Dha Yurt Bülteni-7

1) YPG AÇIKLAMA YAPTI: GÜÇLERİMİZİ MENBİC'TEN ÇEKİYORUZ

PKK'nın Suriye'deki kolu olan YPG bugün yaptığı açıklamada Menbic'ten çekileceğini belirtti. Açıklamada, "Güçlerimizin kentteki rolünü tamamlamasının ardından Menbic'de bulunan YPG savaşçılarını çekerek Fırat'ın Gazabı hamlesine katılacağımızı belirtiyoruz" denildi. ABD Başkanı Barack Obama'nın özel temsilcisi Brett Mcgurk, kişisel Twitter hesabından Türkiye ile ABD arasında sorun haline gelen YPG güçlerinin Menbic'ten çekilmesi ile ilgili bir mesaj paylaştı. Mcgurk mesajında, "Bütün YPG güçleri yerel birimlerin eğitimi tamamlandıktan sonra Menbic'ten ayrılıp Fırat'ın doğusuna geçecek" dedi. ABD'li temsilcisinin bu mesajından hemen sonra YPG tarafından Menbic'teki güçlerinin çekilmesi konusunda yazılı bir açıklama yapıldı. YPG açıklamasında şöyle denildi:

"Güçlerimiz, 15 Ağustos 2016 tarihinde Menbic Askeri Meclisi ve uluslararası koalisyon güçlerinin de desteği Münbic'i DEAŞ çetelerinden temizledik. Menbic'in özgürleştirilmesi ve Menbic Askeri Meclisi savaşçılarının eğitim çalışmalarının tamamlandı. Mevcut durumda Menbic'de bulunan askeri ve güvenlik kurumları olası saldırılara karşı cevap olabilecek pozisyondadır. Güçlerimizin kentteki rolünü tamamlamasının ardından Menbic'de bulunan YPG savaşçılarını çekerek Fırat'ın Gazabı hamlesine katılacağımızı belirtiyoruz. Aynı zamanda savaşçılarımıza kucak açan kahraman Menbic halkına da teşekkürlerimizi sunuyoruz. Eğer ki gerekirse, Menbic halkının çağrılarına tekrardan cevap olmaya hazır olduğumuzu belirtiyoruz."

DHA-Genel - Türkiye- Diyarbakır - Ferit ASLAN

===========================================================

2)KURTULMUŞ: KILIÇDAROĞLU ENDİŞELENMESİN, MİLLETE RAĞMEN HİÇBİR ŞEY, BU MEMLEKETTE OLMAZ

BAŞBAKAN Yardımcısı Numan Kurtulmuş Bursa'nın Orhangazi İlçesi'nde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başkanlık sistemiyle ilgili açıklamasıyla ilgili olarak, "Sayın Kılıçdaroğlu, hiç endişelenmesin. Millete rağmen hiçbir şey, bu memlekette bundan sonra olmaz" dedi.  Kurtulmuş, Orhangazi'de bir restoranda, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantı öncesi basın mensuplarının sorularını cevaplayan Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başkanlık sistemiyle ilgili açıklamalarının sorulması üzerine, "Başkanlık sistemi, bir fantezi olsun diye konuşulan bir konu değildir. Yıllardır başkanlık sisteminin konuşulması, yürütmenin daha etkin bir şekilde yürütülmesi bakımından gündeme gelen bir konudur. Son dönemde de başkanlık sistemiyle ilgili tartışmalar bu çerçevede gündeme gelmiştir" dedi.

Başkanlık sistemi tartışmalarında yürütme, yasama ve yargı arasındaki güçler ayrılığı prensibine de dikkat edilerek, kuvvetlendirilmiş bir yürütme, yasama ve yargı sistemini kontrol etme amacı taşıdığını belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Bütün bunlar olurken, bizim baştan beri söylediğimiz şey, cumhurun ihtiyacı olduğu için böyle bir sisteme Türkiye'nin geçmesi gerekir. Nihayetinde buna da karar verecek olan cumhurun, halkın kendisidir. Dolayısıyla sandıktan kaçmanın, korkmanın, sandığı ertelemenin anlamı yoktur. Millet adına yapılacak bir değişikliktir. Tabii ki bu kararı millet verecektir. Biz başından itibaren parlamentoya bu konu geldiğinde 367'yi aşsak bile yine de bunu sandığa götürürüz, millete sorarız. 330-367 arası olursa zaten anayasa gereği sandığa gidecektir. Referandumla halka sorulacaktır. Dolayısıyla Sayın Kılıçdaroğlu, hiç endişelenmesin. Millete rağmen hiçbir şey, bu memlekette bundan sonra olmaz. Belki eski dönemlerde millete rağmen bazı şeyler oldu bu ülkede. O devirler geride kaldı, köprünün altından çok sular aktı. Söz sahibi de karar sahibi de bizatihi milletin kendisidir. Cumhur, cumhurbaşkanlığı ya da başkanlık sistemi istiyorsa cumhurun dediği olacaktır. Bundan da kimse endişe etmesin. Cumhuru kenarda bırakarak, kale almadan hiç kimse bir değişiklik yapamaz."

TUNCELİ VE SİİRT BELEDİYELERİNE OPERASYON

Tunceli ve Siirt belediyelerine yapılan operasyonu değerlendiren Kurtulmuş şöyle devam etti:

"Terörle mücadele, artık neredeyse bir savaş mahiyetindedir. Bu terör örgütlerinin arkasında bunlara içerden ve dışarıdan lojistik, istihbari, siyasi destek ve silah desteği sağlayanların hepsiyle de eş zamanlı bir mücadele veriyoruz. Bu kapsamda özellikle bölgede halkın oylarını almış, millete hizmet etmek için şehirleri, yolları, suları güzelleştirmek, günlük ihtiyaçları karşılamak, parklar yapmak, temiz bir çevre oluşturmak için oy almış hatta yüzde 70, 80 oy almış olan belediyelerin görevi, çukur kazmak, kazılan çukurlara bomba taşımak, militanlara destek vermek değildir. Öncelikli olarak bu belediye başkanları, sadece bu 2 belediye başkanı için söylemiyorum, hangi suçlamalarla karşı karşıya kaldıkları detayını bir kenara bırakarak söylüyorum. Teröre destek veren belediye başkanları öncelikli olarak oy aldıkları bölge halkına ihanet ettiler. Dolayısıyla bunun hesabı sorulmak durumundadır. Bu halk onlara çukur kazsın, bomba taşısın diye oy vermedi. Hizmet etsinler diye oy verdi. Teröre destek olan yaptığı bu desteğin bedelini öder. Hem halkın oylarıyla seçileceksiniz, hem de halkın vergileriyle sağlanan imkanlarla teröre destek olacaksınız. Bu, kabul edilebilir bir şey değildir. Dünyanın hiçbir yerinde de böyle bir şey kabul edilmez. ya demokratik olarak mücadele edersiniz ya da demokrasi dışına çıkar millete karşı bu tür terör eylemlerini desteklerseniz bunun bedelini ödersiniz."

Görüntü Dökümü

-----------------------

Kurtulmuş'un konuşması

Salondan detaylar

BOYUT: 291 SÜRE: 6 dakika

Edip TEKİN- Hasan BOZBEY/BURSA, -

==============================================================

SİİRT VE TUNCELİ BELEDİYELERİNDE OPERASYON; BAŞKANLAR GÖZALTINDA (EK)

3)TUNCELİ'DE GÖZALTI PROTESTOSU

Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında, aralarında Belediye Başkanı Mehmet Ali Bul ve eş başkan Nurhayat Alüun'un da bulunduğu toplam 13 kişinin gözaltına alınması, 3 kişi hakkında da yakalama kararı verilmesi, yapılan bir basın açıklaması ile protesto edildi. Belediye binası önünde basın açıklaması yapan Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Tunç, belediye başkanlarının gözaltına alınmasının demokrasi açısından kabul edilemez olduğunu belirterek, "Bugün sabahın erken saatlerinden itibaren başta belediyemiz Eş başkanları Mehmet Ali Bul ve Nurhayat Altun olmak üzere Belediye meclis üyemiz Cemile Ataş, Genel iş şube başkanımız Şükran Yılmaz ile beraber gözaltına alınmıştır . Eş başkanlarımızın, meclis üyelerimizin, parti başkanlarımızın gözaltına alınmaları demokrasi adına kabul edilebilir değildir. Bu olay ülkemizde artık, demokrasiden geriye fazla bir şey kalmadığının yeni bir göstergesidir. Bugün saray ve hükümet, demokratik siyasete ve demokratik muhalefete yönelik ağır saldırıları ile demokratik siyasi kazanımları gasp etmeyi, oluşmuş bütün kurum ve kuruluşlarımızı tasfiye etmeyi hedeflemektedir. Bu hedefte sadece bizlere oy vermiş olan binlerce vatandaşımızın siyasi iradesi değil, demokrasi, özgürlük, eşitlik, emeğin hakları, kadın özgürlüğü ve adalet mücadelesini sürdüren, vicdan sahibi ve demokrat milyonlarca yurttaşımız da vardır aynı zamanda önce milletvekili dokunulmazlıklarını kaldıran, daha sonra 15 Temmuz darbe girişimini bir fırsat olarak değerlendirip OHAL ve KHK'lerle ülkeyi yöneten ve kendi darbesini sürdüren saray-hükümet iktidarı, TBMM'yi de işlevsizleştirerek Türkiye'yi bir 'Kayyum Cumhuriyeti' haline getirmektedir"dedi.

"DEMOKRATİK HAK VE ÖZGÜRLÜKLERE, HUKUKA SAYGI GÖSTERİLMELİDİR"

Demokrasiye ve hukuka saygı gösterilmesi açısından gözaltına alınanların serbest bırakılması çağrısı yapan Tunç, "Bizler Dersim'den emek, demokrasi, eşitlikten yana olanlar Dersim halkının seçilmiş iradesi olan Belediye meclisimiz olarak diyoruz ki ; Bu gidişe ve uygulamalara boyun eğmeyeceğiz, diktatörlük karşısında demokrasi önerilerimizi yaygınlaştıracağız. 1938 Dersim soykırımının yıldönümünü andığımız şu günlerde yaşanan bu gelişmeler esasen Devlet zihniyetinde hiçbir şeyin değişmediğini de göstermektedir. Halka, hepimize, tüm demokrasi yanlısı, barışsever, hak ve hukuk isteyen, emeğine ve özgürlüklerine sahip çıkan herkese düşen, OHAL'in kalıcılaştırılarak tekçiliğin dayatılmasını püskürtmek üzere el ele vermek ve birlikte mücadele etmektir. Gün demokrasiyi kazanmak için birlik günüdür. Baskılarla, yasaklarla toplumu sindireceğini düşünenlere yanıldıklarını göstermemiz, tüm demokrasi güçleri olarak en acil görevimizdir. Gözaltındaki eşbaşkanlarımız, parti başkanı ve temsilcilerimiz, sendika başkanlarımız derhal serbest bırakılmalı; demokratik hak ve özgürlüklere, hukuka saygı gösterilmelidir" diye konuştu.

Tunceli Belediyesi önünde yapılan açıklamadan sonra grap olaysız bir şekilde dağıldı.

POLİS, TOPLANMAK İSTEYENLERE İZİN VERMEDİ

Sabah saatlerinde Siirt Belediye Başkanı Tuncer Bakırhan'ın gözaltına alınması ve belediye binasında yapılan aramaların tamamlanmasının ardından belediye binası önünde toplanmak isteyen gruba polis ekipleri izin vermedi. Siirt Belediyesi binası önünde toplanan HDP ve DBP'lilerle görüşen polis yetkilisi, "Olağanüstü Hal olmasından dolayı toplanma ve basın açıklaması yapılması yasaktır. Grubun biran önce dağılması istiyorum, aksi takdirde müdahalede bulunacağım"dedi. Emniyetten yapılan uyarılara tepki gösteren Siirt Belediye Başkan Vekili Sabri Sağır da polis yetkilisene, "Bir kenttin belediye başkanı gözaltına alındı. Vatandaşlar başkanları için belediyenin önüne geliyor, gelmesinler mi?" şeklinde karşılık verdi. Yaşanan sözlü tartışmanın ardından belediye binası önünde toplanan HDP ve DBP'lilerin bekleyişi sürüyor.

Görüntü Dökümü

--------------------

TUNCELİ

-Belediye binası

-Katılımcıların toplanması

-Basın açıklaması

SİİRT

-Belediye binası önünde toplanan grup,

-Polis yetkilisinin yaptığı uyarı

-Belediye görevlilerinin polis yetkilisine karşılık vermesi

-Yaşanan diyalog

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Turan KOYUNCU- Mehmet DURAK - SİİRT-TUNCELİ,

========================================================

4)DİYARBAKIR'DA BOMBALI SALDIRININ 12'İNCİ KURBANININ ORGANLARI BAĞIŞLANDI

DİYARBAKIR Merkez Bağlar ilçesindeki Emniyet Müdürlüğü ek binasına 4 Kasım'da düzenlenen bombalı araç saldırısında ağır yaralanan ve Üniversite Hastanesinde tedavi gören 17 yaşındaki Habibe Aydın'ın beyin ölümü gerçekleşince ailesi organlarını bağışlama kararı aldı. Ağabeyi Mehmet Emin Aydın, kız kardeşinin organlarını bağışlama kararı aldıklarını belirterek, "Hayat kurtarmayı herkes ister, biz kalben ve içtenlikle karar verdik buna. Benim kız kardeşimde kan bağışıyla hayata tutunmuştu. Oda başkasının kanıyla bu yaşa kadar hayatını yaşadı. 2 yaşındayken sarılık hastalığı nedeniyle kanını değiştirdik. Şimdiye kadar başkasının kanıyla yaşadı, şimdide onun organlarıyla inşallah başkaları hayat bulur" dedi.

Merkez Bağlar ilçesinde düzenlenen ve 2 polis memurunun şehit olduğu 9 vatandaşın yaşamını yitirdiği saldırıda ağır yaralanan ve Dicle Üniversitesi Hastanesinde tedavi gören 17 yaşındaki Habibe Aydın'ın beyin ölümü gerçekleşti. Tekstil Atölyesinde çalışan Habibe'nin ölümü ile birlikte bombalı araç saldırısında yaşamını yitirenlerin sayısı 12'ye çıkarken, ailesi Habibe'nin organlarını bağışlama kararı verdi. Dün geceden buyana gerekli tahlilleri yapılan Habibe Aydın'ın organlarının bağışlanacağı kişilerle uyum testi yapıldı. Yapılan testler sonucu Habibe Aydın'ın organlarını nakil alacak olan hastalar tespit edilirken, aile fertlerinin nakil için hastanedeki bekleyişi devam ediyor. Aydın'ın ağabeyi Mehmet Emin Aydın kız kardeşinin bir tekstil atölyesinde çalıştığını patlamaya işe giderken maruz kaldığını söyledi. Kız kardeşinin aynı patlamada hayatını kaybeden arkadaşı Merve'nin evinde kalmak için kendilerinden izin aldığını söyleyen ağabey Mehmet Emin Aydın, "O gece arkadaşında kalmak için bizden izin almıştı. Patlama sonrası hastaneye ikisi el ele tutmuş vaziyette kaldırılmışlar" dedi. Ağabey Aydın sözlerini şöyle sürdürdü.

"Patlamayı evimiz uzak olmasına rağmen duyduk, daha sonra başka bir kız kardeşim daha var onun okulunda patlama olduğunu duyduk. Bende koşarak okula gittim, meğer patlama polis merkezine üzücü bir saldırı yapıldığını öğrendim. Sonra Habibe'yi aradık telefonuna cevap vermedi, saha sonra arkadaşı Merve'yi aradık onun telefonuna da başkası cevap verdi. Telefondaki kişiyi Merve'yi hastaneye kaldırdıklarını söyleyince birlikte olduklarını anladık. Daha sonra bir özel hastaneye gittik, orada ameliyatta biri vardı ama kimliği olamadığı için onun olup olmadığını bilmiyorduk. Ameliyattan çıkınca onun olduğu kesinleşti doktorlar daha sonra beni çağırarak, kız kardeşimin beyin kanaması geçirdiğini ve Ak ciğerlerinde patlamadan kaynaklı büyük hasar oluştuğunu söyledi. Önceki gün gözlerini açtı, konuşmak istiyordu, el ve kollarını hareket ettirmeye başlamıştı ancak bir gece sonra ani bir kanama tekrar başladı."

Kız kardeşinin organlarını bağışlama kararı aldıklarını belirten ağabey Mehmet Emin Aydın, "Hayat kurtarmayı herkes ister, biz kalben ve içtenlikle karar verdik buna. Benim kız kardeşimde kan bağışıyla hayata tutunmuştu. Oda başkasının kanıyla bu yaşa kadar hayatını yaşadı. 2 yaşındayken sarılık hastalığı nedeniyle kanını değiştirdik. Şimdiye kadar başkasının kanıyla yaşadı, şimdide onun organlarıyla inşallah başkaları hayat bulur. Arkadaşlarını çok severdi onlarla gezmeyi çok seviyordu. Bir çok hayali vardı ama imkanları kısıtlıydı çalışıyordu" dedi.

Habibe Aydın'ın babası Hacı Aydın ise, olay sırasında il dışında olduğunu belirterek, "Duydum ki, böyle olmuş Allah rahmet eylesin başka ne diyeyim. 10-11 gün yoğun bakımda kaldı. Dün akşam teslim oldu. Organlarını can kurtarmak amacıyla bağışladık. O da zaten 2 aylık iken bizde onun kanını bu fakültede değiştirmiştik. Bizde şimdi aynısını yaptık. Bunu yapanlar Allah'ından bulsun, belalarını ne diyeyim, başka diyecek bir şeyimiz yok.İnşallah onun organları birer vatandaşı yaşatır" diye konuştu.Anne Suzan Aydın ve yakınları Türkçe ve Kürtçe ağıtlar yakıp terör saldırısını gerçekleştirenlere beddua etti. Anne Aydın, "Onlarda parçalansın, Allah hakkımızı bırakmasın, onlar bizim ciğerimizi yaktı, onlarında ciğeri yansın. Onlarda paramparça olur inşallah"diye tepki gösterdiler.Dicle Üniversitesi Hastaneleri Başhekimi Prof.Dr.Gökhan Kırbaş da, Habibe Aydın'ı 11'nci günde kaybettiklerini belirterek, ailesinin sorumluluk üstlenerek önemli bir kararla tüm organlarını bağışladığını söyledi. Kırbaş, "Genç kızımızın organları Türkiye'nin çok farklı yerlerinde, farklı insanlar üzerinde yaşayacak. Tüm organlar bağışlandı karaciğerinde yaralanma olmasına rağmen Böbreklerden 1'i Ankara'ya, diğeri Antalya'ya, karaciğeri Malatya'ya gidecek. ve korneaları da Dicle Üniversitesi Göz bankasında kullanılmak için bekletilecek. Genç kızımız organlarıyla 5 kişiye hayat verecek" dedi.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Anne Suzan ile akrabalarının ağıt yakması

- Baba Hacı Aydın'ın konuşması

-Ağabey Aydın'ın konuşması

-Akrabalarından görüntüler

-Başhekimin konuşması

-Ağabey'inin kız kardeşinin fotoğrafını göstermesi

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Canan ALTINTAŞ-Serdar SUNAR/DİYARBAKIR,

===========================================================

5)GÖLCÜK TABİAT PARKI BEYAZA BÜRÜNDÜ

BOLU'nun doğa harikalarından Gölcük Tabiat Parkı, kar yağışı ile birlikte beyaza büründü. Çam ormanları arasında saklı Gölcük Tabiat Parkı, kentin yüksek kesimlerinde etkili olan kar yağışının ardından beyaz örtüyle kaplandı. Beyaza bürünen çam ormanlarının gölle buluşması güzel görüntüler oluşturdu. Tabiat parkına gelen tatilciler karla kaplı göl çevresinde yürüyüş yaptı. Büyüleyici manzaraya hayran kalan tatilciler bol bol fotoğraf çekti. Balayı için Alanya'dan Bolu'ya gelen Selda-Mustafa Girgin çifti de tabiat parkına ilk kez geldiklerini belirterek, "Buranın manzarasına hayran kaldık. Balayı tatili için geldiğimiz Abant'ta bir otelde konaklıyoruz. Burayı da görmeye geldik. Muhteşem bir yer" dedi.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Kar manzaraları

-Ziyaretçi çiftlerle röportajlar

-Detaylar

Süre: 03.47 Boyut: 445. MB

Haber-Kamera: Mutlu YUCA-Murat KÜÇÜK/BOLU,

=============================================================

6)İNEGÖL'DE KAR YAĞIŞI ULAŞIMI OLUMSUZ ETKİLEDİ

BURSA'nın İnegöl İlçesi'nde aniden bastıran kar yağışı, ulaşımı olumsuz yönde etkiledi. İnegöl ile Kütahya'nın Domaniç İlçesi arasındaki yolda kar yağışına hazırlıksız yakalanan sürücüler zor anlar yaşadı.

Marmara Bölgesi'nde soğuk hava, yüksek kesimlerde kar yağışı ile etkili oluyor. Uludağ'ın eteklerindeki İnegöl ve Kütahya'nın Domaniç ilçeleri arasındaki karayolunda kar yağışı nedeniyle ulaşımda aksamalar oldu. İnegöl'ün Tahtaköprü Mahallesi Mevkii'nde uygulama yapan İnegöl Jandarma Komutanlığı Trafik Timi, TIR ve kamyonların geçişine izin vermezken, otomobillere de zincir taktırtıyor. İnegöl- Domaniç arasındaki yoğun kar yağışı nedeniyle kar kalınlığının 20 santimi bulduğu karayolunda sürücüler zor anlar yaşadı. Yoğun kar yağışına önlemsiz yakalanan bazı tanker ve TIR'lar yoldan çıkarken, yolda kalan araç sürücülerinin imdadına jandarma ekipleri ve karayolları ekipleri yetişiyor.

İnegöl'den Domaniç ilçesine seyir halinde olan sürücü Recep Türken, cenaze için yola çıktığını ve yol üzerinde oluşan kar nedeniyle yola devam edemediğini söyledi. TIR sürücüsü İsmail Ataç ise, kar yağışına bir anda yakalandığını söyleyerek, birçok aracın yolda kaldığını ifade etti.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Araç sürücülerin zincir takma görüntüleri, jandarma ekiplerinin uyarıları ve sürücülere yardım etmeleri, karayolları ekiplerinin çalışmaları

Yavuz YILMAZ/İNEGÖL (Bursa), -

=============================================

7)PARKTA SABAH YÜRÜYÜŞÜ YAPARKEN OTOMOBİL ALTINDA ÖLDÜ(EK)

CANINI ZOR KURTARDI

KONYA'da parkta yürüyüş ve koşu yaparken kontrolden çıkan otomobilin parka dalıp çarpması sonucu yaşamını yitiren 3 çocuk babası tekstilci Mehmet Ali Can'ın, her sabah birlikte yürüyüş ve koşu yaptığı arkadaşları, parka bir çok insanın koşu yaptığını başka ölümlerin olmaması için önlem alınmasını istedi.

Kaza sırasında Mehmet Ali Can ile birlikte yürüyüş ve koşu yaptıklarını belirten Ali Uçkun, otomobilin kıl payı yanından geçtiğini söyledi. Uçkun, "Biz 3 yıldır her sabah Mehmet ile birlikte sabah namazını kılar, sonra 1 saat koşardık. Burada ilk turumuzda pistin yola yakın kısmına geldiğimizde bir otomobil ağacı devirerek bizim üstümüze geldi. Yanımızda koşan Mehmet arkadaşımızı çarparak parktaki kamelyaya kadar savurdu. Çok iyi bir insandı, camiden çıktık koşuya başladık abdestiyle öldü. Bu parkta her sabah insanlar koşu ve yürüyüş yapıyor. Burada sürekli kaza oluyor, yetkililerden bir önlemi alınmasını istiyoruz." dedi.

Kazada yaralanan sürücü Ömer Urgun ile yanında bulunan Selda Urgun, tedavilerinin sürdüğü öğrenildi.

Görüntü Dökümü

----------------

Parktan detay

Arkadaşlarının olayı anlatması

Genel ve detay

Haber- Kamera: Hasan DÖNMEZ KONYA DHA)

=========================================

8)TEKİRDAĞ'DA VİLLAYA KAÇAK İÇKİ OPERASYONU

TEKİRDAĞ'ın Marmara Ereğlisi İlçesi'nde kaçak içki üretimi yaptığı belirtilen bir villaya jandarma ekiplerinin düzenlediği operasyonda 3 ton kaçak içki ile içki imalatında kullanılan malzemeler ele geçirildi, villa sahibi Recep K., gözaltına alındı.

Marmara Ereğlisi İlçe Jandarma İlçe Jandarma Komutanlığı'na Yençiftlik Karakol Komutanlığı ekipleri, bir villada kaçak içki imal edildiği yönünde ihbar üzerine harekete geçti. Cumhuriyet Savcılığı'ndan alınan arama kararı ile Vatan Sokak üzerinde bulunan Recep K.'ya ait 3 katlı villaya jandarma ekipleri tarafından operasyon düzenlendi. Kapının kilitli olması nedeniyle çağrılan çilingir ile villaya giren jandarma ekipleri, villanın alt katındaki özel dolum bölümü ile içkilerin yapıldığı imalathaneyi buldu. Villa ve bahçesinde yapılan aramalarda ise su damacalarına doldurulmuş satışa hazır 3 ton kaçak içki ele geçirildi. Ele geçen kaçak içkiler imha edilmek üzere İlçe Gıda ve Tarım Hayvancılık Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi. İstanbul'da olduğu belirlenen villa sahibi Recep K., gözaltına alındı. Üretilen kaçak içkilerin litresinin 40 TL'den satıldığı belirtilirken, olayla ilgili soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Evin dışından görüntü

-Jandarmanın içkileri bulması

-İmalathaneden görüntü

-İçkilerin taşınması

-Detaylar

Haber- Kamera: Özan TAŞOYAR-Mehmet YİRUN/ MARMARA EREĞLİSİ(Tekirdağ),