Dha Yurt Bülteni-8 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-8

(YENİDEN)KTÜ'DE ÖĞRENCİLERDEN FAKÜLTELERİNDEKİ TADİLATA SKEÇLİ PROTESTOTRABZON Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Öğrenci Kolektifi grubu üyesi öğrenciler, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nin akademik yılın açılmasıyla tadilata alınmasına tepki gösterdi.

02.10.2017 16:28

(YENİDEN)

KTÜ'DE ÖĞRENCİLERDEN FAKÜLTELERİNDEKİ TADİLATA SKEÇLİ PROTESTO

TRABZON Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Öğrenci Kolektifi grubu üyesi öğrenciler, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nin akademik yılın açılmasıyla tadilata alınmasına tepki gösterdi. Öğrenciler camları henüz takılmayan birçok pencereden içeri giren soğuk, yağmur ve sesten derslere kendilerini veremedikleri iddiasıyla hazırladıkları skeçte hava durumu sunarak fakültedeki tadilatı protesto etti.

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi önünde toplanan KTÜ Öğrenci Kolektifi mensubu yaklaşık 10 öğrenci, bir süre önce monte edilen ve camı henüz takılmayan pencerelerin yer aldığı sınıflarda derslerine konsantre olamadıklarını öne sürerek fakültelerinin zamansız tadilata alınmasına tepki gösterdi. Öğrenciler camları takılmayan pencerelerden sızan soğuk ve yağmur ile içeri giren ses nedeniyle ders yapamadıklarını belirterek sorunlarının yetkililerce giderilmesini istedi.

'AÇIK ÖĞRETİM BU OLSA GEREK'

Öğrenciler adına konuşan Sena Zengin, tadilat dolayısıyla mağdur edildiklerini dile getirerek "Bu yağmurlu soğuk havada öğrenciler penceresinde cam olmayan sınıflarda ders görmek zorunda kalıyorlar. Tadilat dolayısıyla koridorlarda yer yer su birikintileri olmaktadır. Şu an fakülte inşaat halinde ve öğrenciler bu durumdan çok mağdur. Rektörlüğü ve dekanlığa şunu soruyoruz; öğrenci yokken neden bu tadilatı yapmadınız ' Öğrenciler soğuk havada ders görmek zorunda mı' Açık öğretim dedikleri bu olsa gerek. KTÜ Rektörlüğü'nden acil talebimiz, acil biçimde camların takılarak öğrencilerin mağduriyetini bir an önce gidersinler" dedi.

Konuşma sonrası öğrenciler tadilata dikkat çekmek ve yaşadıkları mağduriyeti dile getirmek için kısa bir skeç yaparak hava durumu sundu.

Görüntü Dökümü

-----------------

Öğrencilerin protestosu

Yapılan açıklama

Hava durumu sunulması

Fakültedeki tadilat görüntüleri ve detaylar

(Haber: Fatih TURAN Kamera: Osman  ŞİŞKO-TRABZON/DHA

==================================================

PALAMUDUN TANESİ 30, LÜFERİN KİLOSU 100 TL

ÇANAKKALE Balık Hali'nde bugün balık fiyatları tavan yaparken; palamutun tanesi 30, çipuranın kilosu 60 ve lüferin kilosu 100 TL'den satıldı. Cep yakan fiyatları gören vatandaş, şaşkınlığını gizleyemedi. Denizlerde 1 Eylül itibariyle başlayan balık avcılığında, fiyatların düşmesi beklendi. Ancak beklenilen olmadı, fiyatlar cep yaktı. Palamut avının beklenenden çok az olması nedeniyle geçen yıl 5 TL'ye kadar düşen balığın fiyatı, bu yıl tanesi 30 TL'den tezgahta yerini aldı. Ekim yeni bir umudun habercisi oldu. Havaların ve denizlerin soğuyacağı öngörüsüyle bu kez gözler palamuttan, lüfere çevrildi. Şu sıralar turfanda sayılabilecek lüfer, tezgahlarda kilosu 100 TL'den satılmaya başlandı. Denizlerin kralı olarak bilinen lüfer, fiyat bakımından tezgahların da kralı almayı başardı. Balık fiyatları rekor üstüne rekor kırarak cep yakmayı sürdürdü. "UMUDUMUZU KAYBETMEDİK" Çanakkale Balık Hali esnaflarından Engin Tunç, geçen yıla göre bu yıl balık fiyatlarının pahalı olduğunu söyledi. Sebebini ise, olumsuz hava koşullarına ve palamut ile lüferde beklenen bolluk olmamasına bağladı. Tunç, "Birkaç gündür aşırı bir rüzgar vardı. Boğazda balıkçılar denize açılamadı ve az balık avlandı. Ama havaların soğumasıyla birlikte önümüzdeki günlerde balık bollaşacak. Umudumuzu kaybetmedik. Tabi geçen seneki balıkçılığı arıyoruz, ama geçen sene müthiş bir palamutçuluk oldu. İnsanlar da o palamutları arıyor, beklentileri o yönde. Fiyatlar tabi ki yüksek. İri palalutların tanesi 25- 30 TL'den satılıyor. Küçük palamutlar ise 10 TL. Lüferin kilosu da 100 TL. Tabi fiyatlarda belirleyici İstanbul piyasası oluyor. Bugünlerde İstanbul piyasasında lüferin tanesi 50-60 TL'den gidiyor. Lüfer havaların soğumasıyla birlikte yeni yeni kendini gösterdi. Eylül'de hiç göstermemişti. Ekim ile birlikte lüfer sürüleri de Ege'ye doğru akıma geçti. Önümüzdeki günlerde lüferin kilosunun 40-50 TL'ye kadar düşmesini bekliyoruz" dedi. Geçen yıl palamudun hem bol hem de iri olduğuna dikkat çeken Engin Tunç, "Şuan tanesini 30 TL'ye sattığımız palamut 800 gram geliyor. Geçen yıl bu balıklar kilonun üzerindeydi. Karadeniz palamuduydu. Bunlar yerli boğazın palamudu. Karadeniz'in suyu daha besleyici ve balıklar daha yağlı. Daha çok kilo basıyor. Ama bu yoklukta müşterilerimize boğazda avlanan yerli palamudu tavsiye ediyoruz" dedi. Balıkçı Engin Tunç, kilosu 100 TL'den satılan lüferin fiyatı karşısında şaşkınlığını gizleyemeyen bir vatandaşa, balığı gösterip, "Abi haftaya düğünün varmış galiba. Küçük altın niyetine asacaksın bunu" diyerek espri yapmayı ihmal etmedi. Palamutun tanesi 30, çipuranın kilosu 60 ve lüferin kilosu 100 TL'den satılan balık halinde, kilosu 10 TL olan sardalya vatandaşların ilk tercihi oluyor.

Görüntü Dökümü

----------------------

Balık Halindeki tezgahlardan ve balık fiyatlarını gösteren etiketlerden görüntü

Alışveriş yapan vatandaşlardan görüntü

Esnaf Engin Tunç ile röp.

Haber- Kamera: Burak GEZEN/ ÇANAKKALE,

=====================================================

'KÖPEK BOĞULARAK ÖLDÜRÜLDÜ' İDDİASI

DENİZLİ'de boş arazide köpek ölüsü bulundu. Boynunda ip bulunan köpeğin, boğularak öldürüldüğü iddia edildi.

Pamukkale İlçesi 15 Mayıs Mahallesi'nde, Denizli Valiliği'nin arkasındaki boş arazide köpek ölüsü bulundu. Sokak hayvanlarına yemek götüren kişiler tarafından fark edilen köpeğin, boynundaki ip dikkati çekti. Köpeğin görüntüleri sosyal medyada paylaşılırken, hayvanseverler olaya tepki gösterdi. 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü yaklaşırken, böyle olayların yaşanmasının üzücü olduğu belirtildi.

Köpeğin boğularak öldürülmesi ihtimali polise bildirildi. Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü

----------------------

Ölü bulunan sokak köpeğinden ve boynundaki ipten detay

Haber- Kamera: Deniz TOKAT/ DENİZLİ,

==================================================

ÇANAKKALE'DE FUHUŞ OPERASYONUNA 6 GÖZALTI

ÇANAKKALE'nin Biga İlçesi'nde, kadınlara fuhuş yaptırdığı gerekçesiyle S.K. (59), müşteri temin ettikleri ileri sürülen 5 kişi ile birlikte gözaltına alındı. Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, Biga'da 4 kadına fuhuş yaptırıldığını öğrenince harekete geçti. Üç ay süren sıkı takip sonucunda kadınlara fuhuş yaptırdığının tespit edildiği belirtilen S.K. isimli kadın ile birlikte fuhuş için müşteri temin ettikleri belirtilen A.A. (34), Ö.S. (32), A.D. (36), M.A. (46) ve Y.G. (36) adlı 5 kişiyle, dün (pazar) gerçekleştirilen operasyonda yakalandı. S.K. isimli zanlının, Balıkesir'in Ayvalık İlçesi, Sarımsaklı'da yakalandığı kaydedildi. Müşteri temin ettikleri belirlenen A.A. (34), Ö.S. (32), A. D. (36), M.A. (46) ve Y.G. (36) isimli zanlıların ise kişi

Biga'da yakalandığı bildirildi. Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemleri sonrası zanlılar, bugün adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

----------------------

Çanakkale Emniyet Müdürlüğüne getirilen S.K. isimli kadının görüntüsü

(Haber- Kamera: Mustafa SUİÇMEZ/ ÇANAKKALE,

====================================================

BAŞ AİLESİ'NİN AVUKATINDAN AHMET BAYER'E YANIT

TURİZMCİ Ahmet Bayer'in, kamuoyunda 'Manken Aslı Baş cinayeti' olarak bilinen olayın davasında tutuklu yargılanan 2 oğlunun salıverilmesinde, FETÖ'nün desteğini sağladığı öne sürülen ve hakkında fezleke hazırlanan İhsan Kalkavan ile iddiaları yanıtlarken, kendisi hakkındaki sözlerine Baş Ailesi'nin avukatı Faruk Zorba'dan yanıt geldi. Bayer'in kendisi hakkındaki sözlerinin asılsız ve iftira olduğunu belirten Zorba, "Duruşmada söylediğimi iddia ettikleri ve yasal çerçeveden çıkmayan savunmalarımı öne sürerek hakkımda mahkemeyi etkilediğimi gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmuşlardı. Bayer'in iddiasının aksine Adalet Bakanlığı kovuşturma açılmasına izin vermedi. Haliyle hakkımda iddianame de düzenlenmedi. Ama Bayer ve yalancı tanıkları hakkında yaptığımız şikayetler nedeniyle soruşturmalar açıldı" dedi.

Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, 2010 yılında Bodrum'da meydana gelen ve kamuoyuna 'Manken Aslı Baş cinayeti' olarak yansıyan, davası Muğla 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde süren olayla ilgili, işadamı İhsan Kalkavan hakkında fezleke hazırlandı. 2012'de İstanbul'dan gelen Kalkavan'ın, FETÖ/PDY'nin Bodrum imamı Z.Y. ile irtibat kurup, Bayer'in o dönem tutuklu olan oğulları Hakan Sadi Bayer ve Volkan Bayer'in tahliyesine yardımcı olduğu öne sürüldü.

2014 yılında yurtdışına çıktığı ve dönüş yapmadığı bilinen ve hakkında yakalama emri çıkartılan Kalkavan cephesinde gelişme olmazken, iddialar karşısında Ahmet Bayer, DHA'ya yaptığı açıklamada İhsan Kalkavan'ı 30 yıldan bu yana tanıdığını anlatıp, "Club Flipper ilk açıldığında, Beşiktaşlı birçok futbolcu ile beraber tatil köyümüze gelirlerdi. Bir de devre mülk almıştı. Her yaz görüşürdük ama bugün medyada çıkan iddiaların tamamı uydurma ve yalan. Çünkü çocuklarım tutuklandığında ben birkaç tane arkadaşımı arayıp, kendilerinden ne yapmam gerektiğini, çocuklarımın haksız yere tutuklandığını ve bildikleri bir ceza avukatı olup olmadığını sordum. Aynı soruyu İhsan Kalkavan'a da yönelttim. O da bana Bodrum'dan bir tanıdığı avukat olduğunu söylemişti. Yani ben ondan sadece avukat desteği istedim. Kendisiyle en son görüşmem, 2013 yılında oldu. Ondan sonrada hiç görüşmedim" dedi.

FETÖ'nün desteği iddialarını komik bulduğunu söyleyen Bayer, çocuklarının haksız yere tutuklanmasına neden olup, daha sonra mahkemeye hayal ürünü bir iddianame hazırladığını ileri sürdüğü savcı Bülent Baki'nin, 1.5 yıldan bu yana FETÖ'ye dahil olmak suçundan yargılandığına dikkati çekip, "Kendisi tutukludur. Dolayısıyla FETÖ taraftarı bir savcı varken, ben oradan yardım istemiş olsam o zaman ne çocuklarım tutuklanır ne de iddianame yazılır, takipsizlik verilirdi. O yüzden bu iddia son derece uydurma ve saçma iddiadır. Ayrıca mahkemeyi etkileme konusuna gelince, karşı tarafın avukatı Faruk Zorba hakkında Savcılık tarafından Adalet Bakanlığı'ndan izin istenmiş. Adalet Bakanlığı bu izni vermiş. Mahkemeyi etkilemekte kendisi hakkında iddianame düzenlemiştir. Aslında bunlar bu kadar açık ve netken, böyle bir suçlama bana çok komik ve rahatsız edici geliyor. Adalet sonunda yerini bulacaktır, her şey de açıklığa kavuşacaktır. Ayrıca İhsan Kalkavan ile ilgili telefon konuşmalarımız hem mahkeme dosyalarında var hem de defalarca gazetede yayımlandı" diye konuştu.

İDDİALARA YANIT VERDİ

İstanbul Barosu'na kayıtlı avukat Faruk Zorba, bugün yazılı bir açıklama yaparak Bayer'in hakkındaki iddialarına cevap verdi. Bayer'in iddialarının asılsız ve iftirayla dolu olduğunu söyledi. Gündemdeki Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yapılan soruşturmanın, şikayetleri üzerine başlatıldığını vurgulayan Zorba, "Aslı Baş'ın öldürülmesi ilgili soruşturmada Sulh Ceza Hakimliği'nin kararıyla yapılan telefon dinlemelerinde, suç içeren çok sayıda görüşmenin çözümü yapılmamış ve dosyaya konulmamıştır. Ayrıca, bu kayıtlar bir tutanakla silinerek, deliller yok edilmeye çalışılmıştır. Ancak daha sonra bu 'tape kayıtları' ortaya çıkmış ve soruşturma başlatılmıştır. Bu tapelerde yok edilen ama suç içeren çok sayıda görüşme bulunmaktadır. Söz konusu soruşturmada sonradan ortaya çıkan bu tapelerle ilgilidir. Özetlemek gerekirse, iki oğlu tutuklandıktan sonra yetkili ve nüfuzlu çok sayıda kişiyi arayan Ahmet Bayer, İhsan Kalkavan'ı da aramış yardım istemiştir. Bu yardım talebinin konusu kesinlikle iyi bir avukat arayışı değildir. Tapelere yansıdığı kadarıyla İhsan Kalkavan bacağı kırık olduğu halde acilen Bodrum'a gelmiş ve Ahmet Bayer ile görüşmüştür. Başka bir görüşmede Kalkavan, bölge temsilcimiz dediği Z.Y. isimli FETÖ imamının kendisini arayacağını ve gerekli kontakları onun kuracağını telefonda söylemiştir. Z.Y., isimli kişinin Muğla-Bodrum imamı olduğu sonradan ortaya çıkmış ve şu an firaridir. FETÖ imamı Z.Y. ile Ahmet Bayer'in yaptığı telefon görüşmeleri de teknik takibe takılmıştır. Bir görüşmede Ahmet Bayer FETÖ imamı Z,Y.'yi aramış, bir gelişme var, avukatımız Mukaddes Hanım sizinle görüşecek" demiştir. Ertesi gün Club Flipper'da görüşmeye karar vermişlerdir" dedi.

ASLI BAŞ DAVASININ BİLİRKİŞİLERİ FETÖ'DEN TUTUKLANMIŞ

Zorba şöyle devam etti:

"Bayer ve avukatı FETÖ imamıyla ne görüşmüştür! Öyle ki bu görüşmenin ardından gelen ek Adli Tıp Raporu'nda Aslı Baş'ın ölümüne neden olan yaralanmanın 'künt' yüzeyli sert bir cisimle vurularak oluşabileceği gibi, başın künt bir zemine yüksekten düşmesi ya da çarptırılması ile de oluşabileceği bildirilmiştir. Yaralanma düşmeyle de olabilir şeklinde rapor düzenleyen Adli Tıp çalışanı O dönemde İzmir Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Morg İhtisas Dairesi Başkanı olan Uzm. Dr. M.D. de FETÖ'den tutuklanmıştır. Telefon görüşmelerinde Ahmet Bayer, İhsan Kalkavan'dan avukat talep etmemiştir. Aksine, Kalkavan kendisine, yerel bir avukata ihtiyacı olduğunu, yereldeki hakim savcılarla bu avukatın arasının iyi olacağını söyleyerek FETÖ  imamı olduğu ortaya çıkan ve bu nedenle tutuklanan bir avukatı yönlendirmiştir. Tutuklanana kadar bu avukat diğer 4 avukatla beraber Bayer'in avukatlığını yapmıştır. Kalkavan ile Bayer'in Fethullahçılar'ın yargıdaki yapılanmasını kullanmaya dönük çok sayıda görüşmesi vardır. Konuşma içerikleri bu konuşmaların basit bir yardımlaşma olmadığını gösterecek kadar açık ve nettir. Sadece Kalkavan ile değil yargıda nüfuzlu olan pek çok kişiyle yargıya baskı yapılması ve soruşturmanın karartılması, hakim savcıların etki altına alınması amacıyla görüşmeler yapıldığı tapelerle ortaya çıkmıştır. Ahmet Bayer, hakkımızda ve maktül Aslı Baş'ın babası hakkında zaman zaman suç uydurmak suretiyle şikayetlerde bulunmuştur."

"AHMET BAYER VE YALANCI TANIKLARI HAKKINDA SORUŞTURMA AÇILDI"

Bu şikayetlerin tamamı hakkında takipsizlik kararı verildiğine de dikkati çeken Zorba, "Adımı zikrederek yaptıkları bir şikayet hakkında iddianame hazırlandığı gibi tamamen gerçek dışı ve kolayca yalanlanabilecek bir iddia ortaya atmıştır. Güya mahkemeyi etkilemek suçundan dolayı hakkımda dava açılmış. Öncelikle belirtmeliyim ki benim yasal görevim zaten mahkemeyi etkilemektir. Ancak ben bu etkiyi dava boyunca görevim gereği gerçeği ortaya çıkartmak için yok edilen delilleri ortaya çıkararak sadece mahkemelerde, duruşma salonlarında yaptım. Bayer ve suç arkadaşları gibi adliyenin dışında nüfuzlu kişileri arayarak, bilirkişilere para teklif ederek, bugün terör örgütü kabul edilen örgütleri devreye sokarak hakim savcıları etkilemeye çalışmadım. Duruşmada söylediğimi iddia ettikleri ve yasal çerçeveden çıkmayan savunmalarımı öne sürerek hakkımda mahkemeyi etkilediğimi gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmuşlardı. Bayer'in iddiasının aksine Adalet Bakanlığı kovuşturma açılmasına izin vermedi. Haliyle hakkımda iddianame de düzenlenmedi. Ama Bayer ve yalancı tanıkları hakkında yaptığımız şikayetler nedeniyle soruşturmalar açıldı. Bütün tanıkları hakkında. 'yalan tanıklık' nedeniyle ceza davası açıldı"  dedi.

NE OLMUŞTU?

2003 yılı 'Miss Model Of The World' (Mankenler Kraliçesi) yarışması birincisi 32 yaşındaki Aslı Baş, 21 Temmuz 2010 tarihinde saat 02.30 sıralarında, vurgun yediği için tekerlekli sandalyeye mahkum yaşayan turizmci Ahmet Bayer'in Yalıkavak Beldesi'ndeki Clup Flipper Tatil Köyü içindeki villasının, 6.5 metre yüksekliğindeki terasından düşerek öldü. Soruşturma ardından Muğla Cumhuriyet Savcılığı, turizmci 62 yaşındaki Ahmet Bayer ve oğulları 32 yaşındaki Hakan ile 30 yaşındaki Volkan Bayer hakkında 'kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis, yanlarında çalışan 41 yaşındaki Murat Umirov'a ise 'delilleri karartmak ve ortadan kaldırmak' suçundan 7.5 yıl hapis cezası istemiyle dava açtı. Muğla 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava henüz sonuçlanmadı.

Yaşar ANTER/BODRUM (Muğla), -

=======================================================

VAN'DA KAÇAK SU KULLANAN 210 KİŞİYE 500 BİN LİRA CEZA

VAN Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (VASKİ) Genel Müdürlüğü, kaçak su kullanananlara karşı çalışma başlattı. Abone Daire İşleri Başkanlığı Kaçak ekip şefi Orhan Koç, Van'da 3 ayda 7 bin 914 kişiye işlem yapıldığını, bunlardan 210 kişiye yaklaşık 500 bin lira ceza uyguladıklarını belirtti.

Yaz ayları boyunca kaçak su kullanımıyla etkin bir şekilde mücadele eden Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (VASKİ) Abone İşleri Daire Başkanlığı Kaçak Ekibi, sonbaharla birlikte sahadaki çalışmalarına devam ediyor. Kaçak su kullanımını en aza indirmekte kararlı olan kaçak ekibi, kentte yüzde 80'leri bulan kaçak su kullanımının önüne geçmek için denetimlerini sıklaştırdı. Merkezin yanı sıra, kenar mahallelerde de denetimlerini artıran ekipler, düzenledikleri ani baskınlarla kaçak ve usulsüz su kullananlara yasal işlem başlatıyor. Abone İşleri Daire Başkanlığının son üç ayda yaptığı çalışmalar sonucunda, 7 bin 914 kullanıcıya işlem yapılırken, bunların bin 950'sinin abone olmadıkları, 2 bin 65'inin sayaç taktırmadıkları ortaya çıktı. Bu kapsamda ekipler, 210 kişiye yaklaşık 500 bin lira cezai işlem yaptı, bin 867 kullanacının bahçelerinde tespit edilen sular köreltilirken, 302 kullanacıya ise tutanak tutuldu. Van'da kaçak su denetimine çıkan VASKİ ekipleri, vatandaşların kaçak su kalllanımı ile ilgili gördükleri yöntem karşısında şaşkına döndü. Kaçak su kullananlar, direk su depolarından bahçelerine su hattı çekip bahçelerindeki muslukları toprak altına gömdü. Bazı vatandaşların ise, evlerinin yanındaki barakalara kaçak su hattı çekerek dikkat çekmemeye çalıştığı görüldü.

'KAÇAK SU KULLANANLARI AFFETMEYECEĞİZ'

Abone İşleri Daire Başkanlığı Kaçak Ekip Şefi Orhan Koç, kaçak su kulllananlara af etmeyecekerini beliterek şöyle dedi:

"Vatandaşlarımız maalesef bilinçsiz bir şekilde içme suyunu bahçe ve bostanlarda kullanıyorlar.

Bu yüzden de üst bölgelerdeki vatandaşlarımız su alamıyorlar. Bizlerde kaçak su kullanımı ile mücadele ediyoruz. Çalışmalarımız Mayıs ayı itibarıyla başladı. Ekip arkadaşlarımızla birlikte amansız bir şekilde hiç taviz vermeden bu çalışmaları devam ettiriyoruz. Sonbaharla birlikte bizler de alandaki son kontrollerimiz yapıyoruz. Bundan sonraki çalışmalarımız ise ağırlıklı olarak site ve ticarethanelere yönelik olacak. Vatandaşlarımızdan da bu noktada duyarlılık bekliyoruz"

Koç, vatadaşların kaçak su kullanımı ile ilgili VASKİ WhatsApp hattından 0552 185 0185 nolu hattı arayarak şikayette bulunabileceklerini  ifade etti.

Görüntü Dökümü

------------------

- Zabıta ekiplerinin çalışmaları

-Bahçelerde denitm yapmaları

-Bahçe sahipleri

-Su hortumları

-Kaçak çekilen su hortumları

-Çevreden ve belediye ekiplerinin çalışmalarından detaylar

Behçet DALMAZ/VAN,

Kaynak: DHA

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement