CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE MERKEL TÜRK-ALMAN ÜNİVERSİTESİ KAMPÜS AÇILIŞINI GERÇEKLEŞTİRDİ
*Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
*"Bu konuda özellikle darbeci Hafter ve destekçileri üzerinde baskı kurulması önem arz ediyor"
*"Son 9 yıldır Suriye'de devam eden çatışmalardan sadece bizim gibi komşu ülkeler değil başta Almanya olmak üzere tüm Avrupa etkilenmiştir. Aynı şekilde şayet bir an önce sükunet sağlanmazsa Libya'daki kaos ortamı tüm Akdeniz havzasını etkileyecektir."
*"Uluslararası öğrenci sayısının 15 binden 172 bine ulaştı. Türkiye bursları yanında kendi imkanlarıyla çeşitli üniversitelerimize gelen öğrenci sayısındaki büyük yükseliş, ülkemizin yükseköğrenimdeki cazibesinin de arttığını gösteriyor"
*Almanya Başbakanı Angela Merkel
*"Dünyada hiçbir şey bireylerin eğitimi kadar önemli değildir. Yüksek ahlakın en önemli noktası kendini eğitmektir"
*"Türkiye bugün de milyonlarca Suriyeli mülteciye sığınma imkanı sağlıyor. Bu çabalar bizim teşekkürümüzü ve takdirimizi hakkediyor. Mülteciler için eğitim çok önemli çünkü daha iyi bir gelecek için umut veriyor."
Gülseli KENARLI-Güven USTA/İSTANBUL,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel ile birlikte Türk-Alman Üniversitesi kampüs açılışını gerçekleştirdi. Beykoz'daki üniversitenin açılışına Erdoğan ve Merkel'in yanı sıra, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Türk Alman Üniversitesi Rektörü Halil Akkanat, Türk Alman Üniversitesi Konsorsiyumu Başkanı Prof. Dr. Rita Süssmuth da katıldı.
MÜLTECİLERİN EĞİTİMİ
Açılış töreninde bir konuşma yapan Almanya Başbakanı Angela Merkel, "Dünyada hiçbir şey bireylerin eğitimi kadar önemli değildir. Yüksek ahlakın en önemli noktası kendini eğitmektir. Burada eğitim alanlar, farklı kültürlerden bir araya geliyor. Karşılıklı anlayışa güvene sahip olmak için önemli bir koşul. Bu da birlikte yaşamak için önemli bir koşul. Açık olmak sadece bireyleri ilerletmekle kalmayıp, toplumu da ilerletiyorlar. Ülkelerimiz arasındaki ilişkilere de değer katıyorlar" dedi. Merkel, mültecilerin eğitimine dikkat çekerek, "Türkiye bugün de milyonlarca Suriyeli mülteciye sığınma imkanı sağlıyor. Bu çabalar bizim teşekkürümüzü ve takdirimizi hakkediyor. Mülteciler için eğitim çok önemli çünkü daha iyi bir gelecek için umut veriyor. Ülkelerine döndüklerinde, bu ülkenin inşasına katkıda bulunabilirler veya geldikleri ülkeye daha iyi uyum sağlamalarını sağlar. Bu konuda da Avrupa'nın ve Almanya'nın desteğiyle önemli çabalar sarfediyor. Burada HOPS Suriye Programı veya Alman Akademik değişim programına destek veriliyor" diye konuştu.İKİLİ GÖRÜŞMECumhurbaşkanı Erdoğan, açılış töreninde yaptığı konuşmasında ilk olarak Almanya Başbakanı Angela Merkel'i Berlin Konferansı'ndan 5 gün sonra Türkiye'de ağırlamaktan mutluluk duyduğunu belirtti. Erdoğan, Merkel ile öğleden sonra gerçekleştirecekleri ikili görüşme konusunda da "Görüşmelerde ikili ilişkilerimizin yanı sıra Libya başta olmak üzere bölgesel meseleleri de ayrıntılı şekilde ele alacağız" diye konuştu.
TÜRK-ALMAN ÜNİVERSİTESİ Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türk-Alman Üniversitesi ülkeler arasında bilim, kültür ve teknolojik iş birliğini geliştirmek amacıyla 10 Nisan 2010'da kuruldu. 2013-2014 akademik yılında başlayan üniversite kısa sürede akademik iş birliğinin lokomotiflerinden biri haline geldi. Çift dilli eğitim veren üniversite 5 fakülte, 1 yüksekokul ve 2 enstitü ile Türkiye'nin saygın eğitim kurumlarından biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Üniversite 2013 yılında 99 olan öğrenci sayısını 2019 yılında 2 bin 385'e ulaştırdı. Kapasite olarak 7 bine kadar öğrenci alabileceğiz. 64'ü yabancı olmak üzere, 237 akademik personelle eğitim veren Türk-Alman Üniversitesi, öğrencilerine kendilerini çok farklı alanlarda geliştirebilecekleri uluslararası bir ortam sağlıyor. Üniversitemizin iş dünyasıyla tesis ettiği yakın diyalog sayesinde, mensuplarına Alman kuruluşlarında staj yapma imkanı tanımasını da önemli bir ayrıcalık olarak görüyorum. Üniversitemiz bünyesinde faaliyete geçecek teknopark yoluyla sanayi kuruluşlarıyla iş birliğinin daha da güçleneceğine inanıyorum. Bu teknoparkta hem Fraunhofer Enstitüsü'ne hem de Alman firmaların Ar-Ge merkezlerine ev sahipliği yapmak istiyoruz. Türk-Alman Üniversitesinin bu seviyeye gelmesinde katkısı ve emeği olan herkesi kutluyorum. İnşallah bizler de diğer devlet üniversitelerimize olduğu gibi Türk-Alman Üniversitesine gereken her türlü desteği vermeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
"ÜNİVERSİTE HARÇLARINI MALUM BİZ KALDIRDIK"Erdoğan, "Siyasi hayatından önce Sayın Şansölye'nin bir bilim insanı olduğunu biliyoruz. Ayrıca Sayın Merkel'in Türkiye ile Almanya arasındaki gençlik değişim programları, eğitim ve kültürel alandaki iş birliğine katkıları 25 yılı aşıyor. 18 Nisan 1994 tarihinde imzalanan Gençliğe Yönelik Politikalarda İşbirliği Protokolü'nü Sayın Merkel'in dönemin Federal Gençlik ve Kadın Bakanı olarak ülkesi adına imzaladığını hatırlıyoruz. Sayın Merkel nezdinde Alman makamlarına üniversitemizi sahiplendikleri için ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. Bir buçuk asırlık Alman Lisesi gibi, Türk-Alman Üniversitesinin de Türk ve Alman dostluğunun bir sembolü haline gelmesini özellikle diliyorum. Türkiye yükseköğrenim alanında özellikle son yıllarda büyük başarılara imza atmıştır. Üniversite sayımızın 76'dan 207'ye, öğretim elemanı sayımızın 70 binden 170 bine, öğrenci sayımızın da 1,6 milyondan 8 milyona yükselmiş olması, bu başarının en bariz ifadesidir. Bir yıl sonrasını düşünüyorsan tohum ek, 10 yıl sonrası için ağaç dik, 100 yıl sonrayı düşünüyorsan insan yetiştir. Bu anlayışla ülkemizin gelecek yüzyılına yatırım yapıyoruz. İstikbalimizin teminatı olan gençlerimize, ailelerine yük olmadan üniversite eğitimlerini tamamlamaları için her türlü desteği veriyoruz. Bir dönem ülkemizde marjinal odakların sürekli istismar ettiği, yıllarca protestolara konu olan üniversite harçlarını malum biz kaldırdık. Lisans öğrencilerimizin kredi burs desteğini 2020 yılı itibarıyla 550 liraya, yüksek lisansta bin 100 liraya, doktorada bin 650 liraya yükselttik. Yurtlarda kalan öğrencilere aylık 420 lira da beslenme yardımı yapıyoruz. Ülkemizdeki yükseköğretim seviyesinin hem nicelik hem de nitelik olarak yükseltilmesi amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz" dedi.
BEYİN GÖÇÜ Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Uluslararası öğrenci sayısının her geçen yıl artıyor olması da Türkiye'nin bu alanda küresel bir marka olma yolunda ilerlediğine işaret ediyor. Uluslararası öğrenci sayısının 15 binden 172 bine ulaştı. Türkiye bursları yanında kendi imkanlarıyla çeşitli üniversitelerimize gelen öğrenci sayısındaki büyük yükseliş, ülkemizin yükseköğrenimdeki cazibesinin de arttığını gösteriyor. ABD, Avusturya, İtalya, Çin, Kore, Balkanlar ve Türk Cumhuriyetlerinden gelip Türkiye'de doktorasını, yüksek lisansını yapan öğrenciler var. Üniversitelerimizdeki nitelikli akademik personel ihtiyacını karşılamak üzere her yıl yurt dışına dünyanın en iyi okullarında öğrenim görmek üzere ciddi miktarda öğrenci gönderiyoruz. Sadece bizim yurt dışına gitmiş vatandaşlarımızın değil, diğer ülkelerde yetişmiş bilim adamlarının, araştırmacıların, akademisyenlerin de ülkemize gelmesinin yolunu açıyoruz. Beklentimiz, ülkemizin nitelikli yabancı öğretim elemanları için de cazip hale gelmesi, bir başka ifadeyle beyin göçünün çekim merkezlerinden biri durumuna dönüşmesidir. Türk-Alman Üniversitesi de bu vizyon çerçevesinde ortaya çıkan ve başarılı bir şekilde uygulamaya konulmuş olan bir projedir. Aynı şekilde ülkemizde Türk-Japon Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Türk-İtalyan Üniversitesi gibi ortak üniversitelerin kurulmasına ilişkin çalışmalar devam ediyor. Bu çalışmaların en kısa zamanda olumlu bir şekilde sonuçlandırılmasını temenni ediyoruz. Türk-Alman Üniversitesinin başarısı, bu anlamda yeni ortak üniversitelerin kuruluş süreçlerinde örnek teşkil edecektir. Bu vesileyle ülkemizde daha fazla Alman vatandaşının yükseköğrenim görmesini ve daha fazla öğretim görevlisinin araştırma faaliyetlerinde bulunmasını arzu ettiğimizi de vurgulamak isterim" diye konuştu.
"LİBYA'DAKİ KAOS ORTAMI TÜM AKDENİZ HAVZASINI ETKİLEYECEKTİR"Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İnsanlık olarak terörden İslam düşmanlığına, kültürel ırkçılıktan yabancı karşıtlığına kadar pek çok sorunla yüzleşiyoruz. İletişim ve ulaşım araçlarının bu kadar yaygınlaştığı bir dönemde dünyanın neresinde olursa olsun hiç kimsenin bu sorunlara bigane kalma lüksü bulunmuyor. Suriye'de, Yemen'de, Irak'ta ve Libya'da yaşananlar bilhassa içinde bulunulan coğrafyanın kader ortaklığını bir kez daha gösteriyor. Son 9 yıldır Suriye'de devam eden çatışmalardan sadece bizim gibi komşu ülkeler değil başta Almanya olmak üzere tüm Avrupa etkilenmiştir. Aynı şekilde şayet bir an önce sükunet sağlanmazsa Libya'daki kaos ortamı tüm Akdeniz havzasını etkileyecektir. DEAŞ ve El-Kaide gibi terör örgütleriyle lejyonerlerin bu ülkede tekrar palazlanmasını istemiyorsak çözüm sürecini hızlandırmamız gerekiyor" dedi.
"ÖZELLİKLE DARBECİ HAFTER VE DESTEKÇİLERİ ÜZERİNDE BASKI KURULMASI ÖNEM ARZ EDİYOR"Erdoğan, "2 bin 400'den fazla kişinin ölümüne, 7 bin 500'den fazlasının yaralanmasına sebep olan, ayrıca 300 binin üzerinde Libyalıyı yerlerinden eden bu krizi sonlandırmak en büyük hedeflerimizden. Bu hedef doğrultusunda dost ve müttefik Almanya ile güç işbirliği içerisinde çalışıyoruz. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığımız ateşkes çağrısı 19 Ocak'ta düzenlenen Berlin Konferansı önünü açtı. Almanya Federal Cumhuriyeti Şansölyesi Angela Merkel nezdinde tüm Alman makamlarına ev sahiplikleri için de teşekkürler. 55 maddeden oluşan barış planı Libya'da siyasi istikrarın yeniden tesisi yönünde önemli bir adım. Ancak bu planın başarısı alınan kararların sahada uygulamaya geçirilmesine bağlıdır. Bu konuda özellikle darbeci Hafter ve destekçileri üzerinde baskı kurulması önem arz ediyor. Dünden itibaren Trablus'taki sivil yerleşim yerlerine yönelik saldırıların artması, Mitika Havalimanının hedef alınması kimin barıştan kimin de kan ve göz yaşının sürmesinden yana olduğunu göstermiştir. Son bir kaç haftada yaşadıklarımız Libya için bir turnusol olmuştur. Bu gerçekler ışığında uluslararası toplumun Suriye'de düştüğü hataya özellikle Libya'da düşmemesini temenni ediyorum. Libya ile 5 asırlık tarihi, beşeri ve kültürel ilişkileri olan bir ülke olarak duruşumuz nettir. Libyalı kardeşlerimizin barışı huzuru ve geleceği için bu zor zamanlarında onların yanında olmayı sürdüreceğiz. Tıpkı Berlin Konferansında olduğu gibi barış için, çözüm için, kan ve göz yaşının durması için atılan adımları güçlü bir şekilde destekleyeceğiz. Bu süreçte Alman dostlarımızla yakından çalışacak, inşallah ortak menfaatlerimiz doğrultusunda ilişkilerimizi geliştireceğiz" şeklinde konuştu.
MERKEL KURDELEYİ CEBİNE KOYDUAçıklamaların ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Merkel'e ayna hediye etti. Merkel hediyeyi kaldırarak salondakilere gösterdi. Ardından Merkel Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye verdi. Ardından iki lider açılış kurdelesini kesti. Kurdele kesiminin ardından Merkel'in bir kurdeleyi pantolonunun cebine koyduğu görüldü.
Görüntü Dökümü: -------------------Erdoğan ve Merkel'in görüşmesiMerkel'in açıklamalarıErdoğan'ın açıklamalarıAçılıştan görüntülerDetaylar
================
2 - SÜREYYAPAŞA HASTANESİ'NDE BÜYÜKÇEKMECE'DEN SEVK EDİLEN YABANCI HASTA İÇİN ÖNLEM
- Hastane çalışanları maskeyle geziyor
Haber- Kamera: Ali Kerem BENGİ, - Çağrı ÇALIŞKAN - İSTANBUL,-İSTANBUL'da grip olduğunu belirterek Büyükçekmece Mimar Sinan Devlet Hastanesi acil servisine başvuran yabancı uyruklu kadın Maltepe'de bulunan Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Çinli olduğu belirtilen kadın yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı. Yabancı uyruklu kadın nedeniyle hastanede çalışanlar maske ile dolaşmaya başladı.
Görüntü Dökümü: --------Hastanedeki önlemler
24.01.2020 - 11.14 - Haber Kodu : 200124066========================
3 - İSTANBUL HAVALİMANI'NDAKİ KARANTİNA ODASI 'KORONAVİRÜS' İÇİN HAZIR
Haber-Kamera: Enver ALAS - İSTANBUL,DHA
İstanbul Havalimanı'nda Çin'den gelen yolculara termal kameralarla tarama uygulaması yapılırken, olası bir durumda koronavirüs olduğu şüphesiyle hasta yolcunun gözlem altında tutulabilmesi için karantina odası hazırlandı.
Sağlık Bakanlığı'nın aldığı karar ile Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve ölümcül yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle İstanbul Havalimanı'nda bazı önlemler alındı. Çin'den gelen tüm yolcuların termal kameralarla izlenmesinin yanı sıra ayrıca bir karantina odası da hazır duruma getirildi. Koronavirüs şüphesi olan yolcunun müşaade altında tutulması için terminalin hava tarafında bulunan karantina odası basın mensupları tarafından görüntendi. İki yatağın olduğu odada özel hava temizleme işlevi gören cihazın da yer aldığı odada yapılacak işlemlere ilişkin Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü ekipleri bilgi verdi. Karantinada tutulan şüpheli hastanın bir sonraki aşamada ilgili hastanelere sevkinin gerçekleştirileceği öğrenildi.
Görüntü Dökümü---------------------Havalimanındaki karantina odası-Odanın girişindeki tabela-Odada bulunan yataklar-Hava temizleme cihazı-Genel ve detaylar
24.01.2020 - 13.01 - Haber Kodu : 200124110===================
4- BELEDİYE BİNASININ RESTORASYONUNDA TARİHİ MOZAİKLER BULUNDU
* Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy,
"İstanbul'da mozaik aslında var ama benim bildiğim kadarıyla bu büyüklükte herhalde ilk defa çıkacak, öyle görünüyor"
Haber: Müge YARIMBATMAN - Kamera: Mertcan ÖZTÜRK/ İSTANBUL, Zeytinburnu Belediye Başkanlığı binası olarak kullanılan tarihi yapının altında Roma dönemine ait mozaikler bulundu.25 yıl boyunca Zeytinburnu Belediyesi Başkanlık binası olarak kullanılan tarihi yapı, 18. yüzyılda Osmanlı Dönemi'nde yapılıp Sultan İkinci Mahmud döneminde Cebehane Hastanesi, 1847 yılındaysa Halil Paşa tarafından askeri hastane olarak tahsis edildi. Cumhuriyet döneminde de yurt ve tanzim satış deposu olarak hizmet veren bina, 1984 yılında Zeytinburnu Belediyesi'nin hizmet binası olarak kullanılmaya başlandı. Tarihi yapının restorasyon çalışmaları sırasında, altında M.S. 2. yüzyıla ait mozaik yer döşemesi bulundu. Geçen sene Mayıs ayında, mozaiğin yönünden yola çıkılarak kazılar bina dışına da taşındı. Kazılarda, binanın otopark alanında mozaiğin devamı bulundu. Hala ne kadar büyüklükte olduğu belirlenemeyen ve tamamına ulaşılamayan mozaiğin ucunun bulunması için çalışmalara devam ediliyor. Öte yandan kazılar ile birlikte mozaiğe, daha önce İSKİ tarafından yapılan kanalizasyon çalışmaları sırasında zarar verildiği ortaya çıktı. "MOZAİK M.S. 2. YÜZYIL ROMA DÖNEMİNE AİT"Merkezinde dalga ve örgü motifi bordürlü bir daire içine yerleştirilmiş sekiz köşeli ana motif bulunan çok renkli mozaiğin, arkeoloji uzmanları tarafından yapılan ilk incelemelere göre M.S. 2. yüzyıl Roma dönemine ait olduğu biliniyor. 25 yıl boyunca Zeytinburnu Belediyesi'nin hizmet binası olarak kullanılan ve altından mozaik çıkan yapının tarihiyle ilgili Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy, "Bu bina 18. yüzyılın sonlarında askeri hastane olarak yapılmış. Bir süre askeri hastane olarak kullanıldıktan sonra, Cumhuriyet döneminden hemen önce askeri hastane fonksiyonundan vazgeçilmiş. Sonra askerlik şubesi olarak, daha sonra yurt olarak kullanılmış. Cumhuriyet döneminin başlarında tanzim satış deposu olarak da kullanılmış. 1984'ten itibaren de Zeytinburnu Belediye Başkanlığı olarak kullanıldı" ifadelerini kullandı. "KAZI YAPTIK VE DIŞARIDA DA MOZAİK ÇIKTI"Tarihi yapının 2014 yılında restorasyona girmesinin ardından binanın altında ilk mozaiğin bulunduğunu söyleyen Arısoy, "Bu restorasyon sırasında, şimdi içinde bulunduğumuz odanın altında teşhire açık olan bölümde mozaik bulundu. Bu mozaiğin arkeoloji uzmanlarının ilk incelemelerine göre M.S. 2. yüzyıla, Roma Dönemine ait olduğu belirlendi. Şu mozaiklerin yönünden, dışarıda mozaiklerin devam etme ihtimalinin güçlü olduğu kanaatine vardık. İstanbul Arkeoloji Müdürlüğü'nün denetiminde geçen sene Mayıs ayında bir deneme kazısı yaptırdık. Gerçekten deneme kazısında mozaik çıkınca hızla, dışarıda gördüğünüz konstrüksiyonu yapıp kazı yaptık ve dışarıda da mozaik çıktı. Burada bir mozaik vardı ama daha geniş bir mozaiğin çıkmasından çok sevinçliyiz. İnşallah bu vesileyle İstanbul, yeni bir mozaik müzesi kazanacak" diye konuştu.
"DIŞARIDA ÇIKAN MOZAİK, DAHA ÖNCE OTOPARK OLARAK KULLANILAN BİR YER"Kazılara devam edeceklerini belirten Arısoy, "Yukarıdaki koruyucu geçici konstrüksiyon yapıyı genişleterek gittiği yere kadar gitmek niyetindeyiz. Şu anda dışarıda çıkan mozaik, daha önce otopark olarak kullanılan bir yer. Bu kazıyı sürdüreceğiz, biz de nereye kadar gideceğini merak ediyoruz. Aslında bu kazıların en temel problemi ortaya çıkardığınız mozaiği korumanız. Üzerindeki konstrüksiyonun gördüğünüz üzere desteği olamayan bir geniş açıklığa ihtiyacı var. Şimdi Arkeoloji Müdürlüğü'nün denetiminde bir kalem daha genişletip kazacağız. Ondan sonra birlikte izleyeceğiz ama korumak meselesi önemli. Güneşe, yağmura, öyle bir şey öngörmüyoruz ama güvenlik bakımından tedbir almak lazım. Otopark geniş ama bakalım mozaik nereye kadar gidecek. Burasının Arkeoloji uzmanlarının ifadesine göre bir sivil yapının zemini olduğunu düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
"İSTANBUL'DA MOZAİK VAR AMA BU BÜYÜKLÜKTE İLK DEFA ÇIKACAK GİBİ GÖRÜNÜYOR"Geçmişte yapılan su ve kanalizasyon tesisinden dolayı mozaikte deformasyon olduğunu söyleyen Ömer Arısoy, "İstanbul'da mozaik aslında var ama benim bildiğim kadarıyla bu büyüklükte herhalde ilk defa çıkacak, öyle görünüyor. Çıkan mozaikte de bir deformasyon var. Maalesef yıllar önce yapılmış bir imalat diyelim. Hangi dönemde yapıldığını doğrusu bilmiyoruz. Zeminden 1 buçuk metre altta çıkıyor. Bütün bunlara süreç olarak bakmak lazım, muhtemelen fark edilmediğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
"İKİNCİ ETAP KAZIYA BAŞLAYACAĞIZ"Önceliğin mozaiğin nereye kadar gittiğini bulmak olduğu söyleyen Arısoy, "Şu anda ziyarete açık olan bölümde 2014'ün sonlarına doğru restorasyon başladı, 2015'in başlarında fark edildi. Buranın hazır hale getirilmesi için mevcut mozaiğin laboratuvar uzmanlarının öncülüğünde korunması gerekiyordu. Biz geçen sene 9 Nisan'da devraldık, Mayıs'ta deneme kazısını yaptık. Şimdi oradaki koruyucu konstrüksiyonu geliştirip, büyütüp ikinci etap kazıya başlayacağız. Birlikte göreceğiz, mozaiğin bittiği yerde bu sefer dönüp hem korumaya hem de teşhire dönük projelerimizi hazırlayacağız ama önce mozaiğin nereye kadar gittiğini görmemiz lazım" dedi.
Görüntü Dökümü (GÖRÜNTÜLER 2 PARÇADIR)------------------------Dışarıdaki (otopark alanında) kazı çalışmaları-İşçilerin kazı yapması ve mozaiği çıkartıp temizlemesi-Dışarıda bulunan mozaikten genel ve detay görüntüler-Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy ile röportaj-Kazı çalışmalarından geniş açılı görüntü-Binanın içindeki mozaikten görüntü-Muhabir anonsu-Binanın içindeki mozaiklerden ve sergileme alanından görüntü
24.01.2020 - 12.51 - Haber Kodu : 20012410424.01.2020 - 12.50 - Haber Kodu : 200124103==================
(EK LARLA YENİDEN) 5- FETÖ'NÜN MALİ YAPILANMASINA YÖNELİK YAPILAN OPERASYONDA YENİ DETAYLAR
Ali ABLAY/İSTANBUL,- FETÖ'nün mali yapılanmasına yönelik olarak 21 Ocak'ta gerçekleştirilen operasyonda 13 şüpheli yakalanarak gözaltına alınmıştı, şüphelilerin minibüs içerisinde ve çiftlik evlerinde toplantı yaptıkları ortaya çıktı.İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ve MİT Bölge Başkanlığı FETÖ/PDY terör örgütüne aktif olarak para yardımında bulunan 15 şüpheliye yönelik 21 Ocak'ta operasyon düzenlendi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla gerçekleştirilen operasyonda belirlenen 15 şüphelinin FETÖ/PDY terör örgütüne bağlı yeni hücre evleri oluşturdukları ve bu evleri finanse ettikleri öğrenildi. Örgüt üyelerinin minibüs tipi araçlarda buluşarak toplantılar yaptıkları tespit edilirken, minibüslerde yapılan toplantılarda örgüt üyelerinin birbirlerine moral verdikleri ve yeni hücre evleri açabilmek için para topladıkları bildirildi. Bu toplantıların Çatalca ve Silivri'de bulunan çiftlik evlerinde de gerçekleştirildiği öğrenildi. Düzenlenen operasyonda 13 şüpheli mali polis tarafından yakalanarak gözaltına alındı. Yakalanan şüphelilerin arasında kamudan ihraç edilmiş öğretmenler olduğu öğrenilirken, FETÖ/PDY terör örgütüne maddi yardımda bulunan esnaf ve iş adamlarının da olduğu tespit edildi. Gözaltına alınan ve iş adamı olduğu öğrenilen 2 şüphelinin terör örgütünün kullandığı Bylock programındaki yazışmaları da ortaya çıktı.Yakalanan şüpheliler Vatan Caddesi'nde bulunan Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne getirilirken, şüphelilerin işlemleri devam ediyor.
Görüntü dökümü: ---------------Minibüs'ün yol giderkenki fotoğrafları
24.01.2020 - 11.40 - Haber Kodu : 200124073_===================
6 - EYÜPSULTAN'DA BELEDİYE ÇALIŞANINA ARACIN ÇARPMASI KAMERADA
- EYÜPSULTAN'da yolda hız kesici kasis için yer belirleme çalışması yapan belediye çalışanına hafif ticari araç çarptı. İşçi hafif şekilde yaralanırken, kaza anı kameralara yansıdı.Kaza, 16 Ocak saat 10.53'te Göktürk Mahallesi İstanbul Caddesi'nde meydana geldi. Bir belediye çalışanı, yolda hız kesici kasis için yer belirleme çalışması yapmaya başladı. Bu sırada yan sokaktan gelen hafif ticari araç sürücüsü, belediye çalışanını fark etmeyerek, çarptı. Yere düşen belediye çalışanı, çevredekiler tarafından ayağa kaldırıldı. Olay anı çevredeki bir işyerinin güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde, yolda çalışma yapan belediye çalışanına hafif ticari aracın çarptığı ve çevredekilerin belediye çalışanını yerden kaldırıldığı görülüyor.
Görüntü Dökümü: ---------------GÜVENLİK KAMERA GÖRÜNTÜLERİ -Olay anı
24.01.2020 - 10.08 - Haber Kodu : 200124043=================
7- MALTEPE'DE HIRSIZ GİREN EV UYUŞTURUCU SERASI ÇIKTI
Ali ABLAY/İSTANBUL, Maltepe'de hırsızlık yapıldığı ihbarı üzerine olay yerine giden polis, 3 hırsızlık şüphelisini suçüstü yakalarken, hırsızlık yapılan dairede uyuşturucu madde üretimi yapıldığını belirledi. Uyuşturucu madde yetiştiren 3 şüpheli de balkonda saklanırken yakalanarak gözaltına alındı. Maltepe İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Salı günü saat 18.30 sıralarında İdealtepe Mahallesi'ndeki bir binadan hırsızlık yapıldığı ihbarı üzerine harekete geçti. Polis, hırsızlık şüphelisi olan Kemal O., Mehmet K. ve Gökhan T.'yi bina içerisinde suçüstü yakalayarak gözaltına aldı. Hırsızlığın gerçekleştirildiği dairenin kapı göbeğinin kırıldığını gören polis, dairenin içerisinde ağır kokular geldiğini fark etti. Bunun üzerine daire içerisinde arama yapan emniyet ekipleri, daire içerisinde 65 kök kenevir ve uyuşturucu madde üretiminde kullanılan düzenekler ele geçirdi. Dairenin boş olduğunu düşünen polis, evin balkon kısmında saklanmış olan Sezgin B., Volkan G. ve Birol G. isimli şüphelileri yakalayarak gözaltına aldı. Balkona saklanan şüphelilerin ev içerisinde uyuşturucu madde üretimi yaptıkları anlaşıldı. Hırsızlık yaptıkları sırada yakalanan Kemal O., Mehmet K., Gökhan T. ve daire içerisinde uyuşturucu madde üretimi yapan Sezgin B., Volkan G. ve Birol G.'nin emniyetteki işlemleri devam ediyor.
Görüntü Dökümü---------------------Evin içerisindeki uyuşturucu düzenekleri-Bulunan uyuşturucu maddeler
24.01.2020 - 12.22 - Haber Kodu : 200124088
=======================
8- HIRSIZLIK YAPAN ŞÜPHELİLER KAMERADA
Buse PEHLİVAN/İSTANBULİstanbul'da girdikleri ev ve iş yerlerinden 300 bin liralık hırsızlık yapan 3 şüpheli polis ekipleri tarafından yakalandı. Hırsızlık anları güvenlik kameralarına yansıdı.7 Kasım ve 14 Ocak tarihleri arasında Başakşehir, Beylikdüzü, Bakırköy ve Büyükçekmece'de meydana gelen hırsızlık olayları ile ilgili polis çalışma başlattı. Ekipler, hırsızlık olaylarının meydana geldiği bölgelerde güvenlik kameralarını inceleyerek olaylara karışan 3 şüphelinin eşkal ve kimliklerini tespit etti. Hırsızlık Büro Amirliğine bağlı ekipler şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. 3 şüpheli, 16 Ocak Perşembe günü adreslerinde yakalandı.
4 İLÇEDE 300 BİN LİRALIK HIRSIZLIKSorgulanan Kadir K.(19)'nın 15 adet suç kaydı, Yakup E.(27)'nin 21 suç kaydı, Serkan K.(20)'nın ise 10 adet suçtan poliste kaydı olduğu ortaya çıktı. Şüphelilerin girdikleri evlerden ziynet eşyası, cep telefonu, oyun konsolu, dizüstü bilgisayar ve nakit para çaldıkları öğrenildi. Şüphelilerin 9 ayrı yere hırsızlık için girdikleri ve toplamda 300 bin liralık hırsızlık yaptıkları tespit edildi. Hırsızlık olaylarına karıştıkları tespit edilen 3 şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
HIRSIZLARIN PENCEREDEN GİRME ANI KAMERADAÖte yandan şüphelilerin hırsızlık anları güvenlik kameralarına yansıdı. Görüntülerde şüpheliler giriş katında bulunan bir evin camını kırarak ellerinde çantayla içeri girdiği bir süre sonra pencereden çıktıkları yer alıyor. Diğer bir görüntüde ise şüphelilerin evin tüm pencerelerini kırmayı denedikleri ardından açabildikleri pencereden içeri girdikleri görüldü. Evin diğer odalarının ışıklarının yanmasıyla diğer bir odanın penceresinden soğukkanlı bir şekilde dışarı çıkan şüpheliler görüntülere yansıdı.
Görüntü Dökümü(GÜVENLİK KAMERASI)-Şüphelilerin olay yerine gelerek, giriş katında bulunan pencereleri kırma anı-Şüphelilerin evlere girme anı-Şüphelilerin ellerinde çanta ile evden pencereden çıkarak olay yerinden uzaklaşması anı(AKTÜEL)-Şüphelilerin şube çıkışı
24.01.2020 - 12.53 - Haber Kodu : 200124106====================
9- EŞİNİ VE KAYINVALİDESİNİ YARALAYAN SANIĞA 2 KEZ 40 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ
Haber: Halil YILMAZ/ Esenyurt'ta eşi Ergül İsenç ve kayınvalidesi Ayşe Öksüzömer'i bıçakla ve tüfekle yaraladığı iddiasıyla yargılanan Hüseyin İsenç'in davasında savcı mütalaasını açıkladı. Mütalaada sanık hakkında iki kez 26 yıldan 40 yıla kadar hapis cezası istendi.Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen duruşmaya tutuklu sanık Hüseyin İsenç getirilirken taraf avukatları katıldı. Avukat beyanlarının alınmasıyla başlayan duruşma, Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaasını açıklamasıyla devam etti.
SAVCI 40 YILA KADAR HAPİS İSTEDİSavcı mütalaasında sanık Hüseyin İsenç ile şikayetçi Ergül İsenç'in 17 yıldır evli ve bir çocukları olduğunu belirtti. Ergül İsenç'in çocuğunu da yanına alarak Kadın Sığınma Evi'ne başvurduğunu ifade etti. 27 Ağustos 2018 tarihinde sabah saatlerinde sanığın, işe giden Ergül İsenç ve Ayşe Öksüzömer'ü önce bıçakladığını sonra da tüfekle ateş ettiğini aktardı. Savcı mütalaasında sanık hakkında "Üstsoy ve eşe karşı kasten öldürmeye teşebbüs etme" suçundan iki kez 26 yıldan 40 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti.
KARŞI TARAFLA HUSUMETİM YOKSöz alan tutuklu sanık Hüseyin İsenç ise "Benim karşı tarafla bir husumetim ve düşmanlığım yoktur. Boşanmayı kabul etmemesi sebebiyle olaylar bu noktaya gelmiştir. Benim kendilerini öldürmek gibi bir kastım yoktur. Çocuklarım mağdur durumdadır, olaydan dolayı pişmanım. Tahliyemi talep ediyorum." dedi.Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek mütalaaya karşı savunmalarını hazırlaması için duruşmayı ileri tarihe erteledi.
Görüntü Dökümü: -----------------ARŞİV
24.01.2020 - 11.09 - Haber Kodu : 200124062
==========================
10- CEZAEVİNDEN FİRAR EDEN HÜKÜMLÜ ZEYTİNBURNU'NDA YAKALANDI
Ali ABLAY/İSTANBUL,Cezaevinden firar eden cinayet sanığı Zeytinburnu'nda yakalandı.2014'te yabancı uyruklu bir kişinin öldürülmesiyle ilgili hakkında 15 yıl hapis cezası bulunan ve bir süre önce cezaevinden firar ettiği belirlenen bir hükümlü Zeytinburnu'nda yakalandı.Edinilen bilgilere göre, 2014 yılında Zeytinburnu Yenidoğan Mahallesinde Afganistan uyruklu Najibullah Ramazan(31) adlı bir kişi, Afganistan uyruklu Faizullah R.(36), Mohammad Davud A.(34) ve Nezam S.(24) isimli şüphelilerce öldürüldüğü belirlenmiş, cinayetin ardından polis tarafından yakalanan zanlılar o tarihte çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak Maltepe Kapalı Cezaevine gönderilmişti.Tutuklu sanıklardan, davada 15 yıl hüküm giyen Faizullah R., beraberindeki diğer tutuklular ile birlikte Maltepe Kapalı Cezaevi'nden bir süre önce açık cezaevine nakledilmişti. Faizullah R.'nin açık cezaevinden firar ettiği belirlendi. Faizullah R.'nın yakalanması için çalışma başlatan Zeytinburnu İlçe Emniyet Müdürlüğü yol kontrollerini sıklaştırdı. İlçe yunus ekipleri cezaevi firarisi Faizullah R.'yi önceki gün denetimler sırasında yakalayarak gözaltına aldı.
Görüntü dökümü: -------------------Şüphelinin adliyeye sevk edilmesi
24.01.2020 - 11.11 - Haber Kodu : 200124063
====================
11- FATİH'TE SAHTE İÇKİ OPERASYONU
Ali ABLAY/İSTANBUL,- FATİH'te metruk bir binada sahte içki üretimi yapıldığı bilgisine ulaşan polis adrese operasyon düzenledi. Gerçekleştirilen operasyonda 2 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Fatih İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, 16 Ocak'ta Demirtaş Mahallesindeki bir adreste sahte içki üretimi yapıldığı bilgisine ulaştı. Bu bilgi üzerine harekete geçen emniyet ekipleri, aynı gün içerisinde saat 22.30 sıralarında sahte içki üretiminin yapılığı metruk binaya operasyon düzenledi. Gerçekleştirilen operasyonda Bayram I.(30) ile Ömer İ.(19) yakalanarak gözaltına alındı. Metruk binada yapılan aramalarda ise bidon içerisinde 250 litre sahte içki, 30 boş içki şişesi, 100 içki şişesi kapağı, 300 litrelik alkol damıtmada kullanılan varil ve sahte içki üretiminde kullanılan malzemeler ele geçirildi. Yakalanan şüpheliler emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilirken, şüpheliler adli makamlarca serbest bırakıldı.
Görüntü dökümü-----------------------Ele geçirilen sahte içki ve malzemeler 24.01.2020 - 12.36 - Haber Kodu : 200124099_==================
Son Dakika › Güncel › DHA İSTANBUL BÜLTENİ- 2 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?