Dha Yurt Bülteni-5 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-5

TERMAL OTELDE KORKUTAN YANGIN1)VALİLİK: 20 KİŞİ HASTANEYE SEVK EDİLDİHatay'ın Erzin ilçesinde bir otelde meydana gelen yangınla ilgili Hatay Valiliği açıklama yaptı.

05.12.2018 10:38

TERMAL OTELDE KORKUTAN YANGIN

1)VALİLİK: 20 KİŞİ HASTANEYE SEVK EDİLDİ

Hatay'ın Erzin ilçesinde bir otelde meydana gelen yangınla ilgili Hatay Valiliği açıklama yaptı. Açıklamada, dumandan zehirlenen 20 kişinin çeşitli hastanelere sevk edildiği belirtilerek, inceleme başlatıldığı açıklandı.

Valilik'ten yapılan açıklama şöyle, "İlimiz Erzin İlçesi'nde bulunan Isos Termal Otelin kazan dairesinde henüz belirlenemeyen bir sebeple yangın çıkmıştır. İtfaiye ve sağlık ekiplerinin kısa sürede olaya müdahale etmesinin ardından otelde kalan vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu tahliye edilmiş olup, içerde kalan vatandaşımızın olup olmadığı ile ilgili çalışmalar devam etmektedir.

Dumandan etkilenen 20 vatandaşımız 112 acil sağlık birimleri tarafından çeşitli hastanelere sevk edilmiştir. Olayla ilgili inceleme başlatılmıştır."

Görüntü Dökümü

--------

Otelden çıkan yoğun dumandan genel ve yakın görüntüler

SÜRE: 01'07" BOYUT: 125 MB

Haber-Kamera: ERZİN (Hatay),

==========================================================

2)İNGİLTERE BÜYÜKELÇİSİ CHİLCOTT, FATMA ŞAHİN'İ ZİYARET ETTİ

İNGİLTERE Ankara Büyükelçisi Dominick Chilcott, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'i ziyaret etti. Chilcott, kentin Suriyeli sığınmacılar konusunda başarılı hareket ettiğini söyledi. Fatma Şahin'i makamında ziyaret eden Dominick Chilcott, kenti çok beğendiğini ifade etti. Türkiye ve İngiltere arasındaki ilişkilerin altın çağı yaşadığını dile getiren Chilott şunları söyledi:

"Dünya zor bir dönemden geçiyor. Tüm dünya genelinde artan çok ciddi aşırı milliyetçilik ve otoriterlikle karşı karşıyayız. Bu da uzun yıllardan beri görmekte olduğumuz hukuk sisteminden uzaklaşmayla karşı karşıya bırakıyor. Aslında bir bakıma şanslıyız çünkü Türkiye ve İngiltere arasındaki ilişkiler altın çağını yaşıyor. Sayın Erdoğan ve Başbakanımız arasında son derece mükemmel seviyede ikili diyalog kurulmuş durumda. Suriyeli mülteciler konusunda başarılı bir şekilde mücadele ediyorsunuz. Onların ağırlanması konusundaki başarıyı yerinde görmek istedim. Bu anlamda bazı ziyaretlerde bulundum. Suriye'deki savaş nedeniyle yoğun mülteci göçüyle karşı karşıya kalan Türkiye'nin misafirperverliğinin sadece hükümet nezdinde değil aynı zamanda halk tarafından da gösterilmesi inanılmaz boyutta. Bu gerçekten takdir edilmesi gereken bir konu. Siz sadece bu insanları misafir etmekle kalmıyorsunuz aynı zamanda birçoğunun yasa dışı yollarla düzensiz olarak Avrupa'ya geçmesini de engelliyorsunuz. Dolayısıyla bunun için özellikle hükümetimin bizzat teşekkürlerini iletmek isterim."

Suriye'de önümüzdeki 1, 2 yıl içerisinde barışın görünmediğini söyleyen Chilcott, Türkiye'nin tek başına Suriye konusunda mücadele etmesinin beklenemeyeceğini dile getirerek sözlerine şöyle devam etti:

"Bölgedeki koşullarla ve mültecilerle baş etmek Türkiye'nin tek başına kaldırması beklenemeyecek kadar büyük bir yük oluşturmaktadır. Türkiye'nin mültecilerin yeniden topraklarına dönmesi konusunda attığı adımları sempatiyle karşılıyoruz. Bu amacınızı ve hedefinizi destekliyoruz.  Uluslararası yardım kuruluşları için Gaziantep bir merkez oldu, bir model oldu. Birçok yardım kuruluşları sizin gibi Suriye'nin kuzeyinde hastane kurulması, insanların ekmek bulması için fırınlara destek verilmesinden tutunda su ve elektrik sistemlerine kadar pek çok projede hizmet veriyor. Biz Birleşik Krallık olarak bu kuruluşların bazılarına maddi destek sağlıyoruz. Önümüzdeki 1-2 yıl içerisinde bölgede istikrarın ve barışın sağlanabileceğini zannetmiyorum. Halkın genel isteklerini adil bir şekilde yansıtan bir hükümetin olmadığı bir Suriye'de istikrar sağlanmasının mümkün olabileceğini düşünmüyorum. Rejim güçleri pek çok şehirde yürütülen savaşı kazanmakta, BM çalışmaları engellenmektedir. Genel seçimler adil ve dürüst bir şekilde yapılabilse farklı bir hükümet gelecektir. Hükümet muhakkak ki değişecektir. İlk bakışta Esat ülkedeki kontrolünü devam ettirdiği sürece istediğimiz barışçıl, güvenli ve istikrarlı bir ortamı yakalamamız en azından 1-2 yıllık süreçte çok olası görülmüyor. Ama bu bizi yıldırmamalı, ortak çalışmaları daha güçlü bir şekilde yürüteceğiz."

Avrupa'nın ve dünyanın güvenli olabilmesi için, Türkiye ve Gaziantep'in güvenli olması gerektiğini belirten Fatma Şahin de, "Bölgede her ülkenin farklı hesapları var. Hesaplar çoğaldıkça çözüm gecikiyor. Aslında çözüm çok kolay. Bu hesaplar yarın öbür gün Avrupa'nın barışını da etkileyecek. O yüzden Türkiye'nin önerilerini dikkate alarak çözüme odaklanılması gerektiğini düşünüyorum" dedi.

Görüntü Dökümü

----------------------------------

Dominick Chilcott'un ziyareti

Fatma Şahin'in konuşması

Dominick Chilcott'un konuşması

Hediye verilmesi

Genel ve detay görüntüler

Haber: Eyyüp BURUN-Kamera: Mustafa KANLI-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 326 MB

=====================================================

3)TARLADA KALAN ŞEKER PANCARI, TABLADA YOK SATIYOR

ŞEKER fabrikalarının özelleşmesi nedeniyle çiftçilerin satmakta zorlandığı şeker pancarı, Adana'da kilosunu 5 TL'ye satan seyyar satıcıların yüzünü güldürdü. Seyyar satıcı Hacı Ahmet Kara, günde ortalama 70-100 kilo şeker pancarı sattığını söyledi.

Adanalı seyyar satıcı Hacı Ahmet Kara, kilosunu 1.25 TL'den aldığı şeker pancarlarını haşlayarak kilosunu 5 TL'den sattığını söyledi. Şeker pancarının şeker hastalığına, karaciğere ve bağırsaklara iyi geldiğini belirten bir yazı astığı tablasında günde ortalama 70-100 kilo satış yaptığını kaydeden Kara, "Şeker pancarı tarlada para etmedi ama tablada satıyoruz. Çiftçi için durum kötü. Para etmiyor, ürünleri hep dökmüşler. Bunun çapası var, sökümü var. Köylü kan ağlıyor fakat ucuz aldığımız için satıcıya iyi oldu. İsteyene 1 TL'lik veriyoruz, isteyene kiloyla satıyoruzö dedi. Şeker pancarına ilgi gösteren vatandaşlardan Halil Ateş ise pancarın doğal şeker yerine geçtiğini belirterek "Çaya atacağına böyle yiyeceksinö diye konuştu.

Görüntü Dökümü

----------------------------

Tablanın başında şeker pancarı yiyen vatandaşlar

- Seyyar satıcı Hacı Ahmet Kara ile röp.

Şeker pancarından detay görüntüler

Tabladaki şeker pancarı

- Hacı Ahmet Kara'nın elindeki şeker pancarı

Şeker pancarını soyması

SÜRE: 02'48" BOYUT: 310 mb

Haber: Nuri PİR-Kamera:  Eser PAZARBAŞI/ADANA,

=================================================

4)15 İLDE FETÖ OPERASYONU: 16 GÖZALTI

Diyarbakır merkezli 15 ilde, FETÖ/PDY'nin 'kadın yapılanması'na yönelik düzenlenen operasyonda, 16 kişi gözaltına alındı.

Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Ulusal Güvenliğe Yönelik Suçlar Büro Amirliği ekipleri, FETÖ/PDY'nin 'kadın yapılanması'na yönelik adresleri belirlenen şüphelilerin yakalanması için çalışma başlattı. Ekipler, kimlikleri tespit edilen şüphelilerin bulunduğu Diyarbakır merkezli 15 ilde eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyonlarda, 16 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin adreslerinde aramalar yapılırken, çok sayıda dijital materyal ele geçirildi. Şüphelilerin Diyarbakır'a getirilip, emniyette sorgulanacağı belirtilirken, 11 kişinin yakalanması için çalışmaların sürdürüldüğü kaydedildi.

DİYARBAKIR, -

===================================================

5)80 METRELİK YÜKSEK GERİLİM HATTINDA CAMBAZ GİBİ ÇALIŞIYORLAR

Antalya'da 12 kilometrelik yüksek gerilim hattında görev yapan işçiler, teller üzerinde cambaz gibi çalışıyor. Enerji taşıyacak tellerin birbirine değmemesi için aparat takan işçiler, 80 metre yükseklikte rahat tavırlarıyla dikkati çekiyor.

Kepez ilçesi Varsak Mahallesi ile Konyaaltı ilçesi Liman Mahallesi arasındaki 12 kilometrelik destekleme yüksek gerilim hattında çalışan işçiler, ekmek parası için yerden 80 metre yükseklikte ter döküyor. Yüksek voltajlı enerji taşıyacak tellerin birbirine değmemesi için tel bisikletine binen işçiler çalışırken, ilginç görüntüler ortaya çıkıyor.

Mesleğe 16 yaşında başladığını söyleyen işçilerin şefi Sedat Şahin (33), ilk olarak 18 yaşında araziye çıktığını belirterek, "İşimizi soranlara anlatınca çok şaşırıyorlar" dedi. Ailesinin bu işi tasvip etmediğini aktaran, kendisinin severek yaptığını kaydeden Şahin, metrelerce yukarıda çalışmanın zor olduğu kadar, keyif verdiğini de belirtti.

Sabah erken saatlerde çıktığı yüksek gerilim hattından yalnızca öğle yemeği ihtiyacı için indiklerini söyleyen Sedat Şahin, "Günümüzün tamamı yüksek gerilim hattında geçiyor. Biz tellerin birbirine sürtmesini engelleyen aparatı takarken, arkadan gelen ekip, helikopterlere uyarı anlamında takılan ve küre adı verilen cihazı takıyor" diye konuştu. Şahin, bu işi yapmak için kişinin kendisini sürekli formda tutması gerektiğini de ifade etti.

Aynı gerilim hattında çalışan Osman Durmuş da işini severek yaptığını ve büyük keyif aldığını belirterek, "İşimiz ofsayt ama yapacak bir şey yok" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Çalışanların yüksek gerilim hattındaki çalışmalarından detay  görüntü

-Çalışanların yakın plan görüntüleri

-DRONE ile, gerilim hattında çalışırken ile çekilen görüntüleri

-Çalışanların gerilim hattında yürüken görüntüleri

-RÖP 1: İşci Sedat Şahin

-RÖP 2: İşci Osman Durmuş

-Çalışanların direklerden inerken görüntüleri

556 MB//5.00 SN'HD

Haber: Bülent TATOĞULLARI Kamera: Emrah GÜL/ANTALYA,

========================================================

6)DAMIZLIK ALAMAYINCA KURDUKLARI TESİSİ ELLERİNDE KALDI

Amasya'nın Suluova ilçesinde bir araya gelen 30 girişimci Tarımsal Kalkınma Kooperatifi kurdu, aldıkları devlet desteği ve banka kredisi ile 23 bin metre kare alana damızlık üretim tesisi inşa etti. Yurt dışından ilk aşamada 180 damızlık hayvan ithal etmeyi planlayan kooperatif üyeleri, döviz kurundaki artış ve gümrük sorunları nedeniyle tesisi faaliyete geçiremedi. Tesis ellerinde kalan girişimcilerin hacca gitmek ve traktör almak için birikimlerinin de yer aldığı banka hesaplarına bloke kondu. Kooperatif önünde toplanan üyeler, mağduriyetlerinin giderilmesini istedi.

Amasya'nın Suluova İlçesi Cürlü köyünde 2014 yılında bir araya gelen 30 girişimci 'Damızlık Sığır Yetiştiriciliği' projesi kapsamında aldıkları devlet desteği ve banka kredisi ile 2 yılda 23 bin metre kare alana damızlık üretim tesisi inşa etti. 700 büyükbaş hayvan beslenebilecek kapasiteye sahip damızlık üretim tesisinde ilk aşamada 180 damızlık hayvan ithal etmeyi planlayan kooperatif üyeleri, döviz kurundaki artış ve gümrük sorunları nedeniyle bunu gerçekleştiremedi. Tesis ellerinde kalan girişimciler, banka taksitlerini de ödeyemeyince icralık oldu. Kooperatif üyeleri tesis önünde toplanarak açıklama yaptı.  'Reis sesimizi duy, umudumuz sensiz' sloganları atan kooperatif üyeleri 'Hayvanlar gelmeden taksit ödemeleri geldi', 'Yerli üretim tesislerini yalnız bırakma' yazılı dövizler açtı.

'30 ÜYEMİZİN HESAPLARINDA BLOKE VE HACİZ VAR'

Cürlü Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatif Başkanı Levent Topal, üyelerin hesaplarına bloke ve haciz işlemi başlatıldığını belirterek "Arkadaşlarımızla biz bu tesisi canlandırıp devlete, millete katma değer sağlayıp faydalı işler yapmak istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızdan ve Tarım Bakanımızdan atıl olan tesisimizin hayvanlarının bir an önce gönderilmesine yardımcı olmaları ve hızlı bir şekilde üretime geçerek para kazanıp borçlarımızı ödemek istiyoruz. Borcumuz şuan 92 gün gecikmede. 92 gün gecikme nedeniyle 30 üyemizin hac için biriktiridği bankadaki parasına, traktör almak için birikimlerine, kredi kartlarına bloke konuldu. Devletimizin üretime ihtiyacı olduğu şu devirde bizim tesisimizin atıl durumda beklemesi nedeniyle biz elimizde olmayan nedenlerden dolayı borcumuzu ödeyemedik. Banka kanalı ile hesaplarımız bloke olmuş durumda, bunun sebebi ve müsebbibi biz değilizö dedi.

'İNEKLERİMİZİ İSTİYORUZ'

Kooperatif üyesi Hülya Yolcu ise, "Bu topraklarda doğdum, bu topraklarda büyüdüm ve bu topraklarda verimli olmak istiyorum. Biz bu hayallerle bu yola çıktık. Sayın Cumhurbaşkanımız tesisimiz var, toprağımız var, otumuz var, yerimiz yurdumuz var ineklerimiz nerede, ineklerimizi istiyoruz. Her konuya el attığınız gibi bizim konumuza da el atmanızı istiyoruzö diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

------------------------

Cürlü köyü detay

Kooperatif üyelerinin eylemi detay

-Kooperatif Başkanı açıklama

-Tesisten detay

Diğer detaylar

(SÜRE: 4.21 Dk) (BOYUT: 486 MB)

Haber-Kamera: Sinan HARMANCI/AMASYA,

=======================================================

7)YARIM ASIR SONRA KANA KANA SU İÇTİ

ÇANAKKALE'nin Bayramiç ilçesinde işçi emeklisi Mehmet Aydın (56), böbrek rahatsızlığıyla dünyaya geldi. Yarım asırdır ilaç tedavileri ve doktor kontrolleriyle suya hasret olarak hayatını sürdüren Mehmet Aydın'a iki hafta önce bağışlanan böbrek nakledildi. Hastalığı nedeniyle yarım asırdır günde 3 bardak su içerek yaşayan Aydın, naklin ardından günde 4 litre su içmeye başladı. Aydın, kana kana su içmenin yanı sıra sağlığına kavuşmanın da mutluluğunu yaşadı.

Bayramiç ilçesinde böbrek hastası olarak dünyaya gelen, evli ve iki çocuk babası Mehmet Aydın, 52 yıl boyunca hayatını doktor ve ilaç tedavileriyle devam ettirdi. Mehmet Aydın'ın böbrekleri 4 yıl önce işlevini yitirerek, iflas etti. Haftanın 3 günü diyalize girmek zorunda kalan Mehmet Aydın'ın hayatı günden güne zorlaşmaya başladı. Çevresinde böbrek nakliyle sağlığına kavuşan hastaları gören Mehmet Aydın, 1 yıl önce ÇOMÜ Organ Nakil Merkezi'ne başvurdu. Nakil için sıra beklemeye başladı. Mehmet Aydın'a beklediği nakil haberi 22 Kasım tarihinde Bursa'dan geldi. Beyin ölümü gerçekleşen bir kişinin ailesi tarafından organları bağışlandı. ÇOMÜ Organ Nakil Merkezi ekibi tarafından alınan böbrek, Mehmet Aydın'a başarılı bir şekilde nakledildi.

56 YILLIK KANA KAN SU İÇME HASRETİ SON BULDU

Doğuştan böbrek rahatsızlığı nedeniyle 56 yıldır hayatında büyük zorluklar yaşayan Mehmet Aydın'ın en büyük hayali ise kana kana su içmekti. Böbrek rahatsızlığı nedeniyle yarım asırdır günde 3 bardak su içebilen Aydın'ın kana kana su içme hasreti nakil sonrası son buldu. Aydın, artık günde 4 litre su içmeye başladı. Aydın, kana kana su içmenin yanı sıra sağlığına kavuşmanın da mutluluğunu yaşadı.

'NAKİL İŞLEMİNİ BAŞARILI BİR ŞEKİLDE GERÇEKLEŞTİRDİK'

Mehmet Aydın'ın çocukluğundan bu yana böbrek rahatsızlığı çektiğini belirten ÇOMÜ Organ Nakil Merkezi Müdürü Doç. Dr. Cabir Alan, Aydın'ın doğuştan gelen bir böbrek rahatsızlığı olduğunu söyleyerek şunları ekledi:

"Mehmet Aydın'ın 4 yıl önce böbrekleri, vücudun yükünü taşıyamaz hale geldi, iflas etti ve diyaliz makinesine bağlandı. Bundan sonra Mehmet bey için oldukça zorlu bir süreç başladı. Çünkü hayatını makineye bağlı olarak devam ettirmek durumunda kaldı. Haftanın 3 günü diyaliz makinesine girdi. Bu süreçteki hayat zorlu olduğu için böbrek nakli olmaya karar verdi. Organ Nakil Merkezimize başvurdu. 22 Kasım tarihinde Bursa'da beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın yakınları organlarını bağışladı. Sağlık Bakanlığı yetkilileri tarafından merkezimize ulaşıldı. Bağışlanan böbreğin doku ve uyum testleri olumlu çıkınca böbrek nakli işlemini başarılı bir şekilde gerçekleştirdik. Mehmet Bey'in daha önce bir su bardağına yakın idrar çıkışı varken, şuanda 3 litre civarında bir idrar çıkışı mevcut.ö

'KANA KANA SU İÇECEĞİM'

Doğumundan itibaren böbrek rahatsızlığı çektiğini ifade eden Mehmet Aydın ise, "Bu rahatsızlık nedeniyle ayağım şişiyordu. Kalbime kramp giriyordu. Bunlar da beni rahatsız ediyordu. Hastalığım ilerleyince diyaliz makinesine girmeye başladım. Hayatımın 3 günü makinede geçiyordu. Bu durum hayatımı zorlaştırıyordu. Nakil olmaya karar verdim. ÇOMÜ Organ Nakil Merkezi'ne başvurdum. Nakil oldum, şimdi çok rahatım. Sağlığım yerinde, istediğim kadar su içemiyordum ama nakil sonrası günde 4 litre su içmeye başladım. Artık kana kana su içeceğimö diye konuştu.

Görüntü Dökümü

----------------------------

-ÇOMÜ Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesinden genel görüntü.

-ÇOMÜ Organ Nakil Merkezi ekibinin arşiv ameliyat görüntüsü.

-Doç. Dr. Cabir Alan'ın Mehmet Aydın'ı böbrek nakli sonrası kontrol etmesinden görüntü.

-Böbrek nakli olan Mehmet Aydın'dan genel görüntü.

-Cabir Alan ile röp.

-Mehmet Aydın ile röp.

-Mehmet Aydın'ın kana kana su içmesinden genel ve detay görüntü.

Haber-Kamera: Mustafa SUİÇMEZ/ÇANAKKALE,

Görüntü HD. 4 dakika 28 saniye. 495 MB.

=======================================================

8)KÖPEĞİN SALDIRISINA UĞRAYAN KARACAYI MOTOSİKLETİYLE TAKİP EDEREK KURTARDI

KARABÜK'ün Eskipazar ilçesinde, motosikletiyle gezdiği sırada köpeğin saldırısına uğrayan karacayı 20 yaşındaki Burak Köklü kurtardı.

Eskipazar'a bağlı Başpınar köyü ormanlık alanda motosikletiyle gezintiye çıkan Burak Köklü, bir köpeğin karacayı kovaladığını gördü. Burak Köklü, motosikletiyle onları takip ederek karacayı yakalayan köpeği uzaklaştırdı. Kurtulan karaca koşarak uzaklaşmaya çalışırken, bahçe tellerine çarparak düştü. Burak Köklü, kucakladığı karacanın tellerin üzerinden karşıya geçmesini sağladı. Karaca ormana doğru koşarak gözlerden kayboldu.

Yaşananları cep telefonuyla da görüntüleyen Burak Köklü, "Motosikletle kros yaparken, köpeğin karacaya saldırdığını gördüm ve takip ettim. Köpek, tel örgülere sıkışan karacaya saldırdı. Bende karacayı kurtararak tekrar doğaya bıraktım. Mutluyuz." dedi.

Görüntü Dökümü

----------------------------

-Köpeğin karacayı kovalaması ve yakalama anı(cep telefonu görüntüsü)

-Burak Köklü'nün köpeği kovması(cep telefonu görüntüsü)

-Burak Köklü'nün konuşması(cep telefonu görüntüsü)

Dosya adı: krbkaraca

HABER: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

========================================================

9)YATALAK GELDİĞİ HUZUREVİNDE İKİNCİ BAHARINI YAŞIYOR

AFYONKARAHİSAR'da yalnız oturduğu evde bir yıl önce yatalak hale gelen Ramazan Eriş (74) komşularının Alo 183 Hattı'na yaptığı ihbar üzerine huzurevine getirildi. Burada 8 ay yatağa bağımlı şekilde tedavi gören Ramazan Eriş, sağlığına kavuştu. Yeniden ayağa kalkan Ramazan Eriş, huzurevinde ikinci baharını yaşıyor.

Afyonkarahisar'ın İhsaniye ilçesine bağlı Hacıbeyli köyünde eşi ve kızını kaybettikten sonra tek başına oturan Ramazan Eriş, yaklaşık bir yıl önce rahatsızlandı. Kendisine bakan kimse olmayınca yatalak hale gelen Ramazan Eriş'e komşuları sahip çıktı. Bir hafta evlerinde kaldığı komşuları Ramazan Eriş için Alo 183 Sosyal Destek Hattı'nı arayıp, yardım istedi. İhbarı değerlendiren müdürlük hemen harekete geçerek Ramazan Eriş'i, Afyonkarahisar Valiliği Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'ne getirdi.

HUZUREVİNİN EN SEVİLEN SİMASI OLDU

Yatalak olarak huzurevine getirilen Ramazan Eriş'e başta sağlık çalışanları olmak üzere huzurevi personeli özel ilgi göstererek ayağa kaldırdı. Huzurevinde 8 ay yatağa bağlı şekilde kalan Ramazan Eriş, tedaviye cevap vermesinin ardından kendini toparlayarak yürümeye başladı. Kısa sürede ihtiyaçlarını da giderebilecek hale gelen Ramazan Eriş, sağlığına kavuştu. Takım elbisesi ve kravatını çıkarmayan Ramazan Eriş, huzurevi sakinlerinin de neşe kaynağı oldu.

'BANA SAHİP ÇIKTILAR'

Vaktinin çoğunu kendisi gibi huzurevinde kalanlarla geçiren Ramazan Eriş, en çok Türk Sanat Müziği dinlemeyi sevdiğini söyledi. Hayatından memnun olduğunu anlatan Ramazan Eriş, bir yıl önce geldiği huzurevinde 8 ay yatalak olarak kaldığını aktardı. Huzurevi çalışanlarının kendisine iyi bakarak ayağa kaldırdığını kaydeden Eriş, "Burada bize iyi bakıyorlar. Yiyoruz, içiyoruz ve yatıyoruz. Görevliler bana iyi bakıyor. Allah onlardan razı olsun. Eşim ve çocuğum öldü. Kimsem olmayınca yalnız kaldım. Yatalak olarak 6 gün köyde Osman Aytekin'in evinde kaldım. O da benim durumumu buraya bildirmiş. Buradakiler yanıma gelmişler beni köyden alıp buraya getirdiler. Burada 8 ay boyunca yatalak olarak kaldım ve kendimi bilmedim. Burada bana baktılar ve ayağa kaldırdılar. Bana sahip çıktılar. Bakacak kişisi olmayanlara da huzurevine gelmelerini tavsiye ederim. Burada iyi bakıyorlar. Allah onlardan razı olsun. Cumhurbaşkanımıza da teşekkür ederim" dedi.

'ALO 183 HATTI TİTİZLİKLE TAKİP EDİLİYOR'

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Zekai İnan, Alo 183 Sosyal Destek Hattı'na engelli, çocuk, kadın, yaşlı gibi acil durum ihbarlarının yapıldığını söyledi. Alo 183 Hattı'nın bakanlık tarafından titizlikle takip edildiğini aktaran İnan, şöyle konuştu:

"Buradaki vakalar gerekli değerlendirmeler sonrasında İl Müdürlüğümüze iletilmektedir. İl Müdürlüğümüz de 24 saat cevap vermiş olduğu hat üzerinden gerektiğinde acil müdahale ekiplerimizle ve gerektiğinde mesai içerisinde değerlendirmeler ve müdahaleler yapmaktadır."

'ŞİMDİ KENDİ İHTİYAÇLARINI KARŞILAYABİLİYOR'

Ramazan Eriş'in durumunun da Alo 183 Hattı'na bildirildiğini ve durumunun iyi olmadığı konusunda ihbar aldıklarını vurgulayan Zekai İnan, ihbarın ardından harekete geçerek Eriş'e kısa sürede ulaşıp, huzurevine getirdiklerini anlattı. İnan, şöyle devam etti:

"Ramazan amcamızla ilgili rehabilitasyon süreci huzurevi çalışanları ve idaremiz tarafından gerçekleştirilmiş olup, şimdi kendi ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. 2018 yılı içerisinde valilik oluru ile 49 yaşlı vatandaşımız huzurevine alınmış ve hayatlarına bir dokunuş sağlanmıştır. Diğer kadın, çocuk ve engelli bireylerde de kurumlara aldığımız ve ekonomik destek gibi benzeri desteklerde bulunduğumuz hizmet vakalarımız mevcuttur."

Görüntü Dökümü

----------------------------

Huzurevi önünden detay

Ramazan Eriş'ten detaylar

Ramazan Eriş odasında iken detay

Odasında mandalina yerken detay

Göreviler ile konuşurken detay

Ramazan Eriş diğer huzurevi sakinleri ile otururken ve sohbet ederken detay

İl Müdürü İnan ile Ramazan dede sohbet ederken

Ramazan Eriş ile röp

Müdür Zekai İnan ile röp

Toplu fotoğraf çekilirken detay

Haber-Kamera: Satılmış AKKAŞ/AFYONKARAHİSAR,

========================================================

10)ALAŞEHİR'DE KADINA ŞİDDETE KARŞI SES OLDULAR

MANİSA'nın Alaşehir ilçesinde, Ahmet Altan Anadolu Lisesi tarafından hazırlanan 'Kadına Sessiniz' projesi kapsamında yürüyüş ve çeşitli etkinliklerle 'kadına şiddet' protesto edilip, farkındalık yaratılmaya çalışıldı.

Alaşehir'de Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın Gençlik Projeleri Destek Özel Çağrı Programı kapsamında 'kadına yönelik şiddetle mücadele' konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla Ahmet Altan Anadolu Lisesi tarafından 'Kadına Sessiniz' projesi hazırlandı. Bu çerçevede Alaşehir Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanı'nda çeşitli etkinlikler düzenlendi. Etkinliklerde, kadına şiddete "Hayır" denildi. Ahmet Altan Anadolu Lisesi öğrenci ve öğretmenlerin tamamının katıldığı etkinlikte kadına şiddete karşı farkındalık yaratıldı. Öğrenciler, mahallerdeki kahvehaneler ve işyerlerini gezerek kadına şiddete neden karşı olunması gerektiğini anlattı. Etkinlik meydanda kitap okunması ve müzik öğretmenlerinin seslendirdiği şarkılar eşliğinde öğrencilerin dans edip, oynamasıyla devam etti. Kitap okuma etkinliğine kurslarda okuma yazma öğrenen kadınlar da destek verdi.

ELLERİNDE DÖVİZLERLE YÜRÜDÜLER

İlçede bulunan diğer okullardan temsili olarak birer öğrencinin de destek verdiği etkinliklerde, Alaşehir Kaymakamı Abdullah Uçgun, eşi Duygu Uçgun, Alaşehir İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Güneş'in de katılımıyla kortej yürüyüşü yapıldı. Kuvayi Milliye Caddesi'nde toplan öğrenciler, protokol üyeleri ile birlikte Sevgi Yolu güzergahını takip ederek ellerinde kadına şiddeti protesto eden dövizlerle Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanı'na kadar yürüdü. Yürüyüş boyunca, "Kadına kalkan eller kırılsın", "Kadına şiddete hayır" sloganları atıldı. Yürüyüşün sonunda 'kadına şiddeti' konu olan skeçler ve çeşitli gösteriler sunuldu. Gösterinin sonunda havaya balonlar bırakıldı.

Alaşehir Kaymakamı Abdullah Uçgun etkinlikteki konuşmasında, "Kadın ailenin her şeyidir. Kadın annedir, eştir. Kadına her türlü şiddete 'hayır' diyoruz. Alaşehir olarak kadının sesi olmak için, kadına ses olmak için buraya toplanmış bulunuyoruz" dedi.

Öte yandan 'Kadına Sessiniz' projesinin yaklaşık 1 ay süren hazırlıkları öncesinde, Alaşehir İlçe Sağlık Müdürü Dr. Gülistan Güngör ve Alaşehir İlçe Sağlık Müdürlüğü psikologları tarafından kadına şiddete karşı Ahmet Altan Anadolu Lisesi öğrencilerine konferanslar verildiği bildirildi.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Kortej yürüyüşünden görüntü

-Dövizler taşınması ve slogan atılmasından görüntü

-Havaya balon bırakılmasından görüntü

-Meydanda kita okunmasından görüntü

-Alaşehir Kaymakamı Abdullah Uçgun'un konuşması

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Nurettin DOĞAN/ ALAŞEHİR (Manisa),

======================================================

11)LİSELİLER, OKUL VE KURUM BİLGİSAYARLARINI ÜCRETSİZ TAMİR EDİYOR

TOKAT'ta Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Bilişim Teknolojileri bölümü öğrencileri, okul ve kurum bilgisayarlarını ücretsiz olarak tamir ediyor.

Kentte 73 yıldır eğitim veren Tokat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Bilişim Teknolojileri bölümündeki teorik eğitimin pratiğe de yansıması adına önemli bir çalışma başlattı. Bölümde okuyan öğrencilerin kendilerini geliştirebilmesi amacıyla 4 yıl önce İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı okulların ve resmi kurumların arızalanan bilgisayarlarının tamir işi verildi. Uygulamalı şekilde eğitim görüp bilgilerini pekiştiren öğrenciler, ücretsiz olarak donanım veya yazılım arızası bulunan yüzlerce okul ve kurum bilgisayarını tamir etti.

Bilişim Teknolojileri bölümünde 136 öğrencinin eğitim gördüğünü söyleyen Tokat Mesleki ve Anadolu Meslek Lisesi Müdürü Ali Vanlıoğlu, "9'uncu sınıftan 10'ncu sınıfa geçen öğrencilerimiz Bilişim Teknolojileri alanını tercih ettiğinde buraya geliyor. Bölümümüzde alanında uzman 10 öğretmenimiz var. Burada meslek ve teknik olmak üzere iki alanda eğitim yapıyorlar. Teknik olanlar akademik olarak üniversiteye yönelik. Meslek alanında olanları, ara elman ve asıl eleman olarak yetiştiriyoruz. Köylerimizde her okulda bilgisayar var. Bilgisayarlar bazen bozuluyor, format atılması gerekiyor. Küçük arızılar yapıyor. Bunların köy imkanlarıyla yapılması mümkün değil. Bizler de köy okullarımıza haber gönderdik. Bilgisayarlarının bozulması veya format gerektirmesi durumunda bize getirmelerini istedik. Gerekli işlemleri ücretsiz olarak yapabileceğimizi söyledik. Bu iş de böylece tuttu. Şu anda merkezde ve köylerimizde, devletimizin bazı resmi kurumlarında bir bilgisayar bozulduğunda,  biz ücretsiz olarak tamir ediyoruz. Öğrencilerimiz öğretmenlerimiz gözetiminde bunları tamir ediyorlar. Tamiri mümkün olan bir şeyde ücret almıyoruz" dedi.

Bunu yaygınlaştırmayı istediklerini dile getiren Vanlıoğlu, "Eğer imkan verilirse bütün devlet dairelerinin bilgisayarlarının tamir işini almak ve sorunları çözmek bize zevk verir" dedi.

Bölüm öğrencileri de, özellikle köy okullarının bilgisayarlarını severek tamir ettiklerini, bu sayede kendilerini geliştirdiklerini ifade etti.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Okuldan görüntüler

-Bölümün görüntüsü

-Öğrencilerin bilgisayarlar ile çalışması

-Eğitim sınıfından görüntüler

-Müdürün açıklamaları

(530 mb)

Haber-Kamera: Fatih YILMAZ/TOKAT,

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-5 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement