Başbakan Erdoğan: "Bu meselenin kökü 1980 darbesidir" - - Son Dakika
Politika

Başbakan Erdoğan: "Bu meselenin kökü 1980 darbesidir" -

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 30 Mart seçiminin, ayrı bir özelliği bulunduğunu belirterek, "Bütün gelişmeler şunu gösteriyor; bu seçimde AK Parti'nin oyunu nasıl aşağı çekebiliriz. Bütün gayretler buna yönelik. Tüm halkıma sesleniyorum.

11.02.2014 14:06

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 30 Mart seçiminin, ayrı bir özelliği bulunduğunu belirterek, "Bütün gelişmeler şunu gösteriyor; bu seçimde AK Parti'nin oyunu nasıl aşağı çekebiliriz. Bütün gayretler buna yönelik. Tüm halkıma sesleniyorum. Sizler bu seçimde öyle bir gayretin içinde olacaksınız ki, öyle bir çalışma, öyle bir performans ortaya koyacaksınız ki Allah'ın izniyle AK Parti'nin 30 Mart seçimlerinden de çok daha farklı şekilde güçlenerek çıktığını ispat etmiş olacaksınız" dedi.

Erdoğan, partisinin TBMM Grubu'nda yaptığı konuşmada, Cumartesi günü Van'ın Saray ilçesinde askeri aracın devrilmesi sonucu şehit olan üç askere Allah'tan rahmet, yakınlarına, Silahlı Kuvvetleri'ne başsağlığı, yaralanan 18 askere şifa diledi.

Medine'de Umre ziyaretçilerinin bulunduğu otelde çıkan yangında hayatını kaybeden 17 kişiye de Allah'tan rahmet dileyen Erdoğan, yaralılara geçmiş olsun temennisinde bulundu.

Erdoğan, Bosna Hersek'te devam eden olayları kaygıyla izlediklerini ifade ederek, "Dualarımız, Bosna Hersek'teki kardeşlerimizle birarada, onların huzura kavuşmaları için" dedi.

Konuşmasında yurtdışı ve yurtiçindeki temaslarına değinen Erdoğan, son grup toplantısının ardından İran'ı ziyaret ettiğini ve görüşmelerde bulunduğunu söyledi. Erdoğan, İran ziyaretleri sırasında müzakereleri 10 yıldır süren tercihli ticaret anlaşması, yüksek düzeyli işbirliği konseyi kurulmasına dair ortak bildiri ve kurumlar arasında işbirliğini öngören çeşitli protokoller imzaladıklarını anlattı. Erdoğan, "İran ile dış ticaret hacmine yönelik daha önce belirlediğimiz 30 milyar dolarlık hedefi teyiden, bu defa tekrar gündeme getirerek 30 milyar dolarlık hedefi yakalamak için kararlılığımızı, orada birlikte, tekrar kayda aldık. Suriye başta olmak üzere bölgesel meseleleri değerlendirdik" diye konuştu.

Almanya'da geçen hafta temaslarda bulunduğuna işaret eden Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel ile çalışma yemeği gerçekleştirdiklerini, çeşitli görüşmelerde bulunduğunu kaydetti.

Erdoğan, AB ile ilgili gelişmeleri ve Türkiye ile Almanya arasında enerji alanında neler yapabileceklerini değerlendiklerini, AB'de özellikle 23 ve 24. fasıllarla ilgili neler yapabileceklerini görüştüklerini anlattı.

Almanya temaslarında, bölgesel sorunlar, Türkiye ile AB ilişkileri, ekonomik ilişkilerin gündemlerinde yer aldığını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Almanya'da yaşayan vatandaşlarımızın sorunları da elbette gündemimizin ilk sıralarındaydı. Yaptığımız bir düzenlemeyle artık yurt dışındaki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları da milletvekilleri genel seçimleri ve halk oylamalarında oy kullanabilmeleri hakkını getirmiştik. Daha önce yurt dışındaki vatandaşlarımız, sınır kapılarında oy kullanıyordu, bunu yerinde çözmek için önemli bir düzenleme yapmıştık. İnşallah bu yıl gerçekleşecek cumhurbaşkanlığı seçimleri ve ardından tüm genel seçim ve halk oylamalarında, vatandaşlarımız bulundukları ülkede oy kullanabilecek. Büyükelçiliklerimiz, konsolosluklarımız hazırlıklara başladı. Yurt dışında en fazla vatandaşımızın yaşadığı Almanya'da da hazırlıklar belli aşamaya geldi. İnşallah belirlenen 7 ayrı noktada vatandaşlarımız oylarını kullanabilecek. Bu noktalar tespit edildi. Çeşitli engellemeler nedeniyle çok gecikse de bu önemli demokratik hakkın, yurt dışındaki tüm kardeşlerimiz, demokrasimiz için hayırlı olmasını diliyorum."

- "Kıbrıs genelinde yeni bir sürece doğru gidiyoruz"

Başbakan Erdoğan, geçen hafta gerçekleştirdiği başka önemli bir ziyaretin de Kış Olimpiyatları nedeniyle Soçi'ye olduğunu anlattı. Rusya Devlet Başkanı

Vladimir Putin ile görüştüklerini belirten Erdoğan, enerji ve Suriye konularını ele aldıklarını vurguladı.

İki haftalık süreçte KKTC Başbakanı, Irak Meclis Başkanı, Romanya Devlet Başkanı'nı Türkiye'de ağırladıklarını ifade eden Erdoğan, Kıbrıs'ın genelinde yeni bir sürece doğru gittiklerini kaydetti. Erdoğan, gelinen noktadan geri adım atılmamasını ve böylece Kıbrıs sorununu da çözmelerini temenni etti.

-"Birileri laf üretir, biz icraat üretiriz"

Erdoğan, İstanbul Okmeydanı'nda yaklaşık 60 yıllık tapu sorununun çözümü için ilk adımı attıklarını belirterek, 1 Şubat'taki törenle 200 kadar tapuyu hak sahiplerine dağıttıklarını anlattı. Erdoğan, Kartal'da İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin tamamladığı toplam bedeli 156 milyon lira olan 20 kavşak ve yolun açılışını gerçekleştirdiklerini ifade etti.

Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin başlattığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nın tamamladığı Batıkent- Sincan metro hattını yarın İspanya Başbakanı'nın da katılımıyla açacaklarını bildiren Erdoğan, Sincan'ı, on yılların özlemi olan metro hattıyla buluşturduklarını söyledi.

Erdoğan, "Birileri laf üretir biz ise icraat üretiriz. Aramızdaki fark bu. Sırada Çayyolu ve Keçiören metroları var. İnşallah onları da en kısa sürede tamamlayarak, Ankara'da şehir içi ulaşıma çok farklı bir boyut kazandırmış olacağız" dedi.

-"Tam bir hassasiyet içinde ilerledi"

Başbakan Erdoğan, 30 Mart yerel seçimlerine 47 gün kaldığına işaret ederek, AK Parti olarak uzun süredir yoğun şekilde devam eden seçim hazırlıklarını belli aşamaya getirdiklerini, büyükşehir ve il adaylarını açıkladıklarını vurguladı.

İlçe, belediye, meclis, il genel meclisi adaylarının tespit sürecinin tam bir hassasiyet içinde ilerlediğini ifade eden Erdoğan, seçim beyannamesi ve propaganda malzemesine yönelik çalışmalarının da tamamlanma noktasına geldiğini söyledi.

Erdoğan, gelecek hafta yoğun şekilde mitinglere başlayacaklarını dile getirerek, 81 ilde, ilçelere varıncaya kadar propaganda çalışmalarını sürdüreceklerini belirtti.

-"Seçimin ayrı bir özelliği var"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 30 Mart seçimlerinin çok önemli olduğunu, seçim sürecinin de oldukça zorlu geçeceğini defalarca dile getirdiğini vurguladı. Erdoğan, sözlerini, ""Bu seçim, herhangi bir şahsın belediye başkanı seçilme seçimi değildir. Bu seçimin ayrı bir özelliği var. Bütün gelişmeler şunu gösteriyor; bu seçimde AK Parti'nin oyunu nasıl aşağı çekebiliriz. Bütün gayretler buna yönelik. Buradan tüm halkıma sesleniyorum: Sizler bu seçimde öyle bir gayretin içinde olacaksınız ki, öyle bir çalışma, öyle bir performans ortaya koyacaksınız ki Allah'ın izniyle AK Parti'nin 30 Mart seçimlerinden de çok daha farklı şekilde güçlenerek çıktığını ispat etmiş olacaksınız. Çünkü halkımızın takdiri çok önemli. En önemli ölçü halkımızın bu noktadaki iradesidir. Kardeşlerim şu ana kadar olan sürece bakıldığında, yaşananlara bakıldığında öngörümüzde ne kadar haklı olduğumu ortaya çıktı ve çıkıyor" diye sürdürdü.

-"Kazanan darağacı oldu"

Milletin, tarihi boyunca çok büyük acılar yaşadığını, çok büyük badireler atlattığının altını çizen Erdoğan, zaferler kazandığını, destansı kahramanlıklar yazdığını, medeniyet inşa ettiğini, onurunu, istiklalini, şerefini, hürriyetini yiğitçe muhafaza ettiğini anlattı. Erdoğan, şunl kaydetti:

"Yani izzetini, azizliğini gerçekten hak etmiş bir millete sahibiz. Böyle bir milletin evlatlarıyız. Ama aynı zamanda çok çileler çekmiş, çektiği çileler adeta yüzüne, yüreğine işlemiş bir milletiz. Böyle bir milletin mensuplarıyız. Geriye dönün, Anadolu'nun, Trakya'nın şehirleri, kasabalarıyla, köyleriyle yaşadığı o uzun tarihi gözünüzün önüne getirin. Her neye ihtiyacı varsa hep millete gidildi. Paraya ihtiyaç varsa millete gidildi. Eğer fedakarlık, cefa gerekiyorsa, bir yükün, bedelin altına girilmek gerekiyorsa tek adres milletti, millete gidildi. Ama o aziz millet, karar süreçlerinin hiçbirinde yer almadı, milletin görüşlerine başvurulmadı, milletin hissiyatı dikkate alınmadı, milletin itirazına kulak verilmedi. Cefayı çeken her zaman millet oldu ama sefayı bir avuç seçkin zümre sürdü. Öküzünü vereceksin dediler, hiç itiraz etmedi. Kara sabanın önüne kendisi geçti, tarlasını sürdü, öküzünü verdi. Buğdayından, tavuğundan, horozundan pay vereceksin denildi, bağrına taş bastı, midesine taş bağladı varını yoğunu verdi. Biricik evladını, yavrusunu, ana kuzusunu, yüreğinin parçasını askere gönderdi, tabut içinde geri getirdiler, yutkundu, olduğu yere çöktü, vatan sağolsun deyip, kaderine razı oldu. Ama yol, hastane, okul istedi yapmadılar, doktor, hemşire, öğretmen istediler göndermediler, yetiştirmediler. Huzur, emniyet, istikrar istedi bunu da vermediler. Hani o acıklı türküde diyor ya 'Şavata'dan Ankara'ya ses gitmiyor. Bizim gitmeye kuvvetimiz hiç yetmiyor. Malımız yok, yolumuz yok, Ankara'ya ses verecek dilimiz yok. Bu ne biçim memlekettir oy.' İşte bu millet, asırlarca adeta inim inim inledi. Bir anne düşünün, yavrusunu 9 ay karnında taşımış, beslemiş, büyütmüş, yürütmüş, yavrusunu canından bir can, parça olarak görmüş, delikanlı olunca eline, saçına kınalar yakmış, duvarlar, davulla, zurnayla askere uğurlamış. Yavrusu şehit olup, tabut içinde geri geldiğinde düşmanı sevindirmeyeceğim diyerek, bir damla göz yaşı dökmemiş, başını bir an yer eğmemiş. Vatan sağolsun diyerek, Anadolu kadınının ne mübarek, ne aziz, ne yüce bir varlık olduğunu bütün dünyaya göstermiş. Bu başka analarda olmaz, bu ancak bizim analarımızda olur.

Ama bir devlet dairesine gidince yüzüne bakılmamış, 'başörtülüsün, sen buraya giremezsin' demişler. 'Başörtülüsün, sen okuyamazsın', 'Sen köylüsün, taşralısın, fakirsin' demişler. Yetmemiş daha da ileri gitmişler, 'Sen makarnacısın', 'Sen aptalsın', 'Sen göbeğini kaşıyansın', 'Bidon kafalısın' demişler. Bu ülke bunları gördü. Daha yakın zamanlara kadar bu ülke, bunları yaşadı. Onun kendi iradesini ortaya koyarak verdiği oyu, bu zihniyetle değerlendirmişler. Herşeyi ama herşeyi milletten aldılar ama milletin görüşünü, fikrini, hissiyatını, zerre kadar önemsemediler. Demokrasiye geçilmiş olması, sandığın ortaya konması, millete seçme hakkı verilmesi bile milletin kararının, milletin itirazının duyulmasına yetmedi. Merhum Menderes gibi, milletten, milli iradeden bahseden siyasetçiler geldi ama sonuçta kazanan darağacı oldu, cellatlar oldu, kazanan yine CHP oldu. Yine sermaye, yine seçkinler oldu. Sandıktan hangi sonuç çıkarsa çıksın, bu ülkede medyanın dediği oldu, sermayenin dediği oldu, demokrasi dışı kurulların, çetelerin, mafyanın dediği oldu."

Başbakan Erdoğan: "Bu meselenin kökü 1980 darbesidir" -
Kaynak: AA

Son Dakika Politika Başbakan Erdoğan: 'Bu meselenin kökü 1980 darbesidir' - - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement