DHA YURT BÜLTENİ - 20 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 20

DHA YURT BÜLTENİ - 20

Güleda'nın katilinin ağırlaştırılmış ömür boyu hapsi istendi (2) Isparta'da, üniversite öğrencisi Güleda Cankel'i (19) öldüren eski erkek arkadaşı Zafer Pehlivan (19) hakkında hazırlanan iddianame, Isparta 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.

13.12.2019 17:47

Güleda'nın katilinin ağırlaştırılmış ömür boyu hapsi istendi (2)

Isparta'da, üniversite öğrencisi Güleda Cankel'i (19) öldüren eski erkek arkadaşı Zafer Pehlivan (19) hakkında hazırlanan iddianame, Isparta 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Ağırlaştırılmış ömür boyu hapsi istenen Pehlivan'ın, Güleda Cankel'i önce kabloyla boğmaya çalıştığı, yaşadığını fark edince de 6 kez bıçaklayarak öldürdüğü kaydedildi. İddianamede, sanığın teslim olduktan sonra görevlilere verdiği mektupta "Şimdi gidiyorum ama tek başıma değil. Beni bu seçeneği seçmeye mecbur kıldınız. Kafam yerinde. Canınız istediği zaman ölmeyeceksiniz" ifadelerinin, eylemindeki tasarlama kastını gösterdiği belirtildi. Fatih Mahallesi'nde apartta kalan Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Fotoğrafçılık Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi Güleda Cankel, 18 Kasım Pazartesi günü saat 11.00 sıralarında, eski erkek arkadaşı Zafer Pehlivan tarafından, odasında, önce boğazı sıkılıp, kabloyla boğulduktan sonra kalbinden bıçaklanarak, öldürüldü. Olayın ardından polise teslim olan Pehlivan, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Cankel'in cenazesi ise memleketi Muğla'da toğrağa verildi.İDDİANAME KABUL EDİLDİZafer Pehlivan hakkında Isparta Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianame, Isparta 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Zafer Pehlivan hakkında, 'tasarlayarak' ve 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek' öldürme suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istenen iddianamede, cinayete ilişkin detaylı bilgi verildi.Zanlı ve Cankel'in gece yarısı genç kızın ikametgahında tartışmaya başladığı belirtilen 4 sayfalık iddianamede, Pehlivan'ın Cankel'in boğazını sıkıp yumruk attığı, "Seni öldüreceğim, daha sonra da kendimi öldüreceğim" dediği belirtildi. Ağlamaya başlayan genç kızın dışarı çıkmak istemesi üzerine sanıkla markete gittikleri, alışveriş sonrasında maktulün sevgilisi Osman S.'yi aramaya çalıştığı, ancak sanığın telefonunu yere atıp kırdığı kaydedildi. Cankel'in bunun üzerine kaçmaya çalıştığı ancak başaramadığı, kendisini kucaklayan sanığın yeniden ikametgahın önüne getirdiği belirtilen iddianamede, Pehlivan'ın yine Cankel'i darbetmeye başladığı ve bunu görenlerin polise haber verdiği anlatıldı.Olay yerine gelen emniyet görevlilerinin tarafların ifadelerini ve adli raporlarını aldığı, 'mala zarar verme' olayıyla ilgili görgü tespiti yapıldığı, gerekli işlemlerin ardından şüphelinin saat 03.51 sıralarında serbest bırakıldığı kaydedildi. Adli muayene raporuna göre basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek şekilde yaralandığı tespit edilen maktulün dosyadaki ifadesinde herhangi bir şikayetinin olmadığına ve tedbir kararı alınmasını istemediğine dikkati çekilen iddianamede, bu nedenle sanık hakkında kasten yaralama ve mala zarar verme suçları açısından ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, Pehlivan'ın üzerine atılı tehdit suçu bakımından ise dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderildiği belirtildi.KABLOYLA BOĞMAYA ÇALIŞTI, ARDINDAN BIÇAKLADIİfadesi alınan Cankel'in daha sonra ikametgahına gittiği, sanığın da aynı adrese gittiği belirtilen iddianamede, "Maktulle sanık bir süre konuştu. Maktul, sanığa başının ağrıdığını söyleyince taksiyle hastane gittiler. Hastane dönüşü sanık da evde kaldı. Sanıkla maktul tartışmaya başladı. Maktulün boğazını önce elleri ve kulaklığın kablosuyla sıkmaya başladı. Kalbini dinlediği maktulün yaşadığını anlayınca Güleda'yı bıçakladı" ifadeleri yer aldı. İddianamede, "Bıçağı toplam 6 kez saplaması, şüphelinin canavarca hisle hareket ettiğinin göstergesidir" denildi.CİNAYETİ TASARLAMIŞİddianamede, Zafer Pehlivan'ın, teslim olduğu polis merkezinde üzerinde çıkan mektuptaki ifadelere de yer verildi. Mektupta, "Şimdi gidiyorum ama tek başıma değil. Beni bu seçeneği seçmeye mecbur kıldınız. Yanımda kelebeğim var. Unutmadan hiç alkol almadım veya bir madde. Kafam yerinde. Her şeyin zamanı yaşadığımız andır. Mutlu olmayı ertelemeyin. Canınız istediği zaman ölmeyeceksiniz" ifadelerinin yazılı olduğu belirtildi. Sanığın savunmasında mektubu iki üç gün önce yazdığını beyan etmesinin, eylemindeki tasarlama kastını gösterdiği tespitine yer verildi.Zafer Pehlivan hakkındaki dava, önümüzdeki günlerde görülecek.

Görüntü Dökümü--------------Olaya ilişkin ARŞİV görüntüler

HABER: Ali ÇEVİKBAŞ/ISPARTA,

=================================

Emekli öğretmen cinayeti sanığına beraat Antalya'da, emekli öğretmen Faik Akyol'un bıçaklanarak, öldürülmesiyle ilgili tutuksuz sanık D.S., yargılandığı davada beraat etti. Mahkeme heyeti, cinayetin araştırılması için dosyayı tekrar savcılığa gönderdi.Olay, 10 Ocak 2018'de, Muratpaşa ilçesinde meydana geldi. Konuksever Mahallesi'ndeki Dostlar 4 Sitesi'nin 5'inci katında oturan, emekli öğretmen Faik Akyol'dan haber alamayan yakınları, akşam saatlerinde evine gitti. Kapıyı açan olmayınca çilingirle içeri giren yakınları, Akyol'u balkonda kanlar içinde hareketsiz yatarken buldu. İhbarla eve gelen polis ve sağlık ekipleri, Akyol'un boğazından ve vücudunun çeşitli yerlerinden bıçaklanarak, öldürüldüğünü tespit etti. Salondaki arbede sırasında bıçaklandığı belirlenen Akyol'un, karın bölgesine kıyafetleriyle tampon yaptığı ve sürünerek, balkona çıktıktan sonra yaşamını yitirdiği belirlendi. Antalya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, Faik Akyol'u öldüren kişi ya da kişilerin bulunması için geniş çaplı inceleme başlattı. Çevredeki güvenlik kameralarının kayıtlarını inceleyen ekipler, olay yerinde parmak izi incelemesi yaptı. İncelemede, D.S.'nin parmak izi ile parke üzerinde kadına ait ayak izi tespit edildi. Akyol ve D.S.'nin sosyal paylaşım sitesinde tanıştıkları belirlendi. Yaklaşık 11 ay süren inceleme sonunda, aralık ayında D.S. ve erkek arkadaşı Ü.U. gözaltına alındı.D.S., ifadesinde, sosyal medyada tanıştığı Faik Akyol'un kendisine oturduğu sitede ev bulduğunu öne sürdü. Akyol'un taşındıktan sonra kendisine yakınlık duyduğunu; ancak bundan rahatsız olduğunu ileri süren D.S., cinayet işlemediğini iddia etti. Adliyeye sevk edilen D.S., 'kasten insan öldürme' ve 'ölenin parası ve cep telefonunu almak sureti ile hırsızlık' suçlamasıyla çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken, erkek arkadaşı Ü.U. ise serbest kaldı. Cinayetle suçlanan D.S., Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde haziran ayında görülen ilk duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere serbest kaldı.SUÇLAMAYI REDDETTİTutuksuz sanık D.S., bugün son kez hakim karşısına çıktı. Cumhuriyet savcısı, mütalaasında, sanığın suçu işlediğine dair somut delil bulunmaması dolayısıyla beraatini talep etti. Sanık avukatı ise savcının mütalaasına katıldığını belirterek, "Olay yerinde her ne kadar müvekkilimin parmak izine rastlanmış ise evde başkalarına da ait parmak izleri bulunmuştur. Müvekkilim olaydan 1 gün önce maktulün evine gittiğini beyan etmiştir. Cinayeti işleyen kimse maktulün telefonunu 5'inci kattan zemine kadar kapatmamıştır. Zemine geldiğinde telefonu kapatmıştır. O saatlerde müvekkilimin telefonu olay yerinin çok uzağından sinyal vermiştir" dedi.Son sözü sorulan D.S. de suçu işlemediğini öne sürerek, beraatini istedi.Mahkeme heyeti, sanık D.S.'nin 'kasten insan öldürme' ve 'ölenin parası ve cep telefonunu almak sureti ile hırsızlık' suçlarından beraatine karar verdi. Heyet ayrıca cinayet dosyasını araştırılmak üzere savcılığa geri gönderdi.

Görüntü Dökümü-------------Olaya ilişkin ARŞİV görüntülerle

Haber: Süleyman EKİN/ANTALYA,

================================

Kaçak ocakta ölen Afgan gencin cenazesi ailesine teslim edildi Zonguldak'ın Kilimli ilçesinde, ruhsatsız işletilen maden ocağında meydana gelen iş kazasında yaşamını yitiren ve kimliği tespit edilemeyen Afgan gencin, Abbas Rezai (19) olduğu tespit edildi. Abbas Rezai'nin Giresun'da yaşayan kuzeni Murtaza Zarayi, Zonguldak'a gelerek cenazeyi ülkesine göndermek üzere teslim aldı.Bölüm Mahallesi'nde kaçak maden ocağında geçen hafta perşembe günü meydana gelen iş kazasında ölen Afganistan uyruklu gencin, Abbas Rezai olduğu tespit edildi. Ocak içinde düştüğü yerde metan gazından zehirlendiği değerlendirilen Abbas Rezai'nin kesin ölüm sebebinin otopsi raporunda ortaya çıkacağı öğrenildi. Gözaltına alınan ocak sahibi K.B. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.Abbas Rezai'nin Giresun'da yaşayan kuzeni Murtaza Zarayi, cenazeyi teşhis etmek için Zonguldak'a geldi. Zarayi, hastane morgunda cenazeyi teşhis etti. Zarayi, ailesinin Afganistan'da yaşadığını anlatarak, "Cenazesini İstanbul'dan uçakla Afganistan'a göndereceğiz. Kaçak yollarla Türkiye'ye girmiş. Kaçak ocakta çalıştığını bilmiyorduk" dedi.Abbas Rezai'nin cenazesi, Zonguldak Belediyesi'ne ait cenaze aracıyla Afganistan'ın Herat kentine götürülmek üzere İstanbul Havalimanı'na gönderildi.

Görüntü Dökümü-------------Cenazenin araca yüklenmesi-Kuzeni ile röp.-Arşiv cesedin morga konulması

Haber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN/ZONGULDAK,

================================

Aile dostunun şirketini üzerine aldı, 400 bin lira borçlandı Elazığ'da asgari ücretle çalışan 2 çocuk babası Özkan Yıldırım'ın (35) maaşına, resmi kayıtlarda kendi adı bulunması nedeniyle, İzmir'de yaşayan aile dostu A.A.'ya ait şirketin 400 bin TL'lik vergi borcu nedeniyle haciz geldi.2006 yılında yaptığı vatani görevinden İzmir'e gelip, bir benzin istasyonunda işe giren Özgür Yıldırım'a aile dostu A.A., "Şirketi üzerinize yapalım, burada başka güveneceğimiz kişi yok" dedi. Yıldırım da kabul etti. Bunun üzerine A.A.'nın sahibi olduğu şirketin resmi kaydı, Özkan Yıldırım'ın adına yapıldı. Yıldırım, 2012 yılında memleketi Elazığ'a döndü. Asgari ücretle çalışan Yıldırım, geçtiğimiz aylarda eczanede ilaç almak istedi. Ancak maaşına haciz geldiğini öğrendi.Bunun üzerine Vergi Dairesi'ne giden Yıldırım,  şirketin 400 bin TL'lik vergi borcu bulunduğunu öğrendi. Bu nedenle maaşına haciz geldiğini öğrenen Özkan Yıldırım, durumu A.A.'ya bildirdi. Özkan Yıldırım, "2006 yılında askerden geldim. Belli bir süre dinlendikten sonra, beni aradılar. 'Gel bir şirket var, şirketi üzerinize yapalım, sağlam adam yok' dediler. Aile dostumuz diye kendisini kıramadım. Şirketi devir yaptık üzerimize. Kendisinden hiç bir maddi manevi destek beklemeden yaptım. 2012 yılında Elazığ'a geldim. Benzinlikte çalışıyorum. Asgari ücret maaşım var" dedi.Yardım beklediğini ifade eden Yıldırım, "Vergi borcum 400 bin lira. Aile dostum olanların paraları olduğunu biliyorum. Çocukları özel okullarda okuyor. Benim iki  tane bebeğim var. Nasıl ödeyeceğim bilmiyorum. Saflığımdan böyle oldu. Zor durumdayım, yardım bekliyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü---------------Özkan Yıldırım'dan görüntü -Röportaj -Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Erkan BAY/ELAZIĞ,

=================================


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 20 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement