILDI, ADLİ KONTROLLE SERBEST BIRAKILDI

Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat,sabah saatlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği gerekçesiyle hakkındaki soruşturma kapsamında savcıya ifade verdi.  Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcısı Güngör Karakoç'un talimatıyla ikinci kez ifadeye çağırıldı. Eşkinat, başsavcının çağrısı üzerine yeniden adliyeye gitti. Eşkinat'a adliyeye gelen CHP Tekirdağ İl Başkanı Recep Öktem, Hayrabolu İlçesi Belediye Başkanı Fehmi Altayoğlu, çok sayıda belediye çalışanı ve partililer adliyeye gelerek Ekrem Eşkinat'a destek verdiler. Eşkinat'ın ifadesini alan savcı, 'adli kontrol ve yurtdışı yasağı konulması' talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk etti. Hakimlik, savcının talebine uyarak Eşkinat'ı adli kontrol şartı ve yurtdışı yasağı koyarak serbest bıraktı. Eşkinat adliye çıkışında gazetecilere, "Normal prosedür işliyor. Biz çiğ yemedik ki, karnımız ağrısın. Halkımızın hizmetindeyiz" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

-Başkanın avukatı ile adliyeye gelişi

-Adliyeye girişleri

-Adliye önünde toplanan belediye çalışanı ve partililer

-Başkanın adliye çıkışı

-Etrafındaki kalabalık

-Eşkinat'ın açıklaması

-Detaylar

Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,

===================================================

4)OĞLU TARAFINDAN EVDEN ÇIKARILMAYAN ANNEYİ, İTFAİYE KURTARDI

ADANA'da, uyuşturucu bağımlısı olduğu ileri sürülen oğlu tarafından evden çıkmasına izin verilmeyen 63 yaşındaki Hayriye K., balkona kendisini kilitleyip, yardım istedi. İmdat çığlıkları atan kadını, itfaiye yangın merdiveniyle kurtardı.

Olay, merkez Çukurova İlçesi Huzurevleri Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, eşinden ayrı olan 38 yaşındaki Süleyman K., çocuklarını göremeyince bunalıma girdi. Uyuşturucu ve alkol bağımlısı olduğu ileri sürülen Süleyman K., alkol aldıktan sonra annesi Hayriye K. ile tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine komşular, polisi aradı. Eve gelen polis, uzun süre  Süleyman K.'yı kapıyı açması için ikna etmeye çalıştı. Anne ise oğlunun dalgınlığından faydalanarak kendisini balkona kilitledi. İtfaiye ekipleri, birinci katta yardım çığlıkları atan kadını yangın merdiveni ile kurtardı. Bu sırada park içinde bazı kişiler olay anını cep telefonlarıyla kaydetti. Kurtarılan Hayriye K.'nın şikayetçi olduğu oğlu, polis tarafından ikna edilerek evden çıkarılıp, gözaltına alındı.

Görüntü Dökümü

------------------------

Balkonda mahsur kalan kadının görüntüsü

İtfaiye aracının gelmesi

İtfaiye aracının kadını kurtarması

Olay yerinin genel görüntüsü

Vatandaşların görüntüsü

Olayı kaydeden vatandaşların görüntüsü

olay yerinden genel görüntü

SÜRE: 02'57"    BOYUT: 180MB

Haber-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK, ADANA,

=============================================

5)YALNIZ YAŞADIĞI EVİNDE ÖLÜ BULUNDU

SİVAS'ta 33 yaşındaki Selçuk Ardıç, yalnız yaşadığı evinde ölü bulundu.

Olay, Yenişehir Mahallesi'ndeki Erdem Apartmanı'nda meydana geldi. Apartman sakinleri, Selçuk Ardıç'ın yalnız yaşadığı daireden kötü kokular geldiğini belirleyip, kapıyı çaldı. Kapıyı açan olmayınca komşuları Ardıç'ın yakınlarına haber verdi. Gelen eniştesi Serdar Arslan, çilingir yardımıyla girdiği evde, Selçuk Ardıç'ın cansız bedeni ile karşılaştı. Olay yerine polis ve sağlık ekipleri çağrıldı. Yapılan incelemenin ardından Ardıç'ın cenazesi, ölüm nedeninin belirlenmesi için Cumhuriyet Üniversitesi Tıp fakültesi Hastanesi'nin morguna kaldırıldı.

Görüntü Dökümü:

----------------------------

-Olay yerinden görüntü

-Cenazenin evden çıkarılışı

-Ölen kişinin fotosu

Haber-Kamera: İrfan ÖZŞEKER/SİVAS,

===========================================

6)KARABÜK'TE 5 KATLI APARTMANDAKİ YANGIN KORKUTTU

KARABÜK'te, 5 katlı apartmanın giriş katındaki dairede çıkan yangında dumandan etkilenen 10 yaşındaki Resul Dalmış ve 17 yaşındaki Gülcan Arslan hastaneye kaldırıldı. Üst katta mahsur kalanlar ise itfaiyenin yangın merdiveniyle kurtarıldı.

Yangın, akşam saatlerinde Fevzi çakmak Mahallesi Yıldız Caddesi üzerinde bulunan apartmanın giriş katında Berhem Dalmış'ın oturduğu dairede çıktı. İddiaya göre Dalmış çiftinin oğlu Resul Dalmış, odasında çakmakla oynadığı sırada yangın çıktı. Alevler kısa sürede büyürken, Berhem Dalmış ailesiyle birlikte kendini dışarıya attı. Yangın nedeniyle binanın içini duman kapladı. Alevleri görenler büyük panik yaşarken üst katlarda oturanlar panik halinde dışarıya çıkmaya çalıştı. Gelen itfaiye ekipleri, alevlere müdahale ederken, üst katta mahsur kalanlar itfaiyenin yangın merdiveniyle kurtarıldı. Dumandan etkilenen Resul Dalmış ve Gülcan Arslan, ambulansla Karabük eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Bazı vatandaşlara ise olay yerinde hazır bekletilen sağlık ekipleri tarafından ambulansta müdahale edildi. Yangın nedeniyle büyük panik yaşayan bina sakinleri, dışarıda itfaiyenin çalışmasını izledi. Kafes içindeki 2 muhabbet kuşu da yangında zarar görmemesi için binadan dışarıya çıkarıldı. Yangın itfaiyenin çalışmasıyla söndürülürken evde hasar oluştu. Yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü dökümü:

------------------------

-Merdivenle anne ve oğlu indirilirken

-Olay yeri

-İtfaiyenin çalışması

-Mahsur kalanların kurtarılması

-Çevredeki kalabalık

Süre: (02.41) Boyutu: (85 MB.)

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

========================================

7)GEBZE'DE 11 ARAÇ BİRBİRİNE GİRDİ: 8 YARALI

KOCAELİ'nin Gebze İlçesi'nde, yağmur yağışı nedeniyle kayganlaşan yolda sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği TIR önündeki araçlara çarptı. 11 aracın birbirine girdiği kazada 8 kişi yaralandı.

Kaza akşam saatlerinde, D-100 Karayolu Spotçular mevkiinde meydana geldi. İstanbul istikametine gitmekte olan sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 41 TK 342 plakalı TIR yağmur yağışı nedeniyle kayganlaşan yolda sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu önündeki araçlara çarptı. 11 aracın birbirine girdiği kazada, olay yerine polis, 112 Acil ve itfaiye ekipleri geldi. Yaralanan 8 kişi 112 Acil ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastanelere kaldırıldı. Yol yaklaşık 1 saat ulaşıma kapanırken, ulaşım yan yollardan sağlandı. Yolda bulunan araçların kaldırılmasının ardından D-100 Karayolu İstanbul istikameti ulaşıma açıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------------------------

-Olay yerinden görüntü

-Hasar gören araçlar, araçların kaldırılması

Haber: Mesut IŞIK-Büşra KAYA/GEBZE(Kocaeli),

=====================================================

8)BESNİ'DE HAFİF TİCARİ ARAÇ DEVRİLDİ: 8 YARALI

ADIYAMAN'ın Besni İlçesi'nde, kontrolden çıkıp şarampole devrilen hafif ticari araçtaki 8 kişi yaralı. Kaza, akşam saatlerinde Karaağaç Köyü yakınlarında meydana geldi. Kadir Ayaydın idaresindeki 02 SA 286 plakalı hafif ticari araç, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu şarampole devrildi. Kazada araç sürücüsü Kadir Ayaydın ile araçta bulunan İsmail Ayaydın, Fatma Ayaydın, Yusuf Altuntaş, Nehir Ayaydın, Gülşen Budak, Azra Demirkol ve Aysel Demirkol yaralandı. Yaralılar, ihbarla gelen sağlık görevlileri tarafından ambulanslarla Besni Devlet Hastanesi'ne götürülerek tedaviye alındı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------------------------

Olay yeri

Kaza yapan araç

Şarampole devrilen aracın yan yatması

Jandarmanın kaza yerinde incelemesi

Besni Devlet Hastanesi

Acil servisteki yaralılar

-Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 178  MB

Haber-Kamera: Mustafa ÖNDOĞAN-ADIYAMAN,

==============================================

9)BAKİR İZZETBEGOVİÇ, HARRAN'I GEZDİ

Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi üyesi Bakir İzzetbegoviç, Adıyaman'ın Kahta İlçesi'ndeki Nemrut Dağı'nı gezdikten sonra Şanlıurfa'ya geçti.

Harran İlçesi'nde, konik kubbeli evler, dünyanın ilk İslam üniversitesi kalıntılarının bulunduğu rasathane ve Emeviler döneminden kalan tarihi Ulu Cami'yi ziyaret eden Bakir İzzetbegoviç, daha sonra Suriyelilerin barındığı Harran Konteyner Kenti'ne geçip sığınmacılarla buluştu. Burada konuşan İzzetbegoviç, zulüm altında kalan insanları ziyaret etmek amacıyla Şanlıurfa'ya geldiğini belirterek, "Sizleri hiç kimse Boşnaklar kadar anlayamaz. Suriye'den ilk keder ve acı fotoğrafları bize ulaştığında, biz kendi acı ve kederlerimizi o fotoğraflar üzerinde tatmış ve hatırlamış olduk. Çünkü bizim halkımızın yarısı güç ile kendi yuvalarından, kendi evlerinden sürülmüştür. Tüm yaşadığımız evler bombalandı ve zarar gördü. Şehri savunmak üzere erkekler şehirde kaldı, kadın ve çocuklar ise muhacir oldu. Siz şimdi nasıl Türkiye'de barınıyorsanız, bizim akrabalarımız, hanımlarımız, çocuklarımızdan da Türkiye'ye gelenler olmuştu" dedi.

BABASI ADINA KÜLTÜR KONAĞI AÇILDI

Harandaki temaslarını tamamlayan Baki İzzetbegoviç daha sonra merkez Eyyübiye Belediyesi tarafından bir günde tamamlanan ve babası adına yaptırılan Aliya İzzetbegoviç Kültür Konağı'nın açılışına katıldı. İzzetbegoviç için bölgede yoğun güvenlik önlemi alınırken, eğitimli köpek tarafından bomba araması yapıldı. Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Ekinci tarafından karşılanan İzzetbegoviç,  babasının adına yaptırılan çok amaçlı konak karşısında duygulandı. Burada toplanan kalabalığa hitap eden Baki İzzetbegoviç, babasının iki savaş ve hapis dönemi yaşadığını anımsatarak, 17 yılını ülkesinin özgürlüğü için sürgün ve hapiste geçirdiğini kaydetti. İzzetbegoviç, şunları söyledi: "Bizler de Aliya İzzetbegoviç ile birlikte Nisan 1992'de bizden güçlü olanlara karşı kalkıştık. Onlar bizden 10 kat değil, 100 kat daha güçlülerdi. Buna rağmen bizi yenemediler ve onların kaçarken sırtlarını gördük. Dünyanın her yerinde Müslümanlar ayağa kalkıyor, dik duruyorlar çünkü uzun süre boyunca zor durumda kaldılar. Bir dönem kendi özgüvenimizi yitirmiştik, değerlerimizden soğumuştuk. Ancak Müslümanlar kendi değerlerine dönüyor ve dünya arenasına tekrar çıkıyor. Dünyadaki dengeleri bozuyoruz. Bundan dolayı da bize saldıracaklar. Ancak kan olmadan özgürlük olmaz. Birinin İslamiyet'in bayrağını taşıması lazım. Cesurca kendi dini değerlerine sahip çıkarak mücadele etmek gerekmektedir. Bugün İslamiyet'in bayrağını taşıyan sizsiniz. Bu vatanın, bu ülkenin büyük oğlu Recep Tayyip Erdoğan, bugün İslamiyet'in bayrağını taşıyor, cesurca ve onurlu bir şekilde. İnsanlar hayır yapıyor, kötülük yapmıyor. Allah'ın bize bir talimatı var, iyilik yapmamız lazım, kötülüğe karşı durmamız lazım. İşiniz kolay değil ama bu işi yapabilecek bir ülke varsa, o da kardeş ülke Türkiye'dir." Konuşmanın ardından İzzetbegoviç protokol heyetiyle birlikte konağın açılış kurdelesini kesti. İzzetbegoviç konakta, Aliya İzzetbegoviç'i anlatan fotoğraf ve sözlerinin bulunduğu, hayatının anlatıldığı eserleri inceledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------------

Konağa tabele asılması

Açılışa katılanlar

Bakir İzzetbegoviç konuşması

Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 377 MB

Haber: Ali LEYLAK-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA,

================================================

10)DİDİM'DE YAKILARAK KATLEDİLEN EYLEM GÜLÇİN KINIK, BURSA'DA TOPRAĞA VERİLDİ

AYDIN'ın Didim İlçesi'nde, makilik bir alanda boğulduktan sonra yakılarak feci şekilde öldürülen 37 yaşındaki Eylem Gülçin Kanık, Bursa'da toprağa verildi.

Aydın'ın Didim İlçesi'nde, yasa dışı yollarla Yunansitan'a kaçmak amacıyla buluştuğu göçmen kaçakçıları tarafından boğulduktan sonra yakılarak öldürülen Eylem Gülçin Kanık'ın İzmir Adli Tıp Kurumunda bekletilen cenazesini 18 gün sonra annesi Esin Kanık almaya geldi. Ayakta güçlükle duran anne Esin Kanık'a yanındaki arkadaşları yardımcı olurken, anne Kanık'ın üzüntülü olduğu görüldü. Eylem Gülçin Kanık'ın cenazesi annesi Esin Kanık'a teslim edildi.

YAKINLARI GÖRÜNTÜLENMEK İSTEMEDİ

Eylem Gülçin Kanık'ın cenazesi, Bursa'nın Mudanya İlçesi Güzelyalı Yeni Camii'ne getirildi. İkindi namazına yetişmeyen cenaze namazı saat 17.20'de kılındı. Anne Esin Kanık'ın sürekli ağladığı görüldü. Öte yandan, Eylem Güçlün Kanık'ın yakınları kendilerini görüntüleyen basın mensuplarına "Ne çekiyorsunuz, tiyatro mu oynuyor" diye tepki göstererek, caminin çevresinde uzaklaşmalarını istedi. Kanık'ın cenazesi, kılınan namazın ardından Güzelyalı Eski Mezarlığı'na babaannesinin yanına defnedildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

----------------------------

-Cenaze namazından görüntüler

-Yakınlarından ve ayakta durmakta güçlük çeken anneden görüntüler

-tabutun taşınması

-camiden detaylar

SÜRE: 2.45 saniye,BOYUT: 162 MB

Haber: Berktuğ ÖNCÜ/Mehmet İNAN/BURSA,

=================================================

11)TAŞKÖPRÜ SARIMSAĞINA ÇİN TEHDİDİ

Türkiye'de, Çin'den ithal edilen tohumlarla yapılan sarımsak üretiminin artması, Kastamonu'nun Taşköprü İlçesi'ndeki sarımsak üreticilerini sıkıntıya soktu. Taşköprü Sarımsak Üreticileri Birliği Başkanı Abdullah Eligüzeloğlu, "Çin'den ithal edilen tohumların verimi yüksek olduğundan biz rekabet etmekte güçlük çekiyoruz. Ancak bizim kalitemiz kesinlikle onlardan farklı. Bu konuda tüketicimizi bilgilendirmemiz gerekiyor" dedi. Özellikle Gaziantep, Kahramanmaraş gibi kentlerde Çin'den ithal edilen tohumlarla yapılan sarımsak üretimi son dönemde arttı. İri taneli ve yüksek verimli olduğu için tercih edilen Çin orjinli sarımsağın piyasasının yayılması, Kastamonu'nun Taşköprü İlçesi'nde adına festivaller düzenlenen Taşköprü sarımsağını tehdit etmeye başladı. Taşköprü Sarımsak Üreticileri Birliği Başkanı Abdullah Eligüzeloğlu, ilçede sarımsak üretiminin geçen yıla göre 6 bin ton arttığını söyledi. Eligüzeloğlu, buna rağmen verimi daha yüksek olan Çin orjinli sarımsakla rekabet etmekte zorlandıklarını söyledi. Taşköprü sarımsağının kalitesinin tartışılmaz olduğunu ifade eden Eligüzeloğlu şöyle konuştu: "Taşköprü sarımsağının kalitesi tescillenmiştir. Kimyasal ve morfolojik özellikleri labaratuvar ortamında test edilerek belirlenmiş bir üründür. Bazı bölglerin sarımsakları da bizim Taşköprü sarımsağı ile aynı kalitede olduğunu iddia ediyorlar ancak, onların böyle bir araştırma ve laboratuvar ortamında sonuçlanmış çalışmaları ve belgeleri mevcut değil. Bizim sarımsağımız ise Türkiye'de tescillenmiş ve kalitesi tespit edilmiş tek sarımsak türüdür." Üreticilerin hak ettiği ölçüde para kazanamadığını ifade eden Eligüzeloğlu, "Bunun nedeni de sarımsak fiyatlarının şu anda düşük seyretmesidir. Bu fiyatın geçen yıla göre az olmasının en önemli nedeni ise başta Gaziantep olmak üzere diğer bölgelerde önceki yıllarda ithal edilen verimi daha yüksek olan Çin tohumu üretiliyor ve bizimle rekabet halindeler. Onların verimi yüksek olduğundan biz tabii rekabet etmekte güçlük çekiyoruz. Bizim kalitemiz kesinlikle onlardan farklı. Tüketicimiz bunu tam anlamıyla bilemiyor. Tüketicimizi bilgilendirmemiz gerekiyor. Ayrıca piyasaların sarımsağa doygun olması arzı düşürdüğünden bu da yine fiyatlara yansımış durumda" diye konuştu. Taşköprülü sarımsak üreticisi Şevket Aytaç da sarımsak fiyatındaki düşüşün Gaziantep ve Kahramanmaraş'ta üretilen Çin orjinli sarımsaklardan kaynaklandığını belirtti.

Görüntü dökümü:

------------------------

-Abdullah Eligüzeloğlu ile röp.

-Şevket Aytaç ile röp.

-Sarımsak görüntüsü

Haber-Kamera: Hüseyin DOĞAN/TAŞKÖPRÜ (Kastamonu),

=============================================

12)AĞRILARI GEÇMEYEN BEL FITIĞI HASTASINA MR UYUMLU PİL

ADIYAMAN'da 7 ameliyata rağmen ağrıları geçmeyen bel fıtığı hastası 45 yaşındaki Rabia Türkan'a, MR uyumlu pil takıldı. Türkan'ın beline operasyonla yerleştirilen pil, ağrılar sırasında titreşimle şok etkisi oluşturup hareketliliği sağlayarak ağrıları sonlandıracak. Bel fıtığı bulunan Rabia Türkan, geçmeyen ağrıları nedeniyle 7 kez ameliyat edildi. Ağrıları geçmeyen Türkan'a, Adıyaman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Yrd. Doç. Dr. Cem Yücetaş tarafından 1 yıl boyunca fizik tedavi uygulandı. Tedavinin ardından Türkan, yeniden ameliyata alınıp beline MR uyumlu pil takıldı. Uzaktan kontrol edilebilen ve ağrı sırasında titreşimle şok etkisi oluşturup hareketliliği sağlayacak pille Türkan'ın ağrılarının geçmesi hedefleniyor. Geçici olarak takılan pilin, ağrıları geçirmesi durumunda kalıcı pille değiştirileceği belirtildi. Ameliyatı gerçekleştiren Yrd. Doç. Dr. Cem Yücetaş, hastanın ağrılarının yüzde 90'ının geçtiğini söylediğini belirterek, "7 kez bel fıtığı nedeniyle ameliyat olan hastamızın ağrıları geçmedi. Sağ kalçada da ağrısı oluştu. Hastamıza fizik tedavi uygulamasından sonra operasyon yaptık. Şuan hastamız ağrılarının yüzde 90 geçtiğini söylemektedir. Eğer bu başarılı olursa 10 gün sonra kalıcı pilini takacağız" dedi. Takılan pil sayesinde 7 yıldır geçmeyen ağrılarının geçtiğini ifade eden Rabia Türkan ise, doktorlara ameliyat için teşekkür etti.

Görüntü Dökümü

------------------------

Hastane

Rabia Türkan

Ameliyatı yapan doktorlar

Cem Yücetaş ile röp.

Rabia Türkan ile röp.

Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 90 MB

Haber-Kamera: Mahir ALAN-ADIYAMAN,

=================================================

13)KUYUMCUYA SAHTE ALTIN SATMAYA ÇALIŞAN 5 KİŞİ, KOVALAMACAYLA YAKALANDI

BURSA'nın İnegöl İlçesi'nde kuyumculara sahte altın satmaya çalışan 3'ü kadın, 5 kişilik şebeke, lüks otomobille kaçmak isterken, kovalamacayla yakalandı. Kovalamaca sırasında şüphellierin araçtan attığı çantadan, tamamına yakını sahte, 500 kadar altın çıktı.

Kuyumcular Çarşısı'nda bugün bir kuyumcuya giren 3'ü kadın, 5 kişi, çantalarındaki altınları bozdurmak istedi. Kuyumcu, altınların büyük bir bölümünün sahte olduğunu fark edince, dolandırıcılar işyerinden çıkıp, 01 YL 102 plakalı lüks otomobile binerek kaçtı. Kuyumcunun ihbarı üzerine harekete geçen polis ekipleri, şüphellierin otomobilini Mimar Sinan Bulvarı'nda tespit etti. Polisin dur ihtarına uymayan sürücü, yoluna devam etti. Yaşanan kovalamaca sırasında şüpheliler, trafikteki diğer sürücülere zor anlar yaşattı. Ahmet Türkel Çevre Yolu'na giren şüphellier, siyah bir çantayı, otomobilden dışarı attı. Bir süre sonra otomobil, kaldırıma çarpınca lastiği patladı. Şüpheliler, araçtan inip bu kez de yaya olarak kaçmaya çalıştı. Kısa süreli kovalamacanın ardından araç sürücüsü 35 yaşındaki Nurullah Ü., 30 yaşındaki Reşat I., 35 yaşındaki Medine Ü., 26 yaşındaki Nasiha I. ve 54 yaşındaki Fikriye I. yakalanak gözaltına alındı. Polis otosuna bindirilen şüphelilerden Fikriye I. fenalaştı. Fikriye I., çağırılan ambulansla İnegöl Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Hastanedeki müdahalesinin ardından Fikriye I. ve diğer 4 şüpheli, sorgulanmak üzere emniyete götürüldü. Şüphelilerin yola attığı çantada yapılan incelemede ise tamamına yakını sahte olan 500'e yakın altın ele geçirildi.

Görüntü Dökümü:

----------------------------

-Kovalamaca ve yakalanma anı

-Altınların görüntüsü

-Fenalaşan kadının görüntüsü

-Detaylar

Haber: Yavuz YILMAZ/İNEGÖL (Bursa),

============================================

14)TELEFON DOLANDIRICISI, GÜVENLİK KAMERASI GÖRÜNTÜLERİNDEN YAKALANDI

BURSA'nın İnegöl İlçesi'nde telefonda kendisini 'polis' olarak tanıttığı M.Ü. adlı kadını, 60 lira değerindeki ziynet eşyasını alarak dolandıran Nagihan Ö., güvenlik kameraları görüntülerinden yola çıkılarak yakalandı.

Olay, geçen 12 Ekim tarihinde İnegöl'de meydana geldi. İlçede oturan M.Ü. isimli kadını telefonla arayan bir kadın, kendisini polis olarak tanıttı, "kimlik bilgileriniz ve parmak iziniz FETÖ'nün eline geçti, bunun için bize elinizdeki para veya ziynet eşyalarını ulaştırmak durumundasınızö dedi. Paniğe kapılan M.Ü., evde bulunan 60 bin lira değerindeki altınları bir poşete koyup, İnegöl Şehirlerarası Otobüs Terminali'nin önüne götürerek, dolandırıcıya teslim etti. Altınları alan şüpheli kaçarken, bir süre sonra dolandırıldığını anlayan M.Ü. ise polise giderek şikayette bulundu. Olayın ardından harekete geçen İnegöl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri, terminal çevresindeki güvenlik kameralarının görüntülerini inceledi. Görüntülerden, şüphelinin Nagihan Ö. olduğu tespit edildi. Şüphelinin Balıkesir'in Bandırma İlçesi'nde bir kişiyi daha dolandırdığını belirleyen ekipler, yapılan çalışmayla Nagihan Ö.'yü burada yakalayarak gözaltına aldı.  M.Ü.'nün de teşhis ettiği Nagihan Ö., emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

------------------------------

-Kadının adliye görüntüleri

-Dolandırıcının güvenlik kamera görüntüleri

-Detaylar

Haber: Yavuz YILMAZ/İNEGÖL (Bursa),

=================================================

15)KARS'TA, '100. YILINDA SOVYET İHTİLALİ, GELİŞİMİ VE BÖLGESEL ETKİLERİ ULUSLARARASI SEMPOZYUMU'

ATATÜRK Araştırma Merkezi, Azerbaycan Milli İlimler Akademisi Tarih Enstitüsü ve Kafkas Üniversitesi (KAÜ) işbirliğiyle '100. yılında Sovyet ihtilali, gelişimi ve bölgesel etkileri uluslararası sempozyumu' düzenlendi. Prof. Dr. Necdet Leloğlu Konferans Salonu'ndaki program, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Sempozyumda konuşan Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Mehmet Ali Beyhan, 1'inci Dünya Savaşı ile ilgili olarak, "Sovyet İhtilali olmasaydı, büyük bir ihtimalle biz zaten mağlup olacaktık. Çünkü 1'inci Dünya Savaşı'nın başlangıcı, aslında sonu belli olmayan bir savaştı. Büyük bir mağlubiyet yaşardık ve Rusya buraya yerleşmiş olacaktı. Belki milli mücadelede, istiklal savaşında işimiz daha da zor olacaktı. Onun için Sovyet ihtilalinin bu noktadan bir iyi tarafı var" dedi. Mehmet Ali Beyhan Sovyet İhtilalinin ikinci iyi tarafını da şöyle özetledi: "Milli mücadele başlarken hem insan kadroları bakımından büyük bir zaafiet içindeydik, silah ve mühimmat, teçhizat noktasında büyük bir zaafiyet içindeydik. Dolayısıyla milli mücadelede kullanılan silahların tamamına yakını yeni kurulan Sovyet hükümetinden temin edilmişti. Çünkü başka çalacak bir kapımız sözkonusu değildi. Müttefikimiz Almanya mağlup olmuştu, İngiltere ve Fransa hasım taraftaydı. Dolayısıyla tek çalacağımız kapı Sovyet hükümetiydi. Bu bakımdandır ki; Sovyet hükümetinden silah ve mühimmat temin etmek imkanı hasıl oldu. Bu bakımdan bu ihtilalin bizimn açımızndan iyi tarafı sözkonusudur." Rusya adına konuşan Prof. Dr. Damir Shapsugov da Kuzey Kafkaslarda metaryallerin toplanmasına önem verdiklerini söyledi. Bunun üzerinde çalışmalar yaptıklarını aktaran Prof. Dr. Shapsugov, "Yani hukuk, edebiyat, tarih bu konuların hepsinde çalışıyoruz. Bizim için Türkiye tarafından da bu çalışmaların yapılması önemli. Ne tarihi olaylar olmuş gibi konularda Türkiye'de bu çalışmalar olmuş mu? Biz bu araştırmaları birlikte yapmayı arzuluyoruz" diye konuştu. Azerbaycan adına konuşan Prof. Dr. Tefik Mustafazade ise 1911'de ihtilallerinin büyük önemi olduğunu vurguladı. Rusya'nın bir devlet gibi ortaya çıktığı zamandan Türk halklarının topraklarına göz diktiğini bildiren Prof. Dr. Tefik Mustafazade, "Hele hele 15. yüzyılda Osmanlı topraklarını bile ele geçirmek istemiştir. Tarihte 11 Osmanlı-Rusya muharebesi olmuştur. Osmanlı'nın birçok toprağını zaptedebilse de bütün Osmanlı toprağını elde edemedi. Azerbaycan'ın da kuzey hissesini Rusya ele geçirdi. Rus çarları İstanbul'u almayı bile arzuluyordular. 1'inci Dünya Savaşına girmekte Rusya'nın başlıca amacı İstanbul'u ve Doğu Anadolu'yu tutmaktı. İngiltere ve Fransa da her ne kadar karşı olsa da güçlü olan Almanya gibi güçlü ordunun karşısında durabilmeyi istiyordu ve bazı anlaşmalar çıktı ve ne yazık ki bu ihtilaller başverdi. Burada bir şeyi unutmak olmaz; bu ihtilallerin yaşanmasında Osmanlı devletinin kalmasının büyük önemi olmuştur. Rusya, Osmanlı'nın önünü tutmak, devirmek isteyerek kendisine kabir kazmış oldu. Bunun sayesinde bu ihtilaller başverdi. Bugün de Rusya'nın, eğer Ermeniler'i desteklemesi olmasa Azerbaycan topraklarını geri alabilir" dedi. KAÜ Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan ise, Kafkasya'ya bilim, kültür ve sanat üzerinde kurulmuş olan Kafkas Üniversitesi'nin sayısız etkinlik düzenlediğini söyledi. Kafkasya'nın Türk-Rus mücadelesinin en uzun ve en kanlı coğrafyalarından birini teşkil ettiğini anlatan Özcan, 1'inci Dünya Savaşı günlerinde yaşanan Sovyet İhtilali'nin önce Rusya'yı, ardından çevre bölgeleri derinden etkilediğine işaret etti. İhtilalin, siyasi ve askeri yapıları değiştirerek bölge milletlerini yeni duruma ayak uydurmaya zorladığını söyleyen Özcan, Kafkasya'nın konum itibariyle kuzey-güney ve doğu-batı yönlerinde önemli bir geçiş noktası olduğunu vurguladı. Sami Özcan, "Kafkasya'nın stratejik değeri coğrafyasının yanı sıra farklı millet ve kültürlere evsahipliği yapmasından kaynaklanmaktadır. Kars, Türkiye'nin Kafkasya'ya açılan kapısıdır. Şehrimiz, taşıdığı coğrafi ve kültürel potansiyeli itibarıyla önemli bir konuma sahiptir. Tarih boyunca birçok medeniyete evsahipliği yapan Kars, Osmanlı Devleti'ne katıldığı tarihten itibaren ise serhad şehri konumuna yükselmiştir" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

------------------------------

-Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Mehmet Ali Beyhan'ın konuşması

-Salondan genel ve detaylar

-Rusya adına konuşan Prof. Dr. Damir Shapsugov

-Azerbaycan adına konuşan Prof. Dr. Tefik Mustafazade

-KAÜ Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan'ın konuşması

407 MB - 6 DK

Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK/ KARS,

=====================================================

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-1 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement