DHA YURT BÜLTENİ-12
Bakan Çelik, Van'da düzenlenen Helsinki Zirvesi'ne katıldı (2)
"VAN, DÜNYA BARIŞININ KONUŞULDUĞU YERDİR"
AB Bakanı Ömer Çelik, Van'da düzenlenen Helsinki Forumu'nda konuştu. Bakan Çelik, coğrafi ve tarihi bağlardı olan bu bölgede uzun süreden bu yana çalkantılar görülürken son dönemde yeni gelişmelerin de ortaya çıktığını söyledi. Bakan Çelik, "Bir zamanlar bu bölge daha ziyade 'Ortadoğu Barış Süreci' olarak adlandırdığımız İsrail- Filistin meselesi ile tanınırken, 'Arap Baharı' ve özellikle de Irak ve Suriye'de yaşananlarla başka bir hal aldı" dedi. Van'da bir otelde düzenlenen Helsinki Forumu'na katılan Türk ve yabancı konuklara konuşan Bakan Çelik, Van'ın böyle bir zirveye ev sahipliği yapmasının gurur verici bir durum olduğunu söyledi.
Bakan Çelik şöyle konuştu: "Coğrafi ve tarihi bağımız olan bu bölgede, uzun zamandır çalkantılar yaşanırken, son zamanlarda yeni gelişmeler de ortaya çıktı. Bir zamanlar bu bölge daha ziyade 'Ortadoğu Barış Süreci' olarak adlandırdığımız İsrail-Filistin meselesi ile tanınırken, 'Arap Baharı' ve özellikle de Irak ve Suriye'de yaşananlarla başka bir hal aldı. Son olarak Körfez'de ve Suudi Arabistan'da meydana gelenler bölge gerçekten karmaşık bir hale geldi. Bütün bunların yanı sıra, 2'nci Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük zorunlu insan hareketliliği ve bu hareketliliğin neden olduğu insani felaket ile karşı karşıyayız. Yaklaşık 65 milyon insan yerinden- yurdundan edilmiş durumda. Bu insanların bir kısmı Avrupa'nın kapılarını zorluyor. Türkiye bu noktada adeta Avrupa üzerindeki baskıyı hafifleten bir emniyet rolü oynuyor. Tek başına 3 milyonun üzerinde Suriyeliye ve 400 bin Iraklıya ev sahipliği yapıyoruz."
Bakan Çelik, soğuk savaşın sona ermesinden bu yana farklı dini ve etnik topluluklara karşı yabancı düşmanlığı arttığını belirtti. Bakan Çelik, şöyle devam etti:
"Aşırı sağ ve ırkçılık hali hazırda yükseliş eğilimindeler. Mikro milliyetçilik güçleniyor. Bütün bu dinamikler barışçıl ve kapsayıcı toplumları tehdit ediyor. Ulus devletler çok sayıda hibrid tehdidi saldırısı altında. Terörizm ortak bir tehdit olarak kendini gösteriyor. Siber saldırılar, yalan haberler ve seçimlerin manipüle edilmesi karşısında oldukça kırılgan ve tehlikeye açık bir durumdayız. Teorik olarak konuşacak olursak Avrupa'nın bu tehdit, risk ve sınamalara direnme gücü olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, işin pratiğine bakacak olursak yeterince çaba sarf edilmediği görülmektedir. Eğer bu sorunlar gerektiği gibi ele alınmazsa Avrupa da sıkıntıya düşecektir. Kısa dönemli düşünme, vizyon eksikliği ve giderek artan popülizm Avrupa'yı kendi evrensel değerlerinden uzaklaştırıyor."
Helsinki Forumu'nda konuşan Van Milletvekili Burhan Kayatürk ise, Helsinki Forumu'un dünyadaki kronik sorunları özellikle de Ortadoğu'daki sorunları tartışan çok önemli bir kurum olduğunu, Van, Mezopotamya ve Orta Asya'nın birleştiği bir yer olduğunu vurguladı.
"VAN, DÜNYA BARIŞININ KONUŞULDUĞU YERDİR"
Kayatürk, Van'ın karayoluyla İran Irak ve Suriye'ye birkaç saat uzaklıkta bulunduğunu hatırlatırken "Ortadoğu'yu konuşacaksak burada konuşacağız. Van; şehit cenazelerinin buradan bütün Anadolu'ya gittiği yer olmasın. Dünya barışının konuşulduğu yer olsun istiyoruz. Burada değerli HDP milletvekili var. Van söz konusu olunca birlik ve beraberliğimizi kuvvetlendireceğiz. Yurt dışından gelen ve yurt içinden gelen misafirlerle detaylı bir toplantı yapacağız. Van için varız, madem Van bizi seçti ve meclise gönderdi. O halde Van'ı dünyaya tanıtmamız gerekir." dedi.
Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Murat Zorluoğlu da, Helsinki Forumu'nun Van toplantısında Ortadoğu ve dünya için faydalı ve kullanışlı sonuçlar elde edileceğine inandığını belirtti. Helsinki Forumu, daha sonra basına kapalı olarak devam etti.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Bakan Çelik'in konuşması (CANLI VERİLDİ)
NOT : AKTÜEL GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
Haber-Kamera: VAN
================================
HDP Eş Genel Başkanı Kemalbay: Barajlar yıkılsın
HDP'nin Kadın Meclisi'nin Diyarbakır'daki mitingine katılan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, TBMM'de siyasi görüş ve anlayışların temsil edilmesini istediklerini söyledi. Kemalbay, "Barajın yıkılmasını istiyoruz. Biz bütün siyasi görüşleri, bütün anlayışların temsil edilmesini istiyoruz. Temsili sistemle parlamentoda bütün görüşler temsil edilsin, var mısınız?" dedi.
HDP Kadın Meclisi tarafından organize edilen, 'Tecrit Kaybedecek Özgürlük Kazanacak' sloganıyla Diyarbakır'da miting düzenlendi. İstasyon Meydanı'nda düzenlenen mitinge HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, milletvekilleri Meral Danış Beştaş, Feleknaz Uca, Sibel Yiğitalp, Ziya Pir ve İmam Taşçıer katıldı. 'Tecrit ve tecavüzlere hayır' yazılı pankartların asıldığı alana partililer aranarak geldi. Miting sırasında yasadışı sloganların atılmaması için komite uyarılarda bulunurken, alana HDP bayrakları dışında bayrak ve flama alınmadı. Türkçe ve Kürtçe şarkıların çalındığı mitingde HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, bir konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Türkiye'deki terör örgütü bu konuda çok çok hassas. En az 5-10-15 çocukları var" sözlerini eleştiren HDP'li Kemalbay, şöyle konuştu: "AKP Genel Başkanı Erdoğan ise ne diyor? Diyor ki, 'Müslüman kadınlar artık sizin de çok çocuk yapmanız lazım. 15 çocuk yapmanız lazım çünkü teröristlerin 15 çocuğu var' diyor. Siz hiç bugüne kadar böyle bir cümle duydunuz mu? Bu ülke, bu kadar çok faşist iktidara tanıklık etti. Bu ülke pek çok diktatöre tanıklık etti. Fakat bu ülkede şimdiye kadar böyle bir cümle kurulmadı. Sizlerin huzurunda AKP Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı insanlığa davet ediyorum. Bu coğrafyada kimin çok çocuğu var? Bu coğrafyada kim 15 çocuğa kadar çocuk yapabiliyor? Çok çocuklu dediğimizde kimi anlıyoruz? Kürtleri. Kürtleri terörist ilan eden, ötekileştiren, kürtleri düşman eden bu siyaset anlayışını kınıyoruz. Bu ötekileştirme diline, bu nefret diline, bu ırkçı dile, bu cinsiyetçi dile lanet olsun."
Demokrasiyi sadece HDP için değil Türkiye'de yaşayan bütün ezilen halklar için istediklerini ifade eden Kemalbay, sözlerini şöyle sürdürdü; "Biz ilkesel bir partiyiz, demokrasiyi sadece kendimiz için değil. Demokrasiyi halklarımız, ezilenler, yok sayılanlar için istiyoruz. Barajın yıkılmasını istiyoruz. Biz bütün siyasi görüşlerin, bütün anlayışların temsil edilmesini istiyoruz. Temsili sistemle parlamentoda bütün görüşler temsil edilsin var mısınız? diyoruz. Bizler bugüne kadar barajlarla siyasi iradesi bugüne kadar parlamentoya yansıtılmayan siyasi iradesi parlamentoya yansıtılmayan bir siyaset olarak bunu söylüyoruz. Bizlerin barajlarla görüşü işte bu ilkesel görüştür. Bundan MHP'de yararlanırsa yararlansın, kim yararlanırsa yararlansın, barajlar yıkılsın diyoruz. Barajlar olmasın halk özgür olsun. Halkın siyasi görüşleri her yerde hayat bulsun istiyoruz."
9 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
HDP'nin bugün düzenlediği ve Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay'ın da konuşmacı olarak katıldığı miting sırasında yasadışı slogan attıkları tespit edilen 2'si kadın, 7'si erkek toplam 9 kişi, miting sonrası gözaltına alındı. Gözaltına alınan ve Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen 9 kişinin ifadesi devam ediyor.
GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR
Haber-Kamera: Canan ALTINTAŞ-Serdar SUNAR/DİYARBAKIR, -
===========================================
Bakan Bak: Sporun birleştirici gücü, terörü yok edecektir
Bakan Bak, törende gözyaşlarına boğuldu
Mardin'in Derik İlçesinde bir yıl önce makamında Şehit edilen Muhammet Fatih Safitürk anısına, Mardin Eski Milletvekili ve Mardin spor eski başkanlarından Süleyman Bölünmez tarafından yaptırılan okulun açılışına katılan Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, tören sırasında gözyaşlarını tutamadı.
Açılış öncesi bir konuşma yapan Bak, "Sporun gücü, sporun birleştirici gücü, terörü yok edecektir" diyerek şu açıklamaları yaptı: "Şehit Kaymakam Muhammet Fatih Safitürk'ün kısa biyografisini izlerken birçok duyguya kapıldım. Özellikle gençlerle olan diyaloglarını görünce, gençlerle, bu güzel ilçede neleri değiştirebileceğine inandığını görünce çok duygulandım. Sporun gücü, terörün gücünü yenecektir. Sporun gücü, sporun birleştirici gücü terörü yok edecektir. Bunun için okullar yapacağız, spor salonları ve yüzme havuzları yapacağız, basketbol sahaları yapacağız ve çocuklarımızı bu sahalara doğru koşturacağız. Terörün o zalim eline karşı sporun şevkatini koyacağız. Mardinspor başkanı iken Süleyman Bölünmez ile karşılıklı olarak sporun centilmenliğini ortaya koyduk. Mardin güzel bir şehir. Medeniyetlerin güzelliklerinin buluştuğu bir şehir. Örnek bir şehir. Biz burada sporla beraber çok güzel bir dosluklar kazandık. Süleyman Bölünmez'e bu güzel eseri kazandırdığı için teşekkür ediyorum. Hayırlı uğurlu olsun" dedi.
Bakan Bak, "Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak kıymetli kaymakamımızın hayallerini gerçekleştirmek istiyoruz" diyerek konuşmasını şu şekilde tamamladı: "Spor aşığı ve Trabzonspor aşığı gençlerle kucaklaşan güzel insan, yiğit adam, hizmet adamı Muhammet Fatih Safitürk için de havuz yapacağız. O, bu kanallarda gençlerin boğulmasını istemiyordu. O, çocuklara önce yüzme öğretelim demişti. Yüzme havuzunu tamamlayacağız. Spor için, sporcular için ne gerekiyorsa, okullarımızda gençlerimizin spor yapması için ne gerekiyorsa yapacağız. Derik ve Mardin için ne gerekiyorsa yapacağız. Biz büyüyen, gelişen Türkiye istiyoruz. Bu okullarda mühendisler, avukatlar, ilim adamları, milletvekilleri ve bakanlar çıkacak. 'Güçlü Türkiye ile beraber yürümeye devam edeceğiz' diyecekler. Onun için bu güzel eserlere katkısı olan Süleyman Bölünmez'e teşekkür ediyoruz. Katkısı olanlara teşekkür ediyoruz. Biz güçlü Türkiye istiyoruz. Şampiyon olan Türkiye istiyoruz, başarılı olan ve büyüyen Türkiye istiyoruz."
Öte yandan Bakan, gençlerle yaptığı sohbette, "Cumhurbaşkanımızın talimatı ile; havuz, spor salonu ve gençlik merkezi en kısa sürede Derik ilçesine kazandırılacak" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Anma töreninden detaylar
-Bakan Bak'ın açıklamaları
Haber-Kamera : ERCAN ATA/ MARDİN,
========================================
Taşeron işçilerin kadro eylemi
ESKİŞEHİR'de 200 kadar taşeron işçisi, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (DİSK) bağlı Genel-İş Sendikası tarafından düzenlenen basın açıklamasına katılarak kendilerine kadro verilmesini istedi.
Genel-İş Sendikası tarafından akşam saatlerinde İstiklal Mahallesi Porsuk Bulvarı'nda basın açıklaması yapıldı. Eyleme, DİSK Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan, sendika temsilcileri ile çeşitli kuruluşlardaki taşeron şirket çalışanları katıldı. Kalabalık, 'Taşeron kaldırılsın. Koşulsuz, Ayrımsız kadro' yazılı pankart açtı, 'Taşeron kaldırılsın insanca yaşamak istiyoruz', 'Kadro hakkımız, söke söke alırız' ve 'Statü değil, kadro istiyoruz' yazılı dövizler taşıdı.
Sendika Başkanı Remzi Çalışkan taşeron işçiye kadro meselesinin politikaya malzeme yapılmaması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
"Taşerona kadro meselesi seçim malzemesi yapılmamalıdır. Taşerona kadro meselesi politikaya malzeme yapılmamalıdır, alın teri ile oynanmamalıdır. İnsan emeğiyle oynanmamalıdır. Taşerona kadroyu biz her zaman talep ettik, ancak bugün söylenen biçimi ile değil. Özel statülü, özel sözleşmeli kadro ile değil. Bu kadro vermek değil. Biz ayrımsız, bu ülkede emek üreten ve taşerona mahkum edilen bütün arkadaşlarımıza, sadece kendi üyelerimize değil, ayrımsız herkese kadro istiyoruz. Kamu hizmeti ihaleye verilmez. Kamu için çalışan üyelerimizin, işçilerin alın terinin karşılığını, emeğinin karşılığını kamu vermelidir, araya karbon kağıdına, rantçılara, taşerona gerek yok. "
Yapılan açıklamanın ardından çeşitli sloganlar atan kalabalık daha sonra dağıldı.
Görüntü dökümü:
-Basın açıklamasına katılanların,
-Genel İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan'ın konuşmasından çekilen görüntüler bulunuyor.)
Haber-Kamera: Eyüp KELEBEK-ESKİŞEHİR,
======================================
Milli Savunma Bakanı Canikli: O iş bitti, S-400 füzeleri satın alınmıştır
MİLLİ Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Rusya'dan S-400 füzelerinin satın alındığını belirterek, "O iş bitti, S-400 füzeleri satın alınmıştır. Bundan sonra artık detaylar ama onunla yetinmiyoruz, kendi savunma sistemimizi geliştirmek için EUROSAM Konsorsiyumu ile ayrı bir çalışma yapıyoruz" dedi.
Memleketi Giresun'da bulunan Milli Savunma Bakanı Nurettim Canikli, partisinin Giresun Merkez İlçe Olağan Kongresi'ne katıldı. Bakan Canikli, burada yaptığı konuşmada Rusya'dan S-400 füzelerinin satın alındığını belirterek, şunları kaydetti: "O iş bitti, S-400 füzeleri satın alınmıştır. Bundan sonra artık detaylar ama onunla yetinmiyoruz kendi savunma sistemimizi geliştirmek için EUROSAM Konsorsiyumu ile ayrı bir çalışma yapıyoruz. Yine hava savunma sistemi geliştirilmesi çerçevesinde ama orada özellikle bu teknolojiye yerli imkanlarla kendimizin sahip olmasını hedefliyoruz."
'EUROSAM İLE ÖN ANLAŞMA GERÇEKLEŞTİRİLDİ'
Türkiye'nin kendisine yönelik saldırılarla tamamıyla mücadele edebilen bir ülke olduğunu vurgulayan Bakan Canikli, şöyle konuştu: "Türkiye S-400'lerin dışında ayrıca uzun vadeli kendi yerli milli kapasitesini geliştirmek amacıyla hava savunma sistemi geliştirmek, üretmek ve kullanmak için EUROSAM Konsorsiyumu'nu oluşturan ülkelerle ön anlaşmayı gerçekleştirdi. Çok da pahalı sistemler, çok kullanıyoruz. Bin 400 kilometre sınır var; Suriye ve Irak sınırı. Terörist her yerden gelebiliyor. Hem onları takip edeceksiniz, gözleyeceksiniz, bulduğunuz zaman da onları imha edeceksiniz; bu kolay değil, anlatıldığı gibi kolay bir iş değil ama hamdolsun bugün Türkiye tüm bunları en iyi şekilde yapabilen, yönetebilen, terörle ve Türkiye'ye yönelik saldırıların tamamıyla mücadele edebilen bir Türkiye'dir."
Haber- Hakan KABAHASANOĞLU/GİRESUN, -
======================================
İzmir'de 33 kilogram esrar ele geçirildi
İZMİR'de, uyuşturucu ticareti yaptığı belirlenen ve polisin operasyonuyla 33 kilogram esrarla yakalanan 29 yaşındaki U.A. ile 35 yaşındaki A.M. sevk edildiği adliyede tutuklandı.
Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri uyuşturucu madde ticareti yaptığını tespit ettiği U.A. ile A.M.'yi takibe aldı. Polisin takibi sonucu Karabağlar ilçesinde yaşadığı belirlenen U.A. ile A.M. yapılan operasyonla kıskıvrak yakalandı. U.A.'nın evinde ve otomobilinde yapılan aramalarda 33 kilogram esrar ele geçirildi. İfadeleri alınmak üzere emniyete götürülen U.A. ile A.M., işlemlerinin tamamlanmasının ardından sevk edildikleri adliyede tutuklandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Polis ekiplerinden görüntü
U.A.'nın evinde yapılan aramadan görüntü
Ele geçirilen uyuşturuculardan görüntü
Narkotik köpeğinin aramalara katılmasından görüntü
Haber: Mehmet GÜNEY/ İZMİR,
=====================================
Kuyuya düşen koyunları itfaiye kurtardı
BALIKESİR'in Altıeylül İlçesi'nde, içinde bir miktar su bulunan kuyuya düşen 2 koyunu, Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleri kurtardı. İtfaiyeciler, koyunları kuyudan çıkararak sahibine teslim etti.
Altıeylül'ün Gümüşçeşme Mahallesi 373 sokakta otlayan koyunlardan ikisi, bugün saat 15.00'te sulama kuyusuna düştü. Koyunların sahibi Tahsin Çiftçi, itfaiyeyi arayarak yardım istedi. Ekipler kısa sürede olay yerine ulaştı. Dalgıç kıyagetli itfaiye eri, kuyuya merdiven yardımıyla inerek, önce koyunlarından birini halatla bağlayarak yukarı çıkarılmasını sağladı. Aynı yöntemle diğer koyun da kurtarılarak sahibine teslim edildi. Koyun sahibi, itfaiyeye teşekkür etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
(İtfaiyecilerin)
Kuyuya düşen koyun itfaiyeciler tarafından kurtarılıyor
Haber: Hilmi DUYAR/BALIKESİR,
==========================================
Söke'deki 10 Kasım töreninde gerginlik yaratan o müdür özür diledi
AYDIN'ın Söke ilçesindeki 10 Kasım töreni sonrası, "Burada canlı bomba var. FETÖ bu ülkeyi işgal etseydi, halifeliği kaldırırdı" diye bağıran ve tepki gösteren çevredekilerin elinden polisin kurtarıp, gözaltına aldığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık İlçe eski Müdürü Seyit Y., serbest bırakıldı. FETÖ/PDY davası kapsamında da tutuksuz yargılanan Seyit Y., yazılı açıklama yaparak, psikolojik sorunları olduğunu ve istem dışı bir davranışta bulunduğunu belirtip, görüntüleri izleyince kendisini tanıyamadığını söyleyerek, tüm ülkeden özür diledi.
Söke'de 10 Kasım Atatürk'ü Anma Töreni'nin hemen ardından gerginlik yaşandı. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) bağlantısı iddiasıyla gözaltına alınan, bir süre cezaevinde kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan, ayrıca davası sürerken açığa alındığı görevine iade edilen Gıda, Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Seyit Y., törenin hemen sonrasında elindeki dosyayı sallayıp, bağırmaya başladı. "Burada canlı bomba var. FETÖ bu ülkeyi işgal etseydi, halifeliği kaldırırdı" diye bağıran başlayan Seyit Y., önce kısa süreli paniğe yol açtı. Ardından alandaki bazı kişiler öfkelenerek, Seyit Y.'nin üzerine yürüdü. Tören alanında bulunan polisler, Seyit Y.'yi yaka paça yakalayıp, ağzını kapatarak kalabalığın elinden kurtardı, gözaltına aldı. Polis aracına bindirilen Seyit Y., emniyete götürüldü.
Sonrasında yapılan açıklamada Seyit Y.'nin görevden alındığı belirtildi. Emniyetteki işlemleri sonrası Seyit Y., sevk edildiği adliyede serbest bırakıldı.
Bugün konuyla ilgili yazılı açıklama yapan, 10 Kasım törenlerinde yaşananların birçoğunu hatırlamadığını, görüntüleri izleyince kendisini tanıyamadığını öne süren Seyit Y., "Görüntüleri izlediğimde çok çirkin, çok anlamsız, beni sevenleri hayal kırıklığına uğratan, kamuoyunda infiale yol açan, bırakın bir kurum amirini bir meczuba dahi yakıştırılamayacak, hatırlamak dahi istemediğim görüntüler izledim" dedi.
Psikolojik destek aldığını, Atatürk'e yönelik bir eylemi olmadığını belirten Seyit Y., şu ifadeleri kullandı:
"Beni tanıyanlardan, ailemden, sevdiklerimden, hemşehrilerimden, Söke'den, tüm kamuoyu ve Türkiye'den özür diliyorum. Aflarına sığınıyorum. Asla ve kat'a Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ümüze yapılmış bir eylem değildir. İradem dışında o an yaşadığım bazı travmalara binaen olduğunu tahmin ettiğim trajik görüntülerdir. Herkesten tekrar özür diliyorum. Haklarınızı helal edin."
Haber: Burhan CEYHAN/AYDIN, -
============================================
Kızına cinsel saldırıdan 90 yıl hapsi istenen sanığın serbest bırakılmasına isyan etti
ANTALYA'da, 10 yaşındaki kız çocuğuna cinsel taciz ve saldırı suçlarından 5 ay tutuklu kalan apartman görevlisi 44 yaşındaki A.Ö., adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Kızın annesi 38 yaşındaki F.Y., 90 yıl hapis istemiyle yargılanan A.Ö.'nün serbest bırakılmasına isyan etti.
Müzisyenlik yapan F.Y., sık sık seyahat ettiği için 10 yaşındaki kızına Muratpaşa İlçesi'nde oturan annesi bakıyordu. Mayıs ayında turneden dönen F.Y., kızının mutsuz olduğunu gözlemledi. F.Y. çocuğunun, daha önce birlikte ders çalıştığı sitenin apartman görevlisi A.Ö.'nün kızının yanına da gitmediğini fark etti. F.Y. kızına, A.Ö.'nün kızının yanına neden gitmediğini sorunca, "Bir daha o eve gitmem" cevabını aldı. Anne F.Y.'nin nedenini sorması üzerine kızı, A.Ö.'nün cinsel saldırısına maruz kaldığını söyledi. Duydukları karşısında şoke olan annenin şikayeti üzerine geçen mayıs ayında gözaltına alınan 2 çocuk babası A.Ö., çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince tutuklandı. Adli tıp kurumu raporunda, çocuğun fiili livataya maruz kaldığı tespit edildi.
A.Ö. hakkında, 'çocuğun zincirleme nitelikli cinsel istismarı', 'cinsel amaçlı çocuğu zorla hürriyetten yoksun kılma', 'tehdit ve kasten yaralama' suçlarından 90 yıl hapis istemiyle Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Davanın 4'üncü duruşmasına tutuklu sanık A.Ö. katılırken, anne F.Y. de hazır bulundu. Duruşmada, mağdur kızın pedagog eşliğinde verdiği ifadesi okundu. Mağdur kız ifadesinde, A.Ö.'nün farklı tarihlerde 3 defa kendisine cinsel tacizde bulunduğunu söyledi. Mağdur kız, en son Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) sınavının yapıldığı günlerde A.Ö.'nün yatak odasında kendisine tecavüz ettiğini iddia etti.
Mahkeme heyeti, sitenin güvenlik kamerası kayıtlarında aynı zamanda bir otelde çalışan A.Ö.'nün belirtilen tarihlerde, oturduğu apartmana giriş- çıkışının olmadığını tespit etti. Yargılama sonunda mahkeme, 5 ay 3 gün tutuklu kalan A.Ö.'nün adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar verdi.
'TUTUKSUZLUĞUNA İTİRAZ EDEMİYORUM'
Mahkemenin kararına tepki gösteren anne F.Y., adli tıp kurumunun tecavüz bulgusuna ilişkin kesin raporunun olduğunu söyledi. Bir insanın küçük bir çocuğa bunu yapamayacağını gözyaşları içinde anlatan F.Y., "Birden fazla taciz olmuş, en son tecavüz olmuş. Tecavüz raporlarla kesinleşti. Kızımın ifadesinde söylediği tarihler, aşağı yukarı yani kesin değil. Adli tıp kurumu raporu, tecavüzün o tarihlerde yapıldığını kesinleştirdi. Bu eylemi yapan kişi tutuksuz yargılanıyor ve buna yasal olarak itiraz edemiyorum. Sanık tutukluğuna itiraz edebiliyor ama ben tutuksuzluğuna itiraz edemiyorum. Ortada başka şüpheli yok" dedi.
'ÇOCUK BENZER BİRİNİ GÖRDÜĞÜNDE ÇIĞLIK ÇIĞLIĞA BAĞIRIYOR'
Olaydan sonra oturdukları mahalleden taşındıklarını kaydeden F.Y., kızının psikolojik destek aldığını söyledi. Kızının dışarıda kapıcıya benzeyen birini gördüğünde çığlık çığlığa bağırdığını anlatan F.Y., "Ben hangi adalete inanayım? İçim yanıyor, dayanılacak bir şey değil. Bunu atlamayacağız, bu geçmeyecek. Kızımın bu adamın serbest kaldığından haberi yok" diye konuştu.
Haber: Hasan DEMİRBAŞ/ANTALYA, -
=======================================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-12 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?