DHA YURT BÜLTENİ - 8
Oğlunu elektrikli süpürge sapıyla döverek öldüren babaya ağırlaştırılmış müebbet hapis
Hatay'ın İskenderun ilçesinde 6 yaşındaki oğlu Mertcan Yılmaz'ı elektrikli süpürgenin demir borusuyla döverek öldüren Mehmet Ali Yılmaz'a ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Yılmaz, diğer 2 çocuğuna da işkence yaptığı için ayrıca 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
2012 yılında eşi Gülistan Özger ile boşanan Mehmet Ali Yılmaz, 3 Ocak günü, velayeti kendisinde olan oğlu Mertcan'ı, baygın halde hastaneye götürdü. Doktorlar, babasının merdivenden düştüğünü iddia ettiği Mertcan'ın vücudunun bazı bölgelerinde darp izleri olduğunu gördü. Bunun üzerine polise bilgi verildi. Polis, babayı gözaltına aldı. Emniyetteki sorgusunda, ödevini yapmadığı için kızdığı oğlunun kalçasına tokat attığını söyleyen baba Mehmet Ali Yılmaz, serbest bırakıldı. Polis ekipleri soruşturmayı sürdürdüğünde ise babanın oğlunu elektrikli süpürgenin demir borusuyla dakikalarca dövdüğünü tespit etti. Baba Mehmet Ali Yılmaz tekrar gözaltına alındı. Yoğun bakımda olan Mertcan ise hastanede verdiği yaşam mücadelesini 4'üncü günde kaybetti. Baba Yılmaz, yeniden yapılan sorguda, oğlunu ders çalışmadığı için uyardığını, sözünü dinlemeyince de süpürgenin demir borusuyla dövdüğünü itiraf edince, tutuklandı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS CEZASI VERİLDİ
İskenderun 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce tututuklu Mehmet Ali Yılmaz hakkında 'altsoya karşı kasten öldürme' ve 'eziyet' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın bugün görülen ilk duruşmasında Mehmet Ali Yılmaz'a ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Cezadan herhani bir indirim yapılmadı. Yılmaz'a ayrıca 2 çocuğuna işkence ettiği için 12 yıl hapis cezası da verildi.
Görüntü Dökümü
----------
-Avukatın konuşması
-Annenin konuşması
SÜRE: 01'04" BOYUT: 119 mb
Haber-Kamera: Ufuk AKTUĞ/İSKENDERUN (Hatay),
===================
Çorum'da fırtınada cami minaresi yıkıldı
Çorum'da etkili olan şiddetli fırtınanın etkisiyle Tabak Camisi'nin minaresi yıkıldı. Minarenin iki evin arasındaki boşluğa devrildiği olayda ölen ya da yaralanan olmadı.
Çorum'da dün etkili olan şiddetli fırtına hayatı olumsuz etkiledi. Fırtınanın etkisiyle Kunduzhan mahallesindeki tarihi Tabak Camii'nin minaresi iki evin arasına devrildi. Yolda kimsenin bulunmadığı olayda şans eseri ölen ya da yaralanan olmadı. Minarenin yıkılmadan önce sallandığı anlar çevredeki bir otoparkın güvenlik kemerasına yansıdı. Minarenin yıkılma anı ise kameraların önünde oluşan sis bulutu nedeniyle kaydedilemedi. Geçici süre ibadete kapatılan camide tadilat çalışması başlatıldı.
Minarenin yıkıldığı anda camii içerisinde bulunan müezzin Hasan Seliç, "Namaz bitti, bir gıcırtı sesi geliyordu. Biz içerideyken büyük bir gürültü ile minare yıkıldıö dedi.
Otopark işletmecisi Mesut Çağlar da "Sanki caminin minaresini birisi birilerine zarar vermesin diye, eliyle almış iki evin arasına bırakmış gibi, Sağa düşse otopark var. Sola düşse cemaat ve evler var. Minare tam ortaya boşluğa düşüyor. İnanın elimizle koysak çok zor bırakırız minareyi oraya, Bu bir mucize. Güvenlik kameralarımız açık, devamlı çalışıyor. Ancak, minare düşerken birden görüntü kayboluyor. Sanki bir mucize gibi" dedi.
Görüntü Dökümü
----------
-Cami minaresinin yıkılma anı
-Cami müezzini Hasan Seliç röp.
Otopark sahibi Mesut Çağlar röp.
-Yıkılan minareden görüntü
-Detaylar
(SÜRE: 4 30 dk ) (BOYUT 194 MB)
Haber-Kamera: – Yusuf ÇINAR- ÇORUM
=================
(ÖZEL) - 15 Temmuz gazisi: Her zaman bu ülke için canımızı ortaya koyarız
Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), 15 Temmuz'daki hain darbe girişimi gecesi İstanbul'da çıktığı tankın üzerinde silahla vurulup, omuriliğinin kopması nedeniyle tekerlekli sandalyeye mahküm olan 2 çocuk babası Halil Algan (48), 3 yıldır hem Ankara hem de memleketi Mardin'de tedavi görüyor. Darbe girişimi gecesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine dışarı çıktığını anlatan Algan, "O gün ben vuruldum diye 'Kahraman' falan diyorlar bana ama ben kahraman değilim. O gün oradaki herkes kahraman. Her zaman bu ülke için canımızı ortaya koyarız. Bu ülke için bir değil; bin defa gazi de oluruz, ölürüz de" dedi.
İstanbul'da özel bir firmada işçi olarak çalışırken, 15 Temmuz gecesi, darbeci askerleri durdurmak için tankın üzerine çıkan Halil Algan, silahla vurulması sonucu omuriliği koptu. Yoğun bakım ünitesinde 45 gün kalan ve 5- 6 ay boyunca konuşamayan Algan, tekerlekli sandalyeye mahküm oldu. Halen Ankara ve memleketi Mardin'deki hastanelerde tedavisi süren 2 çocuk babası Algan, darbe girişimi gecesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine dışarı çıktığını söyledi. Algan, "Olay günü biz de herkes gibi sokaklara, caddelere çıktık. Tankın üstüne çıkmaya çalışırken, sol tarıma ateş açılmasıyla yaralandım. Her zaman bu ülke için canımızı ortaya koyarız. Bu ülke için bir değil; bin defa gazi de oluruz, ölürüz de. Vatanımız için canımızın bir önemi yok" dedi.
'O GÜN ORADAKİ HERKES KAHRAMAN'
Eşi Melike Algan'ın desteğiyle tedavisinin sürdüğünü ifade eden Algan, 15 Temmuz gününden beri Günyüzü görmediğini ifade ederek, şunları söyledi:
"İlk başta 45 gün yoğun bakımda kalmıştım. Hastaneden çıkınca bir deri bir kemik kalmıştım. 5- 6 ay boyunca konuşamadım. Hortumlar sayesinde yavaş yavaş kendime geldim. 2 yıl aradan sonra Ankara'daki hastaneden memleketime geldik. 3- 4 ay burada kalıyoruz tekrar Ankara'ya fizik tedavi görüyoruz. Orada iki ay fizik tedavi gördükten sonra kendime geliyorum. Şükürler olsun Allah'a. 3 yılımız hastanelerde geçti. O gün ben vuruldum diye 'Kahraman' falan diyorlar bana ama ben kahraman değilim. O gün oradaki herkes kahraman. Ben tankın üstünde vuruldum, o yolda yürüyenler, beni hastaneye götürenler, meydana çıkanlar onların hepsi kahraman. Tek farkımız benim vurulmam oldu. Şehitlerimiz oldu, Allah'tan rahmet diliyoruz ve dualarımız onlarla. Bizim yanımızda da başımızda da öyle güzel insanlar olduktan sonra hiçbir problem olmaz ve olması da mümkün değil zaten. Onlar yaptıklarını görecekler, ne yaptılarsa cezasını görecekler. Kime güvenerek onlar o olayları yapıyorlar. Bunların temizleneceğini düşünüyorum ancak kurunun yanında yaş da yanmasın. Buna biraz daha dikkat edilsin."
Görüntü Dökümü
-----------
Halil Algan'ın açıklaması
Ailesinin hastanede ziyareti
Hastaneden görüntü
Genel ve Detay görüntüler
Haber-Kamera: Nezir GÜNEŞ/MARDİN, -
=====================
Traktörün altında kalan çiftçi yaralandı
Adıyaman'ın Samsat ilçesinde traktörün altında kalan çiftçi yaralandı.
Kaza, sabah saatlerinde Doğanca köyünde meydana geldi. Tarlada çalışan Hacı Sönmez (71) idaresindeki 02 BA 741 plakalı traktörün direksiyon hakimiyetini kaybederek devrildi. Kazada devrilen traktör altında kalan Sönmez, ihbarla olay yerine çağrılan sağlık görevlileri tarafından ambulansla Samsat Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Burada yapılan ilk müdahalenin ardından Sönmez, Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Kazayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.
Görüntü Dökümü
-----------
Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Ambulansın acil servise girişi
Yaralı sende üzerinde acile götürülmesi
Yaralının yakınları
Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 40 MB
Haber-Kamera: Sercan SAKAR-ADIYAMAN-DHA)
===================
Ormandan petrol istasyonuna inen bukalemun ilgi odağı oldu
Bursa'nın İnegöl ilçesinde Şehitler Mahallesi mevkisindeki ormanlık alandan yol kenarındaki benzin istasyonuna gelen bukalemun ilgi odağı oldu. Karşılarında bukalemunu gören vatandaşlar şaşkınlıklarını gizleyemedi.
Saklanma ve değiştirme yetenekleriyle bilinen kuyruklu sürüngenler sınıfına giren bukalemunlardan biri, Şehitler Mahallesi mevkisindeki ormanlık alandan yola indi. Burada yürüyen bukalemun daha sonra yol kenarındaki petrol istasyonuna geldi. Karşılarındaki bukalemunu görev petrol istasyonundaki görevliler ile vatandaşlar şaşkınlıklarını gizleyemedi. İlgi odağı olan bukalemun besledikten sonra doğaya salındı. Bukalemun bir süre sonra gözden kayboldu.
Çok şaşırdığını aktaran petrol istasyonundaki görevli Fatih Aydın, "Hayatımda ilk kez canlı bukalemun görüyorum. Onu da kentin ortasında görmek benim gerçekten çok şaşırtıcı oldu. Bukalemun önümüze bir anda çıktı ama kaçmadı. Bir süre bizimle duran bukalemunu beslek ve daha sonra doğaya saldıkö dedi.
Görüntü Dökümü
---------
-Bukalemundan detaylar
Süre: 14 saniye, Boyut: 3 MB
Haber-Kamera: Yavuz YILMAZ/İNEGÖL,(Bursa),
=====================
Siverek'te, alaca sansar görüldü
Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde, nesli tükenme tehlikesi altındaki alaca sansarı görüldü.
İlçeye bağlı Bağlar Mahallesi'nde bulunan boş arazide, meşe odunlarının arasından çıkan ve yiyecek bulmak için çevrede gezinen alaca sansar çocuk oyun alanına girdi. Nesli tükenme tehlikesi altında bulunan alaca sansar, cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Sansar, çevredekilerden korkarak tekrar odun yığınının arasına girdi.
Görüntü Dökümü
--------
Oyun parkında alaca sansar
Toplanan kalabalık
Korkan alaca sansarın yola çıkması
Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 80 MB
Haber-Kamera: Mehmet SEZGİN-ŞANLIURFA-DHA)
===================
Ege Üniversitesi'nden 15 Temmuz için demokrasi yürüyüşü
İzmir'de, Ege Üniversitesi (EÜ) tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle düzenlenen törene katılan 500 kişi, şehitlerin fotoğraflarının bulunduğu pankartın önüne karanfil bıraktıktan sonra yürüyüş yaptı. Törende konuşan EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, "İnadına gece gündüz çalışmak gerektiğini, 15 Temmuz'un bize travmadan çok motivasyon kaynağı olması gerektiğini düşünüyorum" dedi.
İzmir'de, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle Ege Üniversitesi tarafından Büyük Spor Salonu'nun önünde anma etkinliği düzenlendi. Program kapsamında, 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde hayatını kaybeden 251 şehit anısına Kur'an-ı Kerim okundu. Burada bir konuşma yapan EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, "15 Temmuz Demokrasi Zaferinin üçüncü yılında devletimiz ve milletimizin bekası için canlarını hiç düşünmeden feda eden 251 demokrasi şehidimizi rahmet ve minnetle; kahraman gazilerimizi şükranla anıyorum. Şanlı tarihimiz boyunca kahraman halkımızın düşman ve tehditler karşısında sergilediği güçlü duruşun bir örneğini de 15 Temmuz 2016 gecesinde yaşadık. 15 Temmuz gecesinde hain terör örgütü FETÖ/PDY tarafından aziz milletimizin iradesi hiçe sayılarak, milli birlik ve beraberliğimize, ülkemizin geleceğine kastedildi. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde tek yürek olan milletimiz; sokakları, caddeleri, köprüleri doldurarak milli iradeye ve demokrasiye sahip çıktı. Günler süren demokrasi nöbetleriyle halkımız, hain darbecilere geçit vermeyeceğini, Cumhuriyetimizin kazanımları olan demokrasi ve milli iradeden asla vazgeçmeyeceğini bütün dünyaya gösterdi. Milletimizin, istiklaline ve istikbaline bağlılığının en büyük göstergelerinden bir olan 15 Temmuz gecesinde, millet olarak kederi ve gururu aynı anda yaşadık" dedi. 15 Temmuz gecesinin travma oluşturan bir gece olduğunu vurgulayan Rektör Budak, "Hüzünlüyüz. Tarihte birçok savaşlar vermiş bir milletin torunları olarak bize görev düşüyor. Bu ülkenin kurtuluşu, daha çok zenginleşmesi, refahı, ekonomisi; eğitimden, bilimden, fenden geçiyor. Çalışmak ve üretmek için, vatana millete ve kutsal Anadolu topraklarına sahip çıkarak zenginleşmek ve hain saldırılarla bir daha karşılaşmamak için biz öğretim üyeleri, akademik idari çalışanlar ve öğrencilerimize görev düşüyor. İnadına gece gündüz çalışmak gerektiğini, 15 Temmuz'un bize travmadan çok motivasyon kaynağı olması gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.
Daha sonra etkinliğe katılan 500 kişi, şehitlerin fotoğraflarının olduğu pankartın önüne karanfil bıraktıktan sonra, ellerinde de isimlerinin yazılı olduğu dövizleri taşıyarak Büyük Spor Salonu'nun önünden Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezi'ne kadar 'demokrasi yürüyüşü' gerçekleştirdi. Demokrasi yürüyüşünde Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, şehit Ömer Halisdemir'in isminin yazılığı olduğu dövizi taşıyarak yürüyüşe öncülük etti. MÖTBE Kültür Merkezi önünde şehitlerin anısına lokma dökülüp, dağıtıldı.
'SÜRECİ HIZLANDIRAN HADİSE 'ONE MİNUTE' OLAYIDIR'
Yürüyüş sonrasında İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi ve yazar Selçuk Türkyılmaz, EÜ Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezi'nde 'Dinde istismar, düşüncede yabancılaşma, devlete ihanet: FETÖ ve 15 Temmuz Darbe Girişimi" konulu konferans verdi. Türkyılmaz, "O gece olanları bir darbe ve işgal girişimi şeklinde tanımlamakta fayda var. 15 Temmuz gecesinde neler yaşanıldığını gördük. Sabaha kadar süren bir direnişten bahsediyoruz. Süreci dar boyutlarda izah edecek olursak varacağımız netice sığ olacaktır. O gece ne olduğunu izah ederken muhakkak geçmişe müracaat etmek durumundayız. 2008 küresel ekonomik krizi sonrası 2009'un Ocak ayında 'one minute' hadisesini göz önünde bulundurmazsak işgal girişimini anlama şansına sahip olamayız. Türkiye'de son 10 yılda olduysa bu hadiseden sonra oldu. Süreci hızlandıran hadise 'one minute' olayıdır. Bu, Türkiye'nin kendini tarihte yeniden konumlandırma arayışı ve iradesiyle alakalı bir hadisedir. 15 Temmuz dahil birçok olayı kişisel izah edersek, şahıslara bağlı izah edersek anlama şansına sahip olamayız. Bugün 15 Temmuz üzerine anlaşamamamızın temel sebeplerinden biri de budur. Olayı kısır siyasi çekişmeler bağlamından bir türlü uzaklaştıramıyoruz. Olaya duygusal ve ideolojik perspektiften bakılıyor ve uluslararası perspektiften bakmak ihmal ediliyor" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
----------
-Anma töreninden genel ve detay görüntüler
-Rektörün konuşması
-Vatandaşın şehitlerin anısına karanfil bırakması
-Demokrasi yürüyüşünden görüntüler
-Konferanstan genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Melis KARAKUZULU/İZMİR,
===============
Kavak Deresi'ne kimyasal karıştı(2)
ANALİZ SONUÇLARI BEKLENİYOR
Tekirdağ Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden, Çerkezköy ilçesinde bulunan Kavak Deresi'nin renk değiştirip kirli akmasıyla ilgili yapılan yazılı açıklamada, alınan numunelerin laboratuvarlara önderildiği ve analiz sonuçlarının beklendiği belirtildi. Kavak Deresi ile ilgili basında çıkan haberler üzerine derede inceleme yapıldığı belirtilen açıklamada, şöyle denildi:
"11.07.2019 tarihinde Müdürlüğümüze gelen ihbara istinaden İl Müdürümüz Kaan Sinan Tohumcu nezaretinde müdürlüğümüz teknik personelince en kısa sürede olayın yaşandığı Kavak Deresi'ne intikal edilmiştir. Dere boyunca Organize Sanayi Bölgesi yağmur suyu hatları kontrol edilmiş, yağmur suyu hattına atıksu deşarjı yapabilecek işletmeler denetlenmiş, ancak haberlerde yer aldığı şekliyle beyaz renkli bir kirlilik kaynağına rastlanılmamıştır. Haber ile ilgili muhtelif görüntüler incelendiğinde olayın anlık ve geçici bir durum olduğu kanaatine varılmıştır. Ayrıca kirlilik oluşturduğu iddia edilen yağmur suyu hattından denetime ilişkin numuneler alınarak analizi yapılmak üzere akredite laboratuvarlara gönderilmiştir. Analiz sonuçlarına göre gerekli 2872 sayılı Çevre Kanunu hükümlerine göre işlem yapılacağı hususu, kamuoyuna saygı ile duyurulur."
TEKİRDAĞ,
Son Dakika › Güncel › DHA YURT BÜLTENİ - 8 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?