Mhp Lideri Bahçeli.Damat Kimdir, Gelin Kimdir? Kendisi AKP'ye El Altından Yaptığı Servisin,... - Son Dakika
Güncel

Mhp Lideri Bahçeli.Damat Kimdir, Gelin Kimdir? Kendisi AKP'ye El Altından Yaptığı Servisin,...

Mhp Lideri Bahçeli.Damat Kimdir, Gelin Kimdir? Kendisi AKP\'ye El Altından Yaptığı Servisin,...

MHP Lideri Bahçeli, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan önce Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in çekilmesini eleştirdi ardından Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın "Ben kendimizi evlenme vaadiyle kandırılmış insanlara benzetiyorum' sözlerine tepki"...

26.11.2013 13:04

MHP Lideri Bahçeli, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan önce Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in çekilmesini eleştirdi ardından Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın "Ben kendimizi evlenme vaadiyle kandırılmış insanlara benzetiyorum' sözlerine tepki göstererek, "Sayın Mahkeme Başkanı neyi anlatmaya ve neyi ima etmeye çalışmaktadır? Damat kimdir, gelin kimdir? Evlenme vaadiyle kandırılan kimlerdir? Sayın Başkan, hangi çevrelerin nam ve hesabına konuşmaktadır? Yoksa kendisi AKP'ye el altından yaptığı servisin, verdiği desteğin amacına ulaşamadığından mı yakınmaktadır? Siyasi partilerin milletimiz nezdinde neyle karşılaşıp karşılaşmayacaklarını bu Sayın Başkan nereden bilmektedir?" sorularını yöneltti.

Partisinin Meclis Grup toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye'nin içinde bulunduğu durumun en ufak bir ihmalin ve en küçük bir kayıtsızlığın ciddi badirelere yol açtığını söyledi. Belirsizliklerin sivrildiği, risklerin ilerlediği, tehlikelerin genişlediği bir süreç yaşandığını ifade eden Bahçeli, hükümetin dış politikasını eleştirdi. Komşu ülkelerle karış ve karşılıklı iyi niyete dayalı ilişkilerin kurulamadığını belirtti. Bahçeli, "Türkiye'nin değil de, BOP'un maaşlı bir ara elemanı gibi çalışan Dışişleri Bakanı'nın sorumsuz ve derinlikten yoksun yaklaşımları, yakın coğrafyalardaki yönsüz değişim dalgasını, imkan ve kaynak analizini yapmadan yönetmeye talip olması sıkıntıları daha da artırmış, daha da tırmandırmıştır. Şu günkü ortamda Türkiye sınırdaş olduğu her ülkeyle ters düşmüştür. Ön alan, çok değişkenli, aktif ve değişim yanlısı olduğu iddia edilen dış politika Türkiye'nin sırtındaki kamburlardan birisi haline gelmiştir" dedi.

-BOP'A KURYELİK YAPMAK BİN YILDIR TAKİP EDİLEN POLİTİKALARA TAMAMEN TERS-

AK Parti'nin dünyayla entegrasyon, uyum ve karşılıklı işbirliği yerine, tecrit politikalarını öncelik aldığını, bu duruma da "değerli yalnızlık" ismini taktığını savunan Bahçeli, AK Parti'nin hayalci, ham ve hüsran verici politikalarla, Türkiye dost değil, düşman kazandığını iddia etti. Başbakan Recep Tayyih Erdoğan'ın yalnızca Mesut Barzani'yi kendisine müttefik ve yoldaş olarak belirlediğini öne süren MHP Lideri, "Türkiye, Irak'ın kuzeyindeki peşmerge yönetimine günü birlik çıkarlar ve uluslararası dayatmalar eşliğinde adeta mecbur bırakılmıştır. Şunu akılda tutmak lazımdır ki, Büyük Ortadoğu Projesi'ne kuryelik yapmak, küresel cinayetlere bırakınız göz yummayı meşruiyet kazandırmak Türk milletinin bu coğrafyada bin yıldır takip ettiği politikalara tamamen terstir. Bölgesinde çatışma ve gerginlik tarafı olan bir ülkenin, milli bekasını muhafazası da çok güçtür. AKP hükümeti geleneksel Türk dış politikasını küçümsemiş, hafife almış ve bunun yerine parti çıkarlarını monte etmiştir" ifadelerini kullandı.

-DÖRT YAPARAK ZEVKTEN DÖRT KÖŞE OLMAKTADIR-

Başbakan Erdoğan'ın Rusya'da gerçekleştirdiği temaslara dikkat çeken Bahçeli, "Başbakan'ın son Rusya ziyareti esnasında kameralar kayıttayken Türkiye'yi Şanghay Örgütü'ne alması konusunda Putin'e adeta yalvar yakar olması ülkemizin saygınlığını iki paralık etmiştir. Suriye'yle düşmanlıklar, Irak'la sancılı ilişkiler, İran'la güvensiz temaslar, Libya'yla sarsak irtibatlar, Rusya'yla tavize bağlanmış görüşmeler, Mısır'la gerginlik üzerine bina edilen restleşmeler, AB'yle bıçak sırtında yürüyen müzakereler, İsrail'le kör dövüşleri AKP'nin hezimet dolu politikalarının eseri olmuştur. Artık Türkiye'nin bölge ülkelerinin önemli bir kısmında büyükelçisi bile yoktur" dedi. Başbakan Erdoğan'ın "Ben Sayın Mursi'nin yargı karşısındaki tutumunu alkışlıyorum, ona saygı duyuyorum. Onu yargılayanlara benim saygım yok' ifadelerinin kriz çıkardığını ve Kahire Büyükelçisinin istenmeyen adam ilan edilmesine neden olduğunu savunan Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ı Mısır'ın içişlerine karışmakla suçladı. Başbakan Erdoğan'ın Mısır politikasında da karavana attığını ve yalnız kaldığını savunan Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti:

"Doğal ve doğru olacağı üzere, darbeye karşı çıkmak, darbeyi tenkit etmek ve demokrasiyi savunmak ahlaken ve insanlık değerleri açısından vazgeçilmez ise de, Mısır'ın siyasi aktörleri arasında taraf tutmak mantıksızlık ve akılsızlıktır. Başbakan Erdoğan bu hassas dengeyi gözetememiştir. Zannedersiniz ki Başbakan Mursi'nin mirasçısı, yediemini, kayyumu ve emanetçisidir. Yine zannedersiniz ki Başbakan sabah akşam dört yaparak zevkten dört köşe olmaktadır. Sormak isterim ki, Başbakan bugüne kadar dört yaparak neyi elde etmiştir? Hangi yaraya merhem olmuş, hangi saldırıyı önlemiş, hangi soruna çare üretmiştir? Sembollerle Mısır'ın iç meselesini Türkiye'ye taşıyan ve sürekli gündemde tutan Başbakan ülkemizin çıkarlarını ve bölgesel gücünü fütursuzca tartışmaya açmaktadır. Mısır halkının yararını düşündüğünü, yanında olduğunu ve Adeviyye Meydanı'nda olanları desteklediğini her fırsatta tekrarlayan Başbakan kurusıkı atmayı bırakmalı ve asıl Türk milletinin yanında duracak feraseti göstermelidir."

-BAŞBAKAN'IN KARDEŞİM DİYEREK BAĞRINA BASTIĞI İBLİS, TÜRKMENLERDEN İNTİKAM ALMAKTA-

Türkmenlerin ölüm kapanına alındığını ve canlı hedef yapıldığını belirten Bahçeli, Türkmenleri öldüren kirli ve karanlık emellerin korunduğunu ve destek gördüğünü ifade etti. Bomba yüklü arabaların konvoylarla Türkmen kentlerine intikal ettiğini ifade eden Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu kıyımlar nereye kadar sürecektir? Türkmen kanı nereye kadar akacaktır? Türkmen varlığı nereye kadar görmezden gelinecektir? Şu işe bakınız ki, Türkmenleri ölüm tüneline sokan, paramiliter unsurlarıyla kurşunlayan, arkası arkasına bombalayan peşmerge Başbakan Erdoğan'ın şeref misafiri olarak Türkiye'de ağırlanmaktadır. Başbakan Erdoğan ömrü hayatında Türkmenlere ciğeri yanmış mıdır? Mısır'daki iç kargaşada ölenlerin, Suriye'de hayatını yitirenlerin yarısı, değilse bile çeyreği kadar kendisine mesele yapmış mıdır? Anlaşılıyor ki, Türkmenlerin suçu İhvan'ın mensubu olmamak, Mursi'nin yanında yer almamaktadır. Başbakan'ın kardeşim, dostum diyerek bağrına bastığı iblis, Türkmenlerden intikam almakta, Türkmenlerin kanını içmektedir. Gelin görün ki, Başbakan bu işten rahatsız olmadığı gibi, aklına bile getirmemektedir. Türk milletine bu kadar yabancı kalan, Türklüğe bu denli şaşı bakan birisinin Türkiye Cumhuriyeti Başbakan'ı olması hepimiz için ibretlik ve şok edicidir."

-BAŞBAKAN ZORU GÖRÜNCE TEKRAR DÜMEN KIRMIŞ VE TÜRKLÜKTEN BAHSETMEYE BAŞLAMIŞTIR-

Erdoğan'a "Sayın Başbakan Türklük bir kabuldür, bir kültürdür, bir mefkûredir, bir şuurdur ve ancak hak edenlerin vicdanlarında bayrak gibi sallanacaktır. Türklük hissedilir, Türklük yaşanır ve şunu bil ki yalana, dolana ve istismara malzeme yapılamayacaktır. Bize göre, milletin ismini itiraf dahi edemeyen birisinde bulunamayacak ve görülemeyecek tek şeref payesi Türk olmanın gurur ve kıvancıdır" ifadeleri ile seslenen Bahçeli, Başbakan'ı peşmergeyle bir olmakla, birliktelik kurmakla suçladı. "Dört parçalı Kürdistan peşinde koşanlar, acaba dört parçalı Türkmenistan fikrini ve hazırlığını engelleyebilecekler midir?" sorusunu yönelten MHP Lideri, Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğünden taviz verilmemesi gerektiğini söyledi. Irak ve Suriye'de bölünmenin kaçınılmaz olması durumunda Türkmenlerin de eli kolu durmayacağını söyleyen Bahçeli, "Kürdistan'ı tanıma ve meşrulaştırma hevesinde olan Başbakan Erdoğan Türkmenleri basite almamalıdır. Bu aralar sıkışan ve iyice bunalan Başbakan zoru görünce tekrar dümen kırmış ve Türklükten bahsetmeye başlamıştır" dedi. Grup toplantısında Erdoğan'ın illerde yaptığı konuşmaya sık sık atıfta bulunan MHP Lideri Bahçeli,

"Ne Mutlu Türküm Diyene ifadesini silmeye cüret eden sen değil misin? Türküm demeyi ilkellik gören ve Andımızı kaldıran sen değil misin? İlla Türk milleti olarak dayatırsan, öbürü de Kürt milleti der sözlerini kullanan sen değil misin? Sanki bu sözleri söyleyen İmralı canisinin sırdaşı, Barzani'nin ortağı, BOP'un Eşbaşkanı, PKK'nın umudu Başbakan Erdoğan gitmiş, yerine başka birisi ışınlanarak gelmiştir. Milliyetçiliği ayağının altına almaya kadar işi götüren Recep Tayyip Erdoğan pabucun pahalı olduğunu görünce, yedekte tuttuğu ikinci şahsiyetinden medet mi ummuştur? Başına taş mı düşmüş, balık kavağa mı çıkmış; yoksa yeni bir aldatma serüveni için Trabzon'lu kardeşlerimi alet etmeye mi karar vermiştir? Başbakan Erdoğan'ın sıktığı ellerde Türkmen kanı, Türkmen ahı vardır. Sarıp sarmaladığı bedenlerde Türklüğe duyulan nefret gizlidir" ifadelerini kullandı.

-AKP'YE EL ALTINDAN YAPTIĞI DESTEĞİN AMACINA ULAŞAMADIĞINDAN MI YAKINMAKTADIR?-

Yeni Anayasa yazımı sürecine de değinen Bahçeli, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in Komisyon Başkanı sıfatıyla Yeni Anayasa hazırlığına olan itimat ve ümidinin bitişinin, bir yönüyle AK Parti'nin görüşü olduğunu savundu. AK Parti'nin uzlaşma masasını dağıtmak için Cemil Çiçek'i kurban ettiğini öne süren Bahçeli, "Burada asıl samimiyetsizlik, asıl inançsızlık ve asıl heyecansızlık AKP'dedir. AKP'li parti yöneticilerinin bizim adımıza konuşma ve hüküm verme mezuniyetleri hiçbir zaman olamayacaktır. Sayın Cemil Çiçek olmasa da Uzlaşma Komisyonu çalışmalarını sürdürebilecektir. Çiçek'in Başkanlıktan sarfınazar etmesi bir şeyi değiştirmeyecektir. Esas ve önemli olan AKP'nin veya bir başka Komisyon üyesi partinin çekilmesi ilgili kararı ya da çekilmiş sayılmasına dönük tespittir. Bu kapsamda Başbakan ve partisi; "tamam mı, devam mı" noktasında kararını vermelidir" diye konuştu. Başbakan Erdoğan'ın Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çökmesi için her yola başvurmakla suçlayan Bahçeli, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın "Ben kendimizi evlenme vaadiyle kandırılmış insanlara benzetiyorum' sözlerine tepki göstererek şöyle konuştu:

"Sayın Mahkeme Başkanı neyi anlatmaya ve neyi ima etmeye çalışmaktadır? Damat kimdir, gelin kimdir? Evlenme vaadiyle kandırılan kimlerdir? Sayın Başkan, hangi çevrelerin nam ve hesabına konuşmaktadır? Yoksa kendisi AKP'ye el altından yaptığı servisin, verdiği desteğin amacına ulaşamadığından mı yakınmaktadır? Siyasi partilerin milletimiz nezdinde neyle karşılaşıp karşılaşmayacaklarını bu Sayın Başkan nereden bilmektedir? Başkanlığının yanında müneccimliğe de mi soyunmuştur? Yüksek Mahkemeyi siyasi polemiklerin içine çekmeye, sanki bir partinin mensubuymuş gibi değerlendirmelerde bulunmaya hiç hakkı yoktur. Anlaşılan Anayasa Mahkemesi Başkanı emekliliğinden sonraki yerini şimdiden hazırlamaktadır."

Kılıç'ın "Allah'ı Türkiye'nin dışında bir yere konumlandırdık. Ama sakın içeri girme, girersen şöyle olur, böyle olur. Sıkıntı bundan doğdu biraz" sözlerine de atıfta bulunan Bahçeli, Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın sözlerinin maksadını aştığını söyledi. Bahçeli, Allah'ın kimsenin siyasi hesaplarına konu olamayacağını ifade etti.

-BAŞBAKAN, SULTAN SENCER İLE SULTAN ALPARSLAN'I BİRBİRİNE KARIŞTIRIYOR-

Erdoğan'ı sürekli yalan söylemekte ve gerçekleri çarpıtmakla suçlayan Bahçeli, "Erdoğan, TİKA görevlilerinin Türkmenistan'ın Merv şehrinde Sultan Alpaslan'ın türbesini bulduklarını ve bu türbeyi restore ettiklerini söylemiştir. Ancak gerçekte henüz Sultan Alparslan'ın mezarının yeri bulunamamış, üstelik bu konuda herhangi bir arama çalışması da halen başlatılmamıştır. Eğer ki, Başbakan'ın kast ettiği türbe Sultan Sencer'e ait ise, bu türbenin restorasyon işini 57. Cumhuriyet Hükümeti döneminde biz çoktan yaptık ve tarihi görevimizi vecd ile yerine getirdik. Anlaşılan Başbakan Sultan Sencer ile Sultan Alparslan'ı birbirine karıştırmaktadır" dedi.

Gazi Mustafa Kemal'in Makedonya Kocacık Köyü'nde bulunan babası ve dedesine ait evin aslına uygun olarak yapılması projesinin de bizzat 57. Hükümete nasip olduğunu ifade eden Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın "Kürdistan" ifadesini eleştirdi. Bahçeli, "İlk Meclis'e bakınca Başbakan 36'yı, biz ise vatanı ve namusu için ayağa kalkmış topyekûn büyük Türk milletini görüyoruz. İlk Meclis'e bakınca Başbakan Kürdistan'ı, biz ise Türkiye Cumhuriyeti'nin müjdesini ve Türk milletinin bağımsızlık tutkusunu görüyoruz. Başbakan tarihte; Cemil Çeto'yu, Delibaş Mehmet'i, Çapanoğlu'nu, Koçgiri Aşiretinden Alişan'ı, Ali Galip'i, Şeyh Said'i, Damat Ferit'i, isyancıları, bölücüleri, ayrılıkçıları, hainleri,

yabancı ajanlarını, ilk Meclis'teki bazı münferit isimleri övmektedir" diye konuştu.

-BAŞBAKAN'I BU MATEMATİK DEHASINDAN DOLAYI TEBRİK EDİYORUM-

Başbakan'ın Trabzon'da yaptığı konuşmadaki 61 hesabına da değinen Bahçeli, Erdoğan'ın kendisini taklit ettiğini belirtti. Bahçeli, "Değişik zamanlarda bizim 40 hesabımızla alay eden Başbakan, meğerse bunu da taklide karar vermiş; Trabzon'un fetih yılından plakasına, hükümet sayısından yaşına kadar zorlaya zorlaya 61'e tutturmuştur. Başbakan'ı bu matematik dehasından dolayı tebrik ediyor, kendisinden daha fazlasını bekliyorum. 30 Mart'ta Trabzon'dan 61 uman Başbakan, mesela Adana'dan, Adıyaman'dan ve Afyonkarahisar'dan acaba ne beklemektedir? Oraların plakaları nedir acaba? Bizim 40 hesabımızı 61 rekoruyla kıran Başbakan Erdoğan herhalde bundan sonra dur durak bilmeyecek, toplama ve çarpmadan ziyade bölme ve çıkarmalarla girdiği karanlık yolda ve elinde abaküsle yana yakıla dolaşacaktır" ifadelerini kullandı.

Kaynak: ANKA

Son Dakika Güncel Mhp Lideri Bahçeli.Damat Kimdir, Gelin Kimdir? Kendisi AKP'ye El Altından Yaptığı Servisin,... - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement