Dha Yurt Bülteni - 1 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni - 1

Zeynep'i Kırklareli'de 10 bin kişi uğurladıKırklareli'de öldürülen Zeynep Esin'in cenazesi Devlet Hastanesi'nden alınarak helalik alınması için evine getirildi.

30.03.2019 08:46

Zeynep'i Kırklareli'de 10 bin kişi uğurladı

Kırklareli'de öldürülen  Zeynep Esin'in cenazesi Devlet Hastanesi'nden alınarak helalik alınması için evine getirildi. Burada okunan dualarla komşularından helallik alındı. Daha sonra talihsiz kız, aynı mahallede bulunan Sultan Reyhani Camisi'ne cenaze aracıyla götürüldü. Cenazeye Ak Parti Kırklareli Milletvekili Selahattin Minsolmaz, Vali Osman Bilgin, Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu, ailenin yakınları, kurum müdürleri siyasi parti temsilcileri ile 10 bine yakın kalabalık katıldı.

'ZEYNEP ŞEHİTTİR'

Kırklareli İl Müftüsü Hüzeyin Demirtaş, vahşice katledilen Zeynep'in Allah katında şehit sayıldığına söyleyerek, cenaze namazı  öncesi yaptığı konuşmada, "Çok hüzünlüyüz, üzüntülüyüz. Hayatının baharında 11 yaşında pırıl, pırıl bir kardeşimiz katledildi. Yani şehit oldu. Tabi en fazla acıyı annesi, babası yakın dostları çeker, ama görüyorum bizim halkımız milletimiz çok kadir şinas. Bu yavrumuzun acısını derinden hissettiler. Bugünlerde siyasi partilerimizin seçimleri var, projelerini anlatıyorlar. Ama bu cenazemiz vesilesiyle bu propagandayı bırakmalarından dolayı çok teşekkür ediyorum, işte Kırklareli'nin farkı bu" dedi.

VALİ BİLGİN: EVLADIMLA AYNI YAŞTA

Cenaze namazı öncesi konuşan Kırklareli Valisi Osman Bilgin, yaşanan olaya çok üzüldüğünü söyleyerek yaptığı duygusal konuşmasında, "Güzel şehrimizin böyle bir olayla anılması üzücü. Kendi evladımı düşünüyorum. Kendi evladımda aynı yaşta. Hakikatten bizleri çok üzdü. Tahsilatları yoktu zaten, inşallah şehittir. Allah bizimde şahadetimiz kabul eylesin. Yüce Allah başta ailesi olmak üzere tüm Kırklareli halkına sabır versin. Bu kalabalığı burada görmekten Kırklareli Valisi olarak ok mutlu oldum. Keşke böyle bir acıyla burada olmasaydık"dedi.

Kılınan cenaze namazının ardından Zeynep'in tabutunun başına tuvak konularak götürüldüğü Şehir Mezarlığı'nda gözyaşları arasında toprağa verildi. Zeynep'in annesi Elif Esin ile babası Sezer Esin, Kırklareli Devlet Hastanesi'nde tedavi altında oldukları için cenazeye katılamadı.

ZANLI TUTUKLANDI

Zeynep Esin'i öldürdüğü gerekçesiyle gözaltına alınan Kerem Solako, emniyetteki soruşturmasının ardından geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye sevk edildi. Zanlı Kerem Solako, çıkarıldığı mahkemece tutuklanıp, cezaevine konuldu.

ZANLI CEZAEVİ FİRARİSİ ÇIKTI

Kırklareli Cumhuriyet Başsavcısı Gökhan Kapağan, Zeynep Esin'in öldürülmesiyle ilgili yazılı açıklama yaptı. Esin'in dün saat 22.00 sıralarında kaybolduğunun ailesi tarafından İl Emniyet Müdürlüğü Polis Merkezi Amirliği'ne bildirilmesi üzerine arama çalışmalarının başladığı, ayrıca zanlı K.S.'nin Kırklareli Açık Ceza İnfaz Kurumu'ndan firari durumda olduğu belirtilen  açıklamada, şöyle denildi:

"Maktülün ailesi tarafından son olarak 1993 doğumlu şüpheli K.S. isimli şahıs ile beraber görüldüğünün ve aynı şahsın Zeynep Esin'e zarar vermiş olabileceğinin bildirildiği, aynı saatlerde ise şüpheli K.S.'nin üç farklı nitelikli hırsızlık suçundan yakalanıp gözaltına alındığının ve aynı zamanda şüpheli K.S.'nin Kırklareli Açık Ceza İnfaz Kurumu'ndan firari durumda bulunduğunun anlaşıldığı, saat 00.30 sıralarında ise Kırklareli Cumhuriyet Mahallesi Eski Poloz Yolu Sokak üzerinde metruk durumda bulunan bir binanın önünde maktül Zeynep Esin'e ait cesedin bulunduğunun polis merkezine ihbarı üzerine Cumhuriyet Başsavcılığımızca olay yerine intikal edilip soruşturmaya esas tüm incelemeler icraya konuldu."

Açıklamanın devamında, Zeynep Esin'in cesedi üzerinde otopsi işlemlerinin yapıldığı belirtilerek, "Adli Tıp Uzmanı ve Bilirkişi Doktor nezaretinde yürütülen ölü muayene ve otopsi işlemleri sonucunda ilk belirlemelere göre maktulun kafa ve yüz travmasına bağlı minimal subaraknoidal beyin kanaması, yüz kemiklerinde ağız boşluğuyla irtibatlı çok parçalı kırık ve kan aspirasyonu sonucu solunum yetmezliğinden ölmüş olduğunun belirlendi. Bu aşamada ilk belirlemelere göre maktülün herhangi bir cinsel istismara maruz kaldığına ilişkin bir tespit yapılamadığı, ancak cesedin genital bölgesinde sperm bulaşığı bulunup bulunmadığı, sperm bulaşığı bulunması halinde, yapılacak olan DNA incelemesi için otopsi sırasında maktülden alınan sürüntü örnekleri ile karşılaştırılmak üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nca tespitinin yapılabileceğinin mütalaa edilmesi üzerine, Cumhuriyet Başsavcılığımızca olay yerinden, maktulden, şüpheliden ve şüphelinin ikametinden elde edilen tüm bulgu ve örnekler üzerinde inceleme yaptırılmak üzere aldırılan mahkeme kararlarına istinaden söz konusu örneklerin İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü'ne ve Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'na Cumhuriyet Başsavcılığımızca görevlendirilen polis memurlarınca elden sevkinin sağlandı. Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturmanın ivedilikle ve titizlikle yürütüldüğü, kamuoyunun haber alma hakkı çerçevesinde soruşturma süresince ortaya çıkacak

yeni bilgi ve deliller neticesinde basın açıklamalarının Cumhuriyet Başsavcılığımızca yapılacağı kamuoyuna saygıyla duyurulur" denildi.

Görüntü Dökümü

-----------

Kalabalıktan genel

Cenaze aracının gelişi

Kalabalık detay

Gözyaşı döken kadınlar

Dua okunması

Kalabalık yukardan

Hüseyin Demirtaş'ın konuşması

Zeynep'in tabu önündeki fotoğrafından detay

Vali Osman Bilgin'in konuşması

Farklı açılardan detay

Cenaze namazının kılınması

Tabutun cenaze aracına konması

Cenaze aracının kalabalıktan ilerlemesi

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/ KIRKLARELİ,

=========================

Diyarbakır'da 3 ayrı noktaya el yapımı patlayıcı saldırısı

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde kimliği belirsiz kişi veya kişilerce polis güvenlik noktası, otobüs durağı ve bir markete el yapımı patlayıcıyla saldırı düzenlendi. Saldırılarda yaralanan olmazken polis saldırganları yakalamak için bölgede operasyon başlattı.

Olay, dün gece yarısı merkez Sur ilçesi Melikahmet Caddesi üzerinde meydana geldi. Kimliği belirsiz kişilerce polis güvenlik noktası, bir zincir market ve otobüs durağına el yapımı patlayıcıyla saldırı düzenlendi. Saldırıda yaralanan olmazken otobüs durağında maddi hasar meydana geldi. Saldırıların ardından bölgeye çok sayıda polis sevk edildi. Olay yeri inceleme ekipleri, saldırının yapıldığı alanlarda güvenlik şeridi çekerek inceleme yaparken, saldırıyı gerçekleştiren kişi ya da kişilerin yakalanması bölgede geniş çaplı operasyon başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------

Market önündeki olay yeri inceleme ekipleri

Numaratörler

Zırhlı araçlar

Polis ekipleri

Güvenlik noktasına çekilen şerit

Otobüs durağı

Genel ve detay

Haber-Kamera: Emrah KIZIL/ DİYARBAKIR,

========================

Kızıltepe'de sel; kerpiç ev ile 3 ahır yıkıldı

Mardin'in Kızıltepe ilçesinde iki gündür etkili olan sağanakla birlikte meydana gelen selde bazı evleri su basarken, kerpiç ev ve 3 ahır yıkıldı.

Kızıltepe ilçesine bağlı birçok mahallede iki gündür etkili olan şiddetli yağmur nedeniyle bazı evleri su bastı. Yolların göle döndüğü ilçede Eşme Mahallesi'nde sel nedeniyle kerpiç ev ile 3 ahır yıkıldı. Çevredekilerin haber vermesi ile olay yerine itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Evde kimsenin bulunmaması olası faciayı önlerken, ahırlarda bulunan 50 tavuk öldü.

Kerpiç evin sahibi Mehmet Kocaboğa, "Evimiz kerpiçti ve çöktü. Buzdolabı, fırın, çamaşır, çekyat, klima, 50 tavuk ve diğer hayvanlar gitti. Evde bulunan tüm eşyalarımız göçük altında kaldığı için kullanılamaz halde. Hiçbir şeyimiz kalmadı, sadece kendimizi kurtarabildik. Hem evimiz gitti hem de eşyalarımız. Çok mağdur olduk yetkililerden yardım bekliyoruz" dedi.

Köyde tahliye edilen evlerdeki aileler, konaklamaları için belediye tarafından sağlanan konutlara yerleştirildi. Selde, ölen ya da yaralanan olmadı. AFAD ekipleri selin vurduğu bölgelerde hasar tespit çalışması başlattı.

Kızıltepe Kaymakamı Mehmet Yüzer, selden zarar gören yerlerde inceleme yapıp, mağduriyetlerin giderileceğini söyledi.

Görüntü Dökümü

-------------

İlçede yıkılan ve ve ahırlar

Su basan evler

Kaymakamın incelemesi

Hasar tespiti

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: KIZILTEPE(Mardin),

======================

Şentop: Beka meselemizi aklımızda sürekli tutmak mecburiyetindeyiz

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Çorlu'nun ardından geçtiği Marmara Ereğlisi ilçesinde Esnaf ve Sanatkarlar Odası tarafından düzenlenen ve şehit alileleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin bulunduğu yemeğe katıldı. Burada konuşan Şentop, şöyle dedi:

"Bizim bu topraklarda bir beka meselemiz var. Biz millet olarak atacağımız her adımda bu beka iddiamızı ve meselemizi aklımızın bir köşesinde sürekli tutmak mecburiyetindeyiz. Atacağımız her adımı bunu hesaplayarak atmak mecburiyetindeyiz. Hamdolsun Cumhurbaşkanımızın liderliğinde milletimiz yeniden kendisine geldi. Bu beka meselesini önemli bir mesele olarak aklımızın bir köşesinde tutuyoruz.İşte 15 Temmuz'da yaşadığımız hadise. Türkiye birçok darbe gördü. Bunlar içerisinde en haini, darbe ötesinde bir işgal teşebbüsü olarak değerlendirdiğimiz şey 15 Temmuz'da yaşadığımızdı. Bütün darbeler uluslararası irtibatları olan işlerdir. Dünyanın istihbarat örgütleri mutlaka bu darbeyi yapanlarla irtibat halinde oluyorlar. Başka türlü bu darbeyi gerçekleştirmek mümkün değil. Uluslararası örgütlerin bir maşası olarak, ajanı olarak ve görevlisi olarak bir darbe gerçekleştirme teşebbüsü ilk defa oluyor 15 Temmuz'da. İşte o zaman milletimiz sokaklara döküldü. Milletimiz ilk defa göğsünü tanklara uçaklara siper etti. Cumhurbaşkanımızın liderliği önemli, neden? Liderlik şu 'sokaklara, meydanlara çıkın' dediği zaman o gece milletimiz sokaklara ve meydanlara çıktı. Bir başka siyasetçi söylemiş olsaydı sokaklara çıkar mıydı? Çıkmazdı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 15 Temmuz darbe girişiminde kavganın en yoğun olduğu Atatürk Havalimanı'na iniş yaptı ve kavganın göbeğine gitti."

'DARBE İÇİN KADEH KALDIRIYOR'

Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan'ın 15 Temmuz gecesi konuşmasına da değinen Şentop, "Dün Edirne Belediye Başkanı o gece bir meyhanede kafa çekerken darbe için kadeh kaldırıyor. 'Geceden haberimiz var' diye darbenin şerefine kadeh kaldırıyor belediye başkanı. Balkan harbinde göçü yaşayan o süre içerisinde yaklaşık 5 milyondan fazla insanı Rumeli topraklarında kaybedenlerin yaşadığı bir bölgede bu şekilde bir şuursuzca darbe ve içtihat destekçiliği yapan bir insandan utanç duyduğumuzu ifade etmek istiyorum" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-TBMM Başkanı Şentop'un gelişi

-Salonda katılanlar ile selamlaşması

-Şentop'un konuşması

-Hediye takdimleri

-Detaylar

Haber-Kamera: Mehmet YİRUN/ MARMARA EREĞLİSİ(Tekirdağ),

=========================

Kılıçdaroğlu: Boğazımızdan haram lokma inmedikçe kimseden korkmayız

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yerel seçim çalışmaları kapsamında, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'le Manisa'da düzenleyeceği ortak miting öncesi Turgutlu ilçesinde halka seslendi. Kılıçdaroğlu, "Boğazımızdan aşağı haram lokma inmediği sürece kimseden korkmayız. Biz istiyoruz ki barış olsun, her evde huzur olsun, hiçbir çocuk yatağa aç girmesin, herkesin işi olsun" dedi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 31 Mart Pazar günü yapılacak yerel seçim öncesi, İYİ Parti Genel Başkanı Akşener'le Manisa'da düzenleyeceği ortak miting için İzmir Adnan Menderes Havalimanı'na geldi. Kılıçdaroğlu, burada CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel, milletvekilleri, parti yöneticileri ve partililer tarafından karşılandı. Kılıçdaroğlu, daha sonra kara yoluyla halka seslenmek üzere Turgutlu ilçesine geçti. Kırmızı- siyah Turgutluspor atkısı takarak, Kozapazarı Meydanı'ndaki mitingde, seçim otobüsü üzerinden, belediye başkanı adayı Çetin Akın ile birlikte partililere seslenen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"İnsanın kanı kaynar. Baharda, bütün ağaçlar çiçek açar. Biz de siyasette baharı getirmek istiyoruz. Bir kavga ortamıdır gidiyoruz. Sürekli iftira. Ben hayatım boyunca böyle bir siyaset anlayışı görmedim. Siyasette vatandaşa nasıl hizmet edeceksin onu anlatırsın. 'Ben gelince şunu bunu yaparım' dersin. Vatandaş da hangisini beğenirse gidip oraya oyunu verir. Bakın bizim belediye başkan adaylarımız ne yapacaklarını anlattılar. Öbür tarafa bakıyorsunuz. Neleri yapacaklarını söylemiyorlar. 'Nasıl olur da CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi belediye başkan adayı çıkarır. Yok yakalarım. Yok şunu yaparım, yok bunu yaparım'. Yapmazsan namertsin. Ne yapacaksın ya, ne yapacaksın? Allah aşkına boğazımızdan aşağı haram lokma inmediği sürece kimseden korkmayız. Biz istiyoruz ki barış olsun. Her evde huzur olsun. Hiçbir çocuk yatağa aç girmesin. Herkesin işi olsun."

'KİM BAYRAĞINI SEVİYORSA O VATANSEVERDİR'

Belediye başkanlarının halka hizmet edeceğini belirten CHP lideri Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Bir şey önemli ama belediye başkanlarımız hizmet ederken para harcar. Sizin paranızı harcar. Belediye başkanları yapacakları her harcamanın hesabını sizlere verecekler. Bu hepsinin onur meselesidir. Sizlere hesap veriyorsa benim başımın üzerinde yeri vardır. Bu ne demektir? Kul hakkı yemiyor demektir. 'Çiftçi perişan halde' diyoruz. Kalktılar o kadar insanları suçlayıcı dil kullandılar ki uzun yıllar siyasette bulunmama rağmen çok üzüldüm. Hal esnafını, vatandaşı 'terörist' ilan ettiler. Memleketin sanki yarısı terörist. Bu memlekette kim bayrağını seviyorsa o vatanseverdir. 'Ben vatanseverim o değil' öyle bir ayrım yok. Kim bayrağını seviyorsa o vatanseverdir. Sana ne insanların yaşam tarzlarından. Onun çocuğu işsiz iş bulacaksın, onun evinde yangın var, yangını söndüreceksin. Kalkmış başka işlerle uğraşıyor. Kimin daha fazla Müslüman olup olmadığını tartacak terazi kimin elinde? Bütün bunları tartışma konusu yapmıyoruz. Bunlar siyasetin konusu değil. 'Çiftçim niye ekmiyor', siyaset bunu çözmek zorunda. 2018 yılında sadece Yunanistan'dan 115 milyon dolarlık pamuk ithal ettik. Niye? Türkiye'de pamuk ekecek yer yok mu? İnsan yok mu? Su yok mu? Niye ithal ediyoruz? 28 milyon dolarlık buğday, 13 milyon dolarlık tütün ithal ettik. Çiftçiyi üretemez hale getirdiler. 'Düşük fiyata satacaksın' diyorlar. Sen ilacın, mazotun fiyatını indir; bak bakalım, çiftçi kaça üretecek. O nedenle hepinize görev düşüyor."

'SEÇİMDEN SONRA ÇÖZECEĞİZ, DİYOR'

AK Parti'li seçmenlere seslendiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Hepsinin başımın üzerinde yeri var. 17 yıldır iktidara taşıdılar. 17 yılın sonunda vergi istediler, verdiler. Hep beraber verdik. Dışarıdan ülkeye 500 milyarlık yük getirdiler. 17 yıldır AK Parti'ye oy verenler, vicdanına şu soruyu soracak; '17 yılın sonunda beni soğan kuyruğuna mahkum ettin. 17 yılda ne yaptın? Çiftçinin, esnafın derdini mi çözdün? Sanayicinin sorununu mu çözdün?' Son bir yılda 1 milyon 11 bin kişi işsiz kaldı. Yani 1 milyon hanede bereket, huzur yok. Peki bunların derdi ne? Bunları düşünmüyorlar. 'Bu sorunu nasıl çözeceğiz?' demiyorlar. Diyor ki beyefendi, 'Seçimden sonra çözeceğiz'"

Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) ile ilgili de konuşan Kılıçdaroğlu, "EYT'liler diyorlar ki 'Hak istiyoruz. Beni de emekli et' diyor. Onlara dönüp, diyor ki 'Bu türediler'. Biriniz ama biriniz gidip, AK Parti'ye oyunuzu verirseniz benim iki elim yakanızda olur. 17 yıldır bunları iktidara taşıyan AK Partili kardeşlerim; akrabalarına, komşularına, hal esnafına, pazarcıya sorsunlar sonra oyunu kullansınlar" dedi.

BAŞKAN ADAYINDAN SÖZ İSTEDİ

Konuşmasının sonunda Turgutlu Belediye Başkanı adayı Çetin Akın'ı yanına çağıran Kılıçdaroğlu, "İki söz istiyorum. Seçildiğin andan itibaren asgari ücret 2 bin 200 TL olacak. Biz hiç kimsenin aşıyla işiyle uğraşmayız. Olabilir, işçilerin içinde değişik partililer olabilir. Hiç kimsenin aşıyla işiyle uğraşmayız. 'Bu bana oy vermedi' diye kimsenin kılına dokunmayacaksın. Buna da söz istiyorum" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, daha sonra Manisa'ya geçti ve otak miting öncesi otelde bir süre dinlendi.

İKİ LİDER MANİSA'DA BULUŞTU

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Turgutlu'daki konuşmasından sonra yerel seçim öncesinde ittifak yaptığı İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'le ortak miting için Manisa'ya geldi. İki lider Manisa kent merkezinde kendi parti yöneticileri tarafından karşılandı.

ORTAK SELAMLADILAR

Manisa Cumhuriyet Meydanı'ndaki ortak miting alanına CHP ve İYİ Parti'nin liderlerinin fotoğrafları, bayraklarının yanı sıra büyük boyutlardaki Türk bayrağı ile Atatürk posterleri asıldı. Yine bazı adayların fotoğraflı posterleri de alanda yer aldı. Liderlerin konuştuğu sahnenin arka bölümünde ise Türk bayrağı ve Atatürk posterinin yanında partilerin seçim sloganları olan 'Mart'ın sonu bahar' ile 'Hep birlikte iyi olalım' yazıları yer aldı. Alana beraber giriş yapan Kemal Kılıçdaroğlu ile Meral Akşener, kürsüye de birlikte çıkıp alandakileri selamladı. İki lider ardından Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Orkun Şıktaşlı'yı ortalarına aldıktan sonra ellerini havaya kaldırıp halkı selamladı. İki liderin selamlamasından sonra saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu. Mitingde ilk konuşmayı yapan Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Orkun Şıktaşlı, projelerini anlattı, İzmir ve Aydın'daki tarımsal çalışmaları örnek gösterip zenginleşen bir Manisa inşa edeceklerini söyledi.

KÜRSÜYE İLK ÇIKAN KEMAL KILIÇDAROĞLU OLDU

Mitingde ilk olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kürsüye çıktı. "Oy verin bahar olsun" sözleriyle anons edilen Kılıçdaroğlu konuşmasına, "Bizi, Millet İttifakı'nı, Cumhur İttifakı'ndan ayıran temel konu var. Belediye başkan adayımız Manisa için neler yapacağını anlattı. Aşkla örnekler verdi. Manisa'yı kırsalı da dahil olmak üzere kucaklayacağını yani neler yapacağını kendisi anlattı. Onlar da ise şöyle, Belediye başkanı konuşamaz, projelerini anlatamaz, bir kişi konuşur. Merak ediyorum. Manisa'yı, Manisa'dan mı yöneteceksin? Ankara'dan mı? Ankara'yı, Ankara'dan mı yöneteceksiniz? Saraydan mı? Bu adı üzerinde yerel seçim. Yerelde yönetim. O nedenle sakın unutmayın. Bizlerle onlar arasında temel farklılık var. Belediye başkanlarımız çıkıyor düşüncelerini, projelerini anlatıyor" dedi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'I ELEŞTİRDİ

Konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarına değinen Kemal Kılıçdaroğlu, "Birinci konu şu, geçen gün beyefendi konuştu, sarayda oturan beyefendi. 'Ekonomiden sorumlu olan benim. Türkiye ekonomisinin sorumlusu benim' diyor. 'Yerel yöneticilerin yapacağı bir şey yok' diyor. Yani diyor ki AK Parti'den usulen bir belediye başkanı olacak. Her şeyden sorumlu benim diyecek. Böyle bir anlayışa Türkiye Cumhuriyeti'nde hangi vatandaş gidip evet diyecek. Belediyenin bütçesi, meclisi, imkanları var. Belediye nereye hizmet edecek, kırsalına da kentine de. Herkese hizmet edecek. Onlar gidiyorlar ağaçları, çiçekleri, samanı yurt dışından ithal ediyorlar. Bizim belediye başkanımız da diyor ki 'Kardeşim Türkiye'de bunların hepsi var. Kurun kooperatifi. Eti de sütü de çiçeği de sizden alacağım' CHP ve İYİ Parti'nin yarattığı belediyelerde, ekonomik kriz çok daha ağır kendisini hissettirmeyecek. Şöyle diyor 'Yatırıma, üretime, istihdama destek verecek. Ekonomik destek vermek için çok önemli adım atacağız.' 17 yıldır adım atmadı seçimden sonra adım atacak." diye konuştu.

'TÜRKİYE'DE İKİ AYRI SINIF VAR'

Türkiye'de iki ayrı sınıf olduğunu söyleyen CHP Lideri Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İki ayrı sınıf var. Bir sosyete sarayı ve onun çevresi, iki Türkiye'deki vatandaşlar. Sosyete sarayında, işsizlik, yoksulluk, dolmuş parası, doğalgaz parası yok. Yani her şey bedava. Çift dikiş maaş alıyorsun. Birde onun dışarıdakilere bakalım. Yani bizlere, sizlere bakalım. İşsizlik var, yoksulluk var. Anne, baba, evlat işsiz. Artı her türlü masraf var. Artı mutfaklarda yangın var. Ben mutfaklarda yangın var, işsizlik var diye söylediğim zaman isyan ediyor. 'Bay Kemal yine konuşuyor' diyor. Bay Kemal konuşacak, ağzına fermuar mı çeksin. Bay Kemal dile getirecek. Bay Kemal olmak öyle kolay değil. Önce namuslu, dürüst adam olacaksın. Oğlunu bedelli askerliğe göndermeyeceksin. Bayrağına, vatanına sahip çıkacaksın. Kul hakkı yemeyeceksin. Bunları söylemeye devam edeceğiz. Tabii bu ülkede huzur sağlanıncaya kadar. Memleketimizde huzur adalet işsizlik olmasın istiyoruz. Ne istiyoruz hiçbir çocuk yatağına aç girmesin istiyoruz. Her evde huzur, bereket olsun istiyoruz. Adalet, hak, hukuk, istiyoruz."

AK PARTİLİ VE ÜLKÜCÜ SEÇMENE SESLENDİ

AK Parti'li ve ülkücü seçmenlere de seslendiğini söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

17 yıl bunları omuzlarınızda taşıdınız. Dediler ki tek başına iktidar olmak istiyoruz. Tek başına iktidar oldular. Hiçbir bahanenin arkasına sığınamazlar. Başbakan dediler. İstedikleri oldu. Vali dediler istedikleri oldu. Ne dedilerse istedikleri oldu. 'Efendim ben başbakanım ama cumhurbaşkanı olayım' dedi, oldu. Sonra 'Nereden çıktı bu başbakan, tek başıma olayım' dedi o da oldu. 'Ben cumhurbaşkanı olayım bakın dolar nasıl inecek, faizler düşecek' dedi. 'Memleket nasıl uçacak' dedi. E doğru memleket uçuyor, yokuş aşağı iniyor. 17 yıldır ne istedilerse yaptılar. İki trilyon dolardan fazla vergi topladılar. 70 milyar dolardan fazla özelleştirme yaptılar. Ayrıca 500 milyar dolarlık devleti borca soktular. AK Parti'li kardeşlerimin vicdanına sorması gereken soru şu; Ne istedilerse yaptı. '17 yıl sonra beni neden getirdin soğan kuyruğuna muhtaç ettin' diye sorun kardeşim. Bu soruyu sor sonra git oyunu kullan. Binlerce çocuk yatağa aç giriyor ben bunu biliyorum. Birde ülkücü, milliyetçi kardeşlerime seslenmek isterim. Bizim altı okumuzdan birisi zaten milliyetçilik, vatanını, bayrağını, ülkesini sevmektir. İnsanların arasında ayrımcılık yapmamaktır. Gözünü kırpmadan canını feda etmek demektir. Milliyetçilik aynı zamanda kendi ülkesinin silahlarını başka ülkelere peşkeş çektirmek demek değildir. Beni üzen kendisine milliyetçi diyen kişinin ağzına fermuar çekmesi, Sarayın sözcülüğünü yapmasıdır."

29 MECLİS ÜYESİ ADAYINA SAHİP ÇIKTI

Mitingde daha sonra kürsüye, "Kararlı lider, korkusuz lider, haksızlıklar karşısında susmayan, her türlü tehdide meydan okuyan lider geliyor" sözleriyle anons edilen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener çıktı. Akşener de konuşmasına "Şehzadeler şehrinin iyi ve cesur insanları" sözleriyle başladı. "Cumhur İttifakı'nın başı görünen Sayın Erdoğan'ın, bu seçimler boyunca Türkiye'nin gündeminde yer alan, insanları ayrıştıran sözleri hepimizi derinden yaraladı ve incitti" diyen Meral Akşener şöyle devam etti:

"Bize, bana 'PKK'lı' dediler. Meral Akşener'e PKK'lı dediler. Bir İçişleri Bakanı dedi, Kandil'le sözleşme imzaladığımı söyledi. Bunlara o kadar üzülmedim. Ben onlara gereken cevabı verebilirim. Ama bir başka şey yaptılar. Bizzat sayın Erdoğan yaptı. O kadar üzüldüm ki, 29 belediye meclis üyesinin 29'unun PKK'lı olduğunu, ... isimli gazete isimleriyle, soyadlarıyla, vatandaşlık numaralarıyla tek tek ilan ettiler. Bursa'da, Muş doğumlu, askerliğini yapmış, PKK ile mücadele etmiş sonra da Kocaeli'ye yerleşmiş Abdullah Uçar kardeşim çıktı dedi ki 'Ben kürdüm PKK'lı değilim. PKK ile mücadele ettiğimi dünya alem bilir' dedi. ve 29 kişinin içinde 2 kardeşim benim, şehit yakını. Zannettiler ki korkacağız. Şehit yakınlarını ortada bırakacağız. Üzerimize gelinmesin diye bu kardeşlerimize sırtımızı döneceğiz. Bizi hiç tanımamışlar. 29 kardeşimin tek bir ortak özelliği var. Kürt kökenli olmaları, PKK'ya karşı mücadele etmeleri. Ailelerinde şehit olması. İYİ Parti'den aday olmaları. Ayıptır be ayıptır. Bir Cumhurbaşkanı meydanlarda bunu söyleyemez. Ama buna gereken ikazı, kulak çekmeyi 31'inde yerine getirecekler inşallah."

ÇANTAYI GÖSTERDİ, 'BURADAYIM' DEDİ

Bu sırada yanında bulunan siyah renkli çantayı gösteren İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Bu çanta sayın Erdoğan'ın, 'Meral Akşener'i tutuklatacağım, 1 Nisan'dan itibaren tutuklatacağım' demesine bir cevabıdır. Bu çanta var ya bu çanta. Yassıada'ya giderken rahmetli Menderes'in elindeydi. Bu çanta Zincirbozan'a giderken rahmetli Demirel'in, rahmetli Ecevit'in elindeydi. Bu çanta var ya bu çanta, Mamak'a giderken rahmetli Başbuğumuz Alpaslan Türkeş'in elindeydi. ve kadere bakın kadere. Bu çanta Pınarhisar'a giderken Erdoğan'ın elindeydi. ve bugün o elinde çantayla Pınarhisar'a giderken muktedirlere karşı başını eğmeyeceğini söyleyen Sayın Erdoğan, bugün bu çantayı benim elime verdi. Elhammdülüllah. Bu ülkede her zaman muktedirler olmuştur. Her zamana muktedirler, zalim olmuştur ama her zaman bu çantanın sahipleri muktedirlere ve zalimlere karşı demokrasiyi savunmuşlar, üzerine düşen her bedeli ödemişlerdir. Türk Milleti için, Manisalılar için eğer bu çantayı elime vermişse sayın Erdoğan, hapsettirecekse can baş üzerine canım gözüm üzerine. Buradan huzurunuzda sesleniyorum. 1 Nisan'ı beklemeye gerek yok. Manisa'dayım, Manisalı kardeşlerimin, kadınların karşısındayım. Gel beni alda göreyim bakayım. Öyle bir gelenekten geliyoruz ki, hapis nedir bu millet için demokrasi için hak hukuk ve adalet için özgürlük için hürriyet için. Eğer o çantayla gideceksem Mamak'a gitmek isterim. Gideceksem can baş üzerine onurla, şerefle bu bedeli öderim. Bu nedir ki bu çantayla darağacına dimdik gidenlerin hürmetine gerekirse ölüme giderim. Bütün bunlar niye oluyor biliyor musunuz? Ekonomiyi konuşturmamak için oluyor" dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, konuşmasının sonunda ise hükümet üyelerinin ve AK Parti milletvekillerinin vatandaşlara hakaret ettiğini söyleyip "Mansur Yavaş seçilecek. Ekrem İmamoğlu seçilecek. Haydi gel de al göreyim seni" dedi. Mitingin ardından iki lider bu kez platforma davet edilen belediye başkan adaylarıyla birlikte halkı selamladı. Mitingin sonunda Kılıçdaroğlu ve Akşener'e çilek hediye edildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-----------------

Alandan görüntü

Konuşmalardan görüntü

+++

Alandan görüntü

Konuşmalardan görüntü

Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Taylan YILDIRIM - Mücahit BEKTAŞ/ MANİSA,

===========================

Bakan Kurum'dan TOKİ açıklaması: 50 bin sosyal konuta 550 bin başvuru

ÇEVRE ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Kulu ve Cihanbeyli ilçesinin ardından Konya kent merkezindeki Kapı Camii'nde cuma namazı kıldı. Ardından caminin yakınındaki Bedesten Çarşısı esnafını ziyaret etti.

Ardından basın mensuplarıyla bir araya gelen Bakan Kurum, TOKİ'nin 50 bin sosyal konut projesine değindi. 550 bin başvuru olduğunu belirten Bakan Kurum, "Bugüne  kadar 550 bin üzerinde başvuru gerçekleşti. Bu çok önemli bir sayı. Biz, inşallah Toplu Konut İdaresi olarak 2023 yılına kadar 250 bin konut yapmayı hedefliyoruz, ama bununda üstüne çıkarak Sayın Cumhurbaşkanımızın bize talimatı olan; 'Evi olmayan hiçbir alt gelir grubu vatandaşım kalmasın, riskli binada hiçbir vatandaşım oturmasın' talimatları çerçevesinde bu projeleri yürütüyoruz." dedi.

KARTAL'DA ÇÖKEN BİNA SAHİPLERİ 7 AY SONRA EVLERİNE KAVUŞACAK

İstanbul Kartal'da  21 kişinin ölümüne neden olan çöken binanın 7 ayda yapılacağını ifade eden Kurum, şunları söyledi:

"Kartal'da bir binamız göçtü ve 21 canımız gitti. Biz oraya 48 gün sonra temel attık ve 7 ay sonra da evlerini vereceğiz. Etrafkatı 10 blokla birlikte. Biz icraat yapıyoruz ve bu icraatlarımızla vatandaşlarımızın yaşam kalitesini artırıyoruz."

İMAR BARIŞINDAN 17,5 MİLYAR GELİR ELDE EDİLDİ

Bakan Kurum, İmar Barışı'ndan 17.5 milyar gelir elde edildiğini belirterek "İmar barışıyla,  vatandaşımızın; elektriğini, suyunu, doğalgazını alamadığı, altyapı hizmetlerinin karşılanamadığı süreçte tüm Türkiye'de 13 milyon vatandaşımızı ilgilendiren düzenleme yaptık. Bugüne kadar 10.5 milyon vatandaşımız başvurdu. 17,5 milyar üzerinde geliri de yatırdılar. Bu anlamda vatandaşlarımızın en büyük ev problemlerini aştık. Birçok vatandaşımız, hazine arazileri üzerinde yıllardır oturuyorlar, ancak bu oturdukları yerde mülkiyete konu değiller. Bu problemleri çözüldü. Bu arsalarını alıp, artık mülkiyetlerine sahip olabiliyorlar. Bu çok önemli düzenleme." diye konuştu.

'İMAR BARIŞI'NDA ALINAN İMAR KAYIT BELGESİ ALMASI, O BİNANIN SAĞLAM OLDUĞUNU GÖSTERMEZ'

Bakan Kurum, İmar Barışı'nda alınan imar kayıt belgesinin, o binanın sağlam olduğunu göstermeyeceğini söyledi. Kurum, şöyle konuştu:

"İmar Barışı'na başvurmuş bir vatandaşın, imarda yapı kayıt belgesi alması, o binasının sağlam olduğunu göstermez. Yapı kayıt belgesi almışsa, almıştır. O sadece mazeretlerini gidermesi adına, bundan sonraki süreçte, kentsel dönüşümde o haklarıyla girebilir. Balkonunda kaçak vardır, o kaçağını resmi kayıt altına almıştır. O altyapıdan faydalanmıyordur, o altyapıları alabilmesi için o vatandaşımızın yanında olduğumuzun  göstergesidir bu.  Ama bu binalar riskliyse, deprem riski taşıyorsa, imar barışına başvurması bu riski ortadan kaldırmaz. Risk varsa, vardır. Dönüşmesi gerekecekse o alan dönüşecektir. Kentsel dönüşüme girmesi girecekse de girecektir. Biz bu dönüşümü yaparken,  orada o yapıt kayıt belgesi esasları çerçevesinde yapacağız. Aslına bakarsanız, resmiyete kavuşturmadır o."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

--------

Bakan Kurum açıklama

Bakan Kurum'un cami çıkışı ve esnaf ziyareti detay

Basınla buluşmasından detay

Haber- Kamera: İsmail AKKAYA - Tolga YANIK/ KONYA,

==========================

Bakan Gül: En büyük Kürt partisi de yine AK Parti'dir

ADALET Bakanı Abdulhamit Gül, "En büyük Kürt partisi de yine AK Parti'dir. Hiç bir şekilde insanımız şu bu diye ayrıma tabi tutamayızö dedi.

Adalet Bakanı Gül, Gaziantep'in İslahiye ilçesinde partisinin ilçe teşkilatı tarafından Demokrasi Meydanı'nda düzenlenen mitinge katıldı. Bakan Gül'ün yanı sıra Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, AK Parti Gaziantep Milletvekilleri, Derya Bakbak, Ali Şahin, Müslüm Yüksel, Nejat Göçer, Mehmet Erdoğan, İslahiye Belediye Başkanı Kemal Vural ile partililer ve halk katıldı. Mitingde kalabalığa seslenen Bakan Gül, AK Parti'nin seçimlerden zaferle çıkacağını belirterek şunları dedi:

"Şu anda yağmur yağıyor, bereket yağıyor. 31 Mart'ta sandıkta Cumhur İttifakı da sandıkta yağacak sağanak gibi. Bu seçimde iki zihniyet, iki anlayış var. Türkiye'yi daha fazla büyütmek, İslahiye'yi daha fazla büyütmek, Gaziantep'i daha fazla büyütmek için sizlerden destek istiyoruz. Türkiye nereden nereye geldi. Yasakçı Türkiye tarih oldu. Kimse inancından dolayı, düşüncesinden dolayı öteki olmayacak, horlanmayacak, farklı bir muameleye tabi tutulmayacak dedik. Bu seçimde Türkiye'nin büyümesini istemeyenler, içerde, dışarıda saldırıda bulunuyorlar. Yeni Zelanda'da camide 50 Müslüman'ı şehit eden, 'Recep Tayyip Erdoğan'ı ortadan kaldırmak lazım' diyor. Türkiye'yi ortadan kaldırmak lazım diyorlar. Buna İslahiye ve buna Türkiye izin vermez."

'EN BÜYÜK KÜRT PARTİSİ AK PARTİ'DİR'

AK Parti'nin Türk'ü ile Kürt'ü ile her kesimden vatandaşa hitap ettiğini belirten Bakan Gül, "Biz Türkiye partisiyiz, memleket sevdalısı olan bir partiyiz. CHP'li, HDP'li, SP ve İYİ Parti'li bütün hemşerilerim Türkiye partisi olan Cumhur İttifakı'na, AK Parti'ye en güçlü desteği vermelisiniz. Birileri çıkmış sanki oylar cebinde gibi, Kürtlerin oyu benim cebimde diyor. Bu ülkede hiç kimsenin oyuna ipotek koyamazsınız. Ben Kürtçe ninnilerle büyümüş kardeşinizim, benim annem beni Kürtçe ninnilerle büyüttü. Bu ülkenin Adalet Bakanı olarak görev yapıyorum. Bu ülkede Kürtçe şarkı dinleyenler gizli kapaklı dinlerdi. Bugün Kürtçe resmi televizyon kanalı var. İnsanın doğduğu yere değil insanlığına bakarız, insanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışı var bizde. En büyük Kürt partisi de yine AK Parti'dir. Hiç bir şekilde insanımız şu bu diye ayrıma tabi tutamayız. Doğudan, batıya Türk'ü ile Kürt'ü ile Arap'ı ile Laz'ı ile bu millet Cumhur İttifakı'na Ak Parti'ye istikrarına sahip çıkacak" dedi.

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ve beraberindekiler daha sonra ilçe sicim bürosuna geçerek partililer ile sohbet etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------

Demokrasi Meydanı

Kemal Vural'ın konuşması

Fatma Şahin'in konuşması

Bakan Abdülhamit Gül'ün konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Kadir ÇELİK/ İSLAHİYE(Gaziantep),

=======================

Bakan Çavuşoğlu: Belediyecilik bizim işimiz

DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Belediyecilik bizim işimiz. Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları olarak şimdi de Cumhur İttifakı ile üretken belediyeciliği, gönül belediyeciliğini birleştirdik, inşallah Türkiye'de hem hizmet edeceğiz. Hem gönülleri kazanacağız" dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhur İttifakı'nın Serik belediye başkan adayı Enver Aputkan ile ve Manavgat Belediye başkan adayı Hasan Öz'ün düzenlediği mitinglere katıldı. Bakan Çavuşoğlu'na AK Parti Antalya milletvekilleri İbrahim Aydın ve Kemal Çelik de eşlik etti. Bakan Çavuşoğlu, mitinglerde Cumhur İttifakı'nın önemine işaret ederek, belediye başkanlıklarının kazanılması gerektiğini söyledi. Bakan Çavuşoğlu, mitinglerdeki konuşmalarında, belediyeleri kazanmak istediklerini belirttiğini ifade ederek, "Biz belediyeleri kazanmak istiyoruz, çünkü milletimize hizmet etmek istiyoruz. Belediyecilik bizim işimiz. Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları olarak şimdi de Cumhur İttifakı ile üretken belediyeciliği, gönül belediyeciliğini birleştirdik, inşallah Türkiye'de hem hizmet edeceğiz. Hem gönülleri kazanacağız" dedi.

Cumhur İttifakı'nın amacının Türkiye'yi hedeflerine ulaştırmak olduğunu anlatan Bakan Çavuşoğlu, "Cumhur İttifakı'nın beka olduğunu hem Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, hem de MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli her vesileyle vurguluyor.  Bu kadar terör örgütü varken, bu kadar karşımızda tehdit varken, ümmet hedefken, İslam düşmanlığı had safhadayken, İslam düşmanlığının, Türk düşmanlığının etrafımızda, Avrupa'da ve tüm dünyada olduğu görülmüşken, İslam düşmanlığı artı Türk düşmanlığı eşittir Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı ortadayken, siz nasıl dersiniz beka problemi yok diye. Terör örgütleriyle el ele verenlerin, aynı ittifak içinde olanların bekanın ne olduğunu anlaması mümkün mü?" diye konuştu.

'TERÖRİSTLERLE AYNI YATAĞA GİRMENİN BEDELİNİ MİLLET SANDIKTA ÖDETECEK'

Milletin 31 Mart'ta büyük ders vereceğini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, "Hainlerle, teröristlerle aynı yatağa girmenin, koyun koyuna olmanın, kucak kucağa olmanın, el ele olmanın bedelini  bu millet sandıkta ödetecek. Listelerine bakıyoruz CHP'nin içinde PKK'lı var. Saadet Partisi'nin içinde PKK'lı var. Milliyetçiyim diyen, milliyetçi geçinen İYİ Parti'nin içinde PKK'lılar var. Bunların hepsini yani İYİ Parti'nin, CHP'nin, Saadet Partisi'nin içindeki 325 kişinin adayının tamamını PKK belirlemiştir. İstisnasız tamamını. 5 tane de Antalya'ya yerleştirmişler. Antalya'nın rantına göz dikmişler" dedi.

'YAZIKLAR OLSUN'

Gün içerisinde bir video izlediğini belirten bakan Mevlüt Çavuşoğlu, şunları söyledi:

"İstanbul Pendik'te, gençlik kollarımızdan Yusuf Özoğul gencimiz, daha 17 yaşında elinde poşeti ile broşür dağıtıyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayımız Binali Yıldırım ve Pendik ilçe belediye başkan adayımızın broşürlerini dağıtıyor. O İYİ Parti'nin il yöneticisinden bir kadın, o çocukla nasıl dalga geçiyor, onu nasıl aşağılamaya çalışıyor. O çocuğun efendiliğini gördünüz mü? Ne denirse, 'Tamam abla, sağol abla, eyvallah abla' diyor. Sonra arkasından çocuğa 'Ben Türk milliyetçisiyim sana oy yok' diyor. Utanmadan bir de marifet gibi çocuğun eğitim seviyesini sorguluyor. Marifet yapmış gibi sosyal medyaya koyuyor. Yazıklar olsun."

Serik'te Enver Aputkan'a destek isteyen Bakan Cavuşoğlu, Manavgat ise Hasan Öz'e destek istedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

---------------

Bakan Çavuşoğlu'nun mehterle karşılanması

Bakan Çavuşoğlu'nun konuşması

Murat Başaran'ın seçim şarkısını söylemesi

Mitingden detaylar

Haber-Kamera: Namık Kemal KILINÇ - Mithat ABAKAN/ ANTALYA,

=============================

Bakan Pakdemirli: Ne istediysek, yaptınız

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Aliağa'daki programının ardından Bergama'nın Kozak Mahallesi'ni ziyaret etti. Meydanda kendisini bekleyen vatandaşlarla bir araya geldi. Cumhur İttifakı için seçmenden oy isteyen Bakan Bekir Pakdemirli, "24 Haziran'da bize bir vize verdiniz. Bu vizenin adı 'Recep Tayyip Erdoğan, 2023 yılına kadar bu ülkeyi yönetsin' vizesiydi. Biz Allah razı olsun, ne zaman başımız sıkışsa size geldik ve sizden yardım talep ettik. Siz de her zaman bize destek oldunuz, 17 yıldır iktidarız ve bu iktidarımız devam ediyor. Dedik ki 'Koalisyon üretmeyen bir sistem getirelim, başkanlık sistemi getirelim' ona da destek oldunuz. Ne istediysek, yaptınız. Biz de sizlere 17 yıldır hizmet verme yarışı içerisinde koşturuyoruz" dedi.

'TÜRKİYE'NİN OYUNA GELMEMESİ KAZIM'

Unutmaması gereken bazı konuların olduğunu söyleyen Bakan Pakdemirli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"1970'li yıllarda sokaklarda anarşi geziyordu. Temel ihtiyaç maddesi ne varsa, salçası, yağı, her şeyi kuyruklara girip sırada alınıyordu. 80 yılında Turgut Özal geldi, bir anda her şey değişti. Türkiye altın mı, petrol mü buldu? Yok. Sadece iyi yönetildi, tek başına iktidar ile yönetildi. Tam dedik 'Zincirleri kırdık, prangalarımızdan kurtulduk. Tekrar gururlu bir devlet haline geldik', derken 1990'lı yıllarda yeniden koalisyonların pençesine düştük. O nedenle Türkiye'nin oyuna gelmemesi lazım. Türkiye'de güçlü iktidar ile gitmemiz lazım. Bu nedenle mümkün mertebe seçimlerden kaçınmamız lazım. Son 16 yılda, 13 defa ister istemez seçime gittik. Her yıla bir seçim neredeyse. Artık seçim demek beklentilerin askıya alınması demek, seçim demek hükümetin de beklentilerinin askıya alınması, vatandaşın beklentilerinin askıya alınması demek."

'VERDİĞİNİZ VİZENİN DEVAMINI İSTİYORUZ'

Bu seçimden sonra 4,5 yıl seçim yapılmayacağı anımsatan Bakan Bekir Pakdemirli, "Cumhur İttifakı'na verdiğiniz vizenin devamını istiyoruz. Tüm desteğinize rağmen, 2017 yılında ne oldu? 'Sen cumhurbaşkanını seçemezsin, milletin istediği cumhurbaşkanı olmaz. Bizim istediğimiz cumhurbaşkanı olur' dediler. Biz de size geldik. Bu tutmadı, dediler ki 'Biz bu partiyi kapatacağız, beğenmiyoruz'. Halbuki bu partiye oy vermiş yüzde 50 çoğunluk var. Neyse, ondan da kurtulduk. 17- 25 yargı darbesi geldi. Dediler ki 'Önce oğlunu sonra da seni hapsedeceğiz'. Bu millet Recep Tayyip Erdoğan'ı teslim etti mi? Etmedi. Özal'ı belki de zehirlediler. Recep Tayyip Erdoğan'ı bu millet teslim edecek mi?" dedi. Bu sözler üzerine vatandaşlar "Hayır" diyerek cevap verdi.

'4 TANE KIRMIZI ÇİZGİMİZ VAR'

4 kırmızı çizgilerinin bulunduğunu da ifade eden Pakdemirli, "Tek vatan, tek millet, tek bayrak, tek devlet. Biz herkesle kardeşiz. Bu dördü bir arada olduğu zaman biz herkesle oturur, konuşuruz. Bu kırmızı çizgilerin dışına kim çıkıyorsa, onunla bozuşuruz. Kırmızı çizgilerin içerisinde AK Parti ve MHP var. Yani Cumhur İttifakı. Onun dışındakiler teröre siyasi tünel kazan partilerle iş tutuyorlar. CHP artık Atatürk'ün kurduğu CHP değil. Atatürk'ün kurduğu CHP olsa, anadan atatan kalma oy verme alışkanlıklarına devam edin" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-----------------

-Bakan Bekir Pakdemirli'nin Bergama'nın Kozak mahallesine gelmesi

-Bakan Bekir Pakdemirli'nin açıklaması

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Umut KARAKOYUN - Tekin GÜRBULAK/ İZMİR,

=============================

Otomotiv sektörüne koltuk üreten fabrikada yangın

Bursa'nın Nilüfer ilçesi Kayapa Organize Sanayi Bölgesi'nde otomotiv sektörüne koltuk imalatı yapılan fabrikada yangın çıktı. Yangın, 7 itfaiye ekibinin müdahalesi ile büyümeden kısa sürede kontrol altına alındı.

Merkez Nilüfer ilçesine bağlı Kayapa Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteren, otomotiv sektörü için koltuk üretilen fabrikada bilinmeyen nedenle yangın çıktı. Sünger ve kumaş gibi kolay yanan malzemelerin de etkisiyle alevler kısa sürede fabrikanın bir bölümünü sardı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık, itfaiye ve polis ekibi sevk edildi. Kuvvetli rüzgarın da etkisiyle alevler fabrikanın dışındaki malzemelere sıçradı. Fabrikadan yükselen dumanlar Bursa'nın pek çok yerinden görüldü.

Olay yerine gelen 7 itfaiye ekibinde bulunan yaklaşık 40 itfaiye personeli yangını yaklaşık 1 saatte kontrol altına aldı. Yangında herhangi bir can kaybı ya da zehirlenme yaşanmadı. Fabrikanın yanan kısmının kullanılamaz hale geldiği belirtildi. Soruşturmanın sürdüğü belirtildi.

Görüntü Dökümü

-------------

-Soğutma çalışmalarından detaylar

-Yükselen dumanlar(amatör kamera)

-İtfaiye ve ambulans ekiplerinden görüntüler

-Fabrikadan dış detaylar

Haber-Kamera: Enver Fatih TIKIR - İsmail SEYMEN - Mehmet İNAN/ BURSA,

============================

Gebze'de kapı ve palet imalathanesinde yangın

Kocaeli'nin Gebze ilçesinde, Balçık Mahallesi'nde bulunan palet ve kapı imalathanesinin depolama alanında yangın çıktı. Yangın itfaiye ekiplerinin çalışmaları sonucu söndürülürken, depolama alanında büyük çapta maddi hasar meydana geldi.

Alevler gökyüzüne doğru yükselirken, çevredekiler itfaiyeye haber verdi. Metrelerce gökyüzüne yükselen ve kilometrelerce uzaktan görülen alevlere Gebze, Darıca, Çayırova, Dilovası ve Derince'den gelen itfaiye ekipleri yangına müdahale etti. İtfaiye ekipleri alevlerin imalathaneye sıçramaması için çaba harcarken, alevlere müdahale etti. Söndürme çalışmaları devam ediyor.

YANGIN SÖNDÜRÜLDÜ

Gebze Balçık Mahallesi Atatürk Caddesi üzerinde bulunan palet ve kapı imalathanesinin depolama alanında çıkan yangın itfaiye ekiplerinin çalışmaları sonucu söndürüldü. Kocaeli'nin 5 ilçesinden gelen itfaiye ekiplerinin yaklaşık 3 saatlik müdahalesinin ardından söndürülen yangında depolama alanında büyük çapta maddi hasar meydana geldi. İtfaiye ekipleri yangının nedenini belirlemek için araştırmalarını sürdürüyor.

Görüntü Dökümü

-------------

-Alevlerden görüntüler

-Genel ve detaylar

+++

-Yangından ek alevli görüntüler

-İtfaiyenin çalışmaları

-Yanan bölgenin görüntüsü

-Detay

Haber-Kamera: Dinçer AKBİR - Alişan KOYUNCU/ GEBZE(Kocaeli),

=========================

Bar önünde silahlı saldırı: 1 ölü, 1 yaralı

Adana'da bar önünde 3 kişinin tabancalı saldırısına uğrayan Ömer İmre hayatını kaybetti, Tuncay Bozdoğan ise yaralandı.

Olay, gece yarısı merkez Seyhan ilçesi Kuruköprü Mahallesi İnönü Caddesi'ndeki bir barın önünde meydana geldi. İddiaya göre, bardan çıkan Ömer İmre ve Tuncay Bozdoğan'a, D.D., H.B. ve C.B. tarafından silahla ateş açıldı. Saldırıda vücutlarının çeşitli yerlerine isabet eden mermilerle yaralanan İmre ve Bozdoğan, kanlar içinde yere yığılırken, saldırganlar bir otomobile binip, kaçtı. Yaralanan İmre ve Bozdoğan, çevredekiler tarafından yakındaki özel bir hastaneye kaldırıldı. Durumu ağır olan İmre, doktorların tüm müdahalesine rağmen yaşamını yitirdi.. Tedavisine devam edilen Bozdoğan'ın ise hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi.  Olay yerinde inceleme yapan polisler, çok sayıda boş kovan buldu. Çevredeki güvenlik kameralarını incelemeye alan polis, kaçan şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. Polisin olayla ilgili soruşturması sürüyor.

Görüntü Dökümü

-------

Olay yerinden görüntü

Olay yerindeki polislerden görüntü

Olay yeri inceleme polisinden görüntü

Yerdeki boş ve dolu kovandan görüntü

Olay yeri inceleme polislerinin çalışması

Yerdeki olay yeri numaratörleri ve kovanlardan görüntü

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Gökhan KESKİNCİ/ ADANA,

============================

Hatay'da askeri araç devrildi: 5 asker yaralı

Hatay'ın Yayladağı ilçesinde yağış ve sis nedeniyle kontrolden askeri aracın şarampole devrilmesi sonucu, 5 asker yaralandı.

Kaza, akşam saatlerinde Yayladağı - Antakya Karayolu Sungur Mahallesi yakınlarında meydana geldi. Yağışlı hava ve yoğun sis nedeniyle kayganlaşan yolda sürücüsünün kontrolünden çıkan askeri araç, şarampole devrildi. Kazada araçta bulunan 17 askerden 5'i yaralanırken, diğerleri ise hafif sıyrıklarla kurtuldu. Yaralanan askerler, olay yerine çağrılan ambulanslar ile Hatay Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.

Görüntü Dökümü

-----------

Devrilen araç

İtfaiye aracı

Olay yerinden detaylar

Haber-Kamera: Emek ÇAKILI/ YAYLADAĞI (Hatay),

========================

Ambulansla, otomobil çarpıştı: 5 yaralı

Aksaray'da diyaliz hastasını taşıyan ambulans, kavşakta otomobille çarpıştı. Kazada, hasta Hatice Sarısakal (70) ile birlikte 5 kişi yaralandı.

Kaza, bugün saat 13.00 sıralarında Aksaray-Ankara karayolu Nevşehir Kavşağı'nda meydana geldi. Ramazan Özdemir (64), yönetimindeki 68 KU 305 plakalı 122 Acil Servis'e ait ambulansla  Hatice Sarısakal'ı, diyaliz merkezinden alıp hastaneye götürmek için yola çıktı. Aksaray- Ankara karayolu Nevşehir Kavşağı'na geldiğinde Mesut Özel (34) idaresindeki 34 ABB 635 plakalı otomobille çarpıştı. Çarpışmanın şiddetiyle ambulans devrildi. Kazada sürücüler Özel ve Özdemir,  diyaliz hastası Hatice Sarısakal, yakını   Hörü Dilek ve sağlık görevlisi Adem Ateş (33) yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla Aksaray Devlet Hastanesine kaldırıldı. Tedavi altına alınan yaralıların durumunun iyi olduğu belirtildi.

AMBULANS ŞOFÖRÜNÜN SON GÜNÜYMÜŞ

Kazada yaralanan ambulans şoförü Ramazan Özdemir'in ise emekli olduğu ve bugün son çalışma gününün olduğu öğrenildi. Soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü

-------

Yaralılardan detay

Kaza yerinden detay

Genel ve detay

Haber-Kamera: Erkan ALTUNTAŞ/ AKSARAY,

===========================

Tamir sırasında otomobilde yangın çıktı: 3 yaralı

Konya'nın Ereğli ilçesinde otomobilin tamiri sırasında çıkan yangında 3 kişi yaralandı. Yangın itfaiye ekipleri tarafından söndürülürken, yaralılar hastaneye kaldırıldı.

Yangın, saat 14.30 sıralarında Ziya Gökalp Mahallesi Yeni Sanayi Sitesi'nde Volkan Özyıldız'a ait otomobil tamirhanesinde meydana geldi. Volkan Özyıldız ile işçiler Ömer Cangül ve Suriye uyruklu Muhammet El Ambut, 51 KL 363  plakalı otomobili tamir ederken henüz belirlenemeyen nedenle araç alev aldı. Yangında 3 kişi yaralanırken, çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri tarafından ilk müdahaleleri yapılan yaralılar Ereğli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Otomobildeki alevler ise itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle söndürüldü. Yangın nedeniyle iş yeri ve çevresinde de hasar oluştu.

Görüntü Dökümü

-----------

İtfaiyenin müdahalesi

Araç ve iş yerinden detay

-Genel ve detay

Haber-Kamera: Atilla ATMACA/ EREĞLİ(Konya),

=========================

Kamyonun çarptığı Muhammed Yasin yaşam savaşı veriyor

DİYARBAKIR'da duran araçların arasından annesiyle birlikte yolun karşısına geçmeye çalışırken hareket eden kamyonun altında kalıp ağır yaralanan 4 yaşındaki Muhammed Yasin Barut'un yoğun bakım ünitesindeki yaşam mücadelesi sürüyor. Vücudunda kırıklar, akciğerinde ve kolunda ise hasar meydana gelen Muhammed Yasin'in hayati tehlikesi sürerken, yaşadığı şoku anlatan anne Necla Barut, kamyon şoförü hakkında şikayetçi oldu.

Kaza, Çarşamba günü akşam saatlerinde Elazığ Bulvarı'nda meydana geldi. Necla Barut, Seyrantepe kavşağında elinden tuttuğu oğlu Muhammed Yasin Barut ile duran araçların arasından yolun karşısına geçmek istedi. Bu sırada önündeki araçlar ilerleyince İ.Y., yönetimindeki 06 BV 7497 plakalı kamyonu hareket ettirdi. Muhammed Yasin, kamyonun ön tekerinin altında kaldı. Kamyonun altından çıkarılan çocuk, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürüldü. Mobese kameralarına da yansıyan korkunç kazaya sebebiyet veren kamyon şoförü İ.Y.'nin emniyetteki işlemleri ise devam ediyor.

'ŞOFÖR AŞAĞI İNMEDİ, BANA BAĞIRDI'

Olayın şokunu atlatamadığını söyleyen Necla Barut, 4 çocuğundan üçüncüsü olan Muhammed Yasin'in vücudunda ciddi kırıklar olduğunu belirtti. Kaza sonrası şoför İ.Y.'nin aşağı inmediğini ve kendisine bağırdığını ileri süren Necla Barut, "Küçük bebeğim vardı hastaydı, Diyarbakır'a sevk ettiler acile geldim. Seyrantepe'de indim. Arabalar durmuştu. Bir iki arabadan  geçtim. Kamyon da durmuştu. Ben kamyonu geçtim elimde çanta ve bebek vardı. Ana kucağıma da kamyon çarptı. Arkama döndüm çocuk arabanın altında kaldı. Orada ben bebeğin ana kucağını yere attım. Arabanın altında onu çektim. Sonra döndüm bebeği kaldırmaya çalıştım. Yine ikinci defa çarptı. Ne kapı açtı, ne de çıktı. Artık ben yolun üstüne gittim 'Sen çarpmışsın, çıkmıyorsun, bakmıyorsun, bir çık bakayım' dedim. Şoför aşağı inmedi, bana bağırdı. Bana kızdı, artık ne dediğini bilmiyorum. Oradaki millet benim yanımdaydı. Gençler falan geldiler oraya. O gençler de ona kızdılar. Hiç inmedi ve sormadı. Ben artık orada düştüm. Milletten Allah razı olsun. Bizi götürdüler. Ben orada yarım saat kaldım. Hiç 'Geçmiş olsun' da demedi. Ben adamı görmedim. Yanımda ailem veya başka hiç kimse yoktu" dedi.

'DAVACIYIM'

Baba Halis Barut ise Muhammed Yasin'in ikinci ameliyatını olduğunu, akciğer ve vücudunda ciddi hasarların olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

"Ben Erzurum'daydım ve saat 17.25 sıralarındaydı. Aradım 'Ben arabadan neredeyse ineceğim.' Ondan sonra bir beş on dakika aradan geçti aradım tekrar. Başka bir adam açtı. Baktım ağlama sesi geliyor. Diğer çocuklara bir şey olmuş dedi. 'Çocuğa araba çarpmış.' Ondan sonra adam hiç bakmadan ondan sonra arabadan inmeden götürüp, başka minibüsle hastaneye ondan sonra aradım dayımı. Erzurum'dan arabaya bindim geldim. Oğlumun akciğerinde hasar var ve göğsünde birkaç kemik kırılmış. Kolunda hasar çok var. İkinci ameliyatı oluyor. Doktor her an oğlumun kolunun kesilebileceğini söyledi. Şu anda ameliyat olmasını bekliyoruz. Davacıyım ben. Bütün görüntüler var. Başka bir minibüs çocuğu hastaneye götürmüş. İnsanlık böyleyse eğer demek ki bizim halimiz daha kötü."

Görüntü Dökümü

--------------

Dicle Üniversitesi hastanesinden detaylar

Aile ve akrabaların hastane önünde bekleyişi

Anne ve babasının röportajı

Mobese görüntüleri

Kaza anı

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Emrah KIZIL - Mesut BUDRAÇ/ DİYARBAKIR,

=====================================

Keçiören'de trafik kazası: 3 yaralı

Ankara'nın Keçiören ilçesinde 2 otomobilin çarpıştığı kazada, 3 kişi yaralandı.

Kaza, gece saatlerinde Etlik Mahallesi'nde meydana geldi. Yusuf Görkem idaresindeki SG 386931 yabancı plakalı otomobil ile Ferhat Baytaş kontrolündeki 06 FS 7111 plakalı otomobil, Sakalar Kavşağı'nda çarpıştı. Çarpışmanın şiddetiyle 2 otomobilde savrulurken, yabancı plakalı aracın sürücü Yusuf Görkem ile yanındaki yolcu Alaattin Ortaçağ ve diğer otomobilin sürücüsü Ferhat Baytaş yaralandı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Sağlık ekipleri, kaza yerindeki ilk müdahalenin ardından yaralıları Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırdı. Polis, kazayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü

-------

Ekiplerden görüntü

Kazaya karışan araçlardan görüntü

Yaralının ambulanstan görüntüsü

Genel detay

Haber-Kamera: Fatih POYRAZ/ ANKARA,

=========================

Başkent'te zincirleme trafik kazası: 1 yaralı

ANKARA'nın Çankaya ilçesinde meydana gelen zincirleme trafik kazasında 1 kişi yaralandı. Kaza nedeniyle bir otomobil yanarken, diğer araçlarda hasar oluştu.

Kaza, gece saatlerinde Sokullu Mehmet Paşa Mahallesi'nde meydana geldi. Ahmet Haşim Caddesi'nde seyir halindeki Semih Tetik idaresindeki 06 FZ 2600 plakalı otomobil ile Mert Ozan Taş kontrolündeki 06 BU 0472 plakalı araç, Narlı Caddesi kesişimin de çarpıştı. Çarpışmanın şiddetiyle savrulan 06 FZ 2600 plakalı otomobil, park halindeki 06 EZP 21 plakalı otomobile çarpıp alev aldı. Araçtan alevler yükseldiğini gören diğer sürücüler, hemen yardıma koşarak sürücü Tetik'i araçtan çıkartıp, yangına müdahale etti. Kazada yol kenarında park halinde bulunan 06 C 4409 plakalı servis minibüsünde de hasar meydana geldi. İhbar üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri tarafından yangın söndürülürken, kazada yaralanan Semih Tetik, olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldı.

Polis, kazayla ilgili soruşturma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

İtfaiye ekiplerinin yanan araca müdahalesi

Ekiplerden görüntü

Yaralının ambulanstan görüntüsü

Genel detay

Haber-Kamera: Fatih POYRAZ/ ANKARA,

=========================

Kazada hurdaya dönen kamyondan sağ çıktı

ANKARA'da sebze yüklü kamyon sürücüsü Mahmut Toksoy'un direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yön levhasına çarptı. Kazada sürücü koltuğunda sıkışan Toksoy, kazayı hafif yaralı şekilde atlatırken, kamyon hurda yığınına döndü. Kaza sonucu kamyonda bulunan sebzeler de yola dağıldı.

Kaza, gece saatlerinde Yenimahalle ilçesi Mehmet Akif Ersoy Mahallesi'nde meydana geldi. Anadolu Bulvarı'ndan Fatih Sultan Mehmet Bulvarı istikametine giden Mahmut Toksoy idaresindeki 06 AJ 8296 plakalı sebze yüklü kamyon, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu, Podium Alışveriş Merkezi önünde bulunan alt geçidin girişindeki levhaya çarptı. Çarpmanın şiddetiyle hurda yığınına dönen kamyonun kasası koptu, sebzeler yola savruldu. Toksoy ise sürücü koltuğunda sıkıştı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık, itfaiye ve polis ekibi sevk edildi. Sürücü Toksoy, itfaiye erlerinin uzun uğraşları sonucu sıkıştığı yerden çıkartıldı. Sağlık ekipleri tarafından olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırılan Toksoy'un, durumunun iyi olduğu öğrenildi. Kaza nedeniyle tek yönlü olarak ulaşıma kapanan Anadolu Bulvarı, aracın kaldırılması ve yolun temizlenmesinin ardından yeniden ulaşıma açıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Kamyonda sıkışan sürücüden görüntü

Kurtarma çalışmalarından görüntü

Yola saçılan meyve ve kamyon kasasından görüntü

Ekiplerden görüntü

Genel detay

Haber-Kamera: Fatih POYRAZ/ ANKARA,

=========================

Siirt'te PKK/KCK operasyonu: 4 gözaltı

SİİRT'te terör örgütü PKK/KCK'ya yardım ve yataklık yapanlara yönelik düzenlenen operasyonda 4 kişi gözaltına alındı.

Cumhuriyet Başsavcılığı'nca terör örgütü PKK/KCK'ya yardım ve yataklık yapanlara yönelik soruşturma kapsamında İl Jandarma Komutanlığı ekipleri harekete geçti. Ekipler, adreslerini belirlediği şüphelilere yönelik operasyon düzenledi. Adreslerinde arama da yapılan 4 kişi gözaltına alınarak Jandarma Komutanlığı'na götürüldü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Operasyon düzenlenmesi

Gözaltına alınan şüpheliler

Şahısların İl Jandarma Komutanlığı'na getirilmesi

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: SİİRT,

======================

Karaman'da uyuşturucu operasyonu: 5 gözaltı

KARAMAN'da  polis tarafından yapılan uyuşturucu operasyonunda 2'si kadın 5 kişi gözaltına alındı. Yapılan aramada 4 bin 567 adet uyuşturucu hap ele geçirildi.

Karaman İl Emniyet Müdürlüğü Uyuşturucu ile Mücadele Şubesi ekipleri, Aslı Dudu F. (44) ve Selvinaz Ü.'nün (28) kente uyuşturucu hap getireceği bilgisini aldı. Bunun üzerine takibe aldığı iki kadını, dün kent merkezi girişinde gözaltına aldı. Yapılan aramada kadınların üzerinden 180 adet uyuşturucu hap ele geçirildi. Hapların miktarının eksik olması üzerine araştırmasını derinleştiren polis iki kadın ile onlarla bağlantılı olan Ali K.'nin kargo bilgilerine ulaştı. 3 kişinin, Karaman'da oturan Beytullah D. (24) ve Hasan B.'ye(28), koli halinde kargo gönderdiğini belirledi. Kargo şirketinde gönderilen kolileri inceleyen polis 3 bin 898 adet hap ele geçirdi. Bunun üzerine Ali K., Beytullah D. ve Hasan B. de gözaltına alındı. Şüphelilerin evlerinde yapılan aramada ise 489 adet daha uyuşturucu hap ele geçirildi. Böylelikle 4 bin 567 adet uyuşturucu hap ele geçirilmiş oldu. 5 kişi, yapılan sorgulamanın ardından bugün adliyeye sevk edildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Şüphelilerin adliyeye sevk edilmesi

Haber-Kamera: Muammer ŞEN/ KARAMAN,

=========================

İzmir'de şiddetli rüzgar hayatı olumsuz etkiledi

İZMİR'de, zaman zaman saatteki hızı 45 kilometreyi bulan rüzgar, vatandaşlara zor anlar yaşattı. Yolcu vapuru seferleri de olumsuz hava koşulları nedeniyle saat 17.45'ten itibaren durduruldu.

İzmir'de, sabah saatlerinden itibaren esen şiddetli rüzgar akşam saatlerinde hızını arttırdı ve hayatı olumsuz etkiledi. Bahar aylarının gelmesiyle kalabalıklaşmaya başlayan Kordon Boyu'ndaki banklarda, fırtınayla beraber oluşan dalgalar nedeniyle kimse oturamadı. Zaman zaman saatteki hızı 45 kilometreyi bulan şiddetli rüzgar nedeniyle bazı vatandaşlar yürümekte zorlandı. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin deniz ulaşımı şirketi İZDENİZ'den yapılan açıklamada, yolcu vapuru seferlerinin olumsuz hava koşulları nedeniyle saat 17.45'ten itibaren iptal edildiği bildirildi.

RÜZGAR ETKİSİNİ SÜRDÜRÜYOR

İzmir'de sabah saatlerinde başlayan şiddetli rüzgar etkisini sürdürüyor. Meteorolojiden alınan bilgiye göre, rüzgar kuzey ve kuzeydoğu yönlerinde kuvvetini arttırarak devam edecek. Saatte 75 ile 90 kilometre hıza ulaşması beklenen fırtınanın, yarın (cumartesi) akşam saatlerinden sonra etkisini kaybetmesi bekleniyor. İzmir Meteoroloji 2. Bölge Müdürlüğü, şiddetli fırtına nedeniyle sıcaklıkların düşeceğini ve İzmir, Manisa, Balıkesir'in iç ve doğu kesimlerinde kuvvetli zirai don riskinin bulunduğunu açıkladı. Yetkililer, meyve, sebze ve fide yetiştiricileri ile serada üretim yapan çiftçileri, gerekli tedbirleri alması konusunda uyardı.

Şiddetli rüzgar İzmir'in Aliağa ilçesinde de etkili oldu.

TRAFİK LAMBASI FIRTINA NEDENİYLE KOPTU

İzmir'de, gün boyu etkili olan ve akşam saatlerinden itibaren şiddetini artırıp, saatte 55 kilometreyi bulan hızla esen rüzgar nedeniyle, Torbalı-İzmir Karayolu üzerindeki bir trafik lambası koptu. Karşıyaka'da da bir evin balkon duvarı çöktü.

Saatte 55 kilometreyi bulan hızla esen rüzgar, İzmirliler'e zor anlar yaşattı. Bornova'daki Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi de, fırtınadan payını aldı. Bir işhanının çatısındaki mebran kaplamanın bir bölümü, rüzgar nedeniyle yerinden sökülüp, uçtu. Olayla ölen ya da yaralanan olmadı.Rüzgar, Torbalı ilçesinde de etkili oldu. Torbalı-İzmir Karayolu üzerindeki bir trafik lambası fırtına nedeniyle koptu. Kabloları kopmadığı için bağlı olduğu direkten düşmeyen ve sallanarak tehlike saçan trafik lambası, karayolları ekiplerinin çalışmasıyla söküldü.

Karşıyaka ilçesindeki Gümüşpala Mahallesi'nde bir evin balkon duvarı çöktü. 5 katlı binanın 4'üncü katında bulunan iki dairenin balkonunu birbirinden ayıran ve şiddetli esen rüzgara dayanamayıp blok şeklinde çöken duvar, şans eseri balkon demirlerine takılı kalıp aşağı düşmeyince, facianın eşiğinden dönüldü. Durumun bildirilmesi üzerine gelen iftaiye ekiplerini çalışmasıyla, duvar düştüğü yerden kaldırıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Deniz kenarından, dalgalardan görüntü

Ağaçlardan görüntü

Yürümekte zorlananlardan görüntü

+++

-İzmir'de kıyılardaki fırtınadan görüntü

-Denizdeki kuvvetli dalgalardan görüntü

+++

(Cep telefonu kamerası)

Mebran kaplaması sökülen çatıdan görüntü

Sallanan trafik lambasından görüntü

Haber-Kamera: Davut CAN - Tekin GÜRBULAK/ İZMİR,

======================

Adana'da başörtülü genç kızlara hakaret iddiasına soruşturma

ADANA'da, yolda karşılaştığı başörtülü 2 genç kıza hakaret edip, fiziki müdahalede bulunduğu iddia edilen kadın hakkında şikayet üzerine savcılık tarafından soruşturma başlatıldı.

Olay, merkez Seyhan ilçesi Mavi Bulvar üzerinde 27 Mart'ta saat 17.30 sıralarında meydana geldi. Tekel bayisinden sigara alıp çıkan bir kadın, yürürken karşısına çıkan başörtülü Yaren D. ve Caziye Ö.'ye iddiaya göre önce hakaret etti, ardından da fiziki müdahalede bulundu. Yaşananlar, caddedeki bir işyerinin güvenlik kamerasına da yansırken, saldırıya uğradığını söyleyen genç kızlardan Yaren D., hastaneye giderek darp raporu aldı. Henüz kimliği saptanamayan kadının yüzlerindeki peçeyi açmaya çalıştığını ileri süren 2 genç kızın şikayeti üzerine, 'kasten yaralama' ve 'hakaret' iddiasıyla savcılık tarafından soruşturma başlatıldı.

İfade veren kızlardan Yaren D., kaldırımdan geçen kadının önce kendilerine hakaret ettiğini, ardından da yüzündeki peçeyi açmaya çalışıp, elini, yüzünü çizdiğini ileri sürdü. Yaren D. ifadesinde, "Sarışın 35-40 yaşlarında renkli gözlü bir kadın, bize hitaben '......' diye bağırdı. Arkadaşım 'Pardon bir şey mi dediniz?' diye sordu. Kadın hakaretlerini sürdürdü. Daha sonra kadın, üzerime yürüdü. Peçemi açıp elimi, yüzümü çizdi. Daha sonra kadını uzaklaştırdılar. Kadına 'Polisi arıyorum' dediğimde, 'Ara ara' dedi. Sonra olay yerinden nereye gittiğini bilmiyorum" dedi.

Caziye Ö. de ifadesinde benzer iddialarda bulundu. Caziye Ö., "Kadına 'Bu örtü Allah'ın emri' dedim. Daha sonra  kadın Yaren'in peçesine saldırdı ve yüzünü çizdi. 'Burası Türkiye Cumhuriyeti burada yaşayamazsınız' dedi" diye konuştu.

İddialarla ilgili soruşturma başlatılırken, genç kızlara saldıran kadının kimliğinin saptanarak, ifadesinin alınması için çalışmanın sürdüğü bildirdi.

GENÇ KIZLAR KONUŞTU

Yolda karşılaştığı bir kadın tarafından sözlü ve fiziksel saldırıya uğrayan başörtülü Yaren Demir ve Caziye Öztekin konuştu. Yaşanan olaydan dolayı üzüntü duyduklarına söyleyen Demir, "Olay günü, Caziye ile bir arkadaşımızı ziyaretten dönüyorduk. Yoldan geçen bir kadın, bize hakaret etti. Bende ne olduğunu sordum, küfür ederek üzerimize yürüdü, peçemi açıp suratımı çizdi. Daha sonra çevredeki esnaf bizi ayırdı, kadın ise olay yerinden kaçtı. Bizde polise giderek şikayetçi olduk" dedi.

'SİYASET MALZEMESİ OLMASINI İSTEMİYORUZ'

Yaren Demir'in babası Ahmet Demir ise, "Toplumumuz malesef kutuplaştı, biz bu olayın farklı bir yöne çekilmesini, siyaset malzemesi olmasını istemiyoruz " dedi.

Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

GÖZALTINA ALINDI

Başörtülü iki genç kıza sözlü ve fiziksel tacizde bulunduğu öne sürülen Z.G. isimli kadın, gözaltına alındı. Başlatılan şoruşturma kapsamında kimliği belirlenen kadının, Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı Gasp Büro Amirliği ekiplerince gözaltına alındığı öğrenildi. Şüphelinin, Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgusu devam ediyor.

Görüntü Dökümü

--------

Çarşaflı kızların kaldırımda yürümesi

Kadının kızlarla tartışması ve yaşanan arbede

Vatandaşların kızları sakinleştirmeye çalışması

Kızın telefonla görüşmesi

Polis aracının gelişi

Kızların polis aracına binerek gidişi

+++

Olay yerinden aktüel görüntüler

+++

Kızlar ve Ahmet Demir'den genel, detaylar

Caziye Öztekin ile röportaj

Ahmet Demir ile röportaj

Haber-Kamera: ADANA,

=======================

Girdikleri evde köpeği banyoya kilitleyen hırsızlardan soygun

Amasya'da girdikleri evdeki pekines cinsi 'Çakıl' adlı köpeği banyoya kapatatan hırsızlar, çaldıkları parayla kayıplara karıştı.

Olay, Merkeze bağlı Şeyhcui Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, İ.D., ve M.D., çiftine ait eve giren kimliği belirsiz hırsızlar, evde karşılarına çıkan pekines cinsi 'Çakıl' adlı köpeği görünce panikledi. Bir süre kovalamaca sonucu yakaladıkları köpeği banyoya kilitleyen hırsızlık, evde ziynet eşyalarını aramaya başladı. Hırsızlar,  ev sahiplerinin birikmiş bin 800 dolar ve 50 euro parasını alarak kayıplara karıştı.

Eve dönen çiftin durumu bildirmesi üzerine, harekete geçen polis ekipleri, kaçan şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü

-----------

Evin dışından detay

Hırsızlık yapılan evden detay

Olay yeri inceleme ekiplerinden detay

Diğer detaylar

Haber-Kamera: Sinan HARMANCI/ AMASYA,

============================

5 aylık bebeği eczaneye bırakıp kaçtı

Kayseri'de kimliği belirsiz kadın, ilaç alma bahanesiyle girdiği eczanede, kucağında battaniyeye sarılı 5 aylık erkek bebeği bırakarak ayrıldı. Bebek koruma altına alınırken, kadının bulunması için çalışma başlatıldı.

Kimliği belirlenemeyen 20 yaşlarındaki kadın, saat 16.50'de merkez Kocasinan ilçesi Hacısaki Mahallesi Çimen Sokak'taki eczaneye girdi. Kadın, eczane çalışanlarından ağrı kesici ilaç istedi. Daha sonra kucağında battaniyeye sarılı bebeği sandalyeye koyan kadın, çalışanlara, "Ben arabadan para almaya gidiyorum. Bebek ağlarsa biberonu yanında" diyerek dışarıya çıktı. Kadının dönmemesi üzerine çalışanlar, polise haber verdi.

Polis, güvenlik kamerasını inceledikten sonra bebeği Asayiş Şube Müdürlüğü Çocuk Şubesi'ne götürdü. Bebek koruma altına alınırken, kadının bulunması için çalışma başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

----------------

-Eczaneye bırakılan bebeğin polis kucağında merkeze götürmesi

Görgü tanıkları ile röportaj

Eczane içinden güvenlik kamera görüntüsü

Diğer görüntüler

Haber-Kamera: Yasin DALKILIÇ - Muhammed KISIR/ KAYSERİ,

==========================

Polisten kaçan alkollü 'stajyer' sürücüye 20 bin TL ceza

BURSA'da, polisin 'dur' ihtarına uymayarak otomobil ile kaçan alkollü stajyer sürücü, 30 kilometre süren kovalamacanın ardından yakalandı. Sürücüye farklı suçlardan yaklaşık 20 bin TL ceza kesildi.

Olay, gece saatlerinde merkez Osmangazi ilçesi Yunuseli Mahallesi'nde meydana geldi. Polis, gece kulübünden çıkan Emir Ş. ile Metin Y.'nin içinde bulunduğu 16 L 4978 plakalı otomobili durdurmak istedi. Polisin 'dur' ihtarına uymayan sürücü Emir Ş., kaçmaya başladı. Bunun üzerine İl Emniyet Müdürlüğü Osmangazi Suç Önleme ve Soruşturma ve Asayiş Ekipler Amirliği ekipleri otomobili kovalamaya başladı. Yaklaşık 1 saat süren 30 kilometrelik kovalamacanın ardından ekipler, 1050 Konutlar Mahallesi Akpınar Kavşağında otomobilin önünü keserek iki şüpheliyi yakaladı. Polis ekiplerine bir süre direnen kişiler, korktukları için kaçtıklarını söylerken, şüphelilerin 425 promil alkol aldıkları belirlendi. Otomobilde yapılan arama sonucunda çok sayıda alkol şişesi bulundu.

20 BİN TL CEZA

Polis otomobiline çarparak kaçan şüphelilere sürücü Emir Ş.'nin 425 promil alkolle araç kullanmak, aracın muayenesinin olmaması, drift yapmak, trafikte makas atarak ilerlemek, trafiği tehlikeye düşürmek, araçta teknik değişiklik, abartı egzoz takmak, ters şeritte ilerlemek, emniyet kemeri takmamak ve 'dur' ihtarına uymamak suçlarından toplamda yaklaşık 20 bin TL ceza kesildi. Sürücü Şimşek'in stajyer ehliyetine el konulurken otomobil trafikten men edildi. Otomobil çekici ile olay yerinden kaldırılırken 2 şüpheli ifadeleri alınmak üzere polis merkezine götürüldü.

Görüntü Dökümü

-------------

-Şüphelilerden görüntüler

-Sürücünün alkolmetreyi üflemesinden görüntü

-Otomobilden görüntüler

-Polis ekiplerinin otomobili aramasından görüntüler

-Otomobilden çıkan alkol şişelerinden görüntüler

-Otomobilin çekici ile çekilmesinden görüntü

Haber-Kamera: Serkan AKKUŞ - Muammer İRTEM - İsmail Hakkı SEYMEN/ BURSA,

==========================

Kırkağaç'ta 2 bin 400 uzman erbaş görev yerlerine uğurlandı

MANİSA'nın Kırkağaç ilçesindeki 6'ncı Jandarma Eğitim Alay Komutanlığında kursiyer olarak 20 haftalık eğitimlerinin tamamlayan 2 bin 400 uzman erbaş, törenle görev yerlerine uğurlandı.

Kırkağaç 6'ncı Jandarma Eğitim Alay Komutanlığı'ndaki eğitimlerini tamamlayan uzman erbaşların görev yerlerine dağıtımı için düzenlenen törene Manisa Valisi Ahmet Deniz, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Musa Çitil, Manisa İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Erhan Can, Jandarma Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanı Tuğgeneral Semih Okyar, Kırkağaç Kaymakamı Murat Büyükköse, Kırkağaç Belediye Başkanı AK Parti'li Yaşar İsmail Gedüz, bazı siyasi partilerin temsilcileri, şehit yakınları, gaziler ve uzman erbaşların yakınları katıldı. Saygı duruşunda bulunulup, İstiklal Marşı'nın okunmasından sonra Kırkağaç 6'ncı Jandarma Alay Komutanı Albay Ahmet Sel, törenin açılış konuşmasını yapıp, görev yerlerine gidecek uzman erbaşlara yeni görevlerinde başarı diledi. Ardından, çeşitli dallarda dereceye giren uzman erbaşlara Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin ve Manisa Valisi Ahmet Deniz tarafından çeşitli hediyeler verildi.

Orgeneral Arif Çetin konuşmasına, "İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu'nun sevgi ve selamlarını iletiyorum" diyerek başlayıp, "Tarihi şan ve şerefle dolu Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı'na uzman erbaş yetiştiren 6'ncı Jandarma Komando Eğitim Alay Komutanlığımızın bu önemli gününde sizlerle burda olmaktan mutluluk duyuyorum" dedi.

Konuşmaların ardından komandolar çeşitli gösteriler sundu. Komandoların gösterisi tören alanını dolduranlar tarafından uzun süre ayakta alkışlandı. Tören, geçit merasimi ile sona erdi. Törenin sonunda Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, uzman erbaşların ailelerini kırmayıp, birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Geçit töreni

Konuşmalar

İzleyenler

Törenden genel ve detay

Haber-Kamera: MANİSA,

========================

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni - 1 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement