DHA YURT BÜLTENİ - 9 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 9

DHA YURT BÜLTENİ - 9

Hatay şehidi yarın toprağa verilecek Görüntü Dökümü--------------------------Şehidin sosyal medyadan paylaştığı son videosu Şehidin halasının eve girmesi ve feryadıHaber-Kamera: Ali ARSLAN/SAMANDAĞ,(Hatay),==============================Leyla'nın annesinden mahkeme başkanına: Farz edin ki...

21.02.2020 14:11

Hatay şehidi yarın toprağa verilecek

Görüntü Dökümü

--------------------------

Şehidin sosyal medyadan paylaştığı son videosu Şehidin halasının eve girmesi ve feryadı

Haber-Kamera: Ali ARSLAN/SAMANDAĞ,(Hatay),

==============================

Leyla'nın annesinden mahkeme başkanına: Farz edin ki Leyla sizin kızınız (3)

GİZLİ TANIĞIN İFADELERİNİ KABUL ETMEDİDuruşmanın tek tutuklu sanığı Leyla'nın amcası Yusuf Aydemir, savunmasında, gizli tanık beyanlarını kabul etmedi. Gizli tanık beyanında bahsi geçen muhtarla tartışmasını kabul eden Aydemir, "Muhtarla tartışma sebebim köyde arama yapılmamasıydı. 18 gün boyunca Leyla'yı canlı bulma ümidiyle peşindeydik. Leyla benim peşimden evden çıktı. Ancak Leyla tahta kapıdan çıktığında ben bahçedeydim. Buna ilişkim tanıklarım var. Gizli tanık keşke beni izleseydi. Ayrıca Nihat abimle aramda husumet yoktur" ifadelerini kullandı.Baba Aydemir ise beyanında, gizli tanığın belirttiği gibi kardeşlerinin kaçak yollarla yurt dışına çıkmadığını ve yasal yollarla çıktığını söyledi. Gizli tanığın ailesinin PKK'yla bağlantılı olduğu yönündeki iddiasını reddeden Aydemir, "Biz AK Partiliyiz. Çocuğun bulunduğu gün Yusuf'a tokat atmam doğrudur. Yusuf muhtara 'Sen ilk başta köyü aratsaydın böyle olmazdı' diyerek kızdı, jandarmaya araya girdi. Leyla kaybolduğu gün eve gelip Leyla'ya bakmak için dışarı çıktığımda Yusuf, Musa ve Cüneyt dışarıdaydı. Hatta sorduğumda yeğenim Leyla'nın köyün içine doğru gittiğini söyledi. Gizli tanık beyanlarını kabul etmiyorum" dedi.Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı adına duruşmaya katılan avukat, dinlenen tanık beyanları ve deliller göz önüne alınarak tutuksuz sanıkların tutuklanmasını ve tutuklu sanık Yusuf Aydemir'in tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Geçen celse davaya katılma talepleri reddedilen UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği bu duruşmada da davaya katılma talebinde bulundu. Ailenin avukatı da kovuşturmanın genişletilmesi talebinde bulundu. Cumhuriyet savcısı mütalaasında, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatının talebinin ölçüsüz olması, aile avukatının talebinin gerekçeden yoksun olması ve UCİM Derneğinin de suçtan zarar görmemesi nedeniyle bütün taleplerin reddedilmesini istedib Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Yusuf Yıldırım'ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, aile avukatı ve UCİM Derneğinin taleplerini de reddeden mahkeme heyeti, ifadesi alınmayan iki tanığın zorla getirilmesine ve eksikliklerin tamamlanmasına karar vererek duruşmayı 27 Nisan 2020'ye erteledi.AÇIKLAMA YAPTILARDestek için duruşmayı takip eden UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği, Erzurum Barosu, Ağrı Barosu avukatları duruşma sonrası açıklama yaptı. Mahkeme heyetinin UCİM'in müdahillik talebini yine kabul etmediğini söyleyen Genel Başkanı Saadet Özkan, "Leyla'mız için burada olduk. Bugün STK'lardan, basından, sosyal meydadan rahatsız olanları hiç anlayamıyoruz. Çünkü, eğer biz burada olmasaydık, ne olacaktı, dava hangi hale getirilecekti? Zaten geçen celse tanıkların ifadelerini bir bir nasıl değiştirdiğini hep birlikte gördük. Savcının geçen celse tutuklama talebi vardı, bu sefer bazı tutuklamaları da kaldırdı. Bizim burada da kafamızda soru işaretleri uyandı. Davada somutlaşmış durumların, soyutlaşmış bir hale getiriliyor olmasını da anlamış değiliz. Yani bugün Leyla'nın katillerinin hep birlikte nasıl organize olduklarını görüyoruz. Biz organize olmuş katillere karşı buradayız. Organize edilmiş bir suça, anlaşmaya karşı buradayız. Leyla için sesimizi gür çıkaracağız. Müdahalillik talebimiz kabul edilmedi, konuşturulmadık. Biz kanarya sevenler derneği değil, çocuk istismarı ile mücadele derneğiyiz. Leyla'yı örgütlü bir biçimde aç bıraktılar, dondurucuya koydular, ardından kıyafetleri çıkardılar sonrasında da bir suyun kenarına adice attılar. Katiller ve onları koruyanlar adelet önünde hesap verecekler" diye konuştu.Genel Başkan Yardımcısı Yücel Ceylan ise Leyla cinayetinin takipcisi olacaklarını bildirdi. Ceylan, "Biz mahkeme heyetimizde bu ülkenin adaletinin de bu ülkenin vicdanı olmasını kabul ediyoruz. Bu işin peşini bırakmayacağız. Bu ülke Leyla'yı hiç unutmadı" dedi.UCİM Türkiye Hukuk Koordinatörü Adem Yaprak da "Sanık kürsüsünde yer alanlar, iyilik meleği olduklarını iddia ettiler. Küçücük yaşta bir çocuk öldürüldü, orada iyilik meleği varsa bir tek o çocuktu. Bizim için bu aşamadan sonrada Leyla'yı öldüren veya öldürenleri ortaya çıkaracak, ortaya çıkmasına yardımcı olacak birisi varsa o işte bizim için iyilik meleği olacak" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ GEÇİLECEKHABER: Hümeyra PARDELİ/ AĞRI

===============================

Bakan Pakdemirli: Türkiye tarımda kendi kendine yeten bir ülkedir

TARIM ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye'nin saman ithalatı iddialarıyla ilgili, "Türkiye tarımda kendi kendine yeten bir ülkedir. Kimsenin bu ülkede benim üreticimin, besicimin ve çiftçimin moralini bozmaya hakkı yoktur" dedi.Çeşitli temas ve incelemeler için Kayseri'de bulunan Bakan Pakdemirli, Vali Şehmus Günaydın'ı makamında ziyaret etti. Bakan Pakdemirli, ziyaretin ardından Melikgazi Konferans Salonu'nda düzenlenen toplantıda tarım ve orman sektörünün temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantıya Bakan Pakdemirli'nin yanı sıra Bakan Yardımcısı Mustafa Aksu, Kayseri Valisi Şehmus Günaydın, AK Partili Milletvekili Taner Yıldız, Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, çiftçiler ve kurum müdürleri katıldı. Pakdemirli toplantı öncesinde Kayseri Ticaret Borsası'nın kurduğu pastırma standını gezerek, Kayseri pastırması doğradı.'193 ÜLKEYE TARIMSAL ÜRÜN İHRAÇ EDİYORUZ'Toplantıda konuşan Bakan Pakdemirli, "Ülke olarak 193 ülkeye bin 827 tarımsal ürün ihraç ediyoruz. 2002 yılında 1.8 milyar TL destek verilirken, 9 kat artışla 2019 yılında destekler 16.1 milyar TL'ye çıktı. Bakanlık olarak 2019 yılında 12 yeni destek ve 32 desteğin de birim fiyatında artış sağladık. Bakanlık olarak yaptığımız 3'üncü Tarım Orman Şurası'nda 7 binden fazla paydaş, 21 çalışma grubu, 2 bin kişi ile 200'ün üzerinde toplantı yaptık" dedi.'TÜRKİYE TARIMDA KENDİNE YETEN BİR ÜLKE'Türkiye'nin tarımda kendi kendine yeten bir ülke olduğuna dikkat çeken Bakan Pakdemirli, saman ithalatı iddialarıyla ilgili, şunları söyledi: "Bugünlerde bir polemik konusu başladı. 'Türkiye saman ithal eden ülkedir' dediler. Türkiye'de 2019 yılı saman ithalat verileri bin 953 ton. Karşılığında 85 bin ton saman ihraç etmiş. Bunların birçoğu da saman değil, yonca ve benzeri ürünler. İthalat, ihracatın 40'ta biridir. Türkiye'nin ihtiyacı 40 milyon ton zaten. Hakikatleri bükmeye çalışanlar var. Akıl tutulmalarını yaşamaktan vazgeçmek lazım. Ağzımızdan karnımıza giden yolda bereketli toprakların kutsal ürünlerini siyasete alet etmeyelim. CHP Genel Başkanının eline bir kağıt tutuşturuyorlar o da konuşuyor. Cumhurbaşkanı cevabı verince herkesin karnı ağrıyor. Türkiye tarımda kendi kendine yeten bir ülkedir. Kimsenin bu ülkede benim üreticimin, besicimin ve çiftçimin moralini bozmaya hakkı yoktur."Bakan Pakdemirli, bal ve pekmez görünümlü şurupların yasaklanmasıyla ilgili de millete daha sağlıklı yiyecekler yedirmek adına böyle bir tedbir aldıklarını söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -----------------Bakan Pakdemirli'nin konuşması-Bakan Pakdemirli'nin pastırma doğraması-Diğer detaylar

Haber-Kamera: Yasin DALKILIÇ - Muhammed KISIR/KAYSERİ

===========================

Sözde 'dergah'la dolandırıcılığa 'yaşam koçluğu' savunması

ESKİŞEHİR'de, sözde 'dergah' adıyla kurulan çiftlik evinde, psikolojik rahatsızlığı olanları tedavi ettiğini öne sürerek dolandırdığı öne sürülen Sibel Gönül (50), avukat oğlu Sadık Hamza Gönenli (25) ile bir suç ortağının yargılanmasına başlandı. Yaklaşık 13 milyon liralık vurgun yaptığı iddia edilen Gönül, suçlamaları kabul etmeyerek, "Ben yaşam koçuyum. Ben kimseyi dolandırmadım. Bana danışan insanlarla yaptığım görüşmeler sonucu hizmetimin parasını alıyordum" dedi. Tepebaşı Jandarma Komutanlığı ekipleri, Keskin Mahallesi'nde, 10 dönümlük arazide sözde 'dergah' olarak kullanılan çiftlik evinde, psikolojik rahatsızlığı bulunan kişileri para karşılığında ilginç yöntemler kullanarak tedavi ettiğini öne süren Sibel Gönül'ün dolandırıcılık yaptığı şikayetleri üzerine harekete geçti. Geçen yıl ağustos ayında soruşturma başlatan ekipler, çiftlik evine operasyon düzenledi. Gözaltına alınan Avukat Sadık Gönenli tutuklanırken, firar eden annesi Sibel Gönül ise kısa süre sonra Sakarya'nın Serdivan ilçesinde yakalandı. Anne ve oğlu tutuklandı. Soruşturma sonunda, Sibel Gönül ve avukat oğlu Sadık Hamza Gönenli ile tutuksuz sanıklar Serkan D. ve Hasan C.B. hakkında, 'nitelikli dolandırıcılık' suçundan Eskişehir 3'ncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne dava açıldı.'BÜYÜCÜ DEĞİL, YAŞAM KOÇUYUM'Davanın ilk duruşmasına tutuklu sanıklar Sibel Gönül ve Sadık Hamza Gönenli ile tutuksuz sanıklar Serkan D. ve Hasan C.B. katıldı. İfadesi alınan Sibel Gönül, suçlamaları kabul etmeyerek, yaşam koçluğunu yaptığını savundu. Gönül, "Büyücü ya da hoca değilim, ben yaşam koçuyum. Kazandığım paralarda oğlumun hesabını kullandım. Oğlum olduğu için herhangi bir sakınca görmedim. Ben kimseyi dolandırmadım. Bana danışan insanlarla yaptığım görüşmeler sonucu hizmetimin parasını alıyordum. Oğlumun hesabını ben kullanıyordum. Kendi hesabımın şifresini kaybetmiştim, suçsuzum" dedi.Tutuklu sanık Hamza Gönenli de suçlamaları kabul etmedi. Kimseden para almadığını anlatan Gönenli, "Ben kimseden para almış değilim. Birçoğunu tanımıyorum. Suçun ne unsurlarla ne şekilde işlendiği dahi belli değildir. Yaklaşık 7 aydır tutukluyum. Suç işlemedim. Beraatımı istiyorum. Suç işlediğime dair şüphe dahi yoktur. Annem yaşam koçu olarak çalışıyordu. Hesabımı kullanmasında sakınca görmedim" diye konuştu.'2 MİLYON LİRA KAPTIRDIM'Davanın tutuksuz sanıklarından Serkan D., Sibel Gönül'ün etkisinde kalarak 2 milyon lira parasını kaptırdığını öne sürdü. Sanık Serkan D. ifadesinde, şunları anlattı: "Sibel benim hesap numaramı istedi. Para geleceğini söyledi. Ben de bu paraları çekip, Sibel'e verdim. Kim neden gönderdi bilmiyorum. Sibel hacizle ilgili sorun yaşamış. O yüzden kendi hesabını kullanmak istemediğini söyledi. Ben Sibel'den yaşam koçluğu desteği aldım. Sibel'e 2012'de kayınvalidemin rahatsızlığı sebebiyle gittim. Doktorlar teşhis koyamıyordu. Hoca olarak söylenen Sibel'in yanına gittim. Kayınvalidemi götürdüm. Seanslar uyguladı. Sibel bizim üzerimizde büyüler olduğunu söylüyordu. Seanslarda büyü olduğunu söyleyerek, seccade üzerine bizi alıyordu. Yumurta veriyordu. Yumurtaları ya yakıyorduk ya da gömüyorduk. Seanslarda ayna, kilit kırıyordu. Bazen de su veriyordu. Suyun ve yumurtaların okunmuş olduğunu söylüyordu. 'Çıkmaz sokağa gidin, suyu dökün' diyordu. Döküyorduk. 'Kör kuyuya dökün' diyordu. Yapıyorduk. Her seansta para veriyorduk, kurban istiyordu. Küçük meblağlarla başladı sonra yükseldi. Sibel, bir keresinde beni aradı ve 'Kan almamız lazım' dedi. Bizde kendi kollarımızdan kan aldık. Kendisinin peygamber soyundan geldiğini söylüyordu. Üstün niteliklerinin olduğunu söylüyordu. Hz.Süleyman'ın kanını taşıdığını söylüyordu. Sibel, Mevlana'nın, Şeyh Edebali'nin ruhlarıyla iletişim halinde olduğunu belirtiyordu. Biz inanıyorduk. Etkisinde kalarak 2 milyon liramı kaptırdım, yeterince mağdur oldum."  Mağdurlar ise Sibel Gönül'ün, her seferinde istediği parayı arttırdığını anlatarak şikayetçi olduklarını bildirdiler.Mahkeme, Sibel Gönül ve oğlu Sadık Hamza Gönenli'nin tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.121 YIL HAPİS İSTEMİEskişehir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlanan davada Sibel Gönül hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan 121 yıla kadar hapis cezası isteniyor. İddianamede Sibel Gönül'ün 'Nursema Edebalioğlu' takma adını kullandığını ve kendisine ulaşan mağdurlara kendisinin peygamber, dört halife ve ermiş kişiler olarak kabul edilen bazı kişilerin isimlerini söyleyerek bunlarla görüştüğünü, kanının şifalı olduğunu, görülmeyen üstatlarla bağlantılarının olduğunu söyleyerek mağdurları ikna ettiği iddia ediliyor.KOYUN KAFASIYLA BÜYÜ BOZMUŞİddianamede 27 mağdurun ifadelerine yer verilirken, kendisine ulaşan bir mağdura 'sizde büyük var onu çözeceğim' diyen Sibel Gönül'ün çamaşır leğenine kum birikintisi ve üzerinde koyun kafası ile kemiklerinin bulunduğu cisimleri göstererek 'bu çivileri sökerek sizi bu büyüden kurtaracağım' dediği ve karşılığında para aldığı bilgisine yer verildi. Ayrıca sanık Sibel Gönül'ün mağdurlardan birini evin içerisinde bir odaya alarak seccade üzerinde beklettiği ve dini söylemlerde bulunarak hareket yapmaya başladığı, elinde bulunan yumurtaları mağdurun vücudunun farklı yerlerinde sürdüğü, bazı mağdurlardan tedavi amacıyla seanslarda kan alıp, şifalı diyerek kendi kanını da içirdiği belirtiliyor.

ARŞİV GÖRÜNTÜLERLEEngin ÖZMEN/ESKİŞEHİR,

==============================

Adliye çıkışı bıçaklı kavga anları kamerada

SAMSUN'da, P.P. (16) adliye çıkışında tartıştığı yengesinin arkadaşı V.K.'yı (55) omzundan bıçakladı. Olay anı bir vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı. Olay, saat 12.00 sıralarında Samsun Adliyesi'nin bahçesinde meydana geldi. Adliye çıkışında P.P., yengesiyle birlikte yaşadığını öne sürdüğü V.K. arasında tartışma çıktı. Kısa sürede büyüyen tartışma kavgaya dönüştü. Bu sırada P.P. yanında bulunan ve henüz kimliği öğrenilemeyen bir şüpheliden aldığı 'kelebek' olarak tabir edilen bıçakla V.K.'ya saldırdı. Sol omzundan yaralanan V.K. kanlar içerisinde yere yığılırken, kaçmaya çalışan şüpheli polis tarafından yakalandı. İhbar üzerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Gazi Devlet Hastanesi'ne kaldırılan V.K. tedavi altına alındı. Polis merkezine götürülen P.P., kendisini görüntüleyen gazetecilere, 'Çekin abi çekin, namus meselesi bu. O yüzden bıçakladım' dedi. Polisin olayla ilgili başlattığı soruşturma sürüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: ---------------Bıçaklı kavga anlarıŞüpheli P.P.'nin yakalanmasıYaralı V.K.'nın ambulansa bindirilmesiAdliyeden detaylar

Haber-Kamera: Tayfur KARA/SAMSUN,

==============================

Seyir halindeki otomobil alev alev yandı

KOCAELİ'de, seyir halindeyken motor kısmında çıkan yangın sonucu kısa sürede alev alan otomobil, kullanılamaz hale geldi.Olay, Körfez Kuzey Mahallesi D-100 Yan Yolu üzerinde meydana geldi. Ankara yönüne giden Mehmet Nuri İstemi yönetimindeki 41 ACS 006 plakalı otomobilin motor kısmında henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Aracı durdurarak içinden çıkan sürücünün ihbarı üzerine bölgeye polis, itfaiye ve acil sağlık ekipleri gönderildi. Gelen itfaiye ekipleri, alevler içerisinde kalan otomobildeki yangını kısa sürede söndürdü. Hemen aracından çıkan sürücü Mehmet Nuri İstemi'nin herhangi bir yara almadığı görülürken, yanan otomobil ise kullanılamaz hale geldi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: ------------------Vatandaşların cep telefonu ile çektiği görüntüler

HABER: Nabi YAZICI/ KÖRFEZ(Kocaeli),

=============================

Katar Charity ve İHH'dan Suriye'ye 45 TIR

KATAR Charity ve İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından Suriye'nin İdlib ilindeki savaş mağduru sivillere 45 TIR dolusu yardım malzemesi gönderildi.Katar'da başlatılan 'Şam'ın Hakkı' kampanyası kapsamında temin edilen 45 TIR dolusu insani yardım malzemesi Katar Charity ve İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından İdlib'teki savaş mağduru sivillere ulaştırılmak üzere Suriye'ye gönderildi. TIR'ların hareketinden önce Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki İHH Suriye Çalışmaları Koordine Merkezi'nde düzenlenen törende konuşan Katar Charity İşletim Projeleri Sorumlusu Halid el Yafiay, yardım araçlarının insani yardıma yoğun şekilde ihtiyaç duyulan İdlib'teki sivillere gönderileceğini söyledi.45 TIR'dan oluşan yardım konvoyunun Cilvegözü Sınır Kapısı'ndan çıkış yapacağını belirten Yafiay, "Katar'dan çeşitli kurum ve kuruluşlarında desteği ile yürütmekte olduğumuz kampanya kapsamında güzel bir işe imza attık. Buradaki yardım araçlarının içerisinde gıda, hijyen paketi, sünger yatak, battaniye, halı ve kömür gibi malzemeler var. Bu organizasyonu daha da genişleterek önümüzdeki hafta bir konvoy daha göndereceğizö dedi.Yapılan konuşmanın ardından yardım araçları Suriye'ye geçirilmek üzere Cilvegözü sınır kapısına uğurlandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------Yardım tırları-Katılanlardan görüntü-Katar Charity İşletim Projeleri Sorumlusu Halid el Yafiay'ın konuşması-Detay görüntüler

-Malzemelerden örnekler

Haber-Kamera: Ferhat DERVİŞOĞLU/ REYHANLI, Hatay

===============================


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 9 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement