Başbakan Yıldırım: Cumhuriyet'e el uzatan karşısında bizi görür (3)
BAŞBAKAN YILDIRIM, CHP'Lİ BELEDİYE BAŞKANINI ZİYARET ETTİ
Başbakan Binali Yıldırım, İskele Meydanı'ndaki mitingin ardından Sinop Belediye Başkanı CHP'li Baki Ergül'ü makamında ziyaret etti. Başbakan Yıldırım bir süre Başkan Ergül ile makamında görüştükten sonra Valilikr ve Adliyeye de ziyarette bulundu. Ziyaret sırasında Hükümet Meydanı'nda yanına gelen vatandaşlarla fotoğraf çektiren Başbakan Yıldırım daha sonra Sinop Havalimanı'na geçerek TC-ATA uçağıyla İstanbul'a hareket etti.
Haber: Yaprak KOÇER-Hakan AKGÜN-İbrahim ASLAN/ SİNOP,
======================================================
Bakan Işık: " Türkiye'nin önceliği Münbiç'tir" (2)
"BİR GEMİDE İKİ KAPTAN OLURSA O GEMİ MUHAKKAK BATAR"
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Balıkesir'de Valilik ve Büyükşehir Belediyesi ziyaretlerinin ardından sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle biraraya geldi. Salih Tozan Kültür Merkezi'ndeki toplantıya Balıkesir Valisi Ersin Yazıcı, AK Partili Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur, AK Parti Balıkesir Milletvekilleri Mahmut Poyrazlı, Ali Aydınlıoğlu, Kasım Bostan, Sema Kırcı, çeşitli dernek, sendika ve kuruluşların başkan ve yöneticileri katıldı.
Toplantıda konuşan Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, 16 Nisan'daki referanduma dikkat çekerken, "Biz AK Parti olarak, Türkiye esası başkanlık sistemi olan ama ülkemize özgü olduğu içinde cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçmelidir. Bir gövdede iki başın bulunması bir gemide iki kaptanın olmasıdır. Denizcilerin çok güzel bir sözü vardır. 'İki kaptan gemiyi batırır.' Bir gemide iki kaptan olursa o gemi muhakkak batar. Aramızda bu geminin batmasını isteyen var mı? 'Kaptan sizdense batsın' anlayışı bu ülkeye hizmet eder mi? Esas olan görev ve yetki ve sorumlulukları net olarak tanımlanmış tek başlı bir yapıdır. 16 Nisan'da halkın iradesinin sandığa birebir yansıyacağına inanıyorum" dedi.
Yeni sistemin diktatörlüğü getireceği iddialarının da gerçeği yansıtmadığını savunan Işık, "Halkımızın hiçbir diktatöryel eğilimi kabul etmeyeceğine yürekten inanıyoruz. Halk bugüne kadar sağdan soldan bu iye heveslenenleri sandığa gömdü. Yarın bir başkası böyle bir hevese kapılırsa yine sandığa gömülür. Bu konudaki spekülasyonların yersiz olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
"HAİNLER GİDİNCE ZAYIFLAMADIK, GÜÇLENDİK"
Son günlerde Türk Silahlı Kuvvetleri'nin güçsüzleştiği, zayıfladığı şeklinde bir algı operasyonu yapılmak istendiğini belirten Işık, 15 Temmuz darbe girişiminden tam 39 gün sonra 24 Ağustos 2016'da Fırat Kalkanı harekatının başladığını ve başarıyla sürdürüldüğünü hatırlattı. Bakan Işık, şunları söyledi:
"Hani Türk ordusu zayıflamıştı? Türk ordusu şöyle olmuş, Türk ordusu çok kıymetli subaylarını kaybetmiş. Hainin kaybından üzülen bizden değildir. Bu hainlerin içimizden defolup gitmesi bizi nasıl zaafa uğratır? Aksine daha güçlüyüz. Çünkü içimizdeki bilgileri dışarıya sızdıran hainler artık aramızda yok. Artık komutanından değil de ağabeyinden emir alan zavalılar Türk Silahlı Kuvvetleri'nin mensubu değil. Düşünebiliyor musunuz, adam general olmuş, amiral olmuş, bu devlet ona 30-40 sene yatırım yapmış, kalkıyor, gidiyor, 'abi' dediği kişi ona emir veriyor. Bu emir, komutanın emrinden daha kıymetli! Böyle bir şey kabul edilebilir mi? Bunların gitmesine, TSK'dan tasfiye edilmesine kim üzülür? Bazıları çok üzülüyor? Niye? Çünkü onlar varken çok kolay haber alıyorlardı. Onlar varken başka bir şeye gerek kalmıyordu. Şu anda TSK, Fırat Kalkanı'nda başarı üzerine başarı elde ediyor mu? DEAŞ'ın en önem verdiği Dabık'ı kolaylıkla DEAŞ'tAn temizledi mi? El Bab'ı kolaylıkla temizledi mi? Temizledi. Aynı anda aynı Türk Silahlı Kuvvetleri yurt içinde PKK'ya 35 senenin en ağır darbelerini üst üste vurdu mu? Nasıl güç kaybı bu? Birileri Türk Ordusu'nu güçsüz göstermekle maalesef kendi siyasi emellerine ulaşmayı hesap ediyor. Ama bu milletin her ferdi gerektiğinde kadınıyla, erkeğiyle askerdir. Millet 15 Temmuz gecesi iradesine, seçtiği Başbakanı'na, Cumhurbaşkanı'na, TBMM'ne, ekonomisine ve kendi bağrından çıkan, 'peygamber ocağı' olarak gördüğü Türk Silahlı Kuvvetleri'ne de sahip çıkmıştır."
"TSK ÜZERİNDEN SİYASET YAPILMASINA İZİN VERMEYİZ"
Birilerinin ısrarla Türk Silahlı Kuvvetleri'ni siyasetin içine çekmeye çalıştığını ve TSK üzerinden polemik yapmaya çalıştığını söyleyen Bakan Işık, "Başka bir ülkemiz de başka bir ordumuz da yok. Bu çabalar beyhude çabalardır. Hiç kimsenin Türk Silahlı Kuvvetleri'nin üzerinden siyaset yapmasına izin veremeyiz. Bunu mahkum edecek olan Türk milletinin ta kendisidir. Bu açıdan bu beyhude çabaların bir an önce son bulmasını istiyoruz. Bırakalım TSK yurdun savunması için bugüne kadar olduğu bundan sonrada en üstün gayreti göstersin. Askerimizin görevi yurdumuzu savunmaktadır. Son günlerde oluşturulmaya oluşan havanın kesinlikle gerçeği yansıtmadığını söylemek zorundayım. TSK'nın zayıfladığı algısının oluşturulması ve TSK'nın siyasi hesaplaşmaların içerisine çekilmesinin bir algı operasyonu olduğunu söylemek zorundayım. Türkiye yoluna devam edecektir."
Bakan Işık, bu toplantının ardından Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı'na ait İşbir Jenaratör'de ve Astsubay Meslek Yüksekokulu'nda incelemelerde bulundu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Milli Savunma Bakanı Fikri Işık'ın konuşmasından görüntü
Haber-Kamera: Coşkun YAMAN/ BALIKESİR,
========================================
Bakan Zeybekci'den Almanya'daki toplantısına izin verilmemesini değerlendirdi (3)
TEMEL ATMA TÖRENİNE KATILDILAR
Denizli'nin "Bereketli Toprakları Suya Kavuşuyor" sloganıyla 68 milyona mal olacak 12 tesisin temelin atılması için Pamukkale Üniversitesi Konferans Salonunda tören düzenlendi. Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin dışında törene, Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez, DSİ Genel Müdürü Murat Acu, AK Parti Denizli milletvekilleri Sema Ramazanoğlu ve Cahit Özkan, Denizli Valisi Ahmet Altıparmak, Büyükşehir Belediye Başkanı AK Partili Osman Zolan, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Alper, davetliler ve Orman Bölge Müdürlüğü çalışanları ile vatandaşlar katıldı.
Konuşma yapan Bakan Eroğlu, orman köylülerine büyük destekler verdiklerini belirterek, "Eskiden aman ormancı vardı, şimdi canım ormancı var. Orman köylümüze ne istiyorsa desteği veriyoruz. Verdiğimiz ağacın 3 yıllık masrafı bizim. Geliri 49 yıllığına sizin. Millet güçlüyse devlet güçlü olur. Eskiden ormana girdiğin zaman traktörle girsen el koyulurdu. Ama şimdi gel benim canım ormancım diye, orman köylüleri ormancı ile hasım değil hısımdır" dedi.
"BU BİR REJİM DEĞİŞİKLİĞİ DEĞİL"
Törende 16 Nisan'da yapılacak referandumla ilgili konuşan Bakan Eroğlu, "Sizlerden tam destek bekliyoruz. Bu bir rejim değişikliği değil hükümet sistemi. Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiyoruz. Biz gençlerimize güveniyoruz, onlar geleceğimizin teminatı. Gençlerin istiklali, milletimizin istiklali için evet diyoruz. 2070 yılına kadar Denizli'nin içme suyu sorunu çözüyoruz. Bu proje kapsamında 35 tane baraj ve gölet, 80 sulama tesisi, 94 dere ıslahı, 10 bal ormanı diğer tesisler yapacağız" diye konuştu.
"GELEN YÜZDE 51'LE GELECEK"
Bakan Zeybekci ise, yeni cumhurbaşkanlığı sisteminde seçimlerde kim gelirse gelsin bundan sonra yüzde 51'le geleceğini belirterek, "16 Nisan'da evet, ya da hayır meselesi; AK Parti'nin meselesi değil, zinhar değil. Bu milli bir meseledir. 16 Nisan günü Recep Tayyip Erdoğan'ı seçmeyeceksiniz, AK Parti'ye oy vermeyeceksiniz. Bu ülkenin geleceğiyle ilgili Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkes için eşit olan bir kural koyacaksınız ki, o kural bir daha bu ülkede seçimlere giderken, kendi aranızda, 'Ne olur seçimin sonucu, sağlam hükümet çıkar mı' diye konuşmayacaksınız. Kim gelirse gelsin yüzde 51'le gelecek. Aynı kural sağ için de sol için de geçerli olacak. 16 Nisan'da vereceğin karar varya, Türkiye'ye çok faydası olacak. Asıl şöyle olacak; uçları ortaya toplayacak, solda ve sağda herkes bu millete hizmetkar olmak için ortaya hitap edecek. Sol, yüzde 25 aralığında CHP sıkışıp kalmayacak. 15 Temmuz darbe girişiminin bir daha yaşanmaması için, IMF'den ekonomi bakanı gelmemesi için, bu ülkede toplanan vergilerin faize gitmemesi için, Gazi Mustafa Kemal'in belirttiği muasır medeniyetin daha ilerisine geçmek için evet diyoruz" dedi.
Konuşmaların ardından tören, Denizli'de 68 milyona mal olacak 12 tesisin temeli atıldı. Ardından kura çekilerek Orman Köylülerine Kullandırılan Gelir Getirici Tür ve ORKÖY Kredi Sertifikaları dağıtıldı.
"İKİ BAKAN FİDAN DİKTİ"
Daha sonra Polisevi'ne geçen bakanlar Eroğlu ve Zeybekci, burada basına kapalı yapılan Koordinasyon Kurulu toplantısının ardından fidan dikti. Bakan Eroğlu ve Bakan Zeybekci, Polisevi bahçesine günün anısına birer adet çam fidanı dikip, can suyu verdi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Törenden görüntü
Bakan Eroğlu'nun konuşması
Bakan Zeybekci'nin konuşması
Temel atma töreni ve sertifika dağıtılması
İki bakanın ayrı ayrı fidan dikmesi
Haber: Ramazan ÇETİN- Kamera: Deniz TOKAT/ DENİZLİ,
=========================================
NATO boru hattından mazot hırsızlığına 6 gözaltı
TEKİRDAĞ ve İstanbul'da, NATO boru hattından yaklaşık 40 ton mazot çaldıkları iddiasıyla jandarma tarafından düzenlenen operasyonla yakalanarak, gözaltına alınan 6 kişi adliyeye sevk edildi.
Tekirdağ İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, 3 aydır sürdüğü teknik takip sonucu 6 kişinin Tekirdağ ve İstanbul'da NATO boru hattından yaklaşık 40 ton mazot çaldıklarını tespit etti. Jandarma ekipleri, Tekirdağ, İstanbul ve Ankara'da eş zamanlı yaptıkları operasyonla E.Y., F.Y., M.Y., M.Ç., V.Ç. ve M.E.'yi yakalayarak, gözaltına aldı. 6 şüpheli, jandarmadaki işlemlerinin ardından hastanede sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Tekirdağ Adliyesi'ne sevk edildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-----------------------------------
-Adliye tabela
-Jandarma araçlarının gelişi
-Şüphelilerin adliyeye girişi
Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,
==============================================
'Hayır' konvoyu Karabük'te
ERGENEKON ve Balyoz davalarının mağdurları emekli askerlerin oluşturduğu 'hayır' konvoyu Karabük'e geldi.
28 Şubat'ta Ankara Anıtkabir'den yola çıkan emekli Teğmen Mehmet Ali Çelebi, emekli Tümgenaral Ahmet Yavuz, emekli Deniz Kurmay Albaylar Ali Türkşen, Bora Serdar, emekli Amiraller Semih Çetin, Atilla Kezek, emekli Koramiral Atilla Kıyat'ın yer aldığı 'hayır' konvoyu Karabük'e geldi. CHP Karabük İl Başkanı Erdoğan Dinçel, CHP Safranbolu İlçe Başkanı İbrahim Ayhan ve partililerin Kastamonu yolu Karıt Köyü mevkisinde karşıladığı konvoy, daha sonra Kemal Güneş Caddesi'ne geldi. Emekli askerler caddede vatandaşları selamladı. Burada açıklama yapan emekli Amiral Semih Çetin, hiçbir siyasi partiyle, hiçbir kuruluşla bağlantılarının olmadığını, amaçlarının tamamen Balyoz mağduru vatandaşlarla birlikte, daha önceki anayasa referandumunda 'evet' oyunun kendilerini getirdiği noktayı herkese hatırlatmak olduğunu söyledi. Çetin, şöyle konuştu:
"Büyük umutlarla bu milletin 'evet' verdiği bir oylamaydı. Onun sonucunda ülke maalesef bizlere söylenenlerin tam aksi bir noktaya gitti ve 15 Temmuz'da başımıza neler geldiğini hep birlikte gördük. 'Bizler yanıldık, aldatıldık, kandırıldık' denildi. O zaman şimdi kendimize şu soruyu sormamız gerekiyor: Bu referandumda bizden yine 'evet' istiyorsunuz. Yine çok önemli rejim, sistem değişikliği için bu sefer kandırılmadığınızı biz nereden bileceğiz? Nasıl buna emin olacağız? Bunun şu anda Cumhurbaşkanlığımızı yapan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'la kesinlikle alakası yok 'Benim 16 Nisan'a çıkacağım bile belli değil. Bu bir seçim değil, bir parti seçmeyeceğiz, bir lider seçmeyeceğiz. Bu ülkenin rejimini tamamen değiştirecek, sistemini tamamen değiştirecek bir oylama olacak. Bence de Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kritik oylaması olacak. Kimse körü körüne oy vermesin. Herkes bilerek, bilinçli olarak neye oy verdiğini bilerek oy versin. Bizim istediğimiz bu, kimse kandırılmasın. 'Sizi kim finanse ediyor' diye soranlara, 'Devlet finanse ediyor' diyoruz. Emekli maaşlarımızı zamanında yatırıyor devlet. Allah devlete millete zeval vermesin. Bunu da herkes bu şekilde bilsin."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------------
-Konvoyun kent girişinde karşılanması
-Emekli askerlerin caddede yürümesi
-Emekli Amiral Semih Çetin'in açıklaması
Dosya adı: krbhayirlikonvoykarabukte
Süre: (04.27) Boyutu: (209 MB.)
Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,
=============================================
Peynircileri Bodrum'da buluşturan festival
Muğla 'nın Bodrum ilçesinde, kaybolmakta olan tatları geri kazandırmak ve tüketicilerin doğrudan adil, temiz gıdaya ulaşmasını sağlamak amacıyla bu yıl ikincisi düzenlenen Slow Cheese Uluslararası Peynir Festivali, peynir tadım etkinlikleri ile başladı. Etkinliğe katılanlar, çeşit çeşit peynirlerin tadına bakıp, alışveriş yapma imkanı buldu.
Bodrum'da fast food beslenmeye karşı olarak gönüllüler tarafından oluşturulan Slow Food Vakfı, Bodrum gönüllüleri tarafından iki yılda bir düzenlenen Slow Cheese Bodrum Uluslararası Peynir Festivali'nin ikicisi başladı. Oasis Alışveriş Eğlence ve Kültür Merkezi Sümbül Sokak'ta Türkiye'nin dört bir yanından gelen üreticiler, 111 çeşit peyniri tanıttı. Tadım etkinliğinde, peynir çeşitlerini katılımcılar, gurme edasında tadarak, damak zevklerine göre değerlendirdi.
"GELENEKSEL TATLARI KORUMAYA ÇALIŞIYORUZ"
20 gönüllü tarafından oluşturulduğu belirten Slow Food Yaveş Gari Bodrum Birliği Lideri Eczacı Deniz Kurtsan, "Etkinlikleri bu yıl Muğla merkezinde de gerçekleştirmeye çalışıyoruz. 20 üretici tarafıdan 111 farklı peynir sergileniyor. Amacımız kaybolmakta olan yöresel lezzetlerimizden, peynir gibi en önemli besin kaynaklarımızdan birini gözönüne çıkarmak. Sadece endüstriyel peynir yemek değil, güzel ülkemizin yüzlerce çeşit peynirinden insanların tatmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Aynı zamanda bu yerel üreticilerin, geleneksel peynir üreticilerinin yeni bağlantılar yaparak kazançlarını arttırmaya destek olmaya çalışıyoruz. Bu peynirlerin ticari hayatta yer bulabilmeleri için üreticilerin değerlerinin bilinmesi gerekiyor. Bunlar özel peynirler. Peynir çok zor üretilen bir ürün. Festivalimizde 7si coğrafi işaret almış olan, 14'ü de Slow food'un desteklediği ve 'eşsiz ürün' olarak onayladığı peynir türleri de yer alıyor. Bir gelir amacımız yok, gönüllü grubuz. Okullarda da çalışıyoruz. Festival kapsamında dört okulda peynir yapımı etkinlikleri ve konferanslar gerçekleştirilecek" dedi.
"ÜRETİCİ İLE TÜKETİCİNİN BULUŞTURLMASI ÇOK GÜZEL"
Festivale Kars'ın Boğatepe Köyü'nden katılan gravyer peynir üreticisi Murat Özşahin, "Gravyer, Türkiye'nin yapımı en zahmetli ve bir o kadar lezzetli olan peyniridir. Kendi bakterileri ile gözeneklerini oluşturabilen, tadını alabilen bir peynirdir. Alt üst ederek tuzlanması yapılır. Ardından da dinlenme süresi vardır. Altınca ayda satışa hazır olabiliyor. İki yıllık bir kaşar peyniri ve tereyağının da tanıtımı yapıyoruz. İlgiden de çok memnunuz. Yetiştirmeye çalışıyoruz. Festivaller düzenlenerek, üretici ile tüketicinin direk buluşması çok güzel" dedi.
"TÜRKİYE'NİN DÖRT BİR YANINDA ÜRETİLEN PEYNİRLERİ TATTIK"
Peynirleri tadarak alışverişte yapan Ay Ayışığı, "Hepsi farklı yörelerden ve olağanüstü lezzetli. Tabi içinde kişilerin kendi tercihlerine damak zevklerine göre ayrımlar yapıyoruz. Genele baktığımızda muhteşem. Yörelerimizin hepsi başlı başına güzel ürünler üretiyorlar. Bunun da festivalle Bodrumlular ile buluşturulması çok güzel. Adıyaman'a gidip bu peyniri alma yada tatma imkanımız yokken, festival sayesinde ülkenin dört bir yanından peynirleri tatma imkanı buluyoruz" dedi.
Festival, 5 Mart'a kadar çeşitli tadım ve üretim etkinlikleri ile devam edecek.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
--------------------------------------
-Peynir stantlarından görüntü
-Tadım yapanlardan görüntüler
-Slow Food Yaveş Gari Bodrum Birliği Lideri Eczacı Deniz Kurtsan ile röp,
-Üretici ve tüketicilerle röp
Haber: Nilüfer DEMİR, Kamera: Hülya ELTEŞ/ BODRUM (Muğla),
==========================================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-23 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?