ŞANLIURFA'DA TERÖR OPERASYONU: 95 GÖZALTI
Şanlıurfa'nın Birecik, Viranşehir, Halfeti, Ceylanpınar ve Siverek ilçesinde terör örgütü PKK/PYD propagandası yaptıkları iddiasıyla düzenlenen eş zamanlı operasyonlarda, aralarında HDP yöneticileri ve üniversite öğrencilerinin de olduğu 95 kişi gözaltına alındı.
Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen terör örgütü soruşturması kapsamında Şanlıurfa merkez Viranşehir, Ceylanpınar, Suruç, Halfeti, Birecik ve Siverek ilçesinde terör örgütü PKK/PYD lehine propaganda yaptıkları iddiasıyla düzenlenen eş zamanlı operasyonlarda 95 kişi gözaltına alındı. Şafak operasyonları gözaltına alınan şüpheliler arasında HDP yöneticileri ile üniversite öğrencilerinin de olduğu öğrenildi. Olayla ilgili gözaltı sayısının artabileceği belirtildi.
GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR
Ali LEYLAK/ŞANLIURFA,
==============================
ANTALYA'DA SOĞUK HAVA DEPOSUNDA YANGIN (1)
Antalya'nın Serik ilçesinde, sebze ve meyvelerin istiflendiği soğuk hava deposunda yangın çıktı.
D-400 karayolunun Serik çıkışındaki soğuk hava deposunda, saat 13.00 sıralarında yangın çıktı. İçerisinde sebze ve meyvenin bulunduğu depodaki yangın için çok sayıda itfaiye ekibi yönlendirildi. Yoğun dumanın etkisini gösterdiği karayolunun Antalya'ya geliş istikameti ulaşıma kapatılırken, diğer şeritte de ulaşımda zaman zaman aksamalar yaşanıyor. İtfaiye ekipleri yangını söndürmek için çalışmalarını sürdürürken, polis de çevrede güvenlik önlemi aldı.
Görüntü Dökümü
-------------
-Yangından detay
HABER: Namık Kemal KILINÇ/SERİK (Antalya),
==============================
GİZLİ ÇEKİM YAPAN ÇININ SERBEST KALMASINA TEPKİ
Yalova'da fotoğraf stüdyosu sahibi İsmail K., (40) kadın çalışanları ve müşterilerini iş yerine yerleştirdiği gizli kamerayla soyunurken görüntülediği iddiasıyla gözaltına alındı. İlk sorgusunun ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılan İsmail K.'nin dükkanının tabelası sökülürken, camları gazete kağıtları ile kaplandı. İsmail K.'den şikayetçi olan stüdyo çalışanları ve mağdurlar, savcılığa itirazda bulunacaklarını belirtti.
Fatih Caddesi'nde faaliyet gösteren fotoğraf stüdyosunun sahibi İsmail K., iddiaya göre, çalışanları ile bazı müşterilerinin giyinip, soyundukları bölüme gizli kamera düzeneği yerleştirdi. Bu durumu tesadüfen fark eden fotoğraf stüdyosunda çalışan işçiler, durumu İl Emniyet Müdürlüğü'ne bildirdi. Polis ekipleri, ihbar üzerine İsmail K.'yi evinde gözaltına aldı. Fotoğraf stüdyosuna da gelen ekipler, buradaki dijital materyallere el koydu. Şüpheli İsmail K., ifadesinde dükkanında gizli kamera olduğunu, kayıt yaptığını ancak özellikle kadın çalışanların çıplak görüntülerini çekmeyi amaçlamadığını söyledi. Şüpheli İsmail K., emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
'AKSİYON KAMERA İLE GİZLİ ÇEKİM YAPIYOR'
Fotoğraf stüdyosu çalışanı Cem Özyurt, olayın meydana geldiği iş yeri önünde açıklamada bulunarak durumu nasıl fark ettiklerini anlattı. Özyurt, "Aksiyon kamera ile gizli çekimler yapıyor. Kızlar soyunmaya girdiğinde başlatıyor. Biz bunu fark ettik. Polisler gece aldı. Mahkemede, adli kontrol şartıyla serbest kalıyor. Biz bunu anlamış değiliz. Dün geceden beri halkın tepkisi var. Bu adamın cezasını bulmasını istiyoruz. Halkın vicdanında zaten mahkum. Ama biz onun tutuklanmasını istiyoruz" dedi.
'SAVCILIĞA İTİRAZDA BULUNACAĞIZ'
Mağdurlardan Hilal Ö. ise "Biz Yalova Üniversitesi'nde İletişim Sanatları Bölümü'nde okuyoruz ve kendimizi geliştirmek için fotoğraf stüdyosunda çalışıyoruz. Part-time geliyorduk. Hafta sonları geliyorduk. Düğünlerde çekimlere gidiyorduk. Biz böyle bir şey beklemiyorduk. Biz çocuğunu, ailesini tanıyoruz. Böyle bir şey kesinlikle beklemiyorduk. Bizim videolarımızın bu şekilde çekilmesi etik değil. Benim mahremim ve özel hayatım. Kötü bir tepki vermek istemedik. Biz böyle insanların dışarıda serbest gezmesini istemiyoruz, tutuklu yargılanmasını istiyoruz. Tek isteğimiz bu. Savcılığa itirazda bulunacağız. Dışarıda elini kolunu sallayarak gezmesini istemiyoruz" dedi.
TABELA SÖKÜLDÜ, CAMLAR GAZETEYLE KAPLANDI
Öte yandan Yalova'nın en işlek caddesinde bulunan fotoğraf stüdyosunun tabelası, serbest bırakılan İsmail K.'nin yakınları tarafından söküldü. Ayrıca dükkanın camlarına gazete kağıtları yapıştırılırken, kapısı ise kilitlendi. İsmail K.'nin evli ve 1 çocuk babası olduğu belirtildi.
GÖRÜNTÜ BİLGİSİ:
-----------
-Mağdurla röporaj
-stüdyodan görüntüler
Haber-Kamera: Süheyla GÖZDERELİLER/YALOVA-DHA
==============================
BAKAN SOYLU: TÜRKİYE TERÖR KARŞITI POLİTİKALARINDA EN BAŞINDAN BERİ SAMİMİ VE KARARLIDIR
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin 15 Temmuz'dan bu yana tüm güvenlik problemlerini bütüncül bir yaklaşımla çözdüğünü belirterek, "Türkiye terör karşıtı politikalarında en başından beri samimi ve kararlıdır. Önümüzdeki süreçte de YPG ve PKK süreçleri bu işin son darbesi olacak. Batı'nın üzerinden de sonra anlayacaklar büyük bir yük almış olacağız" dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Karabük Üniversitesi 2019- 2020 Akademik Yılı açılış törenine katıldı. Bakan Soylu, üniversitenin konferans salonunda düzenlenen törende öğrencilere, 'Türkiye'nin 21. yüzyıl hedefleri fırsatlar ve hedefler' konulu eğitim ve öğretim yılının ilk dersini verdi. Bakan Soylu, çocuklar ve gençlere güzel bir gelecek bırakmak için çalıştıklarını söyledi. Bu doğrultuda milletin desteğiyle güçlü ve kararlı adımlar attıklarını belirten Bakan Soylu, "Zeytin Dalı Harekatı'na bakın. Acaba mühimmat bize yeter mi diye endişemiz vardı. Çünkü mühimmatı aldığımız yer ABD idi. Vermeyecekleri aşikardı. O yüzden çok daha iyi bir planlama yapmalıydık. Bilesiniz ki bugün onlara ihtiyaç duymayan hocalarımızın, akademisyenlerimizin ürettiği, Türk mühendislerimizin imar ettiği ve kimseye ihtiyaç duymadığımız mühimmatları Zeytin Dalı Harekatı'ndan bugüne kadar kendimiz üretebilen bir ülke haline geldik. Türkiye büyük bir mücadele veriyor. Bir taraftan bunu yaparken diğer taraftan hizmet standartlarını artırmaya çalışıyor" dedi.
BU YIL KAÇAK GÖÇMEN SAYISI 400 BİNİ BULACAK
Kaçak göçmenler hakkında bilgiler veren Bakan Soylu, "2016 yılında toplam 175 bin kaçak göçmen yakaladık Türkiye içerisinde. 2017 yılında 376 bin kaçak göçmen yakaladık, 2018 yılında 268 bin kaçak göçmen yakaladık. Şu anda rakam 320 bin. Bu yıl 400 binle bitireceğiz. Bunu şunun için söylüyorum. Bunun sorumlusu biz değiliz. Bunun sorumlusu maalesef dünyayı yönsüzlüğe mahkum kendileri de yönsüzlük içine olan batı ülkeleridir. Bunun sorumlusu biz değiliz. ABD, 2002 yılında Afganistan'a girdiği zaman binlerce insan öldü. Bunun sorumlusu da sebebi biz değiliz ama bunun tüm maliyetlerini omzumuzda taşımaya çalışıyoruz. Ege'de kaçak göçmen botlarında adını sanını duymadığımız ülkelerin vatandaşlarını yakalıyoruz. İktidarsızlık gelişmiş batı ülkeler tarafından dikkat ediniz bir küresel yönetim modeli olarak uygulanıyor" diye konuştu.
PKK İLE MÜCADELE
Bakan Soylu, Türkiye'nin coğrafi konumu nedeniyle kendini savunmak zorunda olduğunu söyledi. Terör örgütleriyle ilgili sürdürülen mücadele hakkında bilgiler veren Soylu, şöyle dedi:
"40 yıldır PKK terör örgütüyle mücadele ediyoruz. Milyarlarca dolar. İnsanlarımız kaynaklarımız, maliyetlerimiz. Ben Kato Dağı'nı defalarca gördüm. Türkiye'de hayvancılığın en iyi yapılacağı yerlerden bir tanesidir. 20 yıldır terör nedeniyle giremediğimiz yerlerde daha dün enerji bakanımız videosunu gösterdi. Şarıl şarıl petrol akıyor. En önemlisi ülkemizi, insanını bölmeye parçalamaya birbirinden ayırmaya çalıştılar. Gelişmiş batı ülkeleri olarak nitelendirilen devletler 40 yıldır PKK'ya aklınıza gelebilecek her türlü desteği verdiler. Silah eğitimi verdiler. Uluslararası koruma verdiler, moral verdiler. Son 5 yıl İŞİD ve DAEŞ ile mücadele bahanesiyle bu örgüte açıktan destek verdiler. PKK terör örgütünün Türkiye'ye parasal olarak maliyeti 350 milyar dolar ile 1,2 trilyon dolar çeşitli hesaplamalar var. Bir başka çalışmada terörizmin gelişmekte olan ülkelerdeki büyüme oranının yüzde 1,4 azaldığı yönünde ciddi bir sonuca ulaşmıştır. Bu işin içinde sosyal maliyetlerde var. PKK terörü, Türkiye'nin önemli gücü olan Anadolu kardeşliğini bozmaya çalışmaktadır. İki peygamberin yan yana yattığı başka örnek söz konusu değildir. Ama bizi bizden ayırabilmek için ortaya koydukları şey. Eğer Türkiye istikrarsızlaştırırlarsa Balkanlar, Orta Doğu, Asya ve etraf coğrafyaya istedikleri gibi sahip olabilme imkanına sahip olabileceklerdir. Bu kadar açık ve net. DAEŞ ile mücadele bahanesi altında sınırımızda yapılanlar tam anlamıyla oradaki yapının tamamen oluşturulması, coğrafyamızın alt üst edilmesi ve kendilerine ait militan devlet oluşturulması ve bin yıllık kardeşliğimiz arasına terör sokulmasıdır. Bugün Türkiye oradaki barış operasyonuyla ilgili demokratik yapıyı bozacağı iddiasında bulunanlar esasında kendi sosyal hırsızlıklarını örtmeye çalışmaktadırlar."
TERÖR KORİDORU OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILIYOR
O bölgede kimlerin ne yapmaya çalıştıklarını bildiklerini anlatan Bakan Soylu, "O bölgede kimlerin yaşadığını biliyoruz. Biz o bölgede köy köy mahalle mahalle ne üretildiğini biliyoruz. YPG'nin bir süredir ne yapmaya çalıştığını bir süredir takip ediyoruz ve biliyoruz. Harita çok net. Bir terör koridoru oluşturulmaya çalışılıyor. Buda batının eliyle yapılıyor. Yapmak istedikleri Türkiye'yi taca çıkarmaktır, etkisiz hale getirebilmektir. Yapmak istedikleri bizi medeniyetimizden, coğrafyamızdan ayırmaktır. Afrin'de yapmak istedikleri oydu. DAEŞ'in de PYD'nin da PKK'nın da patronu aynıdır. Farklı değildir. Bütün bilgilerimiz değerlerimiz bütün saha çalışmalarımız bizi bu sonuca çıkarmaktadır. Türkiye ne yaptığını bilen, nesillerine huzur içinde bir coğrafya bırakmaya isteyen bir ülkedir" dedi.
'TÜRKİYE İÇİNDEKİ TERÖRİST SAYISI 500'LÜ RAKAMLARA GELDİ'
Bakan Soylu, terörü kaynağından yok etmek için mücadele verdiklerini ifade ederek, şöyle dedi:
"Bütün bunların yanı sıra kesintisiz operasyon. Sürekli taarruz ve kesintisiz operasyon. Bu üç temel mekanizmanın üzerinde gidiyoruz. Bunu sağlayabilecek bir kabiliyete sahibiz. Terör örgütüne adım attırmıyoruz. Sadece o değil. MLKP, DHKP-C kırsalda etkililerdi. Kırsalda kalmadılar. Erzurum bölgesi uzun zamandır ilk kez teröristsiz. Büyük mücadele veriyoruz ve 500'lü rakamlara geldi Türkiye içindeki terörist sayısı. Bu şu demektir. İnanın açlıktan kırılıyorlar. Son ele geçirdiğimiz teröristler bir deri bir kemik halinde. Telsiz konuşmalarından nasıl aç kaldıklarını o mağaralarda nasıl kaldıklarını çok iyi biliyoruz. Şu an Suriye sınırları içinde bir şekilde YPG ve PKK oradaki karışıklıktan istifade edip, o bölgede farklı bir oluşuma girmek istiyor. Biz buna Azez'de, Afrin'de, Carablus'ta, El Bab'da nasıl müsaade etmediysek buna bilmenizi isteriz ki Fırat'ın doğusunda da müsaade etmemiz mümkün değildir. Kim buna müsaade etmemizi, sessiz kalmamızı istiyorsa bilin ki geleceğimizle hesabı vardır. Biz güçlüyüz. Allah korusun. Ayağımız bir sekmeye başlarsa tepemize her yerden binecekleri aşikardır. Sevgili gençler. Biz size böyle bir Türkiye bırakamayız. Bedeli ne olursa olsun. Her an tehdit edilen, her an parmak sallanılan her an karşınızda sizi istediğimiz gibi idare ederiz diyen yüksekten konuşanları ayakları titreyen bir ülke bırakamayız. Ayakları üzerinde duran, etrafındaki coğrafyaya barışı huzuru getiren kucaklaştırabilen bir Türkiye bırakmalıyız. Biz büyük ve asil bir ülkeyiz."
TÜRKİYE'NİN KARŞISINDA KİMSE ŞIMARMASIN
Egemen bir devletin ne yapması gerekiyorsa onları yaptıklarını anlatan Bakan Soylu, politikalarının son derece doğru ve gerekli olduğunu söyledi. Yaşadıkları coğrafyanın tümüyle kardeş olduğunu ifade eden Bakan Soylu, şöyle konuştu:
"Güçlü olmak zorundayız. Bu coğrafya hataya tahammül edemez. O yüzden biz güçlü olmayız. Birlik içinde olmak zorundayız. Hiç kimsenin bir ülkedeki iktidarsızlığı fırsat bilerek fiili durum oluşturarak bir devlet kurmasına biz müsaade etmeyiz. Sınırlarımız içinde sürekli bizi rahatsız eden, evlatlarımı şehit eden bu örgüte bizim müsemma göstermemiz söz konusu değil. Bunu kaynağında kurutmaya kararlıyız ve bunu başaracağız. Türkiye terör karşıtı politikalarında en başından beri samimi ve kararlıdır. Suriye'de iç savaş noktasında ilkeli sivil hayatı öncelik edinen, terör ve teröristi muhatap almayan bir duruşu en başından beri sergilemiştir. Ancak şunu ifade etmek isterim. Türkiye karşısında hiç kimse şımaramaz. 40 yıldır Türkiye sınırları içinde terör faaliyetleri yapacaksın hem insani hem de birçok maliyeti oluşturacaksın, insanları göçe sürükleyip ceremesini Türkiye'ye çektireceksin, sonra biz bunun hesabını sormayacağız öyle mi? Biz bunun hesabını sorarız. Türkiye 15 Temmuz'dan beri tüm güvenlik problemlerini bütüncül bir yaklaşımla çözmektedir. Önümüzdeki süreçte de YPG ve PKK süreçleri bu işin son darbesi olacak. Batı'nın üzerinden de sonra anlayacaklar büyük bir yük almış olacağız. Onların boşluklarını tavsiye etmiş olacağız."
KILIÇDAROĞLU'NU ELEŞTİRDİ
CHP'yi eleştiren bakan Soylu, şunları kaydetti:
"İktidar ve muhalefet arasında elbette ki eleştiri olur. Demokrasinin gereğidir. Bazen haklı bazen haksız söylemler olur ama özellikle siyaset, milli meseleler noktasında kimin yanında durduğuna iyi bakmalıdır. Dün ana muhalefet partisi liderinin bu konuyla ilgili yönelttiği soruya üzüldüğümü ifade etmek isterim. Terörün hesabını PKK'dan sormuyor. Suriye bağlantılarından ve bizden sormuş. PKK ile YPG'nin kim olduğunu bilmiyormuş gibi ona silah verip onu eğitenin, para verenin kim olduğunu bilmiyormuş gibi PKK'nın yerine Mehmetçikle yan yana omuz omuza mücadele eden oradaki Özgür Suriye Ordusunu konuşmuş. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni de onun üzerinden terör destekçisi konumuna getiriyor. Bu Türkiye'ye yapılan bir ayıptır ve yazıktır. Bu doğru değildir. Muhalefet yapabilirsiniz, eleştirebilirsiniz. Biz insanız. Elbette eksikliklerimizi hatalarımız olabilir ama 40 yıldır bu konu bizim sırtımızda kamburdur. 40 yıl sonra bu gençlerimizin bu sorunlarla karşı karşıya kalmasına seyirci mi kalacağız. Şimdi tam fırsatını yakaladık. Türkiye'ye terörle bir şeyler ödememek isteyenlere bedel ödetme zamanıdır. Bunu yapabilme kabiliyetine sahibiz. Tutturmuşlar bizim orada ne işimiz var? Ben biliyorum orada ne işimiz olduğunu. Orada bir yapı oluşturmaya çalışacaklar, terör sınırımızda hakim olacak bizim orada ne işimiz var. Bizim orada istikbalimiz var. Bizim orada kardeşliğimiz var. Huzurumuz var. Bizim orada yıllardır Türkiye'ye çektirmeye çalıştıkları meseleleri tamamen bitirme noktasında bir irademiz var. Binlerce kilometre öteden gelenlere sormuyorsun, Avrupa'dan gelenlere sormuyorsun ama namluyu Türkiye'ye çevirmiş oradaki Arap'ı da Kürt'ü de Türkmen'i de yerinden eden YPG/PKK ile mücadele eden Türkiye'ye bunun hesabını soruyorsun ve biz buna siyaset diyoruz. Türkiye'nin orada ne işi var diyenlere yeniden seslenmek istiyorum. Siz onu düşüne durun biz oraya gidip iki dakikada PKK'yı bitirip hemen geleceğiz, sorularınızı da cevaplayacağız."
Törenin ardından Karabük Üniversitesi Rektörü Refik Polat, Mehmet Ali Şahin'e fahri doktora unvanını vererek, cübbe giydirdi. Bakan Soylu, Şahin'e belgesini verdi
(GÖRÜNTÜLER GEÇİLDİ)
HABER: Murat KÜÇÜK-Gürkay GÜNDOĞAN-Bülent DİKTEPE/KARABÜK,
===============================
=============================
ÇOCUK BAKICISINA UYUŞTURUCU TİCARETİNDEN GÖZALTI
Samsun'da gerçekleştirilen operasyonda çocuk bakıcısı Nagihan T. (25) uyuşturucu ticareti yaptığı iddiasıyla gözaltına alındı. Şüphelinin evinde piyasa değeri 8 bin TL olan paketler halinde satışa hazır uyuşturucu ele geçirildi.
İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, uyuşturucu madde ticareti yaptığı iddiasıyla çocuk bakıcısı Nagihan T.'yi takibe aldı. Ekipler, şüphelinin annesiyle beraber yaşadığı Atakum ilçesi Yenimahalle'deki adrese operasyon düzenledi. Evde yapılan aramada, piyasa değeri 8 bin TL olan paketler halinde metanfetamin ele geçirildi.
Nagihan T., ifadesinde, uyuşturucu maddeyi içmek için satın aldığını söyledi. Şüpheli, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Görüntü Dökümü
------------
Şüphelinin adliyeye götürülmesinden detay
Emniyetten detaylar
Narkotik Şubesi'nden detaylar
Adliyeden detaylar
Haber-Kamera: Tayfur KARA/SAMSUN,
==============================
VAN'DA SAHİLDEKİ ÇÖP KOVALARINI KIRIP, GÖLE ATAN 4 KİŞİYE GÖZALTI
Van'ın Edremit Belediyesi tarafından yaptırılan ve Van Gölü sahil bandına yerleştirilen 17 çöp kovasını kırıp suya atan 4 şüpheli, polisin operasyonuyla yakalandı.
Olay, dün saat 19.00 sıralarında Edremit ilçesindeki Van Gölü sahilinde meydana geldi. İddiaya göre, sahilde gezintiye çıkan 4 kişi, çöp kovalarını tekmeleyip kırdıktan sonra Van Gölü'ne attı. O anlar ise Edremit İlçe Emniyet Müdürlüğü'nün MOBESE kameralarınca kaydedildi. Görüntüleri inceleyen polisler, çöp kovalarını kırarak göle atan şüphelilerin isimlerini ve adreslerini tespit ettikten sonra operasyon düzenledi. Gözaltına alınan S.D., C.K., F.T. ve R.K. ifadelerinin alınması için emniyet müdürlüğüne götürüldü. Alkollü oldukları belirtilen şüphelilerin aynı yürüyüş bandında 2 vatandaşa da sataştıkları anın görüntüleri MOBESE kameralarına yansıdı.
'ŞİDDETLE KINIYORUM'
Edremit Belediye Başkanı İsmail Say, olayı gerçekleştirenleri şiddetle kınadıklarını belirterek, "Kamu malına zarar veren insanlar bundan nasıl bir haz alıyor anlamış değilim. Yapılan hizmete zarar verenlerin bunu art niyetli ve bilerek yaptıkları gayet açık. Bir bölgeye ve Edremit'in muhtelif yerlerinde yapılan hizmetlere zarar verenler nasıl bir psikolojiye sahiptirler. Tüm bu yaptığımız hizmetler ilçemizin ortak kullanım alanlarındaki kamunun malıdır. Dolayısıyla verilen bu zarar hepimize veriliyor. Vatandaşlarımızdan bu konuda duyarlılık ve destek istiyorum" dedi.
Görüntü Dökümü
------------
-Mobese kamarası görüntülerinde çop kovalarını kıran kişiler
-Belediye Başkanı İsmail Say'ın açıklaması
-Suya atılan çop kovalarını çıkartan belediye işçileri
HABER: Behçet DALMAZ/VAN,
==============================
KURSTA MESLEK EDİNEN EV KADINI, KENDİ İŞ YERİNİ AÇTI
Elazığ'da yaşayan 3 çocuk annesi Zerrin Singin (42), eşine destek olmak için Halk Eğitim Müdürlüğü'nün dikiş kursunu tamamladıktan sonra açtığı iş yeriyle aile ekonomisine destek sağlıyor.
Elazığ'da yaşayan Zerrin Singin, eşine destek olmak için Halk Eğitim Müdürlüğü'nün açtığı dikiş kursuna kayıt oldu. Kursu başarıyla bitiren Singin, bir süre özel sektör de çalıştıktan sonra kendi imkanları ile terzi dükkanı açtı. Açtığı dükkan da hem terzilik hem de 3 çocuğuna annelik yapan Singin, çocuklarıma iyi bir gelecek ve eşime destek olmayı amaçladığını söyledi.
Kendi imkanlarıyla iş yerini açtığını söyleyen Singin, "Kursu bitirdikten sonra özel sektörde çalıştım. Sonra kendim bir karar verdim ve iş yeri açmak istedim. Yaklaşık 15 gündür açtığım dükkanda terzilik yapıyorum. İlerleyen zamanda KOSGEB'e başvurarak, devletimizden destek almak istiyorum" diye konuştu. Hem iş yerinde çalışıp hem de çocuklarımla ilgilenmek biraz zor oluyor. Kendi ayaklarımın üstünde durmak için ve çocuklarımın geleceğini hazırlamak için çalışıyorum. Eşime de destek oluyorum ve bu beni mutlu ediyor" dedi.
Vatandaşların iş yerine gösterdiği ilgiden dolayı mutlu olduğunu ifade eden Singin, "İş yerimde elbise tamiri, gelinlik ve abiye tamiri, boy kısaltma gibi her türlü işlemleri yapabiliyorum. Bu mesleği kurstan öğrendim. Halk Eğitim Müdürlüğü'nün açmış olduğu dikiş kursuna giderek eğitim aldım" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
--------
İş yerinden görüntü
Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Erkan BAY/ELAZIĞ,
Son Dakika › Güncel › Dha yurt bülteni-11 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?