Silopi'ye zırlı personel taşıyıcı sevkiyatı
GAZİANTEP'ten yola çıkan zırhlı personel taşıyıcı yüklü TIR'lardan oluşan 2 konvoy, dün akşam geç saatlerde Şırnak'ın Silopi İlçesi'ne vardı.
Gaziantep'ten yola çıkan askeri araç konvoyu dün gece saat 22.50 ile 00.30 saatlerinde 2 konvoy halinde Şırnak'ın Silopi İlçesine giriş yaptı. Şehir merkezinden geçiş yapan TIR'ların üzerinde, 60 adet zırhlı personel taşıyıcı araçlarının yüklü olduğu görüldü. Emniyet ve jandarma ekipleri eşliğinde hareket eden askeri konvoy, ilçeye 10 kilometre uzaklıktaki Hac Konakla Merkezi'ndeki Şehit Ercüment Türkmen Kışlası'na konuşlandırıldı. Konvoyun ilçe merkezinden geçişi sırasında yolun her iki tarafında sıkı güvenlik önlemleri alındığı görüldü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Askeri Tır'lara yüklü zırhlı araçlar
ZPT sevkiyatına eşlik eden Ural ve Kobralar
Birinci ve ikinci sevkiyatın geçişinden detaylar
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mehmet Selim YALÇIN/SİLOPİ (Şırnak), -
=======================================
Mersin Büyükşehir'e ihale operasyonu: 20 gözaltı
MERSİN Büyükşehir Belediyesi'ne düzenlenen ihale operasyonunda 20 çalışan gözaltına alındı.
Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, ihaleye fesat karıştırma ve haksız mal edinimi iddialarla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında sabah saatlerinde bir çok adrese eş zamanlı operasyon yaptı. Mersin Büyükşehir Belediyesi'nde çalışan 20 kişinin gözaltına alındığı operasyonda ekipler belediye binasında da bazı bilgisayar ve dosyalara el koydu. Sağlık kontrolünden geçirilen şüpheliler iddialarla ilgili sorgulanmak üzere Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.
Mersin Büyükşehir Belediyesi'ne bir süre önce Fetullahçı Terör Örgütü (FETO) soruşturması kapsamında operasyon düzenlenmiş, Genel Sekreteri ve eski Vali Yardımcısı Haluk Tunçsu'nun da aralarında bulunduğu 10 kişi tutuklanmıştı.
ADANA'DA GÖZALTI
Adana'nın Seyhan İlçe Belediyesi Muhasebe Servisi yetkililerinden N.B. de Başkan Azim Öztürk dönemindeki bazı iddialar ile ilgili olarak FETÖ soruşturması kapsamında gözaltına alındı.
GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR
Haber: Ali Ekber ŞEN/ MERSİN, -
===============================================
Sınırdaki Mehmetçiği duygulandıran kargo
ANKARA'da bir grup öğrenci ve öğretmen, terörle mücadelede büyük başarı gösteren Hakkari'deki Jandarma Özel Harekat Taburu'na moral vermek amacıyla, kargoyla çeşitli yiyecekler ve duygularını anlatan mektuplar gönderdi.
Ankara Mehmet Zakir Ekni Anadolu Lisesi öğrenci ve öğretmenlerinin gönderdiği sevgi kolileri, Hakkari'deki Fatihler Jandarma Komando Özel Harekat Taburu'na ulaştı. Annelerinden yardım alarak çeşitli börekler ve yöresel yemekler yapan öğrenciler, duygularını da mektuplara yazarak gönderdi. Anne eli değmiş yiyecekleri iştahla tüketen askerler, kendilerine yazılan mektupları okuyup asker selamıyla çekilen fotoğrafları görünce büyük mutluluk yaşadı. Askerler, Ankara Mehmet Zakir Ekni Anadolu Lisesi öğrencilerine ve öğretmenlerine teşekkür etti. Askerler, "Ankara'daki kardeşlerimiz ve öğretmenlerimiz ikramda bulunmuşlar. Zor şartlarda görev yaparken, sevgiyle gönderilen bu koliler, bize duygusal anlar ve büyük mutluluklar yaşattı" dedi.
'VATANSIZ KALMAMIZA LÜTFEN İZİN VERMEYİN, OLUR MU'
Daha sonra örencilerden gelen duygu yüklü mektupları tek tek okundu. Öğrencilerden Dideşah Kandoç mektubunda şunları kaydetti: "Sevgili Hakkari'deki askerler. Bu mektubu sizlere teşekkür amaçlı yazıyorum. Yaptığınız fedakarlıklar kesinlikle kelimelerle ya da başka somut şeylerle anlatabilecek bir şey değil. Fakat sizlere ancak bu şekilde teşekkür edebiliyorum. Tane hocamız iyiki bu haberi bizlere bildirdi. Eğer Tane hocamız sizleri bize bahsetmeseydi, bu yemekleri sizlere gönderemezdik. Ben size peynirli börek yaptım. Yani tabii ki tek başıma değil annemle beraber yaptık. Sizin annelerinizin yaptığı kadar güzel olmadı ama umarım beğenirsiniz. Şu ana kadar en çok özendiğim yemek kesinlikle buydu. Umarım size ulaşana kadar bozulmaz. Türkiye'yi çok seviyoruz ve burada kimsenin vatansız kalmasını istemiyoruz. Lütfen buna izin vermeyin Olur mu? Çünkü buna izin vermeyeceğinize tüm kalbimle inanıyorum."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------
-Ankarada gönderilen yiyecek yadımının bayında oturan mehmetçikler
-Yiyeceklerle ilgili teşekkür konuşması ve gelen bir mektubu okuyan bir komutan
-Masanın üzerine konulan yiyecekleri afiyele yiyen mehmetçikler
-Dedaylar
-Yiyecekleri yiyen bir askerin teşekkür konuşması
-Yiyeceklerden genel ve detaylar
-Gelen mektup ve fotoğraf
Haber-Kamera: Behçet DALMAZ/ HAKKARİ, -
==================================================
İzmir'deki askeri casusluk davasının tutuklu savcısı hakkında iddianame hazırlandı
İZMİR merkezli ve kamuoyunda 'askeri casusluk' adıyla bilinen gizli bilgi ve belge bulundurma davasının soruşturmasını yürüten savcı Zafer Kılınç hakkında, Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı iddianame hazırladı. Zafer Kılınç'ın, istifa eden Donanma Komutanı emekli Oramiral Nusret Güner ve kızı başta olmak üzere soruşturulan kişiler hakkındaki fişleme kayıtları ile dijital verilerdeki suçlamaları, gerçek gibi kabul edip iddianame hazırladığı belirtildi. Darbe teşebbüsünden sonra tutuklanan Zafer Kılınç hakkında, 'Görevde yetkiyi zincirleme kötüyü kullanmak, özel hayatını gizliliğini zincirleme ihlal ve ifşa etmek, hakaret, verileri yok etmemek' suçlarından dava açıldı. HSYK müfettişleri de, meslekten ihraç edilen savcı hakkında çarpıcı tespitlerde bulunmuştu.
Kamuoyunda 'Askeri casusluk' olarak bilinen gizli bilgi ve belge bulundurma davasının soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Zafer Kılınç, aralarında muvazzaf askerlerin de bulunduğu 357 sanık hakkında iddianame hazırladı. 49'u muvazzaf asker toplam 93 kişi tutuklandı. İzmir 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 16 Nisan 2013'te görülmeye başlanan dava, özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasından sonra İzmir 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam etti.
Bilirkişi heyetinin, delillerin gerçek olmadığına dair rapor düzenlemesi üzerine de tüm sanıklar geçen şubat ayında beraat etti, kısa süre önce de Yargıtay bu kararı onadı.
HAKİM VE SAVCILAR HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU
Gizli bilgi ve belge bulundurma davasında yargılanan sanıklar, iddianamenin temel aldığı 'Pandora' veri tabanı ile dijital görüntülerin usul ve hukuka uygun ele geçirilmediğini, komploya maruz kaldıklarını iddia edip savcı Zafer Kılınç hakkında suç duyurusunda bulundu. Bu soruşturma sürdüğü sırada, FETÖ/PDY'nin 15 Temmuz'daki darbe teşebbüsünden sonra, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) meslekten ihraç ettiği Zafer Kılınç, terör örgütü üyesi olmak suçundan da yine geçen temmuz ayında tutuklandı.
SAVCILIK AĞIR SUÇLAMALARDA BULUNDU
Gizli bilgi ve belge bulundurma davasında uğradığı haksızlıklardan sonra istifa eden eski Donanma Komutanı emekli Oramiral Nusret Güner ve kızı başta olmak üzere, yargılanan kişilerin suç duyurularını inceleyen Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı, Zafer Kılınç hakkındaki iddianameyi tamamladı.
İddianamede Zafer Kılınç'ın, emekli Oramiral Nusret Güner ve kızının, haklarındaki fişleme kayıtlarını kabul etmeyip şikayetçi olmamalarına rağmen, iddianamede bunlara yer verdiği suçlaması yeraldı. Yine hakkında dava açılan sanıklardan Safiye Köten'in mesajlaşmalarını, soruşturmayla ilgisi bulunmadığı halde iddianameye koymakla suçlanan Zafer Kılınç'ın, ayrıca sanıklar hakkındaki suçlamaları da gerçek gibi kabul ettiği yine iddianamede yer aldı. İddianamede, savcı Zafer Kılınç'ın, 'Görevde yetkiyi zincirleme kötüyü kullanmak, özel hayatın gizliliğini zincirleme ihlal ve ifşa etmek, hakaret, verileri yok etmemek' suçlarından cezalandırılması istendi.
HSYK MÜFETTİŞLERİ DE ÇARPICI TESPİTLERDE BULUNMUŞTU
HSYK müfettişleri Zafer Kılınç'ın meslekten ihraç edilmesine neden olan raporlarında, "Mesleğin şeref ve onurunu bozan, mesleğe olan genel saygı ile güveni gideren nitelikle hareket ederek, başka Türk Silahlı Kuvvetleri olmak üzere bir kısım kamu kurumları ile buralarda görev yapan kamu görevlilerini itibarsızlaştırma gayesiyle kamuoyunda 'İzmir askeri casusluk davası' olarak bilinen soruşturmanın sürecinde, usul ve yasalara aykırı işlem tesis ettiği tespitinde bulundu. Zafer Kılınç'ın, o dönemde Donanma Komutanı olan Oramiral Nusret Güner ve kızıyla ilgili astsubay S.A.'nın evinde ele geçirilen dijital verilerdeki fişleme kayıtlarını, bunları kaleme alan Hakim M.A. ve evlerine kamera yerleştiren Astsubay M.K. hakkında hiçbir ceza kovuşturması yapmadan, iddianameye koyduğu belirtildi. Mağdur durumunda olan Nusret Güner ve kızının iddiaları reddetmelerine, doğrulayıcı hiçbir delil bulunmadığını söylemelerine, şikayetçi olmamalarına rağmen, ayrıca soruşturma konusuyla ilgisi bulunmadığı halde, üst düzey komutanı itibarsızlaştırmak için fişleme kayıtlarını sansürsüz olarak iddianamede kullandığına da yine müfettişler raporlarında yer verdi.
Savcı Zafer Kılınç ile ilgili, çeşitli bulaşıcı hastalıkları bulunan eskort kızlarla ilişkisi olan askerler hakkında, bu konuda mahkeme kararı bulunmadan, görevi olmamasına ve kanunda yer almamasına rağmen, birliklerine yazı yazıp 'Özel hayatın gizliğini ihlal' ettiği saptaması da yapıldı. Savcı Zafer Kılınç'ın yine soruşturmada sanık olan kişilerin, cinsel içerikli özel konuşmalarını ve mesajlarını ifşa ettiği, askeri hakimler Özcan Celep, Taner Güçlü, İsmail Volkan Şahin hakkında da askeri hakimlik yasasına muhalefet ettiği, suçüstü durumu olmadan evlerinde arama talebinde bulunduğu, Milli Savunma Bakanlığı'ndan iznin almadığı da müfettiş raporunda yer aldı.
Haber: Taylan YILDIRIM/ İZMİR, -
===============================================
Van merkezli 3 ilde FETO operasyonu: 14 polis gözaltında
VAN merkezli 3 ilde gerçekleştirilen Fethullahçı Terör Örgütüne (FETÖ) yönelik operasyonda, 14 polis gözaltına alındı.
Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında polis ekipleri tarafından Van, Adana ve Kayseri'de operasyon düzenlendi. Van merkezli düzenlenen operasyonlarda Van'da 13, Kayseri'de 1 polis gözaltına alındı. Adana'da ise operasyonun devam ettiği belirtildi.
Haber: Orhan AŞAN/ VAN,-
===============================================
Konya'da sağlık çalışanlarına FETÖ operasyonu: 29 gözaltı
KONYA'da Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında, daha önce görevinden ihraç edelin 37 sağlık çalışanı hakkında gözaltı kararı çıkartıldı. Yapılan operasyonda 29 kişi gözaltına alınırken, 8 kişinin yakalama çalışmaları sürüyor.
Konya Cumhuriyet Başsavcılığı, darbe girişimi ardından FETÖ/PDY'ye yönelik soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında daha önceden görevlerinden ihraç edilen 37 sağlık çalışanı hakkında gözaltı kararı çıkartıldı. Bu sabah eşzamanlı yapılan operasyonda aralarında kadınlarında bulunduğu 29 kişi gözaltına alındı. 8 kişiyi yakalama çalışmaları ise sürüyor. Şüphelilerin örgütün 'Bylock' adlı haberleşme programını kullandıkları ileri sürüldü. Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirilen şüphelilerinden biri kendisini görüntüleyen basın mensupyarına, 'Güzel çek' demesi dikkat çekti. Bir kadın şüpheli ise gözayaşlarına hakim olamadı. Şüpheliler ifadeleri alınmak üzere Terörle Mücadele Şube Müdürlüğüne götürüldü.
Görüntü Dökümü
--------------------
-Şüphelilerin sağlık kontrolüne getirilmesi
Sağlık kontrolünden çıkartılması
Haber- Kamera: Tolga YANIK KONYA
============================
Bagaj cinayetinde şok iddia
MERSİN'in Silifke İlçesi'nde hafriyatçılık yapan 29 yaşındaki Ali Özcan'ı, kilitlediği otomobilinin bagajında av tüfeğiyle vurarak öldürmekten gözaltına alınan 49 yaşındaki Şahin Tut, ifadesinde şok iddialarda bulundu. Ali Özcan'ın, eşi 41 yaşındaki Zeynep Tut'u meyve suyuna ilaç atıp uyuttuktan sonra çıplak görüntülerini çekerek kendisine şantaj yaptığını öne süren Şahin Tut, Özcan'a 2 daire ve 15 bin 500 lira verdiklerini ancak yine kurtulamadıklarını iddia etti.
29 Ekim'de Atakent Mahallesi'nde bir petrol istasyonunda otomobilinin bagajındaki Ali Özcan'ı av tüfeği ve tabancayla ateş ederek öldüren Şahin Tut, cinayetle ilgili ifadesinde yeni iddialarla bulundu. Ali Özcan'ın, eşi Zeynep Tut'u meyve suyuna ilaç atıp uyuttuktan sonra çıplak görüntülerini çekerek şantaj yaptığını, bundan kurtulmak için 2 daire ve 15 bin 500 lira verdiklerini iddia eden Şahin Tut şöyle dedi: "Alkol aldıktan sonra yolda Ali Özcan ile karşılaştım. Kendisiyle bu konuları konuşmak istedim. O sırada kendisi bana 'Avradına sahip çıksaydın pezevenk' dedi. Ben de Ali Özcan'a kızıp tüfeğin dipçiğiyle alnına dört sefer vurdum, sendeledi. Yerden taş almak isterken yine tüfeğin dipçiğiyle ensesine vurdum ve bayıldı. Arabamın bagajına koydum. Eşimin işyerine gittim ve aldım. Ali'yi de alıp Gülnar'daki bağ evine götürüp yüzleştireceğimi söyledim."
AV TÜFEĞİYLE 4 KEZ SIKTIM
Eşini otomobile bindirip, bagajdaki Ali Özcan ile Arpaçbahşiş yönüne gidecekken Kızkalesi civarında bagajdan tekme sesleri geldiğini kaydeden Şahin Tut şunları anlattı: "Yolda akaryakıt istasyona girdim ve benzin alırken görevli bagajdan ses geldiğini anladı, benzin vermeden kaçtı. Ben de görevliye namus meselesi olduğunu söyledim. Bagajdaki Ali bagajın kapağını açtı, elinde levye vardı. Onu etkisiz hale getireyim düşüncesiyle araçtan av tüfeğini alıp 4 kez sıktım. Sonra bagajı kapatıp Erdemli istikametine dönüş yaptım. Benim amacım karakola gidip durumu anlatmaktı. Üzerime atılan suçlamayı kabul ediyorum, ancak kesinlikle öldürmek gibi bir amacım yoktu. Ali Özcan'ı tek başıma öldürdüm."
'MEYVE SUYUNU İÇTİM, KENDİMİ PANSİYON ODASINDA BULDUM'
Eşinin kendisini iş yerinden aldığında paniklediğini, defalarca arabadan inmek istediğini söylediğinde kendisine kızıp küfür ettiğini ileri süren Zeynep Tut ise, eşinin kendisini Ali Özcan ile yüzleştirmek istediğini anlatarak şunları söyledi: "Ali'yi bakkal dükkanından yaptığı alışverişlerle tanıdım. Sonra numaramı Ömer C.'ye vermiş. Evliliğim çok sorunlu olduğu için bir dönem Ömer ile telefonda konuştum. O dönemde Ömer'e 15 bin TL verdim ama bana geri ödemedi. 'Benim karım olacaksın kocandan boşanacaksın' diyordu. Ömer'in yaptığı baskılara dayanamadım, kocamdan boşanmak ve Ömer ile evlenmek için boşanma dilekçesi verdim. Ömer bana boşanma dilekçesi imzalatırken, tapuları koruma altına aldıklarını söyleyerek üstüme olan 2 tane daireyi arkadaşının üzerine devrettirdi. Ömer beni aradı, bir restoranda yemek yemeye gittik. Bu yemek sırasında bana meyve kokteyli söylediler. Ben bu içeceği içtiğimde kendimden geçmişim, uyandığımda bir pansiyon odasındaydım, yanımda Ömer vardı. Ali ve Ömer bana ellerinde videolarım olduğunu, bana tecavüz ettiklerini söyledi. Ali de daha sonra 'Seni Ömer'e 200 bin TL'ye sattım' dedi."
Olayla ilgili Cumhuriyet Savcısı soruşturmasını sürdürüyor.
Habenr: Mehmet OKUR/ SİLİFKE(Mersin), -
Gençlerin tehlikeli yolculuğu
ADANA'da yan yana giden iki ayrı elektrikli bisikletin birinin arkasında oturan gençle diğerinin sürücüsünün el ele tutuşarak yolculuk yapması görenlerin yüreklerini ağzına getirdi.
Merkez Seyhan İlçesi'nin Güneykuşak Bulvarı'nda yan yana giden iki ayrı elektrikli bisikletin birinin arkasında oturan gençle diğerinin sürücüsünün el ele tutuşarak yolculuk yapması dikkat çekti. Trafiğin yoğun olduğu bulvarda tehlikeye aldırmadan el ele dakikalarca yolculuk yapan gençler görenleri şaşkına çevirdi. Sürücülerin uyarmaya çalıştığı gençler, araçların arasında ilerleyerek gözden kayboldu.
Görüntü Dökümü
--------------
Ele ele tutuşarak yolda ilerleyen motorlu gençler
Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI/ADANA,
================================================
Yasadışı bahis şüphelisi: Fuhuşçularla karıştırmayın, iddiacıyız
ADANA'da yasadışı bahis oynattıkları iddiasıyla gözaltına alınan O.K.K. (24), D.D. (19), M.Z.Y. (22) ve Ü.D. (29), "Bizi fuhuş yaptıranlarla karıştırmayın, biz iddiacıyız" diye konuştu.
Merkez Yüreğir İlçesi Doğankent Mahallesi'nde yasadışı bahis oynatıldığı bilgisini alan Ahlak Bürosu ekipleri, çalışma başlattı. Bir işyerine baskın düzenleyen ekipler, O.K.K., D.D., M.Z.Y. ve Ü.D. yasadışı bahis oynatırken suçüstü yakaladı. Zanlıların işyerinde yapılan aramalarda bilgisayar ve cep telefonlarına el kondu.
Ahlak Bürosu'nda ifade veren O.K.K., D.D., M.Z.Y. ve Ü.D. adliyeye sevk edildi. Sağlık kontrolü için Adli Tıp Birimi'ne getirilen 4 zanlıdan D.D., görüntü alan gazetecilere. "Biz fuhuş yaptıranlarla karıştırmayın biz iddiacıyız" diye konuştu. 4 şüpheli tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Görüntü Dökümü
-------------------------
Zanlıların Adli Tıp Birimi'nden çıkarılması
Zanlılardan birinin 'Bizi onlarla karıştırmayın' demesi
Adli Tıp Birimi arşiv görüntüsü ve tabelası
Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI/ADANA,
=================================================
Kemer'de 9 bin 610 yavru caretta caretta denizle buluştu
ANTALYA'nın Kemer İlçesi'nde bu yıl sahillerde caretta carettaların yaptığı 132 yuvadan çıkan 9 bin 610 yavru denizle buluştu.
Türkiye'nin en önemli caretta caretta yuvalama alanlarından Kemer'de bu yıl mayıs- ağustos döneminde toplam 132 yuva tespit edildi. Caretta carettaların yuvalama alanı için en çok tercih ettiği nokta Çıralı sahili oldu. Tekirova- Mehmetli, Beycik, Maden, Boncuklu koylarıyla Kemer merkezdeki Ayışığı sahili ve Kiriş Mahallesi sahilinde de yuvalar olduğu belirlendi.
GÖNÜLLÜLER YUVALARI KORUDU
Ulupınar Çevre Koruma Geliştirme ve İşletme Kooperatifi ilçe genelindeki yuvaların korunması ve kontrolü işini Kemer Belediyesi ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü'nün desteğiyle yürütüyor. Kooperatif yönetimi ve çoğunluğu yurtdışından gelen gönüllüler yumurtlamadan yavruların denizle buluşmasına kadar olan süreçte tüm yuvaları tek tek kontrol ediyor.
205 YUVA TESPİT EDİLDİ
Ulupınar Mahalle Muhtarı, Ulupınar Çevre Koruma Geliştirme ve İşletme Kooperatifi Başkan Yardımcısı Habib Altınkaya, bu yıl Kemer genelinde yapılan çalışmalar sonucu Çıralı sahilinde 68, Tekirova- Mehmetli Koyu'nda 24, Maden Koyu'nda 24, Beycik Koyu'nda 7, Boncuklu Koyu'nda 6, Kiriş Mahallesi sahilinde 2 ve Ayışığı sahilinde 1 yuva olmak üzere toplam 205 yuva tespit edildiğini söyledi. Altınkaya, Çıralı sahilinde 5 bin 379, Tekirova- Mehmetli Koyu'nda 1687, Maden Koyu'nda 1503, Beycik Koyu'nda 466, Boncuklu Koyu'nda 412, Kiriş Mahallesi sahilinde 93 ve Ayışığı sahilinde 70 olmak üzere toplam 9 bin 610 caretta caretta yavrusunun denizle buluştuğunu kaydetti.
BÖLGE HALKI UYARILDI
Kaplumbağaların yumurtlama dönemi başlamadan önce çevresel faktörlerden etkilenmemeleri için Çıralı sahili boyunca mayıs ayı içerisinde genel temizlik yapıldığını aktaran Altınkaya, kıyıların korunması, yumurtlamaya çıkan kaplumbağaların zarar görmemesi için bölgedeki işletme sahipleri ve yat turu düzenleyenlerin toplantılar yapılarak uyarıldığını ve yardımlarının alındığını anlattı.
YUVALAR GECE VE SABAH KONTROL EDİLDİ
En fazla yuva ve yavrunun tespit edildiği Çıralı sahilinde en yoğun yavru çıkışının haziran ayında gözlendiğini belirten Habib Altınkaya, denizden uzaklıkları 11 ile 71 metre arasında değişen yuvalardan çıkıp denize ulaşan yavru sayısının yuva başına 1 ile 93 arasında değiştiğini vurguladı. Yuvalamadan yavruların çıkışına kadar olan dönemde yuvaların gece ve sabah olmak üzere iki kez kontrol edildiğine dikkati çeken Altınkaya, her gün düzenli olarak yuva, iz, yavru çıkışı ve yavru çıkışından sonra yuvaların kontrolleri, açılıp sayılmalarının verilerinin kayıt altına alındığına işaret etti. Altınkaya, yuvalama dönemi boyunca tüm yuvaların üzerlerine belirleyici kafesler yerleştirildiğini de anlattı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
Yuvanın açılması ve yavru carettaların denize yolculuğu (arşiv çıralı sahili)
Ulupınar Muhtarı ve aynı zamanda Ulupınar Çevre Koruma Geliştirme ve İşletme Kooperatifi Başkan -- -- Yardımcısı olan Habib Altınkaya röportaj
Haber- Kamera: Levent YENİGÜN/KEMER (Antalya),
===================================
Likya'nın 2 bin yıllık 63 yolundan 21'i belirlendi
DÜNYANIN en eski karayolları haritası olarak kabul edilen Roma İmparatoru Claudius'un Likya Eyaleti'nde yaptırdığı yolların yer aldığı Likya Yol Anıtı ışığında 63 yol güzergahından bugüne kadar 21'i belirlendi.
Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Eski Çağ Dilleri ve Kültürleri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Eda Akyürek Şahin, aynı zamanda bölümün kurucu olan merhum eşi Prof. Dr. Sencer Şahin'in Likya ve Pamfilya bölgeleri Roma yolları üzerine araştırmasını, bir zamanlar öğrencileri olan öğretim üyeleriyle birlikte sürdürdüklerini belirtti. Prof. Dr. Eda Akyürek Şahin, eşinin 2004 yılında başlattığı, Patara'da bulunan Stadiasmus Patarensis adlı anıt kapsamında yapılan bu araştırmayı, 2014 yılında vefatından sonra devraldıklarını aktardı.
Prof.Dr. Şahin, araştırmaya desteklerinden dolayı Akdeniz Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi, Koç Üniversitesi, Suna ve İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Merkezi ve anıtın bulunduğu yer olan Patara'da devam eden kazıların başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık'a teşekkür etti.
ANITIN DÜNYADA BENZERİ YOK
Araştırma ekibinde yer alan Eski Çağ Dilleri ve Kültürleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatih Onur, Stadiasmus Patarensis yol anıtının 1994 yılında Patara'da bulunduğunu hatırlatarak, "Yazılı bloklar hocamız tarafından birleştirilmiş. Bu blokların 7 metreyi bulan bir anıta ait olduğu, üç tarafının ise yazılı olduğu tespit edilmişti" dedi. Anıtın İ.S. 46'da Roma İmparatoru Claudius'a ithafen yazıldığını belirten Doç. Dr. Onur, sözlerini şöyle sürdürdü: "Anıtta Roma'nın Likya'yı kontrol altına aldığı süreçle ilişkili olarak bir iç karışıklık sonrasında ülkenin kontrolünün ele alındığı anlatılıyor. Anıtın yan yüzlerinde ise yol listesi var. Bir kentten bir kente şu kadar mesafe diyerek 63 tane yol sayılmış. Bunların içerisinde de 50'nin üzerinde kent ismi anılıyor. Böyle bir anıtın benzeri Türkiye'de ve dünyada yok."
ROMA'NIN KORKU VERMEK İSTEYEN BİR MESAJI DA VAR
Anıtta yer alan yolların bir propaganda aracı olarak kullanılmış olabileceğini anlatan Doç. Dr. Onur, "Likya İ.S. 43'te eyalet yapılmış, İ.S. 46'da ise bu anıt dikilmiş. Anıtı Likyalılar İmparator Claudius'a ithafen diktirmişler. ve onun yaptırmış olduğu yolları da listelemişler. Böylelikle Roma hakimiyetinin bir şekilde pozitif görüntülenmesi amaçlanıyor. Anıt Patara'da dikilmiş çünkü Patara o zaman Likya'nın başkenti" diye konuştu.
Anıtla birlikte Roma'nın arka planda verdiği bir başka mesaj bulunduğunu da kaydeden Doç. Dr. Onur, "Bu mesaj, 'Askeri olarak tüm kontrol sağlandı, sizin topraklarınızı biz karış karış biliyoruz, Roma'nın gücü budur' şeklinde. Bir taraftan yeniden ülkenin başına getirilen Likyalı aristokratlar tarafından olumlama, öbür taraftan da Roma'nın biraz korku vermek istemesiyle ilişkilendirilecek bir sunum" dedi.
BÖLGENİN 63 YOL GÜZERGAHI YER ALIYOR
Anıtta yer alan 63 yol güzergahından üçte birinin belirlendiğini kaydeden Doç. Dr. Fatih Onur, Doğu Likya'daki çalışmalarda 5 yol tespit ettiklerini belirterek, "Orta Likya'da yaptığımız çalışmalarda 10 yol daha tespit ettik. Şimdi ise batıda Fethiye ve Seydikemer'de devam ediyoruz. Orada 6 yol bulduk" diye konuştu.
LİKYA'NIN COĞRAFİK BİLGİLERİ BELİRLENECEK
Anıtta yer alan iki şehir arasındaki en uzak mesafenin yaklaşık 45 kilometre olduğunu belirten Doç. Dr. Onur, araştırmanın tamamlanmasıyla Likya bölgesinin ulaşım alt yapısı, Roma döneminde değişip değişmediği, idari sistem, kentlerin özerklikleri ve ne kadar toprağa sahip olduklarının belirleneceğini vurgulayarak, "Antik Likya'nın daha derinlemesine coğrafik bilgilerini tespit etmiş olacağız" dedi.
ŞİMDİ HOCAMIZIN ŞEVKİNİ DAHA İYİ ANLIYORUZ
Prof. Dr. Sencer Şahin'in öğrencisi olduğunu belirten Doç. Dr. Fatih Onur, hocasının araştırmasını devam ettirmenin çok onur verici olduğunu da sözlerine ekleyerek şöyle konuştu: "Çalışmaya hocayla başladığımız ilk dönemlerde onun kadar konuya ve anıta hakim olamadığımız için biz onun enerjisi ve heyecanından faydalanarak bu işleri yaptık. O dönemde yaptığımız işin detaylarını bu kadar bilmiyorduk. Şimdilerde anlıyoruz hocanın o heyecanını, o şevkini, bunun gerçekten çok özel bir şey olduğunu, bunun ne olduğunu."
BÖLÜMÜN İLK İKİ MEZUNUNDAN BİRİ
Bölümün ilk iki mezunu olarak Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi'nden Yard. Doç. Dr. Mehmet Alkan ile birlikte kendisinin de araştırmada yer aldığını belirten Yard. Doç. Dr. Ertan Yıldız ise "Tamamen dağlık, çalışma koşullarının zor olduğu bir alanda çalışıyoruz" dedi. Aradan geçen yaklaşık 2 bin yıl gibi zaman diliminde antik yol izini sürmek ya da kalıntılarını tespit etmenin oldukça zor, hatta bazı durumlarda neredeyse imkansız olduğunu vurgulayan Yard. Doç. Dr. Yıldız, "Ekibimiz büyük özveriyle çalışıyor, çünkü hepimiz hocamız Sencer Şahin'in çalışma azmini görmüştük. Onun bize verdiği misyon çalışma şevkimizi artırıyor. Ne zaman bir tembellik hissetsek hemen aklımıza hocamız geliyor" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------
RÖP1: Prof. Dr. Eda Akyürek Şahin,
RÖP2: Doç. Dr. Fatih Onur,
Detay
Haber: Selma KUNAR- Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA,
=======================================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-3 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?