Mühendis Küçükcan için İMO'da tören düzenlendi
Gaziantep'te cami inşaatında kubbeye beton dökmek için kurulan iskelenin çökmesi ile enkaz altında kalan ve yaklaşık 33 saat süren çalışmayla cansız bedenine ulaşılan mühendis Korkut Küçükcan (38) için İnşaat Mühendisleri Odası'nda (İMO) tören düzenlendi. Akkent Mahallesi'nde yapımı devam eden cami inşaatında kubbeye beton dökmek için kurulan ahşap iskele, Perşembe günü çöktü. Bu sırada güçlendirme projesi kapsamında ölçü almak için inşaatta bulunan mühendis Korkut Küçükcan, enkaz altında kaldı. İhbarla bölgeye sevk edilen AFAD, UMKE, sağlık, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Enkaz altındaki Küçükcan'ı bulmak için başlatılan çalışmalarda 33 saat sonra Küçükcan'ın cansız bedenine ulaşıldı.'MESLEKTAŞLARI TARAFINDAN TÖREN DÜZENLENDİ'Küçükcan için bugün İnşaat Mühendisleri Odası'nda tören düzenlendi. Törene, Küçükcan'ın ailesi, arkadaşları ve sevenleri katıldı. Tören için odaya Korkut Küçükcan'ın tabutu getirildi. Burada Küçükcan'ın özgeçmişi okunarak, slaytla resimleri gösterildi. Sevenlerinin gözyaşlarına boğulduğu törende, Korkut Küçükcan için saygı duruşunda bulunarak, tabutuna karanfil bırakıldı.Törende olayla ilgili sorumluların hesap vermeleri için çalışmalara başlanacağını ifade eden İMO başkanı Gökhan Çeliktürk, şunları söyledi: "Bugün burada, genç yaşta görevini yapmak isterken aramızdan ayrılan değerli arkadaşımız, meslektaşımız, canımız, Korkut Küçükcan'ı ebedi yolculuğuna uğurlamak için burada bulunmaktayız. Korkut Küçükcan çok iyi bir evlat, çok iyi bir baba, çok iyi bir eş, çok iyi bir arkadaş ve çok iyi bir meslektaşımızdı. Bu yüzden hepimiz üzüntülüyüz. Mesleğini icra ederken iskele göçmesi sonucu meydana gelen göçüğün altında kalan inşaat mühendisi Korkut Küçükcan, meslektaşım olmaktan öte, değerli bir dostum, kardeşimdi. Olayın duyulmasından itibaren onu göçük altından kurtarabilmek için tüm dostları, ailesi, meslektaşları, arama kurtarma faaliyeti olan veya olmayan bütün kurumlar, inşaat işçilerimizle saatlerce yoğun çaba gösterdik. Ama maalesef başaramadık. Göçük altında kalan sadece Korkut değil, Gaziantep olarak hepimiz kaldık. Çaresizlik dedikleri duyguyu çok kötü bir biçimde sizlerle beraber yaşadık. 33 saat boyunca çırpındık ama zaman çok hızlı geçti. Olayın meydana geldiği camii inşaatı ve arama kurtarma çalışmaları ile ilgili çok sayıda yanlışlıklar, eksiklikler var. Söylenecek, konuşulacak çok şeyimiz var. Ancak acımız büyük, acımız taze, yüreğimiz yanıyor. Canımızdan bir can gitti. Elbette Korkut kardeşimizi uğurladıktan sonra yasal girişimlerde bulunacak, sorumluların hesap vermesini sağlayacaktır. Korkut kardeşimize yüce Allah'tan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlarına sabırlar diliyorum."Törenin sona ermesinin ardından, Korkut Küçükcan'ın cenazesi öğle vakti toprağa verilmek üzere Asri Mezarlık'taki Şireci Camisi'ne götürüldü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ------------------------------Küçükcan'ın cenazesiTörene katılanlarGökhan Çeliktürk'ün konuşmasıTörende ağlayanlarCenaze aracının çıkışıGenel ve detay görüntüler
Haber: Eyyüp BURUN-Kamera: Mustafa KANLI-GAZİANTEP-DHA
=========================
Bariyerlere çarpan TIR'ın şoförü yaralandı
Gaziantep'in Nurdağı ilçesinde, kontrolden çıkıp yol kenarındaki bariyerlere çarpan TIR'ın şoförü İbrahim Bulat (42), yaralandı. Kaza, sabahın erken saatlerinde Nurdağı-Gaziantep otoyolun 5'inci kilometresinde meydana geldi. Nurdağı yönüne giden İbrahim Bulat (42) yönetimindeki 34 JP 7323 plakalı TIR, sürücüsünün kontrolünden çıkarak yol kenarındaki bariyerlere çarptı. Yoldan geçen diğer sürücülerin ihbarı üzerine kaza yerine sağlık, itfaiye ve güvenlik güçleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri tarafından sıkıştığı yerden çıkarılar İbrahim Bulat, ambulansla Nurdağı Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Ayağında kırıklar oluşan Bulat, ilk müdahalesinin ardından Gaziantep Dr. Ersin Aslan Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-------------------------------Kaza yeriSıkışan sürücüyü kurtarma çalışmasıEkiplerin hareketliliğiGenel ve detay görüntüler
Haber- Kamera: Kadir ÇELİK-GAZİANTEP-
=========================
Yüzlerce balık telef oldu
Mersin'in Tarsus ilçesinde sulama kanalında bulunan 3 çeşit balık türünden yüzlercesi, henüz belirlenemeyen nedenle telef oldu.Tarsus ilçesi Kavaklı Mahallesi Devlet Bahçeli Bulvarı üzerinde mahalle arasında oyun oynayan çocuklar, sulama kanalında yüzlerce balığın telef olduğunu görünce polise ihbarda bulundu. İhbar üzerine bölgeye Tarsus İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, DSİ ve İlçe Tarım Müdürlüğü ekipleri geldi. Levrek, gökkuşağı ve yılan balığı türlerinin su yüzüne çıktığı görülürken, mahalleli balıkların zehirlenmiş olabileceğini öne sürdü. Ekipler, balıkların neden telef olduğuyla ilgili inceleme başlattı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-------------------------------Ölü balıkların görüntüsüSu da balık toplayan görevliSulama kanalında ilerleyen görevliGörevlinin açıklamasıÖlümleri haber veren çocuğun açıklaması
Haber-Kamera: Okan ÇALIŞKAN/ TARSUS, (Mersin),
=========================
Hacivat ve Karagöz'ün yaratıcısının refüjdeki sembolik mezar taşına tepki
Muğla'nın Milas ilçesinde, bir bulvardaki refüjde bulunan ve Hacivat ve Karagöz'ün yaratıcısı olarak bilinen Şeyh Şüşteri'ye atfedilen sembolik mezar taşı, bakımsızlık ve ilgisizlik nedeniyle bir kez daha gündeme geldi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Namık Açıkgöz, Türk kültüründe önemli bir isim olan Şeyh Şüşteri'ye sahip çıkılıp, ilçeye kente anıt mezar kazandırılmasını istedi.Türk-İslam tarihi ve insanlık adına çok değerli biri olan Evliya Çelebi'nin 'Mezarına giderseniz, gülersiniz' ifadeleriyle tanımladığı Şeyh Şüşteri, İran'da doğdu. Tam adının "Şeyh Mehmet Küşteri" olduğu biliniyor. İran'dan Bursa'ya gelerek Karaşeyh Mahallesi'ne yerleşti. Halk tarafından çok sevildi. Kökeni Doğu olan 'hayal oyunu'nun ustalarındandı. Orhan Gazi döneminde yaşadı. Söylencede, Hacivat ve Karagöz'ün idam edilmesinden sonra Karagöz-Hacivat ikilisini perdeye yansıtan kişi olarak anılıyor. 1940'lı yıllarda Milas Belediyesi tarafından gerçekleştirilen yol çalışmalarında vatandaşların Şeyh Şüşteri'ye ait olduğunu düşündükleri yatır, yolun altında kaldı. Bölgeye modern bir hava kazandırmak için şehir stadyumu, kaymakamlık gibi binalar inşa edildi. Daha sonraki yıllarda vatandaşların girişimleriyle caddeye Şeyh Şüşteri'nin anısını yaşatmak için de bir anı taşı dikildi. Anı taşı, her yol çalışmasının ardından farklı bir şekil aldı. Son olarak 2014 yılındaki çalışmanın ardından çevresindeki zincirler söküldü. Evliya Çelebi'nin seyahati sırasında 'Şeyh Şüşteri'nin yaşadığı şehir' olarak tanımladığı Milas'ta Hacivat ve Karagöz'ün yaratıcısı Şüşteri'nin bakımsızlığı ile hatırlanan mezarı, yeniden gündeme geldi.PROF. DR. AÇIKGÖZ: ÖNEMLİ BİR ŞAHSİYETŞeyh Şüşteri'nin Hacivat ve Karagöz oyununun mucidi, önemli bir şahsiyet olduğunu belirten Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Namık Açıkgöz, "Hacivat Karagöz oyununu ortaya çıkaran Şeyh Şüşteri, genel yaygın adıyla Şeyh Küşteri, Milas merkezde yaşamış bir zattır. 14. yüzyılda yaşadığı tahmin ediliyor. En net kaynak, önce 1332 yılında Milas'a gelen İbn Battuta Seyahatnamesi'nde var. İbn Battuta Seyahatnamesi'nde Şeyh Şüşteri'ye Baba Şüşteri dendiği aktarılıyor. Menteşe Beyi Emir-i Şücaeddin Orhan Bey katında da çok değerli biri olduğunu, halk katında da ise ona bir evliya muamelesi yapıldığını biliyoruz. 1332 yılında, 150 yaşında olduğu söyleniyor" dedi.Prof. Dr. Açıkgöz, Hacivat ve Karagöz'ün yaratıcısı olarak bilinen Şeyh Şüşteri'ye atfedilen sembolik mezar taşının bakımsızlığına dikkat çekerek, şöyle devam etti: "Açık söyleyeyim, bazı Milaslılar ile konuştuğumuz zaman onlar bile Şeyh Şüşteri'yi bilmiyorlar, çünkü farkındalık sağlayacak bir yerde değil. Hazır meydan var zaten orada, o muhitte bir yerde, bir anıt mezar yapılıp Hacivat-Karagözlerle süslenerek bir kültürel değer kazandırılması, hem Milas için, hem Muğla için, hem de Türk kültürü için önemli olacaktır. Sanırım yetkililer gerekli mesajı alırlar ve böyle bir hareketi gerçekleştirerek Türk kültürüne katkıda bulunurlar."'İSTESELERDİ YAPILIRDI'Milas'ta yaşayan Gazeteci Olcay Akdeniz ise, "Burada mezar yok. Mezar yolun altında kaldı. Bugün ortaya çıkarılabilir mi? Mümkün değil. Neden mümkün değil? O yıllarda Milas'ın pek çok yerinde şehir içinde mezarlıklar oluşmuş. Çünkü 19'uncu yüzyılda 2 büyük salgın hastalığın yaşandığı biliniyor. İnsanlar, ölen kişileri mezarlığa bile yetiştirememişler. O yüzden en yakın yerlere gömüler yapılmış. Şimdi tut ki burada kazı yaptık, kemik çıktı. Bunun Şeyh Şüşteri'ye ait olduğunu bilebilmek mümkün değil. DNA'sı yok, eşleştirebileceğimiz akrabası yok. Nasıl iddia edeceğiz 'Bu Şeyh Şüsteri'nin kemikleri' diye? O dönemki insanlar son derece mütevazı yaşıyorlardı. Eğer isteselerdi Şeyh Şüşteri'nin de sevenleri, müritleri veya o dönemki Menteşe Beyleri onun adına türbe yaparlardı. Menteşe Beyliği'nin başkenti Beçin'de türbe, zaviye, tekke vardı. Onun adına da yaparlardı. Bu insanlar gösterişe düşkün, kendi adlarına büyük türbeleri olsun diye düşünen insanlar değil" diye konuştu.PANEL 21 KASIM'DAÖte yandan geçen günlerde Ak Parti Muğla Milletvekili Yavuz Demir, Şeyh Şüşteri'ye sahip çıkılması ve kültürel mirasının korunması için girişimde bulunarak, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Gökhan Yazgı'ya Milas ziyareti sırasında konuyla ilgili bilgi aktarmıştı. Bu girişimin ardından Milas Kaymakamlığı başkanlığında, Şüşteri'yi konu alan bir panel planlandı. Milas Kaymakamlığı başkanlığında, Milas Müze Müdürlüğü ve Beçin Kalesi Kazı Başkanlığı işbirliği ile 21 Kasım Perşembe günü saat 14.30'da Milas Halk Eğitimi Merkezi Konferans Salonu'nda, 'Perdeye Yansıyan Tebessümün Mimarları: Hacivat - Karagöz ve Şeyh Şüsteri' konulu panel düzenlenecek. İstanbul Medeniyet Üniversitesi ve Üsküdar Üniversitesi'nden Grup Lotus'un İstanbul Müzik Dinletisi'nin sunulacağı panelde, Prof. Dr. Kadir Pektaş, Prof. Dr. Namık Açıkgöz, Prof. Dr. Adnan Çevik, Dr. Öğrt. Üyesi Ümral Deveci birer sunum yapacak.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ------------------------------Şeyh Şüşteri'nin mezar taşından görüntüProf. Dr. Namık Açıkgöz'ün açıklaması-Gazeteci Olcay Akdeniz'in açıklaması
Haber- Kamera: Yunus Erman DOĞRUYOL/ MİLAS (Muğla),
=========================
Salih, minibüsün çarptığı kamyonetin altında can verdi Antalya'da emniyet şeridine park edilen kamyonete, kontrolden çıkan minibüs çarptı. Bu sırada araçtan çilek kasası indiren Salih Geyikçi (16), bariyere çıkan kamyonetin altında kalarak yaşamını yitirdi.Kaza, sabah saatlerinde Antalya- Serik yolu D-400 karayolunda meydana geldi. 55 GN 023 plakalı kamyoneti emniyet şeridine park eden Ali Geyikçi, kardeşi Salih ile birlikte yol kenarında satışını yapmak üzere çilek kasalarını araçtan indirmeye başladı. Bu sırada Serik yönüne giden 07 AFS 765 plakalı minibüs, sürücüsünün kontrolünden çıkıp, kamyonete arkadan çarptı. Çarpmanın şiddetiyle bariyerlere çıkan kamyonetin altında kalan Salih Geyikçi, yaşamını yitirdi. Ali Geyikçi ise ayağından hafif şekilde yaralandı. Minibüs sürücüsü ise kazanın ardından yaya olarak kaçtı.İhbar üzerine gelen sağlık ekipleri, Ali Geyikçi'ye ayakta müdahale etti. Salih Geyikçi'nin cansız bedeni ise cenaze aracına konularak Antalya Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. Olayı öğrenip kaza yerine gelen Salih Geyikçi'nin yakınları, minibüsün camlarını kırdı. Polis, Geyikçi'nin yakınlarını güçlükle sakinleştirdi.Minibüsün adı açıklanmayan sürücüsü ise polis merkezine giderek teslim oldu. Yapılan incelemenin ardından kısa süreliğine kapatılan yol, yeniden ulaşıma açıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ------------------------------Salih'in altında kaldığı kamyonetin görüntüsüPolislerden ve yakınlarından görüntüKamyonetten detay görüntülerYakınlarının gazetecilere tepkisiKamyonetten ve etrafa saçılan çileklerden görüntüCenaze aracı, ambulans ve itfaiyeden görüntüSıkışan trafiği kontrol eden polisten görüntüÖlenin yakınlarından görüntüÖlenin yakınlarının olay yerine gelişleriKazada taşlanan minibüsten görüntüÖlenin yakınlarının yerde ağlarken görüntüsüYoldan ve ağlayanlardan görüntüCamları kırılan minibüsün genel görüntüleriCenazenin kaldırılışı ve cenaze aracına konulmasıOlay yerinden detay görüntüler
Haber: Alparslan ÇINAR-Kamera: Süleyman EKİN/ANTALYA,
==========================
Anıtkabir'de slogan atanlara küfür eden iş insanı yeniden adliyede
Kocaeli'de, sosyal medyada yayınladığı videoyla Anıtkabir'de 'Recep Tayyip Erdoğan' sloganı atan gençlere küfrettiği gerekçesiyle gözaltına alınıp, adli kontrolle serbest kalan iş insanı Mehmet Avcı, yeniden gözaltına alındıktan sonra ikinci kez adliyeye sevk edildi. Vatanseverler Hareketi Derneği Başkanı olan, iş insanı Mehmet Avcı, sosyal medyada yayınladığı videoda, Anıtkabir'de 'Recep Tayyip Erdoğan' diye slogan atan gençlere küfretti. Kocaeli Cumhuriyet Savcılığı'nca başlatılan soruşturma kapsamında, önceki gün gözaltına alınan Avcı, dün sabah adliyeye sevk edildi. Avcı, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Başsavcılığın kararıyla Mehmet Avcı, dün serbest kaldıktan sonra yayınladığı videolar nedeniyle yeniden gözaltına alındı. Savcılıktan yapılan yazılı açıklamada, şunlar kaydedildi: "Başiskele ilçesinde ikamet eden Mehmet Avcı'nın kendi Facebook hesabında halkı kin ve düşmanlığa tahrik edici şekilde sözler sarf etmesi üzerine Cumhuriyet Başsavcılığımızca resen soruşturma başlatılmıştır. Soruşturma kapsamında; şüpheli Mehmet Avcı 'Halkı Kin ve Düşmanlığa Alenen Tahrik' suçundan gözaltına alınmış, tutuklama talebiyle Kocaeli nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilmiş, şüpheliye isnat edilen eylem TCK 216/2 maddesi kapsamında değerlendirilmiş, yasada öngörülen ceza miktarı itibariyle eylemin tutuklama yasağı kapsamında kaldığı düşüncesiyle şüpheli adli kontrol kararıyla serbest bırakılmıştır. Şüphelinin salıverildikten sonra benzer mahiyette yeni videolar yayınlaması ve eylemine devam etmesi sebebiyle Cumhuriyet Başsavcılığımızca 16 Kasım tarihinde yeniden gözaltına alınmasına karar verilmiş ve şüpheli gözaltına alınmıştır."Mehmet Avcı, emniyetteki işlemlerin ardından bugün yeniden adliyeye sevk edildi.
TUTUKLANDIDün adli kontrolle serbest kalmasının ardından yeniden yayınladığı videolar nedeniyle gözaltına alınarak bugün sabah adliyeye sevk edilen Mehmet Avcı, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
(GÖRÜNTÜLER DÜN GEÇİLDİ)
HABER: Dinçer AKBİR- Alişan KOYUNCU/İZMİT(Kocaeli),
=========================
Uyuşturucu parası beklerken polis geldi
Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinde uyuşturucu satıcısı Metin K. (35), 'torbacı' diye tabir edilen sokak satıcısı Mustafa İ.'ye (39) uyuşturucu verip, parasını getirmesini söyledi. Torbacının evine giderek getireceği parayı bekleyen Mehmet K., eve gelen polis ekiplerince yakalandı.Elbistan İlçe Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Büro Amirliği ekipleri, içerisinde 2 kişinin bulunduğu bir otomobili şüphe üzerine durdurmak istedi ancak sürücüsü 'dur' ihtarına uymayarak kaçmaya başladı. Kovalamaca sonunda sanayi sitesinde durdurulan otomobildeki Mustafa İ. yakalanırken, şüphelilerden biri kaçtı. Araçta yapılan aramada yoğurt kovası içerisinde 1 kilo 230 gram sentetik uyuşturucu ile 5,82 gram esrar ele geçirildi.'BEN SİZİ BEKLEMİYORDUM'Mustafa İ., uyuşturucuyu Metin K.'dan aldığını ve evinde uyuşturucunun parasını beklediğini söyledi. Bunun üzerine Mustafa İ.'nin evine giden ekipler, bahçede Metin K.'yı yakaladı. Polisi birden karşısında görünce şoke olan Metin K., o anın şaşkınlığında "Ağabey ben sizi beklemiyordum" dedi. Mustafa İ. ve Metin K., gözaltına alınarak sorgulanmak üzere emniyete götürüldü. Her iki şüpheli sorgularında suçlarını itiraf ederken, uyuşturucuyu Gaziantep'ten temin ettiklerini, paketlerken de Mustafa İ.'nin bir yakınından aldıkları teraziyi kullandıklarını söyledi. Mustafa İ.'nin adreslerinde yapılan aramada tabanca ve tüfek mermileri ile 2 hassas teraz ele geçirildi. Mustafa İ. ile Metin K., sorgularının ardından sevk edildikleri adliyede mahkemece tutuklanarak cezaevine konuldu. Öte yandan otomobilden kaçan diğer şüphelinin kimliğinin belirlendiği, yakalamak için çalışmaların devam ettiği belirtildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ------------------------------Ele geçirilen malzemelerUyuşturucudan detayMermilerden detay
Haber-Kamera: Ömer KOÇ-KAHRAMANMARAŞ-DHA
Son Dakika › Güncel › DHA YURT BÜLTENİ-7 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?