Dha İstanbul Bülteni - 2 - Son Dakika
Güncel

Dha İstanbul Bülteni - 2

Dha İstanbul Bülteni - 2

(geniş haber) 1- KADİR TOPBAŞ'TAN "İSTANBUL 1453" DERGİSİ AÇIKLAMASI İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş," Sayın Cumhurbaşkanımız yurt dışında zaten, görüşme imkanım olmadı ve görüşmedim. Ama kendim dün akşam intikal ettiği zaman dehşete kapıldım. Olacak şey değil.

16.05.2017 13:17
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

(geniş haber)

1- KADİR TOPBAŞ'TAN  "İSTANBUL 1453" DERGİSİ AÇIKLAMASI

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş,

" Sayın Cumhurbaşkanımız yurt dışında zaten, görüşme imkanım olmadı ve görüşmedim. Ama kendim dün akşam intikal ettiği zaman dehşete kapıldım. Olacak şey değil. Nasıl bir iş nasıl bir dergicilik, nasıl bir yazarlık, nasıl bir mantık"

" İstanbul 1453 Dergisi'nde Kültür AŞ'nin bünyesindeki bir dergide böyle bir şey yapmanın ne anlam taşıdığını anlamak mümkün değil"

" Gereken tedbirler alındı, iş akitleri feshedildi bunların. Yoğun bir şekilde bunlarla ilgili çalışmalar başlatıldı. Arkadaşlara savcılığa suç duyurusunda bulunulmasının talimatını verdim. Yargı önüne çıkıp bunların orada cevabı versinler"

"Ben bunun farklı maksatlarının niyetlerinin olduğunu anlıyorum. Bir yerlerden manipüle ediliyor"

Haber-Kamera: İdris TİFTİKCİ - İSTANBUL DHA

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İBB Kültür A.Ş. tarafından çıkarılan 1453 İstanbul Kültür ve Sanat Dergisi'nde yayınlanan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef aldığı belirtilen fotoğrafla ilgili açıklama yaptı.

3. Havalimanı şantiyesinde düzenlenen "Sürdürülebilir Turizmin Desteklenmesinde Yerel Yönetimlerin Rolü" konulu toplantı öncesi açıklama yapan Topbaş, "Maalesef çok üzücü bir olay olarak gördüm. ve üzüntüm şudur ki; 2004'te göreve başladığım günden bugüne kadar zaman zaman ve son dönemde de artarak şahsıma ve belediye üzerine ciddi bir provokasyon var. Ciddi bir yükleniş var. Hedefe konduk anlamak mümkün değil. İşte dergide gördüğümüz bu olay maalesef yenilir yutulur bir şey değil. ve tamamen adilik ve ahlaksızlık. Nasıl bir iştir, nasıl bir anlayıştır, nasıl bir mantıktır.. Tabii ki suç duyurusunda bulunarak bunun gereği yapılacak. Biz zaten iş akitlerini feshettik ve dergiyi kapattık.  Bunun dışında geçtiğimiz günlerde de gördünüz. 2013 yılındaki fotoğrafları sanki 15 Temmuz'da gibi yansıtılması da nasıl bir etik anlayıştır, nasıl bir medya anlayışıdır, nasıl bir durumdur bunu da anlamakta zorluk çekiyorum. ve her daim her alanda ben devamlı işime baktım. Yargıya müracaat ettim ve onun dışında cevap vermemeye özen gösterdim. Asla hiçbir şeye müdahale etmedim. Bu konuda da hassasiyetimi her daim ortaya koydum" dedi.

"BİR YERLERDEN BUNLAR MUTLAKA TEZGAHLANIYOR"

Topbaş, "Yine İbn Haldun Üniversitesi'nin tanıtım afişlerinde de bir takım oynamalar yapmak suretiyle bize mal edildi bu. Belediyede üst düzeyde yetkililer görevden alındılar dediler, görevden alınmadıkları halde  ifadelerimize rağmen ki belediye her zaman her daim kendi mesai arkadaşlarının tercihini yapabilir. Nedir bu kadar hedefe koymak, Amaç nedir? Siyasilere hizmet üretenlere bu kadar yüklenilmesinin maksadı nedir? Ben bunun farklı maksatlarının niyetlerinin olduğunu anlıyorum. Bir yerlerden manipüle ediliyor. Başarılı olan halk tarafından takdir edilen belediyemizin çalışmalarını kamuoyunda olumsuzluğa doğru yönetmek. Bunun da artı ucunun siyasi partimize dokunmasını arzu ediyorlar. Bir yerlerden bunlar mutlaka tezgahlanıyor. Öyle hissediyorum, öyle zannediyorum. Ama şunu söyleyeyim ki bunlar bugüne kadar yaptıkları her türlü eylemlerde farklı farklı eylemlerde hiç başarılı olamadılar. Bunu halkımızın zaten yakinen izliyor ve takip ediyor. Bize olan güven duygusu sarsılmadı bunu biliyorum. Bize inanıyorlar. ve güveniyorlar ki ben şahsen 3 dönem İstanbul'da başkanlık yapmaktayım. Hak etmediğimiz bir takım yaftalarla yaftalanıyoruz" diye konuştu.

"YETER DİYECEK NOKTAYA GELDİK"

" Bakıyorum bazı köşe yazarlarının yazılarına bakıyorum. Birileri bir şey ortaya atıyor" diyen Kadir Topbaş, "Doğru mu yanlış mı gerçek mi değil mi bakmaksızın hemen gündem kaçırmamak adına mı veya her neyse hemen onu incelemeden, doğruluğuna bakmadan üzerine atlanılıyor. Yarın ileride belki çok daha detaylı açıklamalarda bulunacağız. Bundan sonra kalkıp özür mü dileyecekler? Hata mı ettik diyecekler, öyle bir suratlarının olduğunu da zannetmiyorum. Öyle bir vicdani murakabeleri olsa zaten bunu yapmazlar, buna girmezler. Ama bakıyorum ki her alanda her noktada birilerinin ortaya attığı olumsuz bir takım tavırların ve ifadelerin birilerine hiç bakmaksızın arkasından sürüklenip gidiyor, etkileniyor. Doğru mu yanlış mı, böyle bir şey olabilir mi? Genel anlamda söylüyorum son dönemlerde birkaç ay içerisinde yoğunluklu ama göreve geldiğimiz günden bugüne kadar zaman zaman bunu gördük. Biz hep işimize baktık. Benim bulunduğum kulvar yerel yönetimler, hizmet halk ve kentim İstanbul. Hiçbir sataşmaya cevap vermemeye muhatap almamaya özen gösterdik. Yeter diyecek noktaya geldik. Olmaz bu kadar da. Bu kadarı da artık akıl dışı şeyler. Şeytanın aklına dahi gelmeyecek bir takım vesveseler ortaya koymaktalar. Bu dergide çıkan olay nasıl hazırlanmış nasıl tezgahlanmış ne anlama geliyor bu nasıl bir şey bu anlamak mümkün değil. Niyet nedir? Farklı düşünürseniz onu anlayabiliyorsunuz. Yani burada hedefte Burada hedefte başkan olsun, başkanın üzerinde bir takım manipülasyonlar yapalım. Başkan ve çevresi ve belediye İstanbul güçlü bir yönetim var. siyasetin bel kemiği İstanbul. Burada bir takım aksaklıklar ve sıkıntılar ortaya çıksın, kamuoyu da burada iktidarı yıpratacak adımlar atılsın. Fırsat vermeyiz. Bizim ne olduğumuzu vatandaşımız biliyor. Biz de kendimizin farkındayız" şeklinde konuştu.

"BUNU LANETLİYORUM VE KINIYORUM"

Topbaş, "Maalesef bahsettiğim gibi 2004'ten bu yana zaman zaman arşivlere bakarsanız göreceksiniz devamlı şahsım ve belediyem üzerine bir yükleniş var. Ama biz hep yolumuza devam ettik, geriye bakmadık, bunları muhatap dahi almadık. Çünkü seviyesiz bir takım ifadeleri muhatap alıp da bir seviye kazandırmak istemedik. Bahsettiğim gibi bu yaşadıklarımızı hep beraberce yaşamaktayız. Ülke ciddi sıkıntılardan geçmekte. Şu anda çevresinde olsun ulusal ölçekte olsun burada birlik beraber ve ülkenin geleceği ve ülkenin ali menfaatleri her şeyin üzerinde olması gerekmesine rağmen birileri bir yerlerden buldukları ufacık bir takım şeyleri büyüterek veya hayal ederek veya uydurarak vatandaşı ve halkımızın üzerinde etki etmeye çalışıyorlar. Bunu da yaşadık. Bunu lanetliyorum ve kınıyorum. Birçoğunun dava süreçlerini başlattık. Davayı sonuna kadar takip edeceğiz. Bize dava açanlar var onlar sonuçlandığında karşı davalarla iş nasılmış, kazın ayağının göründüğü gibi olmadığını göstereceğiz. Bir sessiz sakin duruyorsak bir yere kadardır bu. Hiçbir zaman kendi şahsiyetimizden taviz vermeyiz. Gördünüz 2013 yılında Washington'da Temsilciler Meclisi'nde ve Senato'da yaptığımız konuşmaları 15 Temmuz gibi yansıtıyorsa birileri nasıl bir ahlaktan yoksun olduklarının ifadesidir bu. Yapılan fotoshoplarla bunun ne demek olduğu diğer yazılarda makalelerde görüyorsunuz" dedi.

"AMA YANLARINA KAR KALMAYACAK"

"Birileri de maalesef sosyal medyada bunların dümenine takılıyor ve gidiyor" diyen Topbaş, "Bizi tanımadılar mı? 13 yıldan beri İstanbul Belediye başkanlığı, Beyoğlu ile birlikte 15 yıldan beri bu kentte yerel yöneticilik yaparken bu kadar bize olan güven duyguları ufacık bir şeyde sarsılır mı, hayır. Birileri mal bulmuş bilmem ne gibi arkasından koşarak karalama kampanyalarına katılıyorlar. Bazıları bilinçli, bazıları farkında olmadan. ve sosyal medyayı çalkalandırıyorlar. Herkes kendince yargıç kesiliyor. Mahkemelere ne gerek var, yargıç kesiliyor. Sanki her şeye bizler müdahale ediyoruz. Gücümüzü kullanıyor. Allah korusun. Biz bize veriler yetkilerin dışına asla çıkmadık ve çıkmayız da. Biz kendi görev alanımızı bilir işimize bakarız. Yargıya güvenimiz sonsuzdur. ve sonuçları çıktığı zaman da hepimiz beraberce takip edeceğiz. Bunlar da geçecek, geçer yahu diyorum. Ama yanlarına kar kalmayacak. Bu kadar net ifade etmek istiyorum. Yargı süreçlerini beraber takip edeceğiz" şeklinde konuştu.

" BU BİR HATA OLARAK KABUL EDEBİLECEK BİR OLAY DEĞİL"

"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştünüz mü?" şeklindeki soru üzerine Topbaş şu yanıtını verdi:

"Sayın Cumhurbaşkanımız yurt dışında zaten, görüşme imkanım olmadı ve görüşmedim. Ama kendim dün akşam intikal ettiği zaman dehşete kapıldım. Olacak şey değil. Nasıl bir iş nasıl bir dergicilik, nasıl bir yazarlık, nasıl bir mantık. ve İstanbul 1453 Dergisi'nde Kültür AŞ'nin bünyesindeki bir dergide böyle bir şey yapmanın ne anlam taşıdığını anlamak mümkün değil. Bu bir hata olarak kabul edebilecek bir olay değil. Bir hata değil. Bir yanlışlıkla oldu denebilecek kadar ört bas edilemez bu. Gereken tedbirler alındı, iş akitleri feshedildi bunların. Yoğun bir şekilde bunlarla ilgili çalışmalar başlatıldı. Arkadaşlara savcılığa suç duyurusunda bulunulmasının talimatını verdim. Yargı önüne çıkıp bunların orada cevabı versinler.  Biraz önce bahsettim, doğrudur. Hedefe konduk. Başkan hedefte. Niye çok iş yaptık. İstanbul'a hizmet ettik ekibimizle birlikte. Bu kente her gelen ve burada yaşayan bunun farkında. Zaten bundan dolayı 3 dönemdir İstanbulluların şahsıma karşı güven duygusu gelişti. Başkan ne söylerse yapar, yapmayacağı şeyi söylemez. Vatandaş bunu biliyor. ve çok şey konuşmadım, bulunduğum görevle ilgili hep çalıştım ve hiçbir şeye bakmadım. Tabi şahsıma ve belediyeme olan bu ithamlar bu tip tezviratlar sadece benim ile ilgili değil esasında, temsil ettiğim siyasi partimi de etkileme adına, birbirimize düşürme adına yalnızlaştırma adına. Siyasette bunu uzun yıllardır tecrübemden söylüyorum. ve söyleyemediğim bazı şeyler var. Tahminlerim var. bunları ortaya koymak isteyen bir ortak akıl tarafından bunlar tetikleniyor. Öyle tahmin ediyorum. Kimse kendi kendine bu işleri ortaya atmıyor. ve maalesef sosyal medyada da kendilerini çok akıllı zanneden bazı tipler ve bazıları da kendileri farkında olmadan bu dalganın ve dümen suyunun arkasına takılıyorlar ve gidiyorlar. Bir tezvirat yapıyorlar. Bunlar da geçer yahu. Çünkü biz Allah'a inanan ve kendimizin farkında olan vatandaşımıza güvenen insanlarız. Bu samimiyetimizi bu duygularımızı kimsenin sarsması mümkün değil"

Görüntü Dökümü:

-------------

-Topbaş'ın açıklamaları

-Detaylar

16.05.2017 - 10.46 Haber Kodu : 170516042_

16.05.2017 - 10.52 Haber Kodu : 170516043_

===========================

2- SULTANGAZİ'DE 1 KİŞİNİN ÖLDÜĞÜ OLAYLAR :  YABANCI UYRUKLU 116 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

Haber : Çağatay KENARLI - istanbul DHA

Sultangazi'de Afgan uyruklu kişiler tarafından Ramazan Şahin (24)'in bıçaklanarak öldürülmesinin ardından polisin yaptığı operasyonlarda  yabancı uyruklu 116 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan kişilerin üzerinde yapılan aramalarda olayda kullanıldığı değerlendirilen ekmek bıçağı ele geçirildiği öğrenildi. Şahin'in bıçıklanmasının ardından çıkan olaylarda da yabancı uyruklu 16 kişinin yaralandığı kaydedildi.

=========================

3- "NÖBETÇİ YAYIN YÖNETMENLİĞİ" DAVASINDA KARAR

"Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan Prof. Dr. Beyza Üstün'ün 1 yıl 3 aylık hapis cezasını hükmün açıklanmasını geri bırakan mahkeme, gazeteci Ekrem Murat Çelikkan'a ise  1 yıl 6 ay hapis cezası verdi.

Haber: Özden ATİK/ İstanbul, DHA

Kapatılan Özgür Gündem Gazetesi'nin bir günlük nöbetçi yayın yönetmenliğini yaptıkları gerekçesiyle Prof.Dr. Beyza Üstün ve gazeteci Ekrem Murat Çelikkan'ın ayrı ayrı yargılandıkları dava karara bağlandı. Prof. Dr. Beyza Üstün hakkında "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezası veren mahkeme, hükmün açıklanmasını geri bıraktı. Ancak aynı mahkeme gazeteci Ekrem Murat Çelikkan hakkında aynı suçtan 1 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Heyet, Çelikkan'ın yeteri kadar pişmanlık göstermediği ve ileride suç işlemeyeceği yolunda vicdani kanaat oluşmadığından cezasında herhangi bir indirim uygulamadı veya hükmün açıklanmasını geri bırakmadı.  Prof. Dr. Beyza Üstün ve gazeteci Ekrem Murat Çelikkan'ın ayrı ayrı yargılandıkları dava, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

BERAATİNİ TALEP ETTİ

İlk olarak hakim karşısına çıkan gazeteci Ekrem Murat Çelikkan, bir gün süreyle genel yayın yönetmenliği yaptığı Özgür Gündem Gazetesi'nde yayımlanan üç yazısıyla suçlandığını belirterek "Bu davanın hiç açılmamaması gerektiğini belirterek beraatimi istiyorum" dedi.

ÇELİKKAN'A 1 YIL 6 AY HAPİS CEZASI

Mahkeme heyeti, sanık Murat Çelikkan'ın "Terör örgütü propagandası yapmak" suçunu işlediğinin sabit olduğunu ve suçun basın yoluyla işlenmesinin de artırım sebebi sayarak Terörle Mücadele Kanunu'nun 7/2. maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Heyet, sanığın duruşmalarda yeteri kadar pişmanlık göstermediğini belirterek cezada indirim uygulamadı. Cezanın ertelenmesi halinde ileride suç işlemeyeceği yolunda vicdani kanaat oluşmadığından cezayı paraya çevirmedi ve hükmün açıklanmasını geri bırakmadı. Heyet, sanık hakkına "Suçu  ve suçluyu övme" suçundan ise ceza verilmesine yer olmadığına hükmetti.

"HABER ALMA ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN DAYANIŞMA GÖSTERDİM"

Daha sonra sanık kürsüsüne çıkan Prof. Dr. Beyza Üstün, "Araştırmacıyım. Siyaset hayatıma devam ediyorum. Herkesin demokratik bir toplumda eşit haklara sahip olmasını esas aldım. Bunu savunuyorum. Eleştiren basın organlarına yapılan baskıyı kabul etmiyorum. Anayasa'nın 26. ve 28. maddeleri ifade ve basın özgürlüğünü koruyan maddelerdir. Yapılan bu müdahalelerin 7 Haziran 2015 tarihinden sonra gerçekleşen siyasi süreçten ayrı düşünülmemesi gerektiğini düşünüyorum" dedi. Özgür Gündem'in kuruluşundan bu yana eleştirel ve doğru haber yapmayı ilke edindiğini, gazetenin aldığı baskıyı eleştirmek için, halkın haber alma özgürlüğünü savunmak için dayanışma gösterdiğini belirten Prof. Dr. Üstün, "Gazeteyle dayanışan ve basın emekçileri adına beraatimi talep ediyorum" diye konuştu.

DURUŞMALARDAKİ İYİ HALİ VE OLUMLU KANAAT...

Mahkeme heyeti, "Terör örgütü propagandası yapmak" suçunu işlediğinin sabit olduğunu belirterek ve suçun basın yoluyla işlenmesini artırım sebebi sayarak Terörle Mücadele Kanunu'nun 7/2. maddesi uyarınca sanık Beyza Üstün'ü önce 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Ancak sanığın sabıkasız oluşunu ve duruşmalardaki iyi halini dikkate alan heyet, cezayı 1 yıl 3 ay hapis cezasına indirdi. Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmaması, kamusal nitelikte maddi bir zararın bulunmaması, tutum ve davranışlarından bir daha suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaat oluştuğundan hükmün açıklanmasını geri bırakarak 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmasına hükmetti. Sanık bu süre içinde suç işlemezse cezası düşecek. Heyet, sanık hakkına "Suçu  ve suçluyu övme" suçundan ise ceza verilmesine yer olmadığına hükmetti.

Görüntü

----------------

-Beyza Üstün ve Murat Çelikkan'ın mahkeme salonu önünde fotoğrafları...

============================

4- İSTANBUL'DA SON 1 HAFTADA 5 NARKOTİK OPERASYONU

AYAKKABI TABANINDA UYUŞTURUCU ÇIKTI

Haber-Kamera: Çağatay KENARLI, İstanbul DHA

İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, geçtiğimiz hafta Bakırköy, Başakşehir, Büyükçekmece ve Pendik'te düzenlediği operasyonlarda 35 kilo 675 kokain, 4 kilo 464 afyon sakızı ve 38 kilo 19 gram uyuşturucu hap ele geçirdi. Polis ekipleri operasonlarda 8 kişiyi gözaltına aldı.

VALİZDEN KOKAİN ÇIKTI

İstanbul Narkotik ekipleri Atatürk Havalimanı'nda Brezilya'nın Sao Paulo şehrinden gelerek, Paris'e gidecek 22 yaşındaki A.M.C.'nin davranışlarından şüphelenerek valizlerinde arama yaptı. Yapılan aramalarda 10 paket şeklinde 14 kilo 344 gram kokain ele geçirdi. Polis ekipleri A.M.C.'yi gözaltına aldı. Valizde yapılan inceleme polis kameraları tarafından görüntülendi.

20 AYAKKABI TABANINDA YURTDIŞINA KOKAİN GÖTÜRCEKLERDİ

Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri bir süredir takip ettiği uyuşturucu kaçakçılarının narkotik maddeleri ayakkabı tabanı şeklinde düzenleyerek, kalıplaştırdıktan sonra yapılacak özel ayakkabıları giyerek yurtdışına götüreceğini tespit etti. Polis ekipleri bunun üzerine Büyükçekmece'de operasyon düzenledi. Yapılan operasyonda 20 ayakkabı kalıbı halinde toplam 10 kilo 300 gram kokain ele geçirildi. Polis ekipleri olayla ilgili yabancı uyruklu J.B.R.(44), S.A.G.(26), A.U.C.(34), N.S.G.(52) ve A.B.P.V.(36) yakalayarak gözaltına aldı.

DEDEKTÖR KÖPEKLER KARTON KOLİDEKİ AFYON SAKIZINI BULDU

Narkotik ekipleri, Başakşehir'de bulunan iki kargo şirketinden Avustralya'ya uyuşturucu madde yüklü çantalar gönderileceği yönündeki ihbarı değerlendirerek çalışma başlattı.

Narkotik dedektör köpekler 'Gold' ve 'Maya"nın katılımıyla polis ekipleri kargo firmalarında yaptığı iki ayrı operasyon düzenledi. Dedektör köpekler içinde çanta bulunan karton kolilere tepki vermesi üzerine polis ekipleri kolilerde yaptığı aramalarda toplam 4 kilo 464 afyon sakızı ele geçirildi. Polis ekipleri kolileri yollayan şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. Narkotik ekiplerinin kolilerdeki uyuşturucu maddeleri araması polis kameraları tarafından görüntülendi.

RO RO GEMİSİNDEKİ TIR'DA ECSTASY VE KOKAİN BULUNDU

Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, gelen bir ihbarı değerlendirerek Pendik'te bulunan Ro Ro limanındaki bir gemide yüklü bulunan TIR'da uyuşturucu madde bulunduğunu yönündeki ihbarı değerlendirdi. Polis ekipleri Narkotik dedektör köpekler 'Gold' ve 'Maya' nın katılımıyla gemiye operasyon düzenleyerek TIR'da inceleme başlattı. Polis ekipleri TIR'ın çeşitli yerlerine zulalanmış 20 paket halinde 38 kilo 19 gram ağırlığında yaklaşık 300 bin tane ecstasy hap  ve 10 paket halinde toplam 11 kilo 31 gram kokain ele geçirdi. Narkotik ekiplerinin yaptığı operasyon polis kameraları tarafından saniye saniye görüntülendi.

1 TUTUKLU, 7 KİŞİNİN EMNİYETTEKİ İŞLEMLERİ DEVAM EDİYOR

Yapılan 5 ayrı operasyonda gözaltına alınan 8 kişiden 1'inin emniyetteki işlemleri tamamlanarak adliyeye sevk edildi. Mahkemeye çıkartılan 1 kişi tutuklanırken, 7 kişinin Vatan Caddesi'nde bulunan Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğündeki işlemleri devam ediyor.

Görüntü Dökümü

-----------

(POLİS KAMERASI)

-Ro Ro gemisindeki operasyon

-Polis ekiplerinin TIR'da arama yapması

-Ele geçirilen ecstasy haplar ve kokainin görüntüsü

-Gold ve Maya'nın TIR'da arama yapması

-Atatürk Havalimanı'nda ki valizlerde yapılan aramaların görüntüsü

-Çanta dolu karton kolilerde ele geçirilen afyon sakızının bulunması

AKTÜEL GÖRÜNTÜ

----------

-Sergiden görüntü

-Ecstasy hapların görüntüsü

-Ayakkabı kalıplarındaki kokainlerin görüntüsü

-Genel ve detay görüntüler

=============================

5- JANDARMADAN KAÇAK AKARYAKIT OPERASYONU

Haber: İhsan YALÇIN - İSTANBUL DHA

Silivri'de, kimyasal maddelerle karıştırdıkları mazotu ucuz fiyata sattıkları iddiasıyla 13 kişi gözaltına alındı

İstanbul Jandarma Komutanlığı ekipleri, Silivri'nin Kavaklı ve Ortaköy mahallelerinde ağır vasıta araçlarına kaçak akaryakıt satışı yapıldığı

istihbaratı üzerine operasyon yaptı.

Belirlenen adrese yapılan operasyonda kaçak üretilen 13 ton mazot, üretimde kullanılan düzenekler ve akaryakıt pompası ele geçirildi. Operasyonda kaçak üretimini yaptıkları mazotu piyasaya sürdükleri iddia edilen 13 kişi gözaltına alındı.

Şüphelilerin, kalitesi düşük olan mazotu ucuz fiyata satın aldıkları, "10 numara yağ" adı verilen kimyasal ürünle karıştırdıktan sonra 3 lira 60 kuruşa ağır vasıta şoförlerine sattıkları belirlendi. Şüpheliler adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü:

--------

-Jandarmanın operasyonu

-Ele geçirilen malzemeler

-Şüphelilerin adliyeye sevki

16.05.2017 - 10.53 Haber Kodu : 170516045

=========================

6 - YAĞMUR ATACAN'A SİLAHLI SALDIRI DAVASINDA KARAR

Saldırgana toplam 8 yıl 4 ay hapis cezası veren mahkeme tutuklu bulunduğu süreyi dikkate alarak tahliye etti.

Haber: Hayati KILIÇ - İstanbul DHA

Beşiktaş'ta oyuncu Yağmur Atacan'a 2014 yılında  silahlı saldırı düzenlediği gerekçesiyle verilen 11 yıl 8 ay hapis cezası Bölge Adliyesi 1. Ceza Dairesi tarafından bozulan Galip Topsız'ın yeniden yargılandığı davada karar çıktı.  Galip Topsız'a  toplam 8 yıl 4 ay hapis cezası veren mahkeme tutuklu bulunduğu süreyi dikkate alarak tahliyeye karar verdi.

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Galip Topsız ile taraf avukatları katıldı. Şikayetçi Yağmur Atacan duruşmaya  gelmedi. Yağmur Atacan'ın avukatı Yüksel Yangel şikayetinin devam ettiğini belirterek, "Sanık bu güne kadar akli dengesinin yerinde olmadığı şeklinde rol yapmıştır. Arkasında bulunan kişilerin kimler olduğunu veya gerçek sebebini söylememiştir. Dolayısıyla en ağır şekilde cezalandırılmasını yasal indirimlerin uygulanmamasına talep ediyorum" dedi.

Duruşmada söz alan Galip Topsız'ın avukatı Demet Türk ise, "Tüm deliller toplanmıştır. Kaçma ve delilleri karartma ihtimali söz konusu değildir. Hükümle birlikte tahliye kararı verilmesini talep ediyorum" diye konuştu.

Son sözü sorulan sanık Galip Topsız da, "Ben Yağmur'u öldürmek maksadıyla oraya gitmedim. Sadece Pınar hanım ile konuşmaya gittim. Yağmur ve yanındaki şahısların kötü muamelesi ile karşılaştım. Olay bundan ibarettir. Beraatime ve tahliyeme karar verilmesini talep ediyorum" şeklinde konuştu.

Duruşma sonunda sanığa "Ruhsatsız silah taşımak" suçundan  1 yıl hapis ve 30 gün adli  para cezası verildi.  Bu ceza indirim maddeleri uygulanarak,10 ay hapis ve 25 gün adli para cezasına indirildi. Sanığa "Adam öldürmeye teşebbüs" suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, eylemin teşebbüste kaldığı gerekçesiyle 9 yıla indirildi. Bu ceza de sanığın müspet davranışları lehine indirim nedeni sayıldığından ceza 7 yıl 6 ay hapis cezasına indirildi. Sanığın tutuklu kaldığı süre ve infaz yasası dikkate alınarak tahliyesine karar verildi. Sanığa  yurt dışına çıkış yasağı konuldu .

===================================

7- ÇOCUKLAR YÜZÜNDEN ÇIKAN BABALAR KAVGASINDAKİ CİNAYETİN ŞÜPHELİSİ YAKALANDI

Haber: Ali AKSOYER/İSTANBUL

Gürpınar'da çocukları kavga eden babaların kavgasında Eşref Güleryuz'ü tabancayla vurarak öldürdüğü iddiasıyla aranan Fadıl A.(46)  polis tarafından gözaltına alındı. Ağabeyi K.A.(58)'le birlikte yakalanan şüpheli adliyeye sevk edildi.

Beylikdüzü, Gürpınar mahallesinde 12 Mayıs 2017 tarihinde meydana gelen olayda Eşref Güleryüz ve Fadıl A.'nın çocukları kavga etti.  Kavganın ardından aileler Beylikdüzü İlçe Emniyet Müdürlüğü, Çocuk Büro Amirliği'ne gittiler.  Polis tarafından barıştırılan iki aile birbirinden şikayetçi olmadan polis merkezinden ayrıldı. Ancak ertesi gün bir kez daha karşılaşan çocukların babası Eşref Güleryüz ile Fadıl A. çocukların kavga konusunda yine tartışmaya başladı. Kısa sürede kavgaya dönüşen olay sırasında Eşref Güleryüz,  tabancayla vurularak ağır yaralandı. Hastaneye kaldırılan Eşref Güleryüz kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

Olayın ardından firar ettiği öğrenilen Fadıl A., önceki gün polis ekipleri tarafından yakalandı. Ağabeyi ile birlikte yakalanan şüpheli Asayiş Şube Müdürlüğü'nde sorgulandı. Poliste işlemleri tamamlanan ve daha önceden polise geliş kaydı bulunduğu öğrenilen şüpheli Fadıl A., ona yardım ve yataklık yaptığı iddia edilen ağabeyi K.A. ile birlikte adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü:

------------

-Şüphelilerin adliyeye sevki

=================================

8- TEV BAŞKANI RONA YIRCALI: BİZ TÜRKİYE'NİN DEMOKRASİSİNE, EĞİTİMİNE, GENCİNE İNANIYORUZ

Haber-Kamera: Taner YENER-Yaşar KAÇMAZ/İSTANBUL,

Eğitim yolculuğundaki 50'inci yaşını hibe, vasiyet bağışçıları ve eğitim dostlarının katıldığı bir davetle kutlayan Türk Eğitim Vakfı'nın (TEV) Yönetim Kurulu Başkanı Rona Yırcalı, 50  yılda 94 yıllık Cumhuriyetin içinde yarısından fazlasında hizmet verdiklerini vurguladı. Yırcalı, "50 yıldır ülkemizin yetenekli ve başarılı gençlerinin eğitimleri için burs sağlıyoruz.  250 bin burs, 2 bin kadar yurt dışında olmak üzere bu bursları sağladık ve sağlamaya devam ediyoruz. Ülkemizin gelişmesine hizmet etmek, eğitimle çağdaş ve aydınlık yarınlara katkıda bulunmak için yeni fikirler üretiyoruz, yeni projelere imza atıyoruz. Her yıl daha fazla öğrenciye destek vermek ana amacımız. Daha da güçleneceğimize inanıyoruz. Biz bu çalışmalarımıza cesaretle devam ediyoruz. Çünkü biz Türkiye'nin demokrasisine, eğitimine, gencine inanıyoruz. Zira biz Türkiye'nin eğitim vakfıyız" dedi.

TEV, eğitim yolculuğundaki 50. yaşını hibe ve vasiyet bağışçıları ile eğitim dostlarının katıldığı bir davetle kutladı. Divan Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'nde düzenlenen TEV Yönetim Kurulu Başkanı Rona Yırcalı'nın ev sahipliğindeki geceye eski bakanlardan İmren Aykut'un da aralarında bulunduğu TEV yönetim kurulu üyeleri, bağışcılar ile bursiyer öğrenciler katıldı.

FİKRİ HÜR, İRFANI HÜR, VİCDANI HÜR NESİLLER

TEV Mütevelli Heyeti Başkanı Ömer M. Koç katılamadığı davete bir mesaj gönderdi.  Salondaki ekrana da yansıtılan Koç'un mesajında özetle "Vakfımızı 50'nci yaşına taşıyan başta Vehbi Koç ve diğer kurucularımız olmak üzere; kıymetli mütevellilerimiz, yönetim kurulumuz, bağışçılarımız ve tüm eğitim dostlarımızın emekleriyle TEV 50 yıldır büyümesini devam ettirmiş ve bugün 'Türkiye'nin eğitim vakfı' haline gelmiştir. Bu vesileyle TEV ailesinin bir parçası olmaktan son derece gurur duyduğumu ifade etmek isterim. İnanıyorum ki, TEV ailesi olarak, bundan sonra daha fazla genci destekleyerek, gençlerin ve toplumun umudunu besleyerek daha fazlasını yapmak için azmedeceğiz. Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesiller yetişmesi için tüm gayretlerimizle çalışmaya devam edeceğiz. Biliyoruz ki, bilgiyle donattığımız gençler, yarınların aydınlığı olacak. İşte bu aydınlık ümidiyle TEV'in 'umut' teması etrafında şekillenen 50'nci yılını kutlar TEV ailesi adına sizleri sevgi ve saygıyla selamlarım" denildi.

EMİN ADIMLARLA İLERLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ

TEV Yönetim Kurulu Başkanı Rona Yırcalı ise yaptığı konuşmada, 50 yıldır ülkenin yetenekli ve başarılı gençlerinin eğitimleri için burs sağlamanın yanı sıra onlarla birlikte ülkenin gelişimine hizmet etmek, eğitimle ulaşılacak çağdaş ve aydınlık yarınlara katkıda bulunmak için yeni fikirler üreterek yeni projelere imza atıklarını söyledi.  Her yıl daha fazla öğrenciye destek vermek için çalışmalarını titizlikle sürdürürken, hayırsever bağışçılarının her zaman yanlarında olduğunu ifade ederek, " TEV Ailesi'nin önde gelen mensupları olan hayırsever bağışçılarımıza bir kez daha minnetlerimi sunarken, vefat eden bağışçılarımızı da rahmetle anıyorum. 2017 yılı için çizdiğimiz yol haritamızda emin adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz. 50. yaşımız kapsamında sürdüreceğimiz faaliyetler umudumuzu yücelterek tüm ülkede eğitim seferberliği başlatacak" diye konuştu.

YILIN EN BAŞARILI MARKASI SEÇİLEREK ÖDÜLÜN SAHİBİ OLMUŞTUR

Yırcalı, TEV'in 2016 projesi   'Zeki Müren'i Okumak, Zeki Müren'le Okumak' ile aldıkları Effie ve Felis ödülleri ile ne denli  güzel çalışmalar yaptığının ve yapacağının kanıtı olduğunu belirterek, "Ayrıca, 2017 Ocak ayında 'The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri'nde, Dernek-Vakıf Sektöründe yılın en çalışkan ve  itibarını artıran markaları arasında aday gösterilen vakfımız, yılın en başarılı markası seçilerek ödülün sahibi olmuştur.  Bu doğrultuda derin tecrübeleri ile 50. Yıl proje oluşumuna katkısı ve genel İletişim çalışmalarıyla vakfımıza yepyeni bir vizyon getiren, sonrasında da cesaretli örnek girişimleriyle görünürlüğümüze ve bilinirliğimize katkılar sağlayan iletişim müdürümüz Ayçe Özatalay'a ayrıca teşekkürlerimi sunmak isterim. Ocak ayında başlayan rahatsızlığı ve süren tedavisi nedeniyle bugün aramızda değil. Kendisine acil şifalar diliyor, en yakın zamanda aramıza dönmesini temenni ediyorum" dedi.

TÜRKİYE'NİN DEMOKRASİSİNE, EĞİTİMİNE, GENCİNE İNANIYORUZ

TEV'in önümüzdeki dönemde yapacağı çalışma ve projelerden de bahseden Yırcalı," 'Geleceğin adı umut olsun' sloganıyla tüm enerjimizi sosyal faydaya dönüştürüyoruz ve 50. yaşımızla yeni bir başlangıç yapıyoruz. Bu süreçte her zamanki gibi sizlerin ilgilerini rica ediyoruz, güven ve desteklerinizi hissedeceğimize inanıyoru. " dedi.

Yırcalı, şöyle devam etti:

"50'nci yılımızı kutluyoruz. Bu 50 yıl 94 yıllık Cumhuriyetimizin içinde yarısından fazlasında hizmet vermiş durumdayız. Dolayısıyla en azından bu hizmetlerimizden dolayı sizlerle beraber TEV olmanın gururunu ve başarılmış bir misyon olarak hep beraber görmemizde fayda olduğunu ifade etmek istiyorum. 50 yıldır ülkemizin yetenekli ve başarılı gençlerinin eğitimleri için burs sağlıyoruz.  250 bin burs, 2 bin kadar yurt dışında olmak üzere bu bursları sağladık ve sağlamaya devam ediyoruz. Ülkemizin gelişmesine hizmet etmek, eğitimle çağdaş ve aydınlık yarınlara katkıda bulunmak için yeni fikirler üretiyoruz, yeni projelere imza atıyoruz. Her yıl daha fazla öğrenciye destek vermek ana amacımız. Bu yolda çalışmaları titizlikle sürdürüyoruz. 2017 yılı için, 50'nci yılımız için çizdiğimiz yol haritasında hızla devam ediyoruz. İletişim faaliyetlerimize büyük önem veriyoruz. Daha da güçleneceğimize inanıyoruz. Biz bu çalışmalarımıza cesaretle devam ediyoruz. Çünkü biz Türkiye'nin demokrasisine, eğitimine, gencine inanıyoruz. Zira biz Türkiye'nin eğitim vakfıyız.2

EROL EVGİN KONSERİ VE 50 YIL PASTASI

Bağışcı ve bursiyerlerin yaptığı konuşmaların ardından, Erol Evgin'in 'Mustafa Kemal'i Gördüm Düşümde' temalı konseri dinlendi ve birlikte 50 yıl pastası kesildi.

Görüntü Dökümü:

----------

-Koç'un mesajı

-Kırcalı'nın konuşması

-Detaylar

16.05.2017 - 10.19 Haber Kodu : 170516033_

Kaynak: DHA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement