DHA YURT BÜLTENİ-5 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ-5

DHA YURT BÜLTENİ-5

'Bitcoin Safiye' Bursa'da yakalandıAydın'da, kendisini 'ekonomist-broker' olarak tanıtıp, farklı meslek gruplarından 40 kişiyi 600 'bitcoin' karşılığı yaklaşık 30 milyon TL dolandırdığı iddiasıyla aranan Safiye Gökçe B., Bursa'da yakalandı.

08.11.2019 10:42

'Bitcoin Safiye' Bursa'da yakalandı

Aydın'da, kendisini 'ekonomist-broker' olarak tanıtıp, farklı meslek gruplarından 40 kişiyi 600 'bitcoin' karşılığı yaklaşık 30 milyon TL dolandırdığı iddiasıyla aranan Safiye Gökçe B., Bursa'da yakalandı.

Aydın Emniyet Müdürlüğü ekipleri, 'nitelikli dolandırıcılık' suçlamasıyla hakkında yakalama kararı çıkarılan Safiye Gökçe B.'nin Bursa'da olduğunu belirleyerek, İl Emniyet Müdürlüğü'ne bildirdi. Bunun üzerine harekete geçen Bursa Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Gebze- Orhangazi- İzmir yolu Bursa gişelerinde önlem aldı. Kente saat 03.00 sıralarında araçla giriş yapan Safiye Gökçe B., polis ekiplerince durdurularak, gözaltına alındı. Bursa Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen Safiye Gökçe B., işlemlerinin ardından Aydın Emniyet Müüdürlüğü ekiplerine teslim edildi.

AYDIN'A GÖNDERİLDİ

'Bilişim sistemlerinin, banka ve kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık' suçlamasıyla aranırken, Bursa'da polis ekiplerince yakalanan Safiye Gökçe B., Aydın Emniyet Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi. Safiye Gökçe B., işlemleri için Aydın'a götürüldü.

Görüntü Dökümü-------------Emniyete götürülüşü

HABER Mehmet İNAN - BURSA,

=============================

İzmir'de 'Arapça tabela' operasyonu İZMİR'de, Buca ve Konak Belediyesi'ne bağlı zabıta ekipleri, İçişleri Bakanlığı'nın 'Türkiye'deki Yabancılar ve Alınacak Tedbirler' konulu yazısı üzerine ilçede operasyon düzenledi. Ekipler, geçici koruma altında bulunan Suriyeli esnafa ait iş yerlerinin tabelalarını indirdi. Basmane bölgesindeki bazı esnafın, Arapça tabelalarının üzerini kapattığı görüldü.

İçişleri Bakanlığı'nca geçici koruma altında bulunan Suriyeli mülteciler ile Türk toplumu arasındaki iletişimi güçlendirmek için tüm belediyelere gönderilen talimatla tabelaların Türkçeleştirilmesi istendi. İş yeri kurum ve kuruluşların tabelalarının Türkçeleştirilmesi için Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından belirlenen 'Yabancı ifadeler Türkçe kelimenin yaklaşık yüzde 25'i büyüklüğünde olabilecektir' kuralı üzerine Konak Belediyesi Zabıta Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, Suriyeli esnafın yoğun olarak yaşadıkları ve iş yeri açtıkları bölgelerde denetime çıktı. Ekipler, özellikle Basmane bölgesindeki mülteci esnafın tabelalarını titizlikle denetledi, Arapça tabelaların kaldırılmasını istedi. Esnaf da ekiplerin talimatı üzerine tabelalarını kaldırdı. Bazı esnafın ise Arapça tabelaların üzerlerini kapattıkları görüldü.

Konak Belediyesi Başkan Yardımcısı Ali Asker Güneş, denetimleri bakanlığın talimatı üzerine yaptıklarını, ilçede birçok adresin incelendiğini ve gerekli müdahalelerin yapıldığını syledi. Güneş, "İlçemizde bulunan yabancı uyruklu vatandaşların açtıkları işletmelerle ilgili zaten iş yeri açma ve çalıştırma ruhsatlarının içerisinde Türkçe isim olması net olarak belirtiliyor. İlçemizde birçok yerde Suriyeli vatandaş ikamet ediyor ve iş yeri açıyor. Bizler şehrimizdeki uyumu korumak, sağlamak adına bu tabelaların doğru olmadığını biliyoruz. Yasalara ve kanunlara uygun olarak hepsini toplayarak, Türkçe tabelaların asılması için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Tabelalar toplatılıyor ve yerlerine Türkçe yazılı tabelalar asılıyor" dedi.

'KONAK SINIRLARINDA 48 BİN MÜLTECİ VAR'

Konak'ta Türk halkının anlamadığı tabelaların bulunmayacağını kaydeden Güneş, "Yaptığımız çalışmalarla halkımız tabelaları okuduğu zaman ne yazdığını anlamasını sağlayacağız. İçişleri Bakanlığı'nın yazısında, 'İş yeri, kurum ve kuruluşlarda kullanılan yabancı ifadeler Türkçe kelimenin yaklaşık yüzde 25'i büyüklünde olabilir' ifadesi yer alıyor. Biz bu kapsamda Suriyeli esnafların yüzde 25'lik hakkını koruyarak işlem yapıyoruz" diye konuştu.

Göç İdaresi'nin kayıtlarına göre, Konak sınırlarında 48 bin Suriyelinin yaşadığına değinen Güneş, "8 binin üzerinde vatandaşlar ise Çankaya ve Basmane Oteller Sokağı civarında yaşıyor. Esnaflık yapan büyük bir çoğunluk ise şehrin en işlek yerlerinde diyebiliriz. İzmir'in merkezi konumdaki bazı yerlerin Suriyelileşmiş görüntüsünü yaptığımız çalışmalarla kaldırmış olacağız. Bu bölge eskisi gibi herkesin yaşadığı bir bölgeye dönüşmüş olacak" diye konuştu.

Buca Belediyesi'ne bağlı zabıta ekipleri de benzer denetim gerçekleştirdi. Ekipler, Ova bölgesi başta olmak üzere Fırat, Göksu mahallelerinde çalışma gerçekleştirdi, Arapça yazılı tabelalara müdahale edildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜKonak'taki Suriyeli esnafların işyerleri denetimleriBasmane bölgesinde ekiplerin incelemeleri     Bazı Arapça tabelaların indirilmesi Buca Belediyesi Zabıta ekiplerinin denetimleri ve tabelaların indirilmesiKonak Belediyesi Başkan Yardımcısı Asker Güneş'in açıklamasıGenel ve detay görüntüHaber: Umut KARAKOYUN-Kamera: Mücahit BEKTAŞ/ İZMİR,

============================

Cezaevi firarisi uyuşturucu ve 3 tabancayla yakalandı

Aydın'ın Nazilli ilçesindeki bir eve düzenlenen polis operasyonunda cezaevi firarisi Nurullah E., üzerinde uyuşturucu ve 3 ruhsatsız tabancayla yakalandı. Emniyetteki işlemleri sonrası adliyeye sevk edilen Nurullah E., tutuklandı.

İlçe Emniyet Müdürlüğü narkotik ekipleri, dün (perşembe) sabah, uyuşturucu madde bulunduğu tespit edilen Nazilli'nin kırsal İsabeyli Mahallesi'ndeki bir eve operasyon yaptı. Evde gözaltına alınan Nurullah E.'nin üst aramasında, 180 gram metamfetamin adlı uyuşturucu, 3 ruhsatsız tabanca ve 18 mermi ele geçirildi. Yapılan araştırmada Nurullah E.'nin cezaevi firarisi olduğu ayrıca 4 ayrı suçtan arandığı tespit edildi. Emniyete götürülen Nurullah E., işlemlerinin ardından dün akşam sevk edildiği adliyede tutuklandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:  - Nurullah E. isimli şahsın adliyeden çıkarılışı Genel ve Detay görüntüHaber- Kamera: Bahattin ALBAYRAK/ NAZİLLİ (Aydın),

============================

Resulayn'da teröristlerin eğitim kampı ortaya çıkarıldı

Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu tarafından başlatılan Barış Pınarı Harekatı ile terör örgütü PKK/YPG'den kurtarılan Suriye'nin Resulayn kentinde yapılan arama tarama çalışmaları sırasında teröristlerin eğitim kampı da ortaya çıkarıldı. Yapılan incelemede terör örgütünün zorla silah altına aldığı çocukları da bu kampta eğittiği belirlendi.

İç karışıklığın devam ettiği Suriye'de terör örgütü PKK/YPG, Türkiye sınırındaki yerleşim alanlarını işgal etti. İşgalinin ardından buradaki sivilleri göçe zorlayarak demografik yapıyı değiştiren teröristler, kentlerde kalanlara da her türlü baskıyı uyguladı. Aileleri göçe zorlayıp, çocuklarını zorla silah altına alan teröristler, zaman zaman Türkiye'ye yönelik saldırı ve tacizlerde de bulundu. Türkiye, güneyinde oluşturulmak istenen terör koridorunun engellenmesi için yaptığı uluslararası çalışmaların sonuç vermemesi üzerine 9 Ekim günü Barış Pınarı Harekatı'nı başlattı. Resulayn ve Telabyad kentleri arasındaki 120 kilometrelik hatta karadan ve havadan başlatılan harekat kapsamında her iki kent kısa süre içerisinde teröristlerden arındırıldı.

RESULAYN'DA MESKUN MAHAL OPEREASYONLARI SÜRÜYOR

Hayatın normalleştirilmesine yönelik çalışmaların yanı sıra meskun mahal operasyonlarının da sürdürüldüğü adreslerden birisi olan Resulayn'da, güvenlik güçleri onlarca mayın ve el yapımı patlayıcıyı bularak kontrollü şekilde imha etti. Halen operasyonların devam ettiği yüzlerce tünel ağının bulunduğu Resulayn'da teröristlerin tuzaklarının imha edildiği bölgelere ise sivillerin geri dönüşü başladı.

PKK/YPG'NİN SÖZDE AKADEMİSİ BULUNDU

Teröristlere ait çok sayıda mühimmat deposunun da ele geçirildiği Resulayn'da, Suriye Milli Ordusu'nun yaptığı arama tarama çalışmaları sırasında kentin yaklaşık 1 kilometre dışındaki alanda terör örgütü PKK/YPG'nin öldürülen bir teröristin ismini verdiği sözde akademi de ortaya çıkarıldı.

Yapılan araştırmada terör örgütünün askeri bir üssü andıran sözde akademisinde teröristlere her türlü eğitimin verildiği belirlendi. İdare binasının yanı sıra teröristlerin eğitim gördüğü büyük salonların yer aldığı sözde akademide, terör örgütü elebaşı ile görüşlerinin anlatıldığı kitapların yer aldığı bir de kütüphane bulundu. Teröristlerin spor ve silah eğitimi aldığı bölümlerin ortaya çıkarıldığı bölümde aynı zamanda zorla silah altına alınarak eğitim gören çocuk ve diğer teröristlerin eğitim sonunda diplomalarının verilerek mezuniyet töreni yapılan alan bulunduğu da görüldü. Alanın teröristler tarafından ışıklandırılarak ses sistemi ile donatıldığı ve sözde akademide geceleri de teröristlere eğitim verildiği belirlendi.

Etrafı kapalı olan ve girmenin imkansız olduğu eğitim alanına geçmiş dönemde Resulayn'da bulunan ABD ve diğer ülke askerlerinin de geldiği öğrenildi.

TERÖRİSTLERİN POSTERLERİ PARÇALANDI

TSK ile birlikte Resulayn'da kontrolü ele geçiren Suriye Milli Ordusu askerleri kontrol altına aldığı sözde akademide bulunan teröristlere ait fotoğraf ve panoları silahları ile parçaladı.

Teröristlerin eğitim alanında tuzaklanmış patlayıcı ve el yapımı patlayıcı araması yapan SMO askerleri, buraya yönelik olası saldırı ihtimaline karşı da eli tetikte görev yapmaya başladı.

Ortaya çıkarılan teröristlere ait eğitim merkezinde geçmiş dönemde zorla silah altına alınan çok sayıda çocuğun da eğitim verilerek cephe hattına gönderildiği de öğrenildi.

Görüntü Dökümü------------Resulayn ilçe merkeziSiviller ve SMO askerleriAskerlerin araçlarıyla ilerlemeleriÜzeri çatı ile kapatılmış olan Resulayn çarşısıÇarşıda çatışmaların ardından hasar gören işyerleriAteşe verilmiş olan araçlarHasan Kırmızıtaş anonslarSMO askerlerinin incelemesiEli tetikte görev yapan askerlerResulayn CezaeviYakalanan suçluların cezaevine getirilişiGenel ve detay görüntüler

Hasan KIRMIZITAŞ- Ömer ŞULUL- Şafak SAĞ/RESULAYN (Suriye),

===========================

Evleri baraj gölü altında kalan karı- koca eski jandarma binasına yerleşti

Ilısu Barajı Projesi kapsamında su altında kalan Mardin'in Dargeçit ilçesine bağlı kırsal Çelik Mahallesi'nde yaşayan Mehmet Selim Acar (66) ile eşi Nazire Acar (43), doğup büyüdükleri toprakları terk etmemek için 3 yıl önce boşaltılan jandarma karakolu binasına yerleşti. Hayvancılık yaparak geçimlerini sağlayan Mehmet Acar, "Doğup, büyüdüğüm yerimi terk etmek istemiyorum. Önümüzdeki yıl bu bölgeye ulaşılan yol da kapacak. O zaman ne yapacağımı bilemiyorum" dedi.

4 çocuk babası Mehmet Selim Acar, Batman İl Özel İdaresi'ndeki işinden emekli olduğu 2008 yılında, eşi Nazire Acar ile birlikte doğup büyüdüğü Dargeçit ilçesine bağlı kırsal Çelik Mahallesi'ne yerleşti. Ilısu Barajı'nın su tutmasıyla birlikte Acar'ın evinin de bulunduğu, mahallenin büyük kısmı baraj gölü altında kaldı. Buna rağmen hayvancılık yapan Acar çifti, mahalleyi terk etmedi. Çocukları farklı şehirlerde yaşayan karı-koca, 3 yıl önce boşaltılan Çelik Jandarma Karakolu binasına yerleşti.

'DOĞUP, BÜYÜDÜĞÜM YERİMİ TERK ETMEK İSTEMİYORUM'

Baraj gölü altında kalan Çelik Mahallesi'nin 250 haneden oluştuğunu anlatan Acar, devlet tarafından yaptırılan konutlara, köye olan uzaklığı nedeniyle yerleşmek istemediklerini, bu nedenle de yılın büyük bölümünü karakol binasında geçirdiklerini anlattı. Acar, "Baraj gölü altında kalan evim dört dönümlük alandaydı. Köyümüz 250 haneliydi. Şu anda tüm evler su altında. Halim vaktim yerinde ama burası benim doğduğum yer. Babamın yeri. Üç yıl önce Çelik Jandarma Karakol binasını boşalttılar. Jandarmaya karakol binasına yerleşmek istediğimi söyledim. Onlar da kabul etti. Doğup, büyüdüğüm yerimi terk etmek istemiyorum. Önümüzdeki yıl bu bölgeye ulaşılan yol da kapacak. O zaman ne yapacağımı bilemiyorum. Karakol binasında eşimle yaşamaya devam ediyorum. Hayvan besleyip, satıyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü-------------Karakol ve barajdan drone ile çekilen detay-Su altında kalan okul-Karakoldan detay-Mehmet Selim Acar'ın konuşması-Eşiyle oturmaları-Emrah Kızıl anons -Genel ve detay

Haber-Kamera: Emrah KIZIL, Selim KAYA/MARDİN,

===========================

Böbrek hastası çifte, 15 gün arayla nakil

Trabzon'da her ikisi de kronik böbrek hastası olan Cemil (37) ve Dilara Büyükkara (33) çifti, Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi'nde kadavradan 15 gün arayla yapılan böbrek nakliyle sağlığına kavuştu. Eşinin yanında refakatçi kaldığı sırada böbrek bulunduğu haberini aldığını belirten Dilara Büyükkara, "Eşimle artık doya doya su içeceğiz" dedi.Trabzon'da oturan Dilara Büyükkara 18, Cemil Büyükkara ise 12 yıl önce kronik böbrek rahatsızlığına bağlı diyaliz tedavisi görmeye başladı. Haftada 3 gün her seansta 4 saat diyalize bağlı kalan çift, 2012 yılında tanışıp aşık oldu. Çift, Dilara Büyükkara'nın ailesinin karşı çıkmasına rağmen aynı yıl evlendi.İKİ KEZ BÖBREK BULUNDU NAKİL OLAMADITedavilerine memleketlerinde devam eden çiftten Dilara Büyükkara'ya, 2013 ve 2016 yıllarında kadavradan böbrek bulundu. Tetkikleri yapılan Dilara Büyükkara'nın sağlık durumunun nakil için elverişli olmadığı belirlenince operasyon yapılamadı. 2 yıl önce Antalya'da AÜ Hastanesi'ne gelen çift, kadavradan böbrek nakli olmak için Sağlık Bakanlığı Ulusal Organ Bekleme Listesi'ne yazıldı. Cemil Büyükkara geçen 4 Ekim'de Trabzon'da diyalize girdiği sırada, AÜ Hastanesi Organ Nakil Merkezi'nden arayan koordinatörler, kadavradan böbrek bulunduğunu belirterek hemen Antalya'ya gelmesini söyledi. Uçakla Antalya'ya gelen Büyükkara'nın tetkikleri yapıldı. Testleri olumlu çıkan Büyükkara'ya aynı gün kadavradan böbrek nakli yapıldı.EŞİNİN YANINDA REFAKATÇİ KALIRKEN BÖBREK BULUNDUCemil Büyükkara ameliyat sonrasında serviste tedaviye alınırken, eşi Dilara Büyükkara da ertesi gün önce Trabzon'da diyalize girdi, ardından refakatçi kalmak için uçakla Antalya'ya geldi. Eşiyle ilgilenen Dilara Büyükkara'yı 19 Ekim'de arayan AÜ Hastanesi organ nakil koordinatörleri, kadavradan böbrek bulunduğunu haber vererek acil hastaneye gelmesini istedi.DİYALİZE GİDERKEN ARADILARDilara Büyükkara da eşinin böbrek nakli olduğunu, ona refakatçi olmak için hastanede bulunduğunu ve şu anda diyalize gittiğini söyledi. Bunun üzerine organ nakil koordinatörlerinin diyaliz merkezinde ulaştığı Büyükkara'nın tetkikleri yapılarak operasyon için hazırlandı. Cemil Büyükkara'ya böbrek nakli yapan AÜ Başhekimi ve Organ Nakil Merkezi Müdürü Başhekim Prof. Dr. Bülent Aydınlı, eşine de kadavradan böbrek nakli gerçekleştirdi.Eşiyle 15 gün arayla böbrek nakli olan Cemil Büyükkara, 2001 yılında diyalize girmeye başladığını söyledi. 18 yıl boyunca haftada üç gün diyalize girdiğini kaydeden Büyükkara, "Diyaliz merkezinde yaklaşık 7 yıl önce de eşimle tanıştım. Ardından evlenme kararı aldık. Bir hafta içinde de evlendik. 2 yıl önce de AÜ Hastanesi'ne geldik. Ulusal Organ Bekleme Listesi'ne yazıldık. Umudumuzu kesmedik. Kadavradan nakil yapıldı" dedi.DİYALİZE GİDERKEN HABER GELDİ4 Ekim'de eşiyle diyalize giderken böbrek bulunduğu haberini aldığını anlatan Cemil Büyükkara, "Acil Antalya'ya gelmem gerektiği söylendi. Şanslıydım, uçak vardı. İki saat sonra Antalya'ya ulaştım. Kesin nakil olup olmayacağımı bilemediğim için eşimi Antalya'ya getiremedim. Kısmet banaymış, işlemlerim yapıldı ve nakil ameliyatına girdim. Dilara da bir gün sonra uçak bileti buldu ve yanıma geldi. Şükürler olsun şu an gayet iyiyiz" diye konuştu.Eşinin de refakatçi kalırken kadavradan böbrek bağışı haberi aldığını anlatan Cemil Büyükkara, şunları kaydetti: "Benim nakil operasyonumdan 15 gün sonra eşim diyalize giderken kadavradan böbrek bağışı haberi geldi. Eşim daha önce iki kez böbrek nakli için çağrılmıştı. Ancak uyum sağlanamadığı için nakil olamamıştı. Şimdi o da sağlığına kavuştu. Önce o bana refakatçilik yaptı şimdi ben ona. Bir organ bir hayat demektir. Bugün sağlıklı bir insan yarın engelli olabilir. Herkesi organ bağışı yapmaya davet ediyorum" dedi.AŞKA ENGEL YOKTrabzon Fatih Devlet Hastanesi'nde diyalize girerken tanıştıklarını ve bir hafta içinde evlendiklerini söyleyen Dilara Büyükkara ise "Eşimle karşılıklı diyalize giriyorduk. Önce tanıştık arkadaş olduk, fakat aileler bu durumdan hoşnut olmadı. Her ikimizin de hasta olmasından çekiniyorlardı. Ancak biz kararımızı vermiştik. Bir hafta içinde nişan ve düğün yaptık. 7 yıldır evliyiz ve çok mutluyum. Aşka hiçbir şey engel değil. Hastalık hiç bir zaman engel olmamalı, ben çok mutluyum. İyi ki onu tanıyıp evlenmişim. Şimdi ikimiz de nakilliyiz, sağlıklıyız. Eşimle doya doya su içeceğiz" diye konuştu.HASTALAR SAĞLIKLI VE MUTLUHastaların kısa süre sonra taburcu olacaklarını belirten Başhekim Prof. Dr. Bülent Aydınlı ise "Hastalarımızın sağlık problemleri yok. Periyodik kontrollerimiz, takiplerimiz var. Onlara bundan sonraki yaşamlarında sağlık ve mutluluklar diliyorum" dedi.

Görüntü Dökümü -------------Dilara ve Cemil Büyükkara detayOtururken detaylarHemşire kontrol ederken detayRöp: Cemil Büyükkara,Röp: Dilara Büyükkara,DetayHaber- Erol AKKIR- Kamera: Yılmaz KILIÇKAYA-DHA)

=============================

Gaziantep'te yasa dışı bahis operasyonu: 12 gözaltı

Gaziantep'te yasa dışı bahis oynattığı gerekçesiyle 12 şüpheli, polisin düzenlediği operasyonla gözaltına alındı.Kentte yasa dışı bahis oynatıldığı ihbarı üzerine harekete geçen Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, belirlenen 10 adrese eşzamanlı operasyon düzenledi. Adreslerde yapılan aramalarda; 7 hard disk, 2 dizüstü bilgisayar, 11 cep telefonu ve sim kartı, 2 hafıza kartı ve bir miktar para ele geçirildi. Malzemelere el koyan ekipler 12 şüpheliyi gözaltına alarak sorgulamak üzere emniyete götürdü.

Görüntü Dökümü -------------Polislerin operasyonuİş yerlerinde yapılan aramalarYakalanan malzemelerGenel ve detay görüntüler

Haber : Kamera-GAZİANTEP-DHA

=============================

Parkta buldu, 'Göktaşı' olduğunu iddia etti

Tokat'ın Turhal İlçesinde Muhammed Ali Aydın(37), 3 gün önce parkta siyah bir taş buldu. Aydın, gök taşı olduğu iddia ettiğin cismin incelenmesini istedi.Bir kamu kurumunda işçi olarak çalışan Muhammed Ali Aydın, 3 gün önce  TOKİ konutları bölgesindeki evinin 5'nci katında balkonda sabah namazını dinlediği sırada parktaki köpeklerin kaçıştığını gördü. Sabah namazı sonrasında işe gitmek için evden çıkan Aydın, köpeklerin neden kaçtığını merak ederek parka gitti. Parkta etrafı incelerken yerden 350 gram ağırlığında siyah bir taş buldu. Aydın, gök taşı olduğunu iddia olduğun taşın incelenmesini istedi. Hayvanların kaçıştığını görünce meraklandığını belirten Ali Aydın, "Bölgemizde yabani sokak hayvanları çok. Bunlar da bu bölgede uyuyorlardı. Bir anda hayvanların sağa sola kaçıştıklarını gördüm. Ama bu kaçışma şekli bu güne kadar gördüğüm bir kaçışma şekli değildi. Hayvanlar ne havlıyor nede başka bir ses çıkarıyor. Sadece çok hızlı bir şekilde sağa sola kaçışıyorlardı. Önce hayretle baka kaldım. Sonradan namazı kılıp işe gitmek hazırlandığımda merakımı yenemedim. Buraya geldim. Acaba biri bir şey mi? attı, diye etrafa bakınırken yerde bu taşı gördüm" dedi. 'CİHAZ TEPKİ VERDİ'Doğma büyüme Turhallı olduğunu ve her yeri bildiğini söyleyen Aydın "Memleketimin dağını, taşını, madenlerinin hepsini biliyorum. Hatta bölgemizde kıyaslama yapacak olanlar olacaktır. Antimuan madeni vardır ki, böyle yan yana koyduğunda bu taşın yanında esamesi bile okunmaz. Sonra ilgimi çektiği için aldım. İçerisinde herkesin rahatlıkla görebileceği şekilde parlak madenleri fark ettim. Sonra bunu kuyumcu bir arkadaşıma götürdüm. Kendisi büyük bir hayretle karşıladı bu taşı, hikayesini anlattım. Elindeki altın ve değerli taşlara tuttuğu zaman tepki veren cihaza tuttu. O cihaz da hiç durmadan ses verdi. Sonra bunun resmini çekip internette nedir diye karşılaştırdığımda eş değeri olarak gök taşı çıkıyor. Anladım ki o gün hayvanların da kaçması boşa değil. Buraya bir cisim düştü. ve bu parçalanarak bölgeye yayıldı" diye konuştu. 'AĞIRLIĞI DİĞER TAŞLARDAN FARKLI' Taşın normallerinden farklı olduğunu söyleyen Aydın, "Elinize aldığınızda hiç bir taşta olamayan yoğunluğu hissediyorsunuz. Ortalama 350 gram geliyor ki bunun emsallerinin böyle bir ağırlığı yok. Bunun bu dünyaya ait olmadığı açık net belli oluyor. Bununla ilgilenen insanlar varsa incelenmesini istiyorum. Bugüne kadar yaptığım araştırmalarda Türkiye'de 19 tane taş bulunmuş. Bunların gök taşı olduğu değerlendirilmiş. Diğerlerinin çeşitli taşlar ve madenler olduğu ortaya çıkmış. Ama ben iddia ediyorum ki 20'nci taş bu" dedi.'TAM OLARAK NE OLDUĞUNU BİLEMİYORUZ'İlçede 20 yıldır kuyumculuk yapan Burhan Çaprak(40) ise, "Bu taşı arkadaşımız buldu getirdi. Değerlendirdik, yani içinde maden olduğunu anladık. Taş değerli bir taş. Ama tam olarak ne olduğunu bilemiyoruz. Anlayanların bakmasını istiyoruz. Taşa tuttuğumuz zaman cihaz sinyal veriyor. Cihazımız pırlanta, elmas gibi şeylere sinyal veriyor. Bu taşa da sinyal veriyor. Şimdiye kadar böyle bir taş görmedim, 20 yıldır kuyumcuyuz. İlk defa böyle içinde maden olan, böyle parlayan bir taş gördük" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü --------------Parktan görüntü-Taşın bulunduğu yer-Taşın görüntüleri-Kuyumcuda tartılması-Taşın cihazla incelenmesi-Bulan kişinin konuşması-Kuyumcunun konuşması

Haber-Kamera: Fatih YILMAZ/TURHAL,(Tokat)

===========================

Devlet hastanesinde hastalara kişisel bakım

Tekirdağ'ın Marmara Ereğlisi ilçesi Devlet Hastanesi'nde yatan hastaların usta eğitimciler tarafından kişisel manikür, pedikür, tırnak bakımları ve saç bakım ve kesimleri yapılarak, moral veriliyor.Marmara Ereğlisi Devlet Hastanesi, Halk Eğitim Merkezi ile işbirliği yaparak, yatan hastaların motivasyonlarını yüksek tutmak için kişisel bakımlarını yapıyor. 15 yataklı hastanede yatan hastalara Halk Eğitim Merkezi Kişisel Bakım Bölümü görevlileri tarafından, manikür, pedikür, tırnak ve saç bakımları yapılarak, saçları kesiliyor. Devlet Hastanesi Hasta Hakları Birimi sorumlusu Fatma Aygör, uygulamanın hastalar üzerinde büyük  motivasyon bıraktığını söyledi. Aygör, "Kurumumuz Marmara Ereğlisi Devlet Hastanesi olarak yatan hastalarımızın memnuniyeti için toplamı kattıkları değer için annelerimize, kadınlarımıza kurumumuz ve Halk Eğitim Merkezi'nin bir proje kapsamında hastalarımıza kişisel bakım uygulamaları yapılmaktadır. Bunları manikür, pedikür, saç bakımları, saç kesimleri usta öğreticileri tarafından gerçekleştiriliyor" dedi.'BÜYÜK MUTLULUKLA YAPIYORUM'Marmara Ereğlisi Halk Eğitim Merkezi'nde usta öğretici güzellik uzmanı Çiğdem Göker, hastalara hizmet vermekten büyük bir mutluluk duyduğunu söyledi. "Bu uygulama yatan hastalar için mutluluk verici bir şey. Burada hastalarımızın saç kesimi, manikür, pedikürlerini saç bakımlarını mutluluk ile yapıyorum. Gerçekten buraya her geldiğimde onlar ile hem sohbet ediyor hem de onların bakımlarını gerçekleştiriyorum. Çok mutluyum" diye konuştu.Hastanede tedavi gören Memnune Cebeci, uygulamadan çok memnun olduğunu belirterek, "Ben bu hastaneye komada geldim. Doktorlara, hemşirelere hepsine çok teşekkür ediyorum. Bakım yapıyorlar çok memnun oldum" dedi.

Görüntü Dökümü-------------Hastalara bakım yapılması-Hasta Hakları Birim sorumlusu Fatma Aygör ile röp. -Hastane tabelası-Bakım yapılmasından detaylar-Hastalar ile röp.-Güzellik uzmanı Çiğdem Göker ile röp.-Genel ve detaylarHaber-Kamera: Mehmet YİRUN-Şafak TAŞOYAR/MARMARA EREĞLİSİ(Tekirdağ),


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ-5 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement