1)BIÇAKLI KAVGADA DOĞUKAN ÖLDÜ, BABASI İLE İKİZİ YARALANDI
GAZİANTEP'in İslahiye ilçesinde, esnaf arasında çıkan bıçaklı kavgada Doğukan Çiğit (16) öldü, ikiz kardeşi ile babası ise yaralandı. Olay, dün gece İslahiye'ye 10 kilometre uzaklıktaki Fevzipaşa Mahallesi'nde meydana geldi. Mahallede çaycılık yapan Ahmet Çiğit (45) ile kebapçı komşusu Mehmet Y.(40) arasında tartışma çıktı. İş yerlerinin yanındaki ağacın düşen yapraklarını birbirlerinin iş yerinin önüne süpürdükleri gerekçesi ile iki esnaf arasında yaşanan tartışma kısa sürede büyüdü. Bu sırada tartışmayı duyan Ahmet Çiğit'in ikiz çocukları Doğukan ile Batuhan da olay yerine gelerek olaya dahil oldu. Yaşananlar sırasında Mehmet Y. iş yerinden aldığı bıçakla komşusu olan Ahmet Çiğit ile ikiz oğullarını bıçakla yaralayıp kaçtı. Kanlar içerisinde kalan baba ile çocukları ile olayı görenlerin çağırdığı ambulanslarla İslahiye Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Acil serviste tedaviye alınan yaralılardan Doğukan Çiğit, doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. Ahmet Çiğit ile diğer oğlu Batuhan ise ilk müdahalelerinin ardından Gaziantep'e sevk edildi. Bu sırada olayı duyarak hastaneye koşan yakınları ise Doğukan Çiğti'in ölüm haberiyle sinir krizi geçirdi. Yaşananların ardından jandarma hastane ve olayın meydana geldiği mahallede önlem aldı. Doğukan Çiğit'in ölümüne, ikiz kardeşi ile babasının yaralanmasına yol açtıktan sonra kaçan Mehmet Y. ise jandarma tarafından yakalanarak gözaltına alındı.
Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.
Görüntü Dökümü
-------------------------------
İslahiye Devlet hastanesi
Acil servisteki jandarma güvenliği
Çiğit ailesi yakınlarının ağlaması
Ambulansların hareketliliği
Genel ve detay görüntüler
( Haber-Kamera: Kadir ÇELİK-GAZİANTEP-DHA)
122 MB
======================================================
2)KULU, İSVEÇ SEÇİMİNDE SÖZ SAHİBİ OLACAK
KONYA'nın Kulu ilçesinden 1965 yılından itibaren İsveç'e göç etmeye başlayan ve sayıları 50 bini bulunan gurbetçiler, eylül ayında yapılması planlanan seçimlerde söz sahibi olacak. 20 binin üzerinde kişinin İsveç seçmeni olması nedeniyle gözler Kulu'ya çevrilirken, ilçedeki fahri konsoloslukta 16 Ağustos'ta sandık kurulup, izin için memleketlerine gelenler oy kullanabilecek.Kululu seçmenler, milletvekili adayı olan 3 hemşerisinin de seçilebilmesinde etkin rol oynayacak. Konya'ya yaklaşık 150 kilometre uzaklıkta ve başkente komşu olan Kulu ilçesi, İsveç'e verdiği göçle tanınıyor. İlk göç 1965 yılında başlamış ve evlilik yöntemiyle oturma izni alarak yaşamlarını sürdürmüşler. Bir kaç kişinin göç etmesiyle başlayan İsveç rüyası, şu an yaklaşık 50 bin nüfusa ulaşmasını sağladı. Nüfusun yoğun olması nedeniyle halk arasında İsveçlilerin 'Kulu mu büyük, yoksa Konya mı daha büyük veya Kulu Türkiye'nin başkenti' şeklinde yorumlar oluştuğu konuşulur. Göç eden gurbetçilerin birçoğu çifte vatandaşlık hakkı elde etti. İsveç'teki Kulular, ülkenin kaderini belirleyecek seçimlerde söz sahibi oldu. Eylül ayında İsveç'te yapılması planlanan seçimlerde 7 milyon 268 bin seçmen 349 milletvekilinin parlamentoya girmesi için oy kullanacak. Memleketlerinde izinde olanlarında oy kullanabilmesi için Kulu'da sandıklar kuruluyor. İlk kez 2014 yılında sandık kurulurken, eylül ayında yapılan seçimler içinde 16 Ağustos günü sandık kurulacak. 2009'da ise dönemin İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeld, Kulu'yu ziyaret ederek seçim çalışmalarını ilçede başlatmıştı.
KULU'DAN 3 MİLLETVEKİLİ ADAYI
İsveç seçimleri, sadece Kulu'da kurulan sandıkla değil; sağ Liberal Merkez Partisi'nden Göteborg bölgesinden ilk defa birinci sırada milletvekili adayı gösterilen Mikail Yüksel, yeni aynı partiden Östergötland bölgesi ikinci sırada Muharrem Demirok ile Sosyal Demokrat Partisinin 10'uncu sıradan Stockholm adayı Sultan Kayhan'ın seçilebilmeleri içinde önemli bir yere sahip.
SEÇİM ÇALIŞMASINI MEMLEKETİNDE SÜRDÜRÜYOR
Seçilme olasılığı yüksek olan adaylardan Mikail Yüksel ise seçim kampanyasını memleketi Kulu'da yürütüyor. Kulu'da doğan ve 2001 yılında evlilik yöntemiyle İsveç'e göç eden Mikail Yüksel (36), İsveç'te ilk yıllarda taksicilik, bulaşıkçılık ve pizzacılık gibi bir çok işte çalıştığını belirtti. Bir taraftan çalışıp, bir taraftan da üniversite eğitimini tamamladığını belirten Yüksel, "Siyaset bilimi fakültesinden mezun oldum. Yüksek lisansımı da kamu yönetimi üzerinde tamamladım. İsveç'te yaşanan olayların, İsveç'teki gelişmelerin bizi doğrudan etkilediğini farkına vardım ve o nedenle de İsveç siyasetinde aktif olmamız gerektiğine karar verdim." dedi.
Kululu yaklaşık 20 binin üzerinde seçmenin bulunduğunu ve ilçeye sandık kurulacağını ifade eden Yüksel, şunları söyledi:
"Kulu'daki Fahri Konsolosluğumuz var ve orada sandık kurulacak. Bu durum hem insanların demokratik haklarını kullanması açısından, hem de Kulu'ya verilen önemi gösteriyor. Türkler açısından seçime katılım yüzde 15 civarında. Eğer Türkler ciddi manada sandığa gider ve yüzde 90'lara varan bir katılım olursa, İsveç'teki başta Kululu olmak üzere tüm Türk vatandaşımızın kaderi değişebilir."
İsveç'teki Türk kökenli vatandaşların Türkiye ile ilgili seçimlere ilgisinin daha yüksek olduğunu belirterek, "Aynı ilgi İsveç'te yapılan seçimlerde de gösterilirse, oradaki Türklerin hakları ve yaşamları daha da değişir, gelişir." dedi.
İsveç'te göçmen kökenli vatandaşlar arasında işsizliğin yüksek olduğuna dikkat çeken Yüksel, "İşsizlik yüksek. Liseden sonra eğitimlerine devam edemeyen sayı fazla. Bu sorunların giderilmesi için çalışmalar yapacağım." dedi.
İSVEÇ'İN KADERİ KULULU HEMŞERİMİZLE DEĞİŞECEK
Kulu Belediye Başkanı Ahmet Yıldız, İsveç'in kaderini Kulu halkını değiştireceğini belirtti. Hemşerilerine seçimlere aktif olarak katılmalarını tavsiye eden Yıldız, "İsveç'in kaderini belirleyecek seçimlerde Kululu hemşerilerimizin de etkisi olacak. Buradaki İsveç Fahri Konsolosluğunda sandık kurulacak. Bizim ilçemiz demokratik bir yer, her türlü siyasi çalışmaya açık. Son derece hoşgörülü insanlarız. Hemşerilerimizin siyasete girmelerini, bürokrasi de etkin olmalarını istiyorum. Sanayi ve ticari alanlarda da etkin olalım. Siyasete giren tüm hemşerilerimizi destekliyorum. İsveç devleti de buraya önem veriyor. "diye konuştu.
KULU KÖKENLİ İSVEÇ SEÇMENİ
İsveç'te yaşayıp, memleketine izne gelenler Kulu'da oy kullanacak olmalarından dolayı memnun olduklarını dile getirdi. 40 yıldır İsveç'te yaşadığını ifade eden Veli Erdoğan, "İsveç'te daha önce restoranlarda çalıştım. Şu an taksicilik yapıyorum. İsveç'teki seçimlerde oy kullanıyoruz. Kulu'ya sandık kurulması gurur verici bir olay. Bizden birinin milletvekili aday olması diğer gençlerimizi de siyasete teşvik eder." dedi.
45 yıldır İsveç'te yaşayan Yaşar Arıkan, 35 yıldır kendi iş yerini çalıştırdığını ve 12 yıl Stockholm'da Huddinge Belediyesi Meclisi üyeliği yaptığını söyledi. İki dönemdir Kulu'ya sandık kurulmasının kendileri için çok önemli olduğunu ifade eden Arıkan, "İsveç hükümeti, Türkleri başarılı ve çalışkan insanlar olarak görüyor." diye konuştu.
46 yıldır İsveç'te yaşadığını belirten Bekir Celepli, "Bize karşı bakış açıları ilk zamanlarda daha farklıydı. Şimdi daha kıymetli olduk; ancak son zamanlarda ülkeye yabancı girişi oldukça fazla ve İsveç'in eski sosyal hakları değişti. Eskisi gibi değil. 70 li yıllarda bütün haklara sahiptik." dedi. Abdulkadir Korkmaz," 32 yıldır İsveç'te kalıyorum ve kendime ait özel şirketin var. Kulu'da hiç oy kullanmadım ;ama burada sandık kurulmasını çok olumlu buluyorum" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Milletvekili adayı Mikail Yüksel'in Kulu'daki seçim çalışmaları
Yüksel röp.
Kulu'dan detay
Seçmenler röp,
Konsolosluk detay
Belediye Başkanı röp.
Genel ve detay
Haber - Kamera: İsmail AKKAYA- Hasan DÖNMEZ- Mehmet YILMAZ KONYA DHA)
============================================================
3)ARAP KRALLARININ KIL ÇADIRI UŞAK'TA DOKUNUYOR
UŞAK'ta özel bir firma, Türkiye'nin dört bir yanından topladığı keçi kılıyla ürettiği kıl çadırları, başta Arap ülkeleri olmak üzere çok sayıda ülkeye ihraç ediyor. Dünya kıl çadır pazarının yüzde 60'ına hakim olan firmanın ürettiği kıl çadırları, özellikle Suudi Arabistan ve Katar saraylarından büyük ilgi görüyor. Uşak Karma Deri Organize Sanayi Bölgesi'nde 9 yıl önce kurulan firma, dokuduğu kıl çadırlarla Arap ülkelerinin vazgeçilmezi haline geldi. Uşak'tan sürekli Arap ülkelerine ihracat yapan firma, bağlı olduğu Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) tarafından da 9 yıldır en çok ihracat yapan firma ödülü aldı. Dünya kıl çadırı pazarının yüzde 60'ını elinde bulunduran firma, keçi kılından üretmiş olduğu çadırları Libya, Lübnan, Dubai, Filistin, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelere pazarlıyor. Türkiye'nin dört bir yanından toplanan keçi kılları, fabrikada dönüştürülen ipliklerden sonra Arap ülkelerinin kullanmış olduğu kıl çadırlarına dönüştürülüyor. 9 yıl önce kurulan bir firma olduklarını belirten Yönetim Kurulu Başkanı Umut Karaya, "Firmamız kurulduğu günden itibaren Uşak'ta en çok ihracat yapan firma ödülüne layık görüldü. Şu anda 400'e yakın kişiye istihdam sağlamaktayız. 2015 yılında ise Türkiye'nin en hızlı büyüyen firmalar arasında 35'inci sırada yer aldık. Zaman zaman taleplere yetişmekte zorluk yaşıyoruz. Taleplere yetişmekte zorlandığımız zaman çadırın hammaddesi olan keçi kılını dışarıdan ithal ediyoruz" dedi. Dünya kıl çadırı pazarının yüzde 60'ına sahip olduklarını belirten Karakaya, "Firmamız DENİB verilerine göre Türkiye kıl çadırı pazarının yüzde 92'sine sahiptir. Orta Doğu, Kuveyt, Katar, Bahreyn, Ürdün, Filistin gibi ülkelere ihracatımız var. Yeni yatırımlarımızla pazar payımızı artırarak bu oranı yüzde 80'lere çıkarmayı hedefliyoruz. Keçi kıllarını fabrikamızda iplik haline dönüştürüyoruz. İplik haline dönüştürdükten sonra çadır kumaşı haline getiriyoruz. Dokuduğumuz kıl çadırlar Arap ülkelerinde krallar, emirler ve şeyhler tarafından kullanılıyor" dedi.
Görüntü Dökümü
-------------------
Keçi Kıllarının serilmesi
Keçi Kıllarının iplik haline dönüştürülmesi
Dokuma makinaları ve İplikten çadır kumaşının üretilmesi
Umut Karakaya'nın konruşması
Haber- Kamera: Feyzi DAVULCU/ UŞAK,
======================================================
4)RİZE'YE DEV BARDAK HEYKELLİ ÇAY ÇARŞISI KURULUYOR
TÜRKİYE'de çayı ile ünlü Rize'de, içerisinde dev bardak heykelinin de yer alacağı Çay Çarşısı kurulması için çalışma başlatıldı. Rize Ticaret Borsası (RTB) tarafından 9 bin 520 metrekare alan üzerinde kurulacak çarşı, Karadeniz'in yöresel mimarisindeki yapıları ile inşa edilecek çay evleri, tadım ve satış reyonları, sinema salonları, restoranları ve çay müzesinden oluşacak.
RTB tarafından sahil dolgu alanında 9 bin 520 metrekare alan üzerinde Çay Çarşısı kurulması için proje hazırlandı. 4 bin 100 metre kare kapalı alana sahip olacak proje, Karadeniz'in yöresel mimarisindeki yapıları ile inşa edilecek çay evleri, çay tadım ve satış reyonları, sinema salonları, sergi alanları, restoranları ve çay müzesinden oluşacak. Dev bardak heykelinin de yer alacağı Çay Çarşısı'nın çevre düzenlemesinde çay bahçesi konseptine uygun peyzaj düzenlemeleri yapılacak. Yaklaşık 10 milyon TL'ye mal olacak proje 1.5 yılda tamamlanacak.
'ÇAY ÇARŞISI' RİZE'NİN YÜZ AKI OLACAK'
RTB Başkanı Mehmet Erdoğan, projenin Rize'nin yüz akı olacağını belirterek kentin önemli bir turizm destinasyon alanına kavuşacağını söyledi. Erdoğan, "Özellikle sembol olarak kullanacak olduğumuz çay bardağı ile 26 tane özel firma çaylarının satıldığı çarşısıyla, içerinde yer alacak 13D sinemasıyla, restoranıyla, müzesiyle, farklı tekniklerle demlenmiş çayların sunumunun yapıldığı alanlar ile birlikte turizm anlamında katkı sağlayacak çok güzel bir projeye imza atıyoruz" dedi.
'İŞTE ÇAYIN MEMLEKETİNE GELDİM DİYECEKLER'
Projeye bir kaç ay içerisinde başlanacağını ve 1.5 yılda tamamlanacağını ifade eden Erdoğan, şöyle dedi:
"İnsanlar burası tamamlanınca ve o büyük çay bardağı sembolünü görünce, 'Evet, işte çayın memleketine geldim' diyecekler. Buraya getirdiğimiz yerli ya da yabancı her turistin memleketine veya ülkesine döndüğünde arkadaşlarına Karadeniz'de gezilecek yerler arasında muhakkak 'Çay Çarşısı'nı önereceğini ve burayı gezmelerini tavsiye edeceğine eminim. Biz bunu onlara söyleteceğiz"
Erdoğan, Çay Çarşısı projesinin açılışını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yaptırarak kendisiyle çarşıda çay içmek istediğini de sözlerine ekledi.
Görüntü Dökümü
-------------------
Çay bahçesinde tulum çalan kişi
Çay tarlası detayları
Proje fotoğrafları
RTB Başkanı Mehmet Erdoğan açıklaması
Haber-Kamera: Aytekin KALENDER RİZE-DHA
=========================================================
5)YOKUŞ ÇIKANLAR İÇSİN DİYE BAHÇESİNE SU SEBİLİ KOYDU
İZMİR'in Karabağlar ilçesinde yaşayan 68 yaşındaki Kenan Sain, yokuşun başındaki evinin bahçesine, yokuş çıkan vatandaşlar için su sebili koydu. Yokuşun sonunda, Ege Bölgesi'ndeki en büyük devlet hastanelerinden birinin olduğunu belirten Sain, "Buradan, özellikle hasta ve yaşlılar geçiyor. Bahçeyle uğraşırken, yokuş çıkan birkaç yaşlı benden su istedi, ancak onların da çekindiğini fark ettim. Ben de özellikle hastalar ve yaşlılar için buraya bir su sebili koydum. İçen herkes bana dualarını iletiyor" dedi.
Basın Sitesi Mahallesi 166 sokakta, yaklaşık 800 metrelik bir yokuşun başındaki 6 katlı apartmanın zemin katında oturan emekli havacı astsubay Kenan Sain'den, yokuşu tırmanırken yorulan bazı vatandaşlar, su istedi. Sain, ricada bulunanlara su verdi ancak çekinerek istediklerini fark etti. Bunun üzerine Sain, bahçenin önüne, yokuşu yürüyerek çıkan tüm vatandaşların rahatlıkla görüp yararlanabileceği bir su sebili yerleştirdi. Tüm masrafını kendisinin karşıladığı sebilin yanına, plastik ve cam bardaklar ve plastik bardaklarının içerisine atılması için bir de çöp kutusu koydu. Yaklaşık bir aydır bunu sürdürdüğünü belirten Sain, günde yaklaşık 80-100 bardak su tüketildiğini söyledi. Sain, iyilik yapmanın sanıldığı kadar zor bir şey olmadığını belirterek, "İnsanlar bazen çok küçük şeylerden de mutlu olabilirler" dedi. Evinin önündeki yokuşun sonunda İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi gibi Ege Bölgesi'deki en büyük devlet hastanelerinden birinin olduğuna dikkat çeken Sain, "Bu hastaneye gitmek isteyen bir sürü vatandaş, evimin önündeki yaklaşık 800 metrelik yokuşu çıkmak zorunda. Bu herkes için o kadar kolay olmuyor. Özellikle yaşlılar ve hastalar çok zorlanıyorlar. Bazen benden su istiyorlar ama fark ettim ki çoğu zaman çekiniyorlar. Ben de böyle bir çözüm yolu buldum" diye konuştu.
'100- 200 TL HARCAMAK ÇOK BÜYÜK BİR ŞEY DEĞİL'
Su içen içmeyen herkesten çok olumlu tepkiler aldığını belirten Sain, "Geçenlerde yaşlı bir kadın, 'Allah seni cennette peygambere komşu etsin' dedi. Bu güzel dua beni çok mutlu etti. Yine bir başka kadın da bana bir damacana su parası verdi ve kendisi için de bir hayır yapmamı istedi. Ben de o parayla su alıp buradaki sebile koydum. Mahalleliden de çok olumlu tepkiler aldım ama bence ben bu kadar büyük bir şey yapmadım. Aylık yaklaşık 3 bin TL gelirim var, bunun 100- 200 TL'sini harcamak çok da büyük bir şey değil" dedi.
YOKUŞA YÜRÜYEN MERDİVEN YAPILACAK
Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu'dan, söz konusu yokuşa bir yürüyen merdiven yapılması için mahalleli olarak imza topladıklarını ve sonunda kendisinden bir söz aldıklarını belirten Sain, "Başkanımız sağ olsun sözünü verdi. En kısa zamanda bu yokuşa bir yürüyen merdiven yapacağını söyledi. Biz de kendisinden bunu bekliyoruz" dedi.
Görüntü Dökümü
-------------------
Kenan Sain ile röp.
Sebilden görüntü
Genel ve detay görüntü
(Haber-Kamera: Davut CAN/ İZMİR,
=====================================================
6)EĞLENCENİN KALBİ, MARMARİS BARLAR SOKAĞI'NDA ATIYOR
MUĞLA'nın gözde turistlik kentlerinden Marmaris ilçesinde eğlencenin kalbi, Barlar Sokağı'nda atmaya devam ediyor. Tatilci ve turistlerin uğramadan geçmediği sokaktaki gece kulübü, bar ve diskolar, programlarıyla dikkat çekiyor.
Türkiye'de 300 metre uzunluğu, 250 ila 3 bin 500 kapasiteli 90 sıralı disko, bar ve gece kulübüyle ilk ve tek olan Barlar Sokağı, büyük ilgi görüyor. Sokakta 'İğne atsan yere düşmez' dedirten görüntüler ortaya çıkıyor. Disko, gece kulübü ve barların saat 22.30'dan itibaren kapılarını açmasıyla eğlence başlıyor. Gece yarısı doluluk sınırlarına ulaşan mekanlar, kapılarını kapatarak turist ve tatilcilere keyifli gösteriler sunuyor. Eğlence mekanlarına giremeyenler ise çalan hareketli parçalarla sokakta eğleniyor. İşletmeler, yabancı ve Türkçe hit müziklerle saat 00.30'da şova başlıyor. DJ'lerin çaldıkları hareketli şarkılar eşliğinde dans eden turistler, renkli görüntüler oluşturuyor. Disko ve gece kulüplerindeki dansçı kızlar, kurulan sahnelerde yaptıkları şovlarla ilgi görüyor. Hareketli müzik ve dansçı kızların şovlarıyla coşan turistler, gece boyunca dans edip gönüllerince eğleniyor. Saatler 03.15'i gösterdiğinde köpük partileri düzenleniyor. Turistler, mekanların tavanlarındaki makinelerden dökülen köpükler içerisinde dans ediyor. Diskoları dolduran ve bel hizasına kadar gelen soğuk köpük, eğlenenleri serinletiyor. Tatilciler, o anları öz çekimlerle ölümsüzleştirerek sosyal medya hesaplarından paylaşıyor. Saat 04.00'te müzik yayınlarının son bulmasıyla tatilciler, otellerine dönüyor. İşletmeciler ise, "Bizler turizm elçisi gibi çalışıyoruz. Marmaris'e tatile gelen herkes mutlaka bu sokaktan geçer. Gelen misafirlerimizi mutlu etmek için seferber oluyoruz" dedi.
Görüntü Dökümü
-------------------
Barlar Sokağı girişinden yoğun kalabalık genel-ayrıntılı görüntü
Disko, bar ve gece kulüplerinden genel-ayrıntılı görüntü
Dansçı kızların şovları ve turistlerden genel-ayrıntılı görüntü
Köpükten genel görüntü
(Toplam: 3 dakika 52 saniye-279 MB HD görüntü)
Haber- Kamera: Ali GÜNDOĞAN/ MARMARİS (Muğla),
===========================================================
7)ÇATALHÖYÜK'Ü EGE ÜNİVERSİTESİ KAZACAK
UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine 2012 yılında giren ve yılda 25 binden fazla ziyaretçiyi ağırlayan, dünyanın en önemli tarih öncesi yerleşmelerinden Çatalhöyük kazı çalışmalarının yürütücülüğü, Ege Üniversitesine (EÜ) geçti. 50 yılı aşkın süredir devam eden kazı çalışmalarını 25 yıldır Stanford Üniversitesi yapıyordu. Bundan böyle ge Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümünden Doç. Dr. Çiler Çilingiroğlu ve ekibine emanet. Çilingiroğlu, Çatalhöyük'ün erken çiftçi toplumların 1000 yıl boyunca aralıksız olarak yaşadığı yoğun nüfuslu bir yerleşme yeri olduğunu, kerpiçten inşa edilen tek katlı ve düz damlı evler bulunduğunu, toplumun kadın ve boğa imgelerine sembolik değer yükleyen, sanat bakımından zengin bir üretime sahip çiftçi ve avcı-toplayıcı olduğunu anlattı,.
Çatalhöyük, 9.000 yıl öncesini bugüne taşıyan çok önemli bir Neolitik Dönem yerleşmesi. 2000 yıl boyunca kesintisiz yerleşim gören Çatalhöyük, dönemin en büyük ve en kalabalık yerleşimlerinden biri. Burada bulunan Neolitik ve Kalkolitik dönem buluntuları, binlerce yıl önceki Orta Anadolu yaşamını anlamının izlerini bugüne taşıyor. UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine 2012 yılında giren ve son 25 yıldır Stanford Üniversitesi tarafından kazı çalışmaları yürütülen Çatalhöyük, bundan böyle Ege Üniversitesi (EÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji bölümünden Doç. Dr. Çiler Çilingiroğlu ve ekibi tarafından kazılacak. EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Konya'nın Çumra ilçesi sınırlarında kalan Çatalhöyük Neolitik Kenti'ni ziyaret etti. Dünyanın en önemli arkeolojik kazı alanlarından birinin başında bulunan Doç. Dr. Çiler Çilingiroğlu'nu kutladı ve bilgi aldı.
'ARAZİ ÇALIŞMALARINDA DİJİTAL TEKNOLOJİ KULLANILACAK'
Kazı Başkanı Doç. Dr. Çilingiroğlu, bundan sonraki çalışmaların EÜ başkanlığında, Stanford, Cardiff, York, Poznan, Groningen ve Bordeaux başta olmak üzere dünyanın önde gelen üniversiteleriyle iş birliği içinde, uluslararası bir proje olarak süreceğini söyledi. 21 metrelik kültürel dolguya ve 13.5 hektarlık bir alana sahip höyükte halen araştırılmamış çok sayıda alan ve tabaka bulunduğunu dile getiren Doç. Dr. Çilingiroğlu, şöyle dedi:
"Ege Üniversitesi kazılarının amacı Çatalhöyük'te şimdiye kadar hiç araştırılmamış alanlara yoğunlaşarak, Anadolu Neolitik Dönem toplumlarının sosyal, ekonomik, ideolojik ve kültürel yaşam tarzları hakkında yeni bilgiler üretmek. Ege Üniversitesi başkanlığındaki proje, Çatalhöyük'te son teknolojik uygulamaları ve inovatif arkeolojik yöntemleri kullanarak bilimsel sorulara cevap aramaya yönelik sorun odaklı çalışmalar gerçekleştirecek. Ayrıca kazı verilerinin sunucu altyapısıyla Ege Üniversitesi bünyesine aktarılması, internet üzerinden açık erişime sunulmaya devam edilmesi, dijital teknolojinin arazi ve laboratuvar çalışmalarının tüm adımlarında kullanılması, yenilikçi bilimsel yöntem ve analizlerin uluslararası önde gelen üniversitelerle iş birliği içinde uygulanması projenin başlıca amaçları arasındadır. Proje bünyesinde görev alarak yetişecek Ege Üniversiteli öğrenciler, Türkiye arkeolojisinin geleceğini şekillendirecek en nitelikli akademisyenler olacak."
1000 YIL BOYUNCA ARALIKSIZ YAŞAM
UNESCO korumasındaki bir alan olarak Çatalhöyük'teki konservasyon çalışmalarının en nitelikli ekipler tarafından sürdürüleceğini söyleyen Doç. Dr. Çilingiroğlu, alanda arkeolojinin toplumsallaşmasını destekleyen etkinliklerin düzenlenmesi ve toplumu bilgilendirmeye yönelik yeni tesislerin kurulmasının planlandığını vurguladı. Çatalhöyük'ün tarımın başlangıcı ve avcılık gibi önemli gelişmelerin izlerini taşıdığını hatırlatan Doç. Dr. Çilingiroğlu, "Çatalhöyük, Yakındoğu'da erken çiftçi toplumların 1000 yıl boyunca aralıksız olarak yaşadığı yoğun nüfuslu bir yerleşme niteliğindedir. Çatalhöyük toplumu, kerpiçten inşa ettiği tek katlı ve düz damlı evlerde yaşamlarını sürdürdüler. Alandaki çalışmalar Çatalhöyük toplumunun kadın ve boğa imgelerine sembolik değer yükleyen, sanat bakımından zengin bir üretime sahip çiftçi ve avcı-toplayıcı bir toplum olduğunu göstermektedir. Yapacağımız çalışmalarla o döneme ilişkin çok daha fazla bulguyu elde ederek gün yüzüne çıkartacağız" diye konuştu.
'TÜRKİYE, DÜNYA VE İNSANLIK TARİHİ ADINA BU ÇALIŞMALAR ÇOK ÖNEMLİ'
Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinin Türkiye'nin farklı noktalarında kazı çalışmalarını yürüttüğüne dikkat çeken Rektör Budak, "Ege Üniversitesi Rektörlüğü olarak akademisyenlerimizle gurur duyuyoruz. Türkiye, dünya ve insanlık tarihi adına bu çalışmalar çok önemli. Kazılarda ciddi bulgular elde ediliyor. Çalışmaları yerinde görmek için geniş kapsamlı bir tur yaptık. İlgili bakanlıklar, valilikler, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği içinde, dünya mirası eserlerin gün yüzüne çıkartılması için öğretim üyelerimiz seferber olmuş durumda. Bu çalışmaların maddi manevi yanında olduğumu ifade etmek isterim, desteklerimiz artarak devam edecek. Hocalarımız arazide maddi manevi özveride bulunarak kazı çalışmalarını yürütüyor. Çatalhöyük'te Stanford Üniversitesinin yaptığı çalışmaların devamını Ege Üniversitesi getirecek" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
-------------------
-Rektör Budak'ın kazı alanında yaptığı incelemeler
-Rektör Budak ile röp.
-Doç. Dr. Çilingiroğlu ile röp.
-Dönemin yaşantısının yansıtıldığı tek katlı evden görüntü
-Kazı alanından görüntü
-Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ LİNKİ
https://transfer.pcloud.com/download.html'code=5Zcer27Zi6UqL90RRd0Zqi94Z2oxelRYK5R0D3nrQQpQzdVf9wzMX
==============================================================
8)ORTA ANADOLU'NUN DENİZİ YAMULA BARAJ GÖLÜ KIYISINDA SU ŞENLİĞİ
KOCASİNAN Belediyesi'nin Orta Anadolunun denizi olarak adlandırılan Yamula baraj gölü kıyısındaki Kuşçu Marina'da düzenlediği 'Geleneksel Kuşçu Tatil Köyü Tanıtımı ve Olta Balıkçılığı Günleri' etkinliği muhteşem katılımla gerçekleşti. Kültürden spor faaliyetlerine kadar birçok dalda renkli görüntülere sahne olan etkinlik, vatandaşların beğenisini kazandı.
Düzenlenen etkinliğe, Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar'ın yanı sıra 2'nci Hava İkmal Bakım Merkezi ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ercan Teke, Kayseri Ticaret Borsası Başkanı Recep Bağlamış, Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Kamil Akçadırcı, İller Bankası Kayseri Bölge Müdürü Sönmez Ata, Kocasinan Belediyesi Başkan Yardımcıları ve Meclis Üyeleri, davetliler ile hafta sonunu Kuşçu Marina Tatil Köyü'nde geçirmek isteyen binlerce vatandaş katıldı. Etkinliğin ilk gününde spor parkuru oyun ve etkinlikleri (Dart oyunu, penaltı atışları, okçuluk, rodeo, basket atışları, sumo güreşi, insan langırtı, gladyatör, elastik basket), çocuklar için özel etkinlikler, havai fişek ve ateşli ok gösterileri, paten şovu ve konser yer aldı. Gece boyunca devam etkinlikte, Erciyes Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi akademisyenlerinden Mustafa Çay ve ekibinin vermiş olduğu konserle vatandaşlar gönüllerince dans edip eğlendi.
Vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gösterilen etkinliğin ikinci günü jetski ve fly board gösterileri ile başladı. 2015 yılı Dünya jetski 3'üncüsü Avrupa ve Balkan Şampiyonu Ali Komşusu tarafından nefes kesen Fly board ve jet ski gösterileri, Kayserililerin büyük beğenisini kazandı. 7'den 70'e herkesin gönlünce eğlendiği etkinlikte, ok ile hedef vurma oyunu da izleyenlere keyifli anlar yaşattı. Daha sonra olta yarışması ve spor oyunlarında dereceye girenlere ödülleri verildi. Sazan balık alanında birinci Abdullah Kamçı, ikinci Hüseyin Çalışkan ve üçüncü ise Mustafa Doğruer oldu. Levrek de ise İzzet Güler birinci, Levent Kalan ikinci olurken üçüncü ise Yılmaz Aköz oldu. Etkinlikle ilgili konuşan Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, "Hemşehrilerime hizmet etmek, mutluluğunu artırmak ve onların hayatını kolaylaştırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Kuşçu'da ise yaptığımız etkinlik bu mimar üzerinde gerçekleşen bir çalışmamızdır. Kuşçu Tatil Köyü Tanıtımı ve Olta Balıkçılığı Günleri kapsamında yaptığımız etkinlikte, 7'den 70'e herkesin memnuniyeti ve yüzlerinin gülümsemesi bizleri de mutlu ettiö ifadelerini kullandı.
Görüntü Dökümü:
-------------------------
-Etkinlik alanından görüntü
-Drone ile havadan görüntü
-Çeşitli etkinliklerden görüntü
-Genel detay
Haber-Kamera: KAYSERİ,DHA)
DV 1 Dosya 6 Dakika 02 Saniye/ 727 MB
========================================================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-2 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?