Dövülerek öldürülen Filiz'in babası isyan etti: Ciğerim yanıyor
İzmir'in Ödemiş ilçesinde, eşi İbrahim Tekin tarafından 'bakımsız' olduğu için dövüldükten sonra hayatını kaybeden Filiz Tekin'in (38) babası Osman Toprak (80), savcılığa giderek, damadı ile annesi Vesile Tekin'den şikayetçi oldu. Osman Toprak, "Kızıma bunu yapanlar idam edilsin. İçim yanıyor" diyerek gözyaşı döktü. Komşuları da Filiz Tekin'in gördüğü şiddet nedeniyle eve gitmek istemediğini anlattı.Olay, 6 Aralık Cuma günü Çaylı Mahallesi'nde meydana geldi. Alkollü olarak eve gelen İbrahim Tekin, evlendikleri günden itibaren şiddet uyguladığı 18 yıllık eşi Filiz Tekin'i "Seni artık beğenmiyorum. Neden bakımlı değilsin?" diyerek dövdü. İbrahim Tekin'in başını defalarca duvarlara vurduğu Filiz Tekin bayıldı. Koca, eşini hastaneye götürmek yerine evin bir odasına yatırdı. Çocuklarına da teyzeleriyle görüşmeyi yasakladı. Çiftin oğlu Osman, bir arkadaşının telefonundan durumu teyzelerine bildirdi. Bunun üzerine eve gelen 3 kız kardeş, Filiz Tekin'i ambulansla Ödemiş Devlet Hastanesi'ne götürdü. Tekin, müdahalesinin ardından, Ege Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. Kafa travması geçirdiği belirlenen Filiz Tekin'in, yapılan tetkiklerde darp nedeniyle menenjit geçirdiği, omuriliğinde de 3 santimetre kırık olduğu saptandı. Durumu kritik olan Tekin'in, yapılan tüm müdahaleye karşın beyin ölümü gerçekleşti. Yakınları, 2 çocuk annesinin organlarını bağışladı. Filiz Tekin'in böbrekleri, dalağı ve karaciğeri başka hastalar için umut oldu.'3 GÜN BOYUNCA HASTALIKTAN BAĞIRIP DURMUŞ'Kızının başına gelene isyan eden baba Osman Toprak, savcılığa giderek damadı İbrahim Tekin ile annesi Vesile Tekin'den şikayetçi oldu. Kızının yıllarca şiddet gördüğünü iddia eden baba, "Kızım yıllarca tarlalarda yevmiye karşılığı çalıştı. Tüm parayı elinden alıyorlardı. Kızıma, benimle ve kardeşleriyle görüşmeyi yasakladılar. Torunum eğer haber vermese bizim kızımızın durumundan haberimiz bile yoktu. Üç gün boyunca hastalıktan bağırıp durmuş. Kapıyı kilitlemişler. Filiz'in kimseye kötülüğü yoktu. Herkes onu çok severdi" dedi. Kızı Filiz'in hayatının zorluk içinde geçtiğini söyleyen Toprak, "Kızımın kayınvalidesinden de şikayetçi oldum. Kızımın ölümünde onun da payı var. Aynı evin içinde yaşayıp nasıl bu durumdan haberi olmaz? Buna inanmıyorum. Devamlı olarak kızım şiddet görüyordu. Hayatı zorluk ve sefalet içinde geçti. Ben de bundan sonra çok yaşayacağımı sanmıyorum. Ciğerim yanıyor. Kızımı öldüren adamın idam edilmesini istiyorum" ifadelerini kullandı.'EVE GİTMEK İSTEMİYORDU'Filiz Tekin'in doğup büyüdüğü Kızılcaavlu Mahallesi sakinleri de yaşanan olaya tepki gösterdi. Talihsiz kadının sürekli şiddet gördüğünü söyleyen komşusu Kadriye Özkan (62), "Böyle ölüme can dayanmaz. Yeter artık. Daha gencecikti ve iki çocuğu vardı. Madem elleri nasırlıydı madem beğenmiyordun o zaman tarlaya çalışmaya göndermeyecektin. Filiz'in hayatı tarlalarda çalışmakla geçti. Bunun dışında evde de şiddet görüyormuş. Tarlada beraber çalıştığı arkadaşlarına, 'Tarlada sabaha kadar çalış deseler çalışırım. Fakat eve gitmek istemiyorum, evde şiddet görüyorum' diyormuş. Filiz'in ölümüne sebep olan kişi en ağır cezayı alsın" dedi.Tekin'in herkesçe çok sevilen biri olduğunu söyleyen bir diğer komşusu Nurten Salkara (40) ise kadına şiddetin artık son bulmasını isteyerek, "Bugüne kadar Filiz'in hiçbir kötülüğünü görmedik. Dünya iyisi bir insandı. İki çocuğu yüzünden katlanıyordu. Kadınlar, cennetin emanetidir. Artık kadına şiddetin yaşanmaması gerekiyor. Organları sayesinde 5 tane can kurtaracak" diye konuştu.
Görüntü Dökümü------------Filiz Tekin'in baba evinden görüntüMahalleli röportaj görüntüsüOsman Toprak röportajOsman Toprak genel ve detay görüntüAdliyeden görüntü
Haber: Tolga TAHÇI -Kamera: Ahmet Turhan ALTAY/İZMİR,
===========================
Çekici sürücüsü ezerek öldürdü, sigorta şirketi ödeme yapmadı Sakarya'nın Arifiye ilçesinde, 'yol vermeme' nedeniyle çıkan tartışmada, çekici sürücüsünün ezerek öldürdüğü Fevzi Mumlu'nun (38) ailesi, sigorta şirketinin kararı ile bir kez daha yıkıldı. Sigorta şirketi, çekici sürücüsünün Mumlu'ya kasıtlı bir şekilde çarptığına karar vererek teminat dışı bıraktı. Fevzi Mumlu'nun ağabeyi Cüneyt Mumlu, "Trafik sigortası karşı tarafın aracı silah olarak kullandığını söyleyerek ödeme yapmıyor" dedi.Olay, geçen yıl 15 Aralık günü Arifiye ilçesinde meydana geldi. Fevzi Mumlu, çekici sürücüsü Hakan Karatiken ile kendisine yol vermediği için tartıştı. Hakan Karatiken çekiyle, Fevzi Mumlu'nun bulunduğu araca çarparak durdurdu. Karatiken, iddiaya göre aracından inen Fevzi Mumlu'yu eşinin gözü önünde çekici ile ezerek öldürdü. Olayın ardından Hakan Karatiken tutuklandı.Mumlu ailesi, simit fırını işleten Fevzi Mumlu'nun ölümüyle ilgili sigorta şirketinin verdiği kararla şoke oldu. Ailenin tazminat talebine, sigorta şirketi, "Sigortalı araç sürücüsünün müteveffa Fevzi Mumlu'ya kasıtlı bir şekilde çarpması sebebiyle ölümüne yol açtığı anlaşılmıştır. Bu nedenle söz konusu talebin sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmadığı ve trafik sigortası genel şartları A.6 c maddeleri gereği talebin teminat dışı olması nedeniyle değerlendirilemeyeceğini bilgilerinize sunarız" yazısıyla cevap verdi.'ARACIN SİLAH OLARAK KULLANILDIĞINI SÖYLEYEREK ÖDEME YAPMIYORLAR'Fevzi Mumlu'nun ağabeyi Cüneyt Mumlu, "Geçen sene kardeşim rahmetli oldu. Kasten, kurtarıcıyla kardeşimi ezdiler. Trafik sigortası ödememizi yapmıyor, ilk başta kaza olarak başlayan olayda karşı tarafın aracı silah olarak kullandığını söyleyerek ödeme yapmıyor. Biz de bunu anlayamıyoruz. Kardeşimin borçları vardı, bunları ödemek zorunda kaldık. Ödeyemediklerimiz oldu, bunlarla ilgili icra sorunlarımız başladı ve mağdur olduk. Banka, kardeşimin çektiği krediye sigorta yapmamış. 4 tane aracını satarak bunları ödemeye çalıştık" dedi.'BU TRAFİK TERÖRÜ'Yaşadıkları sıkıntıların sigorta şirketi tarafından yapılacak ödemeyle çözüleceğini belirten Cüneyt Mumlu, şöyle konuştu: "Olayın üstünden 1 yıl geçti, bu süreçte bir yandan karşı taraftaki suçluların yakalanmasıyla, diğer yandan sigorta şirketiyle aynı zamanda da kardeşimizin borçlarıyla uğraşıyoruz. Sigorta şirketi ödemesi gereken parayı ödemiyor, bu yüzden biz de hem icralık duruma düştük, hem de acımızı yaşayamıyoruz. Kardeşimin arabasına çarparak durduruyorlar, kardeşim ne oldu diye araçtan inince vahşice öldürülüyor. Bu bildiğiniz trafik terörü. Biz bu konuda sigortanın bizi mağdur etmemesini ve konuyu daha geniş çaplı araştırmasını istiyoruz. Geride kalan varislerin sorun yaşamaması için bu olayın çözülmesini istiyoruz."'BORÇLARLA BOĞUŞUYORUZ'Anne Nadire Mumlu, "Evladımı kaybettim, her gün onun anısıyla yaşıyorum. Güç durumdayız, borçlarla boğuşuyoruz. Ben bunu hazmedemiyorum. Katillerden de biri yakalandı, diğerleri dışarıda. Ben onların da yakalanmasını istiyorum" diye konuştu.Abla Fidan Mumlu ise "Biz çok mağdur durumdayız. Acımıza yaşayamıyoruz. Bize bakıyordu kardeşim, 1 senedir çok kötü şeyler yaşıyoruz. Borçlar, alacaklılar, icralar var" dedi.
Görüntü Dökümü-------------Cüneyt Mumlu, Nadire Mumlu ve Fidan Mumlu ile röp.-Annenin albüme bakması-Fevzi Mumlu'nun fotoğraflarından görüntü
HABER-KAMERA: Güven HASBAŞ/SAKARYA,
====================================
Varto'da görevden alınan HDP'lilere terör gözaltısı Muş'un Varto ilçesi Belediye Başkanı HDP'li Ülkü Karaaslan ile Başkan Yardımcısı Mahmut Yalçın, haklarındaki terör soruşturması kapsamında görevden alındıktan sonra gözaltına alındı. İçişleri Bakanlığı, Varto Belediye Başkanı HDP'li Ülkü Karaaslan ile Başkan Yardımcısı Mahmut Yalçın'ı, haklarındaki terör soruşturmaları nedeniyle bugün sabah saatlerinde görevlerinden aldı. Polisler, soruşturma kapsamında Karaaslan ile Yalçın'ı bu sabah evlerinde gözaltına aldı. Emniyete götürülen Karaaslan ve Yalçın'ın işlemleri devam ederken, polis, Belediye binasında aramalar yaptı. Polis ekipleri belediye binasında geniş güvenlik önlemi aldı.
Görüntü Dökümü-------------Hükümet konağı görüntü-Belediyeden görüntü-Adliyeden görüntü-Şehirden görüntü-Polislerden görüntü
Haber-kamera: Fatih ÇELİK/ MUŞ/ VARTO,
=====================================
Çanakkale'de 201 kaçak göçmen yakalandı Çanakkale'de, jandarma ekiplerince düzenlenen 5 operasyonda, toplam 201 kaçak göçmen yakalanırken, 169 can yeleği ele geçirildi.Çanakkale Jandarma Komutanlığı ekiplerince göçmen kaçakçılığı ile mücadele kapsamında, Ayvacık ve Gelibolu'da 13- 15 Aralık'ta 5 operasyon düzenlendi. Operasyonlarda Afganistan uyruklu 197, İran uyruklu 4 olmak üzere toplam 201 kaçak göçmen yakalanırken, 169 can yeleği ele geçirildi. Kaçak göçmenler, jandarmadaki işlemlerinin ardından Ayvacık ilçesindeki Yabancıları Geri Gönderme Merkezi'ne teslim edildi.
Görüntü Dökümü-------------Yakalanan kaçak göçmenlerden görüntüler.
Haber-Kamera: ÇANAKKALE,
=====================================
Aile hekimleri menenjit aşısının, rutin aşılama programına alınmasını istedi İzmir Aile Hekimleri Derneği Başkanı Dr. Birol Kocaman, beyin zarlarının iltihaplanması sonucu ölüme yol açan menenjit vakalarının her geçen gün arttığını söyledi. Ülke genelinde sadece geçen yıl bine yakın menenjit vakası görüldüğünü belirten Dr. Birol Kocaman, hastalığın aşı ile tedavi edilebileceğini, fakat Türkiye'de bu aşıların maliyetinin yüksek olduğunu, bu nedenle Sağlık Bakanlığı'nın rutin aşılama programına girmesi gerektiğini ifade etti. Menenjit, beyni saran zarların iltihaplanmasıyla oluşan ve erken evrede tedavi edilmediğinde başta işitme kaybı, beyin hasarı ve ölümle sonuçlanabilen ciddi bir bakteriyel enfeksiyon olarak insan sağlığını tehdit etmeye devam ediyor. Temas, öksürük, hapşırık yoluyla insandan insana bulaşabilen hastalık, ancak 5 yaş altındaki çocuklarda, 16- 25 yaş arası gençlerde ve 55 yaş üstündeki vatandaşlarda daha sık görülüyor. İzmir Aile Hekimleri Derneği Başkanı Dr. Birol Kocaman, Türkiye'de geçen yıl yaklaşık bine yakın vaka görüldüğünü, bunun ciddi bir rakam olduğunu, oysa hastalığın tedavi edilebildiğini söyledi. Menenjit hastalığının bulaşıcı olduğu halde, Sağlık Bakanlığı'nın rutin aşılama programında yer almadığını kaydeden Dr. Kocaman, "Menenjit, Dünya Sağlık Örgütü'nün aşı ile önlenebilir hastalıklar sınıfındaki bir hastalıktır. Ama ne yazık ki ülkemizde henüz rutin aşılama programına girmedi. Özel aşı olarak yapıyoruz. Dünyada, Avrupa ülkelerinin yanı sıra Şili, Arjantin gibi ülkelerde rutin aşı programında" diye konuştu.'YA ÖLÜYORLAR YA DA SAKAT KALIYORLAR'Bu hastalığın yüzde 40 ölümle sonuçlandığını, ancak hayatta tutunanların ise sakat kaldığını vurgulayan Dr. Birol Kocaman, "Aslında menenjit çok sık görülmüyor gibi algılansa da Türkiye'de geçen yıl yaklaşık bine yakın vaka görüldü. Yüz binde dört oranında. Bunların pek çoğu ölüyor veya sakat kalıyor. O nedenle rutin aşı programına girmesi gerekiyor. Çünkü aşının bir dozu yaklaşık 400 lira civarında. Bunun bulaşmasını engellemek için tüm dozlarını yaptığınızda, maliyeti yaklaşık 2 bin 500 lirayı bulabiliyor. Bunu dar gelirli vatandaşların ödeme şansları bulunmuyor. O nedenle Sağlık Bakanlığı, bunu rutin aşılama programına koymalı" dedi.'AŞI REDDİ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR'Aşı reddine de değinen Dr. Kocaman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünyada her geçen yıl aşı reddi ve aşı kararsızlığı artıyor. 2011 yılında 180 civarında olan aşı reddi, 2017 yılında 23 binlere yükselmiş. Günümüzde de 33 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Uzmanlara göre eğer 50 bini geçerse, pek çok bulaşıcı hastalık insan sağlığını tehdit eder duruma gelecek. Aşı reddi ile topyekun bir mücadele gerekiyor. Umarım daha fazla büyümeden önlem alabiliriz. 2018 yılında Avrupa'da başlayan ve ülkemize de yansıyan bir kızamık salgını oldu. 140 bin kişi hayatını kaybetti. Bu böyle devam ederse pek çok hastalık yeniden hortlayacak. Ayrıca bulaşıcı hastalıklara mücadele etmek zorunda kalacağız. Umarım o oranları görmeyiz. Fakat bulaşıcı hastalıklarla mücadelede başarılı olmak için toplumun yüzde 90'ının bağışıklı olması gerekiyor. Bu oran düştükçe, bağışıklanmış vatandaşın da korunması azalıyor. O nedenle aşı reddi sadece aşı olmayanları değil, tüm toplumu bağlayan bir durum. Bunu bilerek mücadele etmekte fayda var." Görüntü Dökümü------------Aile Hekimleri Derneği Başkanı Birol Kocaman'dan görüntüBirol Kocaman'ın çalıştığı aile hekimliği merkezinden görüntüBirol Kocaman ile röp.
Haber: Umut KARAKOYUN-Kamera: Mücahit BEKTAŞ/ İZMİR,
====================================
Dövülerek öldürülen Filiz'in babası isyan etti: Ciğerim yanıyor İzmir'in Ödemiş ilçesinde, eşi İbrahim Tekin tarafından 'bakımsız' olduğu için dövüldükten sonra hayatını kaybeden Filiz Tekin'in (38) babası Osman Toprak (80), savcılığa giderek, damadı ile annesi Vesile Tekin'den şikayetçi oldu. Osman Toprak, "Kızıma bunu yapanlar idam edilsin. İçim yanıyor" diyerek gözyaşı döktü. Komşuları da Filiz Tekin'in gördüğü şiddet nedeniyle eve gitmek istemediğini anlattı.Olay, 6 Aralık Cuma günü Çaylı Mahallesi'nde meydana geldi. Alkollü olarak eve gelen İbrahim Tekin, evlendikleri günden itibaren şiddet uyguladığı 18 yıllık eşi Filiz Tekin'i "Seni artık beğenmiyorum. Neden bakımlı değilsin?" diyerek dövdü. İbrahim Tekin'in başını defalarca duvarlara vurduğu Filiz Tekin bayıldı. Koca, eşini hastaneye götürmek yerine evin bir odasına yatırdı. Çocuklarına da teyzeleriyle görüşmeyi yasakladı. Çiftin oğlu Osman, bir arkadaşının telefonundan durumu teyzelerine bildirdi. Bunun üzerine eve gelen 3 kız kardeş, Filiz Tekin'i ambulansla Ödemiş Devlet Hastanesi'ne götürdü. Tekin, müdahalesinin ardından, Ege Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. Kafa travması geçirdiği belirlenen Filiz Tekin'in, yapılan tetkiklerde darp nedeniyle menenjit geçirdiği, omuriliğinde de 3 santimetre kırık olduğu saptandı. Durumu kritik olan Tekin'in, yapılan tüm müdahaleye karşın beyin ölümü gerçekleşti. Yakınları, 2 çocuk annesinin organlarını bağışladı. Filiz Tekin'in böbrekleri, dalağı ve karaciğeri başka hastalar için umut oldu.'3 GÜN BOYUNCA HASTALIKTAN BAĞIRIP DURMUŞ'Kızının başına gelene isyan eden baba Osman Toprak, savcılığa giderek damadı İbrahim Tekin ile annesi Vesile Tekin'den şikayetçi oldu. Kızının yıllarca şiddet gördüğünü iddia eden baba, "Kızım yıllarca tarlalarda yevmiye karşılığı çalıştı. Tüm parayı elinden alıyorlardı. Kızıma, benimle ve kardeşleriyle görüşmeyi yasakladılar. Torunum eğer haber vermese bizim kızımızın durumundan haberimiz bile yoktu. Üç gün boyunca hastalıktan bağırıp durmuş. Kapıyı kilitlemişler. Filiz'in kimseye kötülüğü yoktu. Herkes onu çok severdi" dedi. Kızı Filiz'in hayatının zorluk içinde geçtiğini söyleyen Toprak, "Kızımın kayınvalidesinden de şikayetçi oldum. Kızımın ölümünde onun da payı var. Aynı evin içinde yaşayıp nasıl bu durumdan haberi olmaz? Buna inanmıyorum. Devamlı olarak kızım şiddet görüyordu. Hayatı zorluk ve sefalet içinde geçti. Ben de bundan sonra çok yaşayacağımı sanmıyorum. Ciğerim yanıyor. Kızımı öldüren adamın idam edilmesini istiyorum" ifadelerini kullandı.'EVE GİTMEK İSTEMİYORDU'Filiz Tekin'in doğup büyüdüğü Kızılcaavlu Mahallesi sakinleri de yaşanan olaya tepki gösterdi. Talihsiz kadının sürekli şiddet gördüğünü söyleyen komşusu Kadriye Özkan (62), "Böyle ölüme can dayanmaz. Yeter artık. Daha gencecikti ve iki çocuğu vardı. Madem elleri nasırlıydı madem beğenmiyordun o zaman tarlaya çalışmaya göndermeyecektin. Filiz'in hayatı tarlalarda çalışmakla geçti. Bunun dışında evde de şiddet görüyormuş. Tarlada beraber çalıştığı arkadaşlarına, 'Tarlada sabaha kadar çalış deseler çalışırım. Fakat eve gitmek istemiyorum, evde şiddet görüyorum' diyormuş. Filiz'in ölümüne sebep olan kişi en ağır cezayı alsın" dedi.Tekin'in herkesçe çok sevilen biri olduğunu söyleyen bir diğer komşusu Nurten Salkara (40) ise kadına şiddetin artık son bulmasını isteyerek, "Bugüne kadar Filiz'in hiçbir kötülüğünü görmedik. Dünya iyisi bir insandı. İki çocuğu yüzünden katlanıyordu. Kadınlar, cennetin emanetidir. Artık kadına şiddetin yaşanmaması gerekiyor. Organları sayesinde 5 tane can kurtaracak" diye konuştu.
Görüntü Dökümü------------Filiz Tekin'in baba evinden görüntüMahalleli röportaj görüntüsüOsman Toprak röportajOsman Toprak genel ve detay görüntüAdliyeden görüntü
Haber: Tolga TAHÇI -Kamera: Ahmet Turhan ALTAY/İZMİR,
===========================
Bitlis'te 46 köy ve mezralarında sokağa çıkma yasağı ilan edildi Bitlis'te, terör örgütü PKK üyelerinin yakalanması için 46 köy ve bağlı mezralarında ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Bitlis Valiliği, merkeze bağlı bazı köy ve mezralarda, PKK'lı teröristlerin bulunduğu, barınma amaçlı sığınak/barınak tesis ettikleri bilgisi üzerine ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağının ilan edildiğini açıkladı. Açıklamada şöyle denildi: "Bitlis merkeze bağlı bazı köy ve mezralarda bölücü terör örgütü (BTÖ) mensuplarının bulunduğu ve barınma amaçlı sığınak/barınak tesis ettikleri bilgisi alınması neticesinde, bahse konu bölgelerde BTÖ mensuplarının yakalanmaları, halkımızın can ve mal güvenliğinin sağlanması için 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu'nun 11/C maddesi gereğince 17 Aralık 2019 Salı günü saat 06.00'dan itibaren (öğrenim görmekte olan öğrencilerin eğitim/öğretim hakkı ve devlet memurlarının mesai saatlerinin kısıtlanmaması kaydıyla) ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı ilan edildi."Sokağa çıkma yasağının uygulandığı köyler şöyle: "Ayrancılar, Alaniçi, Narlıdere, Ağaçpınar, Yeşilsırt, Cumhuriyet, Abacılar, Sarıkonak, Çalıdüzü, İçgeçit, Akçalı, Yukarı Ölek, Aşağı Ölek, Ilıcak, Kalupat, Üçevler, Karakuş, Aşağı Balcılar, Yukarı Balcılar, Çeltikli, Aşağı Koçak, Aşağı Yolak, Yukarı Yolak, Yukarıçerman, Dursun, Beşkaynak, Yarönü, Uçankuş, Dikme, Yukarı Dikme, Aşağı Dikme, Bayırlı, Kınalı, Kutlu, Akgün, Çobansuyu, Aşağı Çobansuyu, Güllüce, Esenburun, Harmanyeri, Cevizdalı, Karaca, Kaşıklı, Konalga, Kayalıbağ, Dutköy köy ve mezraları."
HABER: Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS,
============================================
Son Dakika › Güncel › DHA YURT BÜLTENİ - 3 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?