1)MAHKEME: MAĞDURLARI KUŞ GİBİ AVLADI, İYİ HAL İNDİRİMİ YOK
ERZURUM'da evinin penceresinden havalı tüfeklet ateş ederek, sokakta oynayan Sümeyye Boz (4) ile İkra Kaya'yı (6) yaraladığı için 7,5 yıl hapis cezasına çarptırılan Ömer Murat Akçay (27) hakkındaki dosyada mahkeme gerekçesini açıkladı. 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi sanığa, 'can sıkıntısı üzerine mağdurları adeta kuş gibi avladığı için' iyi hal indirimi uygulamadı.
Olay, geçen yıl 19 Haziran'da saat 18.30 sıralarında, Erzurum'un merkez Palandöken ilçesi Adnan Menderes Mahallesi'nde meydana geldi. Ömer Murat Akçay, oturdukları apartmanın 4'üncü katındaki evinin penceresinden havalı tüfekle ateş etti. Akçay, karşı apartmanın önünde oynayan Sümeyye Boz ile İkra Kaya'yı yaraladı. Annelerinin atletlerindeki kanı görmesiyle durumları fark edilen iki çocuk, ambulansla Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.
AİLELER ŞİKAYETTEN VAZGEÇTİ
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Güngör Akçay ile Prof. Dr. Müfide Akçay'ın oğlu Ömer Murat Akçay, gözaltına alındı. Evinde havalı tabanca ve 2 kutu saçma ile birlikte gözaltına alınan Akçay, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Tepkiler üzerine yeniden gözaltına alınan Akçay, geçen 23 Haziran'da tutuklanarak, cezaevine konuldu. Akçay hakkında Erzurum 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan iki çocuğa yönelik toplam 18 yıldan 30 yıla kadar hapis cezası talep edildi. İddianamenin kabul edilmesinin ardından Akçay, yaklaşık 4 ay sonra geçen 18 Ekim'de tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. Çocukların aileleri, sanık Akçay ile doktor olan annesinin manevi anlamda yanında oldukları için şikayetlerinden vazgeçti.
CAN SIKINTISIYLA UĞRAŞ ARAMIŞ
Hakim karşısına çıkan Ömer Murat Akçay, iftar vaktinin yaklaşması nedeniyle can sıkıntısından kendine bir uğraş aradığını, bunun üzerine av tüfeğini yağlamaya ve temizlemeye karar verdiğini söyledi. Bu işlemleri bitirdikten sonra camdan çöp konteynerinin üzerindeki boş şişeye ateş etmeye karar verdiğini belirten Akçay, "İlk atışta şişeyi vuramadım. İkinci kez ateş ettim bu kez şişeyi vurdum. Atış yaptığım esnada etrafta herhangi bir canlı görmedim ve ses duymadım. Böyle bir olayın yaşanmasına sebep olduğum için pişmanım. Mağdurlardan özür diliyorum. Adaletinize sığınıyorum" diye konuştu.
7,5 YIL HAPİS CEZASI VERİLDİ
1'inci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasında Akçay, kullandığı silahın ateşsiz olduğu ve öldürmeye elverişsiz çıkması nedeniyle her bir çocuğa yönelik 'kasten yaralama' eylemi için 3 yıl 9 ay hapis cezasına mahkum edildi. Toplam 7 yıl 6 ay hapis cezası alan Ömer Murat Akçay dosyasında mahkeme gerekçeli kararını açıkladı.
OLAYI KASTEN İŞLEDİ
Gerekçeli kararda, sanığın sırf can sıkıntısı ile mağdurları basit tıbbi müdahale ile giderilemez şekilde yaraladığına vurgu yapıldı. Kararda, sanığın her ne kadar olayı taksirle işlediğini belirtse de olay yeri inceleme krokisi ve tutanağı incelendiğinde çevrede çöp konteynerinin bulunmadığına işaret edildi. Sanığın herhangi bir hedefe ateş etmek için değil mağdurlara karşı hedef alarak eylemi gerçekleştirdiğini kabul eden mahkeme, sanığın eylemini taksirle değil kasten yaptığını bildirdi.
SİLAH KUŞ AVLAMAKTA KULLANILIYORMUŞ
Ömer Murat Akçay'ın kullandığı ateşsiz silahın hava ile saçma attığının anlatıldığı kararda, bu tür silahların kuş avlamakta kullandıldığını, daha büyük canlılarda öldürme için etkili olmadığına değinildi. Gerekçeli kararda, bu nedenle silahın mahkemece öldürmeye elverişli kabul edilmediği belirtildi.
CEZA YARI ORANDA ARTIRILDI
Cezada alt sınırdan uzaklaşıldığının aktarıldığını kararda, şöyle denildi:
"Tüfeğin yaralamaya elverişli olduğu somut olay ile de sabit olduğundan eylemi silahtan sayılan havalı tüfekle gerçekleştirmesi nedeniyle sanığa verilen cezada 1/2 oranında arttırım yapılmıştır. Sanığın atılı suçu, can sıkınsıtısı üzerine adeta mağdurları kuş gibi avlayarak gerçekleştirmesi, suçu işleme saiki, yargılamaya bir katkısının bulunmaması, hakkına takdiri indirim uygulanmasını gerektirir bir neden bulunmaması nedeni ile sanık hakkında takdiri (iyi hal) indirim uygulanmamıştır."
Görüntü Dökümü
------------------------- ARŞİV
-Adliye binasından çıkması
-Polislerin kelepçeleyerek araca bindirmesi
-Kelepçeli iken pişmanım demesi
-Annesinin taksiye binerek adlieyeden uzaklaşması
-Adliye binası
-Vurulan çocuklar
-Aileler ile röp.
( Haber: Hümeyra PARDELİ/ ERZURUM,
Görüntüler 22 ve 23 Haziran 2017'de geçilmişti
========================================================
2)RİZE'DEN YURT DIŞINA GÜNLÜK PASTA VE TATLI İHRACATI BAŞLADI
RİZE'de pastacılık sektöründe faaliyet gösteren bir işletme, şube açtığı Gürcistan'ın Batum kentine günlük pasta, tatlı ve çikolata çeşitleri ihracatına başladı. Rize'deki üretim tesisinde günlük olarak imal edilen pasta, tatlı ve çikolata çeşitleri, Artvin'in Sarp Sınır Kapısı'ndan geçirilerek 129 kilometre sonra Batum kentine ulaştırılıyor. Rize merkezli bölge illerinde pastacılık sektöründe faaliyet gösteren bir firma, Gürcistan'ın Batum kentinde şube açtı. Batum Başkonsolosu Mahbule Koçak, Batum Başkonsolosu Ticaret Ataşesi Mikail Develioğlu ile davetlilerin katıldığı açılışa Gürcü vatandaşlarda ilgi gösterdi. Türk din görevlisinin duası sonrası kurdele kesilerek açılışı yapılan pastanede davetlilere pastalar ikram edildi. Rize'deki üretim tesisinde günlük olarak imal edilen pasta, tatlı ve çikolata çeşitleri, Artvin'in Sarp Sınır Kapısı'ndan geçirilerek 129 kilometre sonra Batum kentine ulaştırılıyor. Pastanede, 2 bin 500 dolayında çeşit yer alıyor.
'TÜRK TATLARINI GÜRCİSTANDA TANITACAĞIZ'
Mağazanın açılışını gerçekleştiren Türkiye'nin Batum Başkonsolosu Mahbule Koçak, Türk mağazaların Batum'da açılmasından memnuniyet duyduklarını belirterek iki ülke arasında her alanda ileri düzeyde ilişki bulunduğunu belirtti. Koçak, "Batum'da, Türk tatlarını en güzel şekilde tanıtacak bir mağazanın olması daha da önemli. Gürcü dostlarımızın Türk tatlarını, Türk adet ve geleneklerini burada görmeleri ve yaşamaları mümkün olabilecek. Türk tatlarını Gürcistan'da yaşayan insanlara tanıtacağız. Onlar zaten bizi tanıyorlar ve Karadeniz bölgemiz ile iç içeler. Bu tatları Gürcü dostlarımızın seveceğini düşünüyorum. Ortak tatlarımız var. Damak tadımız birbirinden çok farklı değilö dedi. Dergah Pastanesi Batum Şube Müdürü Sami Şehirli de 1985 yılından bu yana pastacılık sektöründe hizmet verdiklerini belirterek "Gürcü dostlarımız, 23'üncü şubemizi açtığımız Batum'da sütlü tatlılardan, çikolata çeşitlerine, yaş ve kuru pastalardan dondurmamıza kadar bir çok çeşidimizi bulabilecekler. Günlük taşınabilecek ürünleri Rize'deki fabrikada üretip buraya getiriyor. Bazı ürünleri ise buradaki imalathanemizde üretiyoruz. Ürünlerimizin doğal olması bizim müessesemizin prensibidirö ifadelerini kullandı. Gürcü vatandaşları da Türk pasta, tatlı ve çikolata çeşitlerini çok beğendiklerini ifade etti.
Görüntü Dökümü
------------------
Açılıştan görüntüler
Raftaki ürünler
Batum Başkonsolosu Mahbule Koçak'ın açıklamaları
Gürcü vatandaşları ile röportaj
Batum Dergah Şubesi Müdürü Sami Şehirli'in açıklamaları
Haber-Kamera: Aytekin KALENDER DHA
===================================================
3)İNTİHAR İHBARI, EKİPLERİ SEFERBER ETTİ
ŞANLIURFA'da '112 Acil' hattını arayıp mezarlıkta intihar edeceği yönünde ihbarda bulunan kimliği belirsiz kişi için ekipler alarma geçti. Mezarlıkta yarım saat arama yapan polis ve sağlık ekipleri, ihbarın asılsız olduğunu belirledi. Olay, sabah saatlerinde Tılfındır Mahallesindeki Bediüzaman Mezarlığında meydana geldi. Kimliği belirsiz kişi, '112 Acil' hattını arayıp mezarlıkta intihar edeceğini söyledi. Gelen ihbar üzerine polis ve sağlık ekipleri Bediüzaman Mezarlığına yönlendirildi. Mezarlıkta intihar edeceği söylenen genci bulmak için seferber olan ekipler, 112 Acil Komuta Merkezine gelen telefon numarasını aradıklarında telefonun kapalı olduğunu anladı. Yarım saat boyunca mezarlıkta arama yapan ekipler, ihbarın asılsız olduğu anlaşılınca yeniden görev yerlerine döndü.Öte yandan asılsız ihbarın yapıldığı telefon numarasına ise cezai işlem uygulandığı kaydedildi.
Görüntü Dökümü
-------------
İntihar için mezarlık bölgesine gelen polis ve sağlık ekipleri
Mezarlıkla intihar vakasına arayan ekipler
Polis vatandaşlarla bilgi sorması
Genel ve detay görüntüler
( Haber-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 123 MB
======================================================
4)KARLIOVA, 55 YIL SONRA YENİDEN KARA HASRET
BİNGÖL'ün adını kardan alan ve her kış ortalama 2 metre kalınlığında karın yağdığı Karlıova ilçesi, bu yıl Türkiye genelinde etkili olan kuraklıktan nasibini aldı. Karlıovalılar, 55 yıl aradan sonra ilk kez kış mevsimini 20 santimetre kalınlığında karla geçirirken, Belediye Zabıta Amiri Metin Bingöl, "Vatandaşlar, yaz aylarında kuraklık olacağı korkusunu yaşıyor" dedi.
Adını kardan alan, Bingöl ile Erzurum arasındaki 1940 rakımlı ovada bulunan Karlıova ilçesi, bu kışı kara hasret geçirdi. Her kış ortalama 2 metreden fazla kalınlık oluşturacak karın yağdığı ilçeye, bu yıl yağan ve 20 santimi bulan kar, kısa sürede eridi. İlçe sakinleri, bu durumun 1963 yılında da yaşandığını söyledi. Karlıova'ya her yıl sonbahar aylarında yağmaya başlayan, ilkbahara kadar 2 metreyi bulan kar nedeniyle ilçenin Bingöl, Erzurum ve köylerle bağlantısı günlerce kesiliyordu. Her yıl tipi dolayısıyla günlerce evlerinde mahsur kalan ilçe sakinleri, bu yıl kar ve fırtınayı arar duruma geldiklerini söyledi.
BU KIŞ 'KAR TATİLİ' OLMADI
İlçeye bu kış yeteri kadar karın yağmaması, yağan az miktarda karın da hemen erimesi, yalnızca hayvanlarını dağlara erken çıkarma fırsatı elde edenleri sevindirdi. Her kış yoğun kar yağışı nedeniyle eğitime sıklıkla ara verilen ilçede, bu kış 'kar tatili' olmadı. Karlıova'da belediye zabıta amiri olarak görev yapan Metin Bingöl, "İlçemizde, her yıl 2 metreden fazla kar yağıyordu. Yollarımız günlerce kapalı kalıyor; okullarımız, çoğu zaman fırtınadan dolayı tatil ediliyordu. Bu yıl kar kalınlığı 20 santimi geçmedi, bu da vatandaşlar da yaz aylarında kuraklığın olacağı korkusunu yaşatıyor. Belediye olarak her yıl onlarca araç ile ilçe merkezinde karla mücadele yapıyorduk. Bu sene 2 araç bile bize yeterli geldi" diye konuştu.
Karlıova sakinlerinden Übeydullah Bingöl ise böyle kışı en son 55 yıl önce geçirdiklerini belirterek, "O zamanlar da şubat ayına kadar hiç kar yağmamıştı" dedi.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
-İlçe merkezinden detay görüntüler
-Zabıta amirinin konuşması
-Geçen yıl ilçe merkezine yağan karın görüntüsü
-İlçenin karlı halinden detay görüntüler
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Serkan BİNGÖL/KARILOVA,-
=========================================================
5)ALEV ÖĞRETMEN, OKULU EVE ÇEVİRDİ
KARS'ın merkez Azat köyünün sınıf öğretmeni Alev Sungur'un eve çevirdiği okuldan öğrenciler ayrılmak istemiyor. Okulun kalorifer kazan dairesindeki atıl bir odayı da 'Hayal Kütüphahesi'ne dönüştüren Alev öğretmen, öğrencilerle oyun oynayıp, şarkılar söylüyor.
Görev yaptığı okullardaki çocukların umudu olan Alev Sungur, tayinle geldiği Bitlis'in Adilcevaz ilçesine bağlı Mollafadıl köyünde 3 yılda unutulmaz projelere imza attı. 'Çocuklar Kitap Okusun' kampanyasıyla sosyal medya üzerinden topladığı 8 bin 500 kitapla Adilcevaz ilçesindeki 16 köy okuluna kütüphane kurdu. 'Çocuklar Üşümesin' kampanyasında Adilcevaz'da 12 köy, Hizan ilçesinde de 5 olmak üzere toplam 17 okuldaki 700 öğrenciye kışlık mont, bot, atkı, bere ve çorap ihtiyaçlarının giderilmesini sağladı. 'Vatanımızı Tanıyalım' projesiylede, hayatında hiç uçak görmeyen öğrencilerini 23 Nisan'da uçakla İstanbul gezisine götürdü ve öğrenciler bu sayede ilk kez yaşadıkları ortamın dışında farklı bir şehir ve deniz görüp boğazda tekne turuna çıkarak lunaparkta gönüllerince eğlendi. Projelerle öğrencilerinin hayatına renk katan Alev öğretmen, Adilcevaz'da, 'Okul Bizim Yuvamız' çalışmasıyla 53 yıllık sobalı okula kalorifer sistemi getirdi, okulun iç ve dış cephe boyasını yaptırdı ve okula bin 500 kitaplı bir kütüphane kurdu.
KOLLARI SIVADI
Evli olan Alev Sungur (32) meslekte beşinci yılını doldurdu. Bir yıl da memleketi Yozgat'ın Akdağmadeni Konaca köyünde görev yapan Alev öğretmen, geçen Eylül ayında Kars merkeze 10 kilometre mesafede 300 nüfuslu Azat köyüne tayin oldu. 3 öğretmen, 35 öğrenci mevcutlu okulda 7 ay önce göreve başlayan Alev Sungur, ilk olarak sınıfın zeminini parke döşetti, halı serdi, yeni mobilyalar koydu. Okulun iç boyasını yeniledi, kendi sınıfına ve müdür odasına laminant parke yaptırdı. Kendi sınıfına ve ana sınıfına tam takım sınıf mobilyası aldırdı. Okulun kalorifer dairesindeki boş bir odayı da boyası ve düzenlemesiyle beraber sosyal medyadan topladığı 3 bin kitapla Hayal Kütüphanesi'ne çevirdi.
SOSYAL MEDYADAN SESİNİ DUYURDU
Bu yeniliklerin çocukları olumlu yönde etkilediğini, okula gelme isteklerinin arttığını, gitme isteklerinin ise azaldığını belirten Alev öğretmen, "Kalorifer kazan dairesindeki boş bir odayı da kütüphaneye çevirdim. Şu anda burada yaklaşık 3 bin civarında kitabımız var. Küçük bir köy okulu için epeyce fazla bir sayı bu. Kitapların çoğunu sosyal medya üzerinden temin ettim. Hayırseverler sağ olsunlar kırmadılar gönderdiler kitapları. Görev yaptığım okullarda kurduğum kütüphane sayısı buradaki ile birlikte 18'i buldu. Ben istiyorum ki Kars'taki, İstanbul'daki, Ankara'daki çocuk da hemen hemen aynı imkanlara sahip olsunlar. İstiyorum ki, hiçbir konuda geri kalmasınlar. Eğitim olsun, öğretim olsun ya da sosyal imkanlar olsun bunun için çabalıyorum ve çabalamaya da devam edeceğim. Daha çok okulu ev ortamına çevirdim ki, çocuklar okula severek gelsinler gitmek istemesinler. Bunu da başardığıma inanıyorum. Hedefim tabi sponsor bulabilirsem okulumuzun bahçesine park, öğrencilere tablet vermek" diye konuştu.
ALEV ÖĞRETMENİMİZİ TEBRİK EDİYORUZ
Azat köyünü ziyeret eden Milli Eğitim Müdür Vekili Osman Urlunç da, "Burada 35 pırıl pırıl öğrenciimiz var. Öğretmenlerimiz hakikaten görevlerini layıkıyla yapıyorlar. Okullarını bir ev ortamına çevirmişler. Sınıfları özel bir hale gelmiş. Ayakkabısız tertemiz hijyenik ortamda ders yapıyorlar. Kazan dairesinde de bir odayı herkesin rahatça kullanabileceği kütüphaneye çevirmişler. Bir köy okulunda 3 bin kitap olmasını önemsiyor ve örnek gösteriyoruz. Arkadaşları tebrik ediyoruz, takdir ediyoruz. İnşallah en kısa zamanda diğer okullarımızda da böyle öğrencilerin rahat edeceği sınıflar ve kütüphaneler oluşur. Bu arkadaşlarımız sosyal medya üzerinden kendi imkanları ölçüsünde kaynak sağlamışlar ve okullarını güzelleştirmişler. Bizde bugün onları ziyaret etmekten mutluluk duyuyoruz" dedi.
2016 yılında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için çektiği kısa filmde de rol alan Alev Sungur, 2017 yılının Aralık ayında da 'Necip Hablemitoğlu Toplumsal Duyarlılık' ödülünü aldı. Milli Eğitim Bakanlığı'nın internet sayfasında da başarılarla dolu öyküsüyle yer alan Alev Sungur'un öğrencilerden Eylül Reyhan Çalkın ise, "Öğretmenimiz bizler için çok şeyler yaptı. Bize kütüphane yaptı, oyuncaklar aldı. Alev öğretmenimizi çok seviyoruz. O, bizim için bu hayal kütüphanesini kurdu. Okula geldiğimizde kendimizi evimizde gibi hissediyoruz. Evimizden ziyade okulumuza gelmek istiyoruz. Sınıflarımız yeniledi. Ortam çok güzel ve sıcak. Okul artık bizim bir evimiz oldu o yüzden de Alev öğretmenimizi çok seviyoruz. Okuldan eve gitmek istemiyoruz hep okulda kalmak istiyoruz artık" diye konuştu.
Alev öğretmenin çalışmalarını ve projelerini sosyal medya üzerinden takip eden fotoğraf sanatçısı Özgen Beşli de Azat Köyü ilkokuluna 6 adet Kars'ın tarihi dokusunu anlatan fotoğraf hediye etti.
Görüntü Dökümü (HD)
--------------------------------
-Fotoğraf sanatçısı Özgen Beşli'nin hediye ettiği fotoğrafları okula götürmesi
-Okul önünde hatıra fotoğrafı
-Okulun tabelası
-Milli Eğitim Müdür Vekili Osman Urluç ve Alev öğretmenle birlikte fotoğrafların duvarlara monte edilmesi
-Sınıflardan genel ve detaylar
-Okulun kalorifer kazan dairesi ve kütüphaneye çevrilen bölüm
-Genel ve detaylar
-Öğrencilerin kitap okumaları
-Öğrencilerin konuşmaları
-Alev öğretmenin öğrencilerle birlikte türkü söylemeleri
-İstiklal Marşı'nın okunması
-Alev Sungur'un konuşması
-Milli Eğitim Müdür Vekili Osman Urluç'un konuşması
-Fotoğraf sanatçısı Özgen Beşli'nin konuşması
Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK/ KARS,
725 MB - 6 DK 23 SN -
==========================================================
6)AFRİN ŞEHİTLERİ İÇİN MEVLİT
ANTALYA'nın Serik ilçesinde Dünya Yörük Türkmen Birliği Federasyonu tarafından Afrin şehitleri için mevlit okutuldu.
Dünya Yörük Türkmen Birliği Federasyonu tarafından Serik'teki Yörük Türkmen Otağı Düğün Salonu'nda düzenlenen mevlit etkinliğine Serik Belediye Başkanı Ramazan Çalık, İlçe Jandarma Bölük Komutanı Binbaşı Mehmet Ece, İlçe Müftüsü İbrahim Keser, Ak Parti İlçe Başkanı Hasan Kozan, CHP İlçe Başkanı Abdullah Akbaba, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Recep Savaş, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifi Başkanı Bayar Savran, Serik ve Çevresi Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifi Başkanı Ali Gülaydın, Yörük derneklerinin başkanlarıyla vatandaş katıldı.
Dünya Yörük Türkmen Birliği Federasyonu Başkanı Mustafa Kuş, "Türk Silahlı Kuvvetleri'mizin Afrin'de düzenlediği Zeytin Dalı Harekatı dolayasıyla sınıra gittik. Orada ordumuzun yanında olarak moral verdik. Bugün de burada tüm şehitlerimiz için mevlit okuttuk. Ruhları şad olsun" dedi.
Görüntü Dökümü
-------------
Mevlitten detaylar
HABER- KAMERA: Namık Kemal KILINÇ/SERİK,
==========================================================
7)KEMAN SANATÇISI, SOĞUĞA DAYANAMADI
ERZURUM Palandöken Kayak Merkezi'nde düzenlenen Koç Spor Fest Kış Oyunları'nda sahne alan keman sanatçısı Ceren Aksan, soğuktan etkilenince gösterisini tamamlayamadı. Deniz seviyesinden 3 bin 176 rakımlı Palandöken'in 2 bin 120 rakımındaki Sway Otel'in apresi terasında hayranlarının karşısına çıkan Aksan, hava sıcaklığının sıfırın altında 8 dereceyi bulduğu gecede sahnede fazla kalamadı. Ellerinin donmak üzere olduğunu söyleyerek ikinci şarkı bittikten sonra sahneden inen Aksan, "Ortam sıcacık ama hava çok soğuk ve esiyor. Parmaklarım uyuştu" dedi.
Koç Topluluğu'nun 80'inci yılı olan 2006'da Koç Holding tarafından 10'un üzerinde Topluluk Şirketinin katılımıyla başlatılan ve 13'üncüsü düzenlenen Koç Spor Fest organizasyonunun ilk ayağı Kış Oyunları'na, Palandöken Kayak Merkezi ev sahipliğinde yapıldı. Türkiye'de kayak ve snowboard kategorilerinde, üniversiteler arası tek resmi yarış organizasyon olan ve 28 Şubat'ta başlayıp, 4 Mart'ta sona eren oyunlara Türkiye'nin değişik illerinden 600'ün üzerinde sporcu katıldı. Oyunların kapanış gecesi ise birbirinden muhteşem gösterilere sahne oldu. Işık gösterisi altında zirveden inen kayakçılara freestyle ekibi snowboard ve kayaklarla yaptığı gösterisi ile renk kattı. Dereceye giren sporculara madalyaları geceye katılan eski Gençlik ve Spor Bakanı Fikret Ünlü, eski Dağcılık Federasyonu Başkanı Alaattin Karaca ve Koç Holding Kurumsal Marka Koordinatörü Okyar Tuncel ve Koç Holding Kurumsal İletişim ve Dış İlişkiler Direktörü Oya Ünlü Kızıl tarafından verildi. Oyunlara katılan üniversiteli gençler, açtıkları çalan müzikler eşliğinde gönüllerince eğlendi.
Madalya töreninden sonra düzenlenen müzik şöleninde sahneye ilk olarak keman sanatçısı Ceren Aksan çıktı. Elektro keman performansıyla gençlere eğlenceli dakikalar yaşatan Aksan, hava sıcaklığının sıfırın altında 8 dereceye kadar düştüğü soğuk havaya daha fazla dayanamayarak sahneden inmek zorunda kaldı. Ellerini ısıtmak için ovuşturan Aksan şunları söyledi:
"Çok güzel bir ortam. Harika insanlar. Ortam sıcacık ama hava çok çok soğuk ve esiyor. Normalde ben sokakta keman çalmıyorum. Çünkü soğuk havada parmakların hassasiyeti kayboluyor ve saç teli kadar bir değişiklik bastığınız yerde sesin değişmesine sebep oluyor. Ben de işimi iyi yapmak istediğim için hava soğuk olduğu zaman çalmıyorum. Gençleri kırmamak için elimden gelen her şeyi yaptım. Ama daha fazla dayanamadım. Parmakların uyuştu. Umarım iyi olmuştur."
Ceren Aksan'ın ardından sahneye çıkan DJ Doğukan Manço, sergilediği performansla soğuk havaya rağmen gençleri coşturdu.
Görüntü Dökümü
-------------
-Soğuk havada yarışların başlamasını bekleyen öğrenciler
-Bayanlar snowboard yarışları
-Animasyon ekibinin meşaleli gösterisi
-Öğrencileri Türk bayraklarıyla Kortej geçidi
-Öğrencilerin 10 .yıl ve İzmir marşını söylemesi
-Kayak ve Snowboard gösterisi
-Lazeri animasyon gösterisi
-Ceren Aksanın soğuk havada keman çalması
-Ceren Aksanın keman çalarken ellerini üşümesi
-Ceren Aksan ile röp
-Öğrencilerden detay
-Dj Doğukan Mançonun performansı
(Haber: Turgay İPEK - Kamera: Zafer KUMRU/ ERZURUM/ DHA
SÜRE: 05.00 BOYUT: 584 MB.
===========================================================
8)OLTULU KADINLAR ASKER VE POLİSLER İÇİN YAPTIKLARI KETELERİ AFRİN'E GÖTÜRÜYOR
ERZURUM'un Oltu ilçesindeki kadınlar, Suriye'nin Afrin bölgesinde Zeytin Dalı Harekatı'na katılan asker ve polis için anne şevkati ile yaptıkları cevizli kete ve su böreklerini götürmek için yola çıktılar.
Oltulu kadınlar, terör örgütleri YPG/PKK-DEAŞ'ın işgalinin sona erdirilmesi için Suriye'nin Afrin bölgesinde Türk Silahlı Kuvvetlerince başlatılan Zeytin Dalı Harekatı'ne katılan asker ve polisler kolları sıvadı. 15 kadın, imece usulü olarak hazırladıkları keteleri Osman Çelebi'ye ait fırında pişirdi. Bir haftada yapılan bin adet cevizli ketelerle birlikte 10 tepsi su böreği kahramanlara ulaştırılmak üzere yola çıktı. El birliği ile hazırlanan ketelerin, kahramanlara güç kuvvet vereceğini söyleyen kadınlardan Tülay Çevik, "Bir anne şevkati ile yaptığımız kete ve börekler derin donduruculardan çıkartılarak büyük bir titizlikle ambalajlayıp kendi ellerimizle koliledik. Kete ve böreklerle 11 kadın bizleri sınıra götürecek olan otobüse binip yola çıktık. Tük askerinin ve polisinin elbet bizim yaptığımız yiyeceklere ihtiyaçları yok. Biz haiyenlere halkın her zaman asker ve polisin yanında olduğunu göstermek istiyoruz. Bu uğurda gerekirse askerimiz ve polisimiz gibi şehit olmaya hazırız" diye konuştu..Eşleri, çocukları ve yakınları ile vedalaşarak otobüse binen kadınlar, yanlarına aldıkları kolilerle yola çıktılar.
Görüntü Dökümü
------------ (HD)
-Kadınların keteleri kolilerin içine yerleştirmeleri
-Kolilerin bantlaması
-Kolilerin üzerindeki yazı
-Otobüsün etrafında vedalaşan bayanlar
-Ketelerin otobüsün bağajına tayşınması
-Kadınların otobüse binişleri ve otobüs içinde görüntü
-Kadınlarla röp
(Murat AYDIN/ OLTU (ERZURUM),
Süre: 4,14/ 465 MB)
=============================================================
9)ATLETİZMİN JUDOCU ŞAMPİYONU
İŞİTME engelli Doğan Biçer (20), küçük yaşta başladığı spor hayatında önce judoda, ardından arkadaşlarından etkilenerek başladığı atletizmde şampiyonluk kazandı. Spordan kazandığı parayla kendisine ev almayı hayal ettiğini belirten Doğan Biçer, Avrupa ve dünya şampiyonasında Türkiye'yi en iyi şekilde temsil edip, olimpiyatta altın madalya kazanmak istediğini söyledi.
Bursa'da oturan doğuştan işitme engelli Doğan Biçer, 9 yaşında ailesinin yönlendirmesiyle judoya başladı. Doğan, 2 yıl sonra yıldızlarda Türkiye ikinciliği, ardından altın madalya kazandı. Judodaki başarılarına rağmen atletizm milli takımında yer alan arkadaşlarından etkilenerek 15 yaşında branş değiştiren Doğan, elde ettiği derecelerle eğitmenlerinin gözüne girdi. 18 yaşında 110 metre engelli koşuda Türkiye şampiyonluğunu kazanan Doğan, işitme engelliler atletizm milli takımının önemli sporcuları arasına adını yazdırdı. Judoya ilgisini de sürdüren Doğan, iki yıl önce hiç antrenman yapmadan katıldığı Türkiye şampiyonasında ikincilik elde etti.
HAYALİ EV SATIN ALMAK
Antalya'da İşitme Engelliler Milli Takım kampında yer alan Doğan, baş antrenör Salih Öztürk gözetiminde Belarus'ta yapılacak Avrupa Salon Şampiyonası'na hazırlanıyor. Türkiye 4x400 bayrak milli takım sporcusu Doğan, bayrak takımının yanı sıra 400 metre yarışında Türkiye'yi temsil edecek. Kulaklıkla yüzde 20 oranında duyabilen Doğan, işitme engelli bir sporcu olarak önemli başarılar kazanıp, gelecekte kendisi gibi başarılı engelli sporculara antrenörlük yapmayı hayal ettiğini belirtti. Doğan, spor hayatından kazanacağı parayla da kendisine ev almayı hayal ettiğini söyledi.
HEDEF OLİMPİYAT ŞAMPİYONLUĞU
Milli takım antrenmanlarında çok çalışıp hedeflerini gerçekleştirmek istediğini anlatan Doğan, "Avrupa şampiyonasında hem 400 metre koşusu, hem de bayrak takımıyla madalya kazanmak istiyorum. Milli takım arkadaşlarımla Türkiye'yi en iyi şekilde temsil edeceğiz. Gelecek yıl dünya şampiyonasında altın madalya hedefliyorum. 2021 yılında yapılacak olimpiyatlara katılmak en büyük isteğim. Hedefim olimpiyatlarda altın madalya kazanmak" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
---------------
Atlet Doğan Biçer'den detaylar
Doğan Biçer'in kulağındaki işitme cihazından detay
Doğan Biçer'in antrenmanından detay
Doğan Biçer röp
138 MB///1.40 DK
Haber: Tolga YILDIRIM - Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA, -
=======================================================
10)İZMİR'DE 318 BİN TL'LİK SAHTE BANKNOT ELE GEÇİRİLDİ
İZMİR'de, para basarak piyasaya sürmek isteyen kişilere yönelik olarak son iki ayda düzenlenen operasyonlarda, yaklaşık 318 bin TL'lik sahte banknot ele geçirildi. İl Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, son zamanlarda piyasaya sahte para sürenlerin artması üzerine çalışma başlattı. Yapılan teknik ve fiziki takip sonucu belirlenen bir işyerine düzenlenen baskında 100, 50 ve 20 TL'lik olmak üzere toplam 37 bin 550 TL'lik sahte banknot ele geçirildi. İşyerinde gözaltına alınan ve emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen A.Ç. tutuklandı. Şüphelinin ifadesi doğrultusunda bir kişinin daha aranmasına devam edildiği belirtildi.
Öte yandan ekiplerin son iki ayda gerçekleştirdiği operasyonlarda 318 bin TL tutarında sahte banknot ele geçirildiği bildirildi.
Görüntü Dökümü
------------------------
Operasyondan görüntü
Haber: Mehmet CANDAN - Kamera: İZMİR,
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-6 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?