Jandarmanın dikkati faciayı önledi
DİYARBAKIR'ın Silvan İlçesi'nde, PKK'lıların karayolundaki bir menfeze tuzakladığı ve 600 kilo amonyum nutrat ile desteklediği el yapımı patlayıcı, güvenlik güçleri tarafından son anda bulunarak, olası bir facia son anda önlendi.
Diyarbakır Valiliği tarafından yapılan yazılı açıklamada, Silvan İlçesi ile Sarığbuğday Köyü arasındaki karayolunda, bir menfeze PKK'lı teröristler tarafından tuzaklanan el yapımı patlıycının, son anda güvenlik güçleri tarafından farkedilerek imha edildiği belirtilerek, "Bu tedbirler kapsamında Silvan ilçesi Sarıbuğday Köyü mevkiindeki Diyarbakır - Silvan Devlet Karayolunda icra edilen mayın ve el yapımı patlayıcı araması esnasında; menfez ile asfalt zemin arasına yerleştirilmiş vaziyette 30 adet poşet içerisinde yaklaşık 600 kilo amonyum nitrat, 3 adet elektrikli fünyeye bağlı 450 metre uzunluğunda kablo, 1 adet telsiz, 24 adet birleştirilmiş pil bloğu ve 1 adet TOL serisi devre kartına bağlı ve aktif halde el yapımı patlayıcı düzeneği 21 Kasım 2016 Pazartesi günü tespit edilmiştir. Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla ele geçirilen el yapımı patlayıcı, Patlayıcı Madde İmha Timi tarafından yerinde etkisiz hale getirilmiş, karayolunda oluşan hasar Karayolları Bölge Müdürlüğünce tamir edilerek anılan karayolu ulaşıma açılmıştır.Bölgemizde yaşayan vatandaşların huzur ve güven içerisinde seyahat özgürlüğünü rahatlıkla kullanabilmesini sağlamak amacıyla teröristle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetlere kararlılıkla devam edilmektedir" denildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Patlama anı
-Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: DİYARBAKIR, -
=========================
Kız kardeşlerini Yozgat'tan Diyarbakır'a getiren damatlarına kurşun yağdırdı
DİYARBAKIR'ın merkez Yenişehir İlçesi Ekinciler caddesi üzerinde gümrük kaçağı sigara satışı yapan tezgahtar Fırat Yaşar, Yozgat'tan gelen ve kız kardeşlerinin Diyarbakır'a getirilmesine kızan kayın biraderinin silahlı saldırısı sonucu yaralandı.
Merkez Yenişehir İlçesi Ekinciler Caddesinde seyyar tezgahta gümrük kaçağı sigaraları satan Fırat Yaşar, bugün akşam saatlerinde bir kişinin silahlı saldırısına uğradı. Aldığı kurşun yarası ile bacağından yaralanan Yaşar, olay yerine gelen polislere kendisine saldıranların kayın biraderleri olduğunu söylediği belirtildi. Yaralı tezgahtar Fırat Yaşar, Ambulans ile hastaneye kaldırılırken, olayı araştıran polis, Yaşar'ın eşini Diyarbakır'a getirmesinden dolayı Yozgat'tan gelen kayın biraderi tarafından vurulduğunu söyledi. Polis, damatları Fırat Yaşar'ı silahla yaralayarak kaçan kayınbiraderlerin peşine düşerken, olay ilye ilgili soruşturma başlatıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------------------
-Yaralı Yaşar'dan görüntü
-Kalabalığın toplanması
-Ambulansın ve polisin gelmesi
-Polisin bilgi alması
-Alınan güvenlik önlemleri
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Canan ALTINTAŞ-Serdar SUNAR/DİYARBAKIR,
=========================
Bursa Baro Başkanı Altun: Bu teklif yasalaşırsa sırada evlilik yaşının düşürülmesi var
BURSA Baro Başkanı Gürkan Altun, TBMM'ye görüşülen 'çocuğa cinsel istismardan yargılanan veya hüküm giyenleri, mağdurla evlenmesi koşulu ile bir seferliğine hapis cezasından kurtaracak' düzenlemeyi eleştirdi. Baro Başkanı Altun, "Bu teklifin yasalaşmasından sonra sıra, evlenme yaşının çok daha aşağılara belki de 15'e indirilmesi getirilecek" dedi.
Bursa Baro Başkanı Gürkan Altun ile avukatlar, Bursa Barosu önünde düzenledikleri basın toplantısı ile tepkilere neden olan düzenlemeyi eleştirdi. Türkiye'nin de taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi'nde de belirtildiği gibi, uzlaştırma ve arabuluculuğun asla kabul edilemeyeceği bir alan olduğunu belirten Baro Başkanı Gürkan Altun, TBMM'ne getirilen tartışılan bu düzenleme ile 15 yaşından küçük çocuklara yönelik cinsel istismar suçunun faillerinin cezasız bırakılacağını savundu. Bu teklifin yasalaşmasından sonra sıranın, evlenme yaşının çok daha aşağılara belki de 15'e indirilmesinin geleceğini belirten Altun, böylece çocukların yanında, kadınların da eve kapatılması, toplumsal hayattan dışlanması, istismar yoluyla da olsa 'evinin kadını yapılması' sürecini başlatılacağını ileri sürdü.
Gürkan Altun, bu içerikteki bir yasa değişikliğinin suçu önleyeceğini de savunarak, "Salı günü yapılacak oylamada, tasarının meclisten geçmesi, çocuk yaşta evlilikleri ve suçu özendirir. Suçluyu ödüllendirir ve tecavüzü de su olmaktan çıkartır" şeklinde konuştu.
Görüntü dökümü
-----------------------
-Basın toplantısından görüntü
-Detaylar
Halil ÖZÇOBAN/ BURSA, -
=================
FETÖ'cü akademisyen çift yurt dışına kaçarken yakalandı
EDİRNE'de jandarma ekiplerince durdurulan bir otomobilde FETÖ/PDY soruşturması kapsamında görev yaptıkları Turgut Özel Üniversitesi'nden ihraç edilerek haklarında yurt dışı yasağı konulan Prof. Dr. M.Y. ile eşi Doç. Dr. Ü.Y. ve onlara organizatörlük yapan bir şüpheli yakaladı. Almanya'ya gitmek istediklerini itiraf eden akademisyen çift ve diğer şüpheli ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Edirne Jandarma Komutanlığı ekipleri, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında yurt dışı yasağı olan bazı şüphelilerin kaçacağı bilgisi üzerine harekete geçti. Plakası belirlenen otomobili Havsa İlçesi'ne bağlı Kuzucu Köyü'nde durduran jandarma ekipleri, araçtaki 3 şüpheliyi incelemeye aldı. Yapılan araştırmada üzerlerinde sahte kimlik ve pasaport bulunan şüphelilerin Turgut Özal Üniversitesi'nden FETÖ/PDY soruşturması kapsamında görevlerinden ihraç edilen Prof. Dr. M.Y. ile eşi Doç. Dr. Ü.Y. olduğu ortaya çıktı. Aracı kullanan K.A.'nın ise akademisyen çifte kılavuzluk yaparak yurt dışına çıkaracağı tespit edildi. Şüphelilerin üzerlerinde yapılan aramalarda ise M.Y. tarafından kullanılmak üzere 'D.M.A.' adına, Ü.Y. tarafından kullanılmak üzere ise 'N.A.' adına düzenlenmiş iki adet sahte pasaport ve nüfus cüzdanı, 4 bin 300 euro, 200 lira, 5 adet cep telefonu ve 5 adet sim kart ele geçirildi.
ALMANYA'YA KAÇACAKLARDI
Edirne Jandarma Komutanlığı'nda ifadeleri alınan şüpheli akademisyenler, Almanya'ya kaçmak istediklerini itiraf etti. Jandarmadaki işlemlerinin ardından elleri kelepçeli olarak adliyeye getirilen akademisyen çift ve diğer şüpheli sorguya alındı. Soruşturma sürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
--------------------------------
-Jandarma araçlarınını gelişi
-Şphelilerin adliyeye getirilmesi
-Adli tabelası
-Genel görüntüler
Haber-Kamera: Engin ÖZMEN/EDİRNE,-
=================
İskenderun, Dörtyol ve Erzin'de 345 FETÖ'cu tutuklandı
Hatay'ın İskenderun, Dörtyol ve Erzin ilçelerinde Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında bugüne kadar 345 kişinin tutuklandı.
İskenderun Cumhuriyet Başsavcısı Abdulkadir Akın, İskenderun ve kendilerine bağlı Dörtyol ve Erzin Cumhuriyet Başsavcılıklarınca yürütülen soruşturmalar hakkında bilgi verdi. Bu 3 ilçede bugüne kadar toplam 345 şüphelinin tutuklandığını belirten Akın, "Delilleri ciddi anlamda titizlikle değerlendiriyoruz" dedi.
Akın, titiz çalışmalarla birlikte FETÖ/PDY terör örgütü yapısının yavaş yavaş çözüldüğünü de dikkat çekerek, şu bilgileri verdi:
"Başladığımız noktada değiliz biraz daha itirafçılar artacak. Amaç terör örgütlerini eylem yapamayacak duruma getirmek. Özellikle, bir ülke için en önemli amaç o. Yoksa terör örgütlerini tamamen bitiremiyorsun. Bir şekilde hem bölücü terör örgütü ile ilgili hem FETÖ/PDY terör örgütü ile ilgili, tüm üyelerini içeri atmak belki mümkün olmayacak. Ama örgütün tüm bağlantılarını, önemli eylem yapan kişilerini etkin soruşturma yaptığınız takdirde, bağlantıları kesileceği için eylem yapma potansiyeli de azalacaktır."
FETÖ/PDY terör örgütü kapsamında Hatay genelinde 1500 civarında işlem yapıldığını, bunun 942 kişisinin İskenderun, Dörtyol, Erzin bölgesinde olduğunu vurgulayan Akın, şöyle konuştu:
"Bu bölgenin bir hassasiyeti var. Ticari hayat çok ileri düzeyde, liman kenti, sahil kenti. Bir aşamaya da gelindi. Yeterli düzeyde mi? Terör örgütleri ile bu kadar terörün ayyuka çıktığı bir dönemde adliyeci olarak, yeterince etkin mücadele ettik, bitirdik demek zaten mümkün değil. Şundan emin olabilirsiniz. Bizim önümüze gelen bir delili değerlendirmememiz mümkün değil. Delileri ciddi anlamda titizlikle değerlendiriyoruz. Kimsenin mağdur olmasına sebep olmadan adalet neyi gerektiriyorsa adli yargılama neyi gerektiriyorsa, o şekilde yürütmeye çalışıyoruz."
Görüntü Dökümü
-------------------------
-İskenderun Cumhuriyet Başsavcısı Abdulkadir Akın'ın açıklaması
Haber-Kamera: Ufuk AKTUĞ/İSKENDERUN(Hatay),
=================
Odunluk yangını paniğe yol açtı
ADIYAMAN'da, 2 katlı evin terasında bulunan odunlukta çıkan yangın paniğe neden oldu.
Yangın, akşam saatlerinde İmamağa Mahallesi'nde meydana geldi. İbrahim Aktaş'a ait 2 katlı binanın terasında bulunan odunluktan dumanlar yükseldiğini görenler itfaiye ekiplerinden yardım istedi. Olay yerine gelen itfaiye erleri tarafından alevler 1 saat süren çalışmanın ardından söndürüldü. Maddi hasara yol açan yangının çıkış nedeni ile ilgili araştırma sürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------------------------
Olay yeri
İtfaiye erlerinin müdahale etmesi
Teras katında bulunan odunluk
İbrahim Aktaş'ın açıklaması
Yanan eşyalar ve odunlar
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mahir ALAN-ADIYAMAN-DHA)
===================
Profesör Atasoy: Çocukları istismarcıların önüne atmış oluruz
BÜLENT Ecevit Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Nuray Atasoy, tartışmalara yol açan 'cinsel istismar' düzenlemesinin yasalaşması halinde çocukların istismarcıların önüne atılmış olacağını söyledi.
Prof.Dr. Nuray Atasoy, 18 yaş altındaki insanların belli olgunluğa erişene kadar yaşadığı şeyin ne olduğunu tanımlayamayabileceklerini, bu yüzden de olabilecek şeyleri engelleyemeyeceklerini ya da onay veremeyeceklerini söyledi. 9 yaşında cinsel istismara uğramış bir çocuğun hastalık belirtilerinin 25 yaşında ortaya çıkabileceğini ifade eden Prof. Dr. Atasoy, şöyle konuştu:
"O yüzden insanların böyle bir istismardan etkilenmesi her yaşta ortaya çıkabilir. En azından bu olgunluğu kazanana kadar çocuğun başına, kandırarak, zorla, tehdit ederek herhangi bir istismar geldiğinde, çocuğun bunu anlama, engelleme ve ön görmesine dayanarak bir şeye karar veremeyiz. O zaman çocukları tamamen potansiyel istismarcıların önüne artmış oluruz. Çocuk kendini koruyamadıysa da 'rıza gösterdi' gibi son derece tehlikeli bir karara varırız ve çocukları koruyamayız. Nitekim de cinsel istismarcılar açısından baktığınızda gerçekten çok yüksek oranlar var artık karşımızda. Bu çocuklarımızı, gençlerimizi koruyamayacaksak bu hepimizin geleceğini karartacak bir şey. O yüzden insanların 18 yaş öncesinde algılamaları, kendini korumaları açısından her zaman toplumun çok büyük rolü var. Bu kişi fiziksel, duygusal ya da cinsel açıdan zarara uğradığında bu zarara uğrayan kişiye sorumluluk vermek son derece yanlış, sağlıksız bir yaklaşımdır."
'YENİ GELEN NESİL İÇİN DE RİSK'
18 yaşı altındaki kızların evlendirilmelerinin tıbben mümkün olmadığını ifade eden Prof. Dr. Atasoy, "Herhangi bir şeyden sorumlu tutulmaları, hele cinsellik gibi kapalı, bilgilenmedikleri, önceden öngöremeyecekleri, tamamen bilgisiz oldukları bir alanda kendilerini tamamen korumalarını beklemek de 18 yaşındaki kızların istismara daha açık hale gelmesine, istismarcıların da cesaretlenmesine neden olacaktır. 18 yaşından önce evlenip de çocuk sahibi olmak, yeterli olgun yaşta olunmadığı için yeni gelen nesil için de bir risktir. Çünkü çocuk bakımı, çocuk yetiştirmek son derece önemli ve beceri isteyen bir iştir" dedi.
Görüntü Dökümü:
--------------------------------
-Prof. Dr. Nuray Atasoy ile röp.
-Prof.Dr. Nuray Atasoy'un çalışması
Haber: Gürkay GÜNDOĞAN/ ZONGULDAK,-
===================
İstanul'dan gelen göçmenler Urla'da yakalandı
İSTANBUL'dan bir minibüsle yasadışı yollardan Yunan adalarına geçmek üzere İzmir'in Urla İlçesi'ne gelen 80 Suriyeli, jandarma tarafından yakalandı. Göçmelerin arasında, Kumkapı Geri Gönderme Merkezi'nden kaçan göçmenlerin bulunabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.
Urla İlçesi'nin Zeytineli Mahallesi Sarpdere Koyu mevkiinde bugün saat 07.30 sıralarında devriye görevini yapan Uzunkuyu Jandarma Karakol Komuranlığı'na bağlı ekipler, sahilde bir grup göçmenin bulunduğunu fark etti. Takviye ekiplerle, sahilde bulunan 15'i çocuk 15'i kadın toplam 80 kişi yakalanarak karakola getirildi. Yapılan incelemede yakalanan kişilerin yasadışı yollardan Yunan adaarına geçmek isteyen Suriyeliler olduğu ve bir minibüsle gece saatlerinde İstanbul'dan geldikleri belirlendi. Parmak izi ve kimlik tespit çalışmaları yapılırken, göçmenler sağlık kontrolünden geçirildi, yiyecek ve içeçek verildi.
GERİ GÖNDERME MERKEZİNDEN KAÇMIŞ OLABİLİRLER
Öte yandan yakalanan kişilerin arasında Kumkapı Geri Gönderme Merkezi'nden kaçan göçmenlerin de bulunabileceğinin değerlendirildiği belirtildi. Göçmenlerin, jandarma karakolundaki işlemlerinin tamamlanmasının ardından İl Göç İdaresi Müdürlüğü'ne teslim edileceği bildirildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------------------------
-Göçmenlerden görüntü
-Karakoldan görüntü
-Genel ve detay görüntü
Haber: Tufan HAMARAT, Kamera: Yasin TİNBEK/ İZMİR,
=================
Ayağı kırık Toy kuşu tedavi için Elazığ'a getirildi
TUNCELİ'nin Pertek İlçesi kırsalında vatandaşlar tarafından bulunan ayağı kırık Toy kuşu, Doğa Koruma ve Milli Parklar Tunceli Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekipler tarafından bulunduktan sonra tedavi edilmek üzere Elazığ'daki Fırat Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi'ne getirildi.
Dünyanın uçabilen en ağır ve nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya Toy Kuşu, bugün Pertek İlçesi'ne bağlı Dorutay Köyü kırsalında vatandaşlar tarafından ayağı kırık olarak bulundu. Daha sonra vatandaşların haber verdiği Doğa Koruma ve Milli Parklar Tunceli Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerin ilk müdahalesinin ardından Toy kuşu, tedavi edilmek üzere özel bir ekiple Elazığ'a getirildi.
Fırat Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi'ne getirilen Toy kuşun kırılan ayağı, Veteriner Fakültesi Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yar. Doç. Dr. Sami Önsaldı ve ekibi tarafından yapılan ameliyatın ardından tedavi edilen Toy kuşun kırılan ayağı açıya alındı.
Yaralı kuşu tedavi eden Yar. Doç. Dr. Sami Önsaldı, Toy kuşunun ayağı kırık halde Tunceli'den geldiğini belirterek, "Röntgen çektik, ayağında kırık tespit ettik. Kırılan bölgede tam kırık vardı. Birkaç parça çıkardık, hayvan şu an sağlığına kavuştu. Anesteziden uyandı, alçılı bandaja alıyoruz. Bu hayvandaki kırık kurşun değil, muhtemelen düşme sonucu çarptığı için oluşan bir kırık olduğunu düşünüyoruz. Bu hayvanlar koruma altına alınmalı. Vatandaşların çok duyarlı olmaları gerekiyor. Eski vahşi kanatlılar azalıyor. Bu Toy kuşu 14 ay sonra doğaya salınacak duruma gelir. Çünkü ani hareket ettikleri için tekrar kırılma olasılıkları var. Biz bu kuşu bir süre burada tutacağız daha sonra Tunceli'den gelip götürecekler" dedi.
Fırat Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi'ne geçtiğimiz Cuma günü Malatya'nın Doğanşehir İlçesi'nden de iki ayağı kırık bir dağ keçisi getirildiği, dağ keçisinin ön ayağından birinin kesildiği diğer ayağının tedavi edildiği belirtilerek, kesilen ayağının iyeleştikten sonra protez yapılarak doğaya salınacağı ifade edildi.
KUTU
Toy kuşu, nesli hızla tükenen ve ürkek olan bir kuş türüdür. Yaşam alanları çok geniş bir coğrafyaya yayılsa da çoğu ülkede nesli tükenmiştir. Diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de de avcıların hedefi oldukları için sayıları hızla tükendiği bilinmektedir. Uçabilen en büyük kuş türüdür. İri bir vücuda sahip oldukları için hızlı bir şekilde uçamazlar. Erkek toyların kanat açıklığı, 260 santim uzunluğa, dişilerin ağırlığı ise 18 ila 25 kilo arasındadır. Kahverengi tüylü, iri bacaklı kuşlardır. Toy kuşlarının eti lezzetli olduğu için avcılar tarafından avlanılmaktadır. Bacak ve boyunları uzun, gagaları kısadır. Kuluçka süreleri 20-30 gün arasındadır ve en fazla 3-4 yumurta yaparlar. Yaz aylarında Türkiye ve daha kuzey ülkelere gelen Toy kuşları, kışı Afrika'da geçirirler. Eti lezzetli olan bu kuşlara Trakya, İç Anadolu ve Güney Doğu Anadolu'da rastlanır. Avlanma nedeniyle sayıları gittikçe azalan ve nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Toy kuşlarının 25 kadar alt türü bulunuyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------------------
-Tedavi edilen Toy kuşu
-Ayağına alçı yapılması genel detaylar
-Yar. Doç. Dr. Sami Önsaldı'nın konuşması
-Ayağı kesilen dağ keçisi
-Fakülteden detay
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Şahismail GEZİCİ/ELAZIĞ, -
=================
Seferihisar'da turuncu bayram
İZMİR'in mandalina cenneti olarak bilinen Seferihisar İlçesi'nde bu yıl 17'incisi düzenlenen 'Mandalina Şenliği', yaklaşık 20 bin kişinin katılımıyla kutlandı. Birbirinden heyecanlı yarışmalara sahne olan şenlikte, Seferihisar ve mandalinanın 1 yıl boyunca yeni yüzü olacak kral ve kraliçe de seçildi. Şenlikte ünlü pop müzik şarkıcısı Fettah Can sahne aldı.
Seferihisar Belediyesi tarafından dün (pazar) düzenlenen 17'inci Mandalina Şenliği, renkli görüntülere sahne oldu. Belediye bandosu eşliğinde gerçekleşen rengarenk kıyafetli çocukların da yer aldığı kortej yürüyüşüyle şenlik başladı. Yürüyüşte binlerce kişi, şenlik alanına yürüdü. Bu yılki şenlik, özellikle 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü'ne denk getirildi. Çocuklar, ellerinde çocukların haklarını anlatan dövizler taşıdı. Şenliğin yapıldığı alanda mandalinalı ürünlerin yanı sıra Seferihisar'a özgü diğer ürünlerin de stantlarda satışı yapıldı.
SEFERİHİSAR VE MANDALİNA İSMİ ÖZDEŞLEŞTİ
Konuşma yapan Seferihisar Belediye Başkanı CHP'li Tunç Soyer; "Bu şenliği sadece eğlenelim diye yapmıyoruz. Ona da çok ihtiyacımız var ama asıl mesele mandalinanın makus talihini yenmesine destek olmak. Asıl mesele Seferihisar ile mandalinanın özdeşleştiğinin altını çizmek ve üreticimize bir nebze can suyu olabilmek. Türkiye'de tarım ürününü işlemeyi mutlaka öğrenmek zorundayız. Tarım ürünü tek başına bir şey ifade etmiyor. Bir kamyon patates bir bilgisayar etmiyor. Bir kamyon mandalina bir cep telefonu etmiyor. Tamamen yok olmaya yüz tutmuş durumda. Bizim ürünü işleyip raf ömrünü uzatmamız lazım. Rekabet kabiliyetini ve pazarlama gücünü artırmamız lazım. Bütün bunları yapmak için de tarım ürünü olmaktan çıkartmak gerekiyor. Sanayi ürününe dönüştürmek gerekiyor. Reçeli, marmeladı, pestili, lokumu, esansı gibi her şeyi denemek zorundayız ve deniyoruz da. En son ürün mandalina kurusu. Mandalinayı kuruttuk, raf ömrünü uzattık. Güçlü de ihracat potansiyeli yakaladık. Bunun üzerine gideceğiz. Yapımını tamamladığımız soğuk hava deposu da ürünün ömrünü ve saklama koşullarını arttıracak" dedi.
SEFERİHİSAR'A ARNAVUT KRAL
Mandalina Şenliği yine birbirinden ilginç yarışmalara sahne oldu. Büyük merakla beklenen Mandalina Kral ve Kraliçe Yarışması, Rönesans Ajans işbirliğiyle yapıldı. Jüri Başkanlığını Modacı Jeyan Gedik'in yaptığı güzellik yarışmasında tiyatro sanatçıları Renan Bilek, Derya Alabora, Erdem Ergüney, film yapımcısı Funda Ödemiş, Rönesans Ajans sahibi Akif Örük, Model- Survivor 2016 Finalisti Ebru Öztürk, sosyal medya uzmanı Meriç Keskin, 2015 mandalina kral ve kraliçeleri Berkay Kococoğlu, Gizem Şehirli, Seferihisar Çocuk Belediye Başkanı Selin Ada ve Çocuk Belediyesi Başkan Yardımcısı Gamze Argın jüri olarak yer aldı. Heyecanla beklenen yarışmanın kralı Arnavutluk vatandaşı Adrut Dauti oldu. Kuleli Askeri Lisesi öğrencisiyken yaşanan darbe girişimi sonrası kapatılan askeri okuldan Seferihisar'a gönderilerek eğitimine devam eden Adrut, Mandalina Kralı seçildi. Mandalina Kraliçesi ise 1 numarayla yarışan Müge Ağaçhan oldu. İki genç önümüzdeki bir yıl boyunca Seferihisar'ın yüzü olacak.
ÇOCUKLAR ÖDÜL DAĞITTI
Şenlik kapsamında düzenlenen En İyi Mandalina Yetiştiricisi yarışmasının birincisi Günay Tumba seçilirken, En İyi Mandalinalı Yemek birincisi Deniz Güntoğar, En İyi Mandalinalı Tatlı birincisi Gülgün Arkan, En İyi Hediyelik Eşya Tasarımı Birincisi Ayfer Güleç, En Yavaş Bisiklet Sürme Birincisi Enis Kuzey Öztürk oldu. Yarışmalarda dereceye girenlere ödülleri, Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle Seferihisar Çocuk Belediyesi'nde görevli çocuklar tarafından verildi.
Mandalina Şenliği Fettah Can konseriyle sona erdi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
----------------------------------
Festival yürüyüşünden görnütü
Seferihisar Belediye Başkanı CHP'li Tunç Soyer'in konuşması görüntü
Güzellik yarışması görüntü
Fettah Can konserinden görüntü
Haber- Kamera: SEFERİHİSAR (İzmir),
======================
Nejat İşler'in çifte mutluluğu
MUĞLA Süper Amatör Lig takımlarından Gümüşlük Gençlik spor'un başkanlığını yapan sanatçı Nejat İşler, Menteşegücü ile bugün oynanan 4'üncü haftanın kapanış maçında çifte sevinç yaşadı. Gümüşlük Gençlikspor, ev sahibi olduğu karşılaşmayı 2-0 kazanarak liderlik koltuğuna otururken, ailesinin ziyareti ünlü sanatçı ayrı bir mutluluk kaynağı oldu. Müsabakayı kendisini ziyaret için Gümüşlük'e gelen annesi Zehra, babası Nihat İşler ve yeğeni Alım Sezer'le birlikte seyreden Nejat İşler'in maçta son derece heyecanlı olduğu gözlendi. İşler, takımının 16. dakikada Mustafa, 27. dakikada İhtilal'le bulduğu gollerin ardından rahatlayıp, keyifli bir doksan dakika izledi.
Maç öncesi basın mensuplarının sorularını cevaplayan baba Nihat İşler, "Oğlumun hem sanat hem de spor çalışmalarını heyecanla izliyoruz. Kendisini ziyarete gelmiştik, maçta da yalnız bırakmak istemedik. Güzel bir maç oldu" diye konuştu. Karşılaşma sonrası konuşan Nejat İşler ise kulüp olarak önemli bir atılım yaptıklarını belirterek, "Gümüşlük Gençlikspor önümüzdeki sezon için, Avrupa'nın saygın kulüpleriyle de çalışmakta olan spor-pazarlama ajansı Result Sports ile bir işbirliği anlaşması imzaladı. Sosyal medya, sponsorluk, iletişim, PR ve çeşitli danışmanlık hizmetlerini kapsayan bu işbirliğinin kulübümüze faydalı olmasını umuyoruz. Bugünkü maçta üç puan alarak liderliğe yükseldik. Galibiyeti bugün doğum günü olan oyuncularımızdan Koray'a armağan ediyoruz" dedi.
Görüntü Dökümü;
-------------------------
Nejat İşler'in coşkusundan, anne babası ve yeğeni ile maç izlerken görüntü
Maçtan genel detay görüntüler
Haber - Kamera: Yaşar ANTER/ BODRUM (Muğla), DHA)
==========================
Mutluluğun resmini çizecekler
ANTALYA Valiliği, Emniyet Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü, Milli Eğitim Müdürlüğü ve İŞKUR İl Müdürlüğü arasında, Çocuk ve Gençleri Koruma ve Destek Programı (ÇOGEP) kapsamında 'Mutluluğun Resmini Çiziyoruz' proje protokolu imzalandı.
Antalya Emniyet Müdürlüğü Uncalı Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen protokol imza törenine, Vali Münir Karaloğlu, Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Abdullah Çalışkan, Milli Eğitim Müdürü Yüksel Arslan, İŞKUR İl Müdürü Mehmet Ali Erdem ile şube müdürleri katıldı. Törende söz alan Vali Karaloğlu, mutluluğun resmini çizmenin çok önemli bir olay olduğunu belirterek, bunun için şefkatli bir ele, vicdanlı bir gönülle ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Kurumların birleşerek ortaya güzel bir proje çıkardığını söyleyen Karaloğlu, "Burada vicdanlı bir gönül, şefkatli bir el var ve buradan mutluluğun resmi çıkar. Kültür ve medeniyet olarak bizim peygamberimiz 1400 yıl önce mutluluğun resmini çizmiş ve insanlığın duvarına asmıştır. Mutluluğun resmini bulmak için çok da zorlamaya gerek yok. Bunun için insanlar kendi köklerine, medeniyetine baktığı takdirde mutluluğun resmini rahatlıkla görebilir" dedi.
Kurumların koruma altına alınan çocuklar için ellerinden geleni yaptığını ifade eden Karaloğlu, "Kurumlarımız koruma altına alınmış çocuklarımız için hayata adaptasyonları konusunda güzel bir proje uygulamış. İnşallah proje sonunda güzel şeyler olur. Birçok gencimiz, çocuğumuz koruma altından çıkıp yaşama başlamadan önce bu proje sayesinde adaptasyon sürecini tamamlamış olur" diye konuştu.
Emniyet Müdürü Uzunkaya da 'Mutluluğun resmi çiziyoruz' projesinde, Antalya'da bir yıl boyunca 300 civarında çocuğu hedef alacak şekilde, çocukların topluma kazandırılması, birtakım kötü alışkanlıklardan, suç alanlarından, suçtan etkilenecekleri odaklardan korunmasını sağlamak ve meslek sahibi olmaları için böyle bir projeye destek verdiklerini anlattı. Çocukları topluma ve toplumun değerlerine yakın olması, sosyal-kültürel faaliyetlerin içerisinde birtakım etkinliklerle kaynaştırılması ve tanışmaları sağlamak için projeler ortaya koyduklarını anlatan Uzunkaya, "İnsana yapılan yatırım en önemli yatırım. Buna maliyet, değer biçilemez, ölçülemez, ifade edilemez. Yine diyoruz ki geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza, onları her türlü olumsuz alanın dışında tutmak noktasında verebileceğimiz en küçük bir gayretin onlar üzerinde toplumun geleceğini inşa etme noktasında son derece anlamlı, değerli sonuçlar kazandırdığını biliyoruz" dedi.
Konuşmaların ardından Vali Münir Karaloğlu, Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Abdullah Çalışkan, Milli Eğitim Müdürü Yüksel Arslan ve İŞKUR İl Müdürü Mehmet Ali Erdem, proje protokolüne imza attı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------------------------
Protokolun salona girişi
Katılımcıların görüntüsü
Vali Münir Karaloğlu'nun konuşması
Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya'nın konuşması
Protokol imza töreni
HABER: Bülent TATOĞULLARI- KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,
=====================
Antalya'da çiftçiler hal kapılarını kapatıp eylem yaptı (2)
"ÇİFTÇİNİN HAL KAPISINI KAPATMA HAKKI YOK"
Antalya Toptancı Hali'ndeki komisyoncuların fiyat uygulamalarını protesto ederek, hal kapılarını kapatıp eylem yapan sebze ve meyve üreticilerine komisyonculardan yanıt geldi. Antalya Toptancı Hal Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Yönetim Kurulu, dernek binasındaki gelişmeleri değerlendirdi. Her eylem yapıldığında kendilerinin sorgulandığına dikkat çeken komisyoncular, yaşananlara açıklama yapma gereği duyduklarını söyledi. Çiftçinin eylem yapma hakkının bulunduğunu belirten Antalya Toptancı Hal Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Cüneyt Doğan, şöyle dedi:
"Çiftçinin malı toplama, ya da toplamama hakkı vardır. Ama hiçbir zaman halin kapısını kapatma gibi bir hakkı yoktur. Yaptıkları açıklamada, domatesi komisyoncuların 80 kuruşa alıp, aynı halin içerisinde 2 TL'ye sattıklarını ifade etmişler. Böyle bir şeyin olmadığını belirtirim. Biz komisyon usulü çalışıyoruz. Sattığımız maldan yüzde 8 komisyon alıyoruz. Gerisini de çiftçiye iade ediyoruz. Çiftçinin karı ile bizim karımız aynı, doğru orantılı."
Çiftçinin yaptığı eylemde haklı oldukları yanlar da bulunduğunu belirten Başkan Doğan, "Bugün girdi maliyetlerinin fazlalığı doğrudur. Bugün fiyatlar, özellikle bazı ürünlerde düşük. Ancak, burada bize yöneltilen suçlamaları kabul etmiyoruz" diye konuştu. Domatesin Antalya'da 80 kuruş- 1 TL arasında olduğu söylentilerinin doğru olduğunu belirten Cüneyt Doğan, "Aynı domatesin İstanbul'da 5 TL olduğunu ifade ediyorlar. Bu genel bir ifade. Daha önce de bu türlü ifadeler kullanıldı. Bunlar yanlış ifadeler" dedi.
"MAL SATMAMA LÜKSÜMÜZ YOK"
Çiftçinin canı yandığı için eylem yaptığına da vurgu yapan Başkan Doğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Şu anda zarar ettikleri için bu eyleme katılıp, serzenişte bulunmuşlardır. Ama Antalya'da yaklaşık 100 bin çiftçi var. Onları hale sokmayarak haklarını elden alamazlar. Mal toplamama gibi bir eylem yapabilirler ama şuan ki fiyattan, ya da düzenden memnun olan kişiyi veya hale gelmek isteyen kişiyi de engelleyemezler. Çiftçiler bize 'siz de satmayacaksınız, bizim arkamızda duracaksınız' diyorlar, bizim öyle satmama gibi lüksümüz yok. Önümüze mal geliyorsa, biz satarız. Getirmeyene de neden getirmiyorsun, demeyiz. Dün yapmış oldukları eylemden dolayı bugün domates 1 TL ise bunu 1.5 TL gibi olma ihtimali yok. Bu eylemi bir hafta da sürdürseler olmaz."
Antalya Toptancı Hal Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Ök ise çiftçilerin yapmış olduğu eylem ve protestonun doğru ancak sloganın yanlış olduğunu söyledi. Ök, "Burada muhatap kesinlikle komisyoncular değil. Çiftçinin derdine çare arama yeri hükümettir" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------------------
Cüneyt Doğan'ın açıklaması
Mehmet Ök'ün açıklaması
Yönetim kurulundan detay
HABER- KAMERA: Süleyman EKİN/ANTALYA,
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni - 11 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?