DHA YURT BÜLTENİ - 1 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 1

DHA YURT BÜLTENİ - 1

SARIKAMIŞ KAYAK MERKEZİ'NDEKİ OTELDE YANGIN PANİĞİ KARS'ın Sarıkamış ilçesindeki sarıçam ormanlarının içerisinde bulunan kayak merkezindeki otelde çıkan yangın, korkuttu.

17.12.2019 08:21

SARIKAMIŞ KAYAK MERKEZİ'NDEKİ OTELDE YANGIN PANİĞİ

KARS'ın Sarıkamış ilçesindeki sarıçam ormanlarının içerisinde bulunan kayak merkezindeki otelde çıkan yangın, korkuttu. Yangına Kars ve çevre ilçelerdeki itfaiye ekipleri müdahale etti. Kontrol altına alınan yangında hasar meydana geldi.Dün akşam saatlerinde ilçeye 4 kilometre uzaklıktaki kayak merkezinde bulunan 5 yıldızlı Ekinata Grand Toprak Hotel'in üçüncü katında henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Oteldekiler kısa sürede sorunsuz olarak tahliye edilirken, ihbar üzerine başta Sarıkamış ilçesi olmak üzere Selim ve Kars merkezinden itfaiye, ambulans ve AFAD ekibi sevk edldi. Kontrol altına alınan yangın, kayak merkezinde korku dolu anlara neden oldu. Yangında çıkan dumanlar ilçe merkezinden de görüldü.Can kaybının ve herhangi bir yaralanmanın yaşanmadığı yangında hasar meydana geldi. Yangının elektrik kontağından çıktığı tahmin ediliyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Otelden yükselen dumanlarGenel ve detaylar

Haber-Kamera: KARS,======================

DAMPERİ ELEKTRİK HATTINI KOPARAN KAMYON, ALEV ALEV YANDI

ADAPAZARI'nda, damperini kaldıran kamyon elektrik hatlarını koparınca faciaya neden oluyordu. Kamyon alev alırken, alevler sokakta bulunan binalara doğalgaz dağıtımını sağlayan kutuyu da tutuşturdu. Kutudan yayılan doğalgazın da alev alması ile binanın dış cephesi ve çatısı da hasar gördü.Dün akşam saatlerinde, Adapazarı Hızırtepe Mahallesi'nde damperini kaldıran kamyon elektrik hatlarını kopardı. Kamyon alevler içinde kalırken, alevler sokakta bulunan binalara doğalgaz dağıtımını sağlayan kutuya da sıçradı. Kutudan doğalgazın yayılmasıyla alev topu oluştu. Kamyon ve doğalgaz dağıtım kutusundan yayılan alevler yanında bulunan binaya da sıçradı. Sürücü araçtan inerek canını kurtarırken, haber verilmesi üzerine olay yerine itfaiye ve doğalgaz dağıtım şirketi geldi. Doğalgaz dağıtım şirketi sokağa doğalgaz akışını keserken, itfaiye ekipleri yangına müdahale etti. Alev topuna dönen kamyon güçlükle söndürüldü. Yangında binanın dış cephesi ve çatısı hasar gördü. Yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Kamyonun alev alev yanmasıKutudan yükselen alevlerSöndürme çalışmaları

Haber-Kamera: Güven HASBAŞ/ SAKARYA,=======================================

ESKİ HASTANE BİNASINDA FUHUŞ YAPILIYOR İDDİASI ISPARTA Devlet Hastanesinin Şehir Hastanesine taşınmasından sonra atıl kalan taş binasının madde bağımlıları ve fuhuş yapanlar tarafından kullanıldığını iddia eden vatandaşlar önlem alınmasını istedi. Binanın bulunduğu Doğancı Mahallesi muhtarı Ali Divarcı, bazı odaların yatak odası gibi dizayn edildiğini ve kullanıldığını söyledi.Isparta Devlet Hastanesinin Şehir Hastanesine taşınmasından sonra 2 yıldır atıl kalan tarihi taş bina, fuhuş başta olmak üzere madde bağımlıları tarafından kullanılmaya başlandı. Madde bağımlılarının barındığı mekan haline gelen binanın en üst katının ise yatak odası olarak dizayn edildiği görüldü. İçeride bulunan ve hala kullanabilir durumda bulunan birçok eşya ile tıbbi malzeme talan edildi. Binlerce hastanın özel bilgilerinin saklandığı arşiv bile hala binada duruyor.

ADAMI KESSELER KİMSENİN HABERİ OLMAYACAKHastanenin bulunduğu Doğancı Mahallesi muhtarı Ali Divarcı, eski hastane binasının boşaltılmasının ardından diğer binaların yıkıldığını bu binanın ise yıkılmaması yönünde karar alındığını belirtti. Boş kalan binanın uyuşturucu madde bağımlıları ve fuhuş yapanların mekanı haline geldiğini belirten Divarcı, "Daha düne kadar ön kapısı bile açıktı. İsteyen rahatça girip çıkabilecek durumdaydı. Hal böyle olunca buraya o kişiler dadanmış. İçeride manzara berbat" dedi.Taş binanın ve  62 bin 500 metrekarelik alanın Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi'nin kullanımına tahsis edildiğini kaydeden Divarcı, "Haber vermemiz üzerine bugün bir yetkili gelerek ön kapıyı kilitledi ve en kısa zamanda binanın çevresinin telle kapatılacağı bilgisini verdi. Aşağıda adam kesseler kimsenin haberi olmayacak, günlerce cenazesini kimse bulamaz" diye konuştu.

ÇOĞU MALZEME ALINMAMIŞHastane binası boşaltıldıktan sonra değerlendirilebilecek çok sayıda malzemenin bırakıldığı ve bu malzemelerin kimliği belirsiz kişilerce çalındığını, zarar verildiğini kaydeden Ali Divarcı, "Diyaliz hastalarının kullandığı ve daha poşetinden çıkmamış setler, kan alma tüpleri, enjektörler, telefon makineleri hatta büyük çaplı bir klima halen hastane binasında" dedi.

'HASTALARIN TÜM MAHREM BİLGİLERİ ORTADA GEZİYOR'Hastanenin bodrum katında bulunan ve arşiv deposu olarak kullanılan alanın da boşaltılmadığını, hasta bilgilerinin yer aldığı dosyaların ortalığa saçıldığını belirten Divarcı, "Yeşil reçeteli ilaç kullananlar, Sağlık Kurulu raporları, kan tahlil sonuçları gibi özel durumların yer aldığı bilgilere ulaşmak son derece kolay. Bu durumun kişi haklarının ihlali anlamına gelir. Buna nasıl izin verilir" dedi.

100 METRE MESAFEDE OKUL VARMuhtar Ali Divarcı, hastane binasının sadece 100 metre ilerisinde Nazmi Toker Ortaokulu'nun bulunduğuna dikkat çekerek, "Çocuklar okuldan çıktıktan sonra bu boş alanda geziniyor. İçeri girseler burada binlerce enjektör, sağlık malzemesi var. Mikrop yuvası haline gelen bu alan onlar için çok riskli. Hemen ana giriş kapısı yakınında binanın kanalizasyon rögarı var. En azından 5 metre derinliği olan bu rögarın kapağı bile yok. Karanlıkta biri düşse kurutulması imkansız. Ölmese de kesin sakat kalır ve yalnız başına çıkmasının imkanı yok. Biz mahalle halkı olarak kötü birşey olmadan bu konuya çözüm bulunmasını istiyoruz" dedi.

YATAK ODASI HALİNE GETİRMİŞLERMahalle sakinleri ise hastane binasının son katındaki bazı odalardaki hasta yatakların üzerine çarşaf, battaniye serilerek yatak odası haline getirildiğini söyledi. Vatandaşlar, "Burayı resmen fuhuş yuvası haline getirmişler. Hatta o kadar ileri gitmişler ki doğum günü kutlaması bile yapmışlar. İçki şişeleri, iyi ki doğdun yazan yaş pasta süsleri, fuhuş yapıldığını işaret eden ne ararsan var" diye tepki gösterdiler.BORİK ASİT BİLE VARVatandaşlar, hastanenin faal olduğu dönemlerde yoğun bakım ünitesi olarak kullanılan bölümünde çoğu tıbbi malzemenin yanı sıra borik asit gibi tehlikeli maddelerin de olduğunu söyledi.

ISUBÜ'DEN 'TAŞ BİNA' AÇIKLAMASIIsparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Rektörlüğü tarafından yapılan yazılı açıklamada, 'Kamuoyunda ve yerel basında eski Devlet Hastanesi taş binası ile ilgili çeşitli haberler yer almıştır. Kamuoyu söz konusu binanın üniversitemize ait olduğu bilgisine sahip olduğu için kurumumuza 'binaya ilgisiz' şeklinde eleştirilerde bulunulmuştur. Bu bilgiler yanlıştır. Söz konusu arazi ve binanın üniversitemize resmi tahsisi 09.12.2019 tarihinde yani bir hafta önce yapılmış olup, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Milli Emlak Müdürlüğünden teslim alınmıştır. Dolayısıyla bina ve arazideki sorumluluk bu tarihten öncesinde kurumumuza ait değildir. Tahsisten hemen sonra okulumuza yeni fiziki alanlar kazandırmak için acil bir şekilde proje çalışmaları başlamış olup, gelişmelerle ilgili kamuoyu gerektiğinde bilgilendirilecektir" denildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Muhtar Ali Divarcı röp.Hastane binasından görüntüİçerdeki malzemelerTıbbı malzemelerKırılan kapılariçki şişeleriEtrafa atışan malzemelerKoridordaki eşylarıKırılan eşyalarArşiv evrak görüntüDosyalardan görüntüBahçeden görüntüMuhtar Ali Divarcı açıklama

Haber-Kamera: Nurettin ARKAN/ ISPARTA,==================================

CHP'Lİ URLA BELEDİYE BAŞKANI OĞUZ FETÖ'DEN TUTUKLANDI

CUMHURİYET Halk Partisi Urla Belediye Başkanı İbrahim Burak Oğuz, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) üst düzey yöneticileri ile telefonda irtibat kurduğu gerekçesiyle tutuklandı.FETÖ/PDY'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, iddiaya göre FETÖ'nün mahrem imamları ile telefonla görüştüğü ileri sürülen CHP'li Urla Belediye Başkanı İbrahim Burak Oğuz ifadesi alınmak üzere dün adliyeye çağırıldı. Oğuz'un savcılık ifadesinin ardından tutuklanma talebi ile Nöbetçi Mahkemeye sevk edildi. Hakim karşısına çıkan Oğuz, 'FETÖ silahlı terör örgütünene üye olmak' suçundan tutuklandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------İbrahim Burak Oğuz foto+++-ARŞİV görüntüler

Haber: Halil İbrahim KARABIYIK/ İZMİR,====================================

OTOMOBİLLE AÇIK ÖĞRETİM BÜROSUNA GİRDİ: 1 ÖLÜ, 2 YARALI

ANTALYA'da, Ender Tuner'in (34) kullandığı otomobil, bariyere ve otomobile çarptıktan sonra Açık Öğretim bürosunun kapısına çarptı. Kazada, büro çalışanı Aslı Orak (37) yaşamını yitirdi, 2 kişi yaralandı. Muayenesinde, kanında alkol çıkmayan Ender Tuner, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Olay, önceki gün öğlen saatlerinde, Muratpaşa ilçesi Mevlana Caddesi'nde meydana geldi. Ender Tuner yönetimindeki 35 ABS 367 plakalı otomobille alt geçitten geçtiği sırada, aracıyla önce bariyer ve kaldırıma, ardından çöp konteyneri ve otomobile çarptı. Hızını alamayan otomobil, daha sonra Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi bürosunun kapısına çarptı. Otomobilin çarptığı 3 kişiden Açık Öğretim bürosu çalışanı Aslı Orak, tedaviye alındığı hastanede yaşamını yitirdi. Diğer yaralılar İlknur Rukiye Çirik (41) ile kaza anında yoldan geçen Mehmet Ogün Ekşi hastanede tedaviye alındı.

SÜRÜCÜ TUTUKLANDIKontrol için hastaneye götürülen Ender Tuner'in yapılan muayenesinde, kanında alkol bulunmadığı belirlendi. Tuner, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı sulh ceza hakimliği tarafından tutuklandı.

TOPRAĞA VERİLDİKazada yaşamını yitiren Aslı Orak için Uncalı Mezarlığı'nda cenaze namazı kılındı. Cenazeye Orak'ın ailesi, yakınları ve arkadaşları katıldı. Baba Mehmet Ali Orak'ın cenazede güçlükle ayakta durduğu görüldü. Orak'ın yakını olduğu belirtilen kadın ise "Meleğim benim" diyerek, tabuta sarıldı. Aslı Orak'ın cenazesi, kılınan namazın ardından götürüldüğü Boynuzlukuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Cenazeden görüntüGenel ve detaylar

Haber-Kamera: Bülent TATOĞULLARI/ ANTALYA,============================================

KAMYONET TIR'A ÇARPTI: 1 ÖLÜ, 1 YARALI

ANTALYA'nın Korkuteli ilçesinde, yol kenarında park halindeki TIR'a yandan çarpan kamyonette bulunan yolcu Musa Bayram (36) yaşamını yitirdi, sürücü ise yaralandı.Kaza, sün akşam saatlerinde Korkuteli- Antalya yolunun Datköy Mahallesi yakınlarında meydana geldi. Antalya'dan Denizli yönüne giden Veysel Karani Sarıkaya (48) yönetimindeki 20 BEH 93 plakalı kamyonet, yol kenarında park halindeki Ramazan Birol'un 17 TJ 722 plakalı TIR'ına yandan çarptı. Kazada kamyonetteki Musa Bayram, araçtan düşüp, TIR'la kamyonet arasında kaldı. Bayram olay yerinde hayatını keybederken, sürücü Veysel Karani Sarıkaya ise yaralandı.Kazanın ardından olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık görevlilerince ilk müdahalesi yapılan Veysel Karani Sarıkaya, Korkuteli Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Musa Bayram'ın cansız bedeni kurtarıcı yardımıyla sıkıştığı yerden çıkartılarak otopsi için Korkuteli Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.Kaza nedeniyle Antalya- Korkuteli yolu bir süre ulaşıma kapandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Kaza yapan araçlardan görüntüDetaylar

Haber-Kamera: Adem DURMAZ/ KORKUTELİ(Antalya),=====================================

KÜFÜR ETTİĞİNİ İDDİA ETTİĞİ KİŞİYİ SOKAK ORTASINDA TÜFEKLE ÖLDÜRDÜ

TEKİRDAĞ'ın Çorlu ilçesinde  Rahman K., kendisi ve eşine küfür ettiği iddia ettiği Hasan Gündüz'ü sokak üzerinde çuvalda taşıdığı pompalı tüfekle vurarak öldürdü. Zanlı, Namusuma kimse küfür edemez diye bağırıp kaçtıktan sonra polis tarafından yakalandı.Çorlu'da iddiaya göre, Rahman K. ile Hasan Gündüz arasında henüz belirlenemeyen nedenle küfürleşme yüzünden tartışma çıktı.  Tartışma araya girenler tarafından büyümeden önlendikten sonra,, Rahman K., Cumhuriyet Polis Merkezi'ne giderek, Hasan Gündüz hakkında dilekçe vererek şikayetçi oldu. Rahman K., dilekçesinde Gündüz'ün evine gelerek eşi ve kendisine küfürler ettiğini savundu.Dün öğleden sonra Rahman K., Şeyhsinan Mahallesi Güney Caddesi üzerinde Hasan Gündüz'ün gelmesini bekledi. Gündüz'ün geldiğini gören Rahman K., çuval taşıdığı  pompalı tüfekle Gündüz'e iki ele ateş ederek, Namusuma kimse küfür edemez diye bağırarak olay yerinden kaçtı. Ağır yaralanan Gündüz, gelen sağlık ekipleri tarafından Çorlu Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Gündüz, doktorların tüm çabasına rağmen kurtarılamadı.Çorlu İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, cinayetten sonra kaçan Rahman K.'yi, olay yerine yakın bir evin bodrumunda cinayette kullandığı tüfekle birlikte yakaladı. Rahman K., Çorlu Devlet Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra soruşturmasının yürütüleceği emniyete götürüldü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Olay yerinden detaylar-Polis ekiplerinin çalışması-Yakalanan zanlının evden çıkarılması-Zanlıdan detaylar-Genel ve detaylar

Haber-Kamera: Mehmet YİRUN/ ÇORLU(Tekirdağ),================================

ISPARTA'DA OTOMOBİLLER ÇARPIŞTI: 4 YARALI

ISPARTA'da 2 otomobilin çarpıştığı kazada 4 kişi yaralandı. Kaza anı ise güvenlik kameralarına yansıdı.Kaza, sün saat 11.00 sıralarında Isparta Ekonomi Kampüsü arkasında bulunan ve yeni açılan yolda meydana geldi. Sürücüsünün kimliği henüz açıklanmayan 32 FD 717 plakalı otomobil, ana caddeye çıktığı sırada Enes Kandemir'in kullandığı 07 ENS 24 plakalı otomobille çarpıştı. Kazada sürücü Enes Kandemir ile aynı araçta bulunan Tolgahan Küçük, Bilal Bila ile diğer aracın sürücüsü yaralandı. Yaralılar olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalelerinin ardından Özel Meddem Hastanesi ve SDÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne kaldırıldı. Araçların büyük çapta hasar gördüğü kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.Diğer yandan kaza anı ise güvenlik kemeralarına yansıdı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Kaza anı (güvenlik kamerası)

Haber-Kamera: Nurettin ARKAN/ ISPARTA,=======================================

PSİKİYATRİ SERVİSİNDE BIÇAK ÇEKİP DOKTORU DARBETTİ ADANA'nın Yüreğir Devlet Hastanesi'ndeki psikiyatri servisinde görevli Dr. Mehmet Çopur, uyum bozukluğu nedeniyle çalıştığı hastaneye sevk edilen asker K.G.'nin (22) çürük raporu vermediği için bıçak çekip, kendisini darbettiğini iddia etti. Güven hakkında suç duyurusunda bulunan Çopur, hastanelere kesici, delici cisim sokulmaması için X- Ray cihazı konulması gerektiğini söyledi.Olay, 9 Aralık'ta Yüreğir Devlet Hastanesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, Edirne'nin Keşan ilçesindeki 4'üncü Mekanize Piyade Tugayı'nda görevli er K.G., uyum bozukluğu nedeniyle askerliğe elverişli olup olmadığına ilişkin rapor almak için hastaneye sevk edildi. Psikiyatri servisinde görevli Dr. Mehmet Çopur'dan çürük raporu almak isteyen K.G., olumsuz yanıt alınca yanındaki 18 yaşından küçük arkadaşı M.Ö. ile birlikte bıçak çektiği Çopur'u darbetti. Hasta yakınları ve hastane görevlilerinin araya girmesiyle kavga yatıştırılırken K.G. ile M.Ö. polis tarafından gözaltına alındı. M.Ö. ve arkadaşı, sevk edildikleri adliyede, uzaklaştırma kararı alınarak, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

HEKİMLERİN PRESTİJİ AYAKLAR ALTINDADarp raporu alıp K.G. hakkında suç duyurusunda bulunan Dr. Mehmet Çopur, sağlık çalışanlarının can güvenliğinin sağlanması için hastane girişlerine X- Ray cihazı konulması gerektiğine vurgu yaparak, şunları söyledi: "Türkiye'de caydırıcı yasalar var ancak uygulanmaması nedeniyle bu şahıslar cesaretlendiriliyor. Halkın gözünde ne yazık ki hekimlerin prestiji ayaklar altına alındı. Sağlık çalışanlarının artık kıymeti kalmadı. Bu tip eylemleri gerçekleştirenler tutuklanmıyor ya da bir süre sonra adli kontrolle serbest bırakılıyor. Dolayısıyla bir sonraki olaylarda 'nasıl olsa bir şey olmuyor' diye darp devam ediyor, ölüme varan olaylar yaşanıyor. Psikiyatri servisleri, sıkıntılı hastalar geldiği için riskli yerlerdir. Avrupa ülkelerinde psikiyatrist odasında tehdit durumunda hekimin kaçabileceği kapıların olduğu yapılar var. Türkiye'de de bu uygulanabilir."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Dr. Mehmet Çopur ile röportaj-Dr. Çopur'un çalışmasından detaylar-Zanlı K.G.'nin kimlik görüntüsü

Haber-Kamera: Nuri PİR Rüşan Anıl ATAR/ ADANA,==================================

Otomobil takla attı: 3 ölü, 2 yaralı (4)'BUNUN YANLIŞ OLDUĞUNU HERKES GÖRÜYORDU'

Manavgat ilçesinde Telad Elmas ile gelini Aysel Elmas ve torunu Telat Elmas'ın yaşamını yitirdiği kazayla ilgili Antalya Barosu avukatlarından Atalay Arslan'ın, kazanın meydana geldiği Çakalderesi Kavşağı'nın büyüklüğüne bakarak, yapımı sırasında yanlışlık ve hata olabileceğini düşüncesiyle Manavgat Kaymakamlığı'na başvurduğu ortaya çıktı. Demirören Haber Ajansı'na konuşan Avukat Arslan, Yeniköy Mahallesi'nde oturduğunu söyleyerek, "Bu kavşak yapıldığı günden beri ilçede yaşayanlar yanlış ve hatalı olduğunu belirtiyor. İlçe merkezinden kavşağa giren araçlar önce sağa, ardından sola, sonra yeniden sağa; Antalya istikametinden gelen araçlar da önce sağa, sonra sola, sonra yeniden sağa virajı almak zorunda. Bunun yanlış olduğunu herkes görüyordu" dedi.

'YANLIŞLIĞI FİİLİ OLARAK GÖRDÜM'Bu konuyla ilgili Manavgat Kaymakamlığı'na Bilgi Edinme Kanunu uyarınca eylül ayında başvuru yaptığını anlatan Avukat Arslan, "Ben 10 yıllık şoförüm. Bu yoldaki yanlışlığı fiili olarak gördüm. Sadece bilmediğim başka bir şey mi var diye bilgi istedim. KGM 13'üncü Bölge Müdürlüğü'nden gelen yazıda 'Trafik güvenliği kriterlerine uygun şekilde projelendirilerek yapımı tamamlanmıştır' gibi genel geçer bir cevap verilmiş" diye konuştu. Kavşakların bu haliyle kalması durumunda pek çok kişinin canının yanacağını anlatan Arslan, bu konunun uzmanı olmadığını ancak gözle görülen hatanın bir an önce düzeltilmesi gerektiğini söyledi.

AVUKAT KAYMAKAMLIĞA BAŞVURDUAvukat Atalay Arslan'ın geçen eylül ayında Manavgat Kaymakamlığı'na başvuru yaptığı, kaymakamlığın da başvuruyu KGM 13'üncü Bölge Müdürlüğü'ne gönderdiği belirtildi. KGM Bölge Müdürlüğü'nden Avukat Arslan'a gelen cevap yazısında ise, "Manavgat geçişi köprülü kavşaklarında, anayol kesintisiz üstten köprüyle transit geçiş şeklinde, mevcut Manavgat ilçesi imar planı, yapılaşma, yol arterleri, hemzemin dönüşler, yaya trafiği de dikkate alınarak, trafik güvenliği kriterlerine uygun şekilde projelendirilerek yapımı tamamlanmıştır. Kavşak öncesinde ve kavşak alanında standartlara uygun olarak yatay ve düşey işaretlemeler (yol ayrım levhaları) mevcuttur" denildi.

KAZA ANI KAMERADADiğer yandan, 3 kişinin yaşamını yitirdiği, 2 kişinin yaralandığı kaza anı ise güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde kontrolden çıkan otomobilin önce kaldırıma, ardından köprünün ayağına çarparak durduğu anlar yer aldı.

BABANIN YÜREK BURKAN FERYADI: ALLAHIM BU NASIL ACIManavgat ilçesinde meydana gelen trafik kazasında yaşamını yitiren Telad Elmas, gelini Ayşe Elmas ve torunu Telat Elmas'ın cenazeleri toprağa verildi. Hatıplar Mezarlığı'nda ikindi namazının ardından kılınan cenaze namazına, Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, STK başkanları, yakınları ve vatandaşlar katıldı. Kılınan namazın ardından 3 cenaze yan yana toprağa verildi. Babası, eşi ve oğlunu kaybeden Musa Elmas gözyaşlarına hakim olamadı. Oğlunun tabutunu taşıyan ve başından ayrılmayan Musa Elmas, "Allahım bu nasıl acı" diyerek gözyaşı döktü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: ---------------------------------Kavşaktan genel görüntü-Kazanın olduğu yerden görüntüler-RÖP. Avukat Atalay Arslan-Kavşaktan detay görüntü+++Kazadan görüntüMezarlıkta toplanan vatandaşlar Cenazelerin gelmesiCenaze namazının kılınmasıCenazelerin götürülmesi ve defnedilmesi

Haber-Kamera: Mithat ABAKAN/ MANAVGAT(Antalya), ====================================

Barış Pınarı Harekatı bölgesinde teröristler, teslim olmaya başladı (2)SERBEST BIRAKILDILAR

Barış Pınarı Harekatı kapsamında Suriye'nin Resulayn ilçesinde PKK/YPG saflarına zorla katıldıkları iddiasıyla gözaltına alınan 30 kişi, Resulayn'daki askerlik şubesinde alınan parmak izi ve yapılan sorgularının ardından kendilerine verilen izin yazısıyla serbest bırakıldılar. Şubeden çıkan Suriyeliler, halen terör örgütü PKK/YPG saflarında bulunan kişilere de teslim olma çağrısında bulundu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Teslim olan örğüt mensuplarıİşlemlerinin ardından serbest kalan SuriyelilerBasın açıklamasının yapılmasıGenel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ali LEYLAK - Şafak SAĞ/ ŞANLIURFA,=================================

KAÇAKLARI TAŞIYAN MİNİBÜS SÜRÜCÜSÜ 'DUR' İHTARINA UYMAYINCA ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ

BİTLİS'te, yabancı uyruklu 17 kaçak göçmenin bulunduğu minibüsün sürücüsü Orhan Günbay, polisin 'Dur' ihtarına uymayıp, kaçarken ters yöne girince otomobile çarptı. Otomobildeki 2 kadın ağır yaralandı. Kazadan sonra minibüsle kaçmaya devam eden Günbay, polis ekiplerince vurularak, etkisiz hale getirildi. Ağır yaralı 2 kadın ve hafif yaralanan 17 kaçak göçmen, hastaneye kaldırılırken, Günbay'ın 12 suçtan kaydının olduğu ortaya çıktı.Tatvan Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, Van'dan gelen Orhan Günbay yönetimindeki 06 KB 1240 plakalı minibüste kaçak göçmenler ve uyuşturucu madde bulunduğu ihbarı üzerine harekete geçti. İlçe girişinde kontrol noktası oluşturan ekipler, minibüsün sürücüsüne 'dur' ihtarında bulundu. İhtara uymayan sürücü Günbay, Ahlat yönüne doğru kaçmaya başladı. Polis ekipleri, minibüsteki kaçak göçmenlerin zarar görmemesi için tedbirli şekilde kovalamacaya başladı. Tatvan çıkışında önlem alan polis, minibüsü durdurmaya çalıştı, ancak sürücü kaçmaya devam etti.

KAZAYA RAĞMEN DURMADIPolis takibi sürdürürken, Ahlat girişinde, Orhan Günbay minibüsle ters yöne girince, otomobille kafa kafaya çarpıştı. Kazada otomobildeki 2 kadın ağır yaralandı. Günbay, kazanın ardından minibüsle kaçmaya çalışınca, polis ekipleri durdurmak için sürücüye ateş etti. Sürücü, etkisiz hale getirilirken, minibüsteki hafif yaralı Pakistan, Bangladeş ve Myanmar uyruklu 17 kaçak göçmen de kurtarıldı.İhbar üzerine bölgeye gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 17 kaçak göçmen ve 2 kadın, Ahlat, Bitlis ve Tatvan'daki hastanelere kaldırıldı. Tedaviye alınan 2 kadının hayati tehlikesinin devam ettiği, kaçak göçmenlerin ise sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi.

12 SUÇTAN KAYDI VARMIŞHayatını kaybeden minibüs sürücüsü Orhan Günbay'ın cansız bedeni ise otopsi yapılmak üzere Bitlis- Tatvan Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Günbay'ın, 12 suçtan kaydının olduğu ortaya çıktı.Konuyla ilgili açıklama yapan Bitlis Valiliği minibüste yapılan aramada uyuşturucu madde bulunduğunu, konu ile ilgili soruşturmanın çok yönlü olarak sürdürüldüğünü ifade etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Tatvan Devlet Hastanesi

Haber: Özcan ÇİRİŞ/ BİTLİS,============================

KIRMIZI IŞIKTA ÖLÜME NEDEN OLAN SÜRÜCÜYE 5 YIL HAPİS İZMİT'te, kırmızı ışıkta geçerek motosikletli gencin ölümüne neden olan otomobil sürücüsü Muhammed Enes Malgir (20), 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı.İzmit Körfez Mahallesi'nde 8 Haziran akşamı meydana gelen kazada, Muhammed Enes Malgir yönetimindeki 34 BA 7080 plakalı otomobil, iddiaya göre başka bir otomobille çarpıştı. Kazanın ardından da Milli İrade Meydanı'ndaki trafik ışığında durdu. Bu sırada diğer otomobilden inen 3 kişi, Malgir'in otomobiline doğru yürümeye başladı. Korkuya kapılan Malgir, kendisine kırmızı ışık yanmasına rağmen otomobilini hareket ettirdi. Kırmızı ışıkta geçen Malgir, Kadir Kaçar'ın(22) motosikletine çarptı. Ağır yaralanan Kaçar, tedaviye alındığı hastanede, kazadan 18 gün sonra yaşamını yitirdi.Gözaltına alınan Muhammed Enes Malgir, sevk edildiği adliyede, Kocaeli 3. Sulh Ceza Hakimliği'nce 'suç vasfı ve delil durumunun şüphelinin lehine değişebileceği, beklenen ceza ile tutuklanmanın ölçülü olmayabileceği' adli kontrol şartı getirilerek, serbest bırakıldı. İtiraz üzerine yeniden gözaltına alınan Malgir, 10 Eylül günü tutuklanarak cezaevine gönderildi. Malgir hakkında 'Taksirle ölüme sebebiyet vermek' suçundan dava açıldı.Kocaeli 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasına Muhammed Enes Malgir, cezaevinden SEGBİS ile katıldı. Ölen Kadir Kaçar'ın babası Rahim Kaçar ve annesi Sevim Kaçar ile taraf avukatları mahkeme salonunda hazır bulundu.Duruşmada söz verilen Muhammed Enes Malgir, "Keşke böyle bir olay yaşanmasaydı, keşke böyle bir sonuç gerçekleşmeseydi. Ben de çok üzgünüm" diyerek, beraatini ve tahliyesini talep etti. Kadir Kaçar'ın annesi Sevim Kaçar ise "Karşı tarafın iyi niyetli olduğuna inanmıyorum ve pişmanlığını samimi bulmuyorum, benim kaybım büyük. Ben sanığın cezalandırılmasını talep ediyorum" dedi. Baba Rahim Kaçar da, "Benim kaybım büyük, ben Türk adaletine güveniyorum, dosyadan emsal bir karar çıkmasını ümit ediyorum. Sanığın cezalandırılmasını talep ediyorum" diye konuştu.Tutuklu sanık Muhammed Enes Malgir, son sözünün sorulması üzerine ise, "Suçsuz olduğuma inanıyorum. Ancak üzüntüm büyüktür. Bunun sebebi ceza alma ihtimalim ya da tazminatlar değildir. Gerçekleşen netice nedeniyle üzgünüm" ifadelerini kullandı.

5 YIL HAPİS CEZASIMahkeme, Muhammed Enes Malgir'i, 'Taksirle ölüme neden olma' suçundan önce 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Ardından da eylemin 'bilinçli taksir' ile gerçekleştiğini bildirerek, cezayı 6 yıla çıkarttı. Mahkeme, hafifletici nedenlerle cezayı 5 yıla düşürdü.Baba Rahim Kaçar, Malgir'e verilen cezayı yeterli bulmadıklarını ve karara itiraz edeceklerini söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Olaya ilişkin ARŞİV görüntüler

Haber: Selda Hatun TAN/ İZMİT(Kocaeli),=====================================

KAYMAKAMIN OĞLUNUN ÖLDÜRÜLMESİYLE İLGİLİ İDDİANAME HAZIRLANDI

DENİZLİ'nin Pamukkale ilçesinde, 25 Haziran'da iki grup arasında çıkan bıçaklı, neşterli ve muştalı kavgada, Bursa'nın Gemlik ilçesi Kaymakamı Kemal İnan'ın 3 oğlundan en küçüğü Safa Akif İnan'ın (15) öldürülmesi ve 2'sinin de yaralanmasıyla ilgili soruşturma tamamlandı ve iddianame hazırlandı. İddianamede, suça sürüklenen 8 çocuk hakkında, 'kasten öldürmek' ve 'silahla yaralama' suçlarından 24 yıla kadar hapsi istenirken, tartışmanın kız arkadaş yüzünden çıktığı belirtildi.Çamlaraltı Mahallesi'nde, 25 Haziran'da, iki grup arasında çıkan kavgada Denizli Vali yardımcılığından Gemlik Kaymakamlığı'na atanan Kemal İnan'ın çocukları Safa Akif İnan ve Ahmet Burak İnan (21) bıçakla, Mehmet Buğra İnan (21) ise darbedilerek yaralandı. Kavgada 3 kardeşten göğsünden bıçaklanan Safa Akif İnan (15) kaldırıldığı hastanede kurtarılamadı. Olayın ardından İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Bürosu ekiplerince 8 şüpheli gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden Baran Ç. (14), K.E. (16), B.K. (16), K.B. (16) ve İ.S. (17) tutuklandı. Diğer şüpheliler A.S.K. (15), F.A.B. (14) ve K.O. (14) adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

TARTIŞMANIN NEDENİ KIZ MESELESİGemlik Kaymakamı Kemal İnan'ın oğlu Safa Akif İnan'ın öldürülmesi, iki oğlunun da yaralanmasıyla ilgili Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturmayı tamamlayıp, olayla ilgili iddianameyi hazırladı. İddianameye göre, Safa Akif İnan ile Baran Ç. arasında genç kız E.S. ile ilgili yaşanan anlaşmazlık nedeniyle tartışma çıktı. İddianamede, Baran Ç.'nin verdiği ifadeye göre E.S., Baran Ç.'yi öptüğünü arkadaşlarına söyledi. E.S.'nin, Baran Ç.'yi öptüğünü duyan eski erkek arkadaşı Safa Akif İnan, sosyal medyadan Baran Ç.'yle mesajlaştı. Mesajlarda iki taraf birbirine hakaret ve küfür edince kavga etmek için buluşma kararı alındı. Olayın yaşandığı Amfi Park'a Safa Akif İnan, ağabeyleri Ahmet Burak İnan, Mehmet Buğra İnan ve 4 arkadaşıyla gitti. Karşı taraf Baran Ç. de arkadaşlarıyla birlikte buluşma yerine geldi. Kavga öncesi Safa Akif İnan'ın ağabeyi Ahmet Burak İnan, karşı tarafa "Konu burada kapansın, bir daha da görüşmeyin" dedi. Baran Ç. de "O zaman Safa benden özür dilesin veya teke tek kavga edelim" diye cevap verdi.

KAVGA, 'BİTTİ' DERKEN BAŞLAMIŞİki ağabey, kardeşlerini alıp olay yerinden uzaklaştığı sırada karşı tarafın arkadaşları olan 4 kişi daha motosikletle geldi. Olay yerine sonradan gelen ve iki tarafın kavga ettiğini düşünen A.S.K., cebinden bıçak ve neşter çıkarıp, "Safa buraya gel lan!" diyerek koşmaya başladı. Bunun üzerine Safa Akif İnan'ın ağabeyi Mehmet Buğra İnan, A.S.K.'nin önünü kesip, bıçağı indirmesini istedi. Bu sırada karşı taraftan K.B., Mehmet Buğra İnan'a yaklaşıp, elindeki muşta ile yüzüne yumruk attı. Başka bir çocuğun da İnan'a uçan tekme atmasıyla iki grup arasında kavga başladı. Ağabey Ahmet Burak İnan bu sırada ayağından bıçaklandı. Boğuşma devam ederken Safa Akif İnan da B.K. tarafından bıçaklandı. Safa Akif İnan kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. A.S.K. ifadesinde kimseyi bıçaklamadığını söyledi. K.B. ise tartışma sırasında sakız çiğnediğini, karşı taraftan birinin kendisine "Karı gibi sakız çiğneme" dediği için kavganın başladığını söyledi.

BİRBİRLERİNİ TANIMIYORLARMIŞİddianamede, kavgaya karışanların birbirlerini tanımadıkları da yer aldı. Cumhuriyet Başsavcılığı, suça sürüklenen 8 çocuk hakkında, 'kasten öldürmek' ve 'silahla yaralama' suçlarından 24 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.Davanın, Denizli Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde önümüzdeki günlerde görülmesine başlanacak.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Olay yerinden detay Olayla ilgili bir işyerinin güvenlik kamerası görüntüsü

Haber: Ramazan ÇETİN/ DENİZLİ, ================================

'ENGELLİ ÇOCUĞA ŞİDDET' İDDİANAMESİ MAHKEMEYE SUNULDU UŞAK'ta, özel rehabilitasyon merkezinde şiddet gördüğü ileri sürülen 11 yaşındaki engelli M.K. ile ilgili savcılık soruşturmayı tamamlayıp, iddianameyi hazırladı. Rehabilitasyon merkezinin 3 çalışanın 'yaralama' suçundan sanık olduğu iddianame, Uşak 1'inci Asliye Ceza Mahkemesi'ne sunuldu. Anne Emine K., "İlahi adalet er ya geç yerini bulacaktır" dedi.'Sabri K., iddiaya göre, 8 Ekim 2018'de, rehabilitasyon merkezinden eve dönen serebral palsi (beyin felci) hastası ve otizmli çocuğu M.K.'nin vücudunun bazı bölgelerinde ısırık ve yara izleri olduğunu fark etti. Sabri K., hastaneye gidip rapor aldıklarını, raporun kendilerine verilmediğini, söz konusu raporda sürtünme ve darp ifadelerinin yer aldığını ileri sürerek, M.K.'nin şiddete maruz kaldığını iddia ettiği fotoğrafları sosyal medya hesabından paylaştı. Olayla ilgili iddiaları kabul etmeyen Özel Rehabilitasyon Merkezi yetkilileri, yaptıkları açıklamada "Okulumuzda yaşandığı iddia edilen olay yargıya intikal etmiş, gerekli soruşturmalara başlanmıştır.

'DARP DEĞİL, ALERJİ' AÇIKLAMASIÖğrencimizin ailesinin aldığını iddia ettiği rapor kat'i bir darp raporu değildir. Basında yer alan fotoğraflarda darp sonucu oluştuğu iddia edilen kızarıklıkların dermatolojik-alerjik bir reaksiyon olma ihtimali ve öğrencimizin kendine zaman zaman zarar vermesi nedeniyle oluşan lezyonlardan biri olma ihtimali oldukça yüksektir. Bu durum fotoğraflarda da açıkça görülmektedir. Bu sebeple durum açıklığa kavuşmadan kurumumuz hakkında karalamak amaçlı yapılan tüm paylaşım, içerikli yorum vb. için kurum olarak tüm yasal haklarımızı kullanacağımızı belirtmek isteriz" ifadelerine yer verdi. Konunun ulusal ve yerel basında haber olmasının ardından İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nce idari soruşturma başlatılırken, ayrıca Savcılığa suç duyurusunda bunuldu ve 2 müfettiş olayı incelemesi için görevlendirildi.

4,5 YILA KADAR HAPİSLERİ İSTENDİSavcılık soruşturmasını tamamlanmasının ardından hazırlanan iddianame, Uşak 1'inci Asliye Ceza Mahkemesi'ne sunuldu. Savcı Emran Pala tarafından hazırlanan 4 sayfalık iddianamede, söz konusu rehabilitasyon merkezinin çalışanları G.E. (23), S.N.K. (25) ve S.B. (26), 'yaralama' suçundan sanık olarak yer aldı. Sanıkların 4,5 yıla kadar hapisleri istendi.

'NE DARP NE DARP DEĞİL'Şiddet gördüğü ileri sürülen M.K.'nin annesi Emine K., konuyla ilgili "İlahi adalet er ya geç yerini bulacaktır" dedi. Oğlunun özel rehabilitasyon merkezinde şiddet görmesinin ardından Uşak Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile İstanbul Adli Tıp Kurumu'nun verdiği raporları kendilerinin de alıp, incelediklerini söyleyen Emine K., "Hastanenin acil servisinden alınan raporun 'darp' raporu olduğunu biliyordum. Sadece, doktor yanına soru işareti koyduğu için karşı taraf itiraz etmiş. Daha sonra ikinci kez, polis eşliğinde cildiyeye gittik. O gün orada da cildiye doktoru da muayene etti. Diğer cildiye doktorlarından biri daha geldi. İkisi beraber muayene etti. Oğlumun vücudundaki ısırık izleri incelendi. Kesinlikle ve kesinlikle iki tane ağız ölçüsü olduğu belirlenip, tutanak tutuldu. Daha sonra Savcı Bey, bizi İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk etti. Olayın 8'inci günü Adli Tıp'a gittik. Buradan da bir rapor verildi. Bu raporda da oğlumda 5x7, 3x3 boyutlarında ısırık izlerinin olduğu, anüsünde her ne kadar darp izi gibi görünse de denilip, virgül konulmuş. Ardında da oğlumun yüzde 92 engel raporu bulunduğu belirtilip, otizm belirtilerinden kaynaklı kendisinin de bu darp ve yara izlerini yapması uygun olduğunu belirten geçen Nisan ayında bir rapor verilmiş. Adli Tıp'ın raporu yeni elimize geçti. Hastaneden aldığımız ve Adli Tıp'tan verilen raporları karşılaştırdığımızda 'ne darp, ne darp değil' gibi bir ibare var" dedi.

'OLAY ZAMANI OĞLUM 2 KİŞİYE AŞIRI TEPKİ VERİYORDU'Kendilerini Adli Tıp'a gönderen savcının değiştiğini de vurgulayan Emine K., "Olayın meydana geldiği dönemde otizmli oğlum, gözlerini kapatarak 2 kişiye çok büyük tepki veriyordu. Bunu ifadelerimde özellikle dile getirmeme rağmen, o 2 kişiden sadece 1'inin ifadesi alınmış" diye konuştu.

'ADALETİN YERİNİ BULACAĞINA İNANIYORUM'Oğlunun 11 yaşında olduğunu ve bugüne kadar kendisine zarar verecek hareketlerde hiç bulunmadığının altını çizen Emine K., şöyle konuştu: "Bu hareketi on bir yıldır yapmayan çocuk o gün yaptıysa bile, asla bir anne olarak kabul etmiyorum. Üç yaşında bir çocuğum daha var. Bu kadar saldırgan bir çocuk olmuş olsa, ona da aynı hareketlerde bulunmuş olması gerekir. Bunun dışında zaten komşularımın çocukları 7 gün 24 saat yanında. Olayın üzerinden bir sene geçti. Şu an çocuğumun üzerinde niye herhangi bir tırnak izi ya da ısırık izi vesaire yok. İlahi adaletin kesinlikle yerini bulacağına eminim. Ben çocuğumun kendisine zarar vermediğimden eminim. Tek isteğim ona bunu yapanların suçluların cezalarını çekmeleri başka bir şey istemiyorum."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Anne E.K. (Emine Kılınç) ve otizmli oğlu M.K.'nin (Mustafa Kılınç) görüntüleri-Anne E.K. ile röp.

Haber-Kamera: Feyzi DAVULCU/ UŞAK,====================================

BURSA'DA KAÇAK MİDYE AVLAYAN 5 KİŞİ SUÇ ÜSTÜ YAKALANDI

BURSA'da kaçak midye avlayan 5 kişi, jandarma ekipleri tarafından suç üstü yakalandı.Bursa'nın Karacabey ilçesinde kaçak midye avlandığı ihbarı alan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri harekete geçti. İhbarla alakalı Ballıkaya Mahallesi'ndeki deniz sahilinde araştırma yapan ekipler, midye avlayan 5 kişiyi, 4 adet tırmık, midye elemek için kullanılan bir düzenek ve 6 çuval midye ile birlikte suç üstü yakaladı. Toplanan midyeler canlı olduğu için doğal yaşam alanlarına geri salınırken, gözaltına alınan 5 kişiye ise 'Su Ürünleri Kanunu' gereğince yasal işlem yapıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Jandarma ekiplerinin midye toplayanların suçüstü yakalamasından görüntü

Haber-Kamera: Semih ŞAHİN/ BURSA,===================================

TOROSLAR ZABITASINDAN 'ŞIRINGALI ÇİKOLATA' DENETİMİ MERSİN'de Toroslar Belediyesi, ilçe genelindeki okul kantinlerinde ve çevresindeki bakkallarda, son günlerde ülke gündeminde sıkça yer alan 'şırıngalı çikolata' ile ilgili denetim gerçekleştirdi.Ankara'da ve Diyarbakır'da 2 çocuğun ölümüne sebebiyet veren çikolata üzerinde tehlikeli olması nedeniyle Toroslar Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri harekete geçti. Küçük yaşlardaki çocukların şırıngalı çikolatanın ambalajını açmakta zorlandıkları için ağızlarıyla açmaya çalışmaları sonucu kapağının boğazlarına kaçması ölümlere neden olduğu bildirildi.Bu kapsamda denetimler yapan ekipler, öğrencilerin sağlığını tehlikeye atacak şırıngalı çikolata ve benzeri ürünlerin satışının yapılıp yapılmadığını inceleyerek uyarılarda bulundu.  Aynı zamanda denetimler sırasına iş yeri açma, çalıştırma, hijyen, gıda maddelerini saklama koşulları ve ürünlerin son kullanma tarihleri de kontrol edildi.

DENETİMLERİMİZİ ARALIKSIZ SÜRDÜRECEĞİZHalkın, çocukların sağlığının her zaman öncelikleri olduğunu belirten Belediye Başkanı Atsız Afşın Yılmaz, "Çocuklarımızın sağlığını tehlikeye atacak ürünlerin satışını engellemek istiyoruz. Öğrencilerimizin okullarında hijyenik koşullarda ve sağlıklı ürünler tüketmeleri amacıyla denetimlerimizi aralıksız sürdüreceğiz. Eğitim kurumlarındaki kantinlerden ve bakkallardan da bu konuda duyarlılık bekliyoruzö dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Zabıta ekipleri denetim yaparken

Haber-Kamera: MERSİN,========================

FETHİYE'DE AĞAÇ KESİMİNE TEPKİ MUĞLA'nın Fethiye ilçesinde, Orman İşletme Müdürlüğü'nün planlı ağaç kesimi, çevreciler ve mahalle sakinleri tarafından protesto edildi.Koru Mahallesi'ndeki kesim alanında toplanan yaklaşık 60 çevreci ve mahalle sakini, Fethiye Orman İşletme Müdürlüğü'nün ağaç kesimini durdurmasını istedi. Çam ağaçlarına 'Beni yakacaklar', 'Ben yaşamak istiyorum', 'Ben sincapların yuvasıyım' yazılı dövizler asan eylemciler, alkışlarla protesto eylemi yaptı. Ayı kostümü giyen bir çevreci ise kesim alanında dolaşarak ağaçlara sarıldı.Grup adına açıklama yapan Koru Mahalle Muhtarı Nurettin Göztepe, mahallelerine ve ormana sahip çıkmak için toplandıklarını belirterek, "Bu alan 30 yıl önce yandı. Orman işletme görevlileri ile birlikte biz bu alana ağaçlar diktik, bu hale geldi. Burası mahallemizin bahçesidir. En güzel ormanlık alanlarından biridir. Daha çok genç ağaçlardır. Yola yakın olması nedeniyle tercih ediliyor. Oysa planlı kesime çok daha uygun alanlar var. Sadece kesim ve ulaşım maliyetlerinin düşük olması nedeniyle buranın tercih edilmesine karşı çıkıyoruz. Bu ağaçlara kıymayın. Lütfen sesimizi duyun" dedi. Konuşması sırasında Muhtar Göztepe'nin gözlerinin dolduğu görüldü.

GENÇLEŞTİRME ÇALIŞMASIFethiye Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileri ise kesimlerin yeni bir uygulama olmadığını belirtti. Kesim yapılan alanlara yeni ağaçların dikileceğini belirten yetkililer, uygulamanın gençleştirme çalışması olduğunu kaydetti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Kesim alanından görüntüAğaçların arasında dolaşan ayı kostümlü mahalle sakinin görüntüsüAğaçlara asılan afişlerin görüntüsüAlkışlarla kesimi protesto eden vatandaşların görüntüsüKoru Mahalle Muhtarı Nurettin Göztepe'nin konuşması

Haber-Kamera: Ergün TOS/ FETHİYE(Muğla),========================================

DİSK BAŞKANI ÇERKEZOĞLU: İNSAN ONURUNA YAKIŞIR ASGARİ ÜCRET İSTİYORUZ

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "Biz insan onuruna yakışır bir asgari ücret istiyoruz. Asgari ücretin yıllar içinde enflasyon, döviz kuru, altın karşısında bütün kaybının giderildiği, büyümeden, milli gelir artışından payını alan ve gerçek bir geçim ücreti olması gerektiğini söylüyoruz" dedi.DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Ankara'da işçi, işveren ve hükümetten oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun görüşmeleri devam ederken geldiği Edirne'de trafiğe kapalı Saraçlar Caddesi'nde basın açıklaması yaptı. Asgari ücretin insan onuruna yakışır bir seviyede olması gerektiğini ifade eden Çerkezoğlu, "Bu ülkede asgari ücret bir ortalama ücret haline gelmiş durumdadır. Bu ülkede çalışanların yüzde 43'ü asgari ücretle çalışıyor. Bu oran dünyada ortalama yüzde 8-9. Asgari ücrete dahi ulaşamayan 1.8 milyon işçi var Türkiye'de. Asgari ücretin biraz üzerinde ücret alanlarla düşündüğümüzle birlikte yüzde 70'leri buluyoruz. Yani Türkiye'de asgari ücret, bir ortalama ücret haline gelmiştir. O nedenle Türkiye'de asgari ücretin belirlenmesi süreci devletin toplumla yaptığı en büyük sözleşmedir" dedi.

'ASGARİ ÜCRET TESPİT SÜRECİ DEĞİŞTİRİLMELİ'Asgari ücretin belirlenme yöntemini eleştiren Çerkezoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:  "Asgari ücretin bu şekilde belirlenmesini, yani tümüyle antidemokratik bir biçimde, 'Bir masanın etrafına 15 kişinin toplanıp milyonların yaşamı hakkında, milyonların çoluğunun, çocuğunun geleceği hakkında karar vermesi asla kabul edilemez' diyoruz. Bu asgari ücret tespit süreci derhal değiştirilmelidir ve asgari ücret gerçek bir toplu pazarlıkla belirlenmelidir. Gerçek bir toplu pazarlıksa grev hakkımızın da olduğu, yani uyuşmazlık durumunda grev hakkının da olduğu gerçek bir toplu pazarlıkla belirlenmediği sürece asgari ücret, yıllardır olduğu gibi açlık sınırının da altında olduğu gibi bir asgari ücret reva görülüyor bugün Türkiye'de milyonlara. Milyonların meselesi haline gelmiş olan asgari ücret, yani bir memleket meselesi haline gelmiş olan asgari ücretin belirlenmesi sürecine biz DİSK olarak, o masada olmamamıza rağmen iş yerlerinden, sokaklardan, meydanlardan müdahil oluyoruz ve kendi emeğimize, geleceğimize hep birlikte sahip çıkıyoruz. O yüzden kent kent, sokak sokak insan onuruna yakışır bir asgari ücret için mücadeleyi hep birlikte veriyoruz. Biz insan onuruna yakışır bir asgari ücret istiyoruz. Asgari ücretin yıllar içinde enflasyon, döviz kuru, altın karşısında bütün kaybının giderildiği, büyümeden, milli gelir artışından payını alan ve gerçek bir geçim ücreti olması gerektiğini söylüyoruz. Asgari ücretin net olarak hesaplanması gerektiğini söylüyoruz."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Açıklamanın yapıldığı alandan detaylarİşçilerin sloganlar atmalarıDİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu açıklamaİşçilerden detaylarPankartlardan detaylar

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY - Olgay GÜLER/ EDİRNE,=====================================

TAKİP EDİLDİĞİNİ SANAN KADIN ORTALIĞI BİRBİRİNE KATTI

ZONGULDAK'ta, yolda yürüyen kadın, arkasında yürüyen Y.M. (36) adlı kişiye, kendisini takip ettiğini iddia ederek, tepki gösterdi. Bu sırada yoldan geçen bir kişi, kadının taciz edildiğini sanarak Y.M.'ye kafa attı.Olay, dün saat 17.00 sıralarında kent merkezindeki Gazipaşa Caddesi'nde meydana geldi. Yolda yürüyen ve ismi öğrenilemeyen kadın, arkasında yürüyen kişiye, "Beni neden takip ediyorsun?" diyerek, tepki gösterdi. Bu sırada yoldan geçen başka biri de kadının taciz edildiğini sanarak, Y.M.'ye kafa attı. Burnu kanayan Y.M.'yi öfkeli kişinin elinden çevredekiler güçlükle aldı. Yakındaki trafik polisleri de olayın daha fazla büyümesini önledi. Y.M., çevresindekilere, kimseyi takip etmediğini, kadına da herhangi bir eylemde bulunmadığını söyledi.Olay yerindeki bazı esnaf, kadının psikolojik rahatsızlığının olduğunu ve daha önce de benzer söylemlerde bulunduğunu iddia etti. Y.M. de kendisine vuran kişi ve kadından şikayetçi olduğunu söyledi. Ambulans beklerken kadının yanına giden Y.M., "Ben sana bir şey mi dedim? Sen diğer taraftan yürüyordun. Ben sana ne yaptım abla?" dedi. Kadın ise arkasını dönerek Y.M.'ye cevap vermedi.Zabıta memuru olduğu öğrenilen Y.M., tedavisi için ambulansla Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Kadın ise gelen ekip aracına binmeyi kabul etmedi. Polis ekibi, bunun üzerine durdurduğu taksiyle kadını polis merkezine götürdü.Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Darp edilen adam ile kadın-Olay yerinden detaylar-Y.M.'nin ambulansa bindirilmesi-Kadının polis aracına binmek istememesi-Taksiyle polis merkezine gitmesi

Haber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN - Cüneyt ÖZFİDAN/ ZONGULDAK,============================================

HAYVAN BARINAĞINDA TEPKİ ÇEKEN GÖRÜNTÜYE BELEDİYEDEN AÇIKLAMA

MERSİN'de, hayvan barınağında çekilen ölü köpeğin diğer köpekler tarafından yenildiği görüntüler, sosyal medyada tepki topladı. Konuyla ilgili açıklama yapan Büyükşehir Belediyesi, Bakımevimizdeki hayvanların aç kalmaları söz konusu değildir. Uyuz hastalığına yakalanan hayvanların bakım ve besleme işlemleri ayrı sağlanmaktadır. Hastalıkta açık yaraya bağlı kanamalar görülebildiğinden, diğer köpeklerin saldırma içgüdüleri daha da artmaktadır denildi. Büyükşehir Belediyesi Kaşlı Geçici Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi'nde, hayvansever tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedilen görüntüde, yerde yatan ölü ve karnının bir tarafı parçalanmış köpeğin, merkezdeki diğer köpeklerce yenilmesi, sosyal medyada paylaşıldı. Tepki toplayan görüntüler, hayvanseverleri ayaklandırdı. Bunun üzerine Mersin Büyükşehir Belediyesi, konuyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, görüntülerin uyuz köpeklerin yer aldığı bölümde gerçekleştiğine dikkat çekilirken, şu ifadelere yer verildi Bulaşıcı ve enfeksiyon hastalıkları kapsamında olan uyuz hastalığına yakalanmış hayvanların hem bakım ve besleme işlemleri, başka hayvanlara bulaşmaması hem de tedavilerinin sürekliliğinin sağlanması amacıyla diğer köpeklerden ayrı olarak, bir bölüm içinde sağlanmaktadır. Söz konusu hastalıkta dermatit ve açık yaraya bağlı kanamalar görülebildiğinden, diğer köpeklerin kan kokusuna bağlı olarak saldırma içgüdüleri daha da artmaktadır. Mersin Büyükşehir Belediyesi Kaşlı Geçici Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi'nde 13.12.2019'da yaşanan ve sosyal medyaya da yayılan görüntüler, uyuz köpeklerin yer aldığı bölümde gerçekleşmiş, söz konusu olay da kan kokusuna bağlı saldırma içgüdülerinin ne kadar arttığını göstermiştir denildi.

'AÇ KALMA SÖZ KONUSU DEĞİLDİR'Bakımevinde bulunan hayvanların aç kalmalarının söz konusu olmadığının kaydedildiği açıklamada, şu ifadeler kullanıldı Bakımevimizde bulunan hayvanların aç kalmaları söz konusu değildir. Hayvanların beslenmeleri hem kuru mama, hem de çeşitli kurumlardan alınan ev yemekleriyle sağlanmaktadır. Hayvanların, mevcut kuru mamalar ile beslenme odaklarında ve gönüllü hayvanseverlere verilerek bakımevi dışında da beslenme işlemlerine devam edilmektedir. Söz konusu mama hem bakımevimize hem de dışardaki beslenme odaklarına yetecek miktardadır. Uyuzlar bölümünde meydana gelen elim olayla ilgili olarak sorumlu personeller hakkında gerekli idari işlemlerin yapılmasına başlanmıştır.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Hayvan barınağı görüntüsü-Köpeklerin birbirini yeme görüntüsü

Haber-Kamera: MERSİN,========================

İZMİR'DE KAÇAK TÜTÜN ÜRÜNLERİ OPERASYONU

İZMİR'in Konak ilçesindeki bir depoya yapılan operasyonda, 7 bin 120 paket kaçak sigara ile 115 bin adet tütün doldurulmuş satışa hazır makaron sigara ele geçirildi.İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube ekipleri, Sakarya Mahallesi 825 sokaktaki bir depoda kaçak tütün ürünleri olduğu bilgisi üzerine harekete geçti. Teknik ve fiziki takip sonucunda belirlenen adrese yapılan operasyonda, 7 bin 120 paket kaçak sigara, 115 bin adet tütün doldurulmuş satışa hazır makaron sigara, 130 puro, 13 elektronik sigara ve 55 kilogram nargile tütünü ele geçirildi. Operasyon kapsamında N.Ö., gözaltına alındı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------İşyerinde yapılan aramalardan görüntü Ele geçirilen malzemelerden görüntü

Haber: Davut CAN/ İZMİR,=========================

YOĞUN SİS, BAŞKENT'TE ETKİLİ OLDU: SÜRÜCÜLER ZOR ANLAR YAŞADI

ANKARA'da etkili olan yoğun sis nedeniyle görüş mesafesi yer yer 10 metrenin altına düşerken, sürücüler zor anlar yaşadı.Ankara'da dün akşam saatlerinden itibaren etkili olan sis gece saatlerinde etkisini daha da arttırdı. Yoğun sis özellikle Eryaman, Balgat, Söğütözü, Çayyolu, Çukurambar ve çevre yolunda görüldü. Sis nedeniyle, görüş mesafesi yer yer 10 metrenin altına düşerken, sürücüler ise zor anlar yaşadı. Meteoroloji verilerine göre, hava sıcaklığının 2 derece olduğu Başkent'te, yoğun sisin önümüzdeki günlerde de etkili olması bekleniyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Ulus Meydanı'ndan görüntüAnkara-Konya Yolu'ndan görüntüÇukurambar semtinden görüntüAtakule'den görüntüAraçlardan görüntüGenel detay

Haber-Kamera: Fatih POYRAZ/ ANKARA,=====================================

Trabzon'da 1,5 metre uzunluğunda, 2 ayaklı hayvan iskeleti bulundu (2)İSKELET, SU SAMURUNUNMUŞ

Trabzon'un Beşikdüzü ilçesinde, kayalık alanda bulunup, Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) görevlilerince el koyularak, incelemeye alınan hayvan iskeletinin, su samuruna ait olduğu belirlendi. DKMP'den yapılan yazılı açıklamada, "Hayvan iskeletinde ve mahallinde veteriner hekimimiz beraberinde yapılan inceleme sonucunda yaklaşık 2 yıllık olduğu, muhtemelen başka bir hayvanla boğuşma sonucu öldüğü, kafa tasının olmadığından net olmamakla birlikte anatomik yapısının ve mahallinde bulunan post parçalarının incelenmesinde su kaynakları yakınında bölgemizde bolca bulunan memeli türünden su samuru olduğu kanaatine varılmıştır" denildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------İlçe sakinlerinin görüntüleri incelemeleri-Detaylar

Haber-Kamera: Osman KARAGÖZ/ TRABZON,==========================================

MUĞLA'DA İLBER ORTAYLI İZDİHAMI

MUĞLA Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) İl Müdürlüğü'nce düzenlenen programa konuşmacı olarak katılan ünlü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı'yı görmek isteyenler izdihama neden oldu. Muğla Sıtkı Koçman Üniversite'ndeki (MSKÜ) etkinlikte bin kişilik salon hınca hınç dolarken, çok sayıda öğrenci programı dışarıya kurulan sinevizyondan takip etmek zorunda kaldı. Muğla KYK İl Müdürlüğü tarafından öğrencilerin yükseköğrenim hayatları süresince bireysel ve akademik gelişimlerine katkı sağlamak amacıyla "Çınaraltı Gençlik Söyleşileri" kapsamında 'Geçmiş zaman odur ki' konferansı düzenlendi. MSKÜ 15 Temmuz Şehitleri Salonu'nda düzenlenen konferansa konuşmacı olarak Prof. Dr. İlber Ortaylı katıldı. Bin kişilik salonun 2 saat önceden dolması nedeniyle Prof. Ortaylı, programına yarım saat erken başlamak zorunda kaldı. Yaklaşık 2 bin öğrenci ise salon dışına kurulan sinevizyondan Ortaylı'nın konuşmasını dinledi. Muğla KYK İl Müdürü Ömer İlman, MSKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Çiçek, daire müdürleri, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katıldığı programda, salonda bazı öğrencilerin yerde bazılarının ise ayakta konferansı takip etmesi dikkat çekti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Salon dışından konferansı sinevizyondan izleyen öğrencilerin görüntüsü-Salondan genel görüntü -İlber Ortaylı'dan görüntü

Haber-Kamera: Cavit  AKGÜN - Aykut KURT/ MUĞLA, ===============================================

KÖYLÜ KADINLAR KİTAP OKUYOR İZMİR'in Menemen ilçesi Haykıran köyünde gerçekleşen 'Kadın Değişir, Toplum Değişir' adlı proje kapsamında, köy öğretmeni Zeliş Kurt önderliğinde 'Haykıran Kadınlar Kitap Kulübü' kuruldu. Her ay seçilen bir kitabı okuyacak olan, aralarında hayatlarında hiç kitap okumamış olan kadınların da bulunduğu kulüp, bu hafta eğitmen-yazar Banu Tozluyurt'un 'Dut Ağacı' adlı romanı aracılığıyla bir araya geldi.İzmir'in Menemen ilçesindeki Haykıran köyünde öğretmenlik yapan Zeliş Kurt, 'Kadın Değişir, Toplum Değişir' adı altında, kadının eğitim, sosyalleşmesi ve toplum hayatına katılımını desteklemek amacıyla köy kadınlarıyla birçok proje gerçekleştiriyor. Köyde, kadınları bir araya getirerek onları güçlendirmek için 'Haykıran Kadınlar Kitap Kulübü'nü kuran Kurt, onlara kitap okuma alışkanlığı kazandırıp, kendilerini geliştirmelerini desteklemeyi amaçlıyor. Her ay seçilen kitabı okuyacak olan kadınlar köy kütüphanesinde toplanarak, kitaptaki olaylar üzerine tartışıp, sosyalleşecek. Kadınları toplumda daha güçlü bir model olmaya yönlendiren projenin ilk toplantısı bu hafta sonu gerçekleşti. Eğitmen ve yazar Banu Tozluyurt'un 'Dut Ağacı' adlı romanını okuyan kadınlar, yazar eşliğinde kitap hakkında yorumlar yaptı. Bazıları bir ya da iki, bazıları ise hayatında hiç kitap okumamış olan kadınlar, ortak bir amaç doğrultusunda birleşti. Küçük çocukları olup da başkasına bırakamayanlar, kucaklarında çocuklarıyla toplantıya katıldı. Okudukları romandan etkilenen 25 köy kadını, kendilerinden bir parça buldukları karakterleri yazar Tozluyurt'la tartışma imkanı buldu.

'KADINLAR HAYALLERİNİ PAYLAŞTI, KİTABIN NASIL YAZILDIĞINI ÖĞRENDİ''Kadın Değişir, Toplum Değişir' projesinin 3'üncü yılı olduğundan bahseden öğretmen Zeliş Kurt, "Kadınlarımızla kitabı okuduk, ikinci kitabımız da hazır. Bugün ikinci kitabı da dağıtıp, yazarımızı davet edeceğiz. İsteyen kadınlarımızla yazım atölyesi de yapacağız. Bir sonraki sene mayıs ayından itibaren yazar şenliği yapma düşüncemiz var. Projenin bir internet grubu var, orada olan kadınlar gelip katılıyor. Sadece köyde değil, civardaki köyler, hatta tüm İzmir'e açığız. Kitabın belli karakterlerini konuşuyoruz ama onun dışında, kendilerinin hayatlarında bulabilecekleri sohbetler açtık. Kitabı okumayan kadınlarımız da burada, onlar da sohbet etmek için geldi. Amacımız tüm kadınların istekle kitap okumaya devam etmesi" dedi.Geleneksel bir Türk ailesinin içindeki iletişim ortamının güçlü olmamasının çocuklar üzerindeki etkilerini anlattığını söyleyen Eğitmen ve Yazar Banu Tozluyurt, "Ben gerçekten böyle bir etkinliğe çağrıldığım için çok mutluyum. Kitabın karakterleri üzerinden konuşup, kendimizle karşılaştırıyoruz. Köy kadınları kendileri ile ilgili hayalleri paylaştıkları için, bir kitabın nasıl yazıldığını öğrendikleri için belki de bu köy kadınlarından ya da onların çocuklarından yeni yazarlar çıkacak. Çünkü gerçekten çok ilham aldıklarını ve çevrelerine ilham vereceklerini düşünüyorum" diye konuştu.

'DÜĞÜNE ÜÇ AY VAR, KIZIM ÇEYİZ HAZIRLAYACAĞINA KİTAP OKUYOR'İki çocuk annesi Aysun Güleç (39), "Kızım kitap okumayı çok seviyor. Düğününe 3 ay kaldı, fakat hala kitap okuyor. Ben çeyiz hazırlıyorum o kitap okuyor. Kızım çeyiz hazırlayalım diyorum, 'Anne kitabın bitmesine daha var, bitsin öyle hazırlayacağım' diyor. Ben çok kitap okumuyorum fakat ben de kızımdan görerek kulübe geldim. Bu ortamı gördükten sonra artık ben de kitap okumak istiyorum. Bundan sonra toplantılara hep katılacağım" dedi.Toplantıya katılan Zehra Dağcan (33), "Bugün çok güzel geçti. Kitabı çok beğendim, çok severek okudum. Çocuklarımla kitap okuma etkinliklerimiz var, onlara örnek olmak için okuyorum. Bundan sonra daha fazla, farklı kitaplar okuyacağım. Köyümüzde böyle bir etkinliğin yapılması geleceğimiz için çok güzel" diye konuştu.

'ŞU YAŞIMA KADAR KİTAP OKUMAMIŞTIM'Kitap kulübü toplantısına 3 yaşındaki kızıyla gelen Serap Sallan (27) ise, "Çok memnun kaldım bu etkinlikten. Şu yaşıma kadar hiç kitap okumamıştım, fakat çok güzel bir şey olduğunu fark ettim. Biz okuduğumuz zaman çocuklarımız da bizden görüp bu alışkanlığı edinecekler. Kızım da burada benimle birlikte olduğu için o da örnek alıyor. Daha bilinçli bir nesil olacak" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -------------------------------Toplantıdan genel ve detay görüntülerKadınlar kitap okurken görüntülerÇocuklarıyla gelen kadınlardan görüntülerKöy kadınlarıyla röp.Zeliş Kurt'la röp.Banu Tozluyurt'la röp.

Haber-Kamera: Melis KARAKUZULU - Hande NAYMAN/ İZMİR,===========================================

VAN'DA KİTAP FUARINA 3 GÜNDE 100 BİN ZİYARETÇİ

VAN'da, bu yıl 3'üncüsü düzenlenen, Doğu Anadolu Bölgesi'nin en büyük fuarı olma özelliğini taşıyan kitap fuarını, 3 günde, 100 bine yakın kişi ziyaret etti. Fuara bu yıl 300 yayınevi katıldı. Van Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde, Tuşba Fuar Kongre Merkezi'nde 3 gün önce açılışı yapılan kitap fuarına katılan yazarlar okurlarıyla  buluşmaya devam ediyor. 16 Aralık'a kadar halka açık kalan olan kitap fuarını, 3 günde 100 bin kişi ziyaret etti. Van Büyükşehir Belediyesi'nce, fuar alanına giden kitapseverler saat başı kalkan ücretsiz servislerle taşındı. Doğu Anadolu Bölgesi'nin en büyük kitap fuarı olma özelliğini taşıyan fuarda şiir dinletileri, panel, söyleşi ve imza günlerinin gibi etkinlikler düzenlendi.Yüzlerce yazar ve şairin katıldığı fuarı Vali Bilmez ve eşi Meral Bilmez de  ziyaret etti. Kitap stantlarını gezen Vali Bilmez, yazar, şair ve katılımcılarla bir araya gelip sohbet etti. Birçok yazarın imzalı kitaplarını da alan Vali Bilmez, çocuklara da kitap hediye etti.

3 GÜNDE 100 BİN KİTAPSEVER ZİYARET ETTİVali Bilmez, kitap fuarlarına ilginin her geçen yıl arttığını, bunun da  memnuniyet verici olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Bu yıl 3'üncü fuarımız olmasına rağmen yayınevleriyle yaptığımız görüşmelerde birçok kentten daha iyi olduğunu söyledi. Bu fuara 300 yayınevi katılıyor. Bugün 4'üncü günümüz. 3 günde 100 binin üzerinde ziyaretçi sayımız var. Kitap fuarımızın açılışını Sayın Adalet Bakanımız gerçekleştirdi. Kendisine de özellikle teşekkür ediyoruz. İnşallah bu geleneği geliştirerek sürekli hale getireceğiz. Vanlıların fuara bu kadar ilgi duymalarından da memnun olduk. Katkı sunan destek olan, organizasyonda emeği geçen tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bizler gençlerimizi daha çok kitaplarla buluşturmalıyız. Her kesimden ve her türlü kitapla buluşturmamız lazım. Sadece bir kesimin çizgisinde olan kitaplarıyla değil, her alandaki kitapları okumamız gerektiğine ve onlara dokunmamız gerektiğine inanıyorum. Fuar içeriği de bu anlamda zengin olmuş. Hemen hemen her akımdaki yayınevlerinin temsil edildiği bir fuar olmuş. Onun için de teşekkür etmek istiyorum."

'BU FUARI GEZEN İNSANLARIN GÖZÜNDE DAHA FARKLI BİR IŞILTI VAR'Bu tür fuarların zenginleşerek devam etmesi temennisinde bulunan Vali Bilmez, "İnşallah bu fuarlar gittikçe zenginleşerek devam eder. Toplumun bütün taleplerini bu fuara yansıtmamız gerekir. Bu talepler doğrultusunda da yayınevlerini burada davet etmemiz lazım. Hem teknik konulardaki kitaplar, hem kişisel gelişim kitapları, hem tarih kitapları, hem de ideolojik kitapların hepsinin bulunduğu bir mekan olmalıdır. Her kesimden yazarı buraya getirerek, okurlarıyla buluşasına imkan sağlamalıyız. Burada açılan onlarca fuara şahit oldum. Ancak bu fuarda gezen insanların gözlerinde daha farklı bir ışıltı hissettim. Gelen yayınevlerinin hemen hemen hepsinin memnun olduğuna şahit oldum. Bundan ayrıca memnuniyet duyduğumu söylemek istiyorum" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: --------------------------------Kitap fuarına giden kitapseverler-Vali Mehmet Emin Bilmez eşi Meral Bilmez ile birlikte kitap fuarına gelişi-Karşılama-Fuarı gezerken-Yazarların imzalı kitaplarını alıp okuyan Vali Bilmez-Vali Bilmez ile röportaj-Kitap fuarına gelenler-Genel ve detaylar

Haber-Kamera: Behçet DALMAZ/ VAN,===================================


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 1 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement