Dha Yurt Bülteni-7 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-7

1)ÇEVRECİ ÇİFTİN KATİLİ EŞOFMAN LASTİĞİYLE BOĞULMUŞANTALYA'nın Finike İlçesi'nde doğaya zarar veren taş ve mermer ocaklarına karşı yürüttükleri mücadeleyle tanınan Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çiftinin cinayet zanlısı 31 yaşındaki Ali Yamuç'un cezaevindeki şüpheli ölümünün, eşofman...

21.09.2017 13:46

1)ÇEVRECİ ÇİFTİN KATİLİ EŞOFMAN LASTİĞİYLE BOĞULMUŞ

ANTALYA'nın Finike İlçesi'nde doğaya zarar veren taş ve mermer ocaklarına karşı yürüttükleri mücadeleyle tanınan Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çiftinin cinayet zanlısı 31 yaşındaki Ali Yamuç'un cezaevindeki şüpheli ölümünün, eşofman lastiğiyle tuvalette gerçekleştiği ortaya çıktı.

Finike İlçesi'nde taş ocaklarına karşı verdiği mücadeleyle tanınan Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çiftinin, 9 Mayıs Salı günü Kızılcık Yaylası'ndaki dağ evlerinde öldürülmesiyle ilgili aynı bölgede oturan Ali Yamuç, İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından gözaltına alındı. Sorgusunda suçunu itiraf eden Yamuç, tutuklanarak Elmalı Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Bir süre önce Alanya L Tipi Kapalı Cezaevi'ne nakledilen Ali Yamuç'un dün sabah ölü bulunması, şüpheye yol açtı.

EŞOFMAN LASTİĞİYLE BOĞULMUŞ

Alanya Savcılığı'nın hazırladığı rapora göre, Ali Yamuç'un kaldığı koğuştaki diğer hükümlü ve tutuklular kahvaltıya gittiği sırada kendisinin koğuşta kaldığı, tuvalette eşofman lastiğiyle duvarda kendini astığı belirtildi. Henüz iddianamesi hazırlanmayan Büyüknohutçu çifti cinayetlerinin katil zanlısı Ali Yamuç, savcılık ve mahkeme ifadelerinde, kapatılan mermer ocağında çalışan 'Çirkin' lakaplı kişinin cinayetler için 50 bin TL teklif ettiğini, 3 bin TL'sini ödediğini söylemişti. Savcılık ve mahkemedeki bu ifadesinden sonra cezaevinde yazdığı iddia edilen ve daha sonra tutuklanan eşi Fatma Yamuç'un üzerinde ele geçirilen bir mektupta ise katil zanlısı, başka bir mermer ocağı sahibini suçladı.

UYUŞTURUCU MADDE ŞÜPHESİ

Büyüknohutçu ailesinin avukatlarından Fikri Doğan, Alanya Cumhuriyet Savcılığı'nın raporuna göre, ölümün tuvalette eşofmanının lastiğiyle boğulma şeklinde gerçekleştiğinin açıklandığını söyledi. Savcılığa cezaevinde bulunduğu süre içerisinde uyuşturucu, uyarıcı madde almaya devam edip etmediği konusunun da kan örneği alınarak otopsi raporunda açıkça belirtilmesi konusunda talepte bulunduklarını kaydeden Doğan, "Bunu önemsiyoruz, çünkü cezaevi ortamlarının ne kadar katı olduğunu herkes bilir. Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanmaya devam ettiği tespit edilirse intiharını kolaylaştıran ya da başkalarının gerçekleştirdiği konusunda şüpheleri kuvvetlendirecektir" dedi.

EŞOFMAN LASTİĞİYLE İNTİHAR KOLAY BİRŞEY DEĞİL

İntiharın şüpheli olduğunu belirten Fikri Doğan, "Çünkü tuvalette eşofmanın lastiğiyle intihar etmek kolay bir şey değil. Eşofmanın lastiğiyle kendini duvara asıp intihar ettiği söyleniyor ama mümkün gözükmüyor. Cezaevinde eğer uyuşturucu- uyarıcı madde kullanmaya devam ettiyse muhtemelen birileri bu uyuşturucuyu sağlayarak, cesaretlendirerek, ailesi-çoluğu çocuğuyla ilgili varsayımlarda bulunarak gerçekleştirmiş olabilir. Kaldığı koğuş hücre değil, çok sayıda tutuklu ya da hükümlünün olduğu bir koğuş. Sabah herkes kahvaltıya gittiği sırada o tuvalete gitmiş ve tuvalette yapmış deniyor" dedi.

İNTİHARDA AZMETTİRİCİ ŞÜPHESİ

Önümüzdeki günlerde iddianamenin hazırlanıp davanın açılmasının beklendiğini aktaran Fikri Doğan, katil zanlısının daha önce bazı mermer ocaklarını azmettirici olarak suçladığı ifadeleri ve mektubuyla ilgili doğruluk derecesini bilemediğini söyledi. Ancak bu olayın başından itibaren tek kişi tarafından işlenmiş olamayacağı yönünde şüpheleri olduğunu dile getiren Doğan, Büyüknohutçu çiftinin öldürüldüğü gün olay yerine gittik. Böyle bir adamın duvardan vurup, duvardan atlayıp, içeri girip eşini vurması, 100 kere denese belki bir kere gerçekleştirebileceği bir şey. Bu anlamda yetenekler çok zorlanmış ya da birileri yardım etmiş. Birilerinin yardımcı olduğu, azmettirici olduğu şüphesi kuvvetli ve şu anki ölüm şekli de öyle görünüyor" diye konuştu.

BİRŞEYLER AÇIKLAYABİLİRDİ

İntihar öncesindeki süreci de anlatan Doğan, "Savcının kanaatinin cinayetle ilgili münferit, tek kişi tarafından gerçekleştirilmiş bir olay, eşi de yanında bulunarak ya da sonradan ona yardım ederek olaya biraz iştirak etmiş şeklinde iddianame hazırlamaktı. İntihar olmasaydı, kendisi de bir şey açıklayabilirdi. Elbette tabi bu tür şeylerde insanlara vaad edilen şeyler gerçekleşmezse farklı şeyler söyleyebiliyor. Bir vaadle o işleri gerçekleştirdiği için o vaad yerine gelmiyorsa, bunun bedelini tek başına kendisinin çekeceğini anladığı noktada, bu olayda kendisini azmettiren, yardım edenleri ele verme durumları olabiliyor. Bu kişinin Alanya'ya götürülmesi de ilginç. O zaman sormuştuk 'Alanya'ya neden gönderildi' diye ve bize kendisinin güvenliğe alınması gibi bir cevap verilmişti. Şimdi ise öldü ve böyle bir ironi gerçekleşiyor" dedi.

EŞİ BURDUR CEZAEVİ'NDE

Ali Yamuç'un ölümünün ardından, cinayete iştirak ve yardımla suçlanan Burdur Cezaevi'ndeki eşi Fatma Yamuç ile ilgili de şüpheler arttı. Fatma Yamuç'la ilgili benzer bir durum yaşanacağına ihtimal vermediğini belirten avukat Fikri Doğan, "Eşinin bir-iki gün sonraki tepkilerini takip etmek lazım. Güvenliği noktasında biraz daha göz önünde tutarlar. Fakat olayın şoku geçtikten sonra, bir hafta 10 gün sonra eşi açıklamalar yaparsa şaşmayız yani" dedi.

MERMER OCAKLARINI AZMETTİRİCİ GÖSTERMİŞTİ

Ali Yamuç, savcılık ve mahkeme ifadelerinde, kapatılan mermer ocağında çalışan 'Çirkin' lakaplı kişinin cinayetler için 50 bin TL teklif ettiğini, 3 bin TL'sini ödediğini söyledi. Savcılık ve mahkemedeki bu ifadesinden sonra cezaevinde yazdığı iddia edilen ve daha sonra tutuklanan eşi Fatma Yamuç'un üzerinde ele geçirilen bir mektupta ise katil zanlısı, başka bir mermer ocağının sahibini suçladı. Soruşturma dosyasında da yer alan bu mektupta "Anlaşıp konuştuğumuz gibi eğer 10 gün içersinde 100 bin TL parayı eşim olan (Fatma Yamuç'a) vermez iseniz Ali Ulvi Küçüknohutçu ve eşi Aysin Küçüknohutçu cinayetinden en az benim kadar sorumlu olursunuz. Bana vaad ettiğiniz ödemeyi yapın. Aksi takdirde mahkeme gününde isminizi savcılığa altın harflerle yazdırmaktan zevk duyarım. Benim başımı yaktınız, 'Öldür paranı hemen vercez' diye vaadlerde bulunup, neyi bekliyorsunuz. 10 gün içersinde param gelmez ise görüşürüz. İpleriniz cebinizde haberiniz olsun. O kadar yakarım" ifadeleri yer aldı.

Ali Yamuç'un cenazesi ise Antalya Adli Tıp Kurumu'ndaki otopsi işlemlerinin ardından yakınları tarafından alınarak, toprağa verilmek üzere memleketi Finike'ye götürüldü.

Görüntü Dökümü

----------------------

Not: Dün cenazenin morga getirilmesi ve arşiv görüntüler  servis yapıldı

Bugün çekilen görüntüler

Cenazenin morg çıkışı

Tabutun cenaze aracına konması

Yakınlarının gazetecilere çekmeyin diye bağırmaları

81 mb-- 43 saniye

Haber: Mehmet ÇINAR-Bülent TATOĞULLARI-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

====================================================

2)BATMAN'DA PASAJA KAÇAK EŞYA BASKINI: ESNAF OLAY ÇIKARDI, POLİS HAVAYA ATEŞ AÇTI

BATMAN kent merkezindeki Çarşı Mahallesi'nde polis ekiplerinin kaçak eşya satıldığı iddiasıyla baskın düzenlediği pasajda gerginlik çıktı. Tepki gösterip oyuncakları fırlatan esnafın tepkisi dinmeyince bazı polisler havaya ateş açtı. Gerginlik sırasında plastik mermi isabet eden 5 kişi hafif yaralandı.

Polis ekipleri Çarşı Mahallesi'nde kaçak eşya satıldığı iddiasıyla Avrupa Pasajı'na operasyon yaptı. Operasyon sırasında güvenlik güçleri ile esnaf arasında tartışmada çıktı. Polise tepki gösterip oyuncakları polise fırlatan esnaf ile polis arasındaki gerginlik büyüyünce, bazı polisler havaya ateş açtı. Esnafın tepkisi ve oyuncak fırlatması buna rağmen sürdü. Polisler, gerginliği tırmandıran esnafa plastik mermi ile müdahale etti. Vücutlarına plastik mermi isabet eden 5 kişi hafif yaralandı. Olayın ardından kepenk kapatan esnaf polisin giriş- çıkışları kapattığı pasajın önünde toplandı. Gerginlik nedeniyle çevrede güvenlik önlemi alan polisler ve işyeri sahipleri arasında zaman zaman tartışmalar çıkmaya devam etti.

Pasajın önüne gelen Esnaf Sanatkar Odası yöneticisi Abdullah Padir, tepkili esnafı yatıştırarak, yaralıların durumunun iyi olduğunu söyledi. Polisler ise pasajda kaçak olduğu iddiasıyla çok miktarda çay, sigara, telefona el koydu. İşyeri sahipleri ile ilgili de yasal işlem başlatılacağı bildirildi.

Görüntü Dökümü:

-Polis ve esnafın gerginliği

-Pasajdan görüntü

-Polis ile esnafların sözlü tartışması

-Polis ile esnaf arasında yaşanan tartışmada polis hava eteş etmesi

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Reşat YİĞİZ/BATMAN,-

==============================================

3)BAKAN NUMAN KURTULMUŞ VE VEYSEL EROĞLU ORDU'DA

KÜLTÜR ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, bazı programlara katılmak üzere Ordu'ya gelerek Valiliği ziyaret etti. Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu Ankara'dan uçakla Ordu-Giresun Havalimanı'na geldi. Burada Vali Seddar Yavuz tarafından karşılanan Bakan Kurtulmuş ve Eroğlu daha sonra Ordu Valiliği'ni ziyaret etti. Bakan Kurtulmuş ve Bakan Eroğlu Vali Seddar Yavuz'u makamında ziyaret ettikten sonra ortak basın toplantısı düzenleyerek gazetecilerin sorularını yanıtladı.Bal ormanları kurduklarını, vatandaşların bunlardan faydalanmasını beklediklerini belirten Bakan Veysel Eroğlu,  "Sayın Cumhurbaşkanımız faizleride kaldırttı. Faizsiz bal ormanı kurmak isteyenlere büyük destek veriyoruz. Vatandaşın parası yoksa yüzde 20'si hibe, gerisi faizsiz kredi veriyoruz. Yer istiyorsa yer veriyoruz. Kestane balı istiyorsa kestane ormanı veriyoruz. Çiçek balı istiyorsa yeri bizden, yolu bizden, parası bizden. Üretip marka oluşturup satması vatandaştan. Markalı olduğu zaman vatandaş itibar ediyor. Marka oluşturalım. Biyolojik çeşitlilik çalışması da yapıyoruz" dedi.

Hükümet tarafından Ordu'ya yapılan yatırımlara da değinen Bakan Veysel Eroğlu, Botanik Parkı'nın fiilen şehir hastanesi yapılması için Sağlık Bakanlığı'na devredildiğini, hastane yapım çalışmalarının da en kısa zamanda başlayacağını söyledi. Gazetecilerin Meteoroloji'nin cep telefonu uygulamasını indirirerek telefondan meteorolojik verileri anlık takip etmesi tavsiyesinde de bulunan Bakan Veysel Eroğlu, toplantıda hazır bulunan Meteoroloji Bölge Müdürlüğü yöneticilerine de talimat vererek bunun yaygınlaştırılmasını istedi.

KURTULMUŞ: REFERANDUMDAN VAZGEÇMEK SİYASİ MENFAATLERİ GEREĞİDİR

Bakan Numan Kurtulmuş'ta, Kuzey Irak'ta yapılması planlanan referandumun Irak Anayasası'na aykırı olduğu için uygulanabilme imkanı olmadığını, bundan mutlaka vazgeçilmesi gerektiğinin altını çizdi.  Kuzey Irak'ın Türkiye ile ilişkilerinin bundan sonra daha düzğün bir şekilde yürütülmesi için referandumdan vageçilmesi gerektiğini de belirten Numan Kurtulmuş şunları söyledi: "Önümüzde bütün Türkiye'nin, hatta bütün bölge ülkelerinin nefesini tutup Kuzey Irak'ta ki referandum meselesi vardır. Öncelikle şunu ifade etmek isterim; Kuzey Irak referandumu  Barzani yönetiminin bundan sonra bölgede Kürt bölgeleri arasında kendisini merkeze koymak için yapmış olduğu siyasi atraksiyonlardan birisidir. Referandum nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın. Bu referandumun aslında hukuken uygulanabilme imkanı yoktur. Irak Anayasası'na görede zaten bu referandum Irak Anayasası'na aykırı olduğu için uygulanabilme imkanı yoktur. Ayrıca siyasi, pratik olarakta uygulama imkanı yoktur. Özellikle Türkiye ile başından beri iyi ilişkiler geliştirmiş olan Kuzey Irak yönetimine bir kez daha ve çok kuvvetli bir şekilde tavsiyemizi ifade etmek isteriz. Bu referandumdan vazgeçmek, Kuzey Irak'ın Türkiye ile ilişkilerinin bundan sonrada daha düzgün bir şekilde yürümesi ve bölgedeki istikrarın sağlanması için bu referandumdan vazgeçmek siyasi menfaatleri gereğidir."

Referandumun bölgede daha fazla dağılma sağlayacağını da ifade eden Numan Kurtulmuş, "Kuzey Irak halkının geleceği ile ilgili bir durumdur. Yıllar süren, daha evvel devam etmekte olan Suriye'de ki iç savaşların kazananı kimdir? Irak'ta ki durumun kazananı kimdir? Daha fazla bölünme, daha fazla parçalanma, dağılma, hiçbir bölge halkına en ufak bir yarar sağlamamıştır. Çok açık söylüyorum; bu parçalanmanın, dağılmanın en çok kazananı İsrail'dir ve İsrail'in yayılmacı politikalarıdır. Dolayısıyla Kuzey Irak'ta ki halklarımız, dostlarımız, kardeşlerimiz bir kez daha düşünsünler. Burada yeni bir ayrışmanın önünü açacak olan bu referandum acaba kendi halklarının işine yarayacak mı? Yaramayacak mı? Kesinlikle yaramayacak. Bölgede daha fazla dağılmayı sağlayacak" şeklinde konuştu.

Bakan Veysel Eroğlu ve Numan Kurtulmuş Ordu Valiliği ziyaretinin ardından Ak Parti İl Teşkilatı'nı da ziyaret ederek programlara devam etti.

Görüntü Dökümü

---------------------------

-Bakan Numan Kurtulmuş ve Bakan Veysel Eroğlu'nun Ordu Valiliği'ni ziyareti

-Ordu Valisi Seddar Yavuz'un konuşmasından görüntü

-Bakan Kurtulmuş ve Eroğlu'nun basın toplantısından görüntü

-Bakan Eroğlu'nun açıklamaları

-Bakan Kurtulmuş'un referandumla ilgili açıklamaları

(SÜRE: 7.36 Dk) (BOYUT: 450 MB)

Haber-Kamera: Nedim KOVAN/ORDU-DHA

====================================================

4)NİĞDE'DE BALKONDAN DÜŞEN 1 YAŞINDAKİ SURİYELİ EYHAM SMOR, AĞIR YARALANDI.

Kent merkezindeki İlhanlı Mahallesi'ndeki 5 katlı binanın birinci katındaki evin balkonun da oynayan Suriyeli Eyham Smor, henüz belirlenemeyen nedenle 3 metre yüksekten aşağı düştü. Olayı fark eden komşuları tarafından olay yerine çağrılan 112 Acil servis ekibi yaralı çocuğu Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürdü. Durumu ağır olduğu belirtilen çocuğun tedavisi devam ediyor. Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü

------------------------

Olay yerinden görüntü

Düştüğü balkondan görüntü

Polislerden görüntü

Vatandaşlardan görüntü

Süre: 54" Boyut: 59 MB

Haber-Kamera: Ali KADI/NİĞDE,

=========================================================

5)HASTANEYE TEDAVİYE GİDERKEN KAZADA YARALANDILAR

SİVAS'ta kontrolden çıkan otomobilin önce refüje ardından yanında seyreden kamyona çarpması sonucu hastaneye tedaviye götürülen anne-oğul yaralandı.

Kaza saat 12.00 sıralarında Sivas- Kayseri karayolu Mescidli köyü yakınlarında yaşandı. Kangal ilçesinden Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi'ne oğlu ve eşini psikiyatri bölümüne tedaviye getiren Şükrü Ünal yönetimindeki 58 LE 240 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi nedeniyle önce refüje ardından yanında seyreden Kayseri'den Sivas'a kargo taşıyan İsmail Özkanoğlu yönetimindeki 38 PN 620 plakalı kamyona çarptı. Savrulan araçta bulunan sürücünün eşi Birgül Ünal ile 13 yaşındaki oğlu Burak Ünal yaralandı. Her iki araç sürücüsü ise kazayı yara almadan atlattı. İlk müdahaleleri olay yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan yaralılar, daha sonra Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı.

Görüntü Dökümü:

-Olay yerinden görüntüler

-Kaza yapan aracın görüntüsü

-Sürücülerin konuşmaları

Haber-Kamera:  İrfan ÖZŞEKER/SİVAS,

(102 mb)

=====================================================

GÖRÜNTÜ EKİYLE YENİDEN

6)ETİYOPYA ASLANINI DOĞADA İLK KEZ GÖRÜNTÜLEDİ

ÇEVRE bilimci Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu, doğada varlığı kesin olarak bilinmeyen siyah yeleli Etiyopya aslanını, Etiyopya'daki Bale Milli Parkı'nda hem diş, hem de erkek bireyler olarak görüntüleyen ilk kişi oldu.

ABD Utah Üniversitesi ve Koç Üniversitesi öğretim üyesi, ABD National Geographic Creative Ajansı'nın ilk Türk fotoğrafçısı, ekolog, ornitolog ve çevrebilimci Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu, dünyada bir ilke imza attı. Yaban hayatına yönelik tehlikeli ortamlardaki bilimsel çalışmalarıyla tanınan, TÜBİTAK Özel Ödülü sahibi ve National Geographic tarafından dünyanın en çok risk alan 22 insanından biri seçilen Doç. Dr. Şekercioğlu, bu kez dünyada varlığı bilinmeyen Etipyoya aslanını, hem de bir pençe uzaklığında ilk kez görüntülendi.

TESADÜFEN KARŞILAŞTI

Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu, Etiyopya Bale Milli Parkı'nda memeli sayımı yaptıkları sırada tesadüfen karşılaştığı Etiyopya aslanının dişisi ve iki yavrusunu gündüz, erkek aslanı da gece doğada ilk kez görüntüleyen kişi oldu. Dişi ve yavrularını görüntülediği videoyu anlatan Doç. Dr. Şekercioğlu, şöyle dedi:

"Görüntülerin çekildiği hafta Avrupa Yaban Hayatı Araştırmaları bilimsel dergisinde yeni bir makale çıktı ve Etiyopya aslanının genetik olarak farklı bir alttür olduğu, doğada halen varlığının bilinmediği ve soyunun tükenme eşiğinde olduğu anlatılıyordu. Bu makale, Etiyopya Addis Ababa Hayvanat Bahçesi'ndeki aslanlardan alınan genetik örneklerle yapıldı. Makalenin yazarı Profesör Hofreiter'in 'Kritik bir soru, hayvanat bahçesindeki bu aslanların nereden geldiği ve doğada halen yaşayıp yaşamadığı' şeklinde demeç verdiği hafta, tesadüfen ben kamp yaptığım Bale ormanında bu aslanları görüntülüyordum. Bale Milli Parkı'nda 7 yıldır burada iklim değişikliğinin kuşlar üzerine etkilerini araştırıyoruz. Sabah altıda kuş ağlarını yeni kurup ormanlık alandan yola çıktığımda, 20-30 metre ileride anne ve yavruları bana bakıyordu. Bu gündüz görüntülerinde araç içinde değildim. Bunlar doğada bilinen ilk video görüntüleri."

ERKEK ASLAN PENÇE MESAFESİNDE YAKLAŞTI

Erkek aslanı ise geçen ekim ayında karanlıkta araçtan sarkarak görüntülediğini anlatan Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu, "20-30 metreden gelmeye başladı. Bana doğru yaklaşıyordu. Toprak yolda dişinin peşinden gittiği için onun kokusuna odaklanmış ve kokuyu takip ediyordu. Siyah yelesinin karnına kadar inmesi Etiyopya erkek aslanının en önemli özelliğidir. 30-40 santimetre kadar yaklaştı ve bana bakarak yanımdan geçip gitti. Bir pençe mesafesindeydim" dedi.

DÜNYA ÇAPINDA EN ENDER RASTLANAN ASLAN

Etiyopya aslanının dünya çapında soyu tehlikede bir canlı olduğunu belirten Doç. Dr. Şekercioğlu, "Belki de dünyadaki en ender aslan cinsi. İlk kez doğada dişi, erkek ve yavrularını çektik ve üreyen bir popülasyon olduğu ortada. Ancak bu ormandaki sayısı maksimum 50 diyebiliriz. Belki daha da az, birkaç düzine civarında. Maalesef aslan ve kaplan gibi büyük yırtıcılar dünya çapında yaşam alanlarının çoğunu kaybetti. Kaplan ve Etiyopya kurdu gibi bazı yırtıcı türleri yüzde 95'inden fazla yaşam alanını kaybetti. Aslanlar yaşam alanlarının yüzde 94'ünü, çitalar ise yüzde 92'sini kaybetti. Ülkemizde de 19'uncu yüzyılın sonuna kadar aslan yaşıyordu. Fars aslanını kaybettik. Çita ve kaplan vardı, onları da yitirdik" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------

Aslandan görüntü

Haber- Kamera: Mehmet ÇINAR/ANTALYA,

================================================

7)AYAKKABILARINA BİLE ESRAR SAKLAMIŞLAR

ANTALYA'da narkotim ekipleri tarafından yapılan operasyonda 751 gram esrar ele geçirildi. Gözaltına alınan 3 kişinin, ayakkabılarının içine dahi esrar sakladığı belirlendi.

Antalya'da bir istihbaratı değerlendiren Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Muratpaşa İlçesi Güzeloba Mahallesi'ndeki parkta uyuşturucu operasyonu düzenledi. Parkta gençlere uyuşturucu madde sattığı belirtilen İ.Ö., M.U. ve İ.Ö. gözaltına alındı. Şüphelilerin evlerinde de araştırma yapan polis, 751 gram esrar maddesi ele geçirdi. 3 şüphelinin üzerinde yapılan aramalarda ise spor ayakkabılarının içine bile esrar koydukları belirlendi.

Sağlık kontrolü sonrasında ifade alma işlemi tamamlanan şüpheliler, adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Adliye dış plan görüntü

Şahısların polisler arasında adliyeye gelişleri

Adliyeye girişleri

54 MB- 00. 29

Kaset Durumu: Link Geçiliyor

Haber: Bülent TATOĞULLARI-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

=================================================

TERK EDİLMİŞ OTOMOBİLİN SÜRÜCÜSÜNÜN CESEDİ YEŞİLIRMAK'TAN ÇIKTI

AMASYA'da yolda terk edilmiş durumda bulunan otomobilin sürücüsünün cansız bedeni Yeşilırmak Nehri'nden çıktı.

Olay Bugün Amasya Merkez Ziyaret beldesinde meydana geldi. İddiaya göre, Ziyaret Beldesi köprü girişinde terk edilmiş halde bulunan otomobilin sürücüsü Mevlüt Deniz'i polis ve jandarma ekipleri aramaya başladı. Otomobilin sürücüsü olan Mevlüt Deniz'in bir okul 'da güvenlik görevlisi olarak çalıştığı ve boş zamanlarında da pazarcılık yaptığı öğrenildi.

Deniz'in cansız bedeni otomobilin terk edildiği noktadan yaklaşık 100 metre ileride Yeşilırmak Nehri'nde çıkarıldı. İtfaiye ve AFAD ekipleri tarafından sudan çıkartılan Deniz'in cansız bedeni, jandarma ekipleri ve savcının incelemesinin ardından Amasya Üniversitesi Sabuncuoğlu Şerefeddin Eğitim ve Araşatırma Hastanesi morguna kaldırıldı.

Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü:

--------------

-Otomobil sürücüsünün cansız bedeninin çıkarılması detay

-Yeşilırmak Nehri'nden cansız bedeninin çıkarılması detay

-Diğer detaylar

Haber-Kamera: Sinan HARMANCI/AMASYA,-

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-7 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement