1)ŞIRNAK ŞEHİDİ SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI
CUDİ Dağı bölgesinde 20 Mart'ta, PKK'lı teröristlerce tuzaklanan el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu yaralanıp, tedaviye alındığı Ankara Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde (GATA) dün şehit olan Sözleşmeli Jandarma Uzman Onbaşı Ramazan Teymur'un (29) cenazesi, öğleden sonra uçakla memleketi Şırnak'a getirildi.
23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı'nda Şehit Ramazan Teymur için tören düzenlendi. Törene, Şırnak Valisi Mehmet Aktaş, 23'üncü Piyade Tümen Komutanı Tuğgeneral Halil Soysal, Çakırsöğüt 1'inci Jandarma Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Alper Sır, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Selçuk Yıldırım, şehidin ailesi, korucular ve vatandaşlar katıldı. Şehidin Türk bayrağıyla örtülü tabutu, katafalka konulup, öz geçmişi okundu ve dua edildi. Buradan Kasrik beldesine getirilen şehit için ikindi vakti Hicret Camisi'nde cenaze namazı kılındı.
Helallik alınmasının ardından naaşı babaevine son kez getirilen şehidin tabutuna sarılan yakınları gözyaşı döktü. Şehidin cenazesi, burada yapılan duaların ardından belde mezarlığında toprağa verildi.
Bekar olan Şehit Ramazan Teymur'un, koruculuk yaparken geçen yıl girdiği sınavı kazanıp, Sözleşmeli Jandarma Uzman Onbaşı olduğu belirtildi.
KARDEŞİ: BU BAYRAK İNMEYECEK, BU EZAN DİNMEYECEK
Taziye evinde başsağlığı dileklerini kabul eden şehidin kardeşi Mehmet Emin Teymur, "Bugün çok acı bir günümüz. Biz yaşadığımız sürece bu bayrak inmeyecek, bu ezan dinmeyecek. Lanet olası terör örgütü PKK'yı tek tek bitireceğiz inşallah" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Şehidin cenazesinin camiye getirilmesi
Cenaze namazının kılınması
Mezarlığa getiriliş
Defin edilmesi
Şehit Babası İbrahim Teymur'a Vali Mehmet Aktaş'ın bayrak vermesi
Şehit Kardeşi Mehmet Emin Teymur'un konuşması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Sekvan KÜDEN/ ŞIRNAK,
==========================
2)MESAİ ARKADAŞI TARAFINDAN VURULAN POLİS ŞEHİT OLDU
KAYSERİ Havalimanı'nda görevli polis memuru Eyüp B., tartıştığı mesai arkadaşı polis memuru Ali Ağkuş'u tabanca ile ateş ederek yaraladıktan sonra aynı silahla kendisini vurdu. Yaralanan 2 polis, hastaneye kaldırıldı. Ali Ağkuş, kaldırıldığı hastanede tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu.
Olay, dün saat 16.20'de Kayseri Havalimanı'nda meydana geldi. İç Hatlar Giden Yolcu bölümünde güvenlik noktasında görevli polis memuru Eyüp B., mesai arkadaşı Ali A. ile bilinmeyen nedenle tartıştı. Kavgaya dönüşen olayda Eyüp B., tabancasını çıkarıp meslektaşına 3 el ateş etti. Eyüp B., daha sonra aynı silahla kendisini vurdu.
Yaralanan 2 polis, çağrılan sağlık görevlileri tarafından hastaneye kaldırıldı. Havalimanında yolcular büyük panik yaşarken, polis ekipleri havalimanında geniş güvenlik önlemi aldı. Olayla ilgili inceleme başlatıldı.
VALİ GÜNAYDIN: ARALARINDA HUSUMET OLMADIĞI İFADE EDİLDİ
Kayseri Valisi Şehmus Günaydın, 2 polisin yaralanması ile sonuçlanan olayın meydana geldiği Kayseri Havalimanı'nda inceleme yaptı. Vali Günaydın, Emniyet Müdürü İbrahim Kulular'dan bilgi aldı. Havalimanı çıkışında basın mensuplarına açıklama yapan Vali Günaydın, yaşanan olay nedeniyle üzgün olduklarını söyledi. Günaydın, şöyle konuştu:
"İki polis memurumuzun kendi aralarındaki tartışması sonucu polis memurlarımızdan birisi diğer polis memurumuzu vuruyor ve daha sonra da intihara teşebbüs ediyor. Rektörümüz ve başhekimimizle beraber hemen acile geçtik. Polis memurumuz Eyüp B. şu an orada. Doktor arkadaşlarımızın yoğun müdahalesi devam ediyor. Acil olarak ameliyata alacaklar. Emniyet müdürümüz de diğer polis arkadaşımızı Şehir Hastanesinde takip ediyor. Onun da durumu ağır ve doktorlarımız ellerinden geleni yapıyorlar. Konu ile ilgili tahkikat devam ediyor."
Vali Günaydın, iki polisin de tecrübeli oluduğunu belirterek, "Aralarında hiçbir husumetin olmadığı ifade edildi. Az önce görüntülere de baktım. Birkaç dakika görüşüyorlar. Ondan sonra da maalesef üzücü olay meydana geliyor. Doktorlarımız yoğun bir mücadele veriyorlar" dedi.
Vali Günaydın, incelemelerin ardından İl Emniyet Müdürü İbrahim Kulular ile olay yerinden ayrıldı.
MESAİ ARKADAŞI TARAFINDAN VURULAN POLİS ŞEHİT OLDU
Kayseri Havalimanında İç Hatlar Giden Yolcu bölümünde güvenlik noktasında mesai arkadaşı polis memuru Eyüp B., tarafından tabanca ile vurulan ve vucuduna isabet eden 3 kurşunla ağır yaralanan Ali Ağkuş, Şehir Hastanesi'nde doktorların tüm müdahalesine rağmen şehit oldu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Havalimanından görüntü
-Kalabalık
-Sağlık ekipleri(ambulans) görüntüsü
-Olay yeri ve güvenlik önlemleri
-Vali röp.
-Genel ve detaylar
Haber-Kamera: Olcay DÜZGÜN - Yasin DALKILIÇ/ KAYSERİ,
==========================
3)MALATYA'DA 3.8 VE 3.6 BÜYÜKLÜĞÜNDE İKİ DEPREM MEYDANA GELDİ
MALATYA'nın Hekimhan ilçesinde, art arda 2 deprem meydana geldi. 5 dakika arayla meydana gelen depremlerin büyüklükleri 3.8 ve 3.6 olarak kaydedildi. Depremlerde herhangi bir can ya da mal kaybı yaşanmazken, Malatya kent merkezi ve çevre ilçelerden de hissedildi.
Malatya'nın Hekimhan ilçesi art arda 2 depremle sallandı. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, ilk deprem saat 03.29'da oldu. Yerin 7 kilometre derinliğinde gerçekleşen depremin büyüklüğü Richter ölçeğine göre, 3.8 olarak ölçüldü. Bu depremden yaklaşık 2 dakika sonra aynı bölge 3.6 büyüklüğündeki ikinci depremle sallandı. İkinci deprem de yerin 7 kilometre derinliğinde gerçekleşti. Depremler, kent merkezinin yanı sıra çevre ilçelerden de hissedildi. Kısa süreli paniğe neden olan depremlerde, can ve mal kaybı yaşanmadı.
Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) de, depremin merkez üssünü Arguvan ilçesi olarak belirlerken; 03.29'da gerçekleşen depremi 4.0, ikinci depremi ise 3.4 büyüklüğünde kaydetti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Depremin hemen sonrası Arguvan'dan görüntüler
Haber-Kamera: Taha AYHAN/ MALATYA,
===================================================
4)NARENCİYE PAKETLEME TESİSİNİN DEPOSUNDA KORKUTAN YANGIN
ADANA'da ber narenciye paketleme tesisinin deposunda yangın çıktı. Yangında, plastik meyve kasalarının bulunduğu yaklaşık 3 bin metrekarelik deponun çatısı çökerken, itfaiye ekiplerinin söndürme çalışması devam ediyor.
Yangın, dün saat 19.30 sıralarında merkez Yüreğir ilçesi Havutlu Mahallesi Karata Yolu üzerindeki bir narenciye paketleme tesisinin deposunda çıktı. Depodan alevlerin yükseldiğini gören tesis çalışanları, kendilerini dışarıya atıp, durumu itfaiyeye bildirdi. Henüz bilinmeyen bir nedenle başlayan yangın, kısa sürede 3 bin metrekarelik depoyu sardı. Plastik ve tahta narenciye kasalarının bulunduğu depodaki alevlere 5 itfaiye aracı ve 3 tanker ile müdahale eden itfaiye erleri, yangını yaklaşık bir saatte kontrol altına aldı.
Depodaki alevlere köpük sıkılarak soğutma çalışmasına devam edilirken, yangında yaralanan işçinin bulunmadığı belirtildi. Çevredeki diğer tesislere sıçramadan kontrol altına alınan yangın, tesiste büyük çapta maddi hasara yolaçtı. Yangının kesin çıkış nedeni, söndürme ve soğutma çalışmalarının tamamlanmasının ardından yapılacak incelemede belli olacağı belirtildi.
Ekiplerin, yangın alanındaki çalışması devam ediyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
İtfaiyenin müdahalesi
Alevlerden görüntü
Ekiplerden görüntü
Havadan görüntü
Çöten çatı
Genel ve detaylar
Haber-Kamera: Gökhan KESKİNCİ - Can ÇELİK/ ADANA,
============================
5)KAMYONA ARKADAN ÇARPAN MİNİBÜSTEKİ 2 KİŞİ ÖLDÜ, 11 KİŞİ YARALANDI
KONYA'da, yolcu taşıyan minibüs ile kamyon çarpıştı, 2 kişi hayatını kaybetti, 11 kişi yaralandı.
Kaza, dün saat 21.00 sıralarında Beyşehir- Konya karayolunun 30'uncu kilometresinde Yunuslar mevkiinde meydana geldi. Konya'dan Beyşehir'e yolcu taşıyan Seyit Ali Kocabaş yönetimindeki 42 BEF 70 plakalı minibüs, iddiaya göre geri manevra yapan İbrahim Gökçebay yönetimindeki 32 LA 796 plakalı kamyona arkadan çarptı. Kazada minibüsteki yolculardan Selvinaz Duman (70) ve Mevlüt Karasakal (33) olay yerinde hayatını kaybetti. Minibüs sürücüsü Kocabaş ve 10 yolcu ise yaralandı. Yaralılar ihbarla gelen sağlık ekipleri tarafından Beyşehir ve Konya'daki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Kazayı haber alarak olay yerine gelen ölenlerin yakınları sinir krizi geçirdi. Kazadan yara almadan kurtulan kamyon şoförü Gökçebay ise jandarma tarafından gözaltına alındı. Soruşturma sürüyor.
KAZA GÜVENLİK KAMERASINDA
Konya'da, 2 kişinin hayatını kaybettiği, 11 kişinin yaralandığı kaza anı güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde kamyonun geri manevra yaptığı sırada, durumu fark eden minibüs sürücüsünün selektör yaptığı ve kamyona arkadan çarptığı görülüyor.
Kazada hayatını kaybeden evli Mevlüt Karasakal'ın ise Beyşehir Belediyesi İmar Müdürlüğü'nde görev yaptığı öğrenildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Kaza yerinden detay
-Minibüs ve kamyondan detay
-Yakınlarının sinir krizi geçirmesi
-Genel ve detay
+++
(Güvenlik kamerası)
Kaza anı
+++
(Cep telefonu kamerası)
Kazadan sonra yaralıya müdahale
Haber-Kamera: İsmail AKKAYA- Muhammed SIDAL/ KONYA,
=========================
6)MİRAS KAVGASINDA KUZENİ TARAFINDAN ÖLDÜRÜLDÜ
İZMİR'in Konak ilçesinde, 26 yaşındaki Ajlan Emir, miras paylaşımı nedeniyle aralarında husumet bulunduğu belirtilen kuzeni tarafından, av tüfeğiyle vurularak öldürüldü.
Olay, dün saat 18.00 sıralarında, Halil Rıfat Paşa semtindeki otobüs son duraklarında meydana geldi. Ajlan Emir, yol kenarına park ettiği 35 DV 213 plakalı otomobilinin sürücü koltuğunda oturduğu sırada, iddiaya göre, aralarında miras paylaşımı yüzünden husumet bulunan, halasının oğlu olan kuzeni yanına geldi. Kuzeninin, beraberinde getirdiği av tüfeğiyle ateş açtığı Emir belinden ve kasıklarından vuruldu. Olayı gören çevredekilerin durumu bildirmesi üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. İhbar üzerine gelen sağlık ekiplerince, ambulansla İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Ajlan Emir, doktorların müdahalesine rağmen hayatını kaybetti.
Soruşturma başlatan polis, Ajlan Emir'in olaydan sonra koşarak kaçan kuzenini yakalamak için çalışma başlattı.
İKİ KİŞİ ARANIYOR
İzmir'in Konak ilçesinde, Ajlan Emir'in (26), otomobilinde av tüfeğiyle vurularak öldürülmesinin ardından başlatılan soruşturma sürüyor. Görgü tanıklarının ifadelerine başvuran ve çevredeki güvenlik kameraları ile MOBESE kameralarının kayıtlarını inceleyen polis, ateş açanın bir kişi olduğunu tespit etti. Şüphelinin kim olduğu henüz belirlenemezken, polis, saldırıyı gerçekleştiren kişinin, Ajlan Emir'in önceden miras kavgası nedeniyle husumetli olduğu, ismi açıklanmayan kuzeni ile onun yakın arkadaşı İ.E. olabileceği üzerinde duruyor. Polis ekipleri, tüfeğin kim tarafından ateşlendiğinin belirlenmesi için her iki şüpheliyi de yakalama çalışmalarını sürdürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Olay yerinden görüntü
Polisin çalışmasından görüntü
Ajlan Emir'in fotoğrafı
Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Davut CAN/ İZMİR,
======================
7)ÇİM BİÇERKEN 10 METREDEN DÜŞEN BELEDİYE İŞÇİSİ YAŞAMINI YİTİRDİ
GAZİANTEP'te parkta çim biçtiği sırada dengesini kaybeden belediye işçisi Murat Budak (46), yaklaşık 10 metre yüksekten beton zemine düşerek yaşamını yitirdi.
Olay, dün akşam saatlerinde Alleben Tabiat Parkı'nda meydana geldi. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü'nde görevli Mehmet Budak, iddiaya göre parkta çim biçtiği sırada dengesini kaybederek yaklaşık 10 metre yükseklikten beton zemine düştü. İş arkadaşlarının haber vermesi ile olay yerine gelen sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde Budak'ın yaşamını yitirdiğini belirlendi. Budak'ın cansız bedeni jandarmanın olay yerinde yaptığı incelemenin ardından Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. Burada otopsi işlemleri tamamlanan Budak'ın cenazesi toprağa verilmek üzere ailesine teslim edildi.
Jandarmanın olayla ilgili soruşturması sürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Murat Budak'ın fotoğrafı
Adli Tıp Kurumu
Cenazenin araca konulması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Kadir GÜNEŞ/ GAZİANTEP,
========================
8)KIRIKKALE'DE SİLAHLI KAVGA: 1 AĞIR YARALI
KIRIKKALE'nin Yahşihan ilçesinde Mustafa K. (50), ailevi nedenlerden dolayı kavga ettiği eniştesi Sabri Aydın'ı (45) av tüfeğiyle ateş ederek yaraladı.
Olay, dün akşam saatlerinde Erenler Mahallesi'ndeki Merkez Camii karşısında meydana geldi. Manavlık yapan Sabri Aydın, tezgahının başında müşteri beklediği sırada kayınbiraderi Mustafa K. ile karşılaştı. İkili arasında ailevi nedenlerden dolayı tartışma yaşandı. Mustafa K., büyüyen kavga sırasında eniştesi Sabri Aydın'ı av tüfeğiyle vurdu. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, Sabri Aydın'ı ağır yaralı halde Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırdı. Olayın ardından evine giden Mustafa K., ise kendini vurmaya kalkıştı. Şüpheli, polis ekiplerinin uzun uğraşları sonucu ikna edilerek gözaltına alındı. Olayla ilgli soruşturma sürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Olay yerinden görüntü
Genel ve detay
Haber-Kamera: Hasan AKYILDIZ/ YAHŞİHAN(Kırıkkale),
===========================
9)ANKARA'DA BIÇAKLI KAVGA: 1 YARALI
ANKARA'nın Çankaya ilçesinde 2 kişi arasında çıkan bıçaklı kavgada 1 kişi yaralandı.
Olay, dün gece saat 01.30 sıralarında İşçi Blokları Mahallesi 1516. Cadde üzerinde meydana geldi. Cadde üzerinde yürüyen Atakan K., henüz kimliği belirlenemeyen bir kişiyle tartışma yaşadı. Giderek büyüyen tartışmanın ardından şüpheli kişi, Atakan K.'yi bıçakla yaralayıp kaçtı. Karnından yaralanan Atakan K., caddede bulunan bir eğlence mekanına sığındı. Vatandaşların ihbarıyla bölgeye sevk edilen sağlık ekipleri, Atakan K.'ya ilk müdahalede bulunarak ambulansla hastaneye kaldırdı. Cadde üzerindeki güvenlik kameralarını inceleyen polis ekipleri, kaçan şüphelinin yakalanması için çalışma başlattı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Sağlık ekiplerinin çalışması
Polis ekiplerinin çalışması
Genel ve detay
Haber-Kamera: Caner ÜNVER/ ANKARA,
=========================
10)EŞİNİ SOKAK ORTASINDA DÖVEN KOCAYA 5 YIL 7 AY HAPİS
ESKİŞEHİR'de, ayrı yaşadığı eşi Nesrin Tiker'i (44), başını apartman duvarına vurup yere düşürdükten sonra, defalarca tekmeleyerek yaralayan Ayhan Tiker (51), tutuksuz yargılandığı davada 5 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Eskişehir 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bu görülen davanın karar duruşmasına tutuksuz yargılanan Ayhan Tiker, ayrı yaşadığı Nesrin Tiker ile avukatlarının yanı sıra Eskişehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu üyesi avukatlar katıldı. Hakkında 20 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan tutuksuz sanık Ayhan Tiker, duruşma savcısının esas hakkındaki mütalaasına karşı savunma yaparak beraatini istedi. Ayhan Tiker, pişman olduğunu söyleyerek, Barışmak için olay günü İzmir'den Eskişehir'e gelmiştim. Sabah ben, eşim ve kızımla birlikte kahvaltı yaptık. Çarşıya giderek alışveriş yaptık. Daha sonra eşimi alnından öperek 'Yuvamız yıkılmasın' dedim. 'Bana senden iğreniyorum' diye karşılık verdi. Ben şeker hastasıyım. Tansiyonum var. Ne yaptığımı bilmiyorum. Çok pişman ve üzgünüm. Firar etmek gibi bir düşüncem olmadı dedi.
Mahkeme heyeti, yargılama sonucu, Ayhan Tiker'e 'eşi kasten yaralama' suçundan haksız tahrik indirimi uygulayarak 5 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verdi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Olaya ilişkin ARŞİV görüntüler
Haber: ESKİŞEHİR,
====================
11)KREŞTE 'ÇİMDİKLİ İŞKENCE' İDDİASI
UŞAK'ta temizlik işçisi olan Mustafa B. (39), otizmli 4 yaşındaki oğlu Enes Mahir B.'nin, yarım gün eğitim gördüğü özel kreşte, 'çimdikli' işkenceye maruz kaldığını iddia ederek, savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Eşi Lale B. ve 2 çocuğuyla birlikte Sarayaltı Mahallesi'nde oturan ve öğrenci yurdunda temizlik işçisi olan Mustafa B., otizmli oğlu Enes Mahir B.'nin, 21 Şubat'ta, 1 Eylül Mahallesi'ndeki özel kreşte şiddete maruz kaldığını iddia etti. Mustafa B., oğlunu kreşten aldıktan sonra eve geldiklerinde bacaklarının çeşitli yerlerindeki morlukları fark ettiklerini, ardından kurum müdürünü arayarak olayla ilgili bilgi almak istediklerini söyledi. Ertesi gün oğlunu Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürerek darp raporu aldığını belirten Mustafa B., "Kreş yetkilisine, morlukları sorduk, ancak kendileriyle bir alakasının olmadığını söylediler. Daha sonra hastaneye götürdük. Darp raporu verildi. Kreşten bize çocuğun bir yere çarpmış olabileceğini söylendi. Müdür, oğlumuzu sınıfa sokmuyormuş, kendi odasına götürüyormuş. Morlukların, çimdik sonucu oluştuğunu tahmin ediyoruz, düşme veya çarpma sonucu değil. Çimdikle işkence edilmiş. Bizim yaptığımızı bile söylediler, bizi suçladılar. Ben kendi çocuğuma neden böyle bir şey yapayım. Olayla ilgili şikayetçi olduk. Bizim ve onların ifadeleri alındı. Suçlular cezalarını çeksin" diye konuştu.
Kreş sahibi psikolog A.Z. ise olayın kreşte meydana gelmediğini belirterek, "Aile bize karşı kötü niyetli davranıyor. Madem çocuğun başına böyle bir şey geldi, neden ertesi gün tekrar çocuğu getirip bıraktılar. Bizim kreşimizde asla böyle bir olay olmadı. Ailenin amacını anlamış değiliz. Güvenlik kamerası kayıtları da incelendi. Biz de aile hakkında şikayetçi olacağız" dedi.
Uşak Milli Eğitim Müdürü Bülent Şahin, olayla ilgili idari soruşturma başlattıklarını söyledi. Ailenin şikayeti üzerine, savcılığın başlattığı soruşturma da sürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Babadan ve oğlundan detay görüntüler
Baba Mustafa Bulut'un konuşması
Çocuğun morluk olan bacaklarından fotoğraf
Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN/ UŞAK,
==========================
12)OTOMOBİL ÇARPAN YAŞLI ADAMA YOLDAN GEÇEN KADINLAR DESTEK OLDU
ESKİŞEHİR'de yolun karşısına geçmek isteyen İbrahim Alçı'ya (86), Sadık Doğan'ın kullandığı otomobil çarptı. Alçı yere yığılırken, yoldan tesadüfen geçen 2 kadın, yaşlı adamın elinden tutup ambulans gelene kadar destek oldu.
Kaza, tepebaşı ilçesine bağlı Cumhuriye Mahallesi'nde meydana geldi. Sakarya - 1 caddesinde yolun karşısına geçmek isteyen İbrahim Alçı'ya bu sırada yoldan geçen Sadık Doğan kullandığı 26 FY 248 plakalı otomobil çarptı. Aracın ön camı parçalanırken, İbrahim Alçı yere yığıldı. Çevredekiler sağlık ve polis ekiplerine ihbarda bulundu. Bu sırada tesadüfen yoldan geçen 2 kadın, yaşlı adamın yer olduğunu görüp yanına geldi. İbrahim Alçı'nın ellerinden tutan kadınlar ambulans gelene kadar konuşturup destek oldu. İhbar üzerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi olay yerinde yapılan Alçı ambulansla Yunus Emre Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.
İbrahim Açlı'nın birden önüne çıktığını öne süren otomobil sürücüsü Sadık Doğan ise ifadesi için Polis Merkezi'ne götürüldü. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Kaza yeri
-Camı parçalanan araç
-Yaralanan İbrahim Alçı
-kadınların yaşlı adamın elinden tutması
-Ambulansın gelmesi
-Otomobil sürücüsünün çevredekilerle tartışması
-Yaralının ambulansa götürülmesi
-Genel görüntüler
Haber-Kamera: Engin ÖZMEN - Hakan TÜRKTAN/ ESKİŞEHİR,
========================
13)MUŞ'TA PKK OPERASYONU: 31 GÖZALTI
MUŞ'ta, jandarma ekiplerince terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik düzenlenen operasyonlarda, 31 kişi gözaltına alındı.
Muş Valiliği'nden dün yapılan yazılı açıklamada, İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik operasyonların sürdürüldüğü belirtildi. Operasyonlarda, 31 kişinin gözaltına alındığı belirtilerek, "Varto ve Bulanık ilçelerinde PKK/KCK terör örgütüne yardım ve yataklık ettiği tespit edilen 15 şahıs yakalanarak haklarında adli işlem başlatıldı. Korkut ve Merkez ilçelerinde, PKK/KCK terör örgütü mensubu 2 şahıs ise yakalanmıştır. Bulanık, Hasköy, Korkut ve merkez ilçelerinde terör örgütü propagandası yaptıkları tespit edilen 14 şahıs da yakalanarak haklarında adli işlem başlatılmıştır" denildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Hükümet binasından detay
-Adliye binasından detay
-Gözaltına alınanlarının fotoğrafları
Haber-Kamera: Fatih ÇELİK/ VARTO(Muş),
=======================
14)KAÇAK GÖÇMENLERİ TAŞIMAK İÇİN MİNİBÜS KOLTUKLARI SÖKÜLMÜŞ
MUŞ'un Varto ilçesinde, yurda yasa dışı yollarla girdikleri belirlenen 40 düzensiz göçmen yakalandı. Kaçak göçmenlerin minibüse sığdırılması için minibüsün koltuklarının söküldüğü görüldü.
Varto İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gerçekleştirilen çalışmalarda 30 Afganistan, 4 Somali, 4 Pakistan ve 2 Bangladeş uyruklunun yurda yasa dışı yollarla girdikleri belirlendi. İstanbul'a gitmek üzere yola çıkan kaçak göçmenleri taşıyan minibüs, polis ekiplerince Varto- Muş karayolu üzerinde yapılan yol kontörülünde durduruldu. Koltukları olmayan bir minibüse sığdırılan 40 göçmen yakalanırken, organizatörlük yaptığı iddiasıyla araç sürücüsü gözaltına alındı.
Yakalanan düzensiz göçmenler işlemlerinin ardından İl Göç İdaresi Müdürlüğü'ne teslim edilmek üzere İlçe Emniyet Müdürlüğü aracı ile Muş'a gönderildi. Göçmenlerden biri, kendisinin 350 dolar ödediğini ve diğer arkadaşların ise bin dolar dolayında ödeme yaptığını söyledi. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Şehirden görüntü
Emniyetten görüntü
Minibüsten görüntü
Göçmenlerde görüntü
Otobüse binerken
Göçmenlerle röp.
Haber-Kamera: Fatih ÇELİK/ VARTO(Muş),
=======================
15)ERDOĞAN: BU DAVAYA İHANET EDENLER, ARTIK BU DAVANIN SAFLARINDA YER ALAMAZLAR
CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, Adıyaman'da düzenlenen mitingde AK Parti'nin kazanmaması için meşru olmayan yollara tevessül edildiğini, kulağına kirli haberler geldiğini belirterek, "Şunu bilin; bizim trenden inenler bir daha bu trene binemeyecekler. Bu davaya ihanet edenler artık bu davanın saflarında yer alamazlar. Bu davayı satanlar kusura bakmasınlar biz Bay Kemal gibi koltuğa yerleşip ondan sonra oradan saf dağıtanlardan değiliz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisi tarafından düzenlenen mitinge katılmak üzere öğleden sonra Adıyaman'a geldi. Havaalanından otobüsle miting alanına hareket eden Erdoğan, güzergah üzerinde kendisine sevgi gösterisinde bulunanları selamladı. Bazı noktalarda durarak vatandaşlarla selamlaşarak sohbet eden Erdoğan, çocuklara oyuncak hediye etti.
'MEYDANLARA SIĞMAYAN SEVDANIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM'
Sakarya Caddesi üzerindeki miting alanında platforma çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kalabalık ile birlikte çalınan 'Bir Aşk Hikayesi' şarkısına eşlik etti. Milletin adamı ve milletin partisini her zaman bağrına bastığı için Adıyamanlılara teşekkür ederek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Muhabbetiniz için meydanlara sığmayan sevdanız için sizlere teşekkür ediyorum. Şu alana bak, şu ihtişama, şu coşkuya bak. Az önce resmi rakamı aldım. Sadece meydanda 35 bin kişi var. Fakat havaalanından gelirken bir bu kadar da yollarda var. Demek ki Adıyaman kararını verdi" dedi.
24 Haziran öncesi kente geldiğini ve seçimlerde kendisine ve partisine rekor destek verildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siz bizi mahcup etmediniz, bu davayı tümsekte koymadınız. Öksüz, garip, boynu bükük bırakmadınız. Rekor oy oranıyla bu kardeşinize, partinize sahip çıktınız. Yüzde 67.4 ile şahsımla 'durmak yok Cumhurbaşkanlığında göreve devam' dediniz. Yüzde 55,1 ile milletin partisini, partinizi zirveye taşıdınız. Türkiye'nin sendelemesini, tökezlemesini özellikle bekleyenlere Adıyamanlılar olarak sandıkta unutamayacakları bir ders verdiniz. Ahde vefalı, sözüne sadık olduğunuzu cümle aleme gösteriniz. Rabbime bana sizin gibi dostlar, sizin gibi yol arkadaşları nasip ettiği için hamd ediyorum" diye konuştu.
'SANDIK BİZİM NAMUSUMUZDUR'
Seçimlere 4 gün kaldığını ve verilecek oylarla ülke ve şehirlerin geleceğine karar verileceğini belirten Erdoğan, şöyle dedi:
"İnşallah 4 gün sonra sandıklara gidecek, oylarımızı kullanacağız. Oylarımızla bir kez daha ülkemizin, şehrimizin geleceğini tayin edeceğiz. Belediye başkanı, meclis üyeleri, muhtarları seçmenin yanında çok daha kritik kararlar vereceğiz. Adıyaman'ın Cumhuriyetimizin 100'üncü yılını nasıl karşılayacağını da tayin edeceğiz. Unutmayın, sandık bizim namusumuzdur. Sandık milli iradenin aşılmaz, sarsılmaz, yıkılmaz kalesidir. Sandık, milletimizin bedel ödeyerek, mücadeleler vererek elde ettiği çok önemli bir kazanımdır. Sandık seçimlerde insanlarımızın CHP'nin faşist, baskıcı zihniyetinden söke söke aldığı bir haktır. Bakmayın siz CHP'nin 'bu ülkeye demokrasiyi biz getirdik' demesine. Hak ve özgürlük mücadelesinin sandıkta başarıya ulaşmasında merhum Menderes'in, Hasan Polatkan'ın, Fatin Rüşdü Zorlu'nun o sandıkta hakkı vardır. O sandıkta Mamak'ta tek tek tırnakları sökülen koç yiğitlerin çığlığı vardır. O sandıkta cuntacıların astığı delikanlıların vebali var ve hesabını verecekler. 22 yaşında körpe bir fidanken darbecilerin dar ağacına gönderdiği şehit Mustafa Pehlivanoğlu'nun hakkı var. O sandıkta ömrünü memlekete adayan rahmetli Özal'ın, Erbakan hocamızın hakkı var. 28 Şubat döneminde milli iradeye leke sürdürmeyen Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu kardeşimin cesareti var."
'BİZİM TRENDEN İNENLER BİR DAHA BİZİM TRENİMİZE BİNEMEYECEKLER'
Erdoğan, konuşmasını sürdürürken kalabalıktaki bazı kişilerin Kahta ilçesine daveti üzerine 'Bir şeyler duyuyorum. Besni bize kırgın mı?' diye sordu. Besni'de meşru olmayan şeylere tevessül edildiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Şunu bilin; bizim trenden inenler bir daha bizim trenimize binemeyecekler. Bu davaya ihanet edenler artık bu davanın saflarında yer alamazlar. Zira şurada on binler niçin duruyor? Bu on binler neyin mücadelesini veriyor. Kendi makam ve mevkileri için af edersiniz bu davayı satanlar kusura bakmasınlar. Biz Bay Kemal gibi koltuğa yerleşip ondan sonra oradan saf dağıtanlardan değiliz. Kardeşlerim, biz buralara durup dururken gelmedik. Gökten zembille buralara inmedik, tırnaklarımızla kazıya kazıya buralara geldik. Eğer milletim bugün Adıyaman'ın tüm ilçelerinde, beldelerinde bu kardeşine sahip çıkıyorsa, bu evladına sahip çıkıyorsa bunun bir sebebi var. Biz millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik."
KILIÇDAROĞLU'NU ELEŞTİRDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu Bay Kemal'de utanma yok. Geçen ne diyor; 'başörtüsü sorununu biz çözdük, ben çözdüm' diyor. Sen neyi çözdün? İkna odalarının sorumlusu olan kadın İstanbul Üniversitesi'nde rektör yardımcısıydı, sonra senin milletvekilin oldu. Sen kimi aldatıyorsun. O ikna odalarının sorumlusuydu, kızlarımızın başörtüsüyle bizzat oynadı. Sen kimi aldatıyorsun. Fakat gençler siz daha çok çalışacaksınız. Artık üniversitelerde, okullarda, devlette böyle bir sorun var mı? Daha çok çalışarak başaracaksınız inşallah ve o makamlara siz geleceksiniz. 15 Temmuz gecesi birileri tankların arasından kaçarken kimdi o? Bay Kemal saat 23.15'te Atatürk Havalimanı'na iniyor ve FETÖ'cüler alıyor, tankların arasından geçirip Bakırköy Belediyesi'ne gönderiyor. 01.15 ben iniyorum bana diyorlar ki '2 saat önce Bay Kemal geçti.' Ama bu adam ne diyordu; 'darbe yapılırsa tankların önüne önce ben çıkarım.' Bu var ya bu korkaktır, ürkektir, bundan bir şey olmaz. Ama ne yazık ki benim CHP'ye gönül veren kardeşlerim bu adamın peşine nasıl takılıyor anlamak mümkün değil. O sandıkta azgın azınlığın her türlü provokasyonuna rağmen meşru zeminden ayrılmayan sessiz çoğunluğun hakkı var. 31 Mart'ta omuzlarımızdaki ağır yükün bilinciyle sandıklara gideceğiz."
'DEMOKRASİNİN GÜCÜNÜ GÖSTERECEĞİZ'
Adıyamanlı vatandaşlardan İstanbul, Ankara ve İzmir'de yaşayan hemşerilerini arayarak AK Parti adaylarına destek istemeleri çağrısında da bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bunlara 31 Mart'ta sandıkta bir Osmanlı tokadı atmamız lazım. 31 Mart'ta evlatlarımızın ellerinden tutup bizden öncekilere minnet borcumuzu ödemek üzere hep beraber sandıklara koşacağız. 82 milyon olarak o sandığın hakkını verecek, rekor oy oranlarıyla demokrasimize sahip çıkacağız. Mısır'da 9 kişinin idam edildiği gün darbecilerin elini sıkmak için kuyruğa giren Avrupa'nın iki yüzlü siyasetçilerine bir kez daha Türk demokrasisinin gücünü göstereceğiz. İşte 31 Mart bunun için önemli. Her fırsatta Türkiye'ye hak, hukuk dersi vermeye yeltenen terör sevicilere hadlerini bildirmeye hazır mıyız? Pensilvanya'dan, Kandil'den, Avrupa'dan, Türk milletinin iradesine ipotek koymaya çalışan alçaklara sandıkta esaslı bir ders verecek miyiz? Bizi merhum Menderes'in akıbetiyle korkutacağını sanan vesayetçilere 'Yeter söz de, karar da milletin' diyecek miyiz? İstanbul'un ortasında ezanımıza edepsizlik eden marjinallere, kongrelerinde bayrağımızı asmayan bölücülere, sandıkta gereken dersi verecek miyiz? CHP'nin Adalar Belediye Başkan adayı, diğerleri orada, Bay Kemal de orada. Bay Kemal'e sorsan der ki; 'böyle bir şey yok' İspatlarım ha. Burada hepsi kayıtlarda. Onlar İstiklal Marşı okuyor ama adayı İstiklal Marşı okumadı. 16 bin 500 kilometre öteden bize tehditler savuran katillere 82 milyon olarak seçim sandığında hep birlikte gereken hesabı soracağız."
'SİZİ ÜZEN BİZİ, BENİ ÜZMÜŞ DEMEKTİR'
Son 26 gün içerisinde 56 il ve 24 ilçeyi ziyaret ettiğini belirten Erdoğan, gittikleri her yerde kardeşliği yücelttiklerini vurgulayarak şöyle devam etti:
"Soğuk-sıcak, kar-tipi demeden, ayaza ve yağmura aldırmadan, illerimiz, vatandaşlarımız arasında ayrım yapmadan tüm Türkiye'yi dolaşıyoruz. Milletimizle yüz yüze hasbi hal ederek, onların taleplerini, eleştirilerini, mesajlarını bizden beklentilerini tek tek not alıyoruz. Tüm insanlarımızla dertleşiyoruz. Teşkilatlarımızla, muhtarlarımızla, STK'larımızla istişareler yapıyoruz. Şunu unutmayın sizi üzen bizi üzmüş demektir. Sizi üzen beni üzmüş demektir. Sizin gönlünüzü kıran bizi yaralamış demektir. Size hürmetsizlik eden bize, milli iradeye hürmetsizlik yapıyor demektir. Bu dava milletin davasıdır, millete hizmet davasıdır. Bugüne kadar sizin rotanız dışında sizin belirlediğiniz istikamet dışında başka yollara sapmadık, bundan sonra da sapmayız."
'SİZİN İSTEKLERİNİZİ BİZ EMİR, TALİMAT TELAKKİ EDERİZ'
Önceki gün 9 genç kızın yazdığı bir mektup aldığını, 56 hatmi şerif ile 150 kadar Yasin'i şerif okuduklarını anlatan Erdoğan, "Bu nedir bu? Bu dertli olmak değil mi? Bu bir aşk, bu bir heyecan. Ne yapıyor, Cumhurbaşkanını manen teşvik ediyor. Elhamdülillah. Sizin isteklerinizi biz emir, talimat telakki ederiz. Boynumuzun borcu bilip, ona göre davranıyoruz. Bize 17 yıldır Türkiye'ye hizmet etme, bu millete hizmetkar olma onurunu tattıran 82 milyon gönlünü ferah tutsun. Bu ten bu canda olduğu müddetçe bizim rotamızı siz çizeceksiniz, pusulamızı siz tayin edeceksiniz" dedi.
'YALAN HÜCRELERİNE SİNMİŞ'
Konuşmasında miting alanında bulunan dev ekranda Adıyaman'a yapılan hizmetlerin yer aldığı videoyu izlettirerek devam eden Erdoğan, muhalefete yönelik eleştirilerini şöyle sürdürdü:
"Ziya paşa ne diyor; 'eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri.' Bay Kemal bak biz sadece Adıyaman'da yaptıklarımızı ben sana dev ekranda gösteriyorum. Laf ola beri gele yok. Senin bir defa hücrelerine sinmiş, yalan, yalan, yalan. İftira, iftira, iftira. Bu adamın başka bir meziyeti yok zaten. Şimdi 31 Mart'ta sandıklardan bir tokat daha yiyecek. CHP'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum; siz bu adamdan kurtulmak istemiyor musunuz? Gelin 31 Mart'ta bu kararınızı verin. Bakınız, bana ve aileme iftiralar attı. Geldi Meclis'e kağıtları böyle salladı. Dava açtım. Şu anda Yargıtay safhasında. İlk derecede davaları ailece kazandık. 2,5 milyon şimdi Yargıtay bunu onadığı takdirde Bay Kemal'den gelecek parayı Mehmetçik Vakfı'na hibe edeceğim. İyi değil mi? Şimdi bu parayı Bay Kemal kendisi veremiyor. Yardım sandığı kurdu, milletvekilleri 5'er bin lira veriyor. Diğerleri için de aynı yola başvurduk, onlar da kuracak. Şimdi bir hanımefendi var ona da 250 bin liralık dava açtım. Hangisi olursa olsun, hepsine dava. Gelen parayı da Mehmetçik Vakfı'na."
'BESNİ'DE ÇEVRİLEN OYUNLARIN SANDIKTA HESABINI SORACAĞIZ'
Adıyaman'a AK Parti iktidarlarında 16 katrilyonluk yatırım yapıldığını anlatan Erdoğan, bu sırada alandan kendisini Besni ilçesine davet edenlere dönerek, "Özellikle siz şimdi beni Besni'ye davet ediyorsunuz. Besni'de kulağıma maalesef kirli şeyler, kirli haberler geliyor. Buna üzüldüm. İnşallah Besni'de, Besnili kardeşlerim oradaki çevrilen bu çirkin, kirli oyunları sandıkta evel Allah düzeltecek ve biz de inşallah bu oyunu oynayanlara sandıkta bunun hesabını sizlerle bunu soracağız. Onun için çok çalışacağız. Çünkü benim halkımın, benim Besnili kardeşimin iradesi parayla satın alınamaz. Onu parayla satın almaya çalışanlar da bunun hesabını verecek. Ne nedir bunları biliyoruz. Allah aşkına şu anda AK Parti'de yer bulamayan, AK Parti'den aday olamayanlar nereye gidiyor? Malum; ya İP'ye gidiyor, ya SİP'ye gidiyor öyle mi? Şimdi bunlardan inşallah sizler pazar günü hesabını soracaksınız. Çünkü, Adıyaman ilçelerinde özellikle birincilikleri, ikincilikleri, üçüncülükleri kazanmış bir ilimiz ve bunu yine yapacaksınız" diye konuştu.
Adıyaman'ın ticaretinde önemli bir paya sahip olan tütün konusunu istismar edenler ve halkı aldatmak isteyenler olduğunu duyduğunu belirten Erdoğan, "Bu konuda herhangi bir geriye gidiş söz konusu değildir olmayacaktır. Meclis'imizde yasal düzenlemeler yapılmıştır, yakında bu işi yönetmelikler çıkarak kökten çözeme kavuşturacağız. Adıyaman adeta bir açık hava müzesi ve burası için 10 milyon Avroluk bir yatırım gerçekleştireceğiz" dedi.
'ÜLKEMİZİ DEVLER LİGİNE YÜKSELTECEK PROJELERİ KARALAYIP, KÖTÜLEDİLER'
AK Parti'nin çalıştığı sırada CHP'nin başını çektiği muhalefetin kendilerini engellemeye çalıştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Onlar sadece engellemenin, yokuşa sürmenin, yargı kararlarıyla mani olmanın mücadelesini verdiler. Bu ülkede bunların dikili ağaçları olmadığı gibi hizmet götürmemizi sabote etmeye kalktılar. Esersizlik siyasetiyle, istismar siyasetiyle, hep pürüz çıkardılar. Ülkemizi devler ligine yükseltecek projeleri karalayıp, kötülediler. Millet, memleket düşmanlarıyla el ele verip iftira kampanyalarıyla Türkiye'yi paçasından aşağı çektiler. Yasakları savunan darbecilerden medet umar, bir gecede 251 insanımızın kanını döken FETÖ alçaklarından medet uman bir muhalefete başka nerede bulunur? 3-5 oy için bölücülerin siyasi uzantılarıyla pazarlık masasına oturan muhalefete başka hangi ülkede rastlanır" diye konuştu.
'DEFOL KÜRDİSTAN'A GİT'
Konuşmasında, daha sonra HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli'nin İstanbul ve Ankara yerel seçimlerine ilişkin bir TV kanalı ile Meclis'te yaptığı konuşmaları ekrandan kalabalığa dinleten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu adam Kürt değil biliyor musunuz? Ama bu adam ne idiği belirsiz. Bu adam benim Kürt kardeşlerimi istismar ederek oradan rant elde ediyor. Ne diyor? Kürdistan. Şimdi soruyorum ben Adıyamanlı kardeşlerime: Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge var mı? Bizim Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu, Akdeniz, Karadeniz, Orta Anadolu, Ege, Marmara'mız var. Ama Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge yok. Ha, Irak'ın kuzeyinde var. Eğer sen çok seviyorsan defol git oraya. Seninle beraber gelecekler varsa onları da yanına al, beraber gidin orada yaşayın. Siz bu ülkeyi bölemeyeceksiniz, buna gücünüz yetmeyecek. Bu tehdit dilini, bu küstahlığı benim Kürt kardeşlerim sineye çeker mi? Bunlar kim oluyor da benim Kürt kardeşlerimin oyunu CHP'ye, adı iyi ama kendisi karışık bir partiye pazarlayabilir? Bunlar kim oluyor ana muhalefetin İstanbul, Ankara, İzmir adaylarını bu şekilde tehdit edebiliyor. Buna rağmen ne CHP, ne hanımdan, ne Saadet'ten tepki yükselmiyor. Hiçbiri hakareti, tehdidi üzerine almıyor. Kendi izzeti nefsini korumayan bu milleti koruyabilir mi? Siyaset darbecilere alkış tutanların değil, demokrasiye canı pahasına sahip çıkanların işidir. Siyaset Türkiye'nin IMF kapılarında süründürenlerin işi değildir. IMF'ye bunlar kucak açtı 23,5 milyar dolar borçlandılar biz sıfırladık. Siyaset beyaz kefeni giyerek millete hizmet edenlerin işidir. Biz böyle bir siyasetçi işte böyle bir devlet adamı olmanın gayreti içerisindeyiz. Sizlerin emanetine leke sürdürmemenin çabasındayız. Ömrümüzce de bu milletin hizmetkarı olmaya devam edeceğiz, bunun için 31 Mart'ta sizlerden güçlü destek bekliyorum."
Erdoğan, konuşmasının sonunda daha önce kendi partilerinde yer alan ama şimdilerde başka partilere geçenler olduğunu belirterek, "Unutmayın taş yerinde ağırdır. Millete hizmet etmeye talip olup, milletin yeminli düşmanlarıyla yol yürünemez. Terör örgütü mensuplarıyla el ele, omuz omuza, kol kola yürüyenlerle yol yürünmez. Maksat hizmetse bunun yeri AK Parti'dir. Çünkü yaparsa AK Parti yapar. Böyle bir anlayışın AK Parti'de yeri yoktur" dedi.
'Tek devlet, tek millet, tek vatan, tek bayrak' vurgusuyla Rabia'yı hatırlatan Erdoğan, konuşmasının sonunda pazar günkü seçimler için AK Parti adaylarına destek istedi.
OKUL AÇILIŞINA KATILDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mitingin ardından Barbaros Hayrettin Mahallesi'nde bulunan Hasan Taşar İmam Hatip Ortaokulu'nun açılışını gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, okulu yaptıran hayırseverler Hasan Taşar'a teşekkür etti. Açılışın ardından okulu gezen Erdoğan öğrenciler ile birlikte sıralara oturarak fotoğraf çektirdikten sonra, tahtaya "Oku, düşün, uygula, neticelendir" yazarak altına imzasını attı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışın ardından uçakla İstanbul'a hareket etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Mitingden detaylar
-Erdoğan'ın konuşması
+++
-Aktüel görüntüler
Haber-Kamera: Hasan KIRMIZITAŞ - Mahir ALAN/ ADIYAMAN,
=============================
16)AKŞENER: BİRİNİ KÖTÜLEYEREK KENDİNİZ İYİ OLAMAZSINIZ
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Bodrum atmosferi, inşallah Türkiye'nin her tarafında egemen olur. Bodrum'un böyle bir özelliği ve güzelliği var. Ama siyaset, aynı zamanda rekabet demektir. Rekabet etmek demek, seçmenin efendi olduğu, velinimet olduğu bir anlayışı ortaya koymak demektir. Yani birini kötüleyerek kendiniz iyi olamazsınız" dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, seçim çalışmaları kapsamında önceki gün akşam saatlerinde geldiği Bodrum'daki programına dün de devam etti. Akşener, önce Bodrum Sağlık Vakfı'nı ziyaret etti. Vakıf Başkanı İbrahim Akkaya ve vakıf yöneticileri tarafından karşılanan Akşener, engelli öğrencilerin çalışmalarını yakından inceledi. Öğrencilerin farklı seramik türlerini nasıl ürettiklerini anlatmasını dikkatle dinleyen Akşener, vakıf yöneticilerine, öğretmenlere, velilere ve öğrencilere teşekkür etti. Akşener daha sonra kalabalık konvoyla, Turgutreis Atatürk Meydanı'na hareket etti. Burada seçim otobüsünden inen Akşener, CHP Turgutreis Seçim Ofisi'ni ziyaret ederek başarılar diledi.
'BİRİNİ KÖTÜLEYEREK KENDİNİZ İYİ OLAMAZSINIZ'
Kurulan sahneden ilçe sakinlerine seslenen ve İYİ Parti Bodrum Belediye Başkan Adayı Mehmet Tosun'a destek isteyen Akşener, şöyle dedi:
"Ben dün buraya havalimanından gelirken, Mehmet kardeşime bir soru sordum, nelerden bahsedeyim diye. Dedi ki, 'Yüksek siyasetten bahsetmeyin. Tepedeki kavgadan bahsetmeyin. Bodrum'da kardeş hukuku sürüyor. Bodrum'da sadece siyasi rekabet ve projeler üzerinden yürüyen bir rekabet var'. Ne güzel bir şey bu. Hizmet anlayışı, projeleri kimin iyiyse, kime güveniyorsanız oy vereceksiniz. Dilerim ki Mehmet Tosun'un bana söylediği bu Bodrum atmosferi, inşallah Türkiye'nin her tarafında egemen olur. Bu hava her tarafta devam eder. Bunun için Bodrum'un böyle bir özelliği ve güzelliği var. Ama siyaset, aynı zamanda rekabet demektir. Rekabet etmek demek, seçmenin efendi olduğu, velinimet olduğu bir anlayışı ortaya koymak demektir. Yani birini kötüleyerek kendiniz iyi olamazsınız."
CEKETİMİ ASSAM SEÇİLİRİM ANLAYIŞI
Meral Akşener, 31 Mart'ın genel değil yerel seçim olduğunu hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben seçilmeyeceğim. Sayın Erdoğan seçilmeyecek. Sayın Bahçeli seçilmeyecek. Sayın Kılıçdaroğlu da seçilmeyecek. Kimler seçilecek bu seçimde? Partilerimizden belediye başkanı adayı olmuş şahıslar seçilecek. Ama çok uzun zamandır, 'ceketimi assam seçilirim' anlayışı, seçmeni velinimet olmaktan çıkardı. Ben kadın olarak Türkiye'de yola çıkıp da siyaseten sağ kalan tek kadın politikacıyım. Tecrübe anlamında çok şey gördüm, geçirdim. Doğru Yol Partisi'nde yola çıktım, ondan sonra MHP'de devam ettim, olmadı. Bir mücadelenin sonunda, arkadaşlarımız ve milletimiz 'Bir parti kur' dedi. Biz beraberce, İYİ Parti'yi kurduk."
'BELEDİYE PERSONELİNİN TEMİNATI BENİM'
İYİ Parti Bodrum Belediye Başkan Adayı Mehmet Tosun'a destek isteyen Meral Akşener, daha sonra seçim otobüsüyle ilçe merkezine hareket etti. Yol boyunca sevgi gösterileriyle karşılaşan Akşener, Bodrum Belediye Meydanı'nda seçim otobüsünden inerek, Merkez Taksi Durağı'nda şoför esnafıyla çay içti. Daha sonra Bodrum Belediyesi önüne geçen Akşener, "Belediye personelinin teminatı benim" dedi. İskele Meydanı'na yürüyen Akşener, Denizciler Derneği'nde dernek yönetimi ile bir araya geldi. Akşener ve beraberindekiler daha sonra İYİ Parti Merkez Seçim İletişim Merkezi'ne geçti. Burada partili kadınlarla bir araya gelen Akşener, konuşmasının ardından ilçeden ayrıldı ve İstanbul'a hareket etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Akşener'in sağlık vakfı ziyaretinden genel detay görüntü
Turgutreis seçim iletişim merkezindeki konuşması
Bodrum'daki ziyaretlerinden genel detay görüntü
Haber-Kamera: Mehmet Can MERAL/ BODRUM(Muğla),
==============================
17)DESTİCİ: BU HESABI AHİRETE BIRAKMAYACAĞIZ
BÜYÜK Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Muhsin Yazıcıoğlu ve yol arkadaşlarının davasının peşini bırakmayacaklarını belirterek "Kimsenin şüphesi olmasın. Bu hesabı ahirete bırakmayacağız. Bizim hassasiyetimiz hukuk içerisinde bunu çözmektir. Bu işte hatası, ihmali, kusuru, kastı olanlar yargı önüne çıkacak ve hesabını verecekler" dedi.
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici partisinin il başkanlığı tarafından 25 Mart 2009'da Kahramanmaraş'ta helikopterin düşmesi sonucu hayatını kaybeden merhum kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile dönemin İl Başkanı Erhan Üstündağ, İl Başkan Yardımcısı Yüksel Yancı, Belediye Meclis Üyesi adayı Murat Çetinkaya, Gazeteci İsmail Güneş ve pilot Kaya İstektepe'yi anmak için düzenlediği programa katılmak üzere Sivas'a geldi. Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi'nde düzenlenen programa Destici'nin yanı sıra İl Başkanı Uğur Bulut, Belediye Başkan Adayı Doğan Ürgüp, helikopter kazasında hayatını kaybedenlerin yakınları ve partililer katıldı. Şehitler için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan programda düzenlenen tiyatro gösterisi ile Çanakkale şehitleri de anıldı.
'BU HESABI AHİRETE BIRAKMAYACAĞIZ'
Anma programında partililere hitap eden BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Muhsin Yazıcıoğlu'nu yaşamış olmak, anlamış olmak ve yaşadığı süreç içerisinde onunla beraber olmanın haklı gururunu yaşadığını söyledi. Destici, Muhsin Yazıcıoğlu ve yol arkadaşlarının hukuki sürecini takip ettiklerini belirterek, "Şehitlerimiz emin olsunlar ki onların geride bıraktığı dava arkadaşları, Büyük Birlik hareketinin mensupları ve alperenler onları unutmadı, unutmayacak ve asla unutturmayacaktır. Onların davalarını yaşatacağız. Dünden, bugünden ve yarınlara inşallah daha güçlü bir şekilde bu emaneti taşıyacağız. Kimsenin şüphesi olmasın. Bu hesabı ahirete bırakmayacağız. Bizim hassasiyetimiz hukuk içerisinde bunu çözmektir. Elhamdülillah işte yol almaya başladık. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nda üst dereceli 9 memurla ilgili verilen takipsizlik kararını verilen görüşmeler neticesinde kaldırttık. İddianame hazırlandı. Şu anda o 9 kişi yargılanmaya başladı. Göksun'da helikopterin üzerindeki cihazları söken sanıklar vardı. Bizi oraya müdahil dahi etmemişlerdi. Bu dönem de yine bizim girişimlerimizle hem aileler, hem de partimiz bu davaya müdahil oldu ve iki mahkemeyi de avukatlarımız takip ediyorlar. Son olarak Kahramanmaraş'taki ana soruşturma dosyasına verilen takipsizlik kararı da yine bizim girişimlerimizle kaldırıldı. Bu işte hatası, ihmali, kusuru, kastı olanlar yargı önüne çıkacak ve hesabını verecekler" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Programdan görüntüler
-Destici'nin konuşması
Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI/ SİVAS,
===========================
18)BAKAN SELÇUK'TAN DEPREMİN MEYDANA GELDİĞİ ACIPAYAM İLE İLGİLİ ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR
AİLE Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Siirt ziyaretinde, Denizli'nin Acıpayam ilçesinde meydana gelen deprem nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) verilecek prim belgelerinin süresini 1 Nisan'a ertelediklerini duyurdu.
Bakan Selçuk, şöyle konuştu:
"Acıpayam ilçemizde depremin etkilerinin en fazla hissedildiği köyler olan Yeniköy, Uçarı, Karahöyük ve Oğuz köylerinde vatandaşlarımızı ziyaret ettik. Kızılay, AFAD'ın görev yaptığı bölgede, Bakanlığımız ASDEP görevlileri de vatandaşlarımıza hizmet veriyor. Psikososyal destek için ihtiyaçları anında tespit edip en kısa sürede karşılıyoruz. Ziyaretlerim sırasında vatandaşlarımızın özellikle primlerin ödenmesine ilişkin bir de talebi oldu. Depremi yaşayan vatandaşlarımızın, iş yeri ve işverenlerimizin yanında olmak adına Sosyal Güvenlik Kurumu'na verilmesi gereken prim belgelerinin verilme süresini erteledik. Depremin olduğu 20 Mart 2019 tarihinden 25 Mart 2019 tarihine kadar, bu tarih dahil, SGK'ya verilmesi gereken iş yeri bildirgesi, sigortalı işe giriş bildirgeleri, sigortalı işten ayrılış bildirgeleri ile 2019 yılı Şubat ayına ait aylık prim ve hizmet belgesinin verilme süresini 1 Nisan 2019 tarihine kadar uzattık. Bu vesileyle depremden olumsuz etkilenen tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, devletimizin her daim yanlarında olduğunu bilmelerini istiyorum."
Siirt'e 17 yılda, 9 milyar liralık yatırım yapıldığını kaydeden Bakan Zehra Zümrüt Selçuk, "Şehrimizde, kaynaklarını halka hizmet için kullanan bir yerel yönetim anlayışı hakim. Çünkü Siirt, Mezopotamya ve Anadolu uygarlıklarının kesiştiği bir medeniyet şehridir. Bu anlayışla Siirt'e 17 yılda 9 milyar lirayı aşkın kamu yatırımı yaptık. Bu yatırımlar içerisinde eğitim, sağlık, ulaşım, ticaret, sosyal yardımlar, sanayi gibi birçok hizmeti barındırıyor" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Bakan'ın Siirt Valiliğine gelmesi
Bakanın karşılanması
Bakanın Zümrüt'ün açıklamaları
Şehit yakınları, gazi ve kadın girişimcilerin yaptığı toplantıya gelmesi
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Turan KOYUNCU - Mehmet Yücel DURAK/SİİRT,
===========================
19)BAKAN PAKDEMİRLİ, ELEKTRİKLİ TRAKTÖRÜ TANITTI
TARIM ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Manisa ziyaretleri kapsamında geldiği Alaşehir ilçesinde Türkiye'de ilk kez yerli ve milli olarak seri üretime hazır olan elektrikli traktörü slayt gösterisiyle halka tanıttı.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Salihli ilçesinde basına kapalı olarak gerçekleştirilen Tarım ve Orman Sektör Buluşması programının ardından Alaşehir ilçesine geçti. Bakan Pakdemirli ilk olarak TARİŞ'e geçerek işçilerle bir araya geldi. Alaşehir Belediye Başkanlığı'nı ziyaret ettikten sonra Alaşehir 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda düzenlenen mitinge katılan Bakan Pakdemirli, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı adayı Cengiz Ergün ve Alaşehir Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı adayı Ali Uçak'a destek istedi. Bakan Pakdemirli, burada Tarım ve Orman Bakanlığı'nın projesini açıkladı.
'SERİ ÜRETİME HAZIR'
Türkiye'de ilk kez yerli ve milli olarak üretilen traktörü Alaşehir mitinginde tanıtan Bakan Pakdemirli şunları söyledi:
"Tarım ve Orman Bakanlığı olarak hazırladığımız ancak gizli tuttuğumuz bir projemiz vardı. Alaşehir'deki bu coşkuyu heyecanı görünce ben buradan göstereyim istedim. 4 tondan fazla bir su tankını çekiyor. Bu traktör dünya da bir ilk. Yerli ve milli. Tamamen elektrikle çalışıyor. Günlük 7 liralık şarjla akşama kadar toplam 8 saat çalışacak bu traktör. Prototofimiz seri üretime hazır. Traktörde debriyaj yok. Seri üretime geçelim ilk çıkan traktörü de Alaşehir'de kullanacağız. Yani hep ne diyoruz, onlar konuşur biz yaparız. Son derece ekonomik olacak ve artık çiftçimizin mazot derdi bitecek. Çiftçilerimizin dertlerini, artan maliyetlerini biliyoruz. Şu seçimi geçelim bütün dertlerinizi hep birlikte çözüyor olacağız."
'BU SEÇİMLER BİZİM BEKAMIZ'
Tarım ve Orman Bakanı Alaşehir İlçesi'ndeki programlarının arından Sarıgöl ilçesine geldi. Bakan Pakdemirli ilçe girişinde araç konvoyu ile karşılandı. Bakan Pakdemirli, Sarıgöl Cumhuriyet Meydanı'nda gerçekleştirilen mitingte vatandaşlara seslendi. Bakan Pakdemirli burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Bu seçimler hakikaten çok önemli. Bu seçimler bizim bekamız. 24 Haziran'da bize vermiş olduğunuz vizenin tekrar tastikini istiyoruz. Tarım da, orman da eksikliklerimiz olmuş olabilir. Sizlere hizmetlerimizi yeterince verememiş olabiliriz. Ama bugün hesap görme günü değil, bugün bekamızı kurtarma günüdür. Bugün oy oranlarımızın bir fazlasını almamız lazım. Belediye hizmetlerinde iktidarla birlikte yürüyen belediyeler çok daha verimli oluyorlar. Manisa'da bir değil, iki değil, üç tane bakanınız var. Bu dönemde Manisa çok şanslı. Bizim derdimiz sizin dertlerinizle dertlenmek, sıkıntılarınız varsa bunları çözmeye çalışmaktır. Biz sizlere efelik yapmaya değil, hizmetkar olmaya geldik.ö Bakan Pakdemirli konuşmasının ardından kentten ayrıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Bakan Pakdemirli'nin miting alanına gelmesi
-Bakan Pakdemirli'nin konuşması
-Genel ve detay görüntüler
+++
-Bakan Pakdemirli'nin konuşması
-Miting alanından genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Cemil SEVAL/ MANİSA,
========================
20)BAKAN DÖNMEZ: BAĞIMSIZ ENERJİ KAYNAKLARINA İHTİYACIMIZ VAR
ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, "Petrol ve doğal gaza ödediğimiz rakam son 10 yıl ortalaması 40 ila 45 milyar dolar arasında değişiyor. Cari açığın temel nedenlerinden birisi de enerjide bizim dışa bağımlı olmamız. Onun için diyoruz ki; güçlü bir Türkiye için bağımsız enerji kaynaklarına ihtiyacımız var" dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Giresun Uygulama Oteli'nde, muhtarlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya gelerek açıklamalarda bulundu. Bakan Dönmez, enerjinin, bir ülkenin en temel ihtiyaçlarından olduğunu belirtti. Dönmez, enerjinin sadece evlerin aydınlatılması veya ısıtılmasıyla sınırlı bir konu olmaktan çıktığını, sanayinin ve ekonominin de vazgeçilmez unsuru haline geldiğini söyledi.
Bakan Dönmez, Türkiye'de son 15 yılda elektrik sektöründe üretim, iletim, dağıtım anlamında 100 milyar dolarlık yatırım yapıldığını hatırlatarak, "Bunun büyük kısmını da özel sektör eliyle yapmışız. Bu arada, artık tüm gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, enerji sektöründe devlet küçülmeye başladı yani ana oyuncu olmaktan çıktı. Ne yapıyoruz? EPDK var, düzenleme yapıyor, denetleme yapıyor. Bakanlık olarak biz ana politikaları belirliyoruz. Keza yine Bakanlığımızın TEİAŞ, BOTAŞ gibi ana oyuncuları var, orada ana iletim hatlarını yapmak suretiyle yine arz güvenliğiyle alakalı bazı misyonları üzerimizde tutuyoruz ama büyük oranda da özelleştirmişiz. Ayrıca elektrik dağıtımını 21 bölgede yine bu dönemde özelleştirdik. Yaklaşık 13 milyar dolar Hazine'nin kasasına girdi oldu. Yine önemli üretim santrallerimizi de özelleştirmişiz 10 milyar dolar da oradan girdi oldu. Sırf elektrik tarafında 23 milyar dolarlık özelleştirme yapmışız" diye konuştu.
'DOĞAL GAZ İÇİN KEŞİF YAPILDI'
Türkiye'nin 81 ilinde doğal gaz kullanıldığını aktaran Dönmez, doğal gazın önemli bir kısmını ithal ettiklerini belirterek, şunları söyledi:
"Kendi kaynağımızı henüz yeteri kadar bulamadık. İşte geçtiğimiz ay bir keşfimiz oldu Trakya'da, 300 bin hanenin 10 yıl süreyle doğal gazını temin edecek keşif yapıldı. Yine Güneydoğu'da Diyarbakır, Siirt'te 3 yeni petrol sahası keşfettik. Geçtiğimiz hafta onları işletmeye aldık, günlük 1650 varil ve ilk defa hidrolik çatlatma yöntemiyle de petrol üretmeye başladık. Uzunca bir süredir Amerika'nın üzerinde çalıştığı ve bu sayede Amerika'nın ithalatçı olmaktan çıkıp ihracatçı pozisyonuna geldiği bir teknolojiyi Türkiye'ye de kazandırmış olduk. İnşallah bu teknolojiyle nerede varsa arayacağız, bulacağız ve milletin, ekonominin, vatandaşın emrine sunacağız."
'BAĞIMSIZ ENERJİ KAYNAKLARINA İHTİYACIMIZ VAR'
Güçlü Türkiye için bağımsız enerji kaynaklarına ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Bakan Dönmez, şöyle dedi:
"Madencilikte hala bazı ham maddeleri yurt dışından ithal ediyoruz. Bir kısmı ülkemizde bulunmadığı için ithal ediyoruz, bir kısmında da yeteri kadar üretim yapamadığımız için. 18 milyar ton kömür rezervimiz var, geçtiğimiz yıl tarihi bir rekor kırdık. 101,5 milyon ton bir yılda kömür ürettik ama 30 milyon ton da kömür ithal ettik. Şimdi bu ithalatı bizim azaltmamız lazım. 3- 4 milyar dolar her yıl kömüre para ödüyoruz, petrol, doğal gaz hariç. Petrol ve doğal gaza ödediğimiz rakam da son 10 yıl ortalaması 40 ila 45 milyar dolar arasında değişiyor. Cari açığın temel nedenlerinden birisi de enerjide bizim dışa bağımlı olmamız. Biz onun için diyoruz ki güçlü bir Türkiye için bağımsız enerji kaynaklarına ihtiyacımız var. Onlara ulaşıncaya kadar gerekirse yurt dışından da ithal etmek suretiyle vatandaşı karanlıkta da bırakmayacağız, soğukta da bırakmayacağız, yolda da bırakmayacağız inşallah."
Bakan Dönmez, konuşmasının ardından katılımcılardan gelen soruları yanıtladı. Dönmez, kentte esnaf ziyareti de yaptıktan sonra Tirebolu ilçesinde belediyenin proje tanıtım toplantısına katıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Bakan Dönmez ziyaret ve programları
Bakan Dönmez, konuşma
Detaylar
Haber-Kamera: Hakan KABAHASANOĞLU/ GİRESUN,
==================================
21)ALTAY: TRUMP'IN KARARININ HİÇBİR HUKUKİ DAYANAĞI YOK
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, "Trump'ın kararının hiçbir hukuki dayanağı yok. Trump'ın sadece kişisel olarak arzusunu ortaya koyan bir karardır. Golan Tepeleri 1967'de yapılan anlaşma gereğince Filistin'indir" dedi.
Bir dizi ziyaret ve temasta bulunmak üzere Afyonkarahisar'a gelen CHP Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Engin Altay, partisinin il başkanlığını ziyaret etti. CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, CHP İl Başkanı Nevzat Ercan ve partililer tarafından karşılanan Altay, gazetecilere açıklamalarda bulundu. Millet İttifakı'na birçok olumsuz söylemler yöneltildiğini vurgulayan Altay, "Bu seçim süresince 'zillet' dendi, 'hain' dendi, 'adiler' dendi, 'ahlaksız' dendi. Denmeyen kaba ve yaralayıcı söz kalmadı" dedi.
'ANADOLU MUSTAFA KEMAL'İN ÜLKESİDİR'
Yeni Zelanda'da Müslümanlara yönelik saldırıyı hatırlatan Engin Altay, "Yeni Zelanda'da yaşanan menfur olaydan sonra hem partim, hem de aziz vatandaşlarımın iyi dileklerini ve taziyelerini götürmek üzere Yeni Zelanda'ya gittim. Yeni Zelanda'daki hain saldırıyı Türkiye'ye yönelik Haçlı seferlerinin işaret fişeği gibi adlandırarak seçimlerde bunu oya devşirmek için de bir hamle içine girdiler. Haçlı seferi paranoyası ile toplumun karşısına çıktılar. Şunu unuttular; Avrupa da ve Haçlılar da şunu iyi bilir. Anadolu Mustafa Kemal'in ülkesidir. Mustafa Kemal onların Haçlılar dediği o milletlere, o dine mensup insanlara işte bu topraklarda bükemediği bileği öptürdü 100 sene önce. Merak etmesinler bir daha Türkiye'de Haçlı seferi kavgası olmaz" diye konuştu.
'TÜRKİYE'NİN BEKA SORUNU YOK'
Beka tartışmalarına da değinen Engin Altay, şöyle devam etti:
"Beka, beka, beka dediler. Beka şudur, 4 harfli bir kelimedir. Birinci harfi 'batırdığımız' demek, ikinci harfi 'ekonomi' demek, üçüncü harfi 'kurtarma' demek, dördüncü harfi ise 'arayış' demek. Yani 'batırdığımız ekonomiyi kurtarma arayışındayız' diyorlar. Bekanın da Türkiye'deki karşılığı budur. Türkiye'nin bir beka sorunu yok. Türkiye bundan önce daha ağır badireleri ve tehditleri bertaraf etmesini bilmiştir. Türkiye bin yıllık Anadolu kardeşliğini korumuştur. Bundan sonra da Türkiye'yi 3- 5 terör örgütünün yokluk ve varlık sürecine sokması mümkün değildir. Bu millet 82 milyonuyla kardeştir. Kardeş olarak yaşama arzusu ve iradesi içerisindedir. Millete fitne ve fesat sokarak 3- 5 oy alma uğruna Türkiye'ye yönelik bir provokatif söylemi de son derece tehlikeli buluyoruz."
TRUMP'IN GOLAN TEPELERİ KARARI
ABD Başkanı Donald Trump'ın Golan Tepeleri'ni İsrail toprağı olarak tanımasının hukuki açıdan dayanağı olmadığını söyleyen Altay, şöyle dedi:
"Trump'ın kararının hiçbir hukuki dayanağı yok. Trump'ın sadece kişisel olarak arzusunu ortaya koyan bir karardır. Golan Tepeleri 1967'de yapılan anlaşma gereğince Filistin'indir. İsrail'in sadece Golan Tepeleri'nde değil, Filistin'de dindaşlarımıza, Müslüman kardeşlerimize yönelik hem işgali hem ambargosu ve izolasyonu hem basıncı ve baskısı, hain ve alçakça saldırılarıyla katliamları devam etmektedir. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Türkiye'nin İsrail konusundaki politikaları da Filistinli kardeşlerimizle gerçek bir dayanışmayı yansıtmaktan da uzaktır. Bunun da altını çizmek lazım. Türkiye, İsrail konusunda güçbirliği içerisinde tek ses olmamız lazım. Hem de daha yüksek refleks göstermemiz lazım. Biz Filistinli kardeşlerimize yönelik bu tür saldırı ve hamleler karşısında Türkiye'nin ve orta yerindeki hükümetin olumlu kararlarını da her zaman destekleriz."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Engin Altay'ın partiye gelişi
Partiler tarafı Altay'ın karşılanması
Altan'dan detay
Altay'ın konuşması
Detaylar
Haber-Kamera: Satılmış AKKAŞ/ AFYONKARAHİSAR,
==========================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni - 1 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?