Dha Yurt Bülteni-2

1)BURSA' DA EYP PATLADI, 1 POLİS HAFİF YARALI

Bursa'nın merkez Yıldırım ilçesi Erikli  mahallesinde  bulunan yaya  köprüsüne konulan EYP' nin patlaması sonucu 1 polis memuru hafif yaralandı.Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan polis mermurunun  sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi

GÖRÜNTÜ GEÇİLECEK

BURSA/DHA

=======================================================

(ÖZEL HABER)

2)ZİKA VİRÜSÜ SALGININA NEDEN OLAN SİVRİSİNEK, TÜRKİYE'DE ARANACAK

DOĞU Karadeniz Bölgesi'nde, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) küresel çapta acil durum ilan ettiği Brezilya'daki Zika virüsü salgınına neden olan 2 Aedes türü sivrisinekler tespit edilmesinin ardından Türkiye genelinde harekete geçildi. Sağlık Bakanlığı'nın koordinesinde, TÜBİTAK desteği ile yürütülecek projeyle, 4 üniversiteden, 15 kişilik uzman heyet, Türkiye genelinde kritik noktalarda, 3 yıl süreyle sivrisinek türü taraması gerçekleştirecek.

Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Zooloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doçent Doktor Mustafa Akıner öncülüğündeki ekip, 3 yıl önce, Doğu Karadeniz Bölgesi'ni kapsayan Aedes türü sivrisineklerle ilgili araştırma projesi hazırladı. RTEÜ Rektörlüğü, Avrupa Birliği'nin (AB) çeşitli fonları ile Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) tarafından desteklenen projelerle Rize, Trabzon ve Artvin'de saha çalışması yapan ekip, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) küresel çapta acil durum ilan ettiği Brezilya'daki Zika virüsü salgınına neden olan 2 Aedes türü sivrisinek tespit etti. Sağlık Bakanlığı'nın koordinesinde oluşturulan ekip, sivrisinek türleri ile ilgili kontrol ve ilaçlama mücadelesi başlattı. Etkin mücadele ile sivrisinek popülasyonlarının hızla yayıldığı tespit edilen alanlarda yüzde 80'e yakın oranda yayılma durduruldu. Sivrisineklerde yapılan virüs taramasında ise Zika ve benzeri virüs türüne rastlanmadı.

TÜRKİYE GENELİ TARANACAK

Doğu Karadeniz Bölgesi'nde Aedes türü sivrisineklerin tespit edilmesinin ardından bu kez Türkiye geneli tarama yapılması için harekete geçildi. Sağlık Bakanlığı Vektörel ve Zoonotik Hastalıklar Daire Başkanlığı ile Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü koordinesinde, TÜBİTAK desteği ile yürütülecek projeyle, Rize Recep Tayyip Erdoğan, Hacettepe, Kafkas ve Adnan Menderes üniversitelerinden oluşan 15 kişilik uzman heyet, Türkiye genelinde kritik noktalarda sivrisinek türü taraması gerçekleştirecek. Mart ayında başlayacak olan ve 3 yıl sürecek çalışma ile İstanbul, Ankara, Bursa ve Antalya başta olmak üzere Karadeniz, Trakya, Ege ve Akdeniz bölgelerinde de çalışma yürütülecek. Çalışmada sığınmacıların geldiği özellikle sınır bölgeleri ise öncelikli olarak araştırılacak.

'TEDBİRİ ELDEN BIRAKTIĞIMIZDA RİSKLİ SONUÇLAR ÇIKABİLİR'

RTEÜ Fen Edebiyat Fakültesi Zooloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doçent Doktor Mustafa Akıner, Zika virüsü salgınına neden olan sivrisinek türü ile ilgili Türkiye genelinde tarama yapacakları TÜBİTAK destekli proje hazırladıklarını belirterek Doğu Karadeniz'de rastlanan tür nedeniyle bu konunun daha detaylı araştırılmasının gerekliliğinin ortaya çıktığını söyledi. Proje kapsamında ülke genelinde genel durumun tespit edileceğini kaydeden Akıner, "Bu projede olası tehlike arz edebilecek alanların araştırılması ön plana çıktı. Hem ülkemizin batı sınırında hem de denize kıyısı bulanan, büyük ticaret hacmine sahip olan bölgelerde araştırma yapacağız. Projenin resmi tüm işlemleri tamamlanarak başlama noktasına geldi. Mart ayı itibariyle bölgemiz başta olmak üzere tüm Türkiye genelinde bir araştırma yapmaya başlayacağız. Araştırma konumuz bu canlı türüyle daha efektif nasıl mücadele edebiliriz olacak. Yüzde 80 oranında mücadelede başarıya ulaşmış olsak da daha sonradan herhangi bir sıkıntıyla karşılaşabileceğimiz gerçeğini değiştirmiyor. Tedbiri elden bıraktığımız anda riskli sonuçların ortaya çıkabileceğini biliyoruz. Bu nedenle sınır alanlarında ve göçmen akımının çok olduğu alanlarda bu türlerin var olup olmadığı, varsa virüs taşıyıp, taşımadıklarını araştıracağızö dedi.

'3 YIL SÜRECEK'

Son dönemde Suriye'den ülkeye sığınmacıların geldiğini hatırlatan Akıner, açıklamasını şöyle sürdürdü:  "Gelen misafirlerimizin ne tip hastalıklar ile geldiklerini bilmiyoruz. Bu nedenle bu tür bir çalışmanın yapılması elzem hale gelmiştir. Biz ülkemize gelen herkesi bağrımıza basan bir toplumuz. Bu nedenle hem onları hem de kendi vatandaşlarımızı herhangi bir riske girmeden korumak amacıyla, bakanlık tarafından desteklenen ve bizimde elimizden geldiğince halk sağlığını gözeterek bir çalışma yapmaktayız.  Proje yaklaşık olarak 3 yıl sürecek. Bu süreçte özellikle Karadeniz, Trakya, Ege ve Akdeniz bölgelerini içeren ve ülkemizdeki büyükşehirleri de kapsayan çok geniş bir araştırma yapılacak. Bu araştırma olası bir virüs tehlikesi olup olmadığını, eğer tehlike varsa bununla nasıl mücadele edebileceğimizi gösterecekö

PROJEYE KATKI VERENLER

Projenin TÜBİTAK'ın katkıları ile yürüdüğüne ifade eden Akıner, "Bunun yanında RTEÜ Rektörü Profesör Doktor Hüseyin Karaman'ın büyük katkısı var. Yine Sağlık Bakanlığı Vektörel ve Zoonotik Hastalıklar Daire Başkanı Seher Topluoğlu ve Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Başkan Yardımcısı Hasan Irmak'ın ciddi destekleri varö ifadelerini kullandı.

ZİKA VİRÜSÜ

Zika virüsü, hamile kadınlara bulaşması halinde bebeklerde nörogelişimsel bozukluğu ifade eden mikrosefaliye neden oluyor. Ateş, gözlerde kızarma, kusma, döküntü, baş, kas ve eklem ağrısı gibi belirtileri bulunan hastalığın özgün bir tedavisi ve önleyici aşısı bulunmuyor.

Görüntü Dökümü

----------------------

Mustafa Akıner'in açıklamaları

Sinek detayları

İlaçlama çalışması detaylar

Haber-Kamera: Aytekin KALENDER RİZE-DHA

======================================================

3)SAVCI, EŞİNİ ÖLDÜRTEN KADIN İÇİN, 'HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ' İSTEDİ

DİYARBAKIR'da kendisine şiddet uygulayan ve aldattığından şüphelendiği 19 yıllık eşi Aziz Demir'i (40), Ramazan Bayramı'nın 2'nci günü, 10 bin lira karşılığında kiralık katile öldürten 33 yaşındaki Nuriye Demir'in soruşturması tamamlandı. İddianamede Nuriye Demir'in 'Haksız tahrik altında tasarlayarak eşini öldürmeye azmettirme' suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Savcı, kiralık katili bulan genç kadının akrabası Hamdullah Yiğit ile 10 bin liraya cinayeti işledikleri öne sürülen İdris Yıldırım ve Özkan Güzel'in ise ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle cezalandırılmasını istedi.

Yenişehir ilçesinde 26 Haziran 2017 günü meydana gelen olayda, evli ve 6 çocuk babası kepçe operatörü Aziz Demir (40), çocuk bezi almak için gittiği marketten dönerken, vurularak öldürüldü. Olaydan sonra polise bilgi veren maktulün yakınları, Demir'in eşi Nuriye Demir'den şüphelendiklerini söyledi. Maktulün eşi Nuriye Demir ve kızı A.D.'nin cinayetle bağlantılı olabileceğini değerlendiren polis, bu kişilerin telefon kayıtlarını inceledi.

TELEFON VE GÜVENLİK KAMERASI'NDAN KİRALIK KATİL TESPİTİ

Kayıtların incelenmesinde,maktulün eşi Nuriye Demir'in, İdris Yıldırım ve Hamdullah Yiğit ile yoğun görüşme yaptığı, kızı A.D.'nin İdris Yıldırım ile olaydan 3 gün önce görüşmeye başladığı ve 72 kez mesajlaştığı tespit edildi. Polis, Nuriye Demir ve kızının cinayet saatine yakın zamanda İdris Yıldırım ile iletişimlerinin dikkat çekici düzeyde yüksek olduğunu da belirledi. Bölgedeki güvenlik kameralarının incelenmesinde, markete gidip alışveriş yapan Aziz Demir'in, iki kişi tarafından takip edildiği tespit edildi. Takibi yapan kişilerin, cinayetten sonra olay yerine yakın bir durakta minibüse bindiği belirlenirken, bunlardan birinin maktulün eşi ve kızı ile görüşme yapan İdris Yıldırım olduğu ortaya çıktı. Yıldırım'ın telefonunun, olay saatinde cinayet mahalinde sinyal verdiğini belirleyen polis, güvenlik kamerasına takılan ikinci kişinin peşine düştü. Yıldırım'ın telefon kayıtlarında yapılan taramada, şüphelinin Özkan Güzel'i 20 kez aradığı, 25 defa mesaj çektiği, ikilinin 159 kez birbirini aradığı ve 4 bin 449 saniye görüştükleri belirlendi. Yıldırım'ın olaydan sonra Özkan Güzel ile 33 kez irtibat kurduğunu belirleyen polis, bu kişinin cep telefonunun da olay yerinde sinyal verdiğini tespit etti.

KİRALIK KATİL TERÖR OPERASYONUNDA YAKALANDI

Soruşturmanın devam ettiği 10 Temmuz günü terörle mücadele ekipleri, alınan ihbar üzerine bir eve operasyon yaptı. Cinayet şüphelisi İdris Yıldırım'ın yakalandığı evde çok sayıda silah ve mühimmat ele geçirildi. Kriminal incelemede, olay yerinde bulunan 4 boş kovan ve maktulün vücudundan çıkan 2 mermi çekirdeğinin, evde bulunan silahların birinden atıldığı tespit edildi. Bir aylık araştırmanın ardından cinayeti aydınlatan polis, Nuriye Demir, ağabeyinin oğlu Hamdullah Yiğit, damadı A.K., kızı A.D. ve cinayet sırasında kiralık katil İdris Yıldırım'ın yanında bulunan Özkan Güzel'i 20 Temmuz günü gözaltına aldı. Nuriye Demir, Hamdullah Yiğit, Özkan Güzel ve İdris Yıldırım tutuklanırken, A.K. ve A.D. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Bu arada maktulün telefonunda bir kadın ile cinsel içerikli fotoğraf ve videoları bulundu.

ÖLDÜRMEK İÇİN 25 BİN, YARALAMAK İÇİN 10 BİN LİRA

İfadesi alınan Nuriye Demir, amcasının oğlu Aziz Demir ile 19 yıldır evli olduğunu belirterek, "Ailem zorla evlendirdi. Evlendiğimden beri şiddet görüyorum. Eşim bana elektrik vermeye çalıştı. Çalışmaya gittiği yerde beni aldatıyordu. Dövdüğünde şikayetçi oldum. 3 ay evden uzaklaştırma cezası aldı. 3 ay bitmeden gelip, dövdü. Şikayet ettiğimde 6 ay uzaklaştırma cezası verildi. 6 ay bitmeden gelip, çamaşır makinesi hortumu ile beni ve kızımı dövdü. Yine şikayet ettim. İfadesini alıp, bıraktılar. Bir kez parmağını gözüme sokmaya çalıştı. Her geldiğinde çocukları dövdü. Dayanamayınca üvey ağabeyimin oğlu Hamdullah'a yalvarıp, eşimi vurması için birini bulmasını istedim. 20 gün önce ben ve Hamdullah, İdris ile buluştuk. İdris, 'Temizleyeyim mi yoksa yaralayayım mı?' diye sordu. 2 ayağından yaralamasını söyledim. Öldürmek için 25, yaralamak için 10 bin lira istedi. 10 bin liraya anlaştık. Pişman olursam arayacağımı söyleyip, İdris'in numarasını aldım. Bayrama 2 gün kala eşim Diyarbakır'a geldi. Eşimin telefonundan İdris'i arayıp geldiğini söyledim. İdris, gündüz olayı yapmasının tehlikeli olacağını söyleyince, ısrar etmedim. Eşim gelince İdris'e balkondan eşimi gösterdim. Bir süre sonra çocuklar silah sesi geldiğini söyledi. Kapıyı açtığımda inleme sesi geldi. İndiğimde eşim vurulmuş, duvara yaslanmıştı. Elini kafasına götürünce kafasından kan geldi. Bacağından yaralamasını söylediğim için kafasından vurulduğunu anlayınca bağırmaya başladım. İdris'e para verme fırsatım olmadı. Eşim birkaç kez eve porno kaset getirip, kızıma izletti. Kızıma cinsel tacizde bulunmak istedi ve boğma girişiminde bulundu. Amacım öldürtmek değildi. Sadece sakat bırakmak istedim."dedi.

KOCASINI ÖLDÜRMEM İÇİN 10 BİN LİRA VERDİ

Cinayeti işleyen İdris Yıldırım, Nuriye Demir'in kendisini azmettirdiğini belirterek, "Kocasını öldürmem için 10 bin lira verdi. Bayramın ikinci günü arayıp, akşam kocasını dışarı göndereceğini söyledi. İşi yapmaya karar verdim ve takip ettim. Binaya girince 4 el ateş ettim. Karanlık olduğundan nereden vurduğumu görmedim."dedi.

CİNSEL İSTİSMARDA BULUNDU

18 yaşından küçük olduğu için hakkında ayrı soruşturma yürütülen maktulün kızı A.D. ise "Babam çocukluğumdan beri bana cinsel istismarda bulunuyordu. Evlendikten sonra bir kaç kez telefonla taciz etti. En son 6-7 ay önce annemin evinde taciz etti. Bu şekilde bir çok kez istismarda bulundu. Evlenmeden önce anneme anlattım, inanmadı. Babamın, teyzem ile ilişkisi ortaya çıkınca doğru söylediğimi anladı. Babam telefonundan müstehcen videoları bana izletmek istiyordu."dedi.

SAVCI: HAKSIZ TAHRİK ALTINDA SUÇU İŞLEDİ

Soruşturmayı tamamlayan savcılık, Nuriye Demir'in 'Haksız tahrik altında tasarlayarak eşini öldürmeye azmettirme' suçundan 18 yıldan 24 yıl, kiralık katili bulan Hamdullah Yiğit ile 10 bin liraya cinayeti işledikleri öne sürülen İdris Yıldırım ve Özkan Güzel'in ise ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle cezalandırılması istemiyle iddianame hazırladı.

Nuriye Demir'in eşini öldürmesi için İdris Yıldırım'a 10 bin lira ödediği belirtilen iddianamede, şüphelilerin ortak karara varıp, cinayeti tasarladıkları kaydedildi. Maktulün eşine şiddet uyguladığı, bu nedenle daha önce para cezasına çarptırıldığı ve halen 2 dosyada yargılandığı belirtilen iddianamede, 22 Kasım 2016 günü maktulün, çamaşır makinesi hortumu ile Nuriye'nin boğazını sıktığı, yumruk ve hortumla dövdüğü ifade edildi. Nuriye ve Aziz Demir arasında yargıya taşınan olaylar, maktulün eşini aldattığına ve şiddet uyguladığına dair beyanlar, maktulün başka kadınla cinsel içerikli fotoğrafları ve kızına cinsel istismarda bulunduğuna dair ifadeler dikkate alındığında Nuriye Demir'in haksız tahrik altında suçu işlediğini belirten savcı, diğer şüphelilerin haksız tahrik hükümlerinden yararlanamayacağını vurguladı.

Görüntü Dökümü: (ARŞİV)

---------------------------------

Güvenlik kamerası görüntüleri

Şüphelilerin sağlık kontrolüne çıkarılması

Genel ve detaylar

Haber: Felat BOZARSLAN-Canan ALTINTAŞ/DİYARBAKIR,

========================================================

4)BURSA İŞ DÜNYASI: YERLİ OTOMOBİL BURSA'DA ÜRETİLMELİ

BURSA iş dünyası yerli otomobilin Bursa'da üretilmesi konusunda hemfikir. BTSO Başkanı İbrahim Burkay, "Bizim dileğimiz, Bursa'nın merkez seçilmesi. Biz bununla alakalı hem Cumhurbaşkanımıza, hem Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımıza, hem de bu konsorsiyumu oluşturan 5 şirkete ilgili raporlarımızı verdikö dedi.

Türkiye'nin dev projelerinden birisi olan yerli otomobilin Anadolu Grubu, BMC, Kıraça Holding, Turkcell, Zorlu Holding'in ortak girişimiyle üretileceğinin açıklanmasının ardından, gözler üretimin nerede yapılacağına çevrildi. 2021 yılında seri üretime geçmesi planlanan yerli otomobil için Bursa başta olmak üzere Sakarya, Kayseri, Konya, Aliağa, Kocaeli, Eskişehir, Ankara, Kütahya, Mardin, Diyarbakır ve İzmir talip oldu.

Türkiye'de üretilen her iki otomobilden birisinin üretim merkezi olan Bursa, yerli otomobilin üretim merkezi olma konusunda da iddiasını koruyor.  Bursa iş dünyası Türkiye'nin ilk otomobil test merkezinin açılacak olması, otomobil üretimi için altyapısı ve sanayi bölgeleri, kalifiye eleman gibi artılarından dolayı yerli üretimin Bursa'da olması gerektiği görüşünü savunuyor.

Türkiye'de üretilen 15 modelin 9'u Tofaş Bursa tesisleri ile OYAK Renault Bursa tesislerinde üretiliyor.  OYAK Renault Bursa fabrikası yıllık 360 bin otomobil ve 750 bin motor üretim kapasitesi ile Renault'nun Batı Avrupa dışında en yüksek kapasitesine sahip üretim tesislerinden birisi. Tofaş ise yılda 450 bin araçlık üretim kapasitesine sahip.

Bursa 250 büyük firma 2016 anketine göre ilk iki sırayı TOFAŞ ve OYAK Renault alırken, Karsan'ın da içinde bulunduğu Bursa otomotiv ana sanayinin 2016 yılı iç ve dış satışlarının toplamı 26 milyar 899 milyon 745 bin 413 TL. Bursa 250 büyük firma listesinde toplamda 68 adet yan sanayi firması yer alırken bunların 2016 yılı iç ve dış satışları rakamı ise 13 milyar 800 milyon 798 bin 65 TL.

TÜRKİYE'DE OTOMOTİVİN BAŞKENTİ BURSA

Yerli otomobil platformu oluşturulduğunda bu proje için ana merkezin Bursa olduğu ve Marmara havzasında tedarik zincirlerinin de geliştirildiği bir yapı planlandığını söyleyen Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay, "Yerli otomotiv dediğimizde Türkiye'de otomotivin başkenti Bursa.  Bugün Türkiye'de her iki otomobilden birisi Bursa'da üretiliyor. Otomobil ihracatının neredeyse yüzde 60'ından fazlası kentteki ana sanayi ve yan sanayi tarafından gerçekleştiriliyor. Bursa'nın hem coğrafik olarak lojistik altyapısı hem de insan kaynağı buradaki şirketlerin potansiyeli özellikle Türkiye'nin büyük projelerinde en önemli itici gücün bu bölge olduğunu gösteriyorö dedi.

BURKAY:  "BURSA OLARAK İLK ÜRETİMİ ALACAĞIMIZ GARANTİSİNİ VERDİKö

Yerli otomobilin üretim yerini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde belirlenen 5 firmadan oluşan konsorsiyum tarafından belirleneceğini hatırlatan BTSO Başkanı Burkay, "Bizim dileğimiz, projenin güçlü çıkabilmesi ve hızlı bir şekilde başarıya ulaşması için bu kadar güçlü altyapısı olan Bursa'nın merkez seçilmesi.   Niçin Bursa olmalı, Bursa'nın lojistik avantajları nelerdir, insan kaynağı nedir,  teknolojisi nedir? Biz bununla alakalı hem Cumhurbaşkanımıza, hem Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımıza, hem de bu konsorsiyumu oluşturan 5 tane şirkete ilgili raporlarımızı verdik. Bir de Bursa'da yerleşik olan otomobil sektöründeki şirketlerin yetenek matrislerini de çıkardık. Şu anda Bursa'da ki bin 700 şirketin yetenek matrisi BTSO tarafından çıkartılmış vaziyette.  Bu firmalarımız şu anda otomotiv sektöründe çalışmalarına rağmen, uzay havacılıkta neler üretebileceği, savunma sanayinde neler üretebileceği ile ilgili yetenek matrisleri odamızda var. Yerli otomobilde de üretim merkezi  mutlaka Bursa olmalıö diye konuştu.

Pozitif bir gelişme ile üretim merkezinin Bursa olmasını umut ettiklerini söyleyen İbrahim Burkay,  bir müjde de vererek, " Bursa olarak da ilk üretimde ne kadar üretilebiliyorsa o üretimin alım garantisini Bursa olarak verdikö dedi.

BAYRAK:  "YERLİ OTOMOBİLİN BURSA'DA ÜRETİLMESİ PLANLANMALI

Bursa Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri ve İş Adamları Derneği  (BOSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Bayrak da üretim merkezinin kesinlikle Bursa olması gerektiğini belirtti.  Bursa'da özelikle otomotiv altyapısının çok güçlü olduğunu ifade eden Bayrak, "Otomotiv Test Merkezi Bursa'da kuruluyor. Çok önemli bir sanayi bölgesi TEKNOSAB'ı açıyoruz. Bence yerli otomobilin burada üretilmesi planlanmalı. Talipli olan çok var. Ama kesinlikle adres Bursa.  Altyapının yanında Bursa otomotiv kültürü almış vaziyette ve sanırım bu üretilecek olan araç elektrikli bir araç olacak. Bu anlamda yerli üretimde biz ilk sırada olmalıyız. Çünkü Bursa sanayi sadece ana sanayi olarak değil, otomotiv yan sanayide de dünyayı da besliyorö diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-BTSO Başkanı İbrahim Burkay röportaj

-BOSİAD Başkanı Abdullah Bayrak Röportaj

Cansel ORUÇ-Mehmet İNAN/BURSA,-

Süre: 3 dakika 29 saniye Boyut: 391 MB

=====================================================

5)AFRİN İÇİN ÖNCE DİLEKÇE SONRA KAN VERDİLER

KARS'ta 'Afrin'e Destek Platformu' üyeleri önce Zeytin Dalı Harekatı'na destek amaçlı gönüllü askerlik başvurusunda bulundu, daha sonra kan verdi.Kars'ta geçtiğimiz günlerde bir araya gelen bazı siyasi parti ile sivil toplum kuruluşları temsilcilerince 'Afrin'e Destek Platformu' kuruldu. Haydar Aliyev Caddesi'ndeki askerlik şubesi önünde bir araya gelen grup üyeleri, ellerindeki Türk bayraklarıyla saygı duruşunda bulundu ve İstiklal Marşı okudu. Türk Silahlı Kuvvetlerinin Suriye'nin Afrin kentinde yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı'na katılan Mehmetçikler için dua eden platform üyeleri daha sonra dilekçelerini askerlik şubesine teslim etti.

Platform üyeleri adına konuşan Türkiye Kamu Çalışanları Dayanışma ve Kalkınma Vakfı (TÜRKAV) İl Başkanı Murat Şanlı, herzaman Mehmetçiğin yanında olduklarını vurguldı. Şanlı, "Nemrut tarafından Hazreti İbrahim için yakılan o büyük ateşi söndürmeye giden karınca misali safımızı belli etmeye geldik. Bizim safımızda, tarafımızda bellidir. Bizler Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk milletinin birlik bütünlüğünden yana tarafız. Bu milletin bir ferdi olarak güney komşumuz Suriye'nin kuzeyinde oluşturulmak istenen terör koridorunun farkında ve bunu önlemek için harekat düzenleyen ordumuzun yanındayız. Hali hazırda devam eden operasyonları sulandırmak, ordumuzu ve hükümetimizi uluslararası platformlarda zor durumda bırakmak için gayret gösteren legal veya illegal örgütlerin ve yapmak istedikleri faaliyetlerin farkındayız. Milletimiz müsterih olsun bu tür oluşumlar amaçlarına asla ulaşamayacaktır" diye konuştu.     Grup üyeleri daha sonra Zeytin Dalı Harekatı'na destek amacıyla Kızılay Kan Merkezi'nde kan verdi.

Görüntü Dökümü

------------------------

Platform üyelerinin askerlik şubesi önünde toplanışı

Ellerinde türk bayraklı platform üyeleri

Dilekçelerin yazılıp imzalanması

Dilekçelerin komutana teslim edilişi ve konuşma

Platform üyeleri adına murat şanlının konuşması

Kızılay kars şubesi kan bağışı görüntüleri

Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK/ KARS,

(393 MB - 3 DK 31 SN)