1)CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: OYUNUNUZU GÖRDÜK VE MEYDAN OKUYORUZ
CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, döviz kurlarındaki hareketlilik ilgili Türkiye'nin siyasi ve sinsi bir oyunla karşı karşıya olduğunu belirterek, "İlan ediyorum, oyununuzu gördük ve meydan okuyoruz. Şunu bilmelerini istiyorum, teslim olmayacak, üretmeye, ihracatımızı artırmaya devam edeceğiz. Rekor büyüme oranları ile hedeflerimize yürümeye devam edeceğiz. Siz dolarla üzerimize gelirseniz, bizde başka yollarla işlerimizi yürütmenin çarelerini arayacağız" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, memleketi Rize'den helikopterle geldiği Trabzon'da, partisinin Genis¸letilmis¸ I·l Danıs¸ma Meclisi Toplantısı'na katılarak partililere seslendi. Kentte bir otelde gerçekleştirilen toplantıda konuşan Erdoğan Erdoğan, Trabzonluların 24 Haziran seçimlerinde kendilerine verdikleri desteklerden ötürü teşekkür etti.
Türkiye'deki döviz kurlarındaki hareketlilik ile ilgili önemli mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle dedi: "24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçiminde şahsıma verdiğiniz destek için sizlere şükranlarımı sunuyorum. Yanımızda olduğun müddetçe Allah'ın izniyle hem sandıkta hem sahada, önümüzde kimse duramaz. Ben buna inanıyorum. Milletimizin iradesini sandıkta yönlendiremeyenler her dönemde farklı araçlarla üzerimize geldiler. Provokasyonla, darbe ile yapamadıklarını şimdi parayla gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Buna açık ifadeyle 'Ekonomik savaş derler'. Ülkemizde döviz kurunun 15 Temmuz öncesi bulunduğu 2,8 lira seviyesinden, bugün 6 lirayı geçmesinin ne ekonomik, ne de mantıklı bir izahı vardır. Türkiye bundan 20 yıl önce Asya ülkelerinde yaşandığı gibi bir finans krizi ile mi karşı karşıya? Hayır. Türkiye bundan 10 yıl önce Amerika ve İngiltere'de olduğu gibi bir mortgage krizi ile mi karşı karşıya? Hayır. Türkiye Yunanistan'ın 6-7 yıl önce ilan ettiği gibi resmi bir iflas mı yaşadı? Hayır. Buna rağmen, kredi kuruluşları bak onu yine yükseltiyorlar. Niye? Dedim ya ekonomik savaş. Siyasi kararlar, üretimde, ihracatta, turizm ve ticarette bir daralma mı söz konusu? Hayır. Peki, öyleyse kopan bunca fırtınanın sebebi nedir? Ekonomik hiçbir sebebi yok. Peki, bu işin bir adı var mıdır? Evet vardır. Bunun adı Türkiye'ye operasyon çekmektir. Operasyonun amacı da ülkemiz ekonomisinin savunma mekanizmalarını etkisiz hale getirerek, ülkeyi finanstan başlayıp siyasete kadar varan tüm alanlarda teslim almaktır, Türkiye'ye ve Türk milletine diz çöktürmektir"
'BİRİLERİ KAPILARI KAPATIR, MEVLA'M BAŞKA KAPILAR AÇAR'
'Dolarla üzerimize gelirseniz, bizde başka yollarla işlerimizi yürütmenin çarelerini arayacağız' diyen Erdoğan, "Trabzon'dan ilan ediyorum; oyununuzu gördük ve meydan okuyoruz. Şunu bilmelerini istiyorum, teslim olmayacak, üretmeye devam edeceğiz. İhracatımızı artırmaya devam edeceğiz. İstihdamımızı genişletmeye devam edeceğiz, fabrikalarımızın çarklarını işletmeye devam edeceğiz. Rekor büyüme oranları ile hedeflerimize yürümeye devam edeceğiz. Siz dolarla üzerimize gelirseniz, bizde başka yollarla işlerimizi yürütmenin çarelerini arayacağız. Şimdi meydanda turistleri gördüm. Kardeşlerim, siz zaten misafirperversiniz. Onlara misafirperverliğinizi daha da arttırın. Çünkü onlar size, birileri dolar kaçırırken onlar da size dolar getiriyor. Birileri kapıları kapatır, Mevla'm başka kapılar açar. Sevgili gençler, kulakları vardır duymazlar. Dilleri vardır hakkı konuşamazlar, kalpleri mühürlüdür, bunu bileceğiz. Çok önemli mesafeler kat ettik. Türk milleti kendisine tokat atana öteki yüzünü dönecek bir halk değildir. Biz gördüğümüz dostluklar karşısında ne kadar kadirşinas isek, maruz kaldığımız düşmanlıkların cevabını misliyle verecek kadar da şedit bir milletiz. 81 milyonluk bir ülkeyle stratejik ortaklığını, müttefikliğini, terör örgütleriyle ilişkileri uğruna feda edene 'Hadi güle güle' derizö diye konuştu.
'BAŞKA BİR DİLDEN ANLIYORLAR. BİZ O DİLLERİ DE KONUŞMASINI BİLİRİZ'
ABD'nin yaptırım açıklamalarına tepki gösteren Erdoğan şunları söyledi:
"Seninle Afganistan'da beraberim, Somali'de beraber olduk, Bosna'da beraber olduk ve şu anda Kabil'de havalimanını biz koruyoruz. Böyle müşterek stratejik bir ortağına, kalkıp da PYD, YPG gibi terör örgütlerini sahiplenerek bir kenara nasıl koyarsın. 5 bin TIR silahı Kuzey Suriye'ye taşıyorsun, 2 bin silah yüklü mühimmat yüklü uçağı Suriye'ye getiriyorsun ve terör örgütlerine teslim ediyorsun. Bunları bize karşı kullandırtıyorsun. Bu da yetmiyor kalkıp terör örgütleriyle ilişkisi olan bir papaz için 81 milyonluk Türkiye'yi feda etmeye kalkıyorsun. Kusura bakma gereği neyse bir hukuk devleti olarak biz onu yaparız. Kalkıp da talimatla Türkiye'ye boyun eğdiremezsiniz ve biz bu güne kadar her şeyi hukuk içerisinde götürelim istedik ama gördük ki hukuk dilinden anlamıyorlar. Başka bir dilden anlıyorlar. Biz o dilleri de konuşmasını biliriz. Eğer hukuk diline varsanız biz varız ama hukuk diline yoksanız kusura bakmayın. Biz hukuk diliyle konuşmaya devam ederiz. Tüm dünyaya ticaret savaşı açan ve buna ülkemizi de dahil edene cevabımızı yeni pazarlara, yeni işbirliklerine yeni ittifaklara yönelerek veririz. Şurada hale bakın demir çelikte vergileri artırıyor, vergi koyuyor vesaire. ya biz Dünya Ticaret Örgütü'nün bir üyesiyiz, Dünya Ticaret Örgütü'nün kuralları içerisinde böyle bir şey yok. Ben yaptım, oldu mantığıyla böyle bir şey olamaz. Nitekim şu anda ABD'de her yer kaynıyor. Ne diyorlar yapılan iş yanlış. Doğru değil tabi ki biz de uluslararası ticaret hukuku neyi söylüyorsa onu söyleyerek yolumuza devam edeceğiz. Uluslararası gümrükte hukuk neyse onu söylemeye devam edeceğiz. Biz kalkıp ta ben yaptım oldu mantığıyla hareket etmeyeceğiz. Türkiye'yi sadece Edirne'den Kars'a dar bir coğrafyadan ibaret sananlar yarın attıkları her adımda bunun böyle olmadığını göreceklerdirö
'SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ'
Meselenin ne döviz kuru ne de papaz olmadığına işaret eden Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: "Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Hiç kimsenin memleketimiz üzerinde ne siyasi, ne askeri, ne ekonomik ameliyata girişmesine izin vermeyeceğiz. Bu millet nice mücadeleleri bileğinin hakkıyla, zaferle neticelendirmiş bir millettir. Emin olun bu defa da başaracağız. Kardeşlerim, meselenin döviz kuru olduğunu, yargılanan papaz olduğunu, demir ve alüminyum vergisi olduğunu sanacak kadar basit düşünenler varsa bir an önce silkinip kendilerine gelsinler. Zaten burada Kılıçdaroğlu gibi düşünenler yok ben biliyorum. Çünkü yerli ve milli düşünme mantığı ne yazık ki bu zatta yok. Ama Sayın Akif Bey olumlu bir yaklaşım ortaya koydu. Ona teşekkür ediyorum. Ama genel başkanı bunu ortaya koyamadı. Niye, o ne yerlidir ne millidir. Sayın Bahçeli'ye teşekkür ediyorum kendisi hem yerlidir hem millidir. Gençler, Kurtuluş Savaşını milletimiz yine aynı hissiyatla aynı azimle aynı inançla verdi ve zafere ulaştı. 15 Temmuz darbe girişimi bir kez daha bu milletin 'ya şehit olurum ya gazi' diyerek istiklali ve istikbali için yollara düştüğü bir imtihandı. Hamdolsun, bu imtihandan da anlımızın akıyla çıktık. Şehitlerimiz oldu, gazilerimiz oldu, ama namusumuz, bildiğimiz vatanımızı, ezanımızı, bayrağımızı içimizdeki hainleri, alçakları, teröristleri maşa olarak kullanan emperyalistlere teslim etmedikö
'PARA DEDİĞİNİZ BU GÜN YOKTUR, YARIN BULURSUNUZ'
Siyasi ve sinsi bir oyunla karşı karşıya kaldıklarına işaret eden Erdoğan, "Aynı çevreler bununla kalmayıp, Güney sınırlarımız boyunca bir terör koridoru kurmaya kalktılar. Yaptığımız sınır ötesi operasyonlarla bu planı da bozduk. Baktılar ki sahada bizimle başa çıkamıyorlar, her zaman ki gibi yine bel altı işlere yöneldiler. Zaten bizim siyasette de, diplomaside de, işte son örnekte olduğu gibi ekonomide de en büyük üzüntümüz karşımızda şöyle delikanlıca mücadele eden rakipler bulamamış olmamızdır. Bir kez daha siyasi ve sinsi bir oyunla karşı karşıyayız. Allahın izniyle bunun da üstesinden geleceğiz. Yeter ki bir olalım, iri olalım, diri olalım, kardeş olalım, hep birlikte Türkiye olalım. Bunu başardığımızda gerisi kolaydır. 'Para' dediğiniz bu gün yoktur, yarın bulursunuz, 'yatırım' dediğiniz 2 gün gecikir, 3'üncü gün daha hızlı bir şekilde yaparak telafi edersiniz. Onlar şu anda bizim sakalımızı traş ediyorlar, bilmiyorlar ki yarın çok daha gür çıkacak. Ama inancınızı, imanınızı, kardeşliğinizi kaybettiğinizde diğerlerinin hiçbir önemi kalmaz. Burada da söylüyorum: yastık altı dövizi olanlar, Dolar, Euro, altın lütfen bunları, bankalarda Türk Lirasına çevirsinler ki, bunlara istikbal ve istiklal mücadelemizi bu şekilde verelim. Buna var mıyız'ö ifadesinde bulundu.
'GEREKİRSE SİNCARI'DA BU KAPSAMA ALACAĞIZ'
Terörle ilgili mücadelenin kararlıkla sürdüğünü de kaydeden Erdoğan şöyle dedi:
"Türkiye'nin büyüklüğü içerde ve dışarıda neler yaşarsa yaşasın yatırımdan üretimden projeden fabrikalarının çarklarını döndürmekten esnafının tezgahını faal tutmaktan vazgeçmiyor oluşundan kaynaklanıyor. Bugünde aynısını yapıyoruz. Terör örgütleri ile sınırlarımızın içinde ve dışında kesintisiz bir mücadele yürütüyor her hafta ortalama 50 teröristi etkisiz hale getiriyoruz. Suriye'de Fırat kalkanı ve Zeytin Dalı ile güvenli hale getirdiğimiz bölgelerde yenilerini ekleme hazırlığında son aşamaya geldik. İnşallah yakında yeni yerleri de özgürleştirmiş ve güvenli hale getirmiş olacağız. Irak'ta kandili terör yuvası olmaktan çıkartmaya yönelik adımları atıyoruz. Gerekirse Sincarı'da bu kapsama alacağız. Ekonomide 100 günlük icraat programımızı harfiyen uyguluyoruz. Orta vadeli program ve 2019-2023 stratejik planı ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Hazinemizle maliyemizle bankalarımızla özel sektör temsilcilerimizle yurt dışındaki alternatif finans kaynaklarımızla mağruz kaldığımız saldırıyı göğüsleyecek tedbirleri alıyoruz. Ülkemize destek veren ve verecek olan dostlarımıza şimdiden teşekkür ediyorum. İhracatçılarımız alternatif Pazarlar bulmak için gece gündüz çalışıyor. Turizmde gerçekten bereketli bir sezon geçiriyoruz. Şu an itibari ile edindiğimiz bilgiler geldiğimiz nokta inşallah yılsonu itibari ile 40 milyon turiste ulaşacağız. Üretim çarklarını daha da hızlandırmak için sanayiciye esnafa tüccara her türlü desteği vermekte kararlıyız. Bütçe disiplinine önem veriyor yatırım planlamamızı buna göre yapıyoruz.Toplantının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Haziran seçimlerinde partisi ve kendisine verdikleri desteklerden ötürü teşekkür etmek için Atatürk Alanı'nda düzenlenen programa katılacak.
'BİZ, ULUSLARARASI HUKUKA GÖRE HAREKET EDERİZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin İl Danışma Meclisi toplantısının ardından, 24 Haziran seçimlerinde partisi ve kendisine verdikleri desteklerden ötürü teşekkür etmek için Atatürk Alanı'nda düzenlenen programa katıldı. Cumhurbaşkanı, kente ve bölgeye yaptıkları yatırımlardan bahsederek, "Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, döviz kurlarındaki hareketlilik ilgili mesajlar vererek şunları söyledi:
"Birileri ortalığı karıştırıyor. Neymiş, bizi dövize mahküm edeceklermiş. Kur, faiz. Neymiş Çarşamba günü saat 18'e kadar papazı bırakın. Bırakmadığınız takdirde yaptırımlar başlayacakmış. İçişleri bakanımızı, Adalet bakanımızı yaptırımlara mahküm edeceklermiş. Ne oldu, biz de kalktık anında Amerika'nın İçişleri ve Adalet bakanına aynı yaptırımı kelimesi kelimesine yaptık. Şimdi yeni bir şey daha çıkardılar. 'Demir-çelikte bize yaptırım'. Amerika, bak. Dünya Ticaret Örgütü diye bir örgüt var, bu örgütün kuralları içerisinde senin kuralsızlığın yok. Biz, uluslararası hukuka göre hareket ederiz. Hukuk tanımama gibi bir anlayış Türkiye'de yoktur. Dolayısıyla biz kendilerini hukuka davet ediyoruz. Biz sizinle NATO'da beraber değil miyiz? Beraber hareket etmiyor muyuz? Stratejik ortak değil miyiz? Ne oldu, şimdi size bu ortaklığı niye bozuyorsunuz? Demek ki suç bizde değil. Suç nerede? Onlarda. Şimdi senin adamın suçluysa, senin adamın eğer terör örgütleri ile ilişkisi varsa, bu ülkenin de bir yargı sistemi var, bir hukuk sistemi var. Gereği ne ise bunu yapar."
'KILIÇDAROĞLU, KALKIP AKIL VERİYOR, SEN O AKLI KENDİNE SAKLA'
Ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun her seçimde mağlup olduğunu kaydeden Erdoğan, "Siz benim Halk Bankası Genel Müdür muavinimi hiçbir suçu yokken tutuklayacaksın, siz kalkıp Halk bankamıza hiçbir ilgisi alakası yokken yaptırım uygulayacaksın. Eee, Türkiye'den de kalkıp burada farklı şeyler isteyeceksin. Biz burada bir mütekabiliyet anlayışıyla hareket etmiyoruz. 'Sen öyle yaptın da, biz böyle yapıyoruz' diye bir mantıkla değil. ya suç işleyen bedelini ödeyecek. Olay budur. Biz bugüne kadar Amerika'yla hiçbir zaman kötü olmanın gayreti içerisine girmedik. Ama eğer böyle gidecekse Arapların bir sözü var: 'men dakka dukka' biz onu yaparız. Hiçbir zaman münasebetlerimizi kötülemekten yana değiliz. Fakat dışarıda bunlar, içeride de Kılıçdaroğlu. Kalkıp akıl veriyor. Sen o aklı kendine sakla. Bir girdin, 2 girdin, 3, 4, 5, 6 girdin mağlup oldun. Mağlup ta mağlup, şimdi 'Kongreye gitmiyorum' diyorsun. İster git, ister gitme o bizim derdimiz değil. Ama senin demokrasi anlayışın bu, senin hak ve özgürlük anlayışın bu. Ama bizde böyle bir şey yok" diye konuştu.
'BİZDE KOLTUKLAR, MAKAMLAR, PAYELER AMAÇ DEĞİL'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Alanı'ndaki programının ardından bir otelde düzenlenen 'İş dünyası ve Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması toplantıma katıldı. STK temsilcileriyle bir araya gelen Erdoğan, "Toplantımızın şehrimiz, ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını Rabbimden niyaz ediyorum. 24 Haziran seçimlerinde Yüzde 69,4 oy oranıyla şahsımı, Cumhurbaşkanlığına layık gören tüm Trabzonlu hemşerilerime ve şükranlarımı sunuyorum. Her zaman söylediğim gibi, bizde koltuklar, makamlar, payeler amaç değil. Makamlar, milletimize en güzel şekilde hizmet etmenin bir aracıdır. 24 Haziran'da şahsıma AK Parti'ye ve Cumhur ittifakına verilen her oy bizim için emanettir. 16 yıldır olduğu gibi İnşallah bundan sonra da bu emanete sahip çıkacağız. Kefenimizi giyerek çıktığımız bu kutlu mücadele de sizlerin emanetine asla halel getirmedik, getirmeyeceğiz. Türkiye'nin kalkınması devletimizin güçlenmesi milletimizin huzur ve emniyeti için gece gündüz demeden çalışmayı sürdüreceğizö dedi.
'TUZ GÖLÜNDE SALAMURA OLMAKTAN, PAÇAYI SON ANDA KURTARDILAR'
Karşılaşılan her zorlukla beraber muhakkak bir ferahlığın var olduğuna işaret eden Erdoğan şunları söyledi: "Öyle her şey dört dörtlük, yok böyle bir şey. Çile, arkadan Elhamdülillah kolaylık. 'Çileyi çekmeden kolaylık gelsin' Yok öyle bir şey. Karşılaşılan her zorlukla beraber muhakkak bir ferahlık vardır. Aslında her zorluk, çekilen her sıkıntı, büyük bir ferahlamanın kolaylığın ve zaferin müjdecisidir. Gerek devlet yönetiminde gerek siyasi hayatımızda, gerekse milletçe bu topraklarda tarihimiz boyunca pek çok kez Yüce Mevla'nın bu müjdesine mahzar olduk. 1'inci dünya harbinde Avrupa'nın o hasta adamı olarak tanımladıkları Osmanlı'yı mezara koymaya gelenler, Çanakkale'de tarihlerinin en büyük hizmetini yaşadılar. Sevr'i hayata geçirmek için vatanımızı işgal edenler, Tuz Gölü'nde salamura olmaktan, paçayı son anda kurtardılar. Dönemin en güçlü devletleri Anadolu insanının tüm yokluk, yoksulluklara rağmen yürüttüğü bağımsızlık mücadelesi karşısında arkalarına bakmadan kaçıp gittiler. Bu ülkeyi tek parti zulmüne mahkum ederek terbiyeye yeltenenler, merhum Menderes ve arkadaşlarının yürüttüğü demokrasi mücadelesinin önünde duramadı."
'TÜRKİYE'NİN NOTUNU İNDİRECEKMİŞ. İNDİRSEN NE YAZAR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, döviz kurlarındaki hareketlilik ve ABD'nin yaptırım kararlarıyla ilgili mesajlar da vererek şunları söyledi:
"15 Temmuz gecesi tankla tüfekle, helikopterle, ölüm kusan silahlarla milletimizi esir almaya çalışanlar, milletin cesareti karşısında zelil bir şekilde teslim oldular. Hasılı son bir asırdır, bir çok defa bu millete kefen biçenlerin tamamı eninde sonunda büyük bir hezimet yaşadı. Değerli kardeşlerim bugün de benzer teşebbüslere, benzer operasyonlara maruz kalıyoruz. Birileri cüsselerine güvenerek ülkemizi diz çöktürmeye çalışıyor. Kur silahı üzerinden ekonomimizi sarsabileceklerini zannediyorlar. Ekonomik yaptırımlarla bizi sindirebileceklerine inanıyorlar. Her gün bir yenisini ekledikleri küstah açıklamalarla, bize had bildireceklerini düşünüyorlar. Yargılaması devam eden bir şahıs üzerinden, hukuk sistemimize müdahale etmeye yelteniyorlar. Milli onurumuzu, devletlerarası teamülleri, Dünya Ticaret Örgütü'nün ortaya koyduğu şartnameleri, uluslararası hukuku, diplomatik kuralları, tamamen hiçe sayarak 10 bin kilometre öteden bize emir vermeye teşebbüs ediyorlar. Ekonomik tetikçilerini kullanarak iplerini ellerinde tuttukları kredi derecelendirme kuruluşlarını üzerimize saldırıyorlar. Saldırdılar. Ne oldu? Hiç. Batmış, bitmiş bir Yunanistan'a sürekli derece veriyorlar. ya bitmiş zaten versen ne olacak. Türkiye'nin notunu indirecekmiş. İndirsen ne yazar. Biz ne durumdayız onu biz gayet iyi biliyoruz. Ülkemiz hakkındaki tutumu belli kimi basın yayın organlarını, asparagasla yalan yanlış haberlerle besleyerek Türkiye'nin direncini kırabileceklerini düşünüyorlar. Bayburt ve Gümüşhane'de söylediğim gibi bunlar Türk milletini zerre kadar tanımıyorlar. Şayet tanısalardı bu milletin Allah'tan başka bir gücün önünde eğilmeyeceğini, diz çökmeyeceğini bilirlerdi. Şayet bizi tanısalardı, Türk milletinin karakterinin bağımsızlık olduğunun farkına varırlardı. Bizi tanısalardı, Türk milletinin karakterinin bağımsızlık olduğun farkına varırlardı. Bizi birazcık anlasalardı Türkiye'ye tehdit ve şantaj dilinin sökmeyeceğini idrak ederlerdi."
SANAYİCİLERE SESLENDİ: BANKALARA SALDIRARAK DÖVİZ ALMA YOLUNA GİTMEYİN
Sanayicilere seslenen ve döviz alınması yoluna gidilmemesi hususunda uyarılarda bulanan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Tarihimizi okusalardı, bizim bağımsızlığımızdan ve milli onurumuzdan asla ödün vermeyeceğimizi görürlerdi. Bu millet mandacılığı 100 yıl önce elinin tersiyle itmiş bir millettir. Bu millet en zor zamanlarında dahi hürriyetinden taviz vermemiş bir millettir. Bu millet her karış vatan toprağını şehit kanlarıyla sulayarak bu günlere gelmiş bir millettir. Türkiye'yi ve Türk milletini tehdit etmek hiç kimsenin, hiçbir devletin, hiçbir kredi derecelendirme kuruluşunun haddi değildir. Buradan bir kez daha altını çizerek ifade ediyorum. Milletimiz müsterih olsun, vatandaşlarımız gönüllerini ferah tutsun ama özellikle sanayicilerimize sesleniyorum. Bankalara saldırarak, oralardan döviz alma yoluna gitmeyin. Battık, bittik işi sağlama alalım gibi yollara lütfen tevessül etmeyin. Eğer böyle bir yola tevessül ederseniz, yanlış yaparsınız. Bilesiniz ki bu milleti diri tutmak, ayakta tutmak sadece bizim görevimiz değildir, sanayicinin de görevidir, tüccarın da görevidir. Aksi halde biz de, başta şahsım B planını, C planını uygulamak zorunda kalırım, bunu da böyle bilesiniz."
'EĞER MİLLİ VE YERLİ DEĞİLSEN BUNUN BEDELİNİ ÖDERSİN'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ekonomisinin 15-16 yıl öncesine göre daha dinamik ve güçlü olduğunu belirterek, kimsenin karamsarlığa ve umutsuzluğa kapılmaması gerektiğini dile getirdi. Erdoğan, "Trabzonlu kardeşlerim asla yeise, karamsarlığa, umutsuzluğa kapılmasın bugün 16 yıl öncesine göre her açıdan güçlü, ekonomisi çok daha dinamik bir Türkiye var. Türk ekonomisinin parametreleri, 15-16 yıl öncesinin parametreleriyle karşılaştırılamayacak kadar düzgündür, sağlamdır. Bazı haberler alıyorum, mallarını satmıyorlar. Ne demek mallarını satmıyorsun? Satacaksın arkadaş! Depolarda istiflemek, ne demek o? Satacaksın. Satmadın, onun da bedelini ödemek zorunda kalırsın. Çünkü ben bunu bir ihanet-i vataniye olarak görüyorum. Sen bunları niye ürettin? Satmak içi ürettin. Şimdi ne yapıyorsun, sen de mi birilerine hizmet etmenin gayreti içerisindesin? Bize milli lazım, milli. Bize yerli lazım, yerli. Eğer milli değilsen, yerli değilsen bunun bedelini ödersin" diye konuştu.
'BU DELİ GÖMLEĞİNİ HEP BİRLİKTE YIRTIP ATACAĞIZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kur üzerinden uygulamaya konulan operasyonların üstesinden milletin dirayeti ve inancıyla geleceklerini belirterek, "Ekonomimize kur üzerinden uygulamaya konulan operasyonun da biz üstesinden geleceğiz. Allah'ın izni ve milletimizin dirayetiyle ülkemize giydirilmeye çalışılan bu deli gömleğini hep birlikte yırtıp atacağız" ifadesinde bulundu.
'ŞEHİTLERİMİZİN KANINI YERDE BIRAKMAYACAĞIZ'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, toplantının sonunda, terör örgütlerine asla taviz verilmeyeceğini ve son terörist yakalanana kadar mücadelenin durmayacağını belirterek, şöyle devem etti:
"Gerek Suriye'de, gerek ülkemiz içerisinde terör örgütlerinin üzerine gitmeye devam edeceğiz. Açık söylüyorum, Türkiye'nin toprak bütünlüğünü tehdit edecek, milli birlik ve beraberliğine halel getirecek bir terör koridorunun etrafımızda örülmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz. Başta Pensilvanya'daki melun olmak üzere, 15 Temmuz Darbe Girişimi'nde o faillerin peşini, nereye kaçarlarsa kaçsınlar, kimin arkasına saklanırlarsa saklansınlar bırakmayacağız. 251 şehidimizin kanını yerde bırakamayız, 2 bin 193 gazimizin kanını yerde bırakamayız. Bu alçaklardan işledikleri cinayetlerin hesaplarını tek tek soracağız. Son FETÖ'cü teröristte adalete teslim edilene, son PKK'lı alçakta etkisiz hale getirilene dek, bize durmak yok. İşte bu gün yine bir tanesi kırmızı bültenle aranan bir terörist olmak üzere 14 tanesini de etkisiz hale getirdik."
Program sonrası Erdoğan, Trabzon Havalimanı'ndan uçakla Ankara'ya hareket etti.
Görüntü Dökümü
---------------------
Otele giriş
Konuşma//(canlı yayından)
+++
Miting detayları
+++
Toplantıdan detaylar
-Cumhurbaşkanının konuşması (canlı yayından)
Haber-Kamera: TRABZON,
GÖRÜNTÜLER GEÇİLDİ
=========================================================
2)KILIÇDAROĞLU: DOĞA İLE İNATLAŞIRSANIZ KENDİ İNTİKAMINI ALIR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sel felaketinin ardından Ordu'ya gelerek, Ünye ilçesinde kısmen yıkılan Cevizdere Köprüsü'nde inceleme yaptı. Kılıçdaroğlu, "Kentlerde yapılaşmayı, doğaya saygılı yapmamız gerekiyor. Doğa ile inatlaşırsanız, dere yatağına ev yaparsanız, okul yaparsanız, bina yaparsanız bir süre sonra doğa kendi intikamını alır" dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sel felaketinin ardından dün Ordu'ya geldi. İlk olarak İkizce ilçesine giden Kılıçdaroğlu, Seymenli Mahallesi'nde heyelan sonucu toprak altında kalarak, yaşamını yitiren Bayram Sekmen'in ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Sekmen ailesine yapılan ziyarette Kur'an-ı Kerim okunup, dua edildi. CHP Lideri Kılıçdaroğlu, daha sonra selde en çok hasarın meydana geldiği ilçelerden Ünye'ye geçti. Kılıçdaroğlu, burada, Karadeniz Sahil Yolu üzerinde bulunan ve kısmen yıkılan Cevizdere Köprüsü'nde incelemelerde bulundu.
'DOĞAYLA İNATLAŞMANIN GEREKÇESİ YOK'
İklim değişikliklerini bütün dünyanın bildiğini kaydeden CHP Lideri Kılıçdaroğlu, "Doğaya saygılı olmamız lazım. Kentlerde yapılaşmayı, doğaya saygılı yapmamız gerekiyor. Doğa ile inatlaşmanın hiçbir mantığı, gerekçesi yoktur. Doğa ile inatlaşırsanız, dere yatağına ev yaparsanız, okul yaparsanız, bina yaparsanız bir süre sonra doğa kendi intikamını alır. Dolayısıyla doğaya saygılı, doğa ile inatlaşmadan bir kentleşme kültürünü geliştirmek zorundayız. İklim değişikliği bizim için bunu da zorunlu kılıyor. Bu çerçevede, özellikle belediye başkanlarına büyük görevler düşüyor. Bugün dünyada bir kentleşme yapılırken, yol yapılırken, köprü yapılırken, dere yatakları, yollar; 100 yıllık sis, kar yağışı, yağmur yağışları dikkate alınarak kentleşme yapılıyor ve bu çerçevede kent yeniden düzenleniyor, olgunlaştırılıyor. Umarız, bütün bu felaketler bize bir ders olur. Tabiatla inatlaşmadan gerekli kent kültürünü hep birlikte geliştirmiş oluruz" diye konuştu.
'YENİ KÖPRÜ YAPILACAK'
Yöre halkının mal kaybı olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, "Bu mal kayıpları da umarım kısa süre içerisinde sosyal devlet anlayışı içerisinde karşılanacak. Aynı şekilde malum az önce gördüm. Yıkılan bir köprü var, eski yıllarda eki teknoloji ile yapılan bir köprü. Bu köprü de kısa süre içerisinde tamir edilecek, yeni bir köprü yapılacak yandaki köprü ile birlikte. Bu köprünün de kısa süre içerisinde hizmete açılacağı ifade edildi. Ben tekrar bütün vatandaşlarıma geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum" dedi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, açıklamasının ardından sel bölgesindeki incelemelerini sürdürdü.
VATANDAŞLARIN SORUNLARINI DİNLEDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ünye Devlet Hastanesi'nde sel felaketinde yaralanan vatandaşları ziyaret etti. Daha sonra karayoluyla Fatsa İlçesi'ne bağlı Yalıköy Mahallesi'ne giden Kılıçdaroğlu, burada selden etkilenen bölgelerde incelemelerde bulundu, vatandaşların sorunlarını dinledi. Ardından Perşembe ilçesine bağlı Medreseönü Mahallesi'nde bulunan Medreseönü balıkçı barınağını da giden Kılıçdaroğlu balıkçıların sorunlarını dinledi. Programı basına kapalı olarak devam eden Kılıçdaroğlu'nun gece uçakla Ankara'ya döneceği belirtildi.
Görüntü Dökümü
-------------------------------
-CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun köprüde inceleme yapması
-Sel bölgesinde inceleme yapması
-Açıklaması
-Detaylar
+++
-CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nin ziyaretlerinden detaylar
Haber-Kamera: ORDU,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
=========================================================
3)AK PARTİLİ İSMET YILMAZ'IN ANNESİ TOPRAĞA VERİLDİ
TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi (TBMM) Milli Savunma Komisyonu Başkanı, Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz'ın vefat eden annesi Turunç Yılmaz(85) memleketi Sivas'ın Gürün ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı. Eski Milli Eğitim Bakanı AK Parti Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz'ın annesi Turunç Yılmaz, İstanbul'da önceki gün akşam kalp krizi geçirmesi sonucu tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Anne Yılmaz'ın cenazesi son yolculuğuna uğurlanmak üzere Sivas'ın Gürün ilçesine getirildi. Anne Yılmaz için ikindi namazına müteakip Gürün ilçe merkezindeki Ulu Cami'de cenaze namazı kılındı. Cenaze namazına TBMM Başkanı Binali Yıldırım, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Sivas Valisi Davut Gül, AK Parti Sivas Milletvekilleri Mehmet Habip Soluk, Semiha Ekinci, İstanbul Valisi Vasip Şahin, ile yakın illerin valileri, belediye başkanları, çok sayıda protokol üyesi ve vatandaşlar katıldı. Cenaze namazı sırasında İsmet Yılmaz'ın gözyaşı döktüğü görüldü. Anne Yılmaz, kılınan cenaze namazının ardından Pınarönü Mezarlığındaki aile mezarlığına defnedildi. Cenaze namazının ardından TBMM Başkanı Binali Yıldırım ve beraberindekiler Yılmaz ve yakınlarına taziyede bulundu.
Görüntü Dökümü
-------------------------------
-Cenaze namazından görüntüler
-Cenaze namazına katılan Binali Yıldırım ve beraberindekiler
-İsmet Yılmazt'ın üzüntüsü
-Cenazenin götürülüşü
-Detaylar
Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI/GÜRÜN(Sivas),
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
===========================================
4)KÜP ŞELALERİNDE 3 KİŞİ BOĞULDU
ADANA'nın Aladağ ilçesindeki Küp Şelaleleri'nde gruptan suya giren 6 kişiden Osman Turgut (28), Şevval Korkmaz (18) ve Savaş Turgut (24), boğularak hayatını kaybetti.
Aladağ'ın 37 kilometre uzağındaki 10 şelaleden oluşan Küp Şelaleleri'ne gezmeye gezen bir gruptan 6 kişi, iddiaya göre serinlemek için suya girdi. Akıntıya kapılarak sürüklenen grupdan 3'ü kendi imkanlarıyla kıyıya çıkmayı başarırken, diğer 3 kişi ise suda kayboldu. İhbar üzerine, arama çalışması yapmak için bir helikopter, AFAD'a bağlı arama kurtarma ekipleri ile İl Emniyet Müdürlüğü Sualtı Grup Amirliği'ne bağlı dalgıç polisler bölgeye sevk edildi. Yapılan çalışma sonucunda sualtı polisleri, vadi içerisinde giriş ve çıkışı açık bir mağarada kayıp 3 kişinin cansız bedenine ulaştı. Cesetlerin Osman Turgut, Şevval Korkmaz ve Savaş Turgut'a ait olduğu belirlendi. Cesetlerin çıkartılışı sırasında yakınlarının feryatları yürekleri dağladı. Cenazeler, olay yerinde jandarma ve Cumhuriyet Savcısı'nın yaptığı incelemenin ardından Adana Adli Tıp Kurumu'nun morguna kaldırıldı.
Görüntü Dökümü
-------------------------------
Ekiplerin sudan cesedi çıkartması
Cenaze yakının feyatları
Oğlunu kaybeden babanın son kez evladının cenazesine bakması
Olay yerindeki kalabalık
Cenaze yakınlarının su kenarındaki görüntüsü
Olay yerindeki ambulans jandarma araçları
Jandarmanın güvenlik önlemi alması
Haber-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK - Nuri PİR/ALADAĞ(Adana),
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
====================================================
5)İLKEL TELEFERİKTE AKIMA KAPILAN GENÇ KIZ, ÖLDÜ
RİZE'de, 'varangel' olarak bilinen ve yük taşımada kullanılan ilkel teleferikte elektrik akımına kapılan Ayşe Kork (19) yaşamını yitirdi. Olay, dün akşam saatlerinde Küçükçayır köyünde meydana geldi. Bölgede 'varangel' olarak bilinen ve yük taşımada kullanılan ilkel teleferikle yüklerini taşıyan Ayşe Kork, teleferiğin metal aksanını tuttuğu sırada iddiaya göre elektrik akımına kapıldı. Çevredekilerin yardımıyla kurtarılan genç kız ambulansla Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Ayşe Kork, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Liseden mezun olan ve bu yıl girdiği üniversite sınavından 350 puan aldığı öğrenilen Ayşe Kork'un ölümü büyük üzüntü yarattı.
İLKEL TELEFERİKLER TEHLİKE SAÇIYOR
Doğu Karadeniz' de yoğun olarak kullanılan ve bölgede 'Varangel' olarak adlandırılan ilkel teleferikler can ve mal güvenliği açısından tehlike oluşturuyor. Teleferiklerle yük taşımacılığının yanında insan taşımacılığı da yapılıyor. Rize'de geçen yıl ölen bir kişinin tabutuda 'bölgeye yol olmadığı için teleferikle taşınmıştı' ifadesi yer almıştı.
Rize Makine Mühendisleri Odası tarafından yakın bir dönemde hazırlanan raporda, sayıları bölge genelinde 20 bine ulaşan ilkel teleferiklerin ölümlü ve yaralamalı çok sayıda kazaya neden olduğu belirlendi, teleferiklerin bir standarda kavuşturulması gerektiğine vurgu yapıldı.
Görüntü Dökümü
-------------------------------
Ölen genç kızın vesikalığı
İlkel teleferik detayları (ARŞİV)
Haber-Kamera: Aytekin KALENDER/RİZE,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
====================================================
6)CEZAEVİNDEN İZİNLİ ÇIKTI, NAKLİYE ARACINDA ÖLÜ BULUNDU
BALIKESİR'in Bandırma ilçesinde, park halindeki nakliye aracının kasasında, erkek cesedi bulundu. Yapılan incelemede cansız bedenin, cezaevinden izinli çıkan Umut Uslu'ya (23) ait olduğu belirlendi.
Paşabayır Mahallesi'ndeki Yıldırım Sokak'ta, park halinde bulunan 10 ACB 48 plakalı nakliye aracından kötü koku alan mahalle sakinleri, sahibine ulaştı. Uzun süredir kullanmadığı kamyonetin başına gelen ve kasasını açan sahibi, çürümeye başlayan erkek cesediyle karşılaştı. Haber verilmesi üzerine belirtilen adrese polis ekipleri geldi. Üzerinden kimlik çıkmayan cansız beden, cumhuriyet savcısının talimatıyla otopsi yapılmak üzere Bursa Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Parmak izi alan polis ekipleri, erkek cesedinin, bir süre önce cezaevinden izinli çıkan Umut Uslu'ya ait olduğunu tespit etti. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
-------------------------------
-Olay yeri görüntüsü
Haber-Kamera: Tufan DALGIÇ/BANDIRMA(Balıkesir),
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
===============================================
7)PİKNİK DÖNÜŞÜ FACİA: 1 ÖLÜ, 5 YARALI
KOCAELİ'nin Çayırova ilçesinde, piknik dönüşü akrabaların bulunduğu araçların yolda birbirlerini sıkıştırması sonucu hafif ticari araç şarampole yuvarlandı. Kazada 1 kişi öldü, 5 kişi yaralandı. Kaza, Çayırova Anadolu Caddesi üzerinde meydana geldi. İddiaya göre, piknik dönüşü konvoy halinde ilerleyen ve akraba oldukları belirtilen 3-4 araçtan Çetin Kara (22) idaresindeki 34 L 6243 plakalı otomobil ile Osman Nuri Ayık idaresindeki 41 VN 394 plakalı hafifi ticari araç birbirlerini sıkıştırdı. Direksiyon hakimiyetini kaybeden Osman Nuri Ayık'ın kullandığı hafif ticari araç şarampole yuvarlandı. Osman Nuri Ayık olay yerinde hayatını kaybederken, aynı araçta bulunan 5 kişi yaralandı. 112 Acil ekibinin ilk müdahalesinin ardından hastanelere kaldırılan yaralılar tedavi altına alındı.
Kazayı görerek araçlarından inen konvoydaki diğer akrabalar, yakınlarının öldüğünü görünce sinir krizleri geçirdi. Hayatını kaybeden Osman Nuri Ayık'ın cenazesi morga kaldırıldı. Polis kazayla ilgili konvoyda bulunanların ifadelerine başvururken soruşturma başlattı.
Görüntü Dökümü
-------------------------------
Takla atan araç
Kazada yaralananların ambulansa alınması
Kazada hayatını kaybeden sürücünün akrabaları cenaze başında feryat ederken
Kazaya karışan diğer araç
Haber-Kamera: Erol POLAT/ ÇAYIROVA(Kocaeli),
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
============================================
8)HER İKİSİ DE TARIM İŞÇİLERİNİ TAŞIYAN MİNİBÜS İLE TRAKTÖR ÇARPIŞTI: 12 YARALI
MANİSA'nın Turgutlu ilçesinde, her ikisi de tarım işçisi taşıyan traktör ve minibüs kavşakta çarpıştı, aralarında 2 çocuğun da bulunduğu 12 kişi yaralandı.Kaza, dün 15.00 sıralarında Turgutlu'nun kırsal Albayrak Mahallesi'ndeki Dikmen Sokak ile Kısmalı Yolu'nun kesiştiği Yassıgeçit Mevkii'nde meydana geldi. Kısmalı'dan Turgutlu yönüne giden Cihan Yılmaz'ın (33) kullandığı 43 KU 042 plakalı minibüs, kavşakta Özkan Çimenci (60) yönetimindeki 45 TA 224 plakalı, arkasında römork bulunan traktörle çarpıştı. Çarpışmanın şiddetiyle traktör ikiye bölündü. Her ikisi de tarım işçisi taşıyan minibüs ve traktörün çarpışmasıyla can pazarı yaşandı. Çevredekilerin durumu bildirmesi üzerine kaza yerine jandarma, polis ve 112 Acil Servis ekipleri yönlendirildi. Kazada büyük bölümü minibüsteki 12 kişi yaralandı. Yaralılardan Noda Atman (15), Şehnaz Mehdi (46), Şivan Atman (25), Hamza Yılmaz (3), Ahmet Vural (57), Said Hamı (34), Liloz Hamu (15), Süreyya Hadur (12), Kasım Kasım (20) Turgutlu Devlet Hastanesi'ne, Elmas Haddur (30), Ali Hadur (26) ve Cebir Hadur (29) ise ilçedeki bir özel hastaneye kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralıların durumlarının iyi olduğu, hayati tehlikelerinin bulunmadığı öğrenildi. Jandarma, kazayla ilgili soruşturma başlattı.
Görüntü Dökümü
-------------------------------
-Kaza yerinden görüntü
-Kaza yapan araçların görüntüsü
-Gernel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Doğan ÇİZMECİ/TURGUTLU(Manisa),
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
==============================================
9)HAFTA SONU GEZİSİ KAZAYLA BİTTİ: 5 YARALI
GAZİANTEP'te hafta sonu gezmek için Nurdağı ilçesine gidenlerin bulunduğu otomobilin şarampole devrilmesi sonucu 5 kişi yaralandı.
Kaza, dün akşam saatlerinde Gaziantep- Nurdağı karayolunun 25'inci kilometresinde meydana geldi. Nurdağı'na geziye gidenlerin bulunduğu Şaban İpek yönetimindeki 35 KHC 66 plakalı otomobil, kontrolden çıkıp şarampole yuvarlandı. Kazada sürücü Şaban İpek ile otomobildeki Hülya İpek, Rukiye İpek, Hatice Bilgin ve Ahmet Bilgin yaralandı. Yaralılar, ihbarla gelen sağlık görevlileri tarafından ambulanslarla kentteki hastanelere götürüldü. Acil serviste tedaviye alınan yaralılardan 2'sinin hayati tehlikelerinin bulunduğu belirtildi.
Görüntü Dökümü
-----------------------------
Kaza yapan araç
Polis ekipleri
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mustafa KANLI/ GAZİANTEP,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
========================================
10)MALATYA'DA ZİNCİRLEME KAZA: 3 YARALI
MALATYA'da 4 aracın karıştığı zincirleme trafik kazasında 3 kişi yaralandı.
Kaza, gece saatlerinde İnönü Caddesi Meslek Yüksek Okulu önünde meydana geldi. Enver Kırık yönetimindeki 44 AAD 808 plakalı otomobil, karşı yönden gelen Merve Pekdemir yönetimindeki 01 EMM 06, 44 AAH 310 ve 44 BB 258 plakalı otomobillerle çarpıştı. Kazada, sürücüler Enver Kırık ve Merve Pekdemir ile Rabia Nur Yılmaz yaralandı. Yaralılar, çevredekilerin ihbarıyla olay yerine gelen itfaiye ekipleri tarafından araçtan çıkarılarak, sağlık görevlileri tarafından ambulanslarla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Olayda sürücü Pekdemir'in yakınları kaza yerine geldi ve olayın şokunu bir süre atlatamayarak gözyaşı döktü. 44 AAD 808 plakalı otomobil sürücüsünün aracını süratlı kullandığı ve 2 otomobilin arasına makas atarken kazanın gerçekleştiği belirtildi. Kapanan cadde ise otomobillerin kaza yerinden çekilmesiyle yeniden ulaşıma açıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
-----------------------------
-Kazadan genel
-Kaza yapan araçlar
-Ambulans ve ekiplerden görüntü
-Yaralılar
Haber-Kamera: Taha AYHAN/ MALATYA,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
=====================================
11)ARSUZ'DA ORMAN YANGINI
HATAY'ın Arsuz ilçesine bağlı Derekuyu Mahallesi'nin yakınlardaki ormanlık alanda yangın çıktı. Ekipler, yangını kontrol altına almak için havadan ve karadan çalışma başlattı.
Derekuyu Mahallesi'nin yakınlarındaki ormanlık alanda gece yarısı henüz bilinmeyen başlayan yangın, hızla yayıldı. Gece yangına karadan iş makineleri ve arazözlerle müdahale eden ekipler, sabah havanın aydınlanmasıyla 2 helikopter ve 1 uçak ile havadan da müdahale etmeye başladı. Yerleşim yerinin uzağında olduğu belirtilen yangının, ilk belirlemelere göre 7 hektarlık alana zarar verdiği bildirildi. Ekiplerin, yangını kontrol altına almak için başlattığı çalışma devam ediyor.
Görüntü Dökümü
----------------------------
Havadaki yangın söndürme uçağından görüntü
Helikopter kamerasından yangına su dökülme anı
Haber-Kamera: Ufuk AKTUĞ/ARSUZ(Hatay),
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
=======================================
12)PİKNİKÇİLER YANGINA KOVA VE KAZANLARLA SU TAŞIYARAK MÜDAHALE ETTİ
ADIYAMAN'da çıkan anız yangının sıçradığı çok sayıda meyve ağacı yanarken, piknikçiler, kova ve kazanlarla su taşıyıp alevlere müdahale etti.
Yangın, gece geç saatlerde Adıyaman-Kahta karayolunun 5'inci kilometresinde meydana geldi. Beşpınar Mesira Alanı yakınlarındaki tarlada anız yangınını görenler itfaiye ve Orman İşletme Müdürlüğü ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen itfaiye ve Orman İşletme ekipleri yangına müdahale etti.
VATANDAŞLAR KOVA VE KAZANLARLA SU TAŞIDILAR
350 dönüm alanda meydana gelen anız yangınında çok sayıda meyve ağacı yanarken, piknikçiler de kova ve kazanlarla su taşıyarak söndürme çalışmalarına destek oldu. 1 saat süren müdahalenin ardından yangın kontrol altına alındı. Köylere sıçramadan söndürülen yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
----------------------------
Olay yeri
Alevlerin yükselmesi
İtfaiye ve Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri
Vatandaşların çeşmelerden su doldurması
Kazan ve kova ile yangına müdahale etmeleri
Yangının kontrol altına alınması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mahir ALAN/ ADIYAMAN,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
====================================
13)METRUK EVDE YANGIN ÇIKTI
İZMİR'in Konak ilçesindeki metruk bir evde çıkan yangında evde maddi hasar oluşurken, yandaki evde yaşayan 2 kişi tedbir amacıyla evden çıkarılarak ambulansla hastaneye götürüldü.
Yangın, bugün saat 02.00 sıralarında Gürçeşme Caddesi'ndeki metruk bir evde çıktı. Elektrik kontağından çıktığı tahmin edilen alevleri fark eden çevredekiler durumu itfaiye, sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine gelen itfaiye ekipleri alevlere müdahale ederek kısa sürede söndürdü. Yandaki evde yaşayan bir kadın ve oğlu ise tedbir için evlerinden çıkarılarak ambulansla kontrol amacıyla hastaneye götürüldü. Olayda ölen ya da yaralanan olmazken, metruk evde hasar oluştu.
Yangının kesin çıkış nedeninin belirlenmesi için başlatılan soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü
----------------------------
Olay yerinden görüntü
İtfaiye, polis ve sağlık ekiplerinden görüntü
Genel ve detay görüntü
Haber - Kamera: Mehmet GÜNEY/ İZMİR,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
======================================
14)DEPODA ÇIKAN YANGIN KORKUTTU
AYDIN'ın Nazilli ilçesindeki bir depoda çıkan yangında ölen ya da yaralanan olmazken, kullanılamaz hale gelen depoda maddi hasar oluştu.
Yangın, dün saat 21.30 sıralarında Yeşil Mahalle 382 Sokak'ta bulunan bir depoda çıktı. Mustafa Aydın'a ait depoda henüz bilinmeyen bir nedenle çıkan yangını fark eden çevredekiler durumu itfaiye ve polis ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine gelen itfaiye ekipleri alevleri söndürdü. Yangında ölen ya da yaralanan olmazken, kullanılamaz hale gelen depoda maddi hasar meydana geldi. Öte yandan, itfaiye ekiplerinin görüntü almaya çalışan basın mensuplarına tepki göstermesi vatandaşlar tarafından tepkiyle karşılandı.
Yangının çıkış nedeninin belirlenmesi için başlatılan soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü
----------------------------
Olay yerinden görüntü
İtfaiye ekiplerinden görüntü
Vatandaşlardan görüntü
Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Bahattin ALBAYRAK/NAZİLLİ(Aydın),
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
===============================================
15)ARICININ ATEŞİ ORMANI YAKTI
KOCAELİ'nin Gebze ilçesinde, arıcının yaktığı ateş ormana sıçradı. Yaklaşık 5 dönüm çam ormanı yanarken, 25 kovan da yandı.
Yangın, dün saat 16.00 sıralarında, Gebze Ovacık Köyü'nde ormanlık alanda meydana geldi. İddiaya göre, bir arıcının kovanların yanında yaktığı ateş kuru otları tutuşturarak ormana sıçradı. Rüzgarın da etkisiyle yangın kısa sürede büyüdü. Yangına orman ekiplerinin yanı sıra Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleri müdahale etti. Yangın yaklaşık 2 saat süren çalışma sonucu kontrol altına alınarak söndürüldü. Yangında yaklaşık 5 dönüm çam ormanı yandı. Ayrıca yangının başladığı yerde bulunan 25 kovan da yandı. Orman ve itfaiye ekipleri bölgede soğutma çalışmalarına devam ediyor.
Jandarma ekipleri ismi açıklanmayan arıcıyı gözaltına alırken, yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
----------------------------
Yanan bölgeden görüntü
Kovanların kalıntılarından görüntü
Ormancıların soğutma çalışmaları
Haber-Kamera: Dinçer AKBİR/KOCAELİ/GEBZE(Kocaeli),
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
==================================================
16)DENİZLİ'DEKİ AİLE FACİASINDA BABA-KIZ TOPRAĞA VERİLDİ
DENİZLİ'nin Merkezefendi ilçesinde, aile fertlerini boğduktan sonra intihar eden Ali Arslan (47) ile öldürdüğü kızı Esma Arslan (13) gözyaşları içinde son yolculuklarına uğurlandı. Arslan'ın kızı gibi boğarak öldürdüğü eşi Sevgi Arslan'ın (45) otopsinin ise henüz tamamlanmadığı belirtildi.
Önceki gün saat 20.00 sıralarında Akkonak Mahallesi'ndeki evlerine gelen 18 yaşındaki İbrahim Arslan, babası Ali Arslan'ı boğazından iple tavana asılı halde, annesi Sevgi Arslan ve kardeşi Esma Arslan'ı ise yerde hareketsiz yatarken bulunca, komşularından yardım istedi. İhbarı üzerine olay yerine polis ve 112 Acil Servis ekipleri sevk edildi. Ancak, baba ile eşi ve kızının öldüğü belirlendi.
Yapılan araştırmada topladığı atık yağları satarak geçimini sağlayan Ali Arslan'ın iddiaya göre işlerinin bozulması üzerine tefeciden aldığı borcu ödeyemediği için evinin icradan satılması nediniyle yaşadıkları tartışmanın ardından cinnet getirip, eşi ve kızını boğarak öldürdükten sonra intihar ettiği belirlendi.
Pamukkale Üniversitesi Adli Tıp Kurumu'ndaki otopsinin ardından cenazesi yakınları tarafından teslim alınan İbrahim Arslan ve kızı Esma Arslan için bugün ikindide Ulu Cami'de cenaze töreni düzenlendi. Törene, anne, baba ve kardeşini kaybeden İbrahim Arslan, ailenin yakınları ve sevenleri katıldı. Kılınan namazın ardından baba-kızın cenazeleri Çamak Mezarlığı'nda yanyana toprağa verildi.
Sevgi Arslan'ın cenazesinin ise otopsi işlemlerinin sürmesi nedeniyle bugün defnedileceği öğrenildi.
Görüntü Dökümü
----------------------------
-Cenaze namazlarının kılınmasından görüntü
-Cenazeye katılanlardang örüntü
-Ölenlerin aile fotoğrafı
Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN/ DENİZLİ,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
======================================
17)BİNDİĞİ BİSİKLETİN DEMİRİ BACAKLARININ ARASINA SAPLANDI
GAZİANTEP'te Berat K.'nın (4), bacaklarının arasına saplanan bisikletin arka bölümündeki sepetin demiri hastanede operasyonla çıkarıldı.
Olay, dün akşam saatlerinde Pir Sultan Mahallesi'nde meydana geldi. Bisikletin arka bölümündeki sepetin demiri, bilinmeyen nedenle Berat K.'nın bacaklarının arasına saplandı. Çevredeki vatandaşların çabası sonuç vermeyince durum sağlık ve itfaiye ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri, demirleri keserek küçük çocuğu sağlık ekiplerine teslim etti. Ambulansla Şehitkamil Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Berat K.'nın bacaklarının arasındaki demir operasyonla çıkarıldı. Çocuğun sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.
Görüntü Dökümü
----------------------------
Demir batan çocuk
Müdahale edilmesi
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mustafa KANLI/ GAZİANTEP,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
========================================
18)59'UNCU KURTDERE GÜREŞLERİNİN BAŞPEHLİVANI İSMAİL BALABAN OLDU
BALIKESİR'de, Büyükşehir Belediyesi ve Karesi Belediyesi tarafından Cihan Pehlivanı Kurtdereli Mehmet Pehlivan anısına bu yıl 59'uncusu düzenlenen Kurtdereli Yağlı Güreşleri'nde başpehlivan İsmail Balaban oldu.
Merkez Karesi ilçesi kırsal Kurtdere Köyü'nde Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ve Karesi Belediyesi tarafından düzenlenen 59'uncu Geleneksel Kurtdereli Güreşleri'nde 77 başpehlivan arasından finalde 3 kez üst üste kazanarak Kurtdere altın kemer sahibi olan ve Başpehlivan Orhan Okulu'yu yenen 2017 Kırkpınar Başpehlivanı İsmail Balaban oldu.
77'si başpehlivan olmak üzere bin 500 pehlivanın kol bağladığı güreşlere Balıkesir Valisi Ersin Yazıcı, AK Parti Milletvekilleri Adil Çelik, Mustafa Canbey,Yavuz Subaşı, CHP Milletvekili Ahmet Akın, AK Partili Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı ve Yağlı Güreş Düzenleyen Kentler Birliği Başkanı Zekai Kafaoğlu, Balıkesir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kerim Özdemir, Türkiye Güreşleri Federasyonu As Başkanı Mehmet Ayan, ilçe belediye başkanları ve yağlı güreş ağaları, efsane güreşçiler, İspanya Ourense Belediyesi heyeti, ve çok sayıda protokol katıldı.
Binlerce güreşseverin ilgiyle takip ettiği Kurtdereli Güreşleri'ne AK Partili Büyükşehir Belediye Başkanı Zekai Kafaoğlu ve AK Partili Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz sahipliğini yaptı.
Yılın ağalığını, açık arttırmada 160 bin lira vermeyi taahhüt eden Yaşar Otomotiv sahaibi Yaşar Dalgıç kazandı.
'YAĞLI GÜREŞ DENİNCE AKLA KURTDERE GELECEK'
Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı ve Yağlı Güreş Düzenleyen Kentler Birliği Başkanı Zekai Kafaoğlu, "Hedefimiz güreş denince akla Kurtdere'nin gelmesi. Her yıl bu hedefimize emin adımlarla yaklaşıyoruz. Karesi ilçesinin adını güreş ve pehlivanlarla tüm Türkiye'ye ve dünyaya duyurmak istiyoruz. Bu yıl çok güzel güreşler oldu. Pehlivanlarımızı tebrik ediyorum.ö açıklamasında bulundu.
Yarı final müsabakalarında sakatlanan ve doktor raporuyla güreşi bırakan Ali Gürbüz ve Orhan Okulu'ya mağlup olan Tanju Gemici 3'üncü oldu. Final müsabakası ise kıran kırana bir mücadeleye sahne oldu. Geçen yılın Kırkpınar başpehlivanı İsmail Balaban ile yine geçen yılın Kurtdere başpehlivanı Orhan Okulu, seyri güzel bir mücadele sergiledi. Hızlı başlayan güreşte iki sporcuda sportmenlik dışı hareketleri nedeniyle sarı kart görürken, İsmail Balaban, puanla Orhan Okulu'yu yenerek 59'uncu Kırkpınar Güreşlerinin başpehlivanı olarak altın kemerin sahibi oldu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Güreş alanından görüntüler
Altın kemer görüntüleri
Protokol, seyirciler
Balaban'ın Okulu'yu mağlup ettiği anlar
Ödül töreni
Büyükşehir Belediye Başkanı Zekai Kafaoğlu açıklama
Genel görüntüler
Haber-Kamera: Devrim DERİN/BALIKESİR,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
=======================================
19)OVİT YAYLA ŞENLİKLERİ'Nİ SON GÜN SİS BASTI
RİZE'nin İkizdere İlçesi'nin 2 bin 640 rakımlı Ovit Yaylasında, Ekşioğlu Vakfı tarafından bu yıl 20'incisi düzenlenen Uluslararası Ovit Yayla Şenlikleri sona erdi. Yaylada, sanatçı Altay'ın sahne aldığı sırada etkili olan sis nedeniyle göz gözü görmedi.
Ekşioğlu Vakfı 20'inci Uluslararası Ovit Yayla Şenlikleri'nin 2'inci gününde, Rize, Erzurum ve Trabzon'dan gelen yaklaşık on bin kişi yaylada toplandı. Ekşioğlu Vakfı Başkanı Aydın Ekşi, Başkan Vekili Süleyman Ekşi, Yönetim Kurulu Üyesi Galipcan Ekşioğlu'nun da izlediği şenliklerde alanda toplanan kalabalık birlikte Türk Bayrağı açtı. Sunuculuğunu Necati Selvitop'un gerçekleştirdiği şenliklerde, Karadenizli sanatçılar Aslıhan Çiçek, Turan Şahin ve Volkan Arslan sahne aldı. Karadenizli sanatçıların konserleri sırasında vatandaşlar el ele dakikalarca horon oynadı. Şenlik alanında yöresel ürünler sergileri de açıldı. Bölgede üretilen ekmek, tereyağı, süt ve süt ürünleri ile el emeği göz nuru işlemeli çorap ve örtüler sergilendi.
YAYLAYI SİS BASTI
Şenlikte sanatçı Altay da sahne aldı. Sevenlerine doyumsuz müzik ziyafeti sunan şarkıcının konseri sırasında Ovit Yaylası bir anda sisle kaplandı. Altay sisle kaplanan ve adeta göz gözü görmeyen yaylada verdiği konser vatandaşlar tarafından ilgiyle dinlendi. Altay, şarkılarına oynayarak eşlik eden kalabalığa 'Durmak yok oynamaya devam' çağrısında bulundu.
BAŞKAN VEKİLİ SÜLEYMAN EKŞİ: KÜLTÜREL DEĞERLERİMİZİ YAŞATIYORUZ
Ekşioğlu Vakfı Başkan Vekili Süleyman Ekşi, birlik, sevgi ve kardeşlik bağlarının güçlenmesi, kültürel değerlerin yaşatılması için yaptıkları şenliklerin bölgemizin tanıtıma ve insanların kaynaşmasına katkı sağladığını söyledi. Ekşi, "Cuma günü güneşli bir havada şenliklerimizi başlattık. Bugün de rahmetle yağmurla kapatıyoruz. Gelecek yıl yine şenliklerde buluşmayı diliyorum" dedi.
Ekşioğlu Vakfı Meclis Başkanı İbrahim Ekşi de, "Şenliklerde amacımız birlik ve beraberliği sağlamaktır. Bölgemiz kültürü olan horonu birlikte oynamaktır. Cumhurbaşkanımızı davet etmiştik. Kendisi bana programının yoğunluğu nedeniyle katılamayacağını belirterek hemşerilerine selamlarını iletti. Ovit Dağı gibi bizde kendisinin arkasındayız. Gelecek yıllarda şenliklerimiz daha kapsamlı şekilde devam edecektir" ifadelerini kullandı.
Şenlikler, Karadenizli sanatçıların türküleri eşliğinde oynanan horonlarla sona erdi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Ovit yaylası Drone detayları
Sis geldiği an
Konser detayları
Altay'ın konseri
Yöresel sanatçıların konserleri
Horon oynanması
Ekşioğlu Vakfı başkan Vekili Süleyman Ekşi konuşması
Haber-Kamera: Aytekin KALENDER/ RİZE,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
======================================
20)ALTERNATİF ENERJİLİ ARAÇ YARIŞLARI'NIN GALİPLERİ BELLİ OLDU
TÜRKİYE Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Bilim ve Toplum Dairesi Başkanlığı tarafından bu yıl 14'üncüsü gerçekleştirilen Alternatif Enerjili Araç Yarışları sona erdi. Bugün elektromobil ve hidromobil kategorilerinde final yarışı düzenlendi. Elektromobil kategorisinin birincisi İstanbul Aydın Üniversitesi olurken, hidromobil kategorisinin kazananı ise otonom kategorisinde de birincilik elde eden Yıldız Teknik Üniversitesi oldu. İzmit Körfez Yarış Pisti'ndeki yarışlarda elektromobil kategorisinde 39, hidromobil kategorisinde 8, bu yıl ilk defa düzenlenen otonom (sürücüsüz) araç kategorisinde ise 5 takım yarıştı.
Elektromobil araçların yaklaşık 60 kilometrelik mesafeyi 65 dakikada, hidromobil araçların ise 40 kilometreyi 45 dakikada en az enerji sarfiyatıyla tamamlanması beklendi. En az enerji tüketen ve en verimli araç olmak için mücadelenin verildiği elektromobil ve hidromobil kategorilerinin birincileri İstanbul Aydın Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi oldu.
Alternatif Enerjili Araç (Efficiency Challenge Electric Vehicle) etkinliği kapsamında yarışmayı kazanan takımlara ödülleri TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal'ın katılımıyla gerçekleşen törenle verildi.
?BU ÇALIŞMALAR ÜLKE OLARAK VAR OLMANIN GEREKÇESİ ARASINDA?
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, yarışlara katılan tüm öğrencileri tebrik etti. Prof. Dr. Mandal, 'Sizin burada yaptığınız, gelecek yılda başlayacağınız süreçteki tüm çalışmaları ülke olarak var olmanın gerekçesi arasında yer alıyor. Bunları bir yarışın ötesine taşımamız lazım. Sizin burada geliştirdiğiniz teknoloji hem tasarım boyutu hem üretim boyutu çok önemli. Biz bunu yerli ve milli kavramı içerisinde daha fazla değerlendireceğiz. Çalışmaları sadece ödül değil bunun ötesine geçecek şekilde düşünmelisiniz' dedi.
Sürecin gayretli ve heyecanlı olduğunu ve daha önce aynı süreci bizzat kendisinin de yaşadığını ifade eden Prof. Dr. Mandal, 'Bu sürecin başlangıçta farkındalık oluşturma boyutu artık bir ihtiyaç noktasına geldi. Bunu kesinlikle söylememiz gerekiyor. Tüm katılımcılara teşekkür gerekli, iyi ki buraya geldiniz. Katılan tüm üniversiteleri tebrik ediyorum. Bu yarışmanın kaybedeni yok. Gelecek yıl, mutlaka elde ettiğiniz deneyimleri bize yapacağınız tavsiyeleri kullanmamız lazım, bununla ilgili çalışmalar yapıyor olacağız. Otonom araçlar sürecinde daha fazla heyecan oluşturacak kategorilerileşmeye gideceğiz. Daha fazla yerli ve milli konusunu ön plana getirecek çalışmalarımız olacak' diye konuştu.
?EN ÖNEMLİ GÜÇ NİTELİKLİ İNSANA SAHİP OLMAKTIR?
Prof. Dr. Mandal, günümüzdeki en önemli gücün nitelikli insana sahip olmak olduğunu vurguladı ve şunları söyledi:
'2023 yılına yaklaşırken iddialı ve büyük hedeflerimiz var. Bunlardan biri de 10 büyük ekonominin arasına girmek. Bunun için de en önemli anahtar kavram bilgiyi üretmek ve bunu yapacak olan nitelikli insandır. Artık standart üretim yöntemleri değil, sizin yaptığınız gibi birlikte yöneterek, geliştirerek, başararak yaptığınız yenilikçi yaklaşımlardır. Bunun olmazsa olmazı da insan kaynağıdır. Günümüzdeki en önemli güç de nitelikli insana sahip olmaktır. Burada yaşadığınız süreç de nitelikli insan kaynağı oluşturma sürecimize önemli katkı sundu.?
?GECE GÜNDÜZ DEMEDEN ÇALIŞTIK?
Yarışlarda Elektromobil kategorisinde birinci olan İstanbul Aydın Üniversitesi öğrencisi ve ElektroAydın Hexagon takım kaptanı Efe Cerit, bütün ekip arkadaşlarıyla gece gündüz demeden çalıştıklarını ifade etti. Cerit, 'Projede 14 kişi gecesine gündüzüne katarak çalıştı ve bu kupayı hak ederek aldığımıza inanıyorum. Eve ödülle dönecek olduğumuz için çok mutluyum. 1 yıldır bu proje için çalışıyoruz imalatına da yaklaşık 3 ay zamanımızı ayırdık, tasarımı da yaklaşık 9 ay sürdü. Biz de 65 dakika da 30 tur atmayı başarabildik ve en az enerjiyi harcayarak birinci olduk. Katılmak isteyen arkadaşlarım muhakkak bu yarışlara katılmalılar' dedi.
?3 KATEGORİDE DERECE ALMAKTAN ÇOK MUTLUYUZ?
Bu yıl 3 kategoride de yarışlara katılan Yıldız Teknik Üniversitesi hidromobil ve otonom kategorisinde birincilik etti. Elektromobil kategorisinde de derece alan Yıldız Teknik Üniversitesi takım kaptanı, 'Bu başarılar bizim için sürpriz olmadı daha iyi sonuçlar bekliyorduk. Aracımız otonom birinciliğini de aldı. 3 kategoride birincilik aldık, 3 kupamız var. Bu yüzden çok mutluyuz. Her zaman daha da iyisini yapacağız' diye konuştu.
Elektromobil ve Hidromobil kategorilerinin birincisine 25 bin lira, Otonom kategorisi birincisine ise 15 bin lira performans ödülü verildi. Performans ödüllerinin yanında takımların yerli parça ve endüstriyel tasarım üzerinde yapacağı çalışmaları teşvik etmek amacıyla 15 bin liraya kadar 'Yerli Ürün Teşvik Ödülü', 'En İyi Teknik Tasarım' ve 'En İyi Görsel Tasarım' ödülleri de dağıtıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Yarış ve ödül töreni
Haber-Kamera: KOCAELİ,
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
=========================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni - 1 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?