DHA YURT BÜLTENİ-2

Ereğli'de fırtına cami minaresini devirip, çatıları uçurdu

KONYA'nın Ereğli ilçesinde saatteki hızı 72 kilometreyi bulan fırtına nedeniyle bir caminin minaresi ile çok sayıda ağaç devrildi, yaklaşık 10 evin çatısı uçtu ve çok sayıda araçta zarar gördü.

Konya'nın güneydoğusunda yer alan Ereğli ve Halkapınar ilçelerinde şiddetli rüzgar hayatı olumsuz etkiledi. Rüzgar nedeniyle her iki ilçede de okullar bugün olmak üzere 1 gün ara verildi. Ereğli'de saatteki hızı yaklaşık 72 kilometreyi bulan rüzgar nedeniyle yaklaşık 10 evin çatısı uçtu ve çok sayıda araç zarar gördü. Yine kentin farklı noktalarında çok sayıda ağaç devrildi. Devrilen bir ağacın ise altında su kuyu olduğu ortaya çıktı. Yine rüzgar nedeniyle Karaman yolunda bir TIR devrilirken, başka bir TIR'ın dorsesinin üst bölümü de yerindan fırladı. Aydınlar Mahallesi'ndeki Aydınlar Camii'nin de minaresi devrildi. Şans eseri ölen yada yaralanan olmazken fırtınanın etkisini gün boyu sürdüreceği belirtildi.

Haber- Kamera: Atilla ATMACA EREĞLİ KONYA

============================

Bulvar çalışması için 10 yıl önce boşlatılan tek katlı bina çöktü

ADANA'da, 2010 yılında, bulvar genişletilmesi için belediye tarafından istimlak edilip, boşaltılan tek katlı bina, gece yarısı çöktü. Enkaz kaldırma çalışması yapılırken, yıkıntı altında kalan olmadığı öğrenildi. Seyhan ilçesine bağlı Narlıca Mahallesi Ray Sokak'ta bulunan binalar, 10 yıl önce, Mustafa Kemal Paşa Bulvarı'nın devamının yapılması için belediye tarafından istimlak edilerek, yıkılmaya başlandı. Boşaltılan ancak hala yıkılmayan bazı binalar, atık kağıt toplayanlar ile madde bağımlıları tarafından kullanılır oldu. Gece yarısı boş binalardan tek katlı olan, gürültüyle çöktü. Mahalleli, kısa süreli panik yaşarken, polise haber verdi. İhbarla bölgeye gelen ekipler, enkaz çevresine güvenlik şeridi çekti. Enkaz kaldırma çalışması yapılırken, yıkıntı altında kalan olmadığı öğrenildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ------------------------------Yıkılan metruk evden genel ve detaylarOlay yerindeki polis Polis aracından görüntü

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,

============================

Zonguldak'ta şiddetli rüzgar etkili oldu

ZONGULDAK'ta sabaha karşı etkili olan şiddetli rüzgar nedeniyle bazı evlerin çatısı uçtu, elektrik kesintisi yaşandı.

Şİddetli rüzgar, sabah saat 07.00 sıralarında etkili oldu. Saatteki hızı 55 kilometreyi bulan ve yaklaşık 1 saat süren rüzgar nedeniyle Tepebaşı ve Mithatpaşa Mahallesi'nde bazı ev ve garajların çatısının uçmasına neden oldu. Park halindeki bir otomobilin üzerine ise garaj çatısı devrildi. Çatı ve ağaçlardan kopan dallar, yollara yayıldı. Yüksek gerilim hattındaki arıza nedeniyle bazı mahallelerde elektrik kesintisi yaşandı. Ayrıca kent merkezine su hattındaki arıza nedeniyle su verilemedi.Ekipler, elektrik ve su hattındaki arızaları gidermek için çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü-Rüzgarda devrilen garaj çatısı-Uçan çatı

Haber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN/ ZONGULDAK,

============================

Hurda sanatçısı el üzerinde dönen dünya heykeli yaptı

HATAY'da, mozaik ve hurda sanatçısı Mervan Altınorak (50), hurda parçalarından 'el üzerinde dönen dünya heykeli' yaptı. Reyhanlı ilçesinde mozaik ile resim, hurda parçalarından da çok çeşitli heykeller yapan Mervan Altınorak, 'barış dolu bir dünya için el üzerinde dünya heykeli' yaparak çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. İlçenin terör nedeniyle atılan roketler ve füzelerle mağdur olduğunu söyleyen Altınorak, Reyhanlı'nın yaşadığı acıları dile getirmek amacıyla 3 ay önce yapımına başladığı el üzerinde dönen dünya heykelini, dünyaya barış getirmesi mesajı vermek için yaptığını anlattı.Altınorak, "Heykeli üç ayda tamamladım. Otomobil hurda parçaları kullandım. 350 kilogram ağırlığındaki heykelin yüksekliği 3 metre, eni ise 2,5 metredir. El üzerinde dönen dünya heykeli yaparak barış dolu bir dünya mesajı vermek istedimö dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------El üzerinde dönen dünya heykeli-Heykelden detay görüntüler-Çalışma ortamından detaylar-Mervan Altınorak'ın konuşması

Haber-Kamera: Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI,(Hatay),

=============================

Liseli kızlar kadına şiddeti araştırdı

TÜBİTAK tarafından bu yıl 51'incisi düzenlenen 'Lise Öğrencileriarası Araştırma Projeleri Yarışmasına' katılan Necmettin Erbakan Fen Lisesi öğrencileri Belinay Eyüpoğlu ile Dilan Başıbüyük, Erzurum Anadolu Lisesi öğrencileri Gamze Nur Adal ile Nil İşcan'ın sosyoloji dalında yaptıkları çalışmalarla dikkat çekti. TÜBİTAK tarafından düzenlenen ve 3 gün sürecek yarışma Atatürk Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi'nde başladı. 10 ilden biyoloji, kimya, coğrafya, değerler eğitimi, fizik, matematik, psokoloji, sosyoloji, tarih, teknoloji tasarım, Türk dili ve edebiyatı ve yazılım konularında hazırlanan bin 665 projenin değerlendirmesi sonucu 100 çalışma Erzurum'daki bölge yarışma sergisine kabul edildi. 10 ilden öğrencilerin birbirinden ilginç projelerinin yeraldığı sergi törenle açıldı. OLUMSUZ SÖZLER YERİNE OLUMLULARI KULLANMALIYIZ Türkiye'de yaşanan bir çok soruna dikkat çeken projelerin yeraldığı sergiye Erzurum'u temsilen katılan Necmettin Erbakan Fen Lisesi öğrencileri Belinay Eyüpoğlu ile Dilan Başıbüyük, 'Geçmişten günümüze kadınlar hakkında söylenen ve olumsuz öğütler içeren kalıplaşmış sözlerin kadına yönelik şiddet üzerindeki etkisi'ni anlattı. Günümüzde sıkça kullanılan olumsuz sözlerin şiddeti sebep olduğunu belirten Eyüpoğlu ve Başıbüyük, "Kadına yönelik şiddet tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en önemli toplumsal sorunlardan bir tanesidir. Ülkemizde son yıllarda kadına yönelik şiddet haberlerinde çok ciddi artış olmuştur. Bu projede amaç ülkemizde kadınlar hakkında sıkça kullanılan olumsuz, kalıplaşmış sözlerin şiddete yönelik etkisini araştırmaktı. Olumsuz öğütler içeren atasözlerine alternatif olumlu öğütler içeren sözler bulmak ve bunların toplumda kullanılmasını yaygınlaştırmak. Yapılan çalışmada bu tip atasözlerinin şiddete yönelik etkisi olduğu gözlemlenmiştir" diye konuştular.ÇOCUK GELİNLER, EĞİTİM VE GELİR DÜŞÜKLÜĞÜYarışmaya 'eski eş şiddetinin araştırılması ve şiddet gören kadınların acil durumlarda kullanacağı android tabanlı uygulama tasarı'sıyla katılan Erzurum Anadolu Lisesi öğrencileri Gamze Nur Adal ile Nil İşcan ise 52 kadına 10 sorudan oluşan bir anket yaptıklarını söyledi. Anket yaptıkları kadınların yarısının bir süre sığınma evlerinde kalanlardan oluştuğunu ifade eden Adal ile İşcan, "Kadınların yüzde 50'si çocuk gelin diye tabir edilen 13-19 yaş arasında evlenmiş. Bir çoğunun eğitim düzeyi ve ailenin gelir düzeyi düşük. Bütün bunlar beraberinde şiddeti de getiriyor" dediler.Şiddete uğrayan kadınların sadece yüzde 11'inin polise başvurduğunu belirlediklerini aktaran Adal ve İşcan, şunları anlattı: "Kadınlar bu tür durumlarla genellikle bir yakınına bilgi vermeyi istiyor. Biz de bu konuda android telefonlar için bir uygulama tasarladık. Eş şiddetine uğrayan kadın bir yakınını aradığı zaman hemen SMS ve konum bilgisi gönderiliyor. Böylelikle arkadaşı, yakını kadının hem yerini hem de gelen mesajla durumunu öğrenerek harekete geçebilir. Her hangi bir kaçırılma olayında ise telefon 5 dakikada bir karşı tarafı konum bilgisi gönderiyor."100 PROJEYE JÜRİ PUAN VERECEKAtatürk Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi'nde sergilenen 100 proje konularında uzman jüri tarafından değerlendirilecek. Proje sahibi öğrencilerin sunum da yapacağı jüri değerlendirmesi sonucu alanlarında ilk üçe giren çalışmalar belirlenecek. Yarışmada birinci olan projeler Diyarbakır'da Haziran ayında yapılacak Türkiye finaline katılacak.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------Projelerin sergilenmesi-Sergiyi gezenler-Protokolün serginin kurdelesini kesmesi-Belinay Eyüpoğlu ile Dilan Başıbüyük'ün çalışmalarını anlatması-Sergiden genel ve detaylar-Gamze Nur Adal ile Nil İşcan'ın çalışmalarını sergiyi gezenlere tanıtması-Gamze Nur Adal ile Nil İşcan ile röp-Serginin yapıldığı binanın görüntüsü

Haber-Kamera: Salih TEKİN/ ERZURUM,

============================

'Anneme mi üzüleyim, kız kardeşime mi?' (TEKRAR) AYDIN'ın Efeler ilçesinde, polis memuru Suat Teke tarafından kız kardeşi Hatice Büşra Çetinkaya (28) öldürülen, annesi Güngör Çetinkaya (58) ise ağır yaralanan Sevcan Demir (32), "Anneme mi üzüleyim, kız kardeşime mi bilemiyorum" diyerek, gözyaşı döktü.Olay, 4 Mart günü saat 15.00 sıralarında, Ata Mahallesi 683'üncü Sokak'ta meydana geldi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Suat Teke, 09 BİT 820 plakalı otomobiliyle ayrıldığı kız arkadaşı, Afyonkarahisar Emniyet Müdürlüğü bünyesinde görev yapan polis memuru Hatice Büşra Çetinkaya yönetimindeki 03 HB 099 plakalı otomobilin önünü kesti. Teke, tabancasıyla Hatice Büşra Çetinkaya'nın otomobilini kurşun yağmuruna tuttu. Silahtan çıkan kurşunlardan 8'i Çetinkaya'ya, 3'ü ise yanındaki annesi Güngör Çetinkaya'ya isabet etti. Hatice Büşra Çetinkaya, kaldırıldığı Aydın Atatürk Devlet Hastanesi'nde, doktorların müdahalelerine rağmen yaşamını yitirdi. Anne Güngör Çetinkaya ise Adnan Menderes Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde yoğun bakım ünitesinde tedavi gördü. Olayın ardından meslektaşları tarafından yakalanıp, adliyeye sevk edilen polis memuru Suat Teke, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.'O AN ŞOK YAŞADIM'Öldürülen Hatice Büşra Çetinkaya'nın evli ve 1 çocuk annesi olan ablası Sevcan Demir, acısının büyük olduğunu belirterek, gözyaşları içinde yaşadıklarını şöyle anlattı:  "Olay günü kardeşim Hatice Büşra ve annem Güngör Çetinkaya ile bizim evde kahvaltı yaptık. Kahvaltıdan sonra işe gideceğim için ben evden ayrıldım. Aradan 1 saat kadar geçti, telefon geldi. Arayan arkadaşımdı. Kardeşim Hatice Büşra Çetinkaya'nın kendisini aradığını ve zor durumda olduğunu söylediğini iletti. Bunun üzerine kardeşimi aradım; ancak telefonunu açmadı. Annemi aradım o da telefonunu açmadı. Önce anneme bir şey oldu, kardeşim de üzüntüden sinir krizi geçiriyor, diye düşümdüm. Eşim gelip, beni aldı. Birlikte annemin evine geçtik. Ancak evde kimse yoktu, ortalık da çok sessizdi. Bunun üzerine kardeşimi tekrar aradım. Telefonu Adnan Menderes Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi güvenlik görevlisi açtı. Burada yaralı birinin yattığını, sakin olmamı, durumunun iyi olduğunu söyledi. Bunun üzerine biz hemen hastaneye gittik. Orada annemi gördüm ama kardeşim yoktu. Doktor annemin karnından, sırtından ve bacağından 3 kurşunla yaralandığını söyledi. Kardeşimin nerede olduğunu hastane polisi de dahil sorduğum herkes bilmediğini söyledi. O an şok yaşadım. Ardından babam geldi o da aynı şekilde olayın şokunu yaşıyordu. Meğer benden başka kardeşimin öldüğünden herkesin haberi varmış." 'ADRES SORARKEN TANIŞMIŞLAR'Polis Suat Teke'nin kardeşini sürekli rahatsız ettiğini belirten Sevcan Demir, "Kardeşim polis okulunu 2 yıl önce kazanıp İstanbul'a gitti. Okulda eğitim gördükleri sırada çarşı iznine çıkan kardeşim, arkadaşları ile birlikte o dönemde Çevik Kuvvet'te görevli polis olan Suat Teke ile yolda karşılaşıp, adres sormuş. Bu sırada adalarında kısa bir sohbet olmuş. Daha sonra polis memuru Teke, bir yolunu bulup kardeşime ulaşmış ve arkadaşlıkları başlamış. Arkadaşlık yaptıkları sıralarda kardeşim Suat Teke'nin çok agresif ve küfürbaz olduğundan şikayet ediyordu. Sonra Teke'yi bizimle de tanıştırdı. Ancak ilk görüşte onun böyle psikopat biri olduğunu anlayamadım. Geçen nisan ayında ise ayrıldılar. O günden beri de kardeşimi rahatsız ediyordu. Telefonunu değiştirse bile kardeşime bir şekilde ulaşıyordu. Çünkü İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde Siber Suçlar Birimi'nde çalıştığı için kardeşimin adres ve telefon numarasına rahatlıkla ulaşabiliyordu. Aydın'a ise 3 günlük rapor alıp, geçen 2 Mart Pazartesi günü bizi görmeye geldi. Kardeşimin Aydın'a geldiğini bir şekilde öğrenmiş. Annemle kardeşim eve dönerken sokağın başında otomobilin önünü kesiyor ve olay yaşanıyor. Anneme mi üzüleyim, kardeşime mi; bilemiyorum" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -Hatice Büşra Çetinkaya'nın fotoğrafı-Hatice Büşra Çetinkaya'nın ailesinin oturduğu apartman dairesinden görüntü-Balkona asılan Türk bayrağından görüntü-Abla Sevcan Demir ile röp.

Haber-Kamera: Burhan CEYHAN/ AYDIN,