DHA YURT BÜLTENİ-3
Diyarbakır'da 5 bin 332 kök kenevir ele geçirildi
DİYARBAKIR merkez Sur İlçesi Sarıkamış Köyü Kavsan Mezrası Ambar Çayı kenarında, jandarma ekiplerinin yaptığı aramalarda 5 bin 332 adet kök kenevir bitkisi ele geçirildi.
Sur İlçesi'nde ele geçirilen kenevir bitkisi ile ilgili Diyarbakır Valiliği tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Sur İlçesi Sarıkamış Köyü Kavsan mezrası Ambar Çayı kenarları mevkiinde yasadışı kenevir ekimi yapıldığına ilişkin elde edilen istihbari bilgiye istinaden 31 Temmuz 2017 Pazartesi günü şüpheli şahısların yakalanması ve suç delillerinin ele geçirilmesi maksadıyla operasyonel faaliyet icra edilmiştir. Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığınca görevlendirilen unsurlarca icra edilen operasyon neticesinde; 5 bin 332 adet kök kenevir bitkisi ele geçirilmiş, Cumhuriyet Savcılığının talimatı gereğince ele geçirilen kenevir bitkileri numune alınmayı müteakip yerinde imha edilmiştir. Halkımızın huzur ve güvenliğinin sağlanması ve uyuşturucu ile mücadele kapsamında yürütülen çalışmalara artan bir azim ve kararlılıkla aralıksız olarak devam edilmektedir" denildi.
Görüntü Dökümü
-Ele geçirilen kenevir bitkisi
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: DİYARBAKIR, -
===========================================
Faytona koşulan at sıcak ve susuzluktan öldü, sahibi bırakıp kaçtı
ANTALYA'da, turistlere kent turu yaptırmak için faytonlara koşulan atlardan biri, iddiaya göre tur sırasında aşırı sıcak ve susuzluktan çatlayarak öldü. Faytoncu ise ölen atın koşum takımlarını çıkarıp başka bir faytonla olay yerinden kaçtı.
Muratpaşa İlçesi Gençlik Mahallesi Fevzi Çakmak Caddesi'ndeki olay, dün saat 22.00 sıralarında meydana geldi. İsmi henüz belirlenemeyen faytoncu, iddiaya göre tarihi Kaleiçi'nden 500 TL'ye anlaştığı 5 turisti faytona alarak kent turuna çıktı. Işıklar Caddesi'nden geçip Fevzi Çakmak Caddesi'ne geldiğinde atın daha hızlı gitmesini isteyen faytoncu, iddiaya göre birkaç defa kırbaçla vurdu. Ancak at hızlanmak yerine bir anda yere yığıldı ve ağzından salya akmaya başladı. Çevredekiler ata yardım etmek için koştu. Ancak faytona bağlı at birkaç dakika içerisinde öldü. Faytoncu ölen atın koşum takımlarını çözerken bir taraftan da başka bir faytoncu arkadaşını yardım için çağırdı. Durumu gören vatandaşlar, ata işkence edildiğini iddia ederek tepki gösterdi. Bir vatandaş ise yaşananları cep telefonu kamerasıyla kaydetti.
ATI BIRAKIP KAÇTI
Görüntülerde, "Ekmek teknem gitti, yazık oldu" diyerek atın koşum takımları ve faytonu çözen faytoncunun çağırdığı arkadaşının faytonuna binerek olay yerinden uzaklaştığı görülüyor. İhbar üzerine gelen polis ekipleri faytoncuyu yakalamak için çalışma başlattı. Antalya Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri ise yaptıkları incelemede, atın sırtında açık yara izi olduğunu, ayaklarına ise nal yerine araç lastiğinden kesilen parçaların çakıldığını belirledi. Ayakları halatla bağlandıktan sonra kepçe yardımıyla kaldırılarak kamyonete yüklenerek götürülen at, veteriner hekimin incelemesinden sonra gömülecek.
FAYTONCULARA TEPKİ
Çevredekiler aynı güzergahı kullanarak turist gezdiren diğer faytonculara tepki gösterdi. Faytoncuları durdurmaya çalışan 22 yaşındaki Erkin Yiğit, müşterileri uyarıp hayvanlara işkence edildiğini iddia etti. At öldüğünde sahibinin kaçma telaşında olduğunu belirten Yiğit, "Atın başında sahibi vardı. Duyduğum tek şey 'Ekmek teknem gitti' oldu. Bu hayvanlar Antalya'nın sıcağında sürekli aç ve susuz çalıştırılıyor. Atın sahibi hayvanın koşum takımlarını topladı. Faytonu da arkadaşının faytonunun arkasına bağladıktan sonra binip gitti" dedi.
Görgü tanıklarından Necmi Bilgili ise olay sırasında faytonda 5 turistin olduğunu söyledi. Atın bir anda yere yığıldığını anlatan Bilgili, "Evimin penceresinden bakarken atın bir anda titreyip yere yığıldığını gördüm. Geldiğimde ölmüştü. Bu atlar sıcakta sabahtan gece yarısına kadar çalıştırılıyor" diye konuştu.
"5 KİŞİNİN BİNMESİ İNSANLIK DIŞI"
Veteriner hekim Emre Demir de "Sıcakta bir atın çektiği faytona 5 kişinin binmesi insanlık dışıdır. Hava çok sıcak. İnsanlar bile bir şey yiyip içemezken onlar sıcak asfaltta çalıştırılıyor" dedi.
Atın gün boyu sıcakta çalıştırılıp susuz kalmasından dolayı çatlayarak ölmüş olabileceği kaydedildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------
Yerde yatan attan detaylar
Ayaklarındaki araba lastiği ve sırtındaki yara izinden detay
Çevredeki vatandaşlardan detay
Erkin Yiğit'in diğer fayton sürücülerine tepkisi
Röp1: Necmi Bilgili
Röp2: Erkin Yiğit
Röp2: Veteriner Hekim Emre Demir
Atın ayaklarının bağlanıp kepçe yardımıyla kamyonete yüklenmesi
Cep telefonu görüntüsü: faytoncunun atın koşu takımlarını çözmesi
Haber- Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA, -
==============================================
Kızılırmak'ta 'Pirana' bolluğu
SİVAS'ta Kızılırmak'ta avlanan amatör balıkçıların ağına son 20 günde üçüncü kez pirana takıldı. Türkiye'deki sularda görülmeyen pirana balığının kısa aralıklarla üçüncü kez görülmesi dikkat çekti.
Sivas'ın İmranlı İlçesi eteklerinden doğan ve Karedeniz'e dökülen Türkiye'nin en uzun nehri Kızılırmak'ta son günlerde pirana balığı bolluğu yaşanıyor. Kent merkezindeki Kayseri Caddesi üzerindeki demir yolu köprüsünün altında Kızılırmak'ta avlanan amatör balıkçı Osman Asamaka'nın oltasına da pirana takıldı. Hayatında Kızılırmak'tan ilk kez böyle bir balık tuttuğunu ifade eden Asamaka, piranayı mangalda pişirip yediğini söyledi.
Kızılırmak'ta 3 gün önce amatör balıkçı Muzaffer Metinoğlu'nun, 16 gün önce de amatör balıkçılar Süleyman Güleçyüz ve Kürşat Şimşek, aynı bölgede pirana balığı yakalamıştı.
ŞAŞKINLIKLA KARŞILANDI
Daha önce akvaryumda beslenen balığın ırmağa atılmış olabileceği ihtimali üzerinde durulurken, aynı bölgede peş peşe pirana balıklarının oltaya takılması şaşkınlıkla karşılandı. İl Gıda ve Tarım Müdürlüğü yetkilileri ile Cumhuriyet Üniversitesi'nden bilim adamlarının konuyla ilgili inceleme başlattıkları, nehirde inceleme yapılacağı öğrenildi.
Görüntü Dökümü:
-Pirananın görüntüsü (Amatör kamera)
-Yakalayan kişinin konuşmaları
Haber: İrfan ÖZŞEKER/SİVAS,
======================================
Gökova Körfezi'ne Yeşil Oscar
MUĞLA'nın Gökova Körfezi başta olmak üzere Ege ve Akdeniz sahillerini koruma görevi üstlenen Akdeniz Koruma Derneği (AKD), 70 ülkeden 165 farklı proje arasından "Uluslararası Whitley Doğa Koruma Altın Ödülü'nün sahibi oldu. Londra'da Kraliyet Coğrafya Derneği'nde geçen mayıs ayında düzenlenen törenle Dernek Başkanı Zafer Kızılkaya'ya ödülü İngiltere prensesi Anne Mountbatten-Windsor verdi. Kızılkaya ödülün, 2012 yılından itibaren Muğla'nın Gökova Körfezi'ndeki Akbük, Akyaka, Çamlı, Boncuk Koyu, İngiliz Limanı ve Bördübet koylarını koruma altına alınıp, sürdürülebilir balıkçılığın sağlanması sayesinde geldiğini söyledi.
Akdeniz fokları ile birlikte Marmaris'in Boncuk Koyu'nda yaşayan kum köpekbalıklarını korunmak ve balıkçılığın geliştirilmesi için çalışan Akdeniz Koruma Derneği, 2012 yılında, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı kanalıyla Muğla'nın Gökova Körfezi'ndeki Akbük, Akyaka, Çamlı, Boncuk Koyu, İngiliz Limanı ve Bördübet koylarını koruma altına alarak balıkçılığı yasakladı. Balıkçılığa kapalı bu alanlardan Gökova Körfezi İngiliz Limanı Değirmenbükü Mevkisi'nde DHA muhabirine açıklamalarda bulunan Zafer Kızılkaya ödülün hikayesini anlattı.
Kızılkaya, "AKD, Gökova Körfezi'nde balıkçılığa kapalı alanların korunması, izlenmesi ve başarılarının başka alanlarda da tekrarlanabilmesiyle ilgili bir dizi projeler yürütüyor. Bunların en önemlisi deniz koruma alanlarında denetim faaliyetlerini kontrol edebilmek amacıyla kurulmuş olan Deniz Koruyuculuğu Sistemi. Bu sistemde botlarımızla haftanın 7 günü 24 saat süreyle nöbet tutan görevlilerimiz Sahil Güvenlik Komutanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Muğla İl Müdürlüğü, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Marmaris İlçe Müdürlüğü yetkilileri ve jandarma ile ortaklaşa çalışıyoruz. Yasak alanlarda her türlü yasa dışı aktivitelerin durdurulması ve haklarında yasal işlem başlatılmasıyla ilgili bir denetleme mekanizması kurulmuş oldu ve bunda da çok başarılıyız" dedi.
"ÇALIŞMA BALIKÇIYA PARA, DERNEĞE BÜYÜK ÖDÜLÜ GETİRDİ"
Sıkı denetim ve kontrol mekanizmasıyla büyük başarıya imza attıklarını belirten Kızılkaya, "5 yıllık hedefimizi 3 yılda elde ettik ve balıklar koruma alanları dışına taşmaya başladı. 2010 yılında Gökova İç Körfezi'nde bir balıkçı teknesinin aylık geliri 1400 liradan bugün 6 bin 800 - 7 bin liraya kadar çıktı. Akdeniz bölgesinde balıkçılık çökerken Gökova'da çok ciddi bir sürdürülebilir balıkçılık başarısı yaşanıyor. 2012-2013 senesinde projemiz Whitley Doğa Vakfı'ndan aldığı normal ödül, 2017 senesinde de en uç seviyesi olan 'Yeşil Oscar' olarak bilinen Whitley Doğa Koruma Altın Ödülü'ne ulaştı. Bu ödülü şimdiye kadar sadece 10 proje kazanmıştı. Bu sene kazanan biz olduk" dedi.
BM TARAFINDAN HAZIRLANAN KİTABA GÖKOVA KÖRFEZİ DE GİRDİ
Kızılkaya şöyle devam etti: "Daha önce aldığımız fonlar, yürüttüğümüz projeler, hem ekosisteme hem de biyolojik çeşitliliğe ve hem de sürdürülebilir balıkçılığa yaptığımız katkıdan dolayı verildi. Şimdi yeni aldığımız fonla da Gökova Körfezi'ndeki bu aktiviteleri hem sürdürmeye çalışmak ve hem de bunu Fethiye Körfezi'nin belli alanlarında tekrar edebilmek için kullanacağız. Çünkü artık elimizde tekrarlayabileceğimiz çok güzel bir model var. Gökova Bölgesi'ndeki tüm deniz alanları dünya tarafından takip ediliyor. Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan kitapta en iyi 16 deniz koruma alanlarından birisi olarak Gökova Körfezi'ne yer verildi. Bu çok önemli bir olay. Artık bizim çalışmalarımız başkalarına da ışık tutuyor" dedi.
AKDENİZ'DE BALIKÇILIĞA KAPALI TEK ALAN TÜRKİYE'DE
Gelecekteki hedefleri de açıklayan Kızılkaya, "2000 yılında BM ve Dünya Ekosistemi Biyolojik Çeşitliliği Koruma Konvansiyonu 2020 yılına kadar dünyadaki denizlerin yüzde 20'sini koruma altına alma hedefi koymuştu. Böylece ancak ekosistemleri ve balıkçılığı koruyabileceğimiz düşünülüyordu. Bırakın yüzde 20'yi yüzde 10'una bile ulaşılamadı. Akdeniz'de genel deniz koruma alanlarında bu rakam yüzde 6, Gökova'da olduğu gibi ülkemizdeki balıkçılığa kapalı ülke genelindeki alanlarda ise yüzde 0.4 kadar gerçekleşti. Yeni hedef olarak 2020'ye kadar toplamda koruma alanları yüzde 10, balıkçılığa kapalı alanları ise yüzde 2'ye indirildi. Türkiye'de biz bu hedeflere AB'den daha hızlı ulaşıyoruz. Son 15 senede Akdeniz genelinde balıkçılığa kapalı koruma alanı ilan edilmiş tek yer Türkiye'de. Bunu da Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız'ın büyük destekleriyle sağladık. Türkiye deniz koruma alanlarında Akdeniz'de lider olmaya çok yakın" diye konuştu.
Tek sıkıntılarının ise genel anlamda devlet desteğinin olmaması olduğunu vurgulayan Kızılkaya, "Şu anda bunu biz aldığımız fonlarla götürmeye çalışıyoruz. Daha nereye kadar götürürüz bilemiyoruz. Bu nedenle artık devlet destek ve programı şart. Biz bunu Gökova'daki sivil toplum kuruluşlarından balıkçı arkadaşlarımıza kadar ortak çalışmamız sayesinde elde ettik" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Balıkçılığa kapalı Değirmenbükü ve İngiliz Limanı'ndan görüntü
-Akdeniz Koruma Derneği teknesiyle koruma alanlarında tur
-Zafer Kızılkaya tarafından sualtında çekilen koruma alanlarından balıklı görüntüler
-Zafer Kızılkaya'nın YouTube'da paylaştığı görüntüler
-Kızılkaya'nın Whitley Doğa Vakfı'nda konuşma görüntüleri
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mustafa SARIİPEK/ MARMARİS (Muğla),
=====================================
Kaçak üretim içkiye 2 gözaltı
DENİZLİ'de kaçak üretim içkiye yönelik yapılan operasyonda 2 kişi gözaltına alındı.
Denizli İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, dün (pazartesi) kaçak üretim alkollü içki taşındığı belirlenen şüpheli bir aracı takibe aldı. Şüpheliler, depo olarak kullandıkları mekana kaçak içkileri bırakmak isterken suçüstü yakalandı. Operasyonda, iki otomobil ve bir işyerinde arama yapıldı. Çeşitli ebatlarda rakı, viski ve votka olmak üzere toplam 335 şişe ve toplam 92 litre olmak üzere 19 bidon kaçak üretim içkiye el konuldu. Ayrıca yapılan aramalarda, ruhsatsız olduğu tespit edilen 1 tabanca ve 6 fişek ele geçirildi. Şüphelilerin kaçak içkileri kentteki çeşitli mekanlara götürerek yabancı uyruklu kişilere sattıkları tespite edildi. Yakalanan 2 şüpheli, işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyeden serbest bırakıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
İşyeri ve depoda içkilerin bulunması
Arabada yapılan aramalar
Ele geçirilen kaçak içkiler
Haber- Kamera: Deniz TOKAT/ DENİZLİ,
===========================================
Boşaltılan okulun sıraları pencereden atıldı
MERSİN'de, başka bir binaya taşındığı için boşaltılan Mezitli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin penceresinden, öğrencilerin kullandığı sıraların atılması sosyal medyaya yansıyınca büyük tepki topladı.
Mezitli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Kuyuluk yolu üzerindeki yeni binasına taşınma kararı ile birlikte boşaltılmaya başlandı. Bundan sonra Mezitli İmam Hatip Ortaokulu olarak hizmet verecek binada, cumartesi günü de boşaltma çalışmaları yapıldı. Öğrencilerin kullandığı masa ve sandalyeler, okulun 5'inci katından atıldı. Mahalle sakinlerinden Mesut Yürük'ün cep telefonu ile kaydettiği görüntülere yansıyan olay, vatandaşların tepkisini çekti.
Masaların sağlam ve kullanılabilir durumda olduğunu iddia eden mahalle sakinlerinden Mesut Yürük, o an okul bahçesinde bulunan Mezitli İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Abbas Üçkardeş'e neden atıldığını sordu. Yapılan işlemin durdurulmaması üzerine polis ve zabıtaya haber veren Yürük, yaşananları da cep telefonu ile görüntüledi. Müdür Abbas Üçkardeş, atılan sıra ve masaların kullanılmayacak durumda olduğunu, sağlam olanların depoya götürülüp kırık olanların atıldığını söyledi.
Yürük'in sosyal medyada yayınladığı görüntüleri izleyen bir grup vatandaş ise, okul çevresinde toplanıp basın açıklaması yapmak istedi. Açıklamaya polis izin vermeyince vatandaşlar dağıldı.
Görüntü Dökümü
---------------------------
Okuldan görüntüler
Okul bahçesindeki sıra ve masaların kalıntıları
Okul tabelasından görüntüler
Tepki gösteren vatandaşların görüntüsü
Vatadaşın çekmiş olduğu sıraların pencereden atıldığı görüntü
Görüntüyü çeken Mesut Yürük ile rop
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: İbrahim MAŞE/MERSİN,
==============================================
Rize yaylalarına turist akını
RİZE'nin Çamlıhemşin İlçesi'nde eşsiz güzellikteki yaylalar yaz sıcaklarından bunalan yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor. Bölgeye bu yıl Rus turistlerde ilgi göstermeye başladı.
Çamlıhemşin İlçesi'nde Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından korunması gereken 200 ekolojik bölge arasında gösterilen Fırtına Vadisi ile Kaçkar Dağları Milli Parkı ve bölgedeki çok sayıda yayla yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı haline geldi. Özellikle sıcaktan bunalanlar serin havaların hakim olduğu yaylaları tercih ediyor. Bölgede Ayder Yaylası'nın yanı sıra doğal güzelliği ile öne çıkan Sal ve Pokut Yaylaları da en çok ziyaret edilen yaylalar arasında yer aldı. Fırtına Vadisi boyunca tarihi kemer köprüleri ziyaret eden turistler yaylalarda yaşayan bölge halkının tulum eşliğinde söylediği ezgileri dinliyor, oynanan horonlara eşlik ediyor.
ARAP TURİSTLER İLK SIRADA, RUSLARDA GELDİ
Bölgeyi en çok ziyaret eden yabancı turistlerin başında Körfez ülkelerinden gelen turistler yer alıyor. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Kuveyt, Ürdün ve Mısır'ın yanı sıra Rus turistlerde bu yıl bölgeyi ziyaret edenler arasında yer aldı. Bölgeye gelen bir grup Rus turist kafilesi Pokut Yaylasına çıktı. Yaylalarda trekking yapan turistler yöresel yemeklerin tadına bakıyor, fotoğraf çektiriyor. Gün boyu yaylalarda dolaşan turistler geceleri bölgedeki pansiyonlarda konaklıyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Fırtına Vadisi detayları
Turistlerden detaylar
Horon oynayan ve türkü söyleyenler
Rus turist detayları
Yayla detayları
Haber-Kamera: MUhammet KAÇAR RİZE-
==============================================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-3 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?