Dha Yurt Bülteni-5 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-5

1)GÖKOVA KÖRFEZİ'NDEKİ DEPREM EGE KIYILARINI SARSTIEGE Denizi'nde, saat 01.31'de merkez üssü Gökova Körfezi'nin Bodrum açıkları olan Richter ölçeği'ne göre 6.3 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

21.07.2017 12:48

1)GÖKOVA KÖRFEZİ'NDEKİ DEPREM EGE KIYILARINI SARSTI

EGE Denizi'nde, saat 01.31'de merkez üssü Gökova Körfezi'nin Bodrum açıkları olan Richter ölçeği'ne göre 6.3 büyüklüğünde deprem meydana geldi. İzmir'den Fethiye'ye kadar tüm sahil şeridi etkileyen deprem sırasında ve ardından meydana gelen 150'nin üzerindeki artçı sarsıntıda özellikle Bodrum, Datça ve Marmaris'te büyük korku yaşandı. Kandilli Rasathanesi'nin büyüklüğünü 6.6 açıkladığı depremin ardından tatilciler ve buralarda yaşayanlar, ev, otel ve pansiyonlardan panikle dışarı çıkıp, geceyi dışarıda geçirdi. Yunanistan'ın İstanköy (Kos) Adası'nda ise 1'i Türk 2 kişi yaşamını yitirdi.Depremin ardından il genelinde özel ve kamu hastanelerine 358 kişi başvurdu. Depremle birlikte gelen küçük çaplı tsunami, Bodrum'da 12 tur ve 5 balıkçı teknesini ile park halindeki 20 aracı sürükleyerek, zarara neden oldu. 50 trafonun zarar gördüğü Bodrum'da bazı kesimlerde elektrik kesintileri yaşanırken, asma tavanın kaplamasının bir bölümü çöken, duvarlarında küçük çatlaklar oluşan Bodrum Devlet Hastanesi Acil Servis'i boşaltıldı. Datça'da ise 15 ev hasar gördü.

KANDİLLİ; BÜYÜKLÜĞÜ 6.6

Gökova Körfezi'nde, bugün saat 01.31'de Başbakanlık Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) Deprem Dairesi'nin verilerine göre 6.3 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü yetkilileri ise bu sabah depremin büyüklüğünü 6.6 olarak revize etti. AFAD depremin yerin 7.8 kilometre, Kandilli ise 5 kilometre derinliğinde meydana geldiğini açıkladı.  Yüzeye yakın meydana geldiği için deprem oldukça şiddetli hissedildi ve paniği arttırdı. Deprem, Muğla, İzmir, Aydın, Denizli, Manisa başta olmak üzere Ege Bölgesi'nin batısının tamamından hissedildi. Depremden en çok etkilenen yerler ise Muğla'nın Bodrum ve Datça ilçeleri ile Yunanistan'ın İstanköy Adası oldu.

160 ARTÇI SARSINTI

Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü yetkililerinin verdiği bilgiye göre, büyük depremin ardından bugün saat 11.30 sıralarına kadar, en büyüğü 4.8 olmak üzere toplam 160 artçı sarsıntı meydana geldi. Ev, otel ve pansiyonlarına dönmek isteyenler, artçıların sürmesi üzerine diğerleri gibi geceyi sokak, bar ve sahillerde geçirdi.

GÜMBET'TE KÜÇÜK ÇAPLI TSUNAMİ

Depremin merkez üssünün daha yakın olduğu Bodrum'da yaşayanlar ile yerli ve yabancı turistler, geceyi sokaklarda ve parklarda geçirdi. Depremin hemen ardından Gümbet Mahallesi İnceburun Mevkisi'nde meydana gelen küçük çaplı tsunamide 12 tur teknesi ile 5 balıkçı teknesi karaya sürüklenirken, onlarca ev ve işyeri sular altında kaldı. Büyük hasarın oluştuğu iskelede, teknelerin üst üste çıktığı görüldü. Gümbet Deresi kenarındaki 20 kadar araç da tsunami ile iç kesimlere doğru sürüklendi. Birçok taşıt üst üste binerken, sahipleri, araçlarını park ettikleri yerde bulamadı. Yaklaşık 3 dakika boyunca gelen büyük dalgalar nedeniyle sahildeki otellerin alt katları ile restoran bölümlerini su bastı, 16 işyeri sular altında kaldı.

Kandilli yetkilileri bu bölgedeki tsunami ile ilgili yaptığı açıklamada, "Tsunami, liman içindeki istasyonda maksimum 13 cm olarak ölçüldü" dedi. 30-40 cm tsunami dalgası ölçüldüğü duyuran Kandilli yetkilileri, kıyıdan 100 metre içeriye kadar suyun geldiğini belirtti.

MİNARE EĞİLDİ

Neyzen Tevfik Caddesi'nde bulunan Adliye Camii'nin minaresinin tepe bölümünde sarsıntıdan dolayı eğilme meydana geldi. Minarenin yıkılma tehlikesine karşı belediye ekipleri caddeyi trafiğe kapattı. Deprem sırasında 30'a yakın otomobilde, ağaç dalları ve kayaların düşmesi sonucu hasar meydana gelirken; Bodrum'un Mumcular, Yalıçiftlik, Mazı mahallelerindeki bazı evlerde çatlaklar oluştu, istanat duvarları yıkıldı. İlçe merkezindeki bazı işyerlerinin raflarındaki ürünler de sarsıntı sırasında yerlere düşüp, zarar gördü. Kırsal kesimde, özellikle kerpiç yapılı ve eski evlerde kısmi göçükler oldu. Bodrum Belediye Başkanı CHP'li Mehmet Kocadon, depremde, yaz aylarıyla birlikte nüfusun 1 milyon 200 bine ulaştığı ilçede can kaybı olmadığını belirtip, yol çökmeleri, toprak kaymaları yaşandığını söyledi.

Başkan Kocadon, evlerde bazı zararlar oluduğunu, devrilen dolaplar, kırılan bardak, çanaklar olduğunu kaydetti. Hayatın normale dönmeye başladığını söyledi.

BODRUM DEVLET HASTANESİ ACİL SERVİSİ BOŞALTILDI

Korku ve panik yaşayan, yüksekten atlama nedeniyle yaralanan bazı kişiler Bodrum Devlet Hastanesi ile özel hastanelere kaldırıldı. İlk anda hastanelere 70 kişi başvurdu. İlerleyen saatlerde bu sayı daha da arttı. Muğla Valiliği tarafından oluşturulan kriz masasına ulaşan verilere göre, depremin ardından il genelinde özel ve kamu hastanelerine 358 kişi başvurdu. Bodrum'da depremin ardından ilçedeki tüm doktorlar göreve çağrıldı. Deprem anında 80 hastanın yatarak tedavi gördüğü Bodrum Devlet Hastanesi'nin acil servisinin asma tavanının kaplamalarının bir bölümü düştü, duvarlarda da küçük çatlaklar oluştu. O sırada acil serviste 12 hastanın bulunduğu öğrenildi. Deprem sonrası acil servis otoparkına çıkarılan hastaların tedavisine, AFAD ekileri tarafından kurulan sahra hastanesinde devam edilmeye başlandı.

50 TRAFO HASAR GÖRDÜ

Deprem Bodrum'daki 200 kadar elektrik trafosundan yaklaşık 50'sinde hasara neden oldu. Trafoların hasar görmesi nedeniyle ilçedeki birçok yerde elektrik kesintisi meydana geldi, küçük çaplı yangınlar çıktı. Yangınlar kısa sürede söndürülürken, trafoların onarımı için ekipler harekete geçti. Büyük bölümünün onarımının tamamlandığı, diğerlerindeki çalışmaların sürdüğü belirtildi. Onarılan trafoların bulunduğu bölgelere tekrar elektrik verildiği bildirildi. Ayrıca aşırı yüklenmeden dolayı telefonla iletişimde de sıkıntılar yaşandı.

BODRUM GECEYİ SOKAKTA GEÇİRDİ

Parklarda, kaldıkları otellerin sahilindeki şezlonglarda ve restoranların masalarında sabahlayan Bodrumlular artçı sarsıntılar nedeniyle sabaha kadar uyuyamadı. Tatilcilerin yanı sıra yabancı turistler de battaniyeleri ve havlularını alarak geceyi dışarıda geçirdi. Az sayıdaki turist valizlerini toplayarak otellerinden ayrılırken, birçok turist ise tatillerine devam etmeyi tercih etti. Deprem sonrası, aralarında tatilcilerin de bulunduğu çok sayıda kişinin araçlarına binip yollara çıkması üzerine Bodrum'da kısa süreli trafik sıkışıklığı yaşandı. Park ve açık alanlarda geceyi geçiren Bodrumlular, günün ilk ışıklarıyla birllikte evlerine ve işlerinin başına dönerken herhangi bir hasar olup olmadığını kontrol etti. Sabah olmasıyla depremin etkisini üzerinden atanlardan bazıları, Gümbet dolgu alanına gelerek teknelerin kontrol etti. Teknesini parçalanmış halde bulanlar şok yaşadı. Gümbet Deresi kenarındaki zarar gören park halindeki araçlardan çalışır durumda olanlar sahipleri tarafından götürülürken, diğerlerinin çekici yardımıyla kaldırılacağı öğrenidi.

'BODRUM BOŞALDI SÖYLENTİLERİ DOĞRU DEĞİL'

Bodrum Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği Başkanı Serdar Karcılıoğlu, Bodrum'un deprem nedeniyle boşaldığı yönündeki söylentiler çıkmaya başladığını belirtip, "Bu kesinlikle doğru değil. Konuklarımız otellerinde tatillerine devam ediyor, sadece isteyenlere bahçede konaklayabilecekleri ortamlar yarattık. Evet, tedirgin olduk ama Bodrum'da turistin boşalması diye bir şey söz konusu değil, bu tür söylentiler gerçekçi olmadığı gibi turizme de büyük zarar veriyor" dedi. DEPREM KOMŞUDA İKİ CAN ALDI

Deprem, komşu Yunanistan'ın İstanköy (Kos) Adası'nı da vurdu. İstanköy Adası'nda yayın yapan "www.vimatisko.gr" internet istesinin haberine göre depremde İstanköy şehir merkezindeki Cezayirli Hasan Paşa Camisi'nin minaresi yıkıldı. Minare yıkıldığı sırada caminin yanındaki kafeteryada oturan 39 yaşındaki Sinan Kurtoğlu isimli Türk ile İsveç uyruklu bir turist enkaz altında kalarak yaşamını yitirdi. 100'e yakın yaralanın olduğu adada, onlarca evin de hasar gördüğü belirtildi.

FERİBOT SEFERLERİ İPTAL EDİLDİ

Depremin ardından bugün Yunanistan'ın İstanköy Adası ile Bodrum arasında karşılıklı olarak yapılacak feribot seferlerinin de İstanköy Limanı'nda oluşan hasar nedeniyle durdurulduğu bildirildi. İstanköy Adası'ndaki yaklaşık 80 Türk turist arasında yaralıların bulunması nedeniyle, sabah Asım Kaptan Feribotu İstanköy'e gönderildi. Buradaki Türk turistlerin alınarak Bodrum'a getirileceği belirtildi.

DATÇA'DA BİR BİNA ÇÖKTÜ

Datça İlçesi'ndeki depremin en fazla hissedildiği yer, Reşadiye Mahallesi oldu. Datça'nın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Reşadiye Mahallesi'nde iki katlı bir binada büyük hasar meydana geldi. 44 yaşındaki Ferit Papatya'ya ait iki katlı eski taş bina, depreme dayanamadı. Deprem sırasında evde bulunan eşi 38 yaşındaki Hediye Papatya ve 14 yaşındaki yeğeni Hümeyra Papatya kendilerini dışarı attı. Depreme uykuda yakalandıklarını söyleyen Hediye Papatya, "Hümeyra ile evde uyuyorduk. Büyük bir gürültü oldu. Ev üzerimize yıkılıyordu. Düşen taşlardan bizi Allah korudu. Kendimizi dışarı attık. Ev oturulamaz hale geldi" diye konuştu. Hediye Papatya depremde hasar gören evlerinin önünde bekliyor. Tehlike nedeniyle içeriye kimsenin girmesine izin verilmiyor. 50 yaşındaki Adnan Sadık da evin hasarını gösterirken duvarın her an yıkılabileceğini dikkat çekti.

DATÇA'DA 18 KİŞİ HASTANELERE BAŞVURDU

Deprem sırasında Datça'da korkuya kapılıp dışarı çıkmaya çalışırken düşüp yaralanan 17 kişi Datça Devlet Hastanesi'nde yapılan ilk müdahalelerin ardından taburcu edildi. İskele Mahallesi'ndeki iki katlı bir evde deprem sırasında korkup dışarı çıkmaya çalışan 85 yaşındaki Ruhi Tan ise merdivenlerden düşüp sol kolunu kırdı. Ruhi Tan, ilk müdahalenin ardından Marmaris Devlet Hastanesi'ne sevk edildi.

'DATÇA'DA YILARDIR BÖYLE BÜYÜK BİR DEPREM GÖRÜLMEMİŞTİ'

Datça Belediye Başkanı CHP'li Gürsel Uçar da mahalleye giderek depremde evi hasar gören vatandaşlarla görüşüp, geçmiş olsun dileğinde bulundu. Belediye Başkanı Uçar depremin en fazla Reşadiye'de etkili olduğunu belirtirken, "Datça'da yılardır böyle büyük bir deprem görülmemişti. Datça büyük bir tehlike atlattı. Şu an emniyet ve jandarma ile birlikte kriz masası oluşturduk. Hasar tespit çalışmalarımız sürüyor" dedi.

ENDİŞELİ BEKLEYİŞ SÜRÜYOR

Depremde Datça'da en çok hasarın meydana geldiği Reşadiye Mahallesi'nde endişeli bekleyiş sürüyor. Depremde yıkılmayan, ancak büyük hasar gören binaların yıkılma riski, vatandaşları korkutuyor. Reşadiye Mahallesi'nde, günün ışımasıyla beraber depremin verdiği zarar daha net ortaya çıktı. Datça'nın en eski yerleşim yerlerinden biri olan ve SİT nedeniyle onarılamayan eski taş yapıların bulunduğu mahallede onlarca binanın depremde zarar gördüğü belirlendi. Muğla Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ekipleri sabah erken saatlerden itibaren bölgeye gelerek, hasar tespit çalışmalarına başladı.

Reşadiye Mahallesi sakinlerinden 68 yaşındaki Zafer İşcan, Datça'da böyle bir deprem hiç görmediklerini söyledi. Gece gürültüye uyandığını belirten İşcan, "Yatakta bir oyana bir buyana sallanıyordum. Sanki hiç bitmeyecek gibi geldi. Dışarı çıktığımızda evin duvarının yıkıldığını gördük. Ev oturulamaz hale geldi" diye konuştu. Mahallede birçok binanın hasarlı olduğuna dikkat çekmen İşcan, "Çatlayan duvarların her an yıkılma riski var. En küçük sarsıntıda bu evler ayakta kalmaz. Hasarlı evler yıkılırsa, diğerleri de zarar görür" dedi.

Depremde ahırı yıkılan 65 yaşındaki Yusuf Yayla, "Sabah ahıra gelince gözlerime inanamadım. Binanın duvarları park halindeki traktörümün üzerine düşmüş. Korkudan içeri giremedim" diye konuştu.

KNİDOS AKADEMİNİN SATIŞ MAĞAZASI ZARAR GÖRDÜ

Datça'nın Yaka Mahallesi'ndeki, Uluslararası Knidos Kültür ve Sanat Akadamesi'nin (UKKSA) satış mağazası da depremde büyük hasar gördü. Satış mağazasındaki cam ve seramik eserlerin büyük bölümü deprem sırasında raflardan düşüp kırıldı. UKKSA Başkanı Nevzat Metin, zarar tespit çalışmalarını başlattıklarını, ancak kırılan eserler arasında çok değerli sanatçılara ait sergilenecek eserler olduğunu belirtip, "12 Ağustos'ta açılacak sergide bu eserler sanatseverlerin beğenisine sunulacaktı. Zarar büyük ancak tek tesellimiz, depremde can kaybının yaşanmaması" dedi.

MARMARİSLİLER GECEYİ SAHİLDE GEÇİRDİ

Depremin en çok hissedildiği yerlerden biri de Marmaris oldu. Depremle birlikte gece evlerini boşaltan vatandaşlar sahilde ve parklarda yattı. Sabahın ilk ışıklarına kadar park ve sahilde oturan Marmarisliler'in büyük bir bölümü artçı depremlerin de hafiflemesinin ardından evlerine döndü. Sabahın ilk ışıklarında parklar ile sahilde yatanların halen depremin şokunu üzerlerinden atamadıkları görüldü.

PROF. DR. ERCAN: DAHA BÜYÜK BİR DEPREM BEKLEMİYORUM

Gökova Körfezi merkezli olarak meydana gelen 6.3 büyüklüğündeki depremi değerlendiren İstanbul Teknik Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü'nden Prof. Dr. Ahmet Ercan, bu bölgede daha büyük bir deprem beklenmediğini söyledi. Jeofizik profesörü, deprem bilimci Prof. Dr. Ercan, bu depremin belirtisinin 3-4 yıl önce başladığını belirterek, "Karaada ile Gündoğan arasındaki, Bodrum'u kesip geçen bir depremcik etkinliği vardı. Deprem bu kırıkla Gökova kırığının kesim yerinde olmuştur. ve bu düşüntü türünde bir kırıktır, yanal atımlı değildir. İlk kez deniz sularında bir süpürtü (tsunami) gördük. Bunun yüksekliği 1 metreye kadar varabildi ve karaya doğru ilerlerdi. Teknelere zarar verdi ve tekrar geri çekildi. Bundan daha büyüğü artık gelemez. Çünkü düşey atım çok büyük değildi. Burada olabilecek en büyük deprem 7- 7.2 büyüklüğünde olabilirdi. 6.3'lük deprem ile bu gerginlik boşaldı. Bu büyük oranda bundan sonra büyük bir deprem olasılığını azaltmıştır. Bunun oranı yüzde 20'nin altındadır. Bölgede artıçı depremler ise sürecektir. Bu deprem özellikle İstanköy adasında etkili olmuştur" dedi.

'DEPREM DOĞU ANADOLU'DA OLSAYDI, YIKIM GÜCÜ 8-9 OLURDU'

Bodrum'da yıkım görülmemesinin 2007 deprem yönetmeliğinin başarısı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Ercan şöyle devam etti:

"Bu yönetmelikle sağlam yerde sağlam yapılar yapılmıştır. Türkiye büyük bir sınavdan başarı ile çıkmıştır. Bodrum'daki yapılar 6.6'lık bir depreme kadar dayanıklıdır. Ancak köylerdeki yığma yapılarda hasar görülebilir. Bodrum Kalesi'nin 6.3'lük bu depreme dayanabilmesi çok iyi bir şeydir. Bodrum Kalesi yıkılmadıysa, bölgedeki turustik tesislerin ve yazlık konutların yıkılması zaten beklenemez. Bodrum'un zemine topraktan oluşmamaktadır, kayadan oluşmaktadır. Bu denenle depremin yıkım gücü '5' olmuştur. Eğer aynı deprem Doğu Anadolu'da olsaydı, yıkım gücü 8-9 olurdu. Deperimin süresi 16-17 saniyedir. Bu uzun bir süredir. Yıkım yapsa bu sürede yapardı. 1894 İstanbul Adalar depremi bu büyüklükteydi, o da 16 saniye sürmüştü, kapalı Çarşı ve camiler yıkılmıştı, ölümcül olmuştu. Türkiye'de yapı niteliği arttı. Gerek yer bilimcileri gerekse inşaat mühendisleri ve mimarları, ayrıca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı kutluyorum. Türkiye büyük bir sınavdan olumlu olarak geçmiştir. Aferin Türkiye'nin bilimine. Yazlıkçıların bölgeden kaçışmasına neden yoktur. Denize girebilirler. İki yıldır kötü olan turizme deprem yüzünden darbe vurulmasın."

'DEPREM 3-4 ATOM BOMBASI GÜCÜNDEYDİ'

Depremin yaklaşık 3-4 atom bombası gücünde olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Ercan, şöyle  devam etti:

"Bu depremin ana deprem olduğu, ardından daha büyük bir depremin gelmesinin şaşırtıcı olacağı kanısındayım. Artçı depremler gün boyu, ayrıca gelecek 3 hafta yoğun olarak sürecektir. Bunların büyüklükleri 5.2'ye dek varabilir."

YAKIN GEÇMİŞTEKİ YIKICI DEPREMLER

Prof. Dr. Ercan, bu bölgede, yakın geçmişte yaşanan yıkıcı depremlerin 1926'da Finike'de 6.9, 1941'de Muğla'da 6.0, 1941'de Muğla'da 5.7, 1957'de Fethiye'de 7.1, 1956'da Köyceğiz'de 5.7, 1961'de Marmaris'te 6.5, 1969'da Fethiye'de 6.2, 2004'te Gökova'da (Bodrum) 5.5, 5.4, 5.0 olduğu bilgisini de verdi.

İZMİR DE 6.2 İLE SALLANMIŞTI

İzmir'in Karaburun İlçesi açıklarında, Ege Denizi'nde geçen 12 Haziran'da, Richter Ölçeği'ne göre 6.2 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmişti. Deprem, başta İzmir ve Çanakkale hattı olmak üzere, Edirne'den Muğla'ya kadar Türkiye'nin batısındaki birçok merkezde hissedilmiş, korku ve paniğe neden olmuştu. Yunanistan'nın Midilli Adası'nda yıkıma neden olan bu depremin ardından 17 Haziran'da aynı bölgede bu kez 5.3 büyüklüğünde depremler meydana gelmiş, İzmir'de yine korkuya yol açmıştı. Büyük depremlerin ardından artçı sarsıntılar da devam etmişti.

MANİSA'DA HASARA NEDEN OLMUŞTU

Manisa'da da geçen 27 Mayıs'ta merkez üssü Gölmarmara'nın Tiyenli Mahallesi ile yakınındaki Saruhanlı'nın Kumkuyucak Mahallesi olan, Richter Ölçeği'ne göre 5.1 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti. Depremde can kaybı yaşanmazken,Tiyenli ve Kumkuyucak'taki çok sayıda ev hasar görmüştü. Depremdeler için önce çadır yardımında bulunulmuş, sonrasında ise konteyner evler getirilmişti.

FETHİYE'DE DEPREM BÖYLE HİSSEDİLDİ

Gökova Körfezi'nde Bodrum açıklarında meydana gelen 6.3 büyüklüğündeki deprem, Muğla'nın Fethiye İlçesi'nde de hissedildi. Kısa süreli paniğe neden olan deprem anı bir restoranın güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde sarsıntıyla birlikte panik yaşayan bazı vatandaşlar, hızla yerinden kalkarak restorandan dışarı çıkarken, bazılarının ise sarsıntıya aldırış etmeden yerinde oturmaya devam ettiği dikkati çekti. Sarsıntının sona ermesinin ardından dışarı çıkanların, restorana geri döndüğü görüldü.

Görüntü Dökümü:

-----------------------FETHİYE

-Deprem anına ilişkin bir restorandaki farklı açılardan kamera görüntüleri

Haber-Kamera: Ergün TOS/ FETHİYE (Muğla),

Yaşar ANTER- Taylan YILDIRIM- Nilüfer DEMİR- Hülya ELTEŞ- Mustafa SARIİPEK- Ali GÜNDOĞAN- Mehmet ÇİL/ BODRUM, MARMARİS, DATÇA (Muğla),

==================================================

DARBECİ ASKER, MAHKEMEYE GÜLÜMSEYEREK GELDİ (EK)

2)SANIKTAN MAHKEME BAŞKANINA; 'SİZİN DE BU ŞARTLARDA YARGILANMANIZI İSTERİM'

Mahkeme heyeti sanıkların tutuklamaya ilişkin beyanlarını aldı. Darbeci askerlerden Yüzbaşı Ergün Şahin, savunmasında Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ'a, "Sizin de bir gün bu şartlarda yargılanmanızı isterim" dedi. Üsteğmen Haydar Murat Özden, "Kendi isteğimle emniyete teslim oldum. Savcılık ve huzurunuzdaki ifadelerimle hiç çelişki yok. Aleyhimde kimse beyanda bulunmadı. Dosya kapsamında hakkımda suçu sabitleyen bir şey yok. Komutanlarım, kendileri beni görevlendirdiklerini beyan ettiler. Cep telefonum Zeki Göçmen'in verdiği emir doğrultusunda 'kapalı' durumdaydı. Imsak'a gidene kadar olaylardan haberim yoktu. Yarbaz Fethi Şahbaz helikopterin bataryalarını söktüğümü söyledi. Ailem tarafından ağır hakarete maruz kalıyorum. İkinci oğlum ben cezaevindeyken doğdu. Toplamda 4 saat görebildim" dedi.

Binbaşı Şükrü Seymen, "Ek süre talebim var. Adil yargılanma yapılıyorsa talebimizin ciddiye alınması gerekiyor. Elimiz kolumuz bağlı. Bu ülke düzmece raporlarla Ergenekon ve Balyoz'u yaşadı. Kendimizi ispat etmemiz için ne yapmamız gerekiyor? Akıl ve mantık dışı bir şey istemiyoruz. Bakın hakim bey, bu dava kumpas davasına dönecek. Benim yerimde 4 yıl sonra başkaları oturacak" dedi. Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ ise, "Gelen talepleri değerlendirdik. Raporların sahte olduğuna dair bilimsel bir bulgu yok" dedi. Yüzbaşı Ergün Şahin, "Tutukluk halimin devamını ya da tahliye talebimi mahkemenize bırakmak isterdim. Sizin de bir gün bu şartlarda yargılanmanızı ve izlediğiniz metoda maruz kalmanızı isterim" dedi. Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ da, Şahin'i oturması konusunda sert bir dille uyardı. Duruşma diğer sanıkların beyanlarının alınmasıyla sürüyor.

MUĞLA/DHA

===================================================

3)ŞEHİT ÖĞRETMENİN ADI, SON OLARAK GEÇTİĞİ YOLA VERİLDİ

TUNCELİ- Erzincan karayolunda, 19 Haziran günü PKK'lılar tarafından kaçırılarak katledilen öğretmen Necmettin Yılmaz'ı ismi, Tunceli Belediyesi Meclisi kararıyla, özel aracıyla son olarak geçtiği yola verildi. Şehit öğretmenin yazılı olduğu tabela da bugün bulvar girişine dikildi.

Tunceli Valisi ve Belediye Başkanvekili Tuncay Sonel, başkanlığında geçtiğimiz salı günü toplanan belediye meclisinin aldığı karar ile şehit öğretmen Necmettin Yılmaz'ın aracıyla en son geçtiği Tunceli Erzincan karayolunun Tunceli girişi olan Mameki Köprüsü'nden Yeni Sanayi Sitesi ve TOKİ Konutları bölgesinden geçen yaklaşık 4 kilometrelik kısmına Şehit Öğretmen Necmettin Yılmaz ismi verilmesi kararlaştırıldı.

Necmettin Yılmaz'ın özel otomobiliyle 19 Haziran 2017 tarihinde saat 15.30 sularında aracıyla geçtiğini gösteren fotoğrafı da ortaya çıktı. Mobese kamerası kayıtlarından alınan fotoğrafta, öğretmen Necmettin Yılmaz'ın beyaz renkli otomobiliyle mobese kamerasının olduğu noktadan geçiyor. Tunceli Belediyesi tarafından hazırlanan, "Şehit Öğretmen Necmettin Yılmaz Karayolu" yazılı tabela da bugün bulvarın girişine dikildi.

Tunceli Valisi Tuncay Sonel, bugün saat 14.00'da Bulvara şehit öğretmenin isminin verilmesi nedeniyle tören düzenleneceğini ve törene Milli Eğitim Bakan Yardımcısı'nın katılacağını söyledi. Bu arada teröre karşı bugün protesto yürüyüşü yapacak olan CHP'nin yürüyüşü için kente gelecek olan çok sayıda CHP'li milletvekilinin de açılış törenine katılacağı öğrenildi.

Görüntü Dökümü

-Tabelanın bulvara getirilmesi

-Üzerinde şehit Öğretmen Necmetin Yılmaz yazan ışıklı tabelanın yerine yerleştirilmesi

-Tabeladan uzak ve yakın çekim

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ferit DEMİR/TUNCELİ, -

=====================================================

4)DENİZDEKİ SUNTALAR DRONE'LA BÖYLE GÖRÜNTÜLENDİ

BURSA'nın Gemlik İlçesi'ndeki Rodaport Limanı'nda 9 Temmuz'da 'MSS Pelet' isimli Moldova bayraklı gemiden dökülen suntaların sahile vurma görüntüleri bir vatandaş tarafından havadan "Droneö ile görüntülendi. Görüntülere yüzmek için Gemlik sahiline gelen tatilciler ise kıyıya vuran suntaları denizden çıkarması yer alıyor. Gemlik İlçesi Rodaport Limanı'nda 9 Temmuz günü Moldova  bayraklı NS Sprit Gemisi'nden yükleme nedeniyle suntalar balyalar halinde denize döküldü. Yaklaşık 2 kilometrelik sahil suntalarla kaplandı. Üç gün süren çalışmaların ardından sahildeki suntaları temizlenirken Bursa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ekipleri suntanın denize döküldüğü gemiye 28 bin lira, Gemlik Liman Başkanlığı ise 36 bin 500 lira idari para cezası kesildi.

Denize girmek isteyen tatilciler sahili kaplayan suntaları kıyıya çıkarmak için yoğun çaba göstermeleri bir vatandaş tarafından havadan Drone ile görüntülendi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Dron ile çekim

Denizin içinde suntar

BOYUT: 8.16 MB SÜRE:  47 saniye

Hüseyin TÜCCAR/BURSA,

=====================================================

5)DOKTORU SAÇINDAN SÜRÜKLEDİ

SAKARYA'nın Sapanca İlçesi'nde, bir kadın rahatsızlanan 3 yaşındaki çocuğunu muayene için Sapanca İlçe Devlet Hastanesi'ne getirdi. Dr. Fatma Banu Turhan tahta çubuğu çocuğun dilinin üzerine koyarak boğazına bakarken, çocuk öğürünce annesi saldırdı. Kadın doktoru darp edip, saçından sürükleyen kadın hakkında soruşturma başlatıldı.

Olay gece saat 01.30 sıralarında Sapanca İlçe Devlet Hastanesi'nde meydana geldi. S.A. rahatsızlanan 3 yaşındaki kızını bir yakını olan kadın ile birlikte hastanenin acil servisine getirdi. Dr. Fatma Banu Turhan çocuğu muayene ederken tahta çubuğu dilini üzerine koyarak boğazına baktı. İddiaya göre bu sırada çocuk öğürünce annesi S.A. tepki göstererek doktora saldırdı. Doktoru darp edip, saçından çeken S.A. daha sonra çocuğunu alarak hastaneden ayrıldı. Dr. Fatma Banu Turhan, S.A. hakkında şikayetçi oldu. İfadesi alınan S.A. serbest bırakıldı. Dr. Fatma Banu Turhan yaşanan olayın ardından devlet memurluğundan istifa etti.

Sapanca İlçe Devlet Hastanesi'nde görevli sağlık personeli bir araya gelerek yaşanan olaya tepki gösterdi. Hastanede görevli Genel Cerrah Dr. Sıddık Kaya yaptığı basın açıklamasında, "Dün gece saat 01.00-02.00 sırasında Dr. Fatma Banu Turhan'a acil klinikte iki bayan tarafından şiddet uygulanmış, doktor bayanı saçlarından sürükleyerek darp etmişlerdir. Tüm iyi niyeti ve çabasıyla hastasını muayene etmeye çalışan doktor hanıma yapılan bu muamele kabul edilemez. Maalesef doktor hanım bu üzücü olay karşısında sabah devlet memurluğundan istifa etme kararı almıştır, aramızdan ayrılmıştır. Mesleğine yeni adım attığı bu yıllarında çalışma azmini ve şevkini örseleyen bu tür insanları kınıyoruz, hukuk mücadelemiz başlattığımızı duyuruyoruz. Bunun takipçisi olacağız. Bilmenizi istediğim bir şey var, bu doktor hanım dün acil polikliniğinde 300 hastaya bakmış. Ben yetkilisi olsam bu hastanenin bugün bu hastaneyi kapatırım. Yaşanan bu olaylar sağlık çalışanlarının moral ve motivasyonunu tükenme noktasına getirmiştir. Bu tarz şiddet olaylarının karşısında sizlerin de evlatlarınız olan sağlık çalışanlarına tüm halkımızdan destek bekliyoruz" dedi.

Sakarya Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Hasan Salih Sağlam, ise açıklamasında bu olayı yapan kişinin bir gurbetçi olmasının kendilerini şaşkına çevirdiğini belirterek, "Doktor arkadaşımız gece yarısı görevi başında üç yaşındaki bir hastayı muayene ederken boğazına bakmak için kullandığı abeslangın (tahta çubuk) çocuğu öğürttüğü gerekçesiyle hasta yakını tarafından sözlü saldırı ve ardından fiziki şiddet ile karşı karşıya kalmıştır. Saçından sürüklenerek darp edilen doktorumuza bunu yapan vatandaşımızın yurt dışında yaşayan bir gurbetçi olması bizleri daha da şaşırtmıştır. Çünkü yurt dışında gece çocuğunuzda hastalansa hekime gidip çocuğunuzu muayene ettiremezsiniz. Telefonla ulaşarak ilgili hekimin talimatları doğrultusunda hareket eder hastaneye gidemezsiniz. Ülkemizde günün her saati aktif bir sağlık hizmeti verilirken, gecenin yarısında bile rahatlıkla hekim bulup dertlere derman bulma imkanı ortadayken, öz vatanına gelen bir gurbetçi vatandaşın bunu bilmesine rağmen böyle hareket etmesi asla kabul edilemez. Bu çirkin saldırıyı kınıyoruz. Doktorumuzun genel durumunun iyi olması teselli kaynağımız olmuştur. Ancak vatandaşlarımıza fedakarca hizmet sunma gayretiyle çalışan sağlık personelimizin bu gibi olaylara maruz kalması asla kabul edilemez. Şifa dağıtan ellere vefa gösterilmesini bekliyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Basın açıklaması

Güvenlik kamerası görüntüleri

İsa ÇİÇEK/SAPANCA(Sakarya), -

======================================================

6)ACİL SERVİS ÖNÜNDE SÜRPRİZ EVLENME TEKLİFİ

ANTALYA'nın Kemer İlçesi'nde Veteriner Hekim 34 yaşındaki Fevzi Uzun, 3 aydır birlikte olduğu sevgilisi 39 yaşındaki Hatice Eren'e acil servis nöbeti sırasında sürpriz evlilik teklifi ve doğum günü kutlaması yaptı. Sürpriz karşısında şaşıran Hatice Eren, teklifi kabul etti.

Kemer Belediyesi Sahipsiz Hayvan Bakımevi sorumlusu Veteriner Hekim Fevzi Uzun, 3 aydır birlikte olduğu kız arkadaşı hemşire Hatice Eren'e sürpriz doğum günü ve evlilik teklifi yapmaya karar verdi. Kemer Devlet Hastanesi'nde çalışan kız arkadaşına sürpriz için Eren'in üyesi olduğu 'Vostalya 07 Kulübü'nden de destek isteyen Uzun, sevgilisine ait 'Beetle' marka nostaljik araçla hastanenin acil servisine geldi.

Vostalya üyelerinin de araçlarıyla eşlik ettiği Fevzi Uzun, klakson çalarak Hatice Eren'i dışarı çağırdı. Bu sırada sokak kedilerine su veren Hatice Eren, sesler üzerine araçların yanına geldi. Fevzi Uzun kız arkadaşının önünde diz çökerek "Benimle evlenir misin" dedi. Sürpriz karşısında şaşıran Hatice Eren, "Evet" diyerek teklifi kabul etti. Arkadaşlarının tebriklerini kabul eden ikili daha sonra Hatice Eren'in 39'uncu yaş gününü pasta keserek kutladı.

Hatice Eren, hayvan sevgileri dolayısıyla tanıştıklarını belirtirken, "Çok heyecanlıyım, nöbet sürprizi oldu" dedi. Fevzi Uzun da "Bugün doğum günü. Güzel bir birliktelik. Hem sürpriz olsun istedim. Aslında doğum günü nöbetteyken olmasaydı iyiydi. 2 yıldır tanışıyoruz ama duygusal birlikteliğimiz 2-3 aydır sürüyordu" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

--------------

Devlet Hastanesi acil girişi detay

Fevzi Uzun ve arkadaşlarının araçlarla acil servis önüne gelmeleri ve klakson çalmaları

Kedilere su veren Hatice Eren'in gelmesi

Fevzi Uzun'un evlenme teklifi

Hatice Eren ve Fevzi Uzun birlikte açıklamaları

Araçlardan detay

Doğum günü kutlaması pastadaki mumların üflenmesi

Araçtaki çiçekten detay

Araç içindeki Hatice Eren ve Fevzi Uzun detayı

Araç ile acil servis önünden ayrılma

136 MB/// 04.16ö

HABER- KAMERA: Levent YENİGÜN/KEMER (Antalya),

=====================================================

7)POSTA KUTUSU MALİYETİNE MANHATTAN'DA SHOWROOM

BURSA Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) heyeti, Ekonomi Bakanlığı öncülüğünde Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) işbirliğiyle ve BTSO desteğiyle  açılışı gerçekleştirilen New York Türk Ticaret Merkezi'ni inceledi. ABD ekonomisinin kalbi olan New York Manhattan bölgesinde ve Empire States'in hemen yanında olan merkez, Bursalı firmaların global pazarda etkin bir oyuncu olmasını sağlayacak. Bir çok firmanın bu bölgede yer almak için yarıştığını belirten BTSO Başkanı İbrahim Burkay,  "Firmalarımız, posta kutusu maliyetıne burada showroom sahibi oluyorö dedi.

BTSO'nun desteğiyle New York'un en işlek bölgelerinden biri olan 5. Cadde'ye yakın bir konuma sahip olan Türk Ticaret Merkezi, Türk firmalarının ABD pazarındaki etkinliğini artırma hedefiyle açıldı. Ev tekstili, halı, konfeksiyon ve iş kontratları sektör temsilcilerinin yer aldığı merkezin Türkiye'nin Amerika kıtasındaki ihracat potansiyeline önemli katkı sağlaması bekleniyor. Merkezin 2 katında BTSO imzası bulunuyor. Söz konusu iki katta tekstil ve iş kontratları sektöründe faaliyet gösteren 14 firma yer alıyor.

"TİCARETTE YENİ BİR DÖNEM BAŞLADIö

BTSO heyeti New York'ta yer alan Türk Ticaret Merkezi'nde incelemelerde bulundu. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, ticaret merkezlerinin Türkiye'nin 2023 ihracat stratejisi hedefleri doğrultusunda şirketlerin dünyaya açılmasını sağladığı söyledi. Dünyada ticaretin kurallarının değiştiğini, 20 yıl önceki gibi eline bavul alıp ülke ülke gezme devrinin kapandığını dile getiren BTSO Başkanı Burkay, Ekonomi Bakanlığı'nın ihracat noktasında sunduğu desteklerin firmaların dünyaya açılması için fırsat olduğunu dile getirdi.

İbrahim Burkay, bir ülkede ciddi bir  aktör olmak için o pazarda mutlaka yerel oyuncu kimliği kazanılması gerektiğinin altını çizdi. Bu merkezlerle firmaların hedef pazarlarda yerleşik bir düzene sahip olacağını ifade eden Burkay, "Sektör temsilcilerimiz, New York'taki merkezimizde yeni müşteriler kazanarak, ihracatlarını artıracak. Merkezimiz aynı zamanda Empire States binasına yakın bir konuma sahip. Bugün dünyada birçok firma, bu bölgede yer almak için adeta yarışıyor. Birçok yabancı şirket, bu bölgede adresi olması için sadece posta kutusu satın alıyor. Bakanlığımızın maddi destekleriyle firmalarımız, posta kutusu maliyetıne burada showroom sahibi oluyor. Bu destekler firmalarımız için büyük fırsatö dedi.

"BURADAKİ FİRMALARIN İHRACATI YÜZDE 80 ARTACAKö

BTSO Başkanı Burkay, Ekonomi Bakanlığı tarafından bu merkezlerin masraflarının hedef ülkelerde yüzde 75'e, diğer ülkelerde ise yüzde 60'a varan oranlarda desteklendiğini belirtti. Bakanlığın her merkez için kira, istihdam ve dekorasyon konularında 2 milyon 350 bin dolara kadar destek sağladığına da dikkat çeken İbrahim Burkay, "İnanıyorum ki firmalarımız en yakın zamanda ihracatlarını daha da artıracak. ABD pazarında ihracatımız yüzde 10 artıyorsa, buradaki firmalarımızın ihracatı yüzde 70-80 artacak. Hedefimiz, Bakanlığımız ve TİM öncülüğünde bu merkezlerin sayısını daha da artırmakö diye konuştu.

"ABD'DEKİ FIRSATLARI GÖRMELİYİZö

Türkiye Cumhuriyeti New York Başkonsolosu Ertan Yalçın, New York'un dünya ekonomisinin başkenti olduğunu belirterek, "Merkezimiz, ülkemiz için büyük önem taşıyor. Artık mesafeler kısaldı. ABD bize uzak değil. Burası büyük bir pazar. Buradaki fırsatları görmemiz lazım. Nüfus ve satın alma gücüne baktığımızda büyük bir ticaret merkezi. Türk Ticaret Merkezi de bu açıdan Türk firmalarının ihracatçı kimliğini daha da güçlendirecekö şeklinde konuştu.

"BÖYLE BİR MEKANA SAHİP OLMAK BİZLERE CESARET VERİYORö

Apolena Tekstil CEO'su Abdullah Şişman da merkezin oldukça prestijli bir konumda olduğunu ifade ederek, "Böyle bir mekana sahip olmak bize büyük cesaret veriyor. Bakanlığımıza, TİM'e ve BTSO Yönetim Kurulu Başkanımız İbrahim Burkay'a  desteklerinden dolayı teşekkür ederimö dedi.

İlay Tekstil'in Pazarlama Müdürü Cemil Parlakay da ABD pazarında güçlenmek için merkezin bir fırsat niteliğinde olduğunu söyledi. Türk Ticaret Merkezi'nin ABD müşterilerine daha rahat ulaşılmasını sağlayacağını kaydeden Parlakay, "Önümüzdeki yıllarda ABD'ye olan ihracatımız daha da artacakö şeklinde konuştu.

Ziyarette, Bursa Milletvekilleri Muhammed Müfit Aydın, İsmail Aydın ve Osman Mestan, BTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsmail Kuş, Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Gürses, Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan, KOSGEB Bursa Müdürü Erkan Güngör, DOSAB Başkanı Ersan Özsoy, Türk Hava Yolları New York Müdürü Cenk Öcal ile meclis üyeleri ve Bursa iş dünyası temsilcileri de hazır bulundu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-New York'taki ticaret merkezinden görüntüler

-Açıklamalar

BOYUT 360 MB

SÜRE 08.44

BURSA, -

===========================================================

8)RAFTİNGÇİLER DALAMAN'DA BULUŞTU

MUĞLA'nın Dalaman İlçesi'nde Türkiye Rafting Şampiyonası 3'üncü ayağı ile birlikte Dalaman Belediyesi'nin kuruluşunun 50'nci yılı kutlamaları bir arada yapıldı.

Türkiye Rafting Şampiyonası 3. ayağı açılış seremonisiyle başladı. Dalaman'ın Narlı Mahallesi'nde düzenlenen törene Dalaman Kaymakamı Ali Güldoğan, Garnizon Komutan Vekili Deniz Albay Okan Mumcu, CHP'li Dalaman Belediye Başkanı Muhammet Şaşmaz, Muğla Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Serkan Öçalmaz, Gelişmekte Olan Spor Branşları Federasyonu Rafting Asbaşkanı Fikret Yardımcı, çok sayıda sporcu ve vatandaşlar katıldı. Dalaman Belediyesi folklor ekibinin gösterisinin ardından Türkiye Rafting Şampiyonası'nın 3. ayak yarışları yapıldı. Akşam saatlerinde ise Dalaman Kapıkargın Mahallesi'nde belediyenin yeni hizmete açtığı kaplıcada Gözde Okan konser verdi. Muğla Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Serkan Öçalmaz, spor turizmi denildiğinde akla ilk gelen yerlerden birisinin Dalaman Çayı olduğunu belirterek, bu şampiyona ile Dalaman'ın sportif faaliyetleri açısından hak ettiği değeri göreceğini ifade etti. Gelişmekte Olan Spor Branşları Federasyonu Rafting Asbaşkanı Fikret Yardımcı, Dalaman'da euro cup şampiyonası da yapmayı planladıklarını belirterek, "Dalaman'da ilk defa bu şampiyonayı yapma kararı aldık. Umarım burada uluslararası bir organizasyona da imza atarız. Şampiyonaya destek verenlere teşekkür ediyorum" dedi.

ETKİNLİKLER 5 GÜN SÜRECEK

CHP'li Belediye Başkanı Muhammet Şaşmaz, rafting şampiyonasının hem turizm açısından hem de sportif anlamda Dalaman'a katkı sağlayacağını söyleyerek Dalaman Belediyesi'nin kuruluşunun 50'nci yılı kutlamalarını da bu etkinlikle birleştirdiklerini belirtti. Beş gün sürecek etkinlikler kapsamında Dalaman'da çekimleri yapılan Mezarcı filminin galasını da yapacaklarını ifade eden Şaşmaz, herkesi Sarsala Plajı'na davet etti.

Dalaman'ın birçok doğa güzelliğinin yanı sıra deniz, kum ve önemli bir rafting parkuruna sahip olduğunu söyleyen Dalaman Kaymakamı Ali Güldoğan ise Dalaman'ın, bu tür faaliyetler ile hak ettiği marka değerini oluşturacağını kaydetti.

İki parkurda yapılacak yarışlar, Narlı etabı ile başladı. 20 takım ve yaklaşık 150 sporcunun mücadele edeceği şampiyona 22 Temmuz'da yapılacak final yarışları ile son bulacak. 24 Temmuz Pazartesi günü ise Gece Yolcuları grubu konser verecek.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ;

-Rafting yarışından görüntü,

-Akşamki konserden görüntü,

-Belediye Başkanı Muhammet Şaşmaz ile röp.

Haber - Kamera: Cihan KAYA/ DALAMAN (Muğla),

==========================================================

9)15 TEMMUZ KAHRAMANLARI BATMAN'DA KONUŞTU

15 Temmuz darbe girişimi sırasında sokaklara çıkarak darbecilere direnen  Yusuf Özgün, Yusuf Ak ve Mehmet Köse, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından düzenlenen "Tecrübe konuşuyor içimizdeki kahramanlar" projesi kapsamında Batman'a gelerek yaşadıklarını anlattı. Kahraman değil fenomen olduğunu belirten ve 15 Temmuz gecesi ilk kez tank süren Mehmet Köse, "Ben kendimi fenomen olarak görüyorum, kahraman olarak değil. 5 dakikada tank sürdüm, 5 saniyede de vatan haini olabilirdim. Yanlış bir düğmeye basmakla şu anda burada değil, hakim karşısında olurdum" dedi.

15 Temmuz darbe gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısı üzerine sokağa çıkarak darbecilere direnen Yusuf Özgün, Yusuf Ak ve Mehmet Köse,"Tecrübe konuşuyor içimizdeki kahramanlar" projesi kapsamında geldikleri Batman'da darbe gecesi yaşadıklarını anlattı. Programa Batman Valisi Ahmet Deniz, Belediye Başkan vekili Ertuğ Şevket Aksoy, Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aydın Durmuş ve çok sayıda davetli katıldı. Programda ayrıca Mehmet Çelikdemir, kum sanatıyla 15 Temmuz gecesini ekrana yansıttı. Etkinlikte ilk konuşmasını yapan Yusuf Özgün, 15 Temmuz gecesinin sözcüklerle ifade edilmeyecek bir gece olduğunu belirterek, "Karanlıkla başlayan gecenin sonu aydınlık oldu. O gün market, bakkal kuyruğunda insanlar vardı. O gece market ve bakkal kuyruğunda olanlar belki vatanımız, namusumuz işgal altındayken o pozisyonda olmaktan utanmadılar. O gece şehadet şerbetini içememenin acısını hala yaşıyorum. Çünkü o gece şahadet şerbeti içilecek en güzel geceydi. O gece Cumhurbaşkanımız çıkıp bizleri sokağa çağırmasaydı, Suriye olurduk, Irak olurduk beter olmuştuk."dedi.

"GAZ FREN DERKEN TANK YÜRÜDÜö

15 Temmuz gecesi ilk kez tank süren Mehmet Köse ise, "Tankların köprüye çıkmasını biz terör zannettik. Ufak hareketlenmeler oldu. Eve gider gitmez görev yerine dönmemiz için acilen çağırdılar. Bir motosikletim vardı. Daha yeni öğrenmeye başladım. Kışla önüne kamyonları çektik. Çok hain saldırılar oldu. O gece boğaz köprüsünde olmayı çok isterdim. Tabi kamyonla giderken Göztepe'de vatandaşların ele geçirdiği tank vardı. Bizde yardımcı olmak için oraya gittik. 15 tonluk tankı vinçle kaldıramazsınız. Bu tank 50-60 ton var. Hayatımda tank gördüm mü, evet kışlanın önünde gördüm. Askerliği Jandarma Komando olarak yaptım. Askerlikte tankı, ceza verilmiş orada yatıyor, o şekilde gördüm. Ceza alan tank gördüm. Bir de filmlerde görmüştüm. Tankın içine bir girdim, baktım anahtar yok, içi karanlıktı. Anahtar geldi girdim içine çalıştırdım. Ben kendimi fenomen olarak görüyorum, kahraman olarak değil. Ama şunu da söyleyeyim, 5 dakikada tank sürdüm, 5 saniyede de vatan haini olabilirdim. Yanlış bir düğmeye basmakla şu anda burada değil hakim karşısında olurdum. Kontağı açmamla birlikte içinde ışıklar açıldı. Yazılara baktım Türkçe yazıyordu, aman Türkçe yazıyorsa da bu oldu. Baktım bir gaz bir fren, otomatik viteslidir herhalde. Birinci vites, ikinci vites derken baktım tank yürüyor. Hareket ettik Hasanpaşa garajına getirdim."dedi.

KAFAMDAKİ ŞARAFNEL PARCALARI BENİM MADALYAM

15 Temmuz gecesi tank atışıyla yaralanan Yusuf Ak ise yaşadıklarını gözyaşları içinde anlattı. O gece bir merminin iki insanı yaraladığına şahit olduğunu belirten Ak, "Bir mermi arkadaşımın ağzını parçalayıp, ensesinden çıkıp, arkasındaki birini yaraladı. Biz Çanakkale'yi görmedik ama 15 Temmuz'u canlı yaşadık. Sonucunda zaferle ayrıldık. Çok mutluyuz, gururluyuz. Ben 5 aylık çocuğumun kokusunu almadan eşimden helallik aldım, bu gece şahadete gidiyorum dedim. Daha 5 aylık çocuğumun kokusunu almadan evimi terk ettim. Bu kardeşlerimiz anamız, babamız vatansız kalmasın diye gittim. Saat sabah 05: 28'de tank ateşiyle ben vuruluyorum. Vurulduktan sonrasını hatırlamıyorum. Benim kafamda üç tane şarapnel parçası ile bir tane mermi parçası var. Sağ baş parmağımı kaybettim. Vücudumda çeşitli yerlerinde şarapneller vardı. Üçü ameliyatla alındı, yalnız beynimdeki şarapnel parçaları alınamıyor. Alınmasınlar ben onlarla yaşayacağım, çünkü onları şeref madalyaları olarak taşıyacağım, ömrümün sonuna kadar. Daha sonra tedavilerle zamanla kendime geldim."diye konuştu.

Görüntü dökümü

----------------------

Salondan görüntü

Bayrak gösterisi

Yusuf Özgün'ün konuşması

Mehmet Köse'nin konuşması

Yusuf Ak'ın konuşması

Haber - Kamera: Arif ARSLAN-Reşat YİĞİZ/BATMAN, -

==================================================

10)YAVRU KEDİYİ 3 GÜN SONRA İTFAİYE KURTARDI

MANİSA Büyükşehir Belediyesi Turgutlu İtfaiye Amirliği ekipleri, bir apartmanın su tahliye borusuna sıkışan yavru kediyi 3 gün sonra kurtardı. Turgutlu'nun Altay Mahallesi'nde yaşayan Ayşe Durmaz, oturduğu apartmanın önünde bir kedi sesi duydu. Sesin nereden geldiğini anlayamayan Durmaz, çevredeki vatandaşlara birlikte 3 gün sonra itfaiyeye haber verdi. Turgutlu İtfaiye Amirliği'ne bağlı ekipler, kedi sesinin 3 katlı apartmanın su tahliye borusundan geldiğini tespit etti. Kaldırımın altındaki su borusunu kıran ekipler, sıkışan yavru kediye ulaştı. Çamur içinde kalan yavru kediye önce su içirildi. Yavru kedi üzerindeki çamurlar temizlendikten sonra çevrede bekleyen anne kedinin yanına bırakıldı. 3 gündür duydukları kedi sesinin nereden geldiğini anlayamadıklarını anlatan Ayşe Durmaz, itfaiye ekiplerine teşekkür etti.

Görüntü Dökümü

--------------------------

-Kaldırımdaki su boruları kırılırken görüntü,

-İtfaiyenin kurtarma çalışmasından görüntü,

-İtfaiyenin kediye su vermesinden görüntü,

-Yavru kedinin annesinden görüntü

Haber - Kamera: Doğan ÇİZMECİ/ TURGUTLU (Manisa),

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-5 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement