Dha Yurt Bülteni - 6 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni - 6

Afrin, tamamen kontrol altına alındıTürk Silahlı Kuvvetleri'nın 20 Ocak'ta başlattığı Zeytin Dalı Harekatı kapsamında 18 Mart günü kent merkezi teröristlerden temizlenen Afrin'in tüm köylerinde de denetimin sağlandığı bildirildi.

24.03.2018 13:21
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Afrin, tamamen kontrol altına alındı

Türk Silahlı Kuvvetleri'nın 20 Ocak'ta başlattığı Zeytin Dalı Harekatı kapsamında 18 Mart günü kent merkezi teröristlerden temizlenen Afrin'in tüm köylerinde de denetimin sağlandığı bildirildi. Güvenlik güçleri, sivillerin güvenle geri dönüşünü sağlamak için bölgede tuzaklanmış patlayıcı arama tarama çalışmalarını sürdürüyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri, sınırda ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak maksadıyla, Suriye'nin kuzeybatısındaki Afrin bölgesinde, PKK/KCK/PYD- YPG ve DEAŞ'a mensup teröristleri etkisiz hale getirmek, dost ve kardeş bölge halkını bunların baskı ve zulmünden kurtarmak üzere, 20 Ocak günü saat 17.00'de 'Zeytin Dalı Harekatı'nı başlattı. TSK ve Özgür Suriye Ordusu güçleri hava ve karadan ateş altına alınan terör örgütlerinin denetimindeki belde, köy ve stratejik noktaları tek tek ele geçirdikten sonra 18 Mart günü Afrin kent merkezinde kontrolü sağladı.TSK ve ÖSO güçleri, bu sabah itibariyle de Afrin'in tüm belde ve köylerinin tamamını terörden arındırarak özgürleştirdi. Güvenlik güçleri, teröristlerin tuzakladığı el yapımı patlayıcı, mayın ve bubi tuzaklarının tespit ve imhası için arama tarama çalışmalarını sürdürüyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri ise 17- 23 Mart tarihleri arasında terör ve teröristle mücadeleye yönelik haftalık bilgilendirme yaptı. Bilgilendirmede, TSK'nın yurt ve dışında terör örgütleriyle mücadelesini kararlı şekilde sürdürdüğü vurgulandı.

91 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ

Bilgilendirmede, geçen hafta içerisinde terör örgütünün barınma alanı ve yurt içi geçiş güzergahı olarak kullandığı Diyarbakır, Şırnak, Bitlis ve Bingöl ile Irak'ın kuzeyinde yürütülen orta ve küçük çaplı operasyonlara aralıksız devam edildiği belirtilerek şöyle denildi: "İcra edilen operasyonlarda; 1'i lider kadroda olmak üzere 91 terörist etkisiz hale getirilmiş, 21 adet piyade tüfeği, 2 adet AT-4 tanksavar silahı, 1 adet av tüfeği, 1 adet uçaksavar makineli tüfek, 4 adet makineli tüfek, 1 adet keskin nişancı tüfeği, 2 adet roketatar ve 2 adet tabanca olmak üzere toplam 34 adet silah, 1 adet top mermisi, 2 adet anti tank mayını, 1 adet 81 milimetrelik havan mühimmatı, 1 adet 60 milimetrelik havan mühimmatı, 1.875 adet muhtelif hafif silah mühimmatı, 534 adet uçaksavar makineli tüfek mühimmatı, 8 adet roketatar roketi, 9 adet roketatar sevk fişeği, 110 adet el bombası, 30 adet bombaatar mermisi, 235 kg amonyum nitrat, 50 adet dinamit lokumu, 3 kg C-4 patlayıcı madde, 106 adet fünye, 36 adet muhtelif şarjör, 4 adet el dürbünü, 1 adet gece görüş dürbünü, 6 adet el telsizi ve 78 adet EYP yapımında kullanılacağı değerlendirilen LPG tüp ele geçirilmiş, 29 adet EYP tespit edilerek imha edilmiştir. Teröristler tarafından kullanılan 45 adet silah mevzi, sığınak, barınak, mağara ve depo bulunarak kullanılamaz hale getirilmiştir. 4 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 10 kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır."

6 BİN 925 KİŞİ YAKALANDI

Bilgilendirmede, sınırda denetimin de etkili şekilde sürdürüldüğü belirtilerek, "Etkili hudut güvenliği ve hizmetleri kapsamında icra edilen denetim ve kontroller sonucunda sınırlardan yasa dışı geçiş yapmaya çalışan 6.925 kişi yakalanmıştır. PKK/KCK terör örgütünün en önemli finans kaynaklarından olan kaçakçılık ve uyuşturucu ile mücadeleye yönelik hudut hattında alınan tedbirler ve icra edilen operasyonlar neticesinde 231.735 adet uyuşturucu hap, 608 litre kaçak akaryakıt, 16.080 paket kaçak sigara ve 6 adet kaçak cep telefonu ele geçirilmiştir. Azim ve kararlılıkla icra edilen operasyonlarla PKK/KCK terör örgütü üzerinde oluşturulan baskı neticesinde, örgütün serbest hareket etmesi ve eylem kabiliyeti kısıtlanmıştır" denildi.

FIRAT KALKANI HAREKATI

Suriye'nin kuzeyinde icra edilen Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında terör örgütlerinin saldırılarına anında karşılık verildiği ve bölgede normalleşme çalışmalarına katkı sağlandığına değinilen bilgilendirmede şu ifadelere yer verildi: "Hudut güvenliğini sağlamak, DEAŞ terör örgütünün tehdit ve saldırılarını önlemek, yerinden edilmiş kimselerin yurtlarına dönüşüne katkı sağlamak, sivilleri korumak/yaşanan terör olaylarından zarar görmelerini engellemek maksadıyla icra edilmekte olan Fırat Kalkanı Harekatı'nda, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından desteklenen Özgür Suriye Ordusu'nun yoğun ve kararlı mücadelesi sayesinde Azez- Cerablus arasında bulunan toplam 243 meskün mahal ve 2.015 kilometrekarelik alan kontrol altına alınmıştır. Bab bölgesinde patlayıcı ve mayın arama/temizleme çalışmaları sürdürülürken; PKK/KCK/PYD/YPG ve DEAŞ terörist unsurlarının Afrin'den doğuya, Münbiç'ten batıya doğru gerçekleşen saldırılarını durdurmaya yönelik alınan tedbirlerin uygulanmasına hassasiyetle devam edilmektedir. Bu kapsamda özellikle Tel Rıfat bölgesi ve zaman zaman da Münbiç bölgesinden yapılan taciz ve saldırılara meşru müdafaa kapsamında karşılık verilmektedir. Bölgede yürütülen normalleşme (altyapı, üstyapı, yerel yönetimlerin desteklenmesi vb.) çalışmalarına katkı sağlanmaktadır."

İDLİB'DE GÖZLEM NOKTALARI FAALİYETE GEÇİRİLİYOR

İdlib bölgesinde ise Astana görüşmeleri kapsamında TSK'nın kontrol gücü olarak görev yaptığı ve gözlem noktalarının açılarak faaliyete geçirilmesine yönelik çalışmaların sürdürüldüğü belirtilen açıklamada; şu ifadelere yer verildi: "İdlib bölgesinde Astana görüşmeleri kapsamında ateşkesin etkinliğinin artırılması, çatışmaların sona erdirilmesi, insani yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması, yerlerinden edilenlerin evlerine dönüşü için uygun şartların sağlanması ve ihtilafın barışçıl yollarla çözülmesi için uygun koşulların oluşturulmasına destek sağlamak maksadıyla, Türk Silahlı Kuvvetleri birlikleri Gerginliği Azaltma Kontrol Gücü olarak görev yapmaktadır. Bu kapsamda; 13 Ekim 2017 tarihinde 1 Numaralı Gözlem Noktası, 23 Ekim 2017 tarihinde 2 Numaralı Gözlem Noktası, 19 Kasım 2017 tarihinde 3 Numaralı Gözlem Noktası, 05 Şubat 2018 tarihinde 6 Numaralı Gözlem Noktası, 09 Şubat 2018 tarihinde 7 Numaralı Gözlem Noktası, 15 Şubat 2018 tarihinde 8 Numaralı Gözlem Noktası, 17 Mart 2018 tarihinde ise 4 Numaralı Gözlem Noktası tesis edilmiştir. Diğer Gözlem Noktalarının açılarak faaliyete geçirilmesine yönelik çalışmalara devam edilmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri unsurları bölgedeki görevlerini Astana görüşmelerinde garantör ülkelerce mutabık kalınan angajman kuralları çerçevesinde sürdürmektedir."

ZEYTİN DALI'NDA; 49 ASKER ŞEHİT OLDU, 3733 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ

Zeytin Dalı Harekatı kapsamında ise 49 askerin şehit olduğu, 3 bin 733 teröristin etkisiz hale getirildiği belirtildi. Harekat kapsamında sivillerin yanı sıra çevre, dini, kültürel, tarihi eserler, arkeolojik kalıntılar ve kamu yararına faaliyet gösteren tesislerin kesinlikle hedef alınmadığı kaydedilen TSK açıklamasında şöyle denildi: "Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, hudutlarımızda ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak maksadıyla, Suriye'nin kuzeybatısında Afrin bölgesinde, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ'a mensup teröristleri etkisiz hale getirmek, dost ve kardeş bölge halkını bunların baskı ve zulmünden kurtarmak üzere, 20 Ocak 2018 saat 17.00'dan itibaren 'Zeytin Dalı Harekatı' başlatılmıştır. Harekat, ülkemizin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları, BMGK'nin terörle mücadeleye yönelik özellikle 1624 (2005), 2170 (2014) ve 2178 (2014) sayılı kararları ve BM sözleşmesinin 51'inci maddesinde yer alan Meşru Müdafaa Hakkı çerçevesinde, Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılı olarak icra edilmektedir. Şanlı tarihimiz ve kültürümüz gereği harekatın planlama ve icrasında sadece teröristler ve bunlara ait barınak, sığınak, mevzi, silah, araç ve gereçler hedef alınmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından harekat alanında, en modern harp silah, araç ve gereçleri ile mühimmat, uluslararası hukuka uygun olarak, gecikme pahasına, diğer hiçbir ülkenin göstermediği dikkat ve hassasiyetle, masum insanlara ve çevreye zarar vermeden etkin bir şekilde kullanılmaktadır. Aynı zamanda harekatın başlangıcından itibaren, harekat alanında bulunan dini ve kültürel yapılar, tarihi eserler ve arkeolojik kalıntılar ile kamu yararına faaliyet gösteren tesisler de kesinlikle Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının hedefleri arasında bulunmamaktadır. Bu hususlara ilave olarak, Hava Kuvvetlerimiz tarafından, uluslararası hukuk ve anlaşmalar tarafından yasaklanmış mühimmat kullanılmamaktadır. Bu tür mühimmat Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde bulunmamaktadır. Kara ateş destek vasıtalarımız da aynı esaslarla hareket etmektedir. Ayrıca harekat alanında insani yardım faaliyetlerinin etkin şekilde yürütülebilmesi ve PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütlerinin baskı ve zulmünden kurtulmak için bölgeden ayrılan masum halkın güven ve huzur içinde yaşayabileceği geçici barınma kamplarının tesis edilmesi maksadıyla ilgili kurumlarla koordineli olarak faaliyetlere devam edilmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri, insani yardımların bölgeye erişimi konusunda gerekli desteği sağlamakta; Afrin'de hayatın normale dönmesi için çalışmalara devam edilmektedir. Harekatın başlangıcından itibaren etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3733 olmuştur. Terör örgütü mensupları ile girilen çatışmalarda bugüne kadar 49 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 228 kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır. Yaralanan 157 kahraman silah arkadaşımızın tedavileri tamamlanmış ve görevlerine dönmüşlerdir. Türk Silahlı Kuvvetleri ve Özgür Suriye Ordusu tarafından 18 Mart 2018 tarihi itibariyle kontrol altına alınan Afrin'de mayın ve el yapımı patlayıcı arama faaliyetleri sürdürülmektedir. Zeytin Dalı Harekatı başarıyla devam etmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yürütülen tüm faaliyetler, geçmişte olduğu gibi bugün de kendisine duyduğu özgüven ile şeffaf bir şekilde yürütülmektedir. Zeytin Dalı Harekatı bölgede barış ve istikrarı sağlamak üzere tüm teröristlere karşı, ahlaki değerler ve uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar aynı azim ve kararlılıkla sürdürülecektir." Açıklamada son olarak TSK'nın ülkenin hak ve menfaatlerini korumak için milli birliği hedef alan terör örgütleri ile mücadelesini yurt içi ve dışında son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar sürdürme kararlılığında olduğunun altı çizildi.

Haber: GAZİANTEP,

===========================================

Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde ikinci gün (3)

TÜRKİYE- AB İLİŞKİLERİ MASAYA YATIRILDI

Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde Symens-Allianz Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜSİAD Eski Başkanı Cansen Başaran'ın moderatörlüğünde "Avrupa'nın Geleceğiö isimli bir oturum gerçekleştirildi. Türkiye- Avrupa Birliği ilişkilerinin görüşüldüğü oturumda Atlantik Konseyi Kıdemli Üyesi Anders Aslund, Hırvatistan Eski Cumhurbaşkanı Prof. Ivo Josipovic, Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Hüseyin Gelis ve Birleşik Krallık Türkiye Büyükelçisi Sir Dominic Chilcott söz aldı.

"AB'DE LİDERLİK YOKSUNLUĞU VARö

Gerçekleşen oturumda ilk olarak Atlantik Konseyi Kıdemli Üyesi Anders Aslund'a söz verildi. Burada konuşan Aslund, Amerikan Başkanı Donald Trump'ın Avrupa Birliği gibi çok taraflı kurumlara değil ikili ilişkilere inandığını ve buna göre çalışma yürüttüğünü söyledi. Trump'ın gücünün giderek arttığını söyleyen Aslund, "Son birkaç gündür özellikle pek çok ülkede Trump artık Trumplığını konuşturmaya başladı. Kendisinin gücü de giderek artıyor. Bu gücü nasıl eline geçirdi Trump? Özellikle Cumhuriyetçi tabandan destek aldı. Trump, pek çok Amerikalı gibi Avrupa'yı anlamıyor. Kendisi ikili ilişkilere inanan bir kişi, çok taraflı kurumlara inanan birisi değil. Pek çok dönemde Trump'ın şunları dile getirdiğini biliyoruz; Hepimiz birimi, birimiz hepimiz için' anlayışını dile getirse de bunu gerçekleştirdiğini görmedik. Diğer yandan AB, açıkçası kendi başına değerlendirilmesi gereken önemli lider olabilecek potansiyelde. Trump her konuda ikili görüşmeler yürütüyor. Özelikle güvenlikle ilgili AB tarafından ABD'den satın alımlar gerçekleştiriliyor. Burada sorulması gereken en önemli soru acaba AB tek başına hayatta kalabilecek kadar güçlü mü? olmalıö dedi. Bütün AB ülkelerinde popülasyonlarında kayıpların olduğunu söyleyen Aslund, bu anlamda Türkiye'nin oldukça şanslı olduğunu dile getirdi. Aslund, "AB ülekeleri göç alıyor, nüfuslar ve halklar ise buna hazır değil. Her iki açıdan da Türkiye'nin durumu çok iyi. Son derece işlevsel piyasaya sahip, genç bir nüfusa sahip. Öte yandan Avrupa'nın ABD'nin gerisinde kalması farklı bir tabloyu karşımıza getiriyor. Örneğin ilk 20 üniversite arasında 16 Amerikan üniversitesi var. Avrupa iyi üniversiteleri olan bölge olsa da önde gelenler arasında sadece 4 üniversitesi var. Ayrıca AB ülkeleri arasında bir gelir eşitsizliği var. Avrupa'nın daha proaktif davranması gerekiyor. Kazan-kazan modelinden farklı modele geçmesi gerekiyor. Bir de liderlik yoksunluğu var. 15 yıl öncesine bakıldığı zaman böyle anlayış söz konusu değildiö diye konuştu.

"TÜRKİYE AVRUPA ÇERÇEVESİNDE BİR SÜPER GÜÇö

Hırvatistan Eski Cumhurbaşkanı Prof. Ivo Josipovic de oturumda Türkiye ile Hırvatistan'ın aynı yıl AB üyelik anlaşması imzaladığını söyledi. Hırvastistan'ı bu anlamda bir takaya, Türkiye'yi ise büyük bir gemiye benzeten Josipovic, "2011 yılında AB üyelik anlaşmasını imzaladık. 2014'te üye olduk. AB aslında bir ekonomi projesi olarak değil barış projesi olarak değerlendirilmeli. Hırvatistan da iç savaş yaşamış bir ülkeydi. Onun için NATO ve AB'ye girmesi önemliydi. Bizler AB'de daha fazla genişleme istiyor muyuz yoksa sınırlara hat çizme dönemi geldi mi diye soruluyordu. Hırvatistan politikası da aslında genişleme politikasını sürdürmekten yanaydı. Türkiye olmadan da AB'nin genişlemesini tamamlamaması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye'nin AB'ye katılımıyla ilgili ise Türkiye kocaman bir gemi, Hırvatistan ise bir taka gibi. Dolayısıyla bazı değişim ve dönüşümler konusunda taka gibi olduğu için hızlı manevralar yapabildi. Türkiye'nin ise büyük bir gemi olması nedeniyle daha hızlı manevralar yapması mümkün değil. Türkiye her anlamda büyük bir güçtür. Toplumu bu cüssesinden dolayı AB'ye uydurması hızlı olmayacaktır. Biz genişleme anlamında özellikle komşularımızın Sırbistan, Makedonya'nın eski Yugoslavya ülkelerinin AB'ye alınmasını istiyoruz. Bu ekonomik olarak büyük katkı sağlayacak. Gelecekte eğer AB ülkelerinde tüm Balkan ülkeleri olursa daha güvenli hissedeceğiz. Umarız AB biraz daha genişler ve Londra'dan Türk sınırına kadar uzanırö dedi. AB içerisinde 'Avrupalı' kimliğinin de öne çıkarılması gerektiğini söyleyen Josipovic, Avrupa'da değerler bütününün ve birçok alanda ortak değerlerin ön plana çıkarılması gerekliliğini dile getirdi. Türkiye'nin AB'ye olan üyeliği konusunda bazı ülkelerin korkuları da olabileceğini söyleyen Josipovic, "Gerek bilim, gerek teknoloji gerek folklorumuz olsun hepsinin ortak değerini de ortaya çıkarmamız gerekiyor.  Kendimi Avrupalı gibi hissetmediğim sürece Avrupalı sayılmam. Bu duruma değerler bütünü olarak bakmamız gerekiyor.  Ben kendimi hem Hırvat olarak hem de Avrupalı olarak tanımlayabiliyorum. Türkiye'nin de askeri ve ekonomik verilerine bakacak olursanız Türkiye Avrupa çerçevesinde bir süper güç. AB içerisinde Türkiye'den korkan ülkeler de olabilir. Türkiye'nin bazı AB standartlarına geçişe istekli olması lazım. Sonuçta bir uyum kaçınılmaz olacakö dedi.

"ÖNEMLİ OLAN ORTAK DEĞERLERE SAHİP OLMAMIZDIRö

Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Hüseyin Gelis de konuşma yaparak Türkiye'nin AB'ye olan üyeliği konusuna ister istemez duygusal olarak baktıklarını söyledi. Türk-Alman ilişkileriyle ilgili de konuşan Gelis, Türklerin Almanlarla olan işbirliğinin 200 yıl öncesine dayandığını dile getirdi. Gelis, "Türkiye- Almanya ilişkilerine bakarsak bu 200 yıl öncesine kadar gidebilir. Osmanlı döneminde bu ilişkiler başladı. Bu ilişkiler sadece tek bir ticari işlem üzerinden gelişmedi. Türk-Alman ilişkilerinin stratejik bir takım işbirliği yürüttüğünü düşünüyorum. Türk-Alman ilişkilerini ele aldığım zaman neredeyse akraba gibi olduk. Almanya'nın başka bir ülke ile bu denli dostluğu yok. Türkiye, AB için çok önemli. Bugün gelişmek için batıya bakıyoruz ve birlikte gelişmek istiyoruz. Hangi kültürel altyapıdan geldiğiniz önemli değildir burada önemli olan ortak değerlere sahip olmamızdırö dedi. İkili ilişkilerde dönem dönem çatışmaların çıkabildiğini söyleyen Gelis, "Türkiye-Almanya ilişkileri bakımından bakıldığında Türk sanayi en sofistike otomasyon ve elektrikleşme sistemlerine sahip. Bazen öyle dönemler oluyor ki çatışmalar çıkabiliyor ilişkilerde. Bunlar siyasi çatışmalar oluyor ancak burada en önemlisi sürdürülebilir ilişkiler kurmakö diye konuştu.

"TÜRKİYE'Yİ VAZGEÇİLMEZ STRATEJİK ORTAK OLARAK DEĞERLENDİRİYORUZö

Birleşik Krallık Türkiye Büyükelçisi Sir Dominic Chilcott ise ilk olarak İngiltere'nin Brexit süreci sonrasi AB ile olan ilişkilerini ve bu durumun AB'ye olan yansımasını değerlendirdi. Brexit'in AB'ye artıları ve eksileri olacağını söyleyen Chicott, "Brexit'in Avrupa Birliği açısından artılar fazla aslında. Birleşik Krallık AB'ye katıldıktan sonra entegrasyona karşı en baştan beri en şüpheci yapıda olan olmuştu. Brexit sonrası biz bu masanın başında olmayacağız. Dolayısıyla artık şüpheci tutumlu İngiltere olmayacak. Bu da entegrasyonu ileriye götürecektir diye düşünüyorum. Avrupa bölgesinde vergi uyumu konusu vardı. Birleşik Krallık üye olarak kalsaydı kesinlikle buna karşı çıkacaktı. Birleşik Avrupa Devletleri hayalini gerçeğe dönüştürmek istiyorsak Birleşik Krallığın orada olmaması gerekiyor. Zaten bugüne kadar hep yarı içinde yarı dışında olmuştu. Tek paraya da Şengen dolaşım serbestisine de katılmamıştık. Bizim de ayrılmamızın ardından üye ülkeler daha uyumlu hareket edecektir. Uyumu arttıracaktır. AB için bu avantaj olacak. Tabii bazı dezavantajlar da var. AB ortak pazarı, aslında önemli bir kısmını kaybedecek. 19 küçük ülkenin ekonomisinden daha büyük bir payı kaybedecek. En önemli finansal merkezlerden biri olan Londra'yı kaybedecek AB. AB'nin aslında tacı orada olmayacak. Diğer ülkeler de bunu kullanmak, bundan istifade etmek istiyorlar. İngiltere ve Fransa'nın ordusu en büyük ordular içerisinde. Brexit sonrası bir tane önemli ordu kalacak AB'de. Gelişme politikalarıyla ilgili biz BK olarak gelişmeyi hep destekledik. Özellikle daha fazla genişleme vizyonu olan AB'de BK'nın olmaması büyük kayıp olacak. Bu süreçten sonra AB ile ilişkilerimizin kültürleşeceğini ve AB'nin çökeceğini düşünmek büyük bir hataö dedi. Kendisine yöneltilen "Türkiye-AB arasındaki ilişlerde normalleşme bekliyor musunuz'ö sorusuna cevap veren Chilcott, "Türkiye'nin AB ile ilişkileri iyileşebilir mi? Evet iyileşebilir eğer siyasi irade olursa. Türkiye'nin AB'ye katılımla ilgili siyasi iradesini sürdürecektir diye düşünüyorum. Gümrük Birliği var. Vizesiz dolaşım serbestisi konuları tartışılıyor. Yakın vakitte iki tarafta da iyi niyet olursa bu konular aşılır diye düşünüyorum. Türkiye'nin aynı zamanda Avrupalı da olduğunu düşünüyorum. Üyeliğini sürekli destekledik. Uzun vadede belirli bir yol çizildi. Türkiye de bu yol üzerinde ilerleyecektir. Kazan-kazan süreci gibiydi bizim için ama yine de Türkiye'yi gerçekten vazgeçilmez stratejik ortak olarak değerlendiriyoruz.  3,5 milyon mülteci Türkiye'de. PKK ve YPG terör örgütlerinden gelen saldırıların da farkındayız. Muazzam baskılar var. Bunların Türkiye'ye ne kadar yük getirdiğini de biliyorum. Türkiye aslında problemlerin göbeğinde. İlişkilerimizi Türkiye ile artırmamız lazım. Turizm ve teröre karşı birlikte çalışmamız lazım. Gelecek ne gösterir bilinmez ama bunun önemli bir kısmı yeni ticaret anlaşmalarıyla şekillenecek. Türkiye'nin AB ile gümrük birliği anlaşması var. He iki hükümetin de ticari hacmi artırma amacı var. Bunu da başarabileceğimizi düşünüyorumö şeklinde konuştu.

GÖRÜNTÜ CANLI VERİLDİ

Haber: BURSA

===========================================

Katliamda ölen aile defnedildi, sanığın evi kundaklandı

Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Ortaköy'de 21 Mart akşamı yaşanan katliamda ölen Cennet ve İbrahim Esen ile oğulları Tarık Esen, gözyaşları içinde defnedildi. Cinayeti zanlısı Fırat Yurdakul'un köydeki evi ise kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından sabaha karşı kundaklandı.

21 Mart gecesi yaşanan olayda Şarkışla'ya bağlı Ortaköy'de çobanlık yapan Fırat Yurdakul, Adana'da oturan sevdiği Pınar Ezgi Esen'in babası Tarık Esen'in köye geldiğini öğrendi. Köye anne ve babasını ziyarete gelen Tarık Esen ile Yurdakul telefonda tartıştı. İddiaya göre, karşılıklı küfürleşmelerin ardından Fırat Yurdakul, yanına pompalı tüfeğini de alarak Tarık Esen'in misafir olarak kaldığı babasının evini bastı. Fırat Yurdakul, burada Tarık Esen ile babası İbrahim ve annesi Cennet Esen'e peş peşe ateş etti. Esen çiftiyle oğulları Tarık, olay yerinde yaşamlarını yitirdi. Koşarak evden çıkan Fırat Yurdakul, bu kez de yakındaki arkadaşı Taylan Koral'ın babası Celal Koral'ın işlettiği bakkala gitti. Yurdakul, Celal Koral'dan önce içki istedi. Ancak Koral, bu isteği geri çevirince önce Celal Koral'ı ardından da oğlu Taylan'ı öldüren Fırat Yurdakul, anahtarını aldığı bakkalın otomobiline binerek kaçtı. Kahramanmaraş'ta yakalanan şüpheli ilçeye getirildi. Mahkemeye çıkarılan şüpheli Yurdakul tutuklanarak Sivas E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi.

AİLE TOPRAĞA VERİLDİ

Olayda yaşamını yitirenlerden İbrahim, ve Cennet Esen ile oğulları Tarık Esen için köyde tören düzenlendi. 3 kurbanın cenazesi Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Uygulama Hastanesindeki otopsinin ardından Ortaköy'e getirildi. İlk olarak katliamın yaşandığı eve getirilen cenazeler için helallik alındı. Burada ailenin yakınları cenaze aracına sarılarak gözyaşı döktü. Cenazeler daha sonra köy mezarlığına getirildi. Mezarlık içinde bulunan morga koyulan cenazeler yakınlarına son kez gösterildi. Köy mezarlığında kılınan cenaze namazına CHP Sivas Milletvekili Ali Akyıldız, Şarkışla Kaymakamı Akif Pektaş ile ailenin yakınları ve köylüleri katıldı. İlçe müftüsü Tayyip Koçer cenaze namazlarını kıldırdı. Cenazeler defnedilirken aile yakınları baygınlık geçirdi. İbrahim Esen'in kızı Uğur Esen Tuncay, babasının montuna sarılarak uzun süre göz yaşı döktü. Fırat Yurdakul'un uğruna 5 kişiyi öldürdüğü Pınar Ezgi Esen de cenazede zor anlar yaşadı. Sık sık yakınlarına sarılarak göz yaşı döken Pınar'ı akrabaları sakinleştirmeye çalıştı. Katliamda yaşamını yitiren Tarık Esen'in Balıkesir'de vatani görevini yapan oğlu İbrahim Esen de (20) askeriyeden özel izin alarak cenaze törenine katıldı.

YURDAKUL'UN KÖYDEKİ EVİ KUNDAKLANDI

Köyde 5 kişiyi katleden ve dün tutuklanan Fırat Yurdakul'un köydeki evi ise bu sabah kundaklandı. Sabaha karşı kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından ateşe verilen  ev kullanılamaz hale geldi. Köylülerin haber vermesi üzerine köye gelen Şarkışla Belediyesi'ne bağlı itfaiye ekipleri yangını söndürdü. İlçe Jandarma Komutanlığı'na bağlı askerler evin yakınında geniş güvenlik tedbirleri alırken olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Olayda öldürülen bakkal Celal Koral dün köyde defnedilirken, oğlu Taylan Koral'ın cenazesi ise Adana'ya gönderilmişti.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-Köyden görüntü

-Cenazelerin getirilişi ve yakınlarının üzüntüsü

-Cenaze namazlarının kalınması

-Cenazelerin uğurlanması

-Sanığın yakılan evinden görüntüler

-Detaylar

Haber-Kamera:  İrfan ÖZŞEKER-Hakan KALELİ/ŞARKIŞLA(Sivas),

============================================

Sandıklı'da kaza: 3 yaralı

Afyonkarahisar'ın Sandıklı ilçesinde hafif ticari aracın şarampole yuvarlandığı kazada 3 kişi yaralandı.

Kaza, saat 10.00 sıralarında Sandıklı'ya bağlı Kusura köyü yakınlarında meydana geldi. Enver Ezerhan'ın (64) kullandığı 06 FN 9198 resmi plakalı hafif ticari araç, yağış nedeniyle kayganlaşan yolda kontrolden çıktı. Şarampole uçan hafif ticari araçtaki Enver Ezerhan ile İbrahim Gündoğan (44) ve Gülay Yavuz (30) yaralandı. Kazanın ardından olay yerine gelen sağlık ekiplerinin müdahale ettiği yaralılar ambulanslarla Sandıklı Devlet Hastanesi'ne oradan da Afyonkarahisar'a sevk edildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

Kaza yapan araçtan görüntü

Aracın çekiciye yüklenmesi

Ambulans görüntüsü

122 MB/// 01.06"

HABER- KAMERA: Ahmet DAĞLI/SANDIKLI,

===========================================

Uludağ'a Mart karı düştü

Kış turizminin önemli merkezlerinden Uludağ'a mart ayında yağan kar tatilcilerin yüzünü güldürdü. Kar kalınlığı 123 santimetreye ulaştı.

Kış turizminin önemli merkezlerinden Uludağ'a mart karı yağdı. Sezonun sonuna yaklaşılan Uludağ'da kış tatili yapan ve günübirlik gezilere çıkanlar kar yağışının keyfini doyasıya yaşadı. Öte yandan yağışın  etkisiyle kar kalınlığı zirvede 123 santimetreye yükseldi. Meteorolojiden alınan bilgilere göre, gece en düşük sıcaklık eksi 1 derece gündüz ise en yüksek 0 derece olarak ölçüldü. Kar yağışının pazar günü de devam edileceği, hava sıcaklığının en düşük eksi 3 derece olacağı öğrenildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

--------------------------------

-Uludağ'dan görüntü

-Kayak yapanlardan görüntü

-Genel ve detay

SÜRE: 0.50 saniye, BOYUT: 80 mb

Haber: Berktuğ ÖNCÜ/BURSA,

==========================================

1160 rakımdaki Pirinkayalar Geçidi'ne tünel yapılıyor

Artvin ile Erzurum arasındaki sarp kayalıklar, dik ve keskin virajlar nedeniyle sürücülerin korkulu rüyası olan bin 160 rakımlı Pirinkayalar Geçidi'nde 2 ay önce başlayan tünel yapım çalışmaları sürüyor.

Artvin'in Yusufeli ilçesi ile Erzurum'un Uzundere ilçeleri arasında yer alan, doğa harikası Tortum Gölü kıyısındaki Pirankayalar Geçidi, sarp kayalıklar, dik ve keskin virajlı yolları nedeniyle özellikle kış koşullarında sürücülerin korkulu rüyası. Bölgede trafiği rahatlatmak amacıyla Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından tünel projesi geliştirildi. 2 bin 184 metre uzunluğunda tek tüp tünel ile bin 192 metre uzunluğunda bağlantı yolu yapılacak proje, 78 milyon liraya mal olacak ve 2021 yılında tamamlanacak. Proje ile bölgedeki sarp kayalıklardaki dik ve virajlı yokuşlar ortadan kalkacak, yol çilesi de sona erecek.

Sürücüler, tünelle birlikte ulaşımın kolaylaşacağını belirterek projenin en kısa sürede tamamlanmasını beklediklerini söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

-Yol detayları

-Tünel çalışma detayları

-Sürücülerle röp.

Haber-Kamera: Nusret DURUR ARTVİN,

=========================================

Konak Tramvayı yolculu seferlere başladı

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Fahrettin Altay ile Halkapınar arasında 19 durakla hizmet verecek Konak Tramvayı'nı hizmete aldı. Yolculu ön işletmedeki ilk sefere Başkan Aziz Kocaoğlu ve ilçe belediye başkanları da katıldı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, yaklaşık 450 milyon liralık Karşıyaka ve Konak tramvay projesiyle toplu ulaşımında yeni bir dönemin daha kapılarını açtı. Geçen şubat ayından bu yana test sürüşlerinin yapıldığı Konak hattında yolculu ön işletme seferleri, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri ve vatandaşların da katılımıyla başladı. Fahrettin Altay Durağı'ndan tramvayla yola çıkan Başkan Aziz Kocaoğlu, Halkapınar'a kadar vatandaşlarla birlikte seyahat etti. Vatandaşlar da İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile birlikte tramvaya bindi. Konak tramvayının ilk yolcuları Güler Coşker ve Aylin Çakır Güven olurken, ilk minik yolcular Can Arıksoysal ve Çağla Ege Karcı da bu seyahatteki mutluluklarını dile getirdi. Yolcular, Başkan Kocaoğlu ile birlikte fotoğraf çektirerek bu güne not düştü. Yolcular, makinist Yusuf Kabadayı'nın kullandığı tramvayda yolculuk keyfini yaşadı.

"KONAK'TA MEMNUNİYET ARTACAK"

Vatandaşların sevincine ortak olan Başkan Aziz Kocaoğlu, Karşıyaka ve Konak tramvayları ile araçların ihalesinin birlikte gerçekleştirildiğini belirterek, "Bugün itibariyle Konak'ta da ücretsiz yolcu deneme seferlerine başladık. Yolun büyük bölümünde araç trafiğiyle birlikte kullanılacak. Çeşitli eleştiriler geldi, ancak dünyanın her tarafında böyle. Biz bu kararı vermeden önce Avrupa'da bu ulaşım sistemini kullanan şehirleri gördük, sıkıntılarını da analiz ettik. Yolcuların son derece memnun olduğunu da gördük. Bugün Karşıyaka tramvayındaki memnuniyet neyse yarın Konak'ta da böyle olacağını hatta daha da yukarı çıkacağına inanıyorum" dedi

70 BİNDEN 800 BİN YOLCUYA

Başkan Kocaoğlu sölerini söyle sürdürdü: "Konak tramvayının yolcusu zaman içerisinde oturacak ve İzmir'de 14 sene önce 70-80 binde aldığımız raylı sistem yolcusunu, dönemimizin sonuna kadar 800-850 bine çıkarmış olacağız. Otobüslerle tramvayı paralel çalıştırmayacağız. Kesişen besleme hatlar olacak. Türkiye'de kimle nasıl kıyaslarsanız kıyaslayın, İzmir Büyükşehir Belediyesi, 11 kilometrede aldığı raylı sistemi bugün 179 kilometreye çıkardı. Yani 16 kat yatırımı 14 yıl içerisinde yaptı." İzmirlilerin kendilerine inanıp güvenmelerini de isteyen Başkan Aziz Kocaoğlu, "Ufak tefek çocukluk hastalıkları olacaktır. Biz her projemizi aklı ve bilimi rehber alarak gerçekleştiriyoruz. Konak Tramvayı İzmirlilere hayırlı olsun" dedi.

TRAMVAYIN İLK YOLCULARI

Konak Tramvayı'na binen ilk iki yolcudan biri olan Aylin Çakır Güven, Denizli'den İzmir'e geldiğini ve gelir gelmez büyük bir sürprizle karşılaştığını belirterek, "Tramvayın ilk yolculu seferlere başladığını duyunca eşsiz İzmir manzarasını yolculukla birleştirmek istedim. Sahili bu güzel ulaşım aracıyla seyretmek gerçekten çok güzel bir deneyim" dedi. Diğer yolcu Güler Coşker de, tramvaya ilk kez bindiğini söyleyerek, "Sürekli İZBAN ve metroyu kullanıyorum. Tramvayın ulaşımı çok rahat. Aktarma olmadan Üçkuyular'dan Halkapınar'a gidebiliyoruz" dedi.

MİNİK YOLCULARIN TRAMVAY HEYECANI

Tramvaya ilk binen minik yolcuklardan 11 yaşındaki Can Arıksoysal, Konak tramvayının yolculu seferlere başlayacağını annesiyle birlikte dinlediği radyodan öğrendiğini belirterek, "Tramvayı gerçekten çok merak ediyordum. Gelecekte makine mühendisi olmak istiyorum ve bu tür araçlar çok dikkatimi çekiyor. Anneme 'Sabah 10.00'da ilk kalkan tramvaya gitmeliyiz' dedim. Çok rahat ve konforlu bir araç. Tramvayı çok sevdim" dedi. Sabah büyük bir heyecanla kalkıp tramvaya binmek için sabırsızlandığını ifade eden 7 yaşındaki Çağla Ege Karcı ise "Tramvayla giderken etrafımdaki güzellikleri daha iyi gördüm. Okulların tatil olduğu zamanda ve hafta sonları bundan sonra hep tramvaya bineceğim" diye konuştu.

45 GÜN ÜCRETSİZ

19 durak olarak hizmet verecek 12.8 kilometrelik Konak tramvay hattı Fahrettin Altay'dan başlayıp Mustafa Kemal Sahil Bulvarı'nda kara ve deniz tarafı olmak üzere iki ayrı hat olarak ilerliyor. Tramvay hattı, Konak Meydanı'ndan Gazi Bulvarı'nı takip ederek Şair Eşref Bulvarı, Ali Çetinkaya Bulvarı ve Ziya Gökalp Bulvarı üzerinden Alsancak Garı'na bağlanıyor. Alsancak Garı'ndan Şehitler Caddesi'ne gidiş, Liman Caddesi dönüş olmak üzere Halkapınar Köprüsü geçişi ile Halkapınar ESHOT Garajı'nda sona eriyor. Güzergahta 21 adet tramvay aracı çalışıyor. Konak Tramvay hattında bulunan duraklar ise şöyle: F.Altay, Üçkuyular, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi, Güzelyalı, Göztepe, Sadıkbey, Köprü, Karantina, Karataş, Konak İskele, Gazi Bulvarı, Kültürpark-Atatürk Lisesi, Hocazade Camii, Atatürk Spor Salonu, Alsancak Gar, Havagazı, Alsancak Stadyumu, Üniversite ve Halkapınar. İzmir Büyükşehir Belediyesi, yaklaşık 45 gün sürmesi planlanan ön işletme seferleri sırasında Konak Tramvayı'nın ücretsiz olacağını duyurdu. Konak Tramvayı, ön işletme sırasında yaklaşık 15'er dakikalık periyodlar halinde sefer yapacak. Seferler 06.00 ile 24.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek. Toplam 19 durağın 2'si (meydan çalışmalarının sürdürüldüğü Karantina durağı ile bölge halkının talebi doğrultusunda sonradan projelendirilen Atatürk Spor Salonu) ön işletme sırasında kullanılmayacak.

ŞAİR EŞREF'TE AKSAMA VAR

Tramvay yolunun bölünmesinden sonra trafiğin tek şeride düştüğü Şair Eşref Bulvarı ve Şehitler Caddesi üzerinde park eden araçlar, hem trafiğin aksamasına neden oldu, hem de onları sollamak zorunda kalan diğer araçları tehlikeye soktu. Motorize trafik polislerinin bu yollarda aldığı önlemlerin yetersiz kaldığı gözlemlenirken, yetkililer araç sürücülerini olası kazalara meydan vermemek adına, trafik işaretlerine ve kurallara uymaları konusunda uyardı.

KARŞIYAKA'DA GEÇEN YIL HİZMETE GİRDİ

İzmir'in Karşıyaka ilçesinde Alaybey ile Mavişehir İZBAN arasında, 14 durakla hizmet veren yaklaşık 8.8 kilometrelik Karşıyaka Tramvayı, geçen sene seferlere başlamıştı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Konak İskele Durağı'ndan görüntü

Konak İskele Durağı'na yanaşan trenden görüntü

Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Davut CAN/ İZMİR,

==========================================

Yerel tohumlar şenlikle takas edildi

Aydın'ın İncirliova ilçesinde, Belediye tarafından bu yıl 2'incisini düzenlenen Yerel Tohum Takas Şenliği'nde Türkiye'nin çeşitli yerlerinden gelen üreticiler yerel ürün ve tohimleri takas etti.

İncirliova Park'ta düzen İncirliova 2. Yerel Tohum Takas Şenliği'ne, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Makedonya ve Türkiye'nin birçok il ve ilçesinden 50 üretici katıldı. Üreticiler, Şenlik'te yörelerinin doğal ürünleri ve yerel tohumlarını sergiledi. Getirdikleri tohum ve ürünleri başka bölgelerden getirilenlerle takas yaptı. Gün boyu devam edecek olan etkinlikte açılan stantlarda yerel ürünlerde satışa sunuldu.

"ULUSAL BAZA ÇIKARDIK"

MHP'li İncirliova Belediye Başkanı Gürşat Kale, "Tohum Takas Şenliği'nin ikincisini yapmak üzere bir araya geldik. Ulusal bazda yapmaya çalıştığımız bu etkinlik gerçekten istediğimiz şekli almaya başladı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Makedonya'dan misafirlerimiz var. Gelecek yıllarda bunları biraz daha artıracağız. Burada insanlığın ihtiyacı olan doğal beslenmenin, doğal kaynaklardan sağlanmasını ve çok işlem görmemiş orijinal tohumların paylaşılmasını sağlamayı hedefledik. Bu anlamda da tohum takasında Belediye olarak yapmaya başladığımız program, karşılık göstermeye başladı. Önümüzdeki yılarda daha geniş katılımlı yapmayı amaçlıyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

-Tohum takas şenliğinden görüntü

-Yerel tohumlardan görüntü

-MHP'li İncirliova Belediye Başkanı Gürşak Kale ile röp.

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Burhan CEYHAN/ AYDIN,

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni - 6 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement